15 Haziranda yaylaya taşındım, görülmemiş bir sıcak tam dört gün sürdü.
Bahçeyi her gün sulamak zorunda kaldım.
Güya yayladaydım ama tüm pencereler açık pike bile kullanmadan yattık.
Termometreyi güneşe koyduğumda 42 °C gösteriyordu.

Ve ardından...

Beş gündür fırtınayla birlikte yağan yağmur bahçemi talan etti.
Öyle çok yağdı ki, bahçeye girilmiyor.
Domatesler, fasulyeler, katmerli hatmiler yerlerde sürünüyor, pek çoğu kırıldı.
Kivinin dalları koptu.

Dahası da var, liliumlar çok güzel açmışlardı, fırtına onları da acımadan kuşa çevirdi :(

Böyle zamanlar yaşadığımda ellerim yanıma düşüveriyor, ayların emeğini bir anda silip süpürüp götüren fırtınaya ne desem az.
Yine de bir kaç fotoğrafım var paylaşmak için.

Geldiğimde pembe gülüm çok güzel açmıştı

Eklenti 312221

Sıcağa dayanamadı yandı kavruldu.

Eklenti 312222

Sardunyalar tüm coşkusuyla açmışlardı, tüm yaprakları uçtu gitti :(

Eklenti 312223

Eklenti 312224

Yaylaya geldiğimiz gün kuzucuğum pek sevinçliydi.

Eklenti 312225

Blue Angel, en az 20 gün bu güzelliği seyrederdim her yıl.
O da nasibini aldı.

Eklenti 312226

Eklenti 312227

Pervane yasemini bu sene çok iyi gelişti.

Eklenti 312228

Blue Angel ile komşu oldular(tehditkar bir şekilde uzanan kollar kivinin, icabına bakıldı)

Eklenti 312229

Bu sabah 05:40 ta kalktım, son bir iki kare ekleyip devamını yarına bırakıyorum.

Petunya ve liliumlar.

Eklenti 312230

Eklenti 312231

Eklenti 312232

Her şey ne kadar güzelmiş...

Son hallerini sormaya korkuyorum. :(

Hepsi çok güzel üzülmeyin can sağlığı olsun onlar en kısa zamanda eski güzelliklerine kavuşurlar.

Merhaba... Bahçe sayfalarına pek bakmazdım. Kıskançlık mı desem ,özenip imkanım olmadığı için üzülmemek için mi bilmem. Sabahtan beri harika bir şölen havasında bahçenizde geziyorum .Her resimle başka dünyalara akarken , güzelliklerin biri bitip diğeri başlarken ,son karelere doğru birden müzik kesildi ,renkler karıştı.


Hayatta bazen öyle değilmi ? herşey yolunda iken aniden rüzgar dönüverir karışır birden sahne. Herşeye gücümüz yeter, herşeyi kontrol edebiliriz zannederken senaryo yazarı akışı keser,bir düğüm atar ortaya. Belki bir yeniliğe hazırlanılıyor, belki de bizim cesaret edemediğimiz yeniden doğuşa tazelenişe yer açılıyordur.


Bahçenizde kayıpların ardından kırılan dallar ,çiçekler, kökler, yapraklar, aldığı bereketli yağmur damlacıklarının taşıdığı hayatı yeniden fışkırtacak . Taze dallar minik yapraklarla kayıpların acısını unutturacak.Rengarenk çiçekler yine dansedecek ,geceleri siz uyurken çiçekleriniz fısıldaşarak sizi çekiştirecek. Maviler gururlu ,en çok bizi sever diyecekler ,pembeler hiç te değil biz varken size kim bakar diye pembe etekliğini savuran küçük kızlar gibi şımaracaklar. Beyazlar; zarif ve asil bizi kimse geçemez en çok bizdedir adalet hanımın gözleri, niye gelinler beyaz giyer düşünün bakalım diyecekler. Morlar,kırmızılar, sarılar sabaha dek sürecek atışma ve bir kaç haftaya kalmadan hepsi güzellik yarışmasını kazanmak için var güçleriyle çalışıp sizi yine sevindirip ,içinizi yaşam sevgisiyle dolduracak.


Üzülmemek elde mi? Ama herşey yoluna girecek. Bakalım ilk açan çiçeğin rengi ne olacak ?

Sevgiler, selamlar...

İnşallah kendilerine gelirler gilan'cığım, şimdilik bakmak bile istemiyorum ben de.

Teşekkür ederim sevgili kılıç, ben de öyle umuyorum.

Sevgili Rana+miraç;
Her zamanki gibi konuyu alıp götürmüşsünüz :)

Örneklemelere bayıldım, siz ve sizin gibi yazanlara Allah vergisi bir durum bu.
Ne kadar uğraşsam da sizin gibi toparlayamıyorum, kafamın içi de bahçem kadar dağınık :)

Ne diyelim, züğürt tesellisi işte, "Elle gelen düğün bayram" derler bizde.
Evimin arka tarafına ekin yapmışlar, geldiğimizde iyice sararmıştı, ha bu gün, ha yarın biçecekler derken, beş gün süren yağmur ve fırtınadan sonra onlar da perişan oldular.

İnsanların emekleri boşa gittiği gibi, maddî olarak da zarara uğradılar.
Yani benden daha kötü durumda olanlar da var.
Gücüm yettiğince toparlayacağım inşallah.

Adalet Ablacım gözün aydın bahçenin en güzel çiçeği gelmiş, o güzel yanaklarından öp benim için.
Haftasonu bende yayladaydım dediğin gibi bir fırtına bir yağmur başımızı bile dışarı çıkartamadık.Eminim ki senin sevgin ve ilginle çiçeklerin biran önce toparlanacaktır.
Çiçeklerinin güzelliklerine bir an önce kavuşman dileğiyle sevgiler...

Teşekkürler smiy'ciğim.

Bitkilerim yavaş yavaş düzeliyor gibiler, daha üzerinden üç gün geçti.
Ekinezyalarımdan bir kaç tanesini de kökünden kırmış fırtına.

Fırtınadan önce hatmiler dimdikti, dün bağladım geriye kalanları.

Eklenti 312558

Eklenti 312559

Gün güzelinin üzeri çiçek doluydu.
Dün geriye kalanlar.

Eklenti 312560

Eklenti 312561

Tozlaşma mı yaptılar bilmiyorum, bu sene çoğunlu turuncu açtı liliumların.
Beyaz ve pembe kokulu casablancalar görünmüyorlar henüz.

Eklenti 312562

Eklenti 312563

Clematisler tek tük açmaya devam ediyor.
John Paul 2 de tomurcuklanmaya başladı(fotoğrafları yaban asması clematis başlığında).

Eklenti 312565

Eklenti 312564

Kirazlar olmaya başladı.
Bunlar K900 imiş, ben anlamam, anlayanlar öyle söyledi.
Yağan yağmurdan sonra tadları biraz sulandı, gerçek lezzetini kaybetti.

Eklenti 312567

Eklenti 312568

Sarı kirazın büyük dalından birini aşı yapmıştık, kalan taraf sarı kirazlarla dolu.
Henüz olgunlaşmadılar, bu görüntüde olanları toplamam imkansız, ulaşamayacağım yerdeler.

Eklenti 312569

Daha pek çok fotoğraf var, zaman bulduğumda yüklerim.

Bunlar bildiğimiz Margret değil, çılgın papatyalar.

Eklenti 312573

Bir kaç kök kuş gözü, bu sene tohumlarını kaybetmem inşallah.

Eklenti 312574

Monarda, rüzgara mukavemeti, dik uzayan ve bol çiçeklenen dalları, kokulu yaprakları ile çok hoş.

Eklenti 312575

Adalet hanımcığım,maşallah toparlamışınız doğanın verdiği zararları,doğayla elbirliği yaparak tamir etmişiniz. Yalnız ben o çılgın papatyanı çok sevdim, sanki daha dayanıklı gibi hava şartlarına. Çiçekli dönemi ne kadar sürüyor, eğer uzun süre ise benimde edinmem gerekli diye düşündüm. Saygılar sevgiler minik Adalet'e de öpüyorum.

Maşallah ne kadar güzel bitkiler. Hiç üzülmeyin toparlanırlar tekrar hepsi bir bakarsınız coşmuşlar. Doğa ananın bildiği bir şey vardır. sevgiyle kalın.

Sevgili Adalet Hanım, bitkilerinize herkes gibi ben de üzüldüm, ancak yapacak bir şey yok. Doğa olayları elimizi kolumuzu bağlı bırakıyor, bazen. Sevgili Rana+miraç, güzel örneklerle açıklamış, şimdi eskisinden daha gür gelecekler, rengârenk çiçekleriyle sizi sevindirecekler inşallah.

Ben bir de şöyle bakıyorum; olumsuzluklar olmasa, güzelliklerin değerini anlayamazdık belki de.

Nehir'i öpüyorum... Sevgiler...

Adalet Hanım, hiç üzülmeyin, tahmininizden de çabuk toparlanacaklar. Şimdiden bile güzeller, daha ne olsun. SDurul'un dediğine katılıyorum, arada olumsuzluk da gerekiyor. Bahçedeki bitkiler, evdeki eşyalar gibi koyduğumuz gibi kalsa bu kadar değerli olmazdı, Onlara emek verdikçe güzelleşiyorlar.

Sevgili dostlarım;
Ana gibi, serkan istanbul, SDurul, Kiraz,

Verdiğiniz destek için çok teşekkürler ediyorum.
Gelin görün ki, bu akşam saat 17:00 civarında kıyametler koptu yaylada.
İnanılmaz bir fırtına ve gök gürültülü şiddetli yağmur.
Her taraftan seller aktı :(

Bahçem doğaya teslim olmuş durumda.
Domatesler patlıcanlar, hıyar ve kabaklar çamurların içinde sürünüyor.
Bir hafta daha devam edeceğini söylüyorlar.
Bahçeyi yıkayıp temizlemekte yoruldum artık.

Doğanın bu kadar hırçınlaştığını görmemiştim hiç.
Yer gök bir birine girdi sanki.
Sonunda "ne halin varsa gör" deyip, kapıyı çekip çıkacağım :mad:

Adalet abla bize örnek olacak az insanlardanken sen pes mi ediyorsun anlamadım da ? :(

Hani biz kurda kuşa sele suya pabuç bırakmazdık ? Sel gelse gene eker yel götürse gene dikerdik ? Biliyorum abla o üzüntü insana yetiyor tek dalın tek yaprağın kopması dahi insanın zoruna gidiyor ama ne yapalım olan olmuş ve olacak.

Olacakla öleceğin önüne geçilmezmiş ya biz olduktan sonrasına bakalım neler yapabiliriz ? Yoksa yapacağımız çekeriz kapıyı ama ben senden kapı çekmeyi değil kapı çektirmeyi öğrenmiş birisi olarak yazılarını üzüntüden dolayı böyle karamsarlığa bağladığını düşünüyorum.

Bizim sadık yarimiz kara toprak değil mi ? Gitsek nere gideceğiz ;)

Saygılar ve sonsuz Hürmetler hocam

Ablacığım o yağmur fırtına sırasında memleketten İstanbula gelmek için yola çıkmıştık gerçekten inanılmaz bir yağmur inanılmaz bir fırtınaydı yağmurun ve rüzgarın hızına arabanın silecekleri yetişemiyordu sonunda bir lokantaya sığınmak zorunda kaldık neyseki çok uzun sürmedi. Umarı sizde de çok büyük hasarlar yoktur.

Sevgili Mete ve günebakan'cığım;
Tek başına olunca ve benim yaşlarımdaysanız insan zaman zaman tükendiğini hissediyor.
Dünkü hadiseden sonra bahçenin halini tasavvur bile edemezsiniz.

Ağaçların yapraklarını maydonoz kıyar gibi ince ince kıymış, bahçeye gübre oldu yapraklar :)
Kayısılar yerlerde, kirazlar zedelenmiş, kalanları toplayamıyorum bahçe cılk çamur.
Böyleyken böyle işte.

Buna da şükür diyoruz ne yapalım, beterin beteri var.
Bu sene mevsim çıldırmış gibi.
Bakmayın siz söylendiğime, biraz göz dağı veriyorum sadece :)

Sevgili Adalet hanım, tabakçı sevdiği deriyi yerden yere vururmuş...
Siz de çok sevilenlerden birisiniz bunu biliyorsunuz. ;)

Evlat sermaye torun kâr diyorlar, ben henüz sizin şansınıza erişemedim. Güzel kuzucuğunuz bir ömre bedel, o şirin gamzelerden izninizle küçük bir öpücük alıyorum. Allaha emanet olsun, çok şeker. :)

Bahçe, çiçekler ...oooo siz bunlardan ne güzellerini gördünüz ve biriktirdiniz ruhunuzda yıllarca. Hepsi çok çok güzellerdi ve yine çok güzel olacaklar. Clematis, güngüzeli, çılgın papatya, liliumlar bir anda aklıma takılanlar :cool:

Bizim buralardan giderken rüzgâra tembihlemeyi unutmuşum :( , aldığı çelikleri tohumları bizim bahçenin üstünde toprağa usulca bıraksın diyecektim ;)
Sevgiyle kalın.

Çok geçmiş olsun Adalat Hanım.Bahçeniz için üzüldüm.Bir yaprak kopsa üzülüyoruz.Siz ne hale gelmişsinizdir anlıyorum.
Bu yıl ki havada bir gariplik var.Sıcağı yakıcı , rüzgarı çok haşin,yağmuru delip geçiyor.
Toprakta büyük yarıklar var ya hayra yoralım.
Rabbim felaketlerden korusun hepimizi.

Sevgili Doğayla Barış;
Güzel duygularınız, nazik övgüleriniz için teşekkürler.
Kuzucuğum size öpücük vermekten sevinç duyar.

Öyle zamanlar olur ki, her şey üst üste gelir, işte öyle bir zamandayım, neye nasıl yetişeceğimi şaşırdım biraz, feryad-ı figanım bu yüzden.

Şubattan bu yana emek emek tohum, fide, çelik yetiştirdim.
Dostlardan gelenler hariç.
Şimdi tam güzelleşme zamanı ama fırtına aman vermiyor ki.

Fırtına demişken, rüzgarla aram iyidir, bahçemde şöyle bir dolaşıverin de neyi beğeniyorsanız getiriversin size.
Her güzel şey paylaşıldığı zaman değeri yücelir, müzik gibi...
Sevgi ve muhabbetle.

Sevgili hberbul;
Doğaya karşı boynumuz kıldan ince, Allah beterinden saklasın.

Bu sene çok garip gerçekten de, aklıma hep şu 2012 maya takviminde bahs edilen "zamanların sonu" hikayesi geliyor.
Bekleyip görelim bakalım Mevlâ neyler, neylerse güzel eyler.
Sevgilerimle.

Canım çok geçmiş olsun, üzülme sen çiçeklerin en güzelini büyütüyorsun bakınca içim açıldı, maşşallah ne güzel bir çocuk allah yüzünden gülücükleri hiç eksik etmesin inşallah.
Öbür çiçekler ne olursa olsun, yine alırız yine büyütürüz...
Yinede bahçen harika, sahibi gibi.
Seni seviyoruz, ereğliden kucak dolusu selamlamlar......

Alcen'ciğim, sevgili dostum, çok haklısın, yine alırız, yine yetiştiririz, bizde bu çılgınlık varken, kim tutar bizi, değil mi :)

Bahçelerimiz hayatımızın tek amacı haline geldi adeta, hep ağaçlar.netin yüzünden :dilli:

Eskiden de çılgındım ama siteye üye olduktan sonra iyice delirdim.
Bilmediğim, görmediğim yüzlerce bitki ile tanıştım, onlara aşık oldum.
Kim bilir daha neler göreceğim.

Karadenizin gönlü yüce kızı, bizden de sana sevgi ve selamlar.

Adalet hanım çok geçmiş olsun. Üzülmeyin asla pes etmeyin ilerde daha iyisini yapacağına eminim. Hayatta böyle sınavlar var. Bitkilerden, çiçeklerden, ağaçlardan, asla bırakmayız. Bizler hep sevdik gelecekte hep seveceğiz. Bizlerin kanına ve ruhuna işlemiş bir kere hayatımız boyunca bu sevgi bizimle beraber. Üzülmeyin önce sağlık her şey zamanla ve sabırla düzelir.

Sevgili Adalet hanım, çok büyük geçmişler olsun.
Aşık, değil midir ki sevdiği için gerektiğinde çok eziyetler, ahlar çeken. Aşık olmak kolay değilmiş gerçekten. Ama siz gerçekten örnek aldığımız güçlü bir insansınız, bunu da atlatacağınıza eminim.
M.Arabi'nin dediği gibi "Sevgi, sevenin varoluşudur."

Sevgiyle kalın...

Sevgili maviş2, pes etmedim ama yoruldum.
Her yağmurda tüm bahçeyi yıkamam gerekiyor, taş döşeli kısımları.
Bitkileri yeniden bağlıyorum, dökülenler toplanıyor vs.

Şimdi torunum da yanımda, hep benimle olmak istiyor, çamurların içinde, "dur, yapma, oraya gitme vb." derken geçip gidiyor işte.

Siz yaylaya taşındınız mı bilmiyorum, sizin bahçe ne alemde?

Sevgili rhepsag67;
Benim de aklıma aşık Veysel'in bir türküsü gelir hep, "Güzelliğin on para etmez, bu bendeki aşk olmasa".

Doğa ile uyum sağlamak, ona olan sevgimizi ifade etmek böyle bir şey.
Ne olursa olsun, sevgili maviş'in dediği gibi pes etmek yok.

Toprağın suya doyması da ayrı güzel, sulama derdinden kurtuldum en az on beş gün :)
Sevgilerimle.

İşte olumlu bakış açısı. :D

Memleketin bir kısmı sıcaktan kırılıyor, bir kısmı fırtınaya teslim. Hadi hayırlısı...
Ben de buraya güneş açsa da biraz ısınsak diye bakınıp duruyorum.:rolleyes:


Sarı kirazla kırmızı kiraz aynı ağaçta mı Adalet Hanım? Anlatımınızdan sanki öyle anladım.
Ben de hep niye böyle 2 aşıyla tozlaşma işini halletmiyorlar diye düşünürdüm, demek ki oluyor.


Nehir'e binbir kere maaşallah! Bu kadar mı tatlı olunur? ;)
Bırakın yağmur çamur demeden debelensin, hepsi güzel bir anı olur ileride. :)
Ben Omo'nun sloganına katılıyorum: Kirlenmek güzeldir. :D

Sevgili gilan;
Ben uyurken bahçeme gelmişsiniz, hiç duymadım, yoksa kalkıp size kirazlarımdan ikram ederdim.

Kiraz önce sarıydı, altı yılda öyle kocaman bir ağaç oldu ki, üzerindeki kirazları toplamayamadık.
Kırmızı kirazım da olmayınca büyükçe bir dalına napolyon aşılattırdım.
Şimdi ağacın yarısı sarı, yarısı kırmızı kiraz veriyor.

Manzara çok çok hoş, sarılar kırmızılardan sonra oluyor, böyle olması daha iyi tabii.
Komşulara dağıttığım halde epeyce kiraz topluyoruz hâlâ.

Nehir köy hayatını seviyor, sokakta oynamayı öğreniyor, büyük bir şans onun için.
Büyük şehirlerde büyüyen çocuklar için üzülürüm hep, bizim Ülkemizde çocuklar pek düşünülmezler, iki çocuk parkının arası kilometrelercedir çoğu zaman.

Bu şekilde büyüyen çocuk ise, doğayı tanıyamaz elbette, ancak kitaplarda okur.
Burada kuş, kedi, köpek, inek, keçi ne ararsanız var.
Benimle bahçede çok eğleniyor, ama bahçevan olmaktan vazcaydı, çok zormuş :)

Duyumlarıma göre, A.B.D. de yaz 4 Temmuzdan sonra başlarmış, az kaldı, sizler de ısınacaksınız yakında.

Kısa da olsa bir Türkiye tatili düşünmüyor musunuz, meyvenin sebzenin, denizin güneşin coştuğu şu sıralarda bir hasret giderirdiniz.
Biz dün bir deniz kaçamağı yaptık, çok güzeldi, Nehir çıkmak istemedi sudan.

Şimdi bizim için kahvaltı zamanı, kuzucuk acıkmıştır, size iyi geceler, güzel rüyalar diliyorum.
Sevgiyle.

Adalet Hanım, çok geçmiş olsun. Sizde bu güzel enerji varken herşeyi daha da güzel hale getirirsiniz eminim:)

Gecmis olsun Adalet abla. Ben de dün yagan doludan nasibimi aldim. Bircok cicek kirildi, bircogunun da yapragi delik desik oldu. Ilk firsatta toparlayacagim. Her firtinadan sonra bahceyi sadelestisme karari aliyorum sonra unutuyorum.

Teşekkürler sevgili peyyide, geçti zaten, iki gündür hava çok güzel

Sevgili ciceksever'im, sana da geçmiş olsun.
Yapacak bir şey yok, elimiz kolumuz bağlı seyrediyoruz.

En çok ekinezya ve katmerli hatmilere üzüldüm, ekinezyalar açmaya başlamıştı, hatmilerin ise en coşkulu dönemiydi.

Bahçe sadeleştirmek bana göre değil, çoktan vaz geçtim bu fikirden.
Varsın arap saçına dönsünler, onlar böyle mutlu ise, bence de sorun yok :)