Kaç haftadır bu çiçeğin ismini düşünüyorum, fotoğraf da çekemediğimden soramıyordum, bulmuş oldum böylece, teşekkürler :D

Ben küçükken yaylada, anneannemlerin evinin önünde hep olurdu, uzun uzun da boylanır, çok güzel çiçek.

Yeni bahçeye mutlaka dikeyim diyordum, konu çözülmüş oldu. ;)

Maşallah Adalet hanım, çiçek renklerinden ve resimlerinden sarhoş oldum, tam benim ilgi alanım çiçekli bitkiler, böyle bahçe görmedim, Allah bahçenizi hep çiçekleriyle ve sizin sağlığınızla daim eylesin.

Cosmoslar vefalı çiçeklerdendir, azıcık toprak ölmeyecek kadar su biraz da güneş isterler.
Tekrar tekrar ekmeniz de gerekmez, çimlenmeydi şaşırtmaydı sizi yormazlar, beğendikleri yerlerde kendi başlarının çaresine bakarlar :)

Sevgili hatice p, bahçemi beğendiğiniz için sevindim, güzel sözleriniz için teşekkür ederim.

Benim bahçemden çok daha güzel bahçeler var bu forumda, keşfettikçe göreceksiniz.
Bütün mesele fotoğrafları macro modunda çekip olağanüstü güzel sunmak :)

Adalet Hanım yeni bahçeye dahlia yapmayı çok istiyorum ama bilmiyorum neden, dahlia denilince aklıma sorun, dert çağrışımı yapıyor. Yıllarca yaylada, Namrun'da eniştemin dahlialarının sorunlarını gördüm ondan mı öyle yerleşti aklıma, Adana'nın nemi mi korkutuyor bilmiyorum ama siz Mersin'de güle oynaya yetiştirdiğinize göre burada neden olmasın diyorum şimdi.

Sayın MSaygın, Dahlialardan korkmayın, ben Mersin'de yetiştirmedim hiç, bahçem 950 rakımlı bir yaylada.
Çok nazsız ve kolay bir bitki, özellikle bodur olanları tavsiye ederim, renk skalası çok geniş, baharda yaptığım tek sefer gübreleme ve bir iki defa yapraktan uyguladığım demir onların coşmasına yetti.

Tabii iri çiçekli uzun boylu Dahlialar da çok güzeller, tek kusurları, çiçekler çoğalıp büyüdüklerinde dallar için destek gerekiyor ve bunu birkaç gün arayla yenilemeniz gerekebilir.

Ben korkmadan deneyin derim, yumrularından her yıl kendini yenileyerek çoğalıyor, çok yıllık yani.

Sevgili Adalet hanım, merhaba...

Gönderdiğiniz çardak güldeki bu kıpırtılar tuttuğunu mu gösterir? Görünce sevindim ve size sormak istedim.:)

Bir de yoksa ters mi dikmişim, dikenler ters duruyor gibi geldi.

Eklenti 530326

Eklenti 530327

Sayfanızı meşgul etmemesi açısından bu mesajı daha sonra silerim.

Sevgili Durul'cuğum, çelikler gayet sağlıklı ve canlı, gözler uyanmış.
Bu aşamada biraz daha dikkat istiyor, uyanan gözlerden yaprak çıksa da sonra kuruyabiliyor.
Çok sıcakta kalmasın, toprağını nemli tutmaya çalış ve fazla sulama yapma.
Bunu nasıl başarırsın bilemiyorum :)
Ben her gün kontrol ediyorum, gerekirse bir yemek kaşığı ile sulama yapıyorum daha fazla değil, mevsim kış çünkü.

Bitki ters mi düz mü anlayamadım, ters olsa filiz vermezdi, diken yönü aşağıya da bakabilir.

(Mesajı silmene gerek yok, bilgi içeriyor kalsın)

Adalet abla, bir önceki sayfada sellukayı nihayet kokladım demişsin, bu koku için sabırla bekleyenlerden biri de benim.

Zengarden'dan kokulu diye aldığım selluka tohumunu Van gibi bir yerde çiçek açtırmayı başardım o da kokusuz çıktı. Büyük hayal kırıklığı yaşadım.

İki sene aradan sonra yeniden deneyeceğim forumdan sevgili ahmeter abi bana fidesini gönderdi.

Uykudaki sellukayı tüm gün güneş alan arka balkona koydum yeşermeye başlamış. Mersin şartlarında yeşermeye başlayan bu bitkiyi öldürecek kadar soğuk olur mu ve yanlış yer seçimi mi yaptım acaba?

Bir de kokusu yoğun mu? Portakala benziyor demişsin ama başka çağrıştıran kokuları da var mı?

Sevgili Sûz-i Dilârâ;

1980 yılından beri Mersin'deyim, gördüğüm en düşük ısı -4 °C
Selluka bu şartlarda sorun yaşamaz, benim yayladan Mersin'e getirdiğim selluka da dış ortamda ve gayet sağlıklı.

Kokusuna gelince; palmiye ağacının hemen yakınına dikmiştim, ağaca sarılıp uzadı gitti, çiçekleri çok yüksekteydi, iki küçük çiçeği ancak koklayabildim, bütün deneyimim bu kadar işte :)

Adalet hanım ,formun diğer bölümlerinde ,bahçenizle ilgili övgüleri görmüştüm ama bu kadar güzel olacağını düşünmemiştim .Ne yazık ki bahçe sayfanızın hepsini gezmem mümkün olmadı . Fırsat buldukça sık sık ziyaret edicem .Zira sizden öğreneceğim çok şey var .Çiçekleriniz hepsi birbirinden güzel .Ama ben en çok gazanyalara takıldım .yapma çiçek gibi ,hiç böyle açtıklarını görmemiştim .cletamisler ,hazeranlar ,yüksük otu hepsi hepsi çok güzel .Bende bol bol tohum sipariş ettim , sizin bahçenizde gördüklerimden ,umarım yetiştirebilirim . Ellerinize sağlık , bu güzellikleri bizimle paylaştığınız için teşekkürler .

Ari ben de bal yok Adalet abla da pek cooook.
Ablacim ellerinize saglik muthis bir bahceniz var. Darisi basimiza artik��

Sayın SDurul;

Daha önce fotoğrafa bakmış ancak dikkatimi çekmemişti. Uzun zaman geçmiş aradan. Benim gördüğüm doğru şekilde çelikleri dikmişsiniz. Filizin altında olan yaprak yerinin izleri duruyor. Ters olmuş olsa onların da yukarıda olması gerekiyordu. Umarım tutmuşlardır.

Sevgili aleydi; Bahçeme hoş geldiniz.

138 sayfa doldurmuşum 6,5 yılda, içinde heyecanlarım, acemiliğim, öğrenciliğim, sevinçlerim, gözyaşlarım, sevgili dostlarımın eşsiz sıcaklıkları ile atlattığım nice baharlar yazlar kışlar...

Siz belki bilmezsiniz ama eski dostlarım bilirler, bahçemi hiç ihmal etmezdim ben.
Bir süredir birçok nedenden dolayı ilgilenemiyorum, baharda yeniden kıpırdanmaya başlarım :)

Bahçemi beğendiğinize sevindim, bu konuda her güzel yorum insana şevk veriyor, sağolun.

Gazanialara gelince; Onlara yaptığım tek iyilik bolca keçi gübresi vermek oldu.
Aynı bitkinin 2. yılıydı bahçemde, belki de yerine alıştığı için o kadar neşeli açtı, güneşi de sevdiği kesin, bir de geceleri kapanmasalar ne güzel olurdu.

Dilerim siz de aldığınız tohumları eksiksiz çimlendirir güzel çiçeklerini görürsünüz.
Yılmayın, bıkmayın, vazgeçmeyin, bitkilerimin verdiği mutluluğu hiç bir şeyle değişmem.
Sevgilerimle...

Sevgili samur teşekkür ederim.
Böyle bir forumu bulmuşsanız hiç şüpheniz olmasın güzel bahçeniz olacaktır :)

Oldu mu şimdi?

Olmaz, biz hayranlarınız olarak kabul etmiyoruz bu sayfanın böyle ihmal edilmesini, bunca devamsızlığı? Ya kırk yılın başı bir geleyim, o müthiş karelerden birkaçını görürüm dedim, ne umdum ne buldum.

Bu durumda şöyle bir şey oldu:

Ve de bir minik soru - önceki mesaja ekleyemedim.

Yıldız (dahlia) demir mi ister? Yapraktan demir yerine örneğin saksıya paslı çivi filan?

Hmm, yok olmaz, cık mı? Du bakiim, yüzünüzden anlarım ben, sanırım cevap olumsuz gelecek.

Tamam, tamam, demir oksit demir sülfatın yerini tutmaz değil mi?

Baştan alıyorum: Babamların doğum günümde aldığı bir yıldızım var, ilk başta çok güzel açtı, etti vs. Sonra yapraklarında zamanla ya bir hastalık oldu ya da bir heyvanat dadandı bilmiyorum. Neyse, daha yakın zamana kadar bir kısmı da yeşildi yaprakların hatta. Velhasıl ben geçenlerde o saksının üstünde kalan ve kuruyan dalları kopardım - belki geç kaldım ay itibariyle ama.

Onun rizomunu muhafaza etmem için özel bir şey yapmam gerekir mi? Öyle dursun mu saksıda, toprağın içinde? Ne olur ne olmaz diye bir kat gazete örtüp üstüne torba geçirdim - geceleri ısı -15leri buldu.

Onu öyle kapalı olarak, sulamadan bırakayım mı öyle?

Ve de bahara doğru topraktan çıkarıp havalandırıp geri dikmem filan gerekir mi?

Ve de son sorum, uzayda yalnız mıyız yoksa başka canlılar da var mı?;)

Sevgili Cymbelina;

Özlemişim seni, mesajını görünce çok sevindim.

Sorularını bilgim yettiğince cevaplayacağım, Demir'den başlamak istiyorum.

Demir Sülfat nedir;

Demir Sülfat Nedir? | Erdoğanlar Company,DEMİR II SÜLFAT, DEMİR SÜLFAT MONOHİDRAT, FERROGRANUL 20, Üre %46, Nitrat %33, Amonyum Sülfat %21, Kükürt

Bitkilerde kullandığımız demir "Demir Sülfat" olarak biliyorum, Demir Oksit ile aynı olup olmadığını sen araştırırsın bana göre aynı değil.

Geçtiğimiz yıl zirai ilaç satan bir yerden Demir besini almıştım, sıvı şekilde.
Dahlialar da dahil olmak üzere yapraktan iki defa uygulama yapmıştım.
Dahlialar bu uygulamadan pek hoşlandılar.
Saksı toprağına paslı çivi gömmek hep tavsiye ediliyor ama, benim düşünceme göre salınımı yavaş olur.
Aynı şekilde demircilerden demir tozu tadarik edebilirsin.

Senin yıldızına gelince;
Yükselenin aslan mıydı unuttum bak, Merkür'ün Retrolarında dikkatli ol derim.
Pardon ya, Dahlialardan bahsedecektik değil mi?
Kafamı karıştırıyorsun bak :)

Dahlianın yumrusu kısa donlarda zarar görmez ancak, Eskişehir'de dışarıda yumru donar, gazeteyle sarmakla iyi etmişsin, keşke Kasımda yumruyu çıkartıp talaş içinde muhafaza etseydin, inşallah donmamıştır.
Şimdilik sulama yapma, Mart sonu gibi toprağından çıkart bakalım durumu neymiş görürsün.
Yumru dolgun ve sertse yeniden toprağa göm, biraz da gübre(hayvan gübresi)ilâve et ve hafifçe sula.
Zamanı geldiğinde kendiliğinden uyanıp yaprak vermeye başlar.

Son soruna ne cevap yazacağımı bilemedim, SETI hâlâ araştırıyor, hadi Dünyada yalnız olmaktan geçtim de, Evrende yalnız olduğumuzu düşünmek korkunç :(

Bahçelerimiz evimize uzaksa kış boyu bahçelerimize hasret kalıyoruz.
Nette dolaşırken bu uygulamaları gördüm, çok hoş, balkonlarda hatta salonlarda bile olur.
Hem küçük bahçelerin bakımı da kolaydır :)

Eklenti 533774

Eklenti 533775

Eklenti 533776

Eklenti 533779

Eklenti 533780

Eklenti 533781

Eklenti 533782

Eklenti 533783

Bunlardan birini denemek istiyorum.
Büyük bir sehpam var ortasında böyle canlı bir görüntü çok hoş olacak.

Ben de sizi özledim;)

Dediğiniz gibi demir oksitle demir sülfatın aynı olmadığını biliyorum da biri diğerinin yerine ikame eder mi onu bilmiyorum.

Saksıya paslı çivi hep tavsiye ediliyor derken hani genel geçer tüm bitkiler için mi yoksa yıldıza has olarak mı dediniz? Eğer yıldız için de öneriliyorsa yaparım.

Aslında geçen gün ilaç dolabını karıştırırken de gördüm, demir takviyesi, Ferro bilmem ne diye bir ilaç vardı evde:dilli: Tabi hemen ne düşündüm, hadi tahmin edin. Edin, edin:) "Ama bu kullanılır ki çiçeklerde";)

De, cesaret edemedim. Gerçi daha önce bulduğum bir vitamin takviyesi tozu vardı - işte bunlar tam bitki delileri başlığına göre ama - ben de son derece deneysel ve sürrealist biriyim üzerinize afiyet, biliyorsunuz. Ondan, anladınız değil mi şekerim, burda devamını ifşa etmeyeyim:dilli: Çoluk çocuk da okuyor.

Yani Merkür'ün Retrolarında dikkat et diyorsunuz ya, ben zaten oralarda geziyorum hocam hep, oralar tam benim mıntıka, hiç çıkmam oralardan. Zaten - son soruya da bağlamış olayım - geçenlerde, ki bu gerçek bilgi, uzayda bilmem kaç ışık yılı ötede dünyaya çok benzeyen ama daha küçük gezegen bulmuşlar. Yakında oralarda arsa bakmaya gideceğim ben:dilli:
(yazarken koptum)

Ve de, şimdi hemen şu yıldıza dair tavsiyelerinizi not alayım ki, unuturum sonra. Bir de nasıl uydurduysam yumru yerine rizom mizom karıştırmışım araya. Japon küpesinin sayfasını hatmedip çıkışta buraya geldiğimden olsa gerek.

Ve de o zaman şimdik ben yıldız yavrusunu yani yumrusunu artık geç kaldığım için saksıda bırakayım mı? Yani bırakıyorum. Mart'ta bakayım madem. İnşallah ölmez. Bilseydim içeri alırdım.

Ayrıca mesaj atmıştım, merak ettim. Ve de ben gidiyorum...

Ama şimdilik, çünkü demin aklıma başka bir şey geldi, sonra gelip onu soracağım:)

(Ayrıca minyatür bahçe çalışmanızı bekliyoruz, çok hoşuma gidiyor benim de, benim için de içine bir tane Şirin veya onların mantar evinden koyar mısınız?)

Cymbelina, sen delisin ve ben seni çok seviyorum :)

Supradyn den bahsediyorsun sanırım, boşver onları paslı çivi işini görür.
En çok ortancalar seviyor demiri aklında olsun, demir eksikliği olan bitkilerin yaprak renkleri açık sarıya dönüyor buradan anlayabilirsin.

Aaa, üstüme iyilik sağlık, hayır şimdi nereden çıkardınız bunu, niye böyle bir hisse kapıldınız hiiiiç anlamadım:dilli::D

Ben de sizi çok seviyorum ve size kalpler gönderiyorum (ikonu yok, idare edin).

Ve de o ferrolu zımbırtı Supradyn değil, direkt demir ilacıydı da adını unuttum. Supradyn'i reçeteli vermiyorlar, o olsaydı elimde, ohoooo kimse beni tutamazdı:) Ama iyi hatırlattınız, bemix görmüştüm evde:) Gene uğrarım ben, daha soracaklarım var:D.

Aslında bu konuda çekilen fotoğraflar çok ilgimi çekiyor bu aralar. Zannedersem, bende deneyeceğim:)

Emre'ciğim, düşündüm de bir terrarium da çok hoş ola bilir.

Eklenti 534090

Eklenti 534091

Eklenti 534092

Bu kış sert geçiyor, bahar yaklaşıyor, tohum çıkınları yavaş yavaş açılıyor, lâkin Mart ayının kazma kürek yaktıran özelliği düşünülünce 'biraz daha bekle' diyor iç güdülerim.

Salonumda birkaç saksı menekşe ve bir orkidenin dışında bitkim yok..
Menekşeler dinlenmede ama 11 yaşındaki orkidem az da olsa çiçeklendi.
Az çiçeklendi çünkü, 10 yıldır yaşadığı mekan değişti, yeni yerine alışması zaman alacak gibi, eh buna da şükür :)

Eklenti 537560

Bu mu az çiçeklenme Adalet hanım? Çok güzeller. Çok çiçeklenmiş halleri de arşivinizde varsa onlardan çıktı fotoğraf alayım da bizimkilerin karşısına koyayım. Belki utanırlar da çiçek sayılarını arttırırlar:D

Herşey gönlünüzce olsun.

Osman bey, üç çiçek sapında toplam 18 çiçek var, geçtiğimiz yıllarda 49 çiçeğini gördüm, bu yüzden az gibi göründü gözüme.

Orkideler yaşlandıkça daha fazla çiçekleniyorlar, bir de özel besinlerini düzenli olarak vermek gerekiyor.
İyi ışık alan görece fazla ısınmayan 18-20 derecelerde bir ortamda mutlu olurlar, çiçekleri daha uzun süre dalında kalır.

Eski fotoğraflarından birini bulursam sizin için paylaşırım :)

Hımmm.... Bu Terrarium meselesini ciddi ciddi düşünmem lazım.

Eklenti 537584

Dönüp dolaşıp sizin bahçenizi geziyorum .Şartlı reflesk gibi elim sürekli beğeni butonuna gidiyor . Bunu da geçeyim , beğenmeyim diye bir durum olmuyor :) Mesaj kutusunuzu dolduruyorum .Ama beğenmeden geçemiyorum bu güzellikleri .

Üç dört saatlik yol olsa Mayıs'ta arabama binip bu güzellikleri yakından görmek isterdim :) ama çok uzaktasınız .

Sevgili Adalet hanım sizin sayfanızda görüp lobelya, yüksük otu ve hazeran tohumu aldım . Fakat lobelya ve yüksük otu tohumları çok minik ve torbada yok gibiydi .Siz saksıya dökülüp kendiliğinden çimlendiklerini yazmışsınız . 20 çeşit tohum aldım . O ikisinde hemen hemen hiç tohum yok gibi ,toz gibi ,bozuk mu diye düşündüm .İlk çimlendirmeniz nasıl olmuştu .Hazır paket mi aldınız ? teşekkür ederim .

Sevgili aleydi, hoş geldiniz, iyi ki varsınız, güzellikleri paylaşamadıktan sonra ne anlamı olur ki :)
Beğenileriniz için teşekkürler ediyorum, sayenizde ben de eski paylaşımlarımı hatırlamış oluyorum.

Seyahat etmek artık çok kolay, uçağa atladığınız gibi birkaç saatte buradasınız, ne zaman isterseniz buyrun mutlu olurum.

Lobelya ve yüksükotu tohumları tuz gibi inceciktir, bu yüzden paketin içinde yokmuş gibi dururlar.
Tohumları hazır almıştım, önceleri Vilmorin alıyordum ama çoğunda muvaffak olamadım, ya da yanlış tohumlar çıktı içinden.
Şimdi sadece ZENGARDEN den alıyorum, her zaman daha taze ve emniyetli tohumları vardır.

Bu sene çimlendirdiğiniz yüksükotları ancak seneye çiçeklenecek haberiniz olsun.
Hazeranlar aynı yıl çiçeklenir, fazla sulamazsanız daha bol çiçek yaparlar.
Lobelyalar da aynı yıl çiçeklenirler, bir defa çimlendirmeniz yeterli her yıl dibine dökülen tohumlarından kendini tazeler.

BURADAN tohumdan yetiştirmeyle ilgili birçok bilgiye ulaşabilirsiniz.
Sevgilerimle...

Çok teşekkür ederim nazik davetiniz için .Kayahan'ın dediği gibi ( Yolu sevgiden geçen herkesle bir gün bir yer de buluşuruz ). Biz bitki dostları da aynı şekilde diye düşünüyorum . Ne zaman isterseniz sizde buyurun gelin .Size Eskişehiri 'i gezdirmekten , evimde ağırlamaktan büyük mutluluk duyarım . Sevgiler

Sevgili adalet hanım bahçemde o güzel rüzgarınız esmiş .Kaç günlerdir meraktayım . Sizin sayfanıza girip bakıyorum . Adalet hanım nasıl , ne güzelliklerle uğraşıyor diye . Bakıyorum son mesaj benim :) .Üst üstte sık boğaz etmeyim sizi diye yazmadım :).

İstanbul toplantısına katılacağınızı okudum. Bende çok arzu ediyorum . Özellikle sizinle tanışmayı çok istiyorum . Umarım bir aksilik olmaz görüşürüz .Sevgiler .

Ben bu mesaji yeni gördüm. :o Ellerine sağlık Adalet Abla, muhteşem olmuşlar. :)

Şu da ne ilginç bir dahliaymış. 3 çiçek tek bir çiçekte birleşmiş. Çok tatlı. ;)
http://www.agaclar.net/forum/attachm...834242-108.jpg

Sevgili aleydi, "sıkboğaz etmek" olur mu hiç, sayfamı aktifleştirmiş olursunuz, memnun olurum :)

Doğrusu son birkaç senedir bahçemle pek ilgilenemiyorum, bahçem Torosların tepelerine yakın bir yerde yani dağın başı, bense Mersin'deyim, özellikle kış aylarında gitmek çok zor.
Bir de bu sene iklimi şaştı Mersin'in, ben burada kombiyi çalıştırırken İstanbul'da kızım yarım kollu tişörtüyle fotoğraf yollamış, çok şaşırdım.

Bu gün ya da yarın bahçeme gitmeyi düşünüyordum ama, çok yağmur yağdı, yarın da devam edecek gibi görünüyor, yine gidemiyorum anlayacağınız :(

Toplantıya gelecektim tabii ki ama hiç hesapta olmayan şeyler çıktı, sanırım yetişemem artık.
Ama Nisan sonuna doğru İstanbul'a gelebilmeyi umut ediyorum, haberleşir buluşuruz, ben de sizi tanımayı çok çok isterim.
Sevgilerimle.

Sevgili gilan'cığım, seni görmek ne güzel, ne kadar özletiyorsun kendini.

Canım, senin Rudbeckialar çok güzel olmuşlardı gerçekten de, bu sene çok kış yaptı inşallah yine aynı güzelliği görürüm.
İki sene aynı kök sağlam kalıyordu, üçüncü sene kayboluyorlar yeniden ekmek gerekiyor.
Tohumlarını da almıştım ama geçen sene evimi taşıdım, o telaş içinde tohumları kaybettim :(
Elime çok az tohum geçti ama hangi renk olduğunu bilmiyorum, Günebakan'la kardeş payı yaptık, inşallah kırmızıdır, diğer renkleri Türkiye'de var kırmızıya hiç rastlamadım.

Dilerim iyisindir canım, foruma fazla zaman ayıramıyorum bu yüzden gelişmelerden haberim yok.
Öpüyorum seni kocaman...

Bahçemin çiçeklerini fotoğraflayıncaya kadar birkaç ilginç fotoğraf yükleyeyim de sayfam şenlensin bari :)
(netten alıntıdır)

Eklenti 543632

Eklenti 543633

Bu Halleboruslara bayıldım.
(alıntı)

Eklenti 543634

Eklenti 543635

Eklenti 543636

Sevgili CAN Adalet Hanım; zaten bizlerin de sayfalarımızda 1 ay öncesine kadar paylaşımlarımız; kar, buz, dondan etkilenen bitkilerimizdi :( şimdi ise yine mevsim gereği çiğdemler, nergisler, sümbüller, ekilen tohumlar, çimlenmeleri, bahçe toprak çalışmaları. Asıl işte bundan sonra şenlik, renkler, güzellikler sergilenmeye başlayacak inşallah. Sizin de o güzel bahçenizin, çiçeklenmeye başlayan fotoğraflarını bekliyoruz inşallah!..