Sandık benzetmelerinize de katılıyorum, maaşallah hepsine, yok yok sende Dağçiçiiii:) Tömürcek'e diyorduk, sende de neler var bak. O Sineralyayı mesela ilk kez gördüm, forumda da dikkat etmemişim demek ki, keza sendeki tür Horoz ibiğini de ilk kez gördüm:).

Bir de şeyi soracağım: O zambağının yumruları oluştu demişsin, orayı tam anlayamadım, esrarengiz bir insan olduğundan olsa gerek:dilli::D Şimdi sayın hocam;), yaprakla dal arasında yumru mu oluştu, nerde nasıl bir şey onu tam anlayamadım.

Minyatür bahçe için verdiğin fikirler harika Cymbelina' cım. Artık herşeye dikkat ederek acaba bundan ne yapılabilir diye bakmaya başladım. Sayenizde bu işe de el atacağım ya kendime şaşırıyorum . Bakalım neler çıkacak.
Zambağın yumruları dal ile yaprak kısmının birleştiği kısımda oluşuyor. Nasıl tarif edebildim mi bilmiyorum. (Bir çaresini bulup görsel olarak göstereceğim ama şimdi akşam oldu. ) Yaprağın gövdeye birleştiği yerde oluşuyor tam. Siyah bir oluşum. Çilleri vardı benim gördüğümün bu yüzden belki de tohum falandan diye düşünüp ekmiştim zaten. İnşallah benim lilyumlarda tekrardan oluşursa resmini çekerim.

Hay Allah yersiz saçma bir cümle mi kurmuşum orda ne? :D Ablacım nasıl diyeyim böyle her çiçeği severim ama bazılarını böyle daha daha fazla severim tabi bu daha daha fazla sevdiklerimi de sıralasam a4 kağıt dolar heralde :D

Şimdiden çok teşekkür ederim ablacım eski karanfil koleksiyonumu toplamak istiyorum yeniden ;)

Sineralyayı ben de ilk kez bu yıl yetiştiriyorum. Çiçekçiden aldım. Aslında ben bu yıl belki de ilk kez mevsimlik çiçek alıyorum. Petunya ,çanta çiçeği, sineralya hepsini çiçekçide görünce dayanamadım. Forumda resimlerini görüp beğenmiştim. Horozibiği de çok ilginç geldi. Mevsimlik olduğunu bilmiyordum aslında. Tohum yapar mı bilmiyorum. Şu an için bozulmaya başlasa da üzerinde tohuma benzer bir oluşum görünmüyor.

Ablacım yine negüzel bir örnekle düşünceni somutlaştırmışsın valla hemen gözümde canlandı çizgi film sahnesi :D Bu genelde johnny bravo da oluyor kız görünce gözlerinde kalp çıkıyor hemen o geldi aklıma :D Çoğu çiçeği severim ama bazılarına karşı ayrı bir ilgim var mesela sarkan ve sarılıcı türler çok ilgimi çeker çok severim :p

Rica ederim kardeşim. İnşallah koleksiyona katkım olursa çok sevinirim. Ben daha 12 ya da 13 yaşlarındayken komşumun verdiği bitkilerin arasında koyu kırmızı bordoya yakın renk bir karanfil büyütmüştüm. Hatta üzerinde deney yapıp bir kökünü babaannemin beyaz karanfili ile karıştırmıştım. Alacalı pembeli beyazlı bir karanfilim olmuştu. Yani bu deneysel çalışmalara merak bende çocukken de varmış. Bu karanfili kaybettim sonra. Ne güzel kokardı ahhh ahhh. Sayende çocukluğuma gittim tömürcek.
İnşallah bu eski çiçeklere yeniden kavuşuruz.

Sarkan ve sarılıcı türler deyince eğer bu yıl çiçeğini görürsem sana da bir Zülfü edindirmek şart oldu o zaman. Zülfü (selluka olur Tömürceğe göre fasile :D)

Tohum yapıyordur herhalde. Yapar, yapar, yapmıyorsa da yaptıttırırız:dilli::D Senden kaçamaz, sen ki sıklamen ve diğer tohumunu aldığın çiçeği unuttum şimdi, onlardan tohum alıp yetiştirmiş insansın:) Ayrıyeten bu zambağın koltukaltı diyeyim;) koltukaltından yumrulattırıp oradan da yeni zambak çoğaltan insansın. Önünde saygıyla eğiliyoruz.

Bu arada ben de 80 saattir eski bir mesajımı arıyorum Bitki delileri başlığında, beynim döndü artık, bulamadım. Sizin bahsettiğiniz tehdit mevzuuyla ilgiliydi, gitti caanım mesajım:dilli::D Neyse, ama tıpkı sizlerin anlattığı gibi başka bir mesaj var, Adalet hocam anlatmıştı, 4337 nolu mesaj:

http://www.agaclar.net/forum/uyeler-...r/8436-145.htm

Bu arada herkes aynı anda yazınca ben de yazacaklarımı unutuyorum, bi susun artık dermişim:) Bak unuttum şimdi, başka diyeceklerim ve sorularım da var, al, gitti işte hepsi, mutlu musunuz ha, mutlu musunuz?:P Koptum gülmekten, şaka yapıyorum, yanlış anlaşılmasın, yazın elbette.

Basın açıklaması yapıyor gibi hissettim kendimi ablacım sende mikrofon cymbelina ablam pat pat foto çekiyor ardı arkası kesilmeyen sorular :D Ben merkezde ne yapıyorsam biz bitki severler ve onların çok değerli bitkileri için kesinlikle zedeleme hırpalama yok :D

Hani bir bilim adamı vardı adını bilemicem şimdi kaktüsler üzerinde araştırma yapmış kaktüs dikenleri kendini savunmak içinmiş, kaktüsleriyle konuşa konuşa nasıl yaptıysa artık onlara kendilerini güvende hissettirip dikensiz kaktüsler üretmiş, sanırım bunların tohumlarındandır olayı tam bilmiyorum :D Benimde yötemim bu sadece konuşuyorum .:D

Aaa ablacım sen bordo kokulu karanfil mi istiyosun tamam tamam oldu bil bende var o dediğinden :D Ama nasıl alacalı yaptırılır bilmiyorum ben sana ondan gönderirim sen beyazla onu tekrar karıştırıp alacalarsın ablacım ;) İnşallah ablacım ya eski çiçekler benim favorim gerçekten :p (Eski çiçeklerin hastasıyım dicektim demedim hahaha :D)

Ablacım valla çok sevinirim o fasileden benimde olursa :D Eminim kimse görmemiştir bizim köyde selluka, ilk bende görsünler ;) Ablacım ya da olmadı sen onu rehabilite ettirt bir an önce açsın :D

Aslında iyi fikir (gibi görünse de değil :D ) senin merkeze göndereyim. Sen ona sıpa masajı yaptır. :D O sıpa da sudan hiiiç gelmesin. :D Olan benim Zülfü me olsun di mi. Yok öle yağma.:mad: :D

Bak, valla kafam ambole oldu, ne diyecektim ben?:dilli: Neyse, çivi çakamama derdimiz ortak biliyorsun Dağçiçeğiciğim. Daha önceden aklıma gelen bir şeyi iletmek istedim. Şimdi raf almaya kalsak, evet envai çeşit çok güzel raflar filan var ama diyelim alamıyoruz veya alsak da duvara çakamayacağız. O halde, en kestirme yoldan şu olabilir belki: Göze hoş görünür mü bilemiyorum ama ayakkabılık kullanılabilir. Hani bu katlı, plastik ayakkabılıklar var ya, epey zaman önce bir yerde ucuza vardı aslında da, alsak mı diye içimden geçirmiştim - bu amaçla kullanmak için. Mesela eski veya yeni bir ayakkabılık diyelim, bunu balkona koyup her kata saksıları yerleştirebiliriz. Biraz daha yüksekçe saksılar için aradaki raflardan birini iptal edebiliriz. Onlar zaten demonte olabiliyor ya, istendiğinde parça çıkarılabilir. Belki çok fazla saksı almaz ama 6-7 tane civarı sığar sanırım. Hele ki kaktüs- sukulent grubu koyacaksak, daha fazla alır onların saksıları küçük olduğu için.

Rehabilitasyon merkezinde sıpa masajı ben de isterim:dilli::D

Bak bu ayakkabılık fikri iyi . Benim üç gözlü hasırdan yapılmış bir rafım var. Geçen yıl ona koymuştum balkonda çiçekleri. Ama dediğin gibi raf araları dar olduğu için fazla saksı almıyor, yer kaplıyordu. Eski resimler diğer bilgisayarda şimdi ekliyemiyorum.
Bu ayakkabılık fikri çok hoşuma gitti aslında. Denemek lazım. Aklıma geldi de acaba rüzgarda falan devrilir mi ? Üstünde ağırlık olunca devrilmez değil mi ?

Bu akşam bahçedeki Hanımeli den biraz topladım. Bütün evi sardı kokusu. Komşunun filbahri çiçeğinin (ağaç oldu ) mis kokusu ile bizim bahçedeki Hanımeli kokusu birleşince mahalleyi harika bir koku bürüdü. Kokusunu gönderemesemde resmini gönderiyorum.

Üzerinde ve her rafta saksılar olacağı için devrileceğini sanmıyorum ama açıkçası rüzgar faktörü aklıma gelmemişti, bilemiyorum ki. Bizim de burada bazen esince çok kuvvetli esiyor, bugün 2-3 tanesi devrilmiş - saçma sapan noktalarda duruyorlardı, ondan açıkçası (bilahare sana anlatırım).

Ben bir de şeyi anlatacağım sana, şöyle bir şey düşündüm, ne dersin: Şimdi bu kapı arkalarına takılan askılar var ya. Bizde kullanmadığımız fazladan askılar var, çiviye takılanlar değil, kapının üst kısmına geçmeli olanlar. İşte diyelim böyle bir askımız var. Bunu balkon demirine asarsak nasıl olur? daha doğrusu, kaç gündür düşünüyorum demiştim ya, bugün balkonda ölçtüm denedim bir tanesini. Tam uymadı o üst, oturan kısım. Şimdi tam izah edemeyeceğim ama böyle bir şekilde oturtmaya çalıştım, olur gibi oldu. Ancak öyle kapıya taktığımızdaki gibi kendiliğinden boşta durmuyor, ölçüsü tam denk gelmediği için. Ancak, o askı kısımlarına ağır birşeyler asılırsa durur gibi oluyor. Onu diyorum öyle taksam, askı kısımlarına iple benim küçük yoğurt kaplarını bağlasam. Güzel durmayacak ama ne yapayım. Bir tek işte, rüzgar veya ağırlıktan ötürü düşerler mi, orası muamma. Ama büyük ihtimalle deneyeceğim gibi.

Gerçi bu askı olayı senin işine yaramayabilir. Ama ayakkabılık olur bence, eğer çok çok rüzgar varsa, duvara kuytuya doğru koysan olur mu acaba? Koyu renk plastik hoş durmaz dersen, eğer varsa fazladan boya, boyayabilirsin. Veya bu hazır yapışkan kaplama malzemesi oluyor ya, adını bilemiyorum, rulo olarak satılıyor. Onunla kaplanabilir de. Bizde ayakkabılık var ama kullandığımız için onu alamam. Yoksa şimdiye kadar çoktan balkona koyup saksı yerleştirmiştim.

Bende düşünüp duruyorum bakalım . Aslında senden güzel fikirler çıkıyor askı fikri de güzel ama işte geç olduğu için karanlıkta deneyemeyeceğim. İnsanın kendine ait evi olmayınca böyle oluyor işte. İnşallah ilerde şahsımıza ait bir bahçeli evimiz olur da bu kadar sıkıntı olmaz.

Heh, 80 saat geçti anca hatırlayabildim, etrafta kimse yokken yazayım hemen:dilli::D Yıldızın tohumlarını sormuştum, nasıl alıyoruz ve de neye benziyor? İri taneli mi kum gibi mi mesela? Yıllar önce 2 fide almıştım, o zamanlar pek bilmiyordum, bilseydim yumrusunu saklardım. Tohumunu alma girşiminde bulundum ama becerememiştim.

Tohumu ben hazır pakette almıştım toz kadar olmasa da küçüklerdi. Tam hatırlamamaya birlikte maydanoz tohumu kadar diyebilirm galiba.
Bodur tür olanları da marketten yumru şeklinde alıp ekmiştim

Tam buldun maydanoz tohumunu bilen adamı:dilli::D Valla hiç görmedim, ne yapayım, bir gün görürüm herhalde. Şeye benzedi bu da, ufo görmek veya ne bileyim Noel babayı filan görmek gibi oldu:dilli::D Teşekkür ederim canımcığım:) En azından gece sefası kadar büyük taneli olmadığını anladım. Tohum ne kadar büyükse bitki/çıkan fide de o kadar büyük oluyor ya genelde, oradan çıkarım yaparaktan diyorum:)

Ablacım yıldızın çiçeği kuruduğunda çiçek sapıyla koparıp bir kenra koyun kurur o iyice sonra o tohumlar nasıl desem böyle valla anlatamıyorum o kuru çiçeklerin alt kısımlarında oluyor yassı yassı ve boyut olarakta karpuz çekirdeğine benziyor daha incesi ;) Yani maydonoz tohumu kadar küçük değiller :)

Ben dediğim gibi, yıllar önce almıştım yıldız. Çiçeği kuruyup geçince, o hep tohum aldığımız kısım olur ya, tohum kesesi gibi diyeyim, oradan almaya çalıştım ama becerememiştim ya da tohum olmayan kurumuş kısımları aldım belki de.

Sevgili dagcicegi
Yazamiyorum ama takipteyim, sandiktan cikanlari nefesimi tutmus izliyorum.Latin ciceklerin pek ilgimi cekmeye basladi.Benim niye daha once ilgimi cekmemis bilmem.Saksilarin kenarlarina ekip sarkmasi guzel olur
Horoz ibigi cicegini ben hanim dugmesi denen cicege benzettim.Ben de tohumdan biraz zor olsada horoz ibigi cimlendirdim.Henuz fideler ama yaprak yapilari farkli seninkine hic benzemiyor.
CYmbelinaya 50, 60 m.lik ceylanim icin cevap vermiyecegim.Cesareti varsa, bakabilirim derse ceylanimin20.30m.lik yavrusunu budayip gondereyim .Yoksa budanan celikler ziyan oluyur dikmeye yer bulamiyorum, uzucu oluyor. Ayriyetten ayni teklif afrika menekseleri icin de gecerli ama bilmem yapabilir mi ? Hodri meydan!

Vaayy en sonunda olan oldu ve meydan okumaya şahitlik ediyoruz. :D
Cymbelina bu durumda ne der merak ediyorum.

Arkadaşım işte tohumlar bu şekilde oluyor. Evet maydanoz tohumundan büyükmüş. Yaşlılık işte bir sene önce ektiğim tohumları değil bir iki hafta önce ektiğim tohumları bile unutuyorum. Bu gün saksıları sularken dahliaların arasında kabak fidesine benzer fideler gördüm. Allah Allah bunlar nerden geldi dedim. Koyun gübresinde buldum suçu hemen :D sonra aklıma geldi komşum süs kabağı tohumu vermişti. :D bu kadar olur . Hemen başka saksıya aldım tabii.
Resim netten alıntıdır

Sevgili Ranamiraç horozibiğinin değişik türleri varmış. Ben geneldebahçelerde iri yapraklı çiçek kısmı gerçekten horozibiğini hatırlatan türlerini biliyordum. Migros'tan almıştım bendekini. Eve gelip araştırınca horoz ibiği olduğunu anladım. Üzerinde celosia yazıyordu. İnşallah tohumunu alabilirim. Çok dayanıksızmış. Bir iki gündür hava aniden ısındı buralarda. Sabah akşam su istiyor. Pek keyfi yok bu aralar.

Aloe vera
Güler hanımın dağıttığı aloe veralardan biri de bende. Neredeyse iki sene olacak.Hâlâ yavrusu yok. Az suladım ama nedense yavrulamıyor. Belki de birçok arkadaşa , eşedosta şifa kaynağı olduğu içindir. Yaprakları çok kişinin imdadına yetişti. Tekrar tekrar teşekkürler Güler hanım.

Topsardunya
Bu sardunyam kırmızı gülsardunya ile arkadaşlık ederken sanki rengi biraz daha kırmızılaşmış gibi geldi bana. Kıskanç sardunya işte ne olacak. :D

Ahududu
İki senedir saksıda. Hatta yoğurt kabında. :D bu yıl saksı değişimi yapmak için büyük bir saksı aldım ama çiçekleri meyveye dönünce değiştiremedim. Hayırlısı bakalım.

Kaktüsler

Minikler tomurcukta saksı değişimi ertelendi

Bunlar da diğerleri ;)

Bu gün balkonumda bitkilerimi kontrol edip sulama yaparken hiç ummadığım bitkilerin yapraklarında yaprak biti gördüm. Moralim bozuldu. Ara ara bu bitler görünmeye başlamıştı zaten. Ama hiç daha önce görmediğim ama forumdan resimlerini gördüğüm ve zararlarını okuduğum bitlerde çıkmaya başladı. Bitlenenler listesi uzamaya başladı. Bir iki gün önce bu duruma karşı sarımsak ve acıbiberli su bekletmeye başlamıştım. Onu hazırlayıp bitkilerime sıkmam lazım.

Siz çiçeklerinizi tek tek sergiledikçe ben hepsine hayran oluyorum...

Ben de geçen gün gene ev yapımı ilaçlar sayfasını artık 85. kez:dilli: hatmettim, aklımda kalanı hemen söyleyeyim: 1 ölçü taze adaçayı veya taze kekik, 2 ölçü sıcak su. Birkaç saat bekletip süzülüp sonrasında fısfıs. Yakında fısfıs uzmanı olacağım bu gidişle. Tazesini bulamam ama kurusu ile denemeyi düşünüyorum, kuru olacağı için kaynar su kullanayım diyorum. Balkonda beyaz sinek gördüm, evdeydi kışın, balkona gitmişler:(. Bir yandan da korkuyor insan, yaprakları veya çiçeği yakar mıyım fısfısla diye. Sen de kendi formülünün neticesini yazar mısın yapınca?

Yıldız tohumları resmi için de teşekkür ederim;) Birazcık zinya tohumlarına benzettim ben. Ranamiraçcığım, ben evcil geyiğine laf ettim biraz diye tedirgin olmadım değil, kırılır mı gibisinden, hepiniz çok tatlısınız, biz olayı kapalı meclis oturumunda:dilli: istişare edelim bir ara;)

Dağçiçekiciğim, o sarı çiçekli olan kaktüsün adı ne? Doğal sarışın olarak biz Türk kadınlarına fazla nispet yapıyor:D Kaktüs değil sukulent ise de şaşırmam, kim kaktüs kim sukulent belli değil onların o geniş familyasında:dilli:

Hmm, mesajımı bir daha okudum, tarif eksik olmuş: Ölçüler doğru ama sıcak suya katıldıktan sonra (taze adaçayı- kekik için) blenderdan geçirilip 1 gece bekletilip süzülecekmiş. En son 1/4 oranında sıvı sabun katılıyormuş.

Evet evet ablacım tohumlar böyle oluyor işte :p Ablacım o kabaklar saksıda olacak mı? Benim süs kabaklarım yerde gene çok güzel oldular her sene bahçeye ekerim ben. Bu sene susaklarımı fide yaptım viyole ekip, ama biraz neşesizler bakalım nolcak akıbetleri yılan kabaklarım da pek neşeli sayılmaz çift boğum susklarımla düz saplı susaklarım güzel bir de şu yarısı sarı yarısı yeşil ampul gibi olan süs kabaklarım güzel neticeye bakıcaz artıkın :D

Cymbelina 'cım tarif için çok sağol. Şu an için senin bahsettiğin malzemeleri bulmam zor. Kuru kekiğim var ama önce bu tarifi bir deneyeyim olmazsa onu da denerim. Zaten bu gün yaşadıklarım komedi :( yok yok kabustu.
Dediğim tarifi süzgeçten süzüp oda parfümü şişesine ( hazırlıksız yakaladı bu böcekler beni ) doldurup ilaçlamaya başlayayım dedim. İki fısfıs tan sonra tıkandı. İçinde gözle görülür toz falan da yoktu. Tekrar bu suyu bezden süzerek doldurdum şişeye. Ama önce şişenin bütün aksamını sökmem gerekti. :( kızgınlıkla çekiştirirken kırdım sandım ama kırılmadı iyi ki. Neyse tekrar iki fısfıs gene tıkandı. Böyle kaç kere uğraştım bilmiyorum. Nasıl olduysa en sonunda açıldı spreyin tıkanıklığı. Kalanşoe larıma gülüme bir güzel fısfıs yaptım. Bu olayı yaparken hiç genzimin yanacağı ve hapşuruk krızine gireceğimi tahmin etmemiştim. Öksüre tıksıra ilaçlamayı bitirdim. :D Başka yapmam gerekenler de vardı aslında onlar için gölge zamanı bekliyordum. Güler hanımın bahçesine girince yolu kaybettim. Saat bu saat oldu. Artık daha sonra hallederim. :D

Tömürcek kardeş kabak fidelerim henüz o kadar küçük ki saksıya geçici olarak aldım. Biraz daha büyüsünler kalıcı yerlerine ekerim. Sende de kabak çeşidi ne çokmuş meğer :D

Bu arada cevap yazmayı unutmuşum Cymbelina 'cım. O sarı çiçekli olan tam emin değilim ama sedum türü bir bitki. Kaktüs değil. Bu familyayı bende tam olarak bilmiyorum. Karışıklar gerçekten :)

Çok teşekkür ederim Aysel Hanım. Hemen hemen hepsini gördünüz paylaşacak fazla çiçek kalmadı. ;)

Tömürcek bak bu minişi tanıdın mı ? :D
Üzerindeki tomurcukları almıştım gücü köklerine gitsin diye. Ama o pek bir çalışkan çıktı. :D