Senin zıpciktın açmış benimkilerden ses yok.
Sevgili nariel, bendeki yaprağı büyük olan ince olanda çok hoş.
Bana cimlenen gözlerinden verirseniz çok sevinirim.

Allahım bayılıyorum bu frezyalara sanki kokuları geldi ben de bu sene yetiştirmeye çalışacağım başarılı olurum inşallah:p

[QUOTE=Nariel;351285]İşte toprakları yenilenen ve bol gübreyle doyurulan güller:

Eklenti 60272
Eklenti 60273

Minyatür güllerin bazıları kel kaldı, bazıları ise hala çiçekli:

Eklenti 60274
Eklenti 60275
Eklenti 60276[/QUOgüllerinize nasıl bir bakım uyguluyorsunuz benimkilerin durumu hiç iyi değil külleme hastalığı oldular:(

Sevgili Nariel,cicekleriniz kiskanilacak türden muhtesem görünüyorlar, hangi birini yazsam ki hepsi harika, kocaman bir masallah onlara...Ellerinize saglik tabi ciceklerinize de..

Aşkın gözyaşları bitkisi benim pek hoşuma gitmiyor, sırık gibi uzayıp etrafa yavru döküyor. Siz bana adresinizi yollayın:)

Büyük güllere bu sene hiçbir bakım uygulamadım sayılır, saksılarından çıkarıp diplerine toprak-gübre karışımı eklerdim her sene. Bu sene hiç zamanım olmadı, sadece diplerindeki yoncaları yoluyorum arada. Birkaç kere de kristal-granül karışımı kimyasal gübre attım topraklarının üstüne. Kışın mutlaka buduyorum dallarını, zayıf olanları çıkarıyorum. Bu sene hastalık gelmedi çok şükür, henüz ilaçlama yapmadım.

Minyatür güllerse kötü durumda, bakım yapmam lazımdı yapamadım. Minyatürler başka balkonda duruyor, kırmızı örümcek kapladı her yerlerini, çok sağlıksızlar. İki üç kere zeytinyağı-arapsabunu-su karışımı püskürttüm ama nafile.

Üç balkonumdan ikisi kötü durumda, hastalıklı. Bi de onların fotosunu koyayım bari, güzelliğin yanında çirkinlik de var yani:(

Öyle kötü durumda olanlar var ki, işin kötüsü toprak ve saksı değişimi lazım ama mecalim yok, o kadar gözüm yıldı. Bir balkonu unlu bit kapladı, zeytinyağlı-arapsabunlu su püskürtmekle pek olacak iş değil. İki gün duruyor sonra yine çoğalıyorlar.

Bunca çiçeğin arasında yüzümü güldürenler sadece güller sayılır:(

Bitkide oluşan zaralılar için ziraatçilerde çok cüzzi fiyata satılan ilaçlar var. alıp sıkça ilaçlama yaparsan ne çiçeklerine bişey olur nede sen böylesine üzülürsün... Sen üzülünce bende üzüldüm şimdi:(

Bu arada sayfanı gezdim hepsi çok güzellerdi... Umarım zararlılardan kurtulursun. Bana gönderdiğin hediyen tomurcukda şuanda... açar açmaz fotograflayacağım...
sevgiyle kal...

Sevgili Özlem, zirai ilaç var evde ama çok kötü kokuyor, açıp da sulandırmaya üşeniyorum o kokudan dolayı:S

Bazen diyorum keşke bu kadar tür eklemeseydim balkonlara, bakımı çok zorlaştı..

Hediyemin tomurcukta olmasına çok sevindim, umarım doğru rengi göndermişimdir:p Bir an önce açsın da görelim doğru mu yollamışım yanlış mı ;) Benimkiler çürümeye başladı bile, yerlerini değiştirdim bugün, klimalı serin odaya aldım.

Sevgili Nariel güllerine bakmaya doyamadım.Hepsi birbiinden güzel.Diğerleri için üzüldüm doğrusu.Bende seninle aynı fikirdeyim.Daha önce hiç zararlı ve hastalık olmayan çiçeklerim vardı.Bu yıl çeşit artınca hastalıktan kurtulamadık.Sık sık arapsabunlu karışımı kullanıyorum ama yeniden bücekleniyorlar.En iyisi daha fazla çiçek almamak tabi dayanabilirsem.

Ellerinize sağlık

Sevgili Nariel inşaallah bitkilerini kısa zamanda böceklerden kurtarırsın. Bende elimde cımbız hergün bir sukkulentimin üzerinden yeşil bit ayıklıyorum. Malum ufak bir parça da olsa bitkilerimiz gözümüzde çok değerli...

15 günlüğüne İstanbul'a gittik, bir tanıdığa anahtarı verdik sulaması için. Ve döndük. Sonuç: 3 adet kupkuru ölü balkon. Ne yapacağımı bilmiyorum, böceklenenler ölmüş, çok sulananlar ölmüş, susuz kalanlar ölmüş. Her durumda ölmüşler yani. Hiç gücüm yok düzenleme yapmaya, balkonları toptan yıkmak, bir daha da hiç çiçek almamak istiyorum. Çünkü ben artık bu eve çok nadir gelip gidebiliyorum, kimsenin de gücü yetmiyor onca bitkiye yetişmeye.

30 saksı menekşem de ölmüş. Kimi de can çekişiyor. Sanki eve kıran girmiş.

Sevgili Nariel çok üzüldüm, geçmiş olsun.

Aslında benim kızgınlığım sanırım bu eve çok gelemiyor oluşum. Bu sene İstanbul'da okul derdinden eve gelemedim, bakım yapamadım. Bakım yapabilseydim belki yaşıyor olurlardı. Sürekli İstanbul-Silifke taşınması beni çok yordu, enerjim sıfır, hava sıcaklığı da hala 35 derece. Nem %70. Çıldırmaya az kaldı.

Sizin adınıza çok üzüldüm sevgili Nariel.Gerçekten kimseye emanet etmeye,evden uzaklaşmaya gelmiyor bu iş.Bence de daha fazla zaman ayırabileceğiniz günler gelmeden yeni çiçek edinmemek daha iyi.

Kesinlikle yeni bitki yok artık. İlk seneler iyi ama aradan 3-4 yıl geçince bakım yapılmıyor artık, şekilleri bozuluyor, saksılara sığmıyor, sıhhatleri gidiyor..

Bir de şunu anladım ki, balkonda sarmaşık olmaz. İlk 2 sene sarmaşık da iyi. Ama sonra çok çirkin oluyor, tazeliği kalmıyor, sürekli büyük saksı istiyor.

Çarkıfeleğim 3. yılında(bu yıl) ilk defa açtı ama dalları çok çirkin bir hale büründü. Altları kel, aralarda kurumuş sarkan dallar, boyum tavana yetişmiyor.. Ayıklayamıyorum..

Selluka zaten rezil durumda, o da 2.5 senedir benimle ama saksısına bir türlü bakım yapamadığımdan iyi gelişmedi, açmadı, böceklendi, bitli fasulye gibi birşey oldu.

Sardunyalarımın hepsi öldü. Sıcak ve unlubit bileşiminden dolayı.

Kalanchoem de unlu bit kurbanı.

Yasemin ne durumda anlayamıyorum, zira bir taraftan çarkıfelek; diğer taraftan kurumuş hederalarım onu boğmakla meşgul.

Arap fulleri çok güzel açtı yaz boyu ama onlar da ölmek üzere, büyük saksı istiyor ama nedendir bilmiyorum mecalim yok. Sanki değiştirirsem hepsininkini değiştirmek gerekir diye düşünüp sürekli erteliyorum.

Ne oluyor bilmiyorum ama artık bu sıcak havalar bitkileri yaşatmadığı gibi insanları da yaşatmaz hale geldi. Enerjim yok, balkonlar alev alev yanıyor çıkamıyorum. Buraların yazları artık yaşanmaz oldu, insanın hayatını mahvedecek seviyeye geldi.

Oy kıyamam ben sana ,ama haklısın bu yaz gerçekten çok kötü gitti.Benimde sardunyalarım bazı kaktüslerim hep öldü :(
Sen Kasım gibi hepsini buda bence ,seneye bahara hem tazelenir hem de boyunun ermediği noktalara kadar uzamazlar .Ben de İstanbul Tekirdağ arasında aklımda çiçekler çözümlerle geçirdim yazı .Beni tek kurtaran köy oldu .Toprağa ekiecekleri köye götürünce hem balkonda yer açıldı .Hem de iş azaldı .

Ah ben de bir bahçeye yollayabilsem benimkileri:) İşin kötüsü artık bahçeye yollanacak birşey de kalmadı. Sadece kum zambağım açmaya başladı gariban.

El insaf, sıcaklık 37 derece, nem %92. Bu nasıl iştir?

Zavallı ölü sardunyalarım ve ölü kalanchoem. Hem unlu bit hem de sıcaklar yüzünden.

En alttaki de çarkıfelek. Dibinde 1.5 metre kadar hiç yaprak yok, acaba buralardan budasam kurur mu yoksa yeniden sürer mi? Sanırım kış aylarını beklemeliyim.

Bu sene oya ağacım gür ve güzel açtı. Üstelik iki posta halinde açtı, ikinci de ilki kadar gürdü. Derin budamıştım, onun etkisi olabilir.

Sevgili nari el,çok geçmiş olsun çok üzüldüm bu yıl hepimiz için pek iyi geçmedi.

Biraz dinlenmen lazım yani =))

Durum bende de aynı okul yüzünden ben de ilgilenemedim bitkilerimle. Bir çoğu bakımsızlık, hastalık ve fazla sulanmaktan yitip gitti. Yaklaşık altı yedi aydır yeni bir tür almadım ve elimde en fazla on saksı bitkim kaldı...

Ara vermek, dinlenmek en azından önümüzdeki bahar mevsimine kadar en iyisi...

Canını sıkma yitip gidenlerin yerini doldururuz zamanla...

Sevgiler ;)

Sn. Nariel,
Bolkonunuzdaki bitkileriniz çok güzel küçücük alanda ne kadar çok bitki yetiştirmişsiniz ellerinize sağlık

Sayın Nariel bahçenizi zevkle gezdim.Hrika çicekleriniz var.Ellerinize sağlık.

Yeniden merhaba herkese ;)

Kışın biraz bakım yaptıktan sonra (sevgili annem ve babam da sağolsun, benim enerjimin tükendiği yerde onlar devraldı düzenleme işlerini) birazcık daha bakımlı bir hal alabildi balkonlar, nihayet.

Güllerim bunca yıldır yaza kışa dayandı ve yediveren olarak her mevsim açtı. Kışın çok derin bir budamadan geçtiler, şu an harika çiçekler açıyorlar:

Fındık beyaz gülümün üstü tomurcuk olu, izin versek sarılıcı bir tür ama biz çalı şeklinde tutuyoruz.

Begonvilde hiç yaprak yok ama çiçek açıyor. Kelaynak gibi şu an;) Yakında çiçekleri döker, yemyeşil yapraklara bürünür.

Diğerleri de sukkulentlerin son hali:

Güllere bayıldım çok güzeller :)