Bol bol çiçeklenen arkadaş yılbaşı çiçeği (schlumbergera) değil, paskalya kaktüsü (rhipsalidopsis) yani tam zamanında çiçeklenmiş ;)

Teşekkürler sayın A-NOMAD. Bugün yeni bir şey daha öğrendim. Tekrar teşekkür.

Dun gittiğim bahçemden daha öncekilerden farklı olduğunu düşündüğüm bazı fotolari paylaşıyorum.

1-Clematis hastalığına:D tutulmadim ancak hanımeli ablasının gölgesinde​ ve üstünde güzel bir görüntü olacak sanırım.

2-Acer imin rengini en çok bugünlerde seviyorum. Sıcaklardan ve mantardan çok fazla etkileniyor.

3-Avustralya karadutumun gövdesi 2 sene önce kurumustu. Geçen sene iki gövdeli olarak tekrar sürdü. Kış ona pantalon giydirip ayaklarını sıcak tuttum. Kemerini üstünde unutmuşum:D.

1.Bahçemde çalışırken Sayın Malina nın eseri, mükemmel kullanışlı, hakiki kuzu derisinden yaptığı bahçe aletleri için taşıma kılıfını kullandım. Hikayesi uzun ama izin almadan paylaşmak uygun olmaz. Tekrar teşekkürler sayın Malina.

2. Ağaçlar net den öğrendiğim bu uygulama sanırım çok yararlı ve etkili oldu. Önce yapışkan bandı yapışkan tarafı dışarıda olacak şekilde tüm ağaçlarımın bel seviyesindeki gövdesine sarıyorum. 10 gün sonra yapışkanlığı kalmayınca sadece bandın üzerine gres yağı sürüyorum. O zaman karıncalar bitlere ulaşamıyor ve korumasız kalıyor. Bu yıl yaprak biti yok denecek kadar az.

Fotodaki yaklaşık15 yaşındaki ıhlamur um çok yayıldı ancak çiçek vermiyor. Aşı ya da uyutma:mad:

3. Avustralya kara dutu gerçekten çok lezzetli. Bahçemde 2 beyaz, 2 kara, bir ters ve Avustralya olmak üzere 6 dut var. Becerebilsem beyaz ve kara dutlara Avustralya kara dutu aşılayacağım. Çok güçlü gelişiyorlar.

Her şey gönlümüzce olsun.

1-Sayın kardeşim Zafer İnandıklı nın hediyesi Manolya fidelerinin birini toprakla buluşturdum. Daha çok küçük ve gelişimi yavaş. 10-15 yıl içinde çiçek veren bir ağaç haline gelirmiş. Yaşımız başımız kaç, o güzel çiçekleri görmek için bekleriz ne olmuş:D

2- Bu cins kirazı piyasada hiç görmedim. Sanırım sarı kiraz değil, tam kırmızı da değil. Henüz daha tam olmadı sanırım. Kuşlar hala paylaşıma başlamamışlar:) Olgunluğu bizden daha iyi anlıyorlar.

Bahçemi, özellikle sebze bölümünü birkaç nedenden bu yıl nadasa bıraktım. Sebze adalarım dan birini üzerini kaplayan çilek fideleri ile bakım yapmadan sadece sulamakla yetineceğim. Üzerine düştükçe hastalanıp nazlanıyorlar(ya da ben bakamıyorum) gibime geliyor;)

Ağaç bölümünde budama, bordo bulamacı ve iki başka çeşit fungusid ile ilaçlayıp her yıl yaptığım gibi yaprak biti için gövdelerine yapışkan bant sardım. Geçen yıl mumya fungusundan epey rahatsız olmuşlardı.

Aynı zamanda bakla zınnı için orman idaresinin yaptığına benzer mavi renkli, su dolu bir damacana üstünde iki konili bir aparat yaptım. Önceki yıllarda su dolu mavi leğenleri yerde bıraktım, ağaç dallarına yine su dolu damacana üstüne basit mavi levhalar yerleştirip astım. Leğenlerde hiç bakla zınnı görmezken astıklarımda çok fazla olduğunu gördüm.

Yedi yil önce, Ağaç AŞ deki bir kardeşim tutacağına hiç inanmadığım, çok az kökü olan küçük bir fidan vermişti. Hatta inanmadığım için birkaç gün sarılı vaziyette bekletip sonunda uygun olmayan bir yere diktim. Diktikten sonraki 1-2 yıl hiç dikkatimi çekmedi. Meğer kendileri Beyaz Çiçekli Erguvan mış.

Çok güzelmiş, çekirdeksiz nar fidesi ile takas yapabilirim bir iki çeliği. :D

Bir hafta önce çiçekçide görünce iki tane erguvan alıp dikmiştim. Beyaz da olursa çok güzel olur diyordum. Bir tek Çanakkale'de yol boyunca dikilmiş bir kısım beyaz erguvanlar görmüştüm. Satıldığını henüz görmedim. Ben de istediğiniz bir tür ile takas yapabilirim. Dip sürgünleri genelde çok oluyor. Çıkan sürgün olursa ikinci sıraya geçeyim.

Çok mutluyum. İki büyük paylaşımcı, Güler hanım ve sayın Muda bana takas teklif ederlerse hayır denebilir mi,? Tabii ki yapabiliriz..

Güler hanım, zaten sizden daha önce de talep ettiğim, çekirdeksiz nar, ıhlamur nasi armudu celiklerini Temmuz, Ağustos aylarında göz aşısı yapmak üzere alabilirim. Ancak bilirim siz bir isteyene on gonderirsiniz. Lütfen gondermeyin. Lilium un daha önce de söylediği gibi bahçem doldu.

Sayın Muda. Size de memnuniyetle çelik veya dip sürgünü gönderebilirim. Ancak siz pratik işlemler konusunda benden daha tecrubelisiniz. Dip sürgünün nasıl ve ne zaman alındığını bildirirseniz hemen alıp gönderirim.

Her şey gönlünüzce olsun.

Günaydın, ne iyi oldu da hatırlattın benim aklımda sadece çekirdeksiz nar çeliği kalmış. Lütfen çelik almam gerektiği zaman bana hatırlat ki o gün hazırlayıp ertesi günü kargoya vereyim. Öyle yoğun oluyorum ki unutuyorum.
Bu arada evvelce gönderdiğim üzüm çelikleri ne alemde?

Bahçeyi nadasa bıraktığım gibi burayı da ihmal etmişim. Hem de sayın moderatörüme cevapta iki ay gecikmişim. Özür Güler hanım.

Daha önce gönderdiğiniz üzüm çeliklerinden ancak biri tuttu ama buranın soğuğuna hala alışamadı. Umarım birkaç sene sonra üzüm vermeye başlar. Sayın Muda"nın Eskişehir"de verdiği üzüm çeliklerinin çoğu da tuttu ve halâ çelik saksılarında kökleniyorlar. Bir türlü korunaklı ılık bir yer bulamıyorum.

Sayın Muda"nın yazdığından buyana beyaz erguvanın dip sürgünlerini takip ediyorum ancak hiç göremedim. Fotoğrafta görülen tohumların olgunlaşmasını bekliyorum. Olgunlaşınca, çelikleri ile birlikte her ikinize göndermeyi düşünüyorum.

Sayın Osman45;

Güler hanım gerçekten büyük bir paylaşımcı. Çok olmasa da arada gidebildiğimiz zaman biz de elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. Yazılarınız beni de çok mutlu etti.

Bu yıl ben yol kenarına iki tane erguvan diktiğimi yazmıştım. . Hemen dip sürgünleri çıkardılar. Sizdeki belki çekirdekten çıkmış olduğu için dip sürgünü vermiyor olabilir. Çelik gönderme işini tohumların tam olarak olgunlaştığı ve aşı yapılabilecek ilkbahar aylarında yapabilirseniz en azından birini veya ikisini birden aşılamaya çalışırım. Fidanlar çok büyük olmasa da muhtemelen aşı yapılabilir. Bir tane bile olsa tutsa yeter.

Erguvan sanırım çelik ile çoğalması biraz zor. Aslında havai köklendirme yapılabilse daha rahat olur gibi.

http://www.agaclar.net/forum/bicim-v...ikleri/402.htm

Üzüm çeliklerini aslında toprakla buluşturabilseniz çok iyi olurdu. Oldukça fazla zaman geçti. Komşum direk toprağa diktiklerinden üçüncü yılında üzüm almaya başladı. Yaptığı tek şey yılda iki üç defa belliyor. Bulabildiği kadar hayvan gübresini ilkbaharda veya sonbaharda toprağa yayıyor. Arada taşıma su ile dikmiş olduğu fidan ve asmaları suluyor. Nerede ise ölmek üzere olan asmaları şimdi rüzgardan kırılmasınlar diye iki sefer kendi kontrollü buduyor.Siz sonbaharda yaprakları döküldükten sonra onları kalıcı yerlerine dikin isterseniz. Bende sayın priadan gelen çelikleri torbaya kaybolmasınlar diye diktim. Hemen hepsi tutmasına rağmen bir kaç tanesi toprağa gömdüğüm halde öldüler. Şu an kalanlar çok küçükler. Unutmaz isem ben de onları daha büyük yere geçireyim. Sn. hoşsedadan gelen çelikleri balkona saksı içine dikmiştim. Onlardan da kayıplarım oldu. Onlar daha büyük yerde oldukları için daha güzel geliştiler. Direk toprağa dikip damlama sulama borusu ile suladıklarımın çoğunluğu ise çok güzel geliştiler.
Benden gelen asmaların soğuklardan yana sıkıntıları olmaz. Geldikleri yer 1250-1280 rakımda. . Ancak diktiğiniz yer çok rüzgarlı veya ağustos 15'ten sonra sulanan bir yer ise büyümeye devam ettiği için kendisini kışa hazırlayamayıp kış soğuklarında donabiliyorlar. Bende red globe aşıladığımız bir asma anacı altı çok kuvvetli olduğu için büyümeye devam ediyor. Kışın da bu nedenle dalların üst kısımları donup ölüyor. Bir arkadaşımda bulunan kestane de aynı şekilde idi. Suyu kesti. Sorun çözüldü. Geçen yıl benden aldığı kestane çeliği ile aşıladı. Bu yıl muhtemelen meyve verecek. Çok güzel gelişiyor.

Tohum Paylaşım Etkinliği
 

Sayın Muda'nın hediyesi Afyon acı soğanını ( 1 derecede bile çimlenme özelliği nedeniyle) ve elimdeki maydanozu toprakla buluşturdum. Hazırladığım çimlenme ortamlarını güneşli bir yerde sıcak ve az ışıklı olup çabuk çimlensinler diye ince siyah naylon ile kapladım. Diğer bölümde daha önce ektiğim küçük turp var.

Sayın Muda'nın gönderdiği bir dolu çeliği geldiğinin ertesi günü bahçemin korunaklı bölgesindeki köklendirme saksılarına yerleştirdim. Sanırım hava değişimine burada daha iyi adapte olurlar. Bu hafta uygun gördüğüm gerçek yerlerine dikeceğim.

İlk foto'daki iki sukulent olduğunu düşündüğüm (ki sukulent konusunda cahilliğimi itiraf etmeliyim) çiçeklerin durumlarını sayın Muda ya sormak isterim.
Yerleri uygun mudur?

İkinci foto'daki yine sayın Muda' dan gelen soğan tohumlarının şaşırtma zamanı gelmek üzere. Üç yıldan buyana elimde olan Maydanoz tohumları da aynı.

Üçüncü foto'daki L şeklindeki üç çeliği (Goji Berry ye benzettim) yine Muda ya sormak isterim. Cevaba göre yerlerini belirleyeceğim.

Sn. OSMAN45;

Gelen fideleri direk kalıcı yerlerine dikseydiniz daha iyi olurdu sanırım. Merak etmeyin. Onlar 6 aydan fazla kışa 3 ay yaza dayanıklılar.
1280 metre rakımdan geliyorlar.
Normalde daha fazla geliyorlardı. Gecikince aceleden onlar geldiler.

Sukulent olanlar
http://www.agaclar.net/forum/1209891-post16.htm
http://www.agaclar.net/forum/1548580-post47.htm
Diğer sukulentlere göre daha fazla su istiyorlar. iyi ve suyu fazla olan toprakta çok güzel oldular. Ana sayfaya tıklarsanız ilk hallerini de görürsünüz.

Üçüncü foto'daki L şeklindeki üç çeliği (Goji Berry ye benzettim) Onlar köklü olan gojiler. Ancak ben meyvesini tam olarak göremedim. Büyük diye geldikleri halde minik birşeyler oldu. Tabi çiçeklenme zamanı nedense sonbahara yakın olunca da olabilir.
Köksüz olanlar ise başka bir gojiden. Onun hiç meyvesini göremedim. Gelişme durumu çok iyi. Bu yıl görebiliriz belki. Diğerinden iyi olabilir.

Soğanlar şaşırtmaya ne tepki verir bilmiyorum. Daha çok yerinden oynatmadan toprağa aktarabilirseniz belki daha iyi olur.

Sayın Muda,

İyi ki aceleyle bu kadar göndermişsiniz:) Bahçemde küçük bir tohum için bile yer bulamıyorum. Tekrar teşekkürler.

O saksı sedumlar için uygun mudur? Eşimin önem verdiği çimlerin (artık çim denebilir mi bilmem) uygun bir yanına koyabilirim herhalde.

Goji'leri sebze bölümünün bir yanına koyacağım. Gelecek senelerde sebze yetiştirmeyi azaltmayı düşünüyorum.

Nerde gördüğümü hatırlamasam da ve sarımsakları birkaç yıl aynı metod ile yaptığım için seyreltme yaptıklarımı şaşırttım. Diğerleri yerlerinde duruyor. Onları altlarına perlit ve toprak ilave ederek aynı uzun saksıda büyütmek istiyorum.

Selamlarımla.

Çeri domatlar.
 

Paylaşımdan gelen ve çimlenmiş tohumları, fide olarak aldıklarımla karıştırınca işte böyle oluyor. Sebze adalarıma, geçen sene uyguladığım nadas nedeniyle o kadar çok tohum ve fide ektim ki hepsi birbirine girdi. Bahçeme gidemediğim zamanlarda başka eller işe karışınca yaptığım etiketler bile etrafa dağılmış.
Neyse, biraz verim alayım da o zaman neyin ne olduğunu anlarız.

1.2 Çeri domatlar kızarmaya bile başlamış. Torunlarıma biraz da olsa topladım.Çok sulama yapılan bölümler aşırı uzamış ve az sulama yapılan bölümler ise çiçeğe, meyveye durmuş. Boyları ise neredeyse 2 metreye ulaşmış. Salkımların ilk sıraları kızarmış ancak uç taraftakiler halen yeşil-sarı.

Kimin yazdığını şimdi hatırlamıyorum ama dalında kızarmayanların kokusunun olmayabileceğini söylemiş. Bu konu hakkında bilenlerin paylaşımına memnun olurum.

3. Meyve sinekleri için yazılmış bilimsel ve yarı bilimsel makalelerde feromonlu sarı renkli kapta, elma sirkesi ve şeker çözeltisinin kullanılarak biolojik mücadelede iyi neticeler alındığını okumuştum.

Litrelik bir plastik şişe içine elma sirkesi ve balın(evde feromon ve şeker yok) üzerini yarı yarıya su koydum. Şişenin üst bölümlerine 3mm lik matkapla 10-15 delik açtım. Şişenin üzerini de sprey sarı boya püskürttüm. 3 gün sonra durum bu. Ölen yüzlerce sinek şişenin dibine batmış.

Umarım sadece meyve sineklerini yakalamış, yararlı sinekleri yok etmemişimdir.

Değerli büyüğüm, çeri domatesleri fotoşopla birbirine mi eklediniz, yoksa tek tek elle yapıştırdınız mı, hiç boş yok maşallah, hastalık yok, sararma yok, bu kadar da olur mu canım, herhalde geçmiş yıllardan kalan resim bu...

En çok özendiğim ve dört gözle gelişmelerini beklediğim domateslerim mantar olup ta ilaca rağmen kötüleşmeye devam edince milletin domateslerine sarıcam böyle, kusura bakmayın gari, yapacak bi şey yok, bu sene idare edin

Çeri domatlar.
 

Sayın doktor(TCM),

Diğer arkadaşlara da yazdığınız gibi bir latife ile benim bahçemi de ziyaret etmenizden memnun oldum. Her zaman beklerim.

Gördükleriniz, büyük bir fotonun parçalarıdır. Doğal olarak en uygun yerleri seçilerek paylaşıldı.

Gerçekten de bu yıl birçok üretici fungus dan çok şikayetçi. Bahçemde de bu yıl mumya fungusundan çok etkilendi. Halbuki son ve ilk baharlarda bordo bulamacını hiç ihmal etmem. Ayrıca Bayer ürünü Luna'yı da iki defa uygulamama rağmen tam söküp atamadım. Bir bahçeye yerleşen fungusu oradan söküp atmak hiç kolay değil. Biraz bakımsız kalan komşu bahçelerin akşam üzeri bol sulama yapmaları işi zorlaştırıyor sanırım.

Sayın TCM, siz benden daha iyi bilirsiniz ancak bahçenizin yağmurlar da göllenme yaptığını yazdığınızı okumuştum. Yağmuru ve nemi hep yüksek olan İngiltere nin bulduğu yükseltilmiş sebze adalarını yaparak göllenme ve aşırı nemli topraktan kurtulmak iyi olabilir mi acaba?

Her şey gönlünüzce olsun.

Sanırım haklısınız, seneye koruma amaçlı kükürt - bakır - oksijenli su dönüşümlü uygulamalı.

Bu arada damlama sulamaya geçtiğimiz için bahçede su göllenmesi olmuyor ancak göle yakın olduğumuz için nem, sabah çiyi eksik olmuyor, tabi bunlar da mantar etkeni maalesef..

Bahçem
 

Torunlarım ile gittiğimiz bahçemizin durumunu geçen haftadan bu yana fırsat bulup yazamamıştım. 3 gün kaldığımız bahçeli evimizde yağmur bize fırsat vermedi ama bitkilerim durumdan çok hoşnuttular. Geçen yıl nadasa bırakmanın neticelerini iyi şekilde alıyorum.

1-Sayın Zekoş un paylaştığı sırık taze fasulyeler 25 cm nin üzerinde büyümüşler.

2- Sayın telato nun paylaştığı İtalyan kabağı yerden 2 metre yükseğe tırmanmış. Çok güçlü dal oluşturarak kendini sağlama almış ama bende onun daha büyümesi için file ile destekledim.

3- Beyaz erguvan yine çok fazla tohum oluşturmuş. Bu ağacı seviyorum.

4-Meyve sineği için daha önce yaptığım çözeltiye bu defa üzüm sirkesi-beyaz şeker koydum. Ancak sinekler bile ağızlarının tadını biliyormuş. Ballı elma sirkeli çözeltiyi tercih ettikleri çok bariz.

5-Elma ağacımı hiç seyreltme yapmadım. Üzerlerinde neredeyse hiç meyve sineği vuruğu görmedim.

Oooo maşallahları var, afiyet olsun.

İtalyan kabak
 

1- Bir önceki mesajımda fotosu bulunan ve Telato dan gelen İtalyan kabağı 14.07 tarihinde 2-3 kg kadardı. 21.07 tarihinde aşağıdaki fotoda görüldüğü gibi7-8 kg kadar büyüyünce sağlamca desteğe aldım. 01.08 tarihinde artık 20 kg lara yaklaşmaya başladı. Ağırlığı ile bağlandığı desteği de eğerek 1.5 metre yüksekliğe inmiş. Birkaç sülüğünü kopararak biraz daha aşağıya alıp altına iki büyük kovayı üst üste koyarak tam destek sağladım. Sapları yeşil ve kendisi canlı görünüyor. Merak ediyorum daha ne kadar büyüyecek.
Ancak sayın telato nun paylaştığı foto ya hem renk hemde şekil olarak henüz benzemiyor. Umarım büyüyünce benzemeye başlar.

2- Sayın zekoş un fasulyeleri 30 santimin üzerine çıkacak galiba.

3- Güler hanımınkiler kadar olmasa da güller Temmuzun sonunda güzelliklerini sergilemeye devam ediyor..

Marina Di Chioggia
 

İtalyan kabaklarım 3 oldu. Bahçemde ilk defa kabak üretiyorum. Galiba da en kalitelisi ile başladım. Telato'ya ve bahçeden'e tekrar teşekkürler. Umarım son iki küçüğü de büyüterek hasat edebilirim.

İlk olanın büyümesi artık durdu. Sapı gittikçe kuruyor. Zaten yeter 30-40 kilolara çıkarsa bu yaşta nasıl başa çıkabilirim.

Kabuğunu nasıl soyacaksınız bakalım :) Kıl testere gerekebilir.

Üçüncü haftadaki büyüme durumuna bakınca Teleskopik ağaç budama testeremi temizlemeye başlamıştım:D. Ancak şimdi fikrimi değiştirdim. Çekirdeklerini aldıktan sonra torunlarıma vereceğim. İki senedir cadılar bayramı kabağı yaparak tecrübe edindiler. Onlardan aldıktan sonra da bahçe evimin kapısındaki ışığa-harekete duyarlı ampulü onun içine koymayı düşünüyorum. Sizin oradaki illegal misafirler gibileri biraz şaşırtır umarım:D

Her şey gönlünce olsun.

Ben de mi kabağın birini öyle yapsam ki...Geçen hafta da bisikleti bahçeden alıp binip çarşıya bırakıvermişler, hanım bugün tesadüfen bulmuş :) Bi Chucky bebeğin zamanı geldi artık.

(Becercis canadensis alba) beyaz erguvan
 

Daha önce dördüncü ayda çiçekli, yedinci ayda tohumlu fotoğraflarını paylaştığım beyaz erguvan bugünlerde yine ve yeni çiçek açtı. Şaşırdı mı yoksa kendi rutin özelliği mi anlayamadım.

Dün yürüyüş yaparken gördüm, bizim site bahçesindeki mor erguvanlarda da hafif bir çiçeklenme vardı.

Bir arkadaşta bulunan normal erguvanlar da her yıl nerede ise sonbaharda da çiçek açıyor. Bahar ayları kadar çok olmasa da oldukça üzerinde çiçek oluyor. Sanırım normal bir durum.