Zamanla alışırlar, belki onlara da bulaşır çiçek, böceklerinizden paylaştırırsınız.

Veya hiç alışamazlar size isimler de takmaya başlarlar, bu durumda da aldırış etmeyin. Onlar alışamasa bile siz onların alışamamalarına alışıyorsunuz. :D

Benim çocukluğumda da vardır bu tür anılar. Biz daha çok nohut ekerdik, yeşilini çok severdik ya. Çimlendiklerini hatırlıyorum ama büyüyüp büyümediklerine dair bir anı zihnimde yok. Herhalde çocukluk hevesi biraz büyütüp sonra arkasını bırakıyorduk. ;)

Bir köyüm var Allah'a şükür, bir gün döneceğim tarla, bahçe ekeceğim ümidiyle yaşadığım. Nasip.

Senin yetimler geldi az önce. Böylece çiçek evlat edinen ilk ağaçlar.net üyesi de oldum.:p

Bugün çiçek odamda biraz temizlik yaptım, orkideleri, menekşeleri ve diğerlerini suladım, tabaklarını temizledim. Sizin için de biraz fotoğraf çektim.

Menekşeler son kış budamasından sonra toplanmaya ve çiçeklerini açmaya başladılar yeniden. Üç tanesi öldü bu arada katmerlilerse çok üzülürüm.

Eklenti 672714
Eklenti 672715

Bu menekşemi çok zarif buluyorum. Yerini sevince topluca açtı. ;)
Eklenti 672716

Bunlar da üretimler. İnşallah ölenlerin yavrularından da çıkar.
Eklenti 672717

sağ salim ulaştığına sevindim. Bazı türler gerçekten bende de çok az. o yüzden damızlık niyetine 1er tane koydum. artık büyütüp çoğaltmak size düşer :)
candida soğanları çok çabuk çoğalan bilindik beyaz zıpçıktı. saksıyı küçülttüğüm için fazla olanları size gönderdim :D fazlasını eşe dosta dağıtabilirsiniz.çöpe gitmesinden iyidir. sizde varmıydı onuda bilmiyorum :)

drummondi rosea citrina lindleyana çok nadir bulunan türler ülkemizde.drummondii ve lindleyana tohumdan yetişme soğanlar.

rosea küçük soğanlı biraz gevşek topraklarda hızlıca çoğalıyor. ama benim gibi toprak hatası yapıp sert kötü toprağa dikerseniz çoğaltmak bir yana soğanları çürütebilirsiniz bile. tabi geçen senenin temmuzda anca gelen yazının etkisi de büyük..

Citrina soğanlarını ne siz sorun ne ben söyleyeyim.çok zor yavrulayan bir tür.
tohumdan yetiştirdiklerim kumlu toprağa sanki pek uyum sağlayamadılar. ve tohumların hepsi çimlenmedi bile .2 senede tek yavru verdi onu da size gönderdim. pek çoğaltamıyorum belki siz çoğaltabilirsiniz...

bu gönderdiklerimin hepsi saf türler. çiçek açma zamanlarını tutturabilirseniz hibrit tohumlar elde şansınız var. her tür her türle melezlenmiyor gerçi. ama şans olmaz diye bişey yok. bu arada resim ekledim ilham olsun :)
Eklenti 672772

Balkonumdan yeni görüntüler.
Bitkileri balkonu yıkarken bir yere toplamıştım (kuzey kısım), sonrasında fırtına çıkacak gibi olunca yerlerine taşımadım, kuzeydeki serinlik iyi geldi, canlanıp açtılar. ;)
Eklenti 672798
Eklenti 672799

Sarmaşık full arap yaseminim mis kokulu çiçeklerini açıyor.
Eklenti 672800

Bu da çalı formlusu, yeni toparladı ve çiçeğe hazırlanıyor.
Eklenti 672801
Gelelim beni en çok sevindiren gelişmeye. Madagaskar yaseminim tomurcuklandı, bu gelişme için iki senedir bekliyordum :D Bunun gibi birkaç tane daha var. Mis kokulularım.

Eklenti 672802

Tohumdan üretme bebek amaryllislerim.

Şuradaki çiçeklere kulak çöpü yardımıyla tozlaştırma yapmıştım.

Tohum kapsülü oldukça şişkin bir şey olmuştu.

Eklenti 672803

Tek kalan adeniumum çiçek hazırlığında.

Eklenti 672804
Eklenti 672805

Menekşeleriniz ne güzel coşmuşlar Maşallah. Yeni evlat edindiğiniz bebişlerinizde hayırlı uğurlu bol çiçekli olsun İnşallah. Bizlerede nasip olması dileklerimle tabikisi.
mis kokulularınızda formda görünüyor, adenium ağaç olma yolunda ilerliyor gibi.

Bol çiçekli günler dilerim.

Sevgili Suzi Dilara, ısırgan özütünü nasıl yaptığını anlatabilir misin, rica etsem.

Sevgili Suzi Dilara, ne zamandır, sayfana uğramıyorsun, umarım bir yaramazlık yoktur.Bir dünya bizimle paylaşacağınız balkon resimleriniz vardır, eminim.:rolleyes:Balkonunuzdaki bitkilerinizi görmeyi özledim, özledik mutlaka :rolleyes:

İki haftadır yoktum, arada her şeyi olduğu gibi bırakıp çocukları alıp köye kaçırıyorum, sokak görsün biraz çocuklar niyetiyle. Hem bahar ayı geldi köyün en güzel zamanları dedim;)

Çiçeklerimi eşime emanet etmiştim, arada soruyordum "suluyor musun" diye "merak etme senden iyi bakıyorum" deyip lafı ağzıma tıkıyordu.

İki hafta sonra geldim ne göreyim bitkilerim can çekişiyor, bazıları bembeyaz unlu bit olmuş, bazıları sapsarı kesilmiş susuzluktan, bazılarının tomurcukları dökülmüş vs. de vs.

Üzerlerinde biriken toz toprağı saymıyorum bile. Bir yandan evi temizle, bir yandan balkonu, çiçekleri derken burası epey aksadı.

Temizledikten sonra bir iki fotoğraf çektim ama bu sefer de eşimin mö kalma bilgisayarı donup duruyor, kaç gün de onu bekledim.

Sonunda biraz rahatladım biraz dinlenip inşallah fotoğrafları eklemeyi planlıyorum.

Bu mesajı görmemişim,

Isırgan otunu iri veya küçük doğra, bir şişeye doldur, ağzını kapatarak, güneşe koy, bir süre sonra suyunu salmaya başlayacak, işte o suyu seyreltip bitkilerine verebilirsin. Ölçü veremiyorum benim her şey göz kararı.

Başka bir yöntem beş lt şişenin yarısına kadar ısırgan otunu temizle ve doğrayarak doldur, üzerine su ilave et, şişenin ağzında dört parmak boşluk kalsın, ağzını tülbentle bağla güneşe koy, arada karıştır, on gün sonra bu suyu süzüp bitkilerine verirsin.

Bu iki yöntemden ben birinciyi daha çok tercih ediyorum.

Çok teşekkür ederim Suzi Dilara, verdiğin bu formülleri uygulacağım inşallah, çokta kolaymış.

Başarılarınızın devamını dilerim
Yazınızı okudum umudunuzun yerine gelmesi arzusuyla iyi günler

Sayfanızı yeni gördüm. inanın çiçekleriniz bir birinden güzel.
Kokulu çiçekleri çok seviyorum. Ama kokusuz bazı çiçeklerin görüntüsü de insanı kendine bağlıyor.
Çiçek coşkunuz hiç bitmemesi dileği ile.

bu yaz hiç çiçek göremedik buralarda...

Çok teşekkür ederim, ben de özelde kokulu bitkiseverim ama dediğiniz gibi görüntüsüyle meftun edenler de az değiller, şimdilik şartlarım seçim yapmaya zorluyor. Umut ediyorum bir gün seçim yapmadan (tek şartı iklim olsun) bütün bitkilerden gönlümüzün istediğince bahçeler yapmak. :)

Sevgili BatıRüzgarı, elimde çekilmiş çok sayıda çiçek fotoğrafı var bahara ve yaza ait. Onların seçilmesi ve boyutlarının ayarlanması gerekiyor. Eve birkaç günlüğüne geldik, az önce mesajını görünce tadımlık bir iki tane foto atayım dedim, eşim bilgisayarı güncellemiş benim fotoğraf düzenleme programım gitmiş. :( Onu tekrar yüklemek gerekiyor ama şu an zaman az ilgilenemiyorum. Dönüşte inşallah seçer seçer yüklerim:D

Senin zıpçıktılardan bu yaz beyaz olanı açtı köye yanımda götürmüştüm. Bir tanesi daha açacaktı ama yaramaz kedi yavrularından biri kırmış. "Açsaydı bari öyle kırsaydın rengini görürdüm hiç değilse" dedim ama nereden anlasın, beni saksının başında gördükçe içine atlayıp duruyor, "kız bak seni yerim, uzak dur saksılarımdan" diye kızıyorum ama nafile durdurmak ne mümkün :D

Tebrik ediyorum sizi sayfanizi inceliyordum bir suru bilgi edindim uygulayacagim zaman nasil gecti anlayamadim aydinlikti sayfaniza daldigimda hava kararmis ellerinize kollariniza saglik ondanda bundanda almaliyiz dedigimiz cicekler oldu size kolay gelsin diyoruz muhtesem balkonunuzu takibe aldik biz simdi princ islamaya gidiyoruz sardunyalar icin :) tum cicekleri sulaya biliyormuyuz o karisimla

Sayın birol baser çok teşekkür ederim ve her zaman beklerim. ;)

Balkonumda saksıda olmayan bazı bitkilerimi, şifalı bitkilerimi ve uzun ve serin bahar dönemini seven saksı çiçeklerimi (heuchera, siklamen, hercai menekşe gibi)köye götürmüştüm. Kayınvalidem bahçesinden küçük bir bölümü bana verdi. Çiçeklerim topluca orada yetişiyorlar.

Önce güllerden başlayalım, hepsi minyatür gül, seradan alındı, saksıda başlarına ne geleceğini bildiğim için uzun etmeden bir köy yolculuğu ayarladım ve mini bahçeme geçirdim hepsini.

Güllerden devam, benzer fotoğraflar demeyeceğim ekleyeceğim hepsini, sayfam iyice renklensin:D

Aslında nar çiçeği ve beyaz renkli güller de var ama o sıralar açmıyorlardı, genel olarak da çiçek konusunda cimri davrandılar bütün sezon.

Eklenti 682991
Eklenti 682992

Bu da zengarden'dan aldığım iki renk amaryllisten biri, bahar döneminde iki renk (turuncu ve kırmızı) birden açmışlar, benim akrabalar, eşimin akrabaları bahçeye serbestçe girebildikleri için gelip gidip bakmışlar, fotoğraflamışlar, hepsi de yavru soğanları için sıraya girdiler. Yavaş yavaş da olsa çiçek sevgisini etrafıma bulaştırmaya başladım, hepsinin saksı sayıları azar azar artmaya başladı:D
Eklenti 682993

Hep çiçekli olacak değil ya, nergislerim çiçekleri açıp geçtikten sonra koyu yeşil, canlı yapraklarıyla güzel bir köşe oluşturdular.

Eklenti 682994

Heucheralarım, yaprak renklerine hastayım, ağaç dolu bir yamaca sonbahar geldiğini düşünün, kızıl, turuncu, sarı, yeşil renklerle tabloyu andıran pastel tonları heuchera dolu bir saksıda görebilirsiniz.

Heucheralar, serin-soğuk havaları ve uzun süren ilkbaharı seviyorlar, sıcaktan hoşlanmıyorlar. Renkli yaprak severlere ve soğuk iklim sakinlerinin bilgisine.

Bu fotoğraflarda bitkilerim daha küçükler, yeni geçirmiştim büyük saksıya sonra büyüyüp saksılarını doldurdular ama ben foto çekemedim. Bu ekipte bir de mor yapraklı olacaktı ama stoğa yetişemediğim için iki kırmızı göndermiş hz. zengarden.;)

Eklenti 682995

Bu da heuchera saksısını diğer kısmı
Eklenti 682996

Şifalı bitkilerim:

Melissa (oğul otu), sakinleştirir, uyku getirir.
Eklenti 682997

Ak pelin otu, yaprakları kurutularak ya da taze baharat olarak yemeklerde kullanılabilir.
Eklenti 682998

Mercan köşk,
Eklenti 682999

Muscari comosumlar, bizim köyde doğal ortamda bol miktarda var, tarladan biraz toprak getirdiğimde çıkan soğanları atmayıp dikmiştim, sonra da köye getirip bahçeye geçirdim, coştular, rengi çok hoş.
Eklenti 683000

Bahçemde çalıştıktan sonra fotoğraf çekerken bu muscariyi yakından çekeyim dedim.
Eklenti 683001

Akçabardak ablamdan gelen gül çelikleri, aslında bir sürü vardı ama akrabalarımdan kapan bir saksıyı götürdü bana da bu ikisi kaldı birini daha alacaklardı ama vermedim.:D
Eklenti 683002

Lonicera ağabeyimden gelen karakafeslerden biri toplamda iki büyük bir de ufaklık rizom göndermişti, kısa sürede kocaman oldular hem de yanlardan sürdüler. Suya bu kadar düşkün bitki yoktur, azıcık susuz kalsın hemen bütün yapraklar salınıyor.

Eklenti 683003

Mini bahçemin soğanlı bölümünden bir kare, aslında bir milim bile boş yer yoktu ama bazı soğanlılar çıkmayınca böyle boş boş kaldı, bu sene sürecektim ama abim "bir sene daha bekle, ters laleler bazen ikinci seneye de çıkabilir" demişti, beklemeye karar verdim, boşluklarda ters lale, sarı ters lale ve kırmızı botanik lale var bizim dağlardan.

Eklenti 683004

Karakafes yapraklarından toplayıp enzim yapmıştım, oldukça büyük yaprakları var boşuna eşek kulağı dememişler:D Ölçü olarak koyduğum şey tatlı kaşığı gibi çıkmış ama bildiğiniz yemek kaşığı.

Eklenti 683005

Ablacım sizin yaptıgınız sardunyalara verdiginiz bir enzim vardı.ısırgan otlu eldivenleri giydim ince ince dograyıp 5 litrelik pet şişeye doldurdum üstüne de suyu burda kilitlendim okuduğum yeri bulamadım bekleme süresi varmıydı direk mi veriyorduk sulandırıp mı anlayacağız cesaret edip veremedim çiçeklerimi kaybederim diye kısa bi özet geçmeniz mümkün mü aşamaları :)

Büşracım, ısırgan özütünden bahsediyorsun sanırım kaldığın yerden söylüyorum,

*pet şişenin ağzına bir tülbent bağla (kapağını kapamayacaksın), güneş alan bir köşeye bırak, bir hafta ya da on gün süreyle evde varsa bir şiş yoksa çubuk yardımıyla karıştırırsın.

* Vakit dolunca süzer sulama suyuna bu sudan karıştırıp bitkilerini sularsın. Ölçü kullanmıyorum ben göz kararı karıştırıyorum, fazlası zarar vermez.

Cılız mılız ama çiçek açtı ancak tohum bu sene de yok:( Bu sene selluka işine bir eğilmem gerekecek.

Nedense sizin sayfanızı ayrı bir severek takip ediyorum.. Sanırım samimiyetiniz güzel bir sayfa yapıyor.. Sevgilerimle..

Çok teşekkür ederim güzel sözleriniz için. Ağaçlar.nette 11. yılı devirdim, kendimi sitenin ak sakallılarından (tabi kadın olunca ak saçlı diyelim) gibi hissediyorum. :D

Yurdumuz yuvamız burası oldu, bir de toprak, ağaçlar, çiçekler, böcekler, kendi evimde bunalır oldum topraksızlıktan, çimensizlikten. Hal böyle olunca yazıyorum da yazıyorum:D İçimden geldiği gibi, anlaşıldığımı hissettiğim tek yer burası samimiyetimin görünür olması sizin de samimiyetinizden kaynaklanıyor. Sevgiler benden, minik orman perinizi benim yerime de öpün lütfen. ;)

Öperim tabi.. Bence de kendinizi burda güzel ifade ediyorsunuz. Bende 6 yıldır burdayım ama Eylül sayesinde hep ara vermek zorunda kaldım. Çok zor bir çocuk allah eksik etmesin..

Sayın hocam100'den 3-4 sene oluyor almıştım bu yabani siklamenin yumrusunu, senelerce saksısında yattı durdu, minicik bir hayat belirtisi yaprak bile vermedi.
"Yumru kurusu seni başıma kaldın" deyip duruyordum, bu yaz sonu sıkılıp saksısını boşalttım, yumruyu da çöpe atmaya kıyamayıp teyzenin (ev sahibemiz, yaz sıcaklarında bunalıp küçücük toprak alandaki ota çiçeğe sarar ne bulursa yolup atar:D) bahçesine gömdüm.

Unutmuş gitmişim, saksılarımdaki eski toprakları bu alana boşalttığımdan arada kontrol ederim eski topraklardan çıkan eden var mı diye. Çünkü tohum çimlenir arada, küskün soğanlar filiz verir:dilli:

Bir gün bakarken minicik sıklamen yaprağını görünce tohum çimlenmiş sandım, birkaç gün sonra baktım yan taraflarında birkaç yaprak daha, "tohum çeneği olduğu gibi düşmüş heralde topluca çimleniyorlar" diye düşündüm, birkaç gün sonra baktım bir dolu yaprak, bunları topluca söküp saksıya oturtayım, teyzenin gazabına uğramasınlar dedim.

Toprağı kalıpla söküp aldım, kalkarken dengemi kaybettim toprak kalıbı elimden pat diye yere düştü darmadağın oldu vee ne göreyim bizim yumru kurusu, gıcık oldum, onca sene bende yat dur, "senden yahni yapardım ama dua et zehirlisin" dedim:D

"Hadi yaşama seni çöpe atarım" diye tehditler savura savura saksıya aldım ve sonunda dört çiçek açtı. :D

İşte arkadaşlar o vatandaş.

İlginç olmuş. Demek ki filizlenmeyen yumruları hemen atmamak lazım. Sabırla keyfini beklemek gerek belki de:p
Çok güzel olmuşlar. Güle güle büyütün...

Frezyalarım, iki gün önce bakmıştım bu kadar başak yoktu.
Bu kış bitkilerime Allah baktı. :D Ben hiç sulamadım, yağmur yağar yağmaz (ki hep yağdı) saksıları balkon kenarına çektim.

Karşı komşum Necla teyze geçen yıllardan çiçeklerimin kokusuna alıştı, bu sene de bazen karşılaşıyoruz "arpa çiçeklerin açsın, atıcam sandalyemi balkona akşama kadar koklayacam" diyor. Çiçeklerin sefasını benden çok sürüyor :D

Maşallah, ben de bakıp bakıp duruyorum ama şimdilik sadece yaprak. :) Sn. Dumlupınar'ın dediği gibi önümüzdeki günlerde çıkar diye ümit ediyorum.

Melisa16, önümüzdeki günlerde sevindirirler sizi;)

Tohumdan yetiştirdiğim siklamenler, 4. yıla döndük bazıları 3. yılında. Aslında iyi bir bakımla ikinci yılında çiçek almak mümkün benimkilerden bazıları iki bazıları 3. yılında ilk çiçeklerini verdiler. Bu sene de iyice coştular. ;)

Bunlar da coşamayanlar:D
Eklenti 687229

Genel görünüm eklememişim.

Eklenti 687236

Ben de geçen yıl tohumdan sıklamen ektim şu an bir yaşını doldurmuş durumdalar ama çok küçükler, sabırla bakımına devam ediyorum inşaallah çiçeklerini de görürüm sizin gibi, emeklerinize sağlık

Siklamende yazın suyu tamamen kesin deniyor ama o şekilde çok yumru öldürdüm. Son beş yıldır yazın ara ara da olsa su veriyorum, toprağın takır takır kurumasına izin vermiyorum. Bu söylediğim tamamen torfta dikili yumru için.

Toprak karışımlı saksılarda ıslaklık kalması yaz sıcaklarında çürümeye neden oluyor. Yaz sıcaklarında torf suyu hızlıca çekip çabuk kuruduğu için çürüme olmuyor ve ****** torf toprağa göre daha gevşek ve daha havadar bunun da etkisi yadsınamaz.

Artık bazı soğanlılarımı sadece torf+perlit+solucan gübreli toprağa dikip enzimle suluyorum (mesela aztek zambaklarım, peru nergislerim, frezyalarım, siklamenler).

Bir de gölge ve esintili yerde tutuyorum saksıyı.

Pitayanın saksısı büyütülecek, geçen yaz bu saksıda tek çiçek açtı, meyve tutmadı. Bakalım büyük saksıda ne olacak?

Eklenti 687287

Mavişler canlanıyor, kazılmış yerler hayranları için söküldü:)
Eklenti 687288
Eklenti 687289

Cumhurbaşkanlığından gelen karaçam tohumları,
Eklenti 687290

Batı Rüzgarı'ndan 2 sene önce gelen kum zambakları,

Eklenti 687296

Aztek zambakları ve peru nergisleri, yavrularından ayrıldı, anaçlar saksılara alındı, yavruların bir kısmı yeni sahibine gitmek için ayrılacak, kalanlar da yavru saksısına dikilecek.

Eklenti 687297

Eklenti 687298

Oğlum, bir şeyler üretmeyi, icat etmeyi çok seviyor, kendi kendine kartonlardan, legolardan, boya, su, çer çöpten sürekli bir şeyler tasarlar.

Bu sabah yanıma gelip karton ve kâğıt istedi, bu şeyi yapmış. Bana hediye etti. "Mutfağına as anne" dedi.

- Aaa ne güzel bir tablo yapmışın oğluşum,
-Tablo mu,
-Eveeet çok güzel şekiller görüyorum,
-Ne şekli?
-Merdiven basamakları üzerinde yükselen bir ağaç, emek, yükseliş, alınteri ve çalışkanlık görüyorum. (Çocuklara sürekli olumlu mesajlar vereceğim ya!)

- Hayır anne onlar boru...

Suratımı varın siz hayal edin. :D:D:D

kum zambakları iyi büyümüşler maşallah diyelim :)
oğlunuz belki madalyonun arka yüzünü görüyor olabilir. sonuçta çiçeklerimizi bahçemizdeki ağaçları hep borulardan gelen suyla hayat veriyoruz. bu gün seralarda topraksız tarımda çokca boru tesisatı kullanılıyor. oğlunuzun bence borular gibi suya yani hayata yön veren bir bakış açısı var belliki :)

Buralara bahar geliyor;) Kar yıldızım mavi renkli çiçeğini açtı. ;)