agaclar.net

agaclar.net (https://www.agaclar.net/forum/)
-   Üyelerin Bahçeleri (https://www.agaclar.net/forum/uyelerin-bahceleri/)
-   -   İsmail Kuzucu / Bahçe, Sera (https://www.agaclar.net/forum/uyelerin-bahceleri/33546.htm)

İsmail Kuzucu 08-11-2015 22:18

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Jakin (Mesaj 1419066)
Sn. İsmail Kuzucu, barbunyalar hangi sıklıkta sulanmalıdır?

Çiçek tomurcukları oluşana kadar 2 sulama, çiçeklenme döneminde 1 sulama, meyve oluşumları başlayınca toprak hep nemli kalacak şekilde düzenli sulama.

İsmail Kuzucu 10-11-2015 19:45

1 Eklenti(ler)
Sadece 2 ilaçlama ve 2 gübreleme ile harika bir hasat. Satanda memnun pişirende.

Eklenti 584809

yenikentli123 10-11-2015 23:23

Süper görunuyorlar pazarlama olayını sadece pazardami yapıyorsunuz yoksa anlastiginiz yerler varmi?

İsmail Kuzucu 11-11-2015 08:51

Daha çok pazarda satıyoruz, üretimimizde bu yönde zaten. Ürün olduğu zaman pazarlama sorunumuz oluyor. Diğer pazarcılar ve manavlar ürün istiyor. Şuan reyhan ve kereviz yaprağını manavlarada veriyoruz.

shawshang 11-11-2015 09:14

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi İsmail Kuzucu (Mesaj 1418627)
Sayın sinbas önceden gübreleme konusunda bir mesajda konuyu anlatmıştım. Konuya istemedende olsa fotoğraflama tecrübesi oldu. :)

Seraya ayrı ayrı marullar ettik. Aralarında 20-25 günlük bir fark var. Büyük olan marullara azot vermem gerekti. Küçüklere ise fosfor vermem gerekliydi. Tüm seraya azot gittiği için küçük olan marullar hemen yaprak geliştirdi ve göbeklenme durdu.

İlk fotoğraf olmaması gereken olan, ikinci olan ile damlama tıkalı olduğu için azotu alamayan olan bitki. Yaprak sayısı yani göbeklenme ideal olan fotoğraf.

İsmail Bey;

ilk fotoğraftaki marulların göbeklenmesi için ne yapmayı planlıyorsunuz ?

İsmail Kuzucu 11-11-2015 17:39

1 Eklenti(ler)
Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi shawshang (Mesaj 1419672)
İsmail Bey;

ilk fotoğraftaki marulların göbeklenmesi için ne yapmayı planlıyorsunuz ?

Sn shawshang durum neredeyse çözüldü.

İlk olarak çapalama yaptık. Daha sonra az bir sulama ile birlikte 300 gr fosfor+potasyum gübresi verildi. (600adet marul için.) Sulamadan 1 gün sonra yapraktan 10 gr fosfor ve stres giderici ürün kullanıldı.

Bugünde sağlam bir sulama yapıldı. 2-3 gün içinde durum tamamen düzelir diye düşünüyorum.

Eklenti 584939

İsmail Kuzucu 11-11-2015 18:14

2 Eklenti(ler)
Sağ taraftaki marullar tüketime hazır hale geldi gibi. 1 marul 40cmlik bir alan kaplıyor. Hedef kök başına 1000-1200 gr ağırlığında olan marullar.

Eklenti 584950

Eklenti 584951

YeniGine 12-11-2015 00:58

:) Maşallah öyle güzel görünüyorlar ki sevgili İsmail Kuzucu, şimdi canım bol limonlu marul salatası çekti valla... :) Emeklerine sağlık, rastgelsin inşallah!..

ibocandan 12-11-2015 10:02

Kıvırcık Kıvırcık gelde beni ye diyorlar sanki maşallah ürünleriniz bol olması dileğiyle

birgecelikgelin 12-11-2015 12:23

Sayın İsmail kuzucu hasatınız bol olsun seranız öyle bakımlı işin ehli olduğunuz belli nice nice bol verimler Saygılarımla.

İsmail Kuzucu 12-11-2015 17:14

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi YeniGine (Mesaj 1419871)
:) Maşallah öyle güzel görünüyorlar ki sevgili İsmail Kuzucu, şimdi canım bol limonlu marul salatası çekti valla... :) Emeklerine sağlık, rastgelsin inşallah!..

İstanbul'a geldğim zaman size özel getireceğim. :) Bu marullar çeşidinden olsa gerek göze daha bir çekici geliyor. ;)

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi ibocandan (Mesaj 1419898)
Kıvırcık Kıvırcık gelde beni ye diyorlar sanki maşallah ürünleriniz bol olması dileğiyle

Teşekkürler Sn ibocandan, hepimizin ürünleri bereketli olsun.

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi birgecelikgelin (Mesaj 1419922)
Sayın İsmail kuzucu hasatınız bol olsun seranız öyle bakımlı işin ehli olduğunuz belli nice nice bol verimler
Saygılarımla.

İyi dilekleriniz için teşekkür ederim Sn birgecelikgelin. Biraz fazla çalışınca görüntüde güzel oluyor.

İsmail Kuzucu 12-11-2015 17:47

5 Eklenti(ler)
Ücretsiz işçiler iş başında.. Videolar da yükleniyor. 4,20 gb olduğu için biraz zaman alacak.


Eklenti 585082

Eklenti 585083

Eklenti 585084

Eklenti 585085

Eklenti 585086

SambaMustafa 12-11-2015 18:23

Her gün büyük bir keyifle takip ediyoruz.emeğinize sağlık

İsmail Kuzucu 13-11-2015 00:42

Toprak solucanı üretim hattımız varmış. :) İkinci video yükleniyor daha.

https://www.youtube.com/watch?v=GiVakBO854c

YeniGine 13-11-2015 01:00

:) Harikalar harika... Solucanları hiç bu kadar önemseyeceğimi düşünmemiştim şimdiye kadar... Maşallah!..

İsmail Kuzucu 13-11-2015 08:46

Buda 2. video, ilk olanda biberlerin alanında çekim yapıldı. Bunda ise patlıcanlar köklerinde yer alan solucanlar var.

Bu kadar solucan bulacağımı hiç zannetmiyordum. Bayağı da yavru solucanlar var.

https://www.youtube.com/watch?v=vqORE8ivGb8

shawshang 13-11-2015 08:54

üretim alanınız solucan şehrinin üstüne kurulmuş :)

sinbas 14-11-2015 23:34

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi İsmail Kuzucu (Mesaj 1420087)
Toprak solucanı üretim hattımız varmış. :) İkinci video yükleniyor daha.

Sayın @İsmail Kuzucu;
Kullanılan kimyasal gübrelerin solucanlar üzerinde olumsuz bir etkisi oluyor mu? araştırdınız mı?

Bu konuda ben bir makale buldum sizinle paylaşayım:

"KİMYASAL GÜBRELERİN ZARARLARI VE TOPRAKTAKİ FAYDALI DOSTLARIMIZ
Toprak, yeryüzünü bir yorgan gibi kaplayan gevşek yapılı, oluşması için milyonlarca yılın geçtiği ve hiç bitmez sandığımız bir örtüdür. Dünyada var olan tüm canlıların direk veya dolaylı olarak toprakla bağlantısı mevcuttur.

Toprak olmadan bir ağaç , çiçek, su, insan düşünemezsiniz. Dünyada olduğu gibi toprakta da bir döngü mevcuttur. Biz insanlar bazen daha ürün almak için yanlış uygulamalar yaparız. Sadece kendimizi düşündüğümüz bencil uygulamalar. Topraktan sömürdüğümüz besin maddelerini yerine koymak için gübreleme yaparız. Ancak kullandığımız gübrelerin nasıl bir etkisi var, toprakta neleri etkisiz hale getirdiğimizin bilincinde olmadan. Toprağın içinde birçok canlı yaşar. Kimini gözle görürüz kimini ise göremeyiz. Karıncalar, solucanlar, bitkiler, mikroorganizmalar vs. Kimyasal gübreleme sonucu topraktan daha fazla kazanalım derken , bu canlıları öldürürüz veya faaliyetini durdururuz. Mikroorganizmalar topraktaki organik maddeleri parçalar ve bitkilerin alacağı forma dönüştürür. Mikroorganizmaların olmadığı toprakta bitki ve hayvan artıkları parçalanamayacağı için toprakta humus azalacaktır. Bu durumda biyolojik faaliyet azalması toprağın yapısının bozulmasını da beraberinde getirecektir. Kimyasal gübrelerin kullanıldığı topraklarda ilk zamanlar iyi ürün alınsa da, kullanıldıkça topraklar çoraklaşmaktadır. Kolaylıkla işlenen topraklar taşlaşmaktadır. Toprağın canlılığı kaybolmakta ve organik madde miktarı azalmaktadır. Küresel ısınmayla birlikte içme suyu kaynakları her geçen gün kurumaktadır. Mevcut olan su kaynakları da hızla kirlenmektedir. Kimyasal gübre ve ilaçların bu kirlenmedeki payı hiçte azımsanacak miktarda değildir. Yağmurlarla yıkanan kimyasal gübreler yüzey akışıyla ya da toprağın derinlerine sızmayla su kaynaklarına ulaşmaktadır.

Kimyasal gübrelerin belli bir kısmını bitki kullanmaktadır.%26 azot içeren gübrelerin geri kalanı dolgu maddesi olup toprakta kalır ve tuzlulaşmaya sebep olur. Buna birde bilinçsizce yapılan gübrelemeleri de eklersek problemin ne kadar büyük olduğunu görürüz. Gereksiz gübreleme ; verim ve ürünün kalitesini düşürmektedir. Bir maddenin fazlalığı diğerinin alımını engelleyecektir.

Bu nedenledir ki hangi ürünü yetiştirirsek yetiştirelim mutlaka toprak analizi yaptırmak gerekir. Yeni açılan toprak analiz laboratuarı çiftçilerimizin ihtiyaçlarını karşılayacak durumdadır. Toprak analizi ile bitki toprak ihtiyaçlarını belirleyerek istenilen miktarı toprağa vermiş olacağız. Aynı zamanda gübre girdilerinin çok yükseldiği günümüzde gereksiz yere fazla gübre tüketiminin de önüne geçmiş oluruz.

Bizim toprakta bir dostumuz daha vardır. Canlısı gibi ölüsü de işe yarayan Toprak solucanları. Solucanlar açtığı galeriler ile toprağı traktörden daha iyi işler, bıraktığı dışkılar ise gübrelerin en kalitesini ve yararlısını oluşturur. Çünkü bu gübreler sünger gibi suyu tutar. Bir solucanın 1 yılda işlediği toprak miktarı , bir traktörün 1 saatte işlediği toprak miktarına eşittir.

Kimyasalların kullanıldığı yerde solucanların yaşaması mümkün değildir. Sürekli başına zehir yağarken mümkün mü ? Kimyasalların kullanılmadığı yıllarda topraklarda solucanlar vardı. Toprağı kazdıkça içinde tünel gibi delikler mevcuttu. Şimdi toprakta solucan görmek zordur. Solucanların yaşadığı topraklar organik maddece daha zengin ve havalıdır. Solucanlar, hava hacminin %30 'lara ulaşmasına katkıda bulunurlar. Solucanların yaşadığı topraklar suyu diğerlerine göre dört ile on misli daha fazla boşaltırlar ve diğer topraklara göre su tutma kapasiteleri %20 daha fazladır. Her yıl hektar başına 15 tonu bulabilen solucan atıkları veya toprak kümecikleri verim için son derece önemli mikrobiyolojik aktiviteleri destekleyecek karbon azot , kalsiyum, magnezyum , potasyum , sodyum ve fosfor içerir.

Sonuç olarak , bu kadar zararı olan kimyasal gübrelerin yerine yanmış ahır gübresi veya organik gübreleri kullanmamız topraktaki dostlarımıza bir vefa borcudur.

UNUTMAYALIM ÇOK GÜBRE ÇOK ÜRÜN DEMEK DEĞİLDİR.

Mehmet Ali BULUT Ziraat Mühendisleri Odası
Iğdır İl Temsilciliği"

İsmail Kuzucu 15-11-2015 07:40

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi sinbas (Mesaj 1420507)
Sayın @İsmail Kuzucu;
Kullanılan kimyasal gübrelerin solucanlar üzerinde olumsuz bir etkisi oluyor mu? araştırdınız mı?

Bu konuda ben bir makale buldum sizinle paylaşayım:

"KİMYASAL GÜBRELERİN ZARARLARI VE TOPRAKTAKİ FAYDALI DOSTLARIMIZ
Toprak, yeryüzünü bir yorgan gibi kaplayan gevşek yapılı, oluşması için milyonlarca yılın geçtiği ve hiç bitmez sandığımız bir örtüdür. Dünyada var olan tüm canlıların direk veya dolaylı olarak toprakla bağlantısı mevcuttur.

Toprak olmadan bir ağaç , çiçek, su, insan düşünemezsiniz. Dünyada olduğu gibi toprakta da bir döngü mevcuttur. Biz insanlar bazen daha ürün almak için yanlış uygulamalar yaparız. Sadece kendimizi düşündüğümüz bencil uygulamalar. Topraktan sömürdüğümüz besin maddelerini yerine koymak için gübreleme yaparız. Ancak kullandığımız gübrelerin nasıl bir etkisi var, toprakta neleri etkisiz hale getirdiğimizin bilincinde olmadan. Toprağın içinde birçok canlı yaşar. Kimini gözle görürüz kimini ise göremeyiz. Karıncalar, solucanlar, bitkiler, mikroorganizmalar vs. Kimyasal gübreleme sonucu topraktan daha fazla kazanalım derken , bu canlıları öldürürüz veya faaliyetini durdururuz. Mikroorganizmalar topraktaki organik maddeleri parçalar ve bitkilerin alacağı forma dönüştürür. Mikroorganizmaların olmadığı toprakta bitki ve hayvan artıkları parçalanamayacağı için toprakta humus azalacaktır. Bu durumda biyolojik faaliyet azalması toprağın yapısının bozulmasını da beraberinde getirecektir. Kimyasal gübrelerin kullanıldığı topraklarda ilk zamanlar iyi ürün alınsa da, kullanıldıkça topraklar çoraklaşmaktadır. Kolaylıkla işlenen topraklar taşlaşmaktadır. Toprağın canlılığı kaybolmakta ve organik madde miktarı azalmaktadır. Küresel ısınmayla birlikte içme suyu kaynakları her geçen gün kurumaktadır. Mevcut olan su kaynakları da hızla kirlenmektedir. Kimyasal gübre ve ilaçların bu kirlenmedeki payı hiçte azımsanacak miktarda değildir. Yağmurlarla yıkanan kimyasal gübreler yüzey akışıyla ya da toprağın derinlerine sızmayla su kaynaklarına ulaşmaktadır.

Kimyasal gübrelerin belli bir kısmını bitki kullanmaktadır.%26 azot içeren gübrelerin geri kalanı dolgu maddesi olup toprakta kalır ve tuzlulaşmaya sebep olur. Buna birde bilinçsizce yapılan gübrelemeleri de eklersek problemin ne kadar büyük olduğunu görürüz. Gereksiz gübreleme ; verim ve ürünün kalitesini düşürmektedir. Bir maddenin fazlalığı diğerinin alımını engelleyecektir.

Bu nedenledir ki hangi ürünü yetiştirirsek yetiştirelim mutlaka toprak analizi yaptırmak gerekir. Yeni açılan toprak analiz laboratuarı çiftçilerimizin ihtiyaçlarını karşılayacak durumdadır. Toprak analizi ile bitki toprak ihtiyaçlarını belirleyerek istenilen miktarı toprağa vermiş olacağız. Aynı zamanda gübre girdilerinin çok yükseldiği günümüzde gereksiz yere fazla gübre tüketiminin de önüne geçmiş oluruz.

Bizim toprakta bir dostumuz daha vardır. Canlısı gibi ölüsü de işe yarayan Toprak solucanları. Solucanlar açtığı galeriler ile toprağı traktörden daha iyi işler, bıraktığı dışkılar ise gübrelerin en kalitesini ve yararlısını oluşturur. Çünkü bu gübreler sünger gibi suyu tutar. Bir solucanın 1 yılda işlediği toprak miktarı , bir traktörün 1 saatte işlediği toprak miktarına eşittir.

Kimyasalların kullanıldığı yerde solucanların yaşaması mümkün değildir. Sürekli başına zehir yağarken mümkün mü ? Kimyasalların kullanılmadığı yıllarda topraklarda solucanlar vardı. Toprağı kazdıkça içinde tünel gibi delikler mevcuttu. Şimdi toprakta solucan görmek zordur. Solucanların yaşadığı topraklar organik maddece daha zengin ve havalıdır. Solucanlar, hava hacminin %30 'lara ulaşmasına katkıda bulunurlar. Solucanların yaşadığı topraklar suyu diğerlerine göre dört ile on misli daha fazla boşaltırlar ve diğer topraklara göre su tutma kapasiteleri %20 daha fazladır. Her yıl hektar başına 15 tonu bulabilen solucan atıkları veya toprak kümecikleri verim için son derece önemli mikrobiyolojik aktiviteleri destekleyecek karbon azot , kalsiyum, magnezyum , potasyum , sodyum ve fosfor içerir.

Sonuç olarak , bu kadar zararı olan kimyasal gübrelerin yerine yanmış ahır gübresi veya organik gübreleri kullanmamız topraktaki dostlarımıza bir vefa borcudur.

UNUTMAYALIM ÇOK GÜBRE ÇOK ÜRÜN DEMEK DEĞİLDİR.

Mehmet Ali BULUT Ziraat Mühendisleri Odası
Iğdır İl Temsilciliği"


Sn sinbas konunun nasıl geliştiğini anlatayım,

Solucan gübresi üretimi için hazırlıklar yapıyoruz. Yer kısmını hazırladık sayılır, verilecek mama zaten hazırdı. Burada üretim yapan bir firma sahibi bilgi vermek için geldi. Solucanın faydalarını anlattı, nasıl üretim yapılacağını anlattı. O kadar bilgi edimişki her ayrıntıyı anlattı. Hiç gizlisi saklısı olmadı, özellikle buna şaşırdım. Benm evde bile üretim yapanlar var dedim, keşke herkes yapsa dedi.

Konu solucanın humus üretmesine gelince bizim bahçede çok var dedim. Oda denemeler yapmak için toprak solucanı arıyormuş. Solucanları kimyasal gübrelerin öldürdüğünü söyledi. Hatta sıvı solucan gübresini bile sadece bir ülkede başarabilmişler. Burada üretilenler ile dışarda üretilenler arasında milyolarca yararlı bakteri farkı varmış.

Gelelim bulduğunuz makaleye,

Bana 2 farklı bir düşünce gibi geldi. İlk olarak kimyasal gübrelerin belirli oranda kullanılması gerektiğini yazıyor. Gereksiz kullanmanın hiç önemi olmadığını analize göre gübre yapılması belirtilmiş. İkinci kısımda ise kimyasal gübre yerine ahır gübresi kullanılması gerekliliği yazılmış.

Şimdi sonuca göre kimyasal gübre kullanımını istemiyoruz ama analiz yaparak belirtilen oranlarda kullanımını istiyoruz. Bu bir çelişki değil midir? Acaba açıklamada gübre firmalarından mı korktular? Veya araştırmadan mı konuyu yazdılar? bunu bilmek gerekli.

Bahçedeki gördüklerimi yazmak gerekirse,

İlk olarak bahçede zaten keçi gübresi kullanıyorum. Kimyasal olarak taban gübresi kullanmıyorum. (Dap, 18.18.18 vb.) Ot ilacıda kullanmadığım için otlarda bu gübreleme ile çapalanıyor.

Kullandığım gübreler zaten bellidir ve hep dengeli bir şekilde kullanılır. Birde gübrelemeyi bir kerede değil her sulamada yaptığımız için suya eklenen gbre miktarı çok az oluyor.

Sonuç olarak solucanlarıda göz önüne alırsak,

Solucan büyüklükleri standart değil, bazıları çok büyük olmasına rağmen bazılarıda daha yavru. Buda demek oluyor ki gübreleme yapmamın solucanlar üzerinde bir etkisi olmamamış.

Solucanlar ölmek yerine dahada çoğalmaya başlamış. Geçen senede solucanlar dikkatimi çekmişti hatta paylaşımımda olmuştu. Ama önceki seneye göre çok büyük bir artış var, buda doğru yolda olduğumuzu düşündürür.

sinbas 15-11-2015 14:30

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi İsmail Kuzucu (Mesaj 1420535)
Sn sinbas konunun nasıl geliştiğini anlatayım,

Solucan gübresi üretimi için hazırlıklar yapıyoruz. Yer kısmını hazırladık sayılır, verilecek mama zaten hazırdı. Burada üretim yapan bir firma sahibi bilgi vermek için geldi. Solucanın faydalarını anlattı, nasıl üretim yapılacağını anlattı. O kadar bilgi edimişki her ayrıntıyı anlattı. Hiç gizlisi saklısı olmadı, özellikle buna şaşırdım. Benm evde bile üretim yapanlar var dedim, keşke herkes yapsa dedi.

Konu solucanın humus üretmesine gelince bizim bahçede çok var dedim. Oda denemeler yapmak için toprak solucanı arıyormuş. Solucanları kimyasal gübrelerin öldürdüğünü söyledi. Hatta sıvı solucan gübresini bile sadece bir ülkede başarabilmişler. Burada üretilenler ile dışarda üretilenler arasında milyolarca yararlı bakteri farkı varmış.

Gelelim bulduğunuz makaleye,

Bana 2 farklı bir düşünce gibi geldi. İlk olarak kimyasal gübrelerin belirli oranda kullanılması gerektiğini yazıyor. Gereksiz kullanmanın hiç önemi olmadığını analize göre gübre yapılması belirtilmiş. İkinci kısımda ise kimyasal gübre yerine ahır gübresi kullanılması gerekliliği yazılmış.

Şimdi sonuca göre kimyasal gübre kullanımını istemiyoruz ama analiz yaparak belirtilen oranlarda kullanımını istiyoruz. Bu bir çelişki değil midir? Acaba açıklamada gübre firmalarından mı korktular? Veya araştırmadan mı konuyu yazdılar? bunu bilmek gerekli.

Bahçedeki gördüklerimi yazmak gerekirse,

İlk olarak bahçede zaten keçi gübresi kullanıyorum. Kimyasal olarak taban gübresi kullanmıyorum. (Dap, 18.18.18 vb.) Ot ilacıda kullanmadığım için otlarda bu gübreleme ile çapalanıyor.

Kullandığım gübreler zaten bellidir ve hep dengeli bir şekilde kullanılır. Birde gübrelemeyi bir kerede değil her sulamada yaptığımız için suya eklenen gbre miktarı çok az oluyor.

Sonuç olarak solucanlarıda göz önüne alırsak,

Solucan büyüklükleri standart değil, bazıları çok büyük olmasına rağmen bazılarıda daha yavru. Buda demek oluyor ki gübreleme yapmamın solucanlar üzerinde bir etkisi olmamamış.

Solucanlar ölmek yerine dahada çoğalmaya başlamış. Geçen senede solucanlar dikkatimi çekmişti hatta paylaşımımda olmuştu. Ama önceki seneye göre çok büyük bir artış var, buda doğru yolda olduğumuzu düşündürür.

Kimyevi gübre konusunda pek çelişki göremedim makaleyi yazan arkadaşımız sadece bilinçsiz kullanıma ve Hayvan gübresinin önemine vurgu yapmış sanırım. Hani ne derler "her şeyin fazlası zararlıdır" bu da onun gibi bir şey.

Eskiden balığa giderken yem için solucan sökerdik bunu da nem oranı yüksek ve nemi devamlılık arzeden topraklarda bulurduk, Mayıs, Haziran ve Temmuz aylarında daha fazla olan solucan Temmuzdan sonra azalır yüzeyde nem kalmadığı veya azaldığı için derinlere inerlerdi. Özellikle çimlik humusca zengin gölge yerlerde daha fazla olurdu.

Solucan üretme girişiminiz çok güzel bir düşünce bu konuda başarılar diliyor ve tecrübelerinizi her zaman olduğu gibi bizimle paylaşağınızı umuyorum.

Kolay gelsin.

İsmail Kuzucu 15-11-2015 17:15

5 Eklenti(ler)
Eklenti 585573

Eklenti 585574

Eklenti 585575

Eklenti 585576

Eklenti 585577

İsmail Kuzucu 15-11-2015 19:30

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi sinbas (Mesaj 1420581)
Solucan üretme girişiminiz çok güzel bir düşünce bu konuda başarılar diliyor ve tecrübelerinizi her zaman olduğu gibi bizimle paylaşağınızı umuyorum.

Kolay gelsin.

Başlayalımda gerisi kolay, ilk gübreler hediye. :cool:

İsmail Kuzucu 15-11-2015 19:36

1 Eklenti(ler)
Bizde ki kabaklar. :)

Eklenti 585598

sinbas 15-11-2015 21:45

İsmail bey Bu video ilginizi çekebilir.
https://youtu.be/dvrreccaXoQ

İsmail Kuzucu 16-11-2015 19:24

3 Eklenti(ler)
Kıvırcıklarda hasat zamanı..
Eklenti 585710

Eklenti 585711

Eklenti 585712

sevgihoca 16-11-2015 23:57

Yarın pazardan alacağım Sayın Kuzucu.Hayırlı ve bol kazançlar.

YeniGine 17-11-2015 00:28

:) İnşallah ben de yarın alacağım...

sevgihoca 17-11-2015 16:58

1 Eklenti(ler)
Sayın Kuzucu,sizinkiler gibi olmaz ama idare edeceğiz artık.Sevgiler.

İsmail Kuzucu 17-11-2015 20:06

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi sinbas (Mesaj 1420666)
İsmail bey Bu video ilginizi çekebilir.
https://youtu.be/dvrreccaXoQ


Videoyu incelemdim, çok pratik bir örnek olmuş. Hemde ucuz bir şekilde yapılacak. Solucan gübresi için ayrı bir konu açacağım. Oradan devam edebiliriz. Daha sağlam bir kaynak olur.

(Nedense her konuda geriden geliyoruz bunu yazmadan edemeyeceğim.)

İsmail Kuzucu 17-11-2015 20:13

Pazarda aşırı derece marul olmasına rağmen marulları çok iyi bir fiyata saktık. Hatta ilk hafta olmasına rağmen süperdi. Her zaman kalite farkı kendini gösteriyor gibime geliyor.


Forum saati Türkiye saatine göredir. GMT +2. Şu an saat: 06:54.
(Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.)

Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2025