![]() |
|
|
|
|
|
#1 |
|
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 04-09-2007
Şehir: Aydın
Mesajlar: 201
|
KEŞKE; pişmanlıklar, keşke; yaşanmış, insanın içinde her anımsayışta içini sızlatan... keşke bi yazgı değil bence. Keşke dönüp düzeltilemeyecek pişmanlıklarımız... Keşke yerine __iyi ki yaşadım, ___iyi ki söyledim ___İyi ki yaptım diye bilmek. Daha az hata yapmak, keşke demeden akılcıl davranabilmek... Gerçekleri görüp savunmak, haksızlıklar karşısında susmamak... Çıkarsız, bencil olmak ve sevmek... Beklentisiz sevmek hem de... Sevgiyle.... |
|
|
|
|
|
#2 |
|
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 04-09-2007
Şehir: Aydın
Mesajlar: 201
|
Dikenlerin içinden size sevgi ile gülümseyen çiçekler gerçekten olağanüstü güzel... Sizi seviyorlar, gülümsüyorlar sevgiyle... Ne mutlu size.. |
|
|
|
|
|
#3 |
|
Ağaç Dostu
|
Sayın İrem Erdinç, Çok fazla şiir okumam ama Cahit Sıtkı'nın bu şiiri, sevdiğim şiirler arasında yer alır. Ancak öyküsünün bu şekilde olduğunu sizden öğrenmiş oldum. Teşekkürler. Gerçekten güzel bir öykü imiş. Anadolu insanının saf, kendisinden istenileni belki de gerçek olup olmadığını sorgulamadan yerine getirmeye hazır olduğunu göstermesi bakımından da önemli. Kaktüsünüz ise beyaz saksı içerisinde beyaz çiçekleriyle oldukça güzel görünmekte. |
|
|
|
|
|
#4 |
|
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 25-01-2010
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 60
|
Sevgili İrem... Harika bir yazı ve paylaşım... İçim ısındı ![]() Çok teşekkürler |
|
|
|
|
|
#5 |
|
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 08-09-2009
Şehir: ANKARA
Mesajlar: 102
|
Teşekkürler
Sevgili Kartalpin, Taba ve Skaraca, hoş sözleriniz için teşekkür ederim. Skaraca kaktüsümü beğendiğiniz için ayrıca teşekkür ediyorum ![]() |
|
|
|
|
|
#6 |
|
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 04-09-2007
Şehir: Aydın
Mesajlar: 201
|
Çilingir Sofrası Bu zıkkımınn yanında Arnavut ciğeri ister, bir. Çiroz salatası ister, iki. Cacık ister, üç. Adalet, müsavat, hürriyet demeye Sadece yürek ister. _Metin Eloğlu_ Çilingir sofrası da dost ister, Abbas gibi yalın, yürek ister, yürekli dostlar ister insan yaşam sofrasında Abbas gibi.... Yüreğine sağlık Sevgili İrem... Kal dostça, sağlıcakla... Bembeyaz gülümseyen kaktüsün gibi gülsün yaşam da sana.... |
|
|
|
|
|
#7 |
|
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 08-09-2009
Şehir: ANKARA
Mesajlar: 102
|
Teşekkürler
Sevgili Kırçiçekleri; Gönlümü hoş eden, şapşahane yazınız ve dileğiniz için çok teşekkür ederim. |
|
|
|
|
|
#8 |
|
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 09-04-2009
Şehir: İstanbul/Büyükçekmece
Mesajlar: 204
|
Cahit Sıtkı Tarancı babaannesinin ona anlattığı masallarla büyümüştür. Ve Abbas da o masallardan birindeki kahramandır. Masaldaki Abbas mükellef sofralar kurabilir, masal kişisi ne isterse onu yerine getirebilirmiş. Sihirli Lambanın Cini gibi aslında. Ve bütün bunları düşününce, Şair askere gittiğinde eline verilen künye defterinde elbette dikkatini çeken isim Abbasoğlu Abbas olacaktır İşte bu sebeple emir eri Abbas'tan çilingir sofrası kurmasını ister ve getirmesini Beşiktaş'taki ilk sevgiliyi... Masal kahramanıymış gibi. Cahit Sıtkı'nın hayatını öğrenirken, hep aklımda o ilk sevgili vardı. Nasıl biriydi, neden o kadar çok sevilmiştir gibisine magazinel sorular. Onu uzun süre unutamamış. -Aşk kavuşamamak mıydı ki?- Sevgili Kartalpin'in "O ve O" dostlarını anlattığı hikayesindeki aşıklar gibi. Biraz daha farklı tabi. Bir taraf hep aşık, diğer taraf sonsuza kadar maşuk. Neyse ki Sevgideğer Kartalpin bir saksıda bütünleştirmiş onları. En azından hatıralarını, aşklarını sembolik de olsa. Sayın Kartalpin'in anlatılarında o kadar çok şey öğreniyor ki insan. Müthiş bir doygunluk. Anlatımdaki lezzet, içimize işleyen duygu, dostlarının pek güzel halleri (fotoğrafları)... Elimdeki kitabı bırakmama sebep olup, dokunamadığım bir dünyanın içine gizli bir davetle beni çağıran bir dost kendisi. Kendisinin bile haberi yok belki bu çağrılardan ama, onun kaktüs dostları ve o dostlarla ilgili anlatacakları aklıma düşünce ne varsa bırakıyorum. Ve bu sayfalara ne zaman gelsem, daha muhteşem şekilde gerçek dünyama geri dönüyorum. Bir dergah gibi... İçinizdeki sevgi ne kadar büyük ki, şehirler (ve daha neler) geçip bizim içimize dolabiliyor. Varlığınız ne güzel bir armağan Sayın Kartalpin. Düzenleyen 4.tekilkişi : 27-02-2010 saat 01:07 Neden: yanlış kelime |
|
|
|
|
|
#9 |
|
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 09-04-2009
Şehir: İstanbul/Büyükçekmece
Mesajlar: 204
|
Ne diyeceğimi bilemedim, affedin. Güzel iltifatlarınızın etkisindeyim. Ne demeli, kocaman bir teşekkür çok mu kuru kalır. Üzerine çiğ damlaları mı serpiştirmeli? Bilemedim. İnanın sarhoş gibi oldum. Bu teveccühünüze ne şekilde cevap verilebilir?! Bilemiyorum..... |
|
|
|
|
|
#10 |
|
Ağaç Dostu
|
Sayın Kartalpin Geçde olsa doğum gününüzü kutlamak isterim Sağlıklı huzurlu bir yıl geçirmeniz dileğiyle Gerek sizin gerek konunuza duygu yüklü mesajlar bırakan diğer arkadaşlarımızın yazılarını okumak beni dinlendiriyor Gönüllerinize , ellerinize sağlık Bu arada kaktüslerinizi isimlendirdiğiniz dostlarınız çok şanslılar Birgün onların arasında olmayı diliyorum Sevgiler |
|
|
|
|
|
#11 |
|
Ağaç Dostu
|
İlkokulda, ortaokulda hatta lisede kaç arkadaşımızı bırakmadık ki... Sanki hep aynı yerde, aynı kişilerle kalacakmış gibi sevdik arkadaşlarımızı, ama bir süre sonra herkes biryerlere gitti. Onlar gitmediyse biz gittik. Unutmadık onları ama bir daha da göremedik. Anılar bazen kırık-dökük canlandı. Bazen hiç ummadığımız bir anda karşımıza çıktılar. Belki biz, belki o hatırladı. Eski günlerden konuştuk, telefonlar alındı-verildi ama belki bir daha aradık-aramadık. Fuad'ın kalp, yürek, gönül anlamında olduğunu da bilmiyordum. Genellikle Fuad değil Fuat olarak kullanır ve biliriz. Gerçi hangi kelimeyi doğru kullanabiliyoruz ki... Teşekkürler sayın Kartalpin, Fuad'la tanışmamızı sağladığınız ve bizleri de geçmiş günlere götürdüğünüz için. |
|
|
|
|
|
#16 |
|
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 04-09-2007
Şehir: Aydın
Mesajlar: 201
|
Yaşamak, yol almaktır yaşamda... Yol boyunca arkadaşlar bulmak, aşklar yaşamak, sevdalarda kalmaktır. Yürek sızıları, iç acıları duymak, ağlamak için için hıçkırıklarını yutarak çok kereler... Ve sevinmek, sevinçlerde... Gülmek için katıyana dek bazen... Gülümsemek mutluluktan.... Yaşamak, güzeli çoğaltmaktır, üretmek ve üleşmektir sevgiyle... Yaşam yolunuz uzun, aydınlık ... Sevdalar hep yüreğinizde, umutlar hep güzel düşlerinizde olsun... Nice nice yıllara... Sevgili Kartalpin... Kaktüsleriniz hep gülümsesin aşkla size çiçek çiçek... Sağlıcakla olun. |
|
|
|
|
|
#17 |
|
Ağaç Dostu
|
Çok teşekkürler sayın kartalpin, Merak ediyorum ben hangi kaktüs olacağım. Ya da bir yıllık gelişim süreci nasıl olacak. Hani bazı bitkiler yerini sever çıldırmış gibi büyür. Ama aynı tür bir başka bitki aynı yerde diğeri kadar gelişemez. Hep birşeyler eksik kalır. Hayatınızda eksik kalmaması dileğiyle... tekrar mutlu yıllar. |
|
|
|
|
|
#19 |
|
Kaybettik, Allah rahmet eylesin
|
Sevim hanım kaktüsünüze üzüldüm bu gün ben de gözyaşlarımı zor tuttum kökten çürümüş en sevdiklerimden biri ![]() hiç anlayamadım ne olduğunu neden olduğunu eğer kaybettiğiniz kaktüsünüzün resmini yollarsanız ben de varsa size severek yollamak isterim |
|
|
|
|
|
#20 |
|
Kaybettik
|
Sevgili Hhatice teşekkür ediyorum duyarlılığınız için Bir süre aynı kaktüse sahip olmak istemiyorum. Çünkü size şaka gibi gelecek ama ona baktıkça gözyaşlarımı tutamıyorum. Bugün çalıştım evle ilgilenemedim. Yarın görevliye vereceğim saksıyı. Sevgiler, tekrar teşekkür ediyorum![]() |
|
|
|
|
|
#21 |
|
Ağaç Dostu
|
Sevgili Sevim hanım, veda başlıklı yazınızı, içim ürpererek, gözlerimden süzülen iki damla yaş ile okudum. Ne kadar güzel anlatmışsınız kaktüsünüzle vedanızı. Bana, benim için çok önemli olan başka bir vedamı hatırlattı. Her bir sözcüğünüz, sanki benim duygularımı anlatıyor. Duygularıma tercüman olan yazınız için teşekkür ederim. |
|
|
|
|
|
#22 |
|
Kaybettik
|
Ahh sevgili SDurul tahmin ettim sizi ağlatan şeyi. Benim yazmaktaki amacım günlerdir içimde biriken şeyi atmaktı. Başka türlü hep huzursuz, hep rahatsız olacaktım. Hepimizin hayatlarında böyle canımızın çok yandığı olaylar yaşantılar var. Yapabildiğimiz en doğru şey onunla yaşamayı öğrnmek hayatın bir parçası olduğunu bilerek, sevgiler. Öpüyorum sizi öğretmenim ![]() Sevgili kartalpin teşekkür ediyorum. Ben o kaktüsümün yerine aynı kaktüsü istemiyorum. Bu geçen yıllarımın geri gelmesini istemek gibi. Son yirmi beş yirmi altı yıldır yaşantılarımın her anında benimle olan kaktüsümle vedalaştım. Bu bir daha geri gelmeyecek zamanlarla veya insanlarla, canlarla vedalaşmak gibi. Bundan sonra mı ![]() Var olan dostlarla ya da var olan kaktüslerimle devam etmek bundan sonraki zamanları yaşamaya. Yeni dostluklar oluşturarak yeni dostlar katarak yaşama Yeni kaktüsler katarak Sevgiler ![]() |
|
|
|
|
|
#23 |
|
Kaybettik
|
TOMURCUK Sevgili Asuman'a "memlekete gidiyorum" dediği zaman selam söyle demiştim memleketine, memleketime.... Özlediğim ama yıllardır gidip göremediğim. Dağına, taşına, ağacına, kuşuna, çiçeğine, otuna selam söyle benden Söylemiş Özenle paketlediği kurutulmuş çiçekleri gördüğüm zaman ne kadar güzel yerlere gittim düşüncelerimde. Ne kadar güzel yaşantıları tekrar tekrar hatırladım gülümsemelerle. Ne kadar çok insanı andım. Ne kadar çok yerlere gitti selamlarım sevgilerim özlemlerimle birlikte. Dağa tırmandım çocuk ayaklarımla tırmanırcasına biraz yorgun biraz yaşlı, ağır ağır, yılların yorduğu yürek çarpıntılarımla yarım kalmış ciğerime çekerek kızılağaç kokularını, orman güllerini, eğrelti otlarını, kır çiçeklerini. Sonra denize döndüm yüzümü tepeden kuşbakışı seyrederken Karadenizi dalgalarında babamı andım. Bana yüzmeyi öğreten güçlü kollarını, sevgisini, şefkatini unutmadığım. Kocaman bir gülümseme yayıldı yüzüme diğer paketi açtığımda. Kaktüs ve sukulent köşesi bir kabın içinde Nasıl teşekkür etmem, nasıl sevinmem, nasıl mutlu olmam o kabı düzenleyen ellerinde. Adını Asuman koyduğum kaktüs kabıyla birlikte geçirdik kışı. Gidip gelip konuştum, dokundum, sevdim, okşadım en güzel köşesinde odamın. Kımıldatmadım, oynatmadım yerlerinden incinmesinler, küsmesinler diye alıştıkları yerden. Acaba ayrı kaplara alıp bir köşe mi yapsam daha rahat mı olur, daha güzel mi büyür serpilirler diye bakınıp durdum bugün öylece başında Asuman'ın tek tek kaktüslere. İşte o zaman farkettim minicik yavrusunu. Annesinin henüz bir adı yok. Ama "ah benim tomurcuğum" dedim o ufacık çıkıntıya. Hoş geldin tomurcuk ![]() Asuman'ın küçük tomurcuğu. Hoşgeldin ![]() Sevgiyle geldin. Hoşgeldin ![]() Asuman'a sevgilerimle ![]() |
|
|
|
|
|
#24 |
|
Ağaç Dostu
|
Bir veda sonrasının hüznünü ancak yeni doğan bir umut silebilirdi değil mi? İlk kaktüsüm, dostum, sırdaşım, sevdiğim en güzel diken hala yanımda. Hala yavrular veriyor, boy atıyor, gülüyor hergün bana. Onu kaybetmenin acısını yaşadım Vedanda öğretmenim. Lakin ne çok sevindirdi beni, nasıl yatıştırdı dikilen tüylerimi o küçük tomurcuk hemen... Adımı özenle seçmemiş babam koyarken. Nüfus dairesine gidene kadar ne kayacağını bilmeden gitmiş. Bir nüfus memuru arkadaşı Asuman nasıl diye sorunca Asuman olmuş adım.. Öyle birden bire. Ama iyi ki olmuş. Gökyüzü gibi güzel bir isme sahip olmuşum.. Sonsuz, engin, derin ve mavi... Umarım senin de Asumanın engin tarlasında yetişen yepyeni tomurcukların olsun.. Ve bir gün kendi gözlerinle bak memleketinin denizine, kendi ciğerlerine doldur havasını, ve kendi ayaklarınla bas toprağına inşallah... |
|
|
|
|
|
#25 |
|
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 25-01-2010
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 60
|
Benim söylemek için çırpındığım gecelerde, Siz yoktunuz. Ö. ASAF İyiliği anlatan satırlarda, iyilik kendini göstermek ister mi sizce? İyi olan, iyi olduğunu bilir mi? Tariflemek mümkün müdür? İzafi bir tanım değil midir iyilik? Neye göre? Kime göre? İyilik gerçekten sadece güzeli mi içerir? ![]() İyi olan insan, iyi olduğunu bilmez. Kendisini asla iyi olarak tanımlamaz, böyle bir gereksinim bile duymaz... O sadece kendisidir ve kendi asaletinde yaşamaktır... Ne bir pazarlığı vardır cennet için Tanrıyla, ne bir çıkarı vardır sinsice iyi olmakla... İyilik onda bir zaafının ya da zayıflığının kamuflajı değildir... Riyakar değildir iyiliği...İki yüzlü olmamıştır her koşulda yapması gerekeni bilir... Karşısındakini pasifize etmek ve sindirmek için kullanılan bir silah asla olmamıştır iyiliği, sitemkar verici değildir, ne başa kakar, ne karşılığını bekler... Sadece özü öyledir, iyi olduğunun ayrımında bile değildir... Merhameti ve sevecenliği kalbinde değildir sadece, dostları için geçerli değildir, ruhuna öyle bir sinmiştir ki, herkes nasiplenir...O'ndan ayrı değildir ki... Bazen de sırf bu özü gereği iyi olduğu için en acı reçeteyi bile burnunuza dayayıverir...Bilir ki kangren olmuşsa bir uzuv, vücudu kurtarmak için o uzuv kesilir...Günü kurtarmak değildir amacı...Apansız bir doğruculukla gerçekleri yüzünüze çarpıverir... Ve aldığı cevap "Çok kötüsün!" olur Kırılmaz, incinmez...Vicdanında doğal olarak rahattır çünkü..vicdanını rahatlatmak için kurslara gitmez, bahaneler bulmaz..."Vicdan" kelimesi diline pelesenk değildir! Kendisini tanımaktan mutluluk duyduğum, bu satırları bir gün okursa eğer, onu böylesine överek anlattığım için bana çok darılacak olan dostuma... Bildiğini bildirmek için Bilmeme'yi öğrenmelisin. Tam kalasın diye Ö. ASAF |
|
|
|
|
|
#26 |
|
Ağaç Dostu
|
Sayın kartalpin, Siz kaktüslerinize kendiniz isim koyuyorsunuz, latince isimleri ile seslenmeyi sevmiyorsunuz biliyorum. Ama bir siteyi gezerken atadedem ile karşılaştım. Sizinle paylaşmak istedim. Bu linkte fotoğrafı var. Latince ismi Oreocereus celsianus imiş. Ayrıca Old Man of the Mountains (Dağların yaşlı adamı) da deniliyormuş. |
|
|
|
|
|
#29 |
|
Ağaç Dostu
|
Bu konuda size seve seve yardım etmeye çalışırım. İnternette bulabildiğim isimleri ve ilgili linklerini yapabildiğim kadarı ile eklerim. Yalnız bu başlık altında mı olsun, özel mesaj olarak mı istersiniz. Sayfanın orijinalliğinin bozulmaması anlamında soruyorum. ATADEDEM özeldi. Verdiğiniz isme uygun bir anonim ismi olduğunu görmüştüm, onun için sayfaya yazdım. |
|
|
|
|
|
#30 |
|
Ağaç Dostu
|
Sizden yanıt gelinceye kadar ben buraya yazayım ve linkleri ekleyeyim sayın kartalpin. 46.ncı kaktüs Mammillaria matudae. Yılan kaktüs olarakta biliniyormuş. Görüntüsü yılanı pek andırmıyor ama site de o şekilde belirtilmiş. Bu arada aynı fotoğraf hemen arka sol taraftaki kaktüs ise Mammillaria gracilis. Başka bir sayfada ayrı fotoğrafı olması gerek ama denk gelmişken yazayım dedim. Yüksük kaktüs olarakta biliniyormuş. Site öyle diyor, ben değil. Düzenleyen skaraca : 17-03-2010 saat 00:19 Neden: Link ekleme |
|
|
|
![]() |
|
|