![]() |
Sevgili 4.tekilkişi, yeteneğinize hayran olmamak imkansız, ne kadar güzel bir hikaye yazmışsınız. Hayranlıkla okudum.
Elinize sağlık, yine bekleriz :) |
Merhaba ,
Uzun süredir sizlerden ve kaktüslerimden uzaktaydım .Yakın bir zamanda yine burada dostlarımız ile birlikte olmayı diliyorum. Sayın 4.tekil kişi sizde iyiki katıldınız aramıza tebrik ederim. Her daim sizi sımsıkı sarsın tüm dostlarınız... Sayın kartalpin' in çiçek veren tüm dostlarıda mükemmel görünüyorlar... Sevgiler... |
Sayın Kartalpin, sizin o güzel kaktüslerinizi ve bir o kadar güzel olan yazılarınızı çok geç farkettim... Doğrusu kendi adıma çok üzüldüm. Her şeyin çok yüzeysel olduğu ve yaşandığı bir dönemde inceliklerin ve derinliğin tadını özlemişiz. Ya da kendi adıma özlemişim demeliyim... Yazılarınızı ve kaktüslerinizi bekliyorum. Hayatımızın anlamını yitirmeyeceğimiz, huzurlu günler dilerim...
|
Sayın Kartalpin kaktüslerinizi ve yazılarınızı beğenerek severek okuyor ve takip ediyorum hepsi bir birinden güzel ****** yazılarınızda bir o kadar çekici.ellerinize yüreğinize sağlık.
|
Bize bunu nasıl yaparsınız sayın kartalpin !!!
Bu sayfalar siz olmadan olmaz ki... Lütfen gitmeyin ! |
Sayın Kartalpin, önce kararınıza çok üzüldüğümü belirteyim. Hikayelerinizi ve kaktüslerinizi paylaştığnız bu sayfa benim için forumun en güzel bölümü idi. Bu kararı almanıza neden olan olayı merak ettim. Sanki bir kırgınlık var gibi.
Sebep olan şey her neyse düzelmesini umuyor ve sizi tekrar bu sayfada kaktüs dostlarınızla ve hikayelerinizle görmek istiyorum :) Sevgiler... |
Tam sizin kaktüslerinizi ve yazılarınızı farketmişken, gidecek olmanıza üzüldüm. Arzu Hanımın dediği gibi bir kırgınlık olmadığını umuyorum. Kararınıza saygı duyuyorum ama kalmanızı içtenlikle dilerim...
|
Sayın kartalpin, umarım bir sürpriz yapıp hikayelerinizle bu sayfaya geri dönersiniz :)
|
Birşeyler mi kaçırdım?
Sorun ne? |
Aslında vaktin artık bedenime yavaşla dediği bir zamanda dostlarını kaktüsleriyle yad eden onlarla yaşatan bir sayfanın yeni bir mesajla en üst sıralara çıktığını görünce refleksle ve heyecanla açmıştım sayfayı yepyeni bir dostun hikayesini ya da gönül bahçesinde yerini almış bir dostun çiçek açtığı haberini alacağımı düşünmüştüm görür görmez...
Affınıza sığınarak hiç tanımadığınız bir dost olarak belki hakkınız olmadığını düşünüyorum bizi dostlarınızdan ve de kaktüslerinizden mahrum bırakmaya. Ve en çok da dostlarınıza, sonra o rengini özenle koruyan içinizdeki " Ben " e bunu yapmamalısınız... Burada bizler ne çok dersler aldık yazdıklarınızdan haberiniz olmadan... Sessiz sedasız okuduk ve inandık size... Geri dönmeniz ve dostlarınızı anmanız dileğiyle tekrar kaktüslerinizle... |
büyük bir hüzün kapladı içimi.ortada hiç bir sorun yokken ayrılmanız inanın bir dost olarak çok etkiledi. Umarım herhangi bir problem varsa dahi en kısa zamanda çözüme kavuşması ve aramıza geri dönmenizi sabırsızlıkla bekliyecekler arasındayım. her şey gönlünüzce olsun.sevgili kartalpin dostum.saygılar
|
Ben inanıyorum ki Sevgili Kartalpin online olmasada yazılanları okuyordur ve bu kadar vefasız değildir. Bizim her yazdığı kelimeyi takip ettiğimiz gibi :)
Saygıyla |
Hikayelerinizi okuyorum ve kaktüslere bakıyorum. Kuşkusuz onlar kaktüslerinizle özdeşleştirdiğiniz sizin hikayeleriniz. Aynı kaktüsün bende olup olmaması o kadar önemli değil ama bende varsa onunda bir hikayesi vardır.
Hikayelerinizde geriye dönüyor insan. Kendi hikayelerine. Yürek çarpıntısı oluyor kimi, kimi yürek acısı. belleğinizmi konuşan, yüreğinizdenmi geliyor sesler önemi yok aslında bir fısıltı suskunluğunuz kimsenin duymadığı. "Gitme" dediğini duyduğunuzda geri dönmeyeceğiniz. Aynı sayfaya iki kez yazamıyor değil mi insan. Bir kez atmışsa adımını yarına. Ben dün değilim. Yarında benim ellerim desede zaman Bana kaktüslerimle konuştuğum zamanları hatırlattınız. "Gidiyorum" deyişinizin ardından yarım kalmış hikayenin ortasında gibiyim. Dilerim bir gün yine kaktüslerinizi paylaşırsınız hikayelerinizde. Ya da hikayeleriniz kaktüs olur gelirler bize kimbilir. |
Sevgideğer Kartalpin de artık uzaktaki dostlara karıştı. (Hasretle anıyoruz artık. Anlamaya çalışıyoruz gidişini.) Hani hep aklımızda olan ama aramadığımız ama yine de aklımızda olan her zaman ya da zaman zaman yanımızda duyumsadığımız dostlarımız gibi. Çatkapı gelip sürpriz yaparlar diye umduğumuz, bir telefon sesine hasret kaldığımız dostlar gibi... Gün gelir bu hasreti hisseder ve geri döner. Umduğum bu......
|
her birine bir hikaye
1 Eklenti(ler)
hemen hemen her gün bir kaktüsümün hikayesini palaşmak istiyorum. Sitedeki bir arkadaşımızdan özendim bende kaktüslerimin hepsine bir hikaye uydurdum ve hikayelerine göre isim verdim şimdi sizlerle palaşmak istedim umarım beğenirsiniz. Bu kaktüsümün adı halacık
Eklenti 107400 halacık; Çok yıllar önce küçük yaşda zorla evlendirilip gurbete gelin giden halacık. Yıllarca sevdiklerinden ailesinden uzak gurbet ellerde yaşayan halacık. Evlendikden bir kaç yıl sonra eşi bir rahatsızlık geçirmiş belden altı tutmaz olmuş tekelekli sandelyede yaşamaya başlamış halacıkda vefasız edemez ya eşine en iyi şekilde bakmaya başlamış yıllarca sırtında taşımış eşini. Gurbette kimi kimsesi yok bir eşi bir kendi eee eşi de engelli artık doktora gitcek yardım edeni yok ikinci kattan alır sırtına eşini indirir aşağıya gezmek ister eşi alır sırtına indirir aşağıya koyar tekerlekli sandelyesine gezdirir. Ama uzun yıllar bu sırtında taşımalar halacığın kamburunu çıkarır ama umursamaz önemli değildir eşi mutlu olsun yeter. Evladı olmamışdır ama o kadar sevgi doludur yüreği ki kocaman olur gövdesinden taşar yüreciği. Yanlızdır hasret çeker özlem çeker bir çok acı çeker her açı bir iğne olur batar ama kimseye söylemez dert yanıp kimseyi üzmek istemez her sorulduğunda iyidir. Yıllar uçup gitmiş her geçen yıl gövdesinden büyük olan yüreğine bir iğne batırıp belini büküp geçmiştir. Artık eşide vefat etmiş yanlız kalmıştır. Ne yapsın gurbette döner sılaya döner ama bırakalı en az 30 yıl geçmiştir hiç bıraktıkları yerinde aynı kalırmı? Yeni iğneler batar yüreğine hastalıklar atlatır tek istediği eşinin yanına gömülmektir. Çünkü yıllar önce istemeden evlendiği eş onun hayatta gerçek dostuymuş gerçek ailesi olmuş herşeyi olmuş anlar. Mekanı cennet olsun. |
1 Eklenti(ler)
Tahsin ağa;
Eklenti 107402 Bir zamanların kocaman Tahsin ağası genç dinamik çalışkan. Bir yerleden duyar Almanya işçi alımı yaparmış koşar gider başvuru yapar kabul edilir gider gurbete çalışır. Öyle çalışırki herkez sever onu da çalışmasınıda. Evlenir çoluk çocuğa karışır. Eşini çocuklarını alamaz yanına kendi orada çocukları burada içi rahat değildir minik evlatlarından eşinden uzak kalmaya ama ekmek parası bekler emekli olsun dönsün sılaya. çocuklar büyür onlar çalışan babalarına pek acımaz hayta olur çıkarlar. Tahsin ağa ağır şartlarda çalışır yemez içmez evlatlarına para yollar evletleri kumarhaneye koşar. Bir çok borç yaparlar Tahsin ağa öder. Yine yaparlar Tahsin ağa yine öder aman evlatlarıma zarar vermesin borçluları aman der. Emekli olur gelir çeker evlatlarını artık yeter hepinizi büyüttüm evlendirdim yıllarca çalıştım borçlarınızı ödedim artık akıllanın der. Ama ne fayda evletlar kumarın tadını almışlar. Vazgeçirmek için uğraşır didinir ama artık gücü kalmaz hastadır kanser yavaş yavaş bütün vücüduna yayılmıştır. Kendini hiç üşünmemişdir ki başdan tedavi olsun. Evletlarını beslerken kendini beslememişdir. Artık üzülmüştür evletlar toplanmıştır Tahsin ağanın etrafına sıkı sıkı yapışmışlardır Tahsin ağaya ama ne fayda artık çok hastadır rengi solmaya ve zayıflamaya başlamıştır. Şimdi sarılsa evlatlar ne fayda ana direk hasta oldukdan sonra. Acil şifalar. |
Hoşgeldiniz :)
|
Alıntı:
bende sizin hikayelerinize özenip kendi kaktüslerime hikayeler ürettim sizin hikayeleriniz çok hoşuma gitmişti ilhamı sizden aldım asıl ben teşekkür ederim size ve devamını bekliyorum |
Merhaba,
bende diger arkadaslar gibi büyük bir sevk ile takipteyim Kaktüsümün ismi Gülibik onu cok seviyorum nedendir bilmem onu kendime benzetiyor ve yakin hissediyorum yeni üye oldugumdan resim yükleyip sizlerle tanistirma imkanim su an yok, malesef |
Hoşgeldiniz sevgili kartalpin
Sizi ve kaktüslerinizi özlemiştik, devam lütfen. |
Dönüşünüz kutlu olsun Sayın Kartalpin :)) Hadi hadi, özlediğimiz o güzel cümlelerinizle o güzel kaktüs dostlarınızı bize anlatın yeniden.
|
Ben bugünlerde Adenium'um için yazı yazmayı planlıyordum. Çünkü Bir Lithops'u, Prensim Titanopsis'i anlatmıştım Adenium kalmıştı. Onu yazsam mı diyordum birkaç gündür kendime. Siteye hergün giriyorum düzenli olarak, yazılan mesajları okuyorum. Bilgi doluyorum yine. Ama benim katabileceğim bir şey yok. Yani çok fazla bilgim yok. Yeni yeni oluşuyor agaclar.net sayesinde. Benim de yapabildiğim (ki hala -abildiğim tartışılır) tek şey biraz bu işte, birşeyler karalamak öylesine. Hadi dedim ben Adenium'un hikayesini de yazayım da seri tamamlansın. Dün gece bu başlığa yazı yazıldığını gördüm ama bakmadım, yeni üyeler bu bölümü keşfetmiş olsa gerek beğenilerini belirtiyorlardır diye düşünerek. Bugün Gül Batur Teyze sizin döndüğünüz müjdesini verdi :) Mutlu oldum. Siz burda olun da hikaye yazacak çok kişi olur lakin başta bir üstad gerek... İyi ki döndünüz.
|
Sayın kartalpin, kaktüsleriniz hikayeleriniz hepsi, bir bütün olmuş sizinle adeta, lütfen devam edin.
Samarra, halacık gözlerimi doldurdu tebrik ederim. |
Bende halacık ın hikayesinden çok etkilendim. İnsan hikayenin içinden kendi payına oldukça ders çıkarıyor. Samarra halana saygı duyuyorum. Çok asil bir kadınmış....
|
1 Eklenti(ler)
Medine;
Çalışkan hırslı genç bir kız. Çocukluk hayellerinin peşinde durmadan çalışan bir kız. Tek isteği mühendis olmak ki bunun uğrunda çalışıp didinir. Maddi durumu pek iyi olmayan inşaat işçisi babası onun bu çabasını görür bilir ama elden bişey gelmez son gücüyle gece gündüz çalışır kızını dershaneye yollar. Medine hakkını verir çok başarılıdır deneme sınavlarında il çapında derece yapar. Ama başardıkça bırakmaz kendini daha da hırs yapar çalışır daha iyisini yapabileceğini bilir. Gün gelir öss günü çatar emindir kendinden ama içinde gizli bir heyecan vardır. Acaba sorular nasıl acaba 3 saatten sonra mühendislik fakültesinin öğrencisimi olacaktır babası onunla gurur duycakmıdır ailesinin emeğini boşa çıkarmadan başaracakmıdır akılnda binlerce acaba ve heyecanla girer sınava. 3. saatin sonunda dershanedeki en yakın arkadaşları ve hocalarıyla kutlama için sözleştiği cafeye gider. İçeri en on o girer yüzünü gören herkez anlarki birşeyler olmuş ama kimsenin aklına gelmez heyecanına yenik düşüp hayellerini uçurduğunu. Herkez güvenir bilir yapar yapacaktır. Oturur masaya kimse sormaya cesaret edemez. Biraz vakit geçtikten sonra anlatır durumu. Teselliler fayda etmez olan olmuştur. sıra tercihlere gelmiştir ailesinin onu bir yıl daha dershaneye göndercek gücü yoktur bilir teklif eder babası olsun kızım seneye denersin der ama o hayır der ben yıl bir yere gidecem kaybetem bir yılım daha olamaz. 5 yanlış soruyla kaçırdığı mühendislik yerine hemşireliği seçer aklının ucunda bile yokken. Türkiyenin sayılı üniversitelerinden birinde hemşirelik okur. Okul bitmeden bir çok hastaneden teklif gelir derslerindeki başarısı stajlarındaki çalışmalarından dolayı hem saygılı hanımhanımcık hemde çok çalışkan bir kızdır. 4 yıl geçer okul biter en iyi sıralamalrında yer yapmış bir hastanede işe girer. İçinde dinmeyen okuma savaşını bitiremez yüksek lisansa başlar hem ailesinden uzakda yıllarca okumuştur sonra yine başka şehirde kendi başına ailesinden sevdiklerinden uzakda çalışmaya başlamıştır yoğun tempoda çalışmasına rağmen birde yüksek lisansa gitmektedir her iş yapıyorsa en iyisini yapmak için çabalamaktadır. Hastalar onu çok sevmektedir taburcu olan hastalar daha sonra onun güler yüzüne gelp teşekkür etmektedirler. Bir yandanda ailesine vefa borcunu ödemektedir iki kardeşinin tüm okul masraflarını üstlenmiş evlenmek üzere olan abisinin tüm düğün masrafarınıda üstlenmiştir. Başı dik ay parçası gibi güzel saygılı çalışkan dürüst vefalı arkadaşım. Yolun açık olsun herşey gönlünce olsun. |
teşekkürler hepinize bu arada bugün 14. gün halacık artık bu dünyada değil
|
Teşekkür ederiz Samarra, siz dostlarınızı kaktüslerinizi bize tanıttıkça biz de kendi dostlarımızı anıyoruz, kendi anılarımızı hatırlıyoruz bu vesileyle. Ben de ikinci girişimde sınav bitiş zili çaldığı zaman oturup ağlamıştım hüngür hüngür. Bu sene de olmazsa diye?! Çok sonra çıkmıştım sınav salonundan. Fakat Hemşire Medine'den biraz daha şanslıydım ki, istediğim bölümü okuyabildim. O, hiç aklında olmayan bi mesleği seçmiş olmasına rağmen onu da yine hakkıyla yerine getirmiş. Bravo.
Ve sarışın Medine kaktüsünüzü de sevdik, güle güle büyütün. :) |
teşekkürler 4.tekilkişi
|
Sayın Kartalpin, asıl siz iyi ki döndünüz de şenlendi buralar :))
|
dört gözle hikayelerinizi bekliyorum kartalpin asıl iyiki siz varsınız
|
"Zararlı göreceli bir kavramdır." Ve dediğiniz gibi onların da bir varlık sebebi var. Belki bizim ağrılarımız gibiler. Hani Vücudumuzda birşeylerin ters gittiğini bize haber veren sinyallerimiz gibi. Ağrılar olmasa belki de çürüyüp gidecek içimizde biryerler fark edemeyeceğiz, öyle değil mi? Ne kadar değerlidir Ağrı çekebilmek. Geçenlerde Mardinli bir bebeğin haberini okuduk hepimiz, acı duymuyor diye dilini kemirmiş henüz yeni yeni çıkmakta olan minicik dişleri ile, belki ilerde konuşma bozukluğu yaşayacak. Parmaklarını ısırmış, belki daha büyüyünceye kadar ne kadar zarar verecek kendine, öyle değil mi? Acı duymadığı için. Ve elbette bir yerimiz ağrımasın isteriz, acı duymayalım isteriz. Ama şükretmeliyiz ki, acı ve ağrı duyabiliyoruz. Belki o "zararlı"lar olmasa bitkilerimizde birşeylerin ters gittiğini anlamayacağız. Suyunu fazla mı vermişiz, küçük küçük sinekler uçuşmaya başladı. Birşeyler eksik olmalı ki işte o bilge gelmiş dostlarınızın ziyaretine. Birer haberciler aslında. Dİkkatli olun! diye görünüyorlar bize konuşamayan kaktüslerimizin yerine.... Belki de.
Teşekkür ederiz, Sayın Kartalpin. Özlemişiz gerçekten. |
yüerğinize sağlıkk kartalpin teşekkürler çok güzeldi
|
Sayın Kartalpin çok güzel bir yazı olmuş.Bu dostlar beni çok fazla seviyor asla bırakmıyorlar beni;)Şimdide ben onları bırakmıyorum alıyorum akvaryumuma içine bir yaprak atıyorum çoğalıyorlar;)sonra birer birer yaşayıp gidiyorlar.Yeterki çiçeklerimden uzak dursunlar:D
|
Sevgili samarra ve 4.tekilkişi paylaşımlarınız için içten teşekkürler. Bakın Sevgili kartalpin sizin sayenizde muhteşem bir dönüşle geri döndü sanki. Hepinize sevgilerimi gönderiyorum.
|
Sn kartalpin
Şu yazınızdan çıkartılacak ne çok ders var.Şu mutsuz ve umutsuz günlerimde silkelenmeme yardımcı oldunuz. Sağolun.. |
Bugün moral bozukluğuna sebep olan -güya- iş görüşmesine gittim. Yeni yeni yürümeye çalıştığım topuklu ayakkabıların ayaklarımda açtığı yaralardan daha acıtan yaralar oluştu içimde. Ve moral bozukluğuna yaslanan bir hayal kırıklığı. Allahtan hayaller kırılırken ses çıkarmıyor da, insanların dikkatini çekmedi sessizce ağlamam. Eve geldiğimde konuşmak istemedim kimseyle. Çiçeklerimin yanına gittim. Onlar bana ne olduğunu sormadılar. Ama ben konuşmadan anlattım olanları. Konuşamasalar da bir psikolog bir terapist gibi dinleyebildiler beni. Onlara baktıkça içim açıldı yeşil yeşil. Yeşillendim, canlandım. Onları sularken aslında ruhumu yıkadım. Arınmış şekilde yanlarından ayrılırken, onlar da etrafa saçtığım kırıklıklarımı süpürüyorlardı.
Kaktüslerle özdeşleştirebiliriz evet kendimizi. Sayın Kartalpin çok güzel anlatmış: sulu ortam/ soğuk ortam. Peki dikenlerimiz mi var bizim? Hayır. Dikenlerimiz yok. Dikenlerine rağmen bir bitkiye dokunabiliyoruz biz. Diken gibi sözler söyleyen kişileri affedebiliyoruz biz. Dİkenlerine rağmen sevebiliyoruz bitkileri ve insanları. Bu o demektir. Herkesi olduğu gibi kabul ediyoruz, değiştirmeye çalışmıyoruz. Oldukları gibi, yaratıldıkları gibi seviyoruz. Kaktüslerimizi o eğri büğrü halleriyle beğeniyoruz. Su sevmiyorlar, azami dikkat ediyoruz. Güneşe bayılıyorlar en güzel sarı-turuncu manzaraya boğuyoruz onları. Tutup dekor olsun diye en karanlık odalarımıza hapsetmiyoruz. Evimizin dekorunu çoğu zaman onların rahatı için değiştiriyoruz. Bir bitki için bunları yapan birinin dikenleri nasıl olsun!!! |
Eve gelen misafirlere neyse diyodum, fakat kuzenlerimin -ya neden kaktüs, dikeni batıyor, doya doya dokunup ilgilenilmiyor, birde çiçek açacak diye bekliyosun yıllarca... Diyorlardı. İzah etmeye çalıştım aşkımı, sevgimi -manyakmısın kızım sen. dediler. 4.tekilkişi arkadaşımın dediği gibi, dışardaki kırıkları onlardan başka kim süpürüyorki usanmadan. Zaman olup ağladığında gözyaşlarını kim siliyor hemde arkandan gülüp alay etmeden. Birde bazen, insanız dertleşmeye ihtiyacımız var, adını dost dediğimiz insanlara, bugün dediğimizi yarın duyuyoruz başka yerden. Hangi dikenli kaktüs yaymış ortalığa, ona verdiğimimiz sırrımızı ve ya anlattığımız derdimizii. Öyle değilmi ama arkadaşlar... Hangimizin çok sululuğa tahammülü varki, kartalpin arkadaşımızın dediği gibi.... Onlar bize hiç sululuk yapmıyolar hoş bizdende sululuk istemiyolar. Aslında tek talepleri. Bırak beni aydınlık bir yere ben seni gece gündüz dinlerim usanmam, yapabileceğim ne varsa yaparım, belki konuşamam ama, zaten anlaşmak için konuşmak tek şart değilki, sana bakıyorum gülüyorum yetmezmi.....Böyle mükemmel bir dosta sığınmak manyaklıksa eğer ben dünyanın en manyak insanıyım.... Hem onlar varsın anlamasınlar, siz neden kaktüs ama sorusunun cevabını iyi biliyorsunuz arkadaşlar. Birde şu çiçek meselesi var. Onun açmasını beklemek içimizdeki sabırdan başka birşey beğil aslında... sanki insanlar sabırla birşeyler beklemiyorlar ha bugün ha yarın diye. Zaman oluyor hemen, zaman oluyor yıllarca bekliryosunda olmuyor bazı şeyler... Benim için çok önemli dediğim birşeyi tam dokuz yıldır bekliyorum, hala şafak karanlık...Halbuki üstüne ne kaktüslerim açtı soldu.... Neyse derinlere dalıyorum. İşin aslı şu ki benim kaktüslerim hiç solmuyorlar. Heran açmış duruyorlar. İllaki renginin pembe, kırmızı,tuncu ve ya beyaz olması şart değil. Benim kaktüsüm yeşil açıyor ve hergün her mevsim açık durumdalar...hoşçakalın....
|
Sayın Kartalpin yazılarınız ve dostlarınızla aramıza dönmeniz beni çok mutlu etti.
Ak sakallı, ak saçlı bilge şu sıralar bizde misafir. Ne yalan söyleyeyim ben de kendisine davetsiz misafir gözüyle bakmaktayım. Doğanın parçası olarak mümkünse başka mekanlar tercih ederse ve zavallı bitkilerimde konaklamayı keserse daha mutlu olacağım zira Hoyamın çaresizce boynunu bükmesine ve yardım talebine ilgisiz kalamıyorum. İyi ki döndünüz, dostlarınızın güzel hikayelerinin devamını bekliyorum. Sevgilerimle... |
Sevgili Kartalpin,terapi çok güzel görünüyor,sevgi aldığı nasıl da belli oluyor. Harika!
|
Ne güzel şeyler yazılmış burada;)
|
| Forum saati Türkiye saatine göredir.
GMT +2. Şu an saat: 18:40. (Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.) |
Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2025