Sevilay / hoyalarım

[Sevilay]

Geçen sene Eylül ayında, Paul Shirley'den gelen siparişleri parça parça doğramıştım.
O kadar cahilmişim ki, Silver Pinklerden tek yapraklı bir çeliği de ters dikmişim.
Sonradan fark ettim.
Zavallı, o tek yaprağı ve minicik boyuyla, bana rağmen köklenip, büyüdü bile.


En alt, soldaki, o ters yaprak. Sağ taraf sonradan gelişti.
Doğru görmüşüm değil mi, ters dikim var burada.

[Sevilay]

Burada, sevgili Mucip Hocamı bir kez daha, rahmet ve sevgiyle anıyorum.
"O tek yaprak köklenirse, balık da kavağa çıkar" demişti, ve toprağa daldırdığım bu Silver Pink yaprağı da köklenip, yeni yapraklar vermişti.

Çok yavaş büyüyor, ama büyüyor.
Bakalım çiçeklenecek mi?

[Sevilay]

Obscura da, geçen sene Eylül ayında gelen çeliklerden.
Saksıda, tek veya çift yapraklı iki minik çelik vardı.
Bu hoya, sarkarak büyüyen bir tür olduğu için kendi haline bıraktım.
Sağında ve solunda görülen çelikler son siparişim.Henüz çok minikler.
Onlar da büyüyünce böyle sarkacaklar.

[Sevilay]

Ha bu arada, geçen sene ilk gelen hoyaları, tam üç kez söküp yeniden dikmiştim, doğru toprak karışımını bulacağım diye.

O zamanlar, toprağın altında göz kalması gerek diye bir şey de bilmiyordum, hatta gözün ne olduğunu bilmiyordum.
Gelen çelikleri, sevgili Cezzar'ın tabiriyle lime lime yapıp, dikip durmuştum.

Yani, anlayacağınız gibi, ters de dikseniz, sök-dik, sök-dik de yapsanız, hoyalar dayanıklı bir tür.
Benim elimde çekmedikleri kalmamış zavallıların.