Teşekkür ederim Sevgili samur. İlk gece ve gün çok kötüydüm, çok şükür bugün hafifledi. Emareleri sürse de baş ve boyun hareketlerimi kısıtlayarak, karınca yürüyüşü ile falan biraz geçiştirdim başdönmelerini..ve dolayısıyla mide tepkimelerini.

Sizlere göstermesin. Sevgiler...

Çok çok geçmiş olsun sevgili asmalıtepe, kendinize dikkat edin sevgiler.

Canım kardeşim fırtınalar bütün doğa olaylarının en sevimsizidir. Ama yapacak birşey yok. Geçerler inşallah. Belki de bize doğru geliyorlardır. Allah afetinden korusun.

Dert etme kardeşim daha çok vakit var bahçelere çıkmaya. Yeter ki sağlık olsun. Beni okumuşsundur. İnan ki herşey olur, düzelir bahçeler de şenlenir ama sağlık sınavı zor oluyor.

Evet o çiçek Yılbaşı diye geçen de demiştiniz. Çabuk unutuyorum. Sizlerin Sedumu olur da benim olmaz mı? Senin Kaktüs Sedumları gezdim yine..

Sevgiler..

::)sevgili asmalıtepe, çok geçmiş olsun vertigo gerçekten zor bir rahatsızlık, Allah kimsenin başına vermesin .bir yıl önce annem de bizi çok korkuttu:(.bir hafta hastanede tedavi gördük. ayağa kalkması kendi başına yürüyebilmesi aylar sürdü. hala yürümesinde zaman zaman dengesizlikler oluyor. buna şükür ediyoruz.ablam kendine dikkat et. ani hareketlerden kaçın. gözlerini bile hareket ettirirken dikkat etmen gerekiyor. gerekirse dediğin torfu kullanmazsın. yanmış çiftlik gübresi ile toptağı karıştırırsın .sağlık her şeyden daha önemli.
ablacım,tabi dert etmiyorum. bitkilerin baharla birlikte bizlere yeşilin en güzelini sunmaları için, fırtınalar esecek ve eskiler giderilmiş olacak.işte doğanın kendi kendini nasıl da yenilemek için gösterdiği çaba kısaca bu da bir doğanın döngüsü diyebiliriz:). sukulentlerimi övücü kelimelerin karşısında biraz mahçup :o olurken sevindiğimide belirtmek isterim.şimdilik Allah'a emanet ol.tekrar Allah'dan şifa diliyorum.sevgilerimle selamlar:)..

Çok geçmiş olsun sevgili asmalıtepe,ACİL ŞİFALAR DİLERİM..

Çok sağolun Sevgili Sonkez. Dileğiniz çok değerli. Allah bütün dileklerinizi kabul etsin.

Geçmiş olsun Sevgili Asmalıtepe ,inşallah en kısa süre de atlasınız bu durumu .Acil şifalar dilerim .

Sevgili asmalıtepe geçmiş olsun, acil şifalar diliyorum.

Sevgili Münevver48; Gerçekten dediğin gibi zor bir durum. Daha benimki hafif .. Hafif sayılır derken o geceyi unutamam. Sanki şiddetli bir deprem oldu başımda. Artçı şokları da hala sürüyor. Yastıkta başımın tam arkasını koyamıyorum ancak yan olarak tutabiliyorum. Adeta çalkalanıveriyor. Gezerken de hafif te olsa dönmeye devam..

Sevgili Samur çok doğru bir cümle kurmuştu:'' Bu hastalık yaşam kalitesini düşürür,, diye.

Ben evde çok seri hareket etmeliydim işlerimi yaparken, kafam estiği an çıkmalıydım. Aklıma geleni geldiği anda oluşturmalıydım, her işime bizzat kendim gitmeli dolayısıyla otomobilimi kullanabilmeliydim. Oysa şimdi evin içinde dahi ödüm kopuyor düşerim çarparım diye..

Sevindiğim şu ki; Beni bilgisayarımdan koparmadı, dolayısıyla Ağaçlar.net'ten. Otururken başım sabit belki faydası olmuştur bile.
Hatta arada ufak ufak ekim yaptım. Hem şu torfu tükettim. Ama torftan kurtulmam da ne kadar mümkün ki. Gidip gelip su isteğini kontrol ediyorum elimle.

Neyse bu güne binlerce kez şükürler diyorum.

Ha Rokaların devamını ektim.Çekimleri ekleyeceğim. Sevgiler..

Elde kalan saksı harcını ve torfu kullanmak
 

Maydonoz saksısından kalan bahçe toprağı ve yanmış koyun gübresi, dere kumu, torf perlit karışımından son bir minik saksıya ektiğim Tere tohumları kendi kendine böyle bir grafi çizmiş. Vallahi ben böyle ekmemiştim suçum yok.

tam çimlenirken toprağı havalandırmış, patlatmışlardı sanki. Kabarmış bir katman oluşmuş, en üstte de Catyledonlar. Elimle müdahele ederek toprağı oturttum bozmadan ama ortalarda henüz çıkmamış tohumlar incinmesin diye itinayla...Yine de yoklar ortalarda.



Yeşil etiketliler Sayın İsmail Kuzucu'nun önerisi doğrultusunda yeniden ekilen (iki ayrı firmanın) Roka tohumlarıdır. ''Soğuk yere bırak ,, demişti, çimlenmelerini bekliyorum denemek için balkona bırakacağım. Gece hava eksilere düşerse geceleri içeri alacağım.


Arka köşedeki minik saksı da;

Satın alıp bağa bıraktığım ;giderken arabanın içine kırılıp düşen incecik dalını, çantamda buralara getirdiğim; Acer- Akçaağacımın çeliği :) dir. Göle bir yoğurt çaldım. Ya tutar sa..

Dereotu
 

Bakalım olacak mı...

... Sedum Rupestre Angelena
 

Çok sevdim rengini ama adını bilmiyorum. Veren de bilmiyor.

Dedim se de mesajı saldıktan sonra tesadüf Sn. TCM' nin sayfasında gördüm, ve adını öğrenmiş oldum.

Sevgili Asmalıtepe bu tür yayılıcı türler çok çabuk büyüyorlar .Benimde sevgili anneciğim Antalya'dan fidelerini getirmişti .Aptenia cordifolia (Buz çiçeği) .Bende bir kısmını bahçeye bir kısmını saksıya ekmiştim. 1-2 ay içinde her yere yayıldı ,saksıdakiler yerlere kadar sarktı . Ne yazık ki ilk donda saksıyı içeri almaya unuttuğum için hepsini kaybettim . Annemin hatırası olduğu için çok üzüldüm . Bir tanede çiçeksiz bir yayılıcım var. Bende bulabilirsem çiçekli bir tür edinmek istiyorum.

Çimleriniz çok güzel büyüyor .Kendinizi fazla yormayın .

Günaydın sevgili Aleydi. Gerçekten çabuk büyüyor ben de farkettim. Bir şey daha tesbit ettim minik kolları toprağa değdiğinde hemen tutunuyor sanırım kökleniyor. Şimdi bendeki çiçekli olanı mı? O vakit merak etmeyin biraz büyüsün ben bir dal göndereyim size.

Çimlenmeler çabuk oluyor da ondan sonrası çok yavaş...Bunlarla uğraşmak terapi gibi. SEVGİLER

Hayret
 

Maydonozlar çimlenmiş, hem de on üç günde.

Hiç beklemiyordum bir ay' ı göze almıştım. Üç gündür hiç bakmamıştım yeterince nemli diye.

Bugün naylonu kaldırınca; Çimlendiklerini hatta birden uzadıklarını gördüm şaşırdım.
Bir de çok minik bir böcek birkaç tane birden geziniyorlar.

Sanırım çabuk çimlenmeleri de bu canlılar da çimlendirme torfuna eklediğim yanmış gübre ve bahçe toprağından olsa gerek.

İnşallah maydonozum oluşur.

ve diğerleri de çimlenmişler
 

İki ayrı firmanın tohumlarından biri daha geç ve zayıf, diğerler daha erken ve güçlü. Tabii ki önemli olan sonuç.

gerçekten agaclarım cicekleri çok güzel görünüyor emeğinize sağlık

Maydonozlar önce sevindirdi, şimdi düşündürüyor:

Erken çimlendiler diye erken sevinmişim. Süratle büyüyorlar hemde. Ne yazık ki böcekleri de beraber büyüyor demeyeyim de, beraber çoğalıyorlar. Minicik pireye benzer çok küçük sıçrayan siyah bir canlı.

Evin içinde oluşları ayrı dert, bağışıklık bozuk zaten. Ne yapacağımı bilemiyorum.

Bugün tüm zamanımı ilgili sayfalarda araştırmakla geçirdim. Bir sonuca varamadım.

Ne olduğunu bilsem de müdahele edebilir miyim acaba? Çünki çimlenme yeni başladı. Cotyledonlar zarar görür diye düşünüyorum.

Balkona tamamen bırakamıyorum da çünki bulunduğum yerde bu hafta don bekleniyor.

Ne olacak maydonozlarım ve böcekleri arkadaşlar ? Yardım isteyeceğim yer burası değil biliyorum ama oralarda ses seda yok. Ortalık sakin.

Sevgili asmalıtepe belki faydalanabilirsiniz...

http://www.agaclar.net/forum/genel-b...oruma/5668.htm

http://www.agaclar.net/forum/ic-meka...ilar/25866.htm

Çok teşekkür ederim sevgili YeniGine. Bakayım hemen. İyi geceler..

Bakınca hatırladım canım. Bu sayfaları didik didik ettim, çok okudum hatta bir de toprak piresi diye bir isim geçiyor da..Diyelim bunlardan biri. Nasıl savaşacağımı da az çok ezberledim diyebilirim Fakat çimlenme çok yeni, hatta eski bile olsa yapraklar zarar görmez mi acaba? Mesela arap sabunu veya oksijenli su, sirkeli su gibi organik çözümler bile çimlenmeyi durdurabilir diye korkmasam.

Tek çözüm yolu balkona çıkarıp geceleri muhafaza ederek soğuktan korumak sizce doğru mu..

Ha balkon demişken geçenki donlardan benim soğanlar da nasibini almış gibiler. Sümbüller resmen küflenmişler.

Ne yapalım bunlar da dikeni sevdiğimiz gülün diyeceğiz artık. Yalnızca Süsenler başını çıkardı.

Evet sevgili asmalıtepe çimlenme çok yeni, çok minikler henüz. Evet en iyisi dışarı çıkarıp geceleri muhafaza, gündüzleri de fazlaca güneş.

:( Sümbüllerine üzüldüm. Hoş benim sümbüllerimde de pek hayr kalmadı gibi. :(

http://www.agaclar.net/forum/soganli...er/10833-8.htm
Bu sayfada küflü bir soğan gördüm.

Yerinde saymak
 

Tam üç ay oldu salon ve balkonda birşeyler üretmeye başlayalı..

Roka tere maydonoz ekimleri çimlenmekle kaldı:

Çok itina ile takibettiğim ışık, su soğuk sıcak ihtiyaçlarını yerine getirdiğimi sanıyorum. Ama oldukları yerdeler üçüncü yaprak göremedim henüz.

Besin ihtiyacıdır diye de düşündüm ama, maydonoz ve bir kısım roka ve terelerde yanmış gübre vardır.

Sadece alamadıkları güneşe bağlıyorum. Güneşli günlerde hepi topu bir-iki saat görebiliyorlar.

Son ekimler
 

19 Şubat itibarıyla dört çeşit domates tohumu, birazda biber tohumu ekildi :

Sıralama ile;

Red Robin , Zabotek Kızılderili, Cheri salkım kiraz


Küçük saksı da da yerli köy domatesi ve biberi

Şimdi de bunların çimlenmesini dört gözle beklerken rahatsızlığıma neden olan alerjik reaksiyonuma bile aldırmadan üstlerine eğilip hemen hergün çimlenip çimlenmediklerini kontrol ediyorum, bugün altı gün olsa da umudetmek istiyorum.

Sevgili Asmalıtepe ortam serinse o yüzden çimlenme geçikmiş olabilir .Köy domatesi lezzeti çok farklı oluyor. Benim geçen yıl ,pembe domatesle yan yana ekmiştim ,köy dometesini ( cahillik işte ).Ağaçlar nette okuyunca durumu sonra farkettim . Tozlaşmadan dolayı minik sert , daha az lezzetli başka bir türe dönüştü .Tohumu da hiç ayırmamıştım ,tamamen kaybetmiş oldum .Domatesleri daha ekmedim .Biberler çok sıcak bir ortamda 6 günden sonra çimlendiler . Umudunuzu kaybetmeyin , kolay gelsin .

Sevgili Aleydi oda ısısı 18 i düşmüyor. Ama tabi 20-22 ler sabit gerekliise haklısınız. Çimlenme gecikmiş sayılmaz da, çimlenmişlerin fideleşmesi çok gecikti. İki ay oldu neredeyse aynı durumdalar. Hala cotyledon sürecinde. Gidip gelip yaprak sayıyorum.

Köy domates tohumunun da ne durumunu, ne de cinsini falan bilmiyorum bir yıldan beri elimdeydi hadi ekeyim bari diyerek ektim küçük dikdörtgen saksıya. Hayırlısı artık. Asmalıtepe'de herşeyin yoluna gireceğini umuyorum. sevgiler.

sevgili asmalıtepe, fidanların gelişmesi için sadece havaların ısınması ve güneşe ihtiyaçları var.ihtiyaçları olan ısı ve güneşi görünce nasılda büyüdüklerini göreceksiniz.sadece 1,2, haftalık zaman yeterli olacaktır diye düşünüyorum.cemre toprağa düşünceye kadar bekleseydiniz bu kadar yerinde saymazdı. hem günler de uzamakta bu bitkilerin daha çok gün yüzü göreceklerini gösteriyor.sevgiler

Huyum kurusun birşeyi kafaya koydummu onu mutlak yapmalıyım. Güya zamandan kazanırım sandım. Halbuki bizim orada fidelerin toprağa dikilmesi Mayıs ayı başını bulmalı.

Biliyorsun bu hastalık ha bire birşeyler ekip, dikmek isteği veriyor. Ne yapacağız nasıl edeceğiz de biraz sakinleşeceğiz. Şimdi bir an önce memlekete gittiğimde fidancıma atmak istiyorum kendimi başım döne döne...Doktora gitme sırasını ikinci sıraya koysam fidancıdan sonraya.. belkide rahatlarım başdönmelerim durur diyorum:)

Bizim ocak ayında ektiğimiz tohumlar daha yeni çıkıyor. :) Fidelerde gözle görülür bir gelişme yok ama kök kısmını görseniz şaşarsınız. Erken ekim her zaman iyidir, birde soğuk havalara denk gelirse fide küçükken bulunduğunuz bölgeye erken uyum sağlar.

Haklısınız altı günde çimlenmezse çimlenmezler tabii. Yalnız Red Robinlerin ilgili sayfasında 3-4 günde çimlendiği mesajlarını okumuştum yanlış hatırlamıyorsam. Bir de compo sana'nın özel çimlendirme-fideleme toprağına ekmiştim de biraz da ondan dolayı erken çimlenmesini umuyorum.
sn.İsmail Kuzucu; Hazır sizi bulmuşken bu toprak çimlendirme-fideleme toprağı diye nitelendiriliyor. Buna göre şaşırtmaya gerek olmamalı sanırım. Fideleri 10-15 cm olana kadar burada tutabilir miyim sizce ? Yanlış bir terim kullandım toprak değil torf bu.

180 cm2lik alana yaklaşık 750 adet tohum ekiyoruz. Fideler belirli seviyeye gelince mecburi almak zorunda kalıyoruz. Çıkmayan tohumlarda bir sonraki seneye kadar bu torf karışımında kalıyor. Bu torfu ben çeliklerde kullanıyorum,içlerinde biberler ve domatesler çıkıyor. Her tohum aynı zamanda çıkmayabiliyor. Tohumun çıkma isteği yoksa 1 senede bile çıkmıyor. :)

Tabii tutabilirsiniz, yapraklarda sararma gibi belirtiler görürseniz az bir gübreleme ile sorunu çözersiniz.

Teşekkürler.

Beklenen Gün
 

Zorlu kış şartlarından sonra çok şükür üç ay gibi bir süreci kapatıp, güneşli memleketime dönüş vakti geldi: Yolculuk başladı Haydarpaşa'dan..Yani kuzey ilçeden.

Başladı başlamasına da, bu kadar saksı ,bitki, toprak ve malzeme ile kimi çimlenmiş kimi başvermiş soğanlar, fidelerle bu yolculuk bir arabaya nasıl yerleşecek, nasıl sığacaklar düşünüp duruyorum.

Sabahı yakaladığım anda arabayı yüklemeye bütün hepsini sığdırmaya çalışacağım. Bir de Zen'den gelen torftu, ponzaydı, perlitti olmayaydı. Hiç bu kadar doludizgin alışveriş çılgınlığı yapmazdım ama sözkonusu bitki yetiştirme olunca böyle oluyor. Neyse asıl yerimize sağ salim varabilirsek bunca yükle..

Üç aydan beri gözlerinin içine baktım adeta. Domates ve biberler de patlamışlar. İnşallah yol titreşiminden zarar görmezler. Arka koltuğa oturtmayı düşünüyorum onları ve yeni çimlenmiş diğerlerini. Koltuk belki biraz
korur sarsıntılardan.

OOf çok iş var. Diğer çiçeklerin toprakları değişecek, budamalar, bordo bulamacı yapılacak, Asmaların sarılması, Aşılar, toprak ve gübre elemeleri..
bağ bahçe, sebze tarhı toprak işlemesi yapılacak, soğan, sarımsak, maydonoz ekimleri yapılacak... daha aklıma gelmeyen bir çok şey..hayırlısıyla olsun herşey olur inşallah...

Sevgili asmalı tepe mesajınızı baştan sona okudum beni bağışlayın ama ben hiç bir şey anlayamadım, ne bavulları ne yükü bu telaş nedir hayırdır bir yere mi göç ediyorsunuz... şaka bir yana size hem güldüm, hem de üzüldüm keşke size yakın olsaydım da bir elimi de ben uzatsaydım.

Heyecandan mı desem, mutluluktan mı desem çok telaş içindesiniz size kolaylıklar dilerim, yavaş yavaş her şey yoluna girer dert etmeyin kendinize.
Hayırlı yolculuklar dilerim size, hayırlısıyla gitmek nasip olsun inşallah.

Sevgili akçabardak; Sizin haberiniz yokmuş, üç aydan beri; Asmalıbahçe 'den uzak, memleketten uzak ikibuçuk saat mesafede bir ilçede, oğlumun bekar evinde idim. Sözümona sürgünde hissettim.

Ve bu ayrılığı bulunduğum yerde birşeyler ekip dikerek hafifletmeye çalıştım.
Şimdi bunları memlekete taşıma telaşındayım. Mesele bundan ibaret. Ama çok heyecanlıyım tabi, Çok oldu bir ay gibi asmalıtepe'yi son gördüğüme.

İyi dileklerin için bilmukabele diyorum.

sevgili asmalıtepe, hayırlısıyla memleketine varmışsındır. ekilen tohumlar soğanlar zarar görmemiştir inşallah.şimdi asmalı tepeye çıkma zamanı balkondan kurtulmanın sevinci bir yana asmalıya kavuşmanın heyecanı bir başka güzeldir.Allah sağlık versin de asmalıdaki güzellikleri hep birlikte görelim.sevgilerimi selamlarımı gönderiyorum.

Sevgili Münevver48 evet dün çok güzel bir yolculuktan kar manzaralarını fotoğraflayarak memlekete vasıl olduk. Önce Asmalıtepe'ye uğrayarak; Arabaya zor zar yüklediğim güzel yüklerimizi indirdik asıl yerlerine.

Allah'a sığınırsan insana bütün zorlukları kolay aştırıyor çok şükür.

Arabadan indirince bir de baktım ki tohumların bir kısmı daha çimlenmişler. Soğanların da çoğu çoçıkarmış burnunu topraktan..Beni görmelydin sevinçten çılgına döndüm. Eşim şaşırdı ''nasıl sevindi kadın,, diyor.

Sevinmemmi kardeşim öyle güzeller ki.

Bir diğer sevinci de bugün gün sonunda hastanede aldığım sonuçlarla yaşadım.
Sabah erken gittim üç ayrı bölümde tetkik tahlil verdim,muayene oldum.

Dahiliye tam kan sonuçlarım çok güzel çıktı. Şu alerjik reaksiyonlarım virütik nedenlerdenmiş, K.B.B da yapılan ultrason muayenesi sonunda bir tek ilaç verdi. Eh şükrettim. İyi olacağım inşaalah.

İşte böyle ablacığım. Artık haftada iki kere asmalıya çıkıp uğraşmaya çalışırım inşaallah. Yağmurlardan fırsat buldukça.

Sevgiyle kal..

Cok sevindim hem sagliginizin iyi olmasina hem de asmalitepede herseyin yolunda gitmesine, sevgiler..

Çok sağolun sevgili doktorum. Ben sizleri yani doktorları çok seviyorum.Allah yokluğunuzu vermesin.

El dursa ayak durmaz, ayak dursa el durmaz..
 

Yine ayaklarım beni çiçek serasına yani fidancıma götürdü. İyi ki gitmişim o kadar güzel çiçekler hem de saksılarıyla birlikte 2,5-5 lira veya 7,5 lira. Yok kardeşim büyüklerin yine bir sözüne daha hak verdim. ''Mal ayağında ucuz,,
int. ten getirtirken verdiğimiz kargo da cabası. Fiyatlar da çok farklı.

Sakız sardunyaları çok istiyordum, Sevgili münevver48' den istemiştim o da büyük zahmetlerle kargoya verdi,henüz kargoda. Ama bugün gelişmişini görünce dayanamadım. Arkadaşımdan gelenin ayrı bir yeri olacak bende elbet.

Bakınca siz de hakvereceksiniz ki; Dostlara zahmet verdiğine değmezmiş.


Ya buna ne dersiniz veya adına ne dersiniz?