Nail kardeşim,

son yazdığın mesajın bana yazılmadığını sandığım için, beğendim ama cevap yazmadım. Eğer benim için de yazdıkların geçerli ise kuzular biraz irileşse de bütün bir tanesini senin için keserim:D Yeter ki sen bana yardıma gel. Hala yapılacak o kadar çok iş var ki. Damlatma boruları yerleştirilecek, kontrolları yapılacak, zararlılar ile biyoteknik mücadele için her ağacın gövdesine yapışkan bant sarılacak, ağaç gövdeleri su bazlı boya ile boyanacak, çimler havalandırılacak ve daha birçok iş.

Sındırgılı hemşehrimiz için merak etme, her Türk erkeği asker koğuşunun ayak kokusunu bilir ve tahammül eder:D Hele bizim yaştakiler.

Biraz da bahçemden birkaç fotoğraf koyayım ki, konuyu düzenlemiş olalım.

1- Bahar dalı ile erika kardeşliği
Eklenti 477269


2-3 Kedilerin kivi ağaçlarını tırmalamayı sevdiğini bir yerlerde okumuştum. Daha fazla zarar vermelerini istemediğim için kedi boyundaki bölgelerine boru izolasyon parçalarını sardım.

Eklenti 477270


Eklenti 477271

4- Sebze adalarımın domates ekmeyi düşündüğüm bir tanesinin üstünü hem toprak ısınsın hem de yabani otlar çıkmasın diye naylon ile örttüm. Diğer adanın yarısına ise fasulye, salatalık, kavun, karpuz tohumlarını ekip "alçak plastik tünel"de erken çimlenme ve büyüme ortamı oluşturdum.

Eklenti 477272


Her şey gönlümüzce olsun.

Zararlı nematodlara karşı etkili olan Fransız kadife çiçeği tohumlarını geçtiğimiz mevsim fazlasıyla toplamıştım. Bahçemin her bölgesine, gül ve ağaç diplerine, sebze adalarıma kenara köşeye serptim. Fotoğrafta görülenler artanlar ve onları haftaya yine her yere ekmeye çalışacağım. Bu çiçeği çok seviyorum.

Her şey gönlümüzce olsun.

O Tagetes tohumlari ekeceksin sonra cikacaklar umarim cuce olan cesittirler ve fazla sikisik olanlari topraktan kökleri ile sök parcalayarak bir Plastik (demir demiyorum) varile doldur, 3 gün Kadar ara ara karistirarak kapagi kapali günes Alan yerde cürümesini bekle, sonra 1e 10 sulandirarak bitkilerine (özellikle yaprak biti olan) nemedot oldugundan emin oldugun sera topraklarina ver. Faydasi bayagi cok. Unutma ki derris Pyrethrum un ana maddesi de bitkiseldir. http://archive.lib.msu.edu/DMC/Ag.%2...e/PDF/e164.pdf

Bahçemden birkaç enstantene.

-Kiraz kardeşimden alınan maviş bu yıl iyice coşacak havasını veriyor.
Eklenti 481333


-Amaryllis yaklaşık 20 günden bu yana dilini biraz çıkarıp sanıyorum havanın ısınmasını bekliyor.
Eklenti 481334


-Çok sevdiğim ortancaların çelikleri bir yıldan bu yana ancak tutunabildiler.
Eklenti 481335


-Su deposu(4 tonluk) ve bahçe sulama sistemim. Ağaçlara, sebzelere ve çimlere ayrı hat ve programlar ile otomatik sulamayı sağlayabiliyorum. Fotoğraf için kapakları açıldı.
Eklenti 481336


-Ve bu yıl iyice coşmuş olan mor salkım ağacım.

Eklenti 481337

Birkaç foto daha.

-Clematis, hanımeli ablasının gölgesinden kısa zamanda üstüne çıkarak birlikte bize güzelliklerini sergilerler umarım.
Eklenti 481338


-Acer palmatum yeni yeni uyanıyor.
Eklenti 481339



-Komşumun ateş çalısı bahçesinin iki cephesini sarıp bize de güzel görüntüsünü sergiliyor.
Eklenti 481340

Harika bir bahçe. Ellerinize , yüreğinize sağlık....

Teşekkür ederim sayın hemşehri öğretmenim.

Aynı sizin yaptığınız gibi bizzat ellerimle diktiğim ağaçların büyüyüp meyvelerini verdiğini, tohumunu ektiğim bitkilerin, güzelliklerini sergilediklerini görmekten haz duyuyorum.

Sizin de bahçenizde kısa süre içinde estetik ve çiçekler ile yaptığınız peyzaj çabalarınızı yakından takip ediyorum.

Ayrıca cam ve seramik çalışmalarınızı görmeyi de isteriz.

Her şey gönlünüzce olsun.

Pırıl pırıl güneşi görünce bugün bahçeme gittim. Oldukça ağır çalıştım.

Sebze adalarımdan birinin düzenlemesini yaptım. Evin arkasındaki meyve ağaçlarımın arasındaki hatalı olarak sık diktiğim ve defne ile ıhlamur ağacımın gölgesinde kalan nar ağaçlarımdan birini tam güneş alacağı evin önündeki bölgeye taşıdım. Beni fazlası ile yordu. Sanırım bır daha yardım almadan bu tarz işlere kalkışamayacağım.

Önce 60-70 cm çapında, 40 cm derinliğinde bir çukur açtım. İçine Ağaç Aş den aldığım gübreli toprağı döküp yaydım. 5 yaşındaki ağacı ise 40-45 cm çapında bel ile köklerini keserek yerinden çikarıp açtığım çukura yerleştirip can suyu verdim.

Geçtiğimiz yıl da başka bir tanesini güneşli bölgeye taşımıştım. İlk baharda yapraklanarak canlılığını devam ettirmişti.

Her zaman merak etmişimdir. Bu tarz ağaç taşımalar ağaçlara verime ulaşmada ne kadar süre kaybettirir. Bahçıvanlık kursunda bu tip uygulamanın tam uygun şekilde yapıldığı taktirde ağaca yararı dahi olacağı söylenmişti. O zaman ceviz, badem vb gibi 10 yıl gibi uzun sürede maksimum verime ulaşan ağaçların daha sık dikilerek örneğin dallarının değmeye başladığı 5. yılda sökülüp 5 yıllık fidan elde edilmesi düşünülemez mi?

Şimdi fotolar.

Fotolar telefon ile çekildiği için çok net değil.

1-2 Nar taşıma,
Eklenti 529495


Eklenti 529496






3. geçen yıl taşınan,
Eklenti 529497



4. Ocak ayında ve açıkta dağ çileği. Geçen hafta biraz bakımlarını yapmıştım.
Eklenti 529498


5. Fuardan aldığım fıstık çamı fidelerini şimdilik korunaklı bir yerde saksılara diktim. Veren firma bu fotoları e-mail lerine istediler. Bakalım bahçede yer bulabilecekmiyiz.

Eklenti 529499

Bahçe çalışmalarına tatsız bir olay nedeni ile erken başladım. 13 yıl önce bizzat diktiğim 30 mavi servi ağacımın ikisi kar yükü nedeni ile devrilmişti. Onları kesip temizledim. Onun dal ve yapraklarını bahçemin ağaçlarının altına yerleştirdim.

Bir günde yetiştiremiyeceğim için ağaçlarımın bir kısmının budamasını yaptım. Birkaç gün sonra budamayı tamamlayıp bordo bulamacı yıkamasını yapacağım. Bu arada güller ve diğer çalıları da budadım.

Bahçenin yarısında kar olduğu için sadece bir güzel fotoğraf çekebildim.

Kar, bahar dalı ve erika.

Sayın Osman45, bahçe sayfanızla henüz tanıştım, son derece şirin, çok hoş bir bahçeniz var.

Bahar dalını ben de çok severim. Siz hazır olarak çalı şeklinde mi satın aldınız? Çelikle çoğaltılabilir mi? Eğer çelikle kökleniyorsa, çelik almak için en uygun zaman hangi ay acaba?

Bahçeme hoş geldiniz sayın Cymbelina. Güzel iltifatınıza teşekkürler.

Bahar dalı(Chaenomeles Japonica)nı yaklaşık 10 yıl önce tüplü olarak alıp dikmiştim. 3-4 yıl önce de bahçemin diğer köşesine bundan aldığım çelikleri saplamıştım. Çeliklerden biri tuttu. Bir adet daha bahar dalı çalım var.

Sayın Mine Pakkaner in "Çelikle Üretim" başlığında da yazdığı gibi Chaenomeles Japonica dan çelik Haziran-Temmuz aylarında alınıp %0,8 lik İBA(İndole-3-Butyiric Acid) kullanılarak dikilir ise %85-90 olasılıkla tutarmiş.

Bu arada "Zarif ve üslubu şahane" yazılarınızı kaçırmamaya çalışıyorum. Esprilerle harmanladığınız yazılarınıza ara vermeyeceğinizi umuyorum.

Her şey gönlünce olsun.

Çok teşekkür teşekkür ederim cevabınız ve güzel sözleriniz için:) Bahar dali için nedense hani sanki kış filan daha uygun mudur acaba diye düşünmüştüm - genel olarak uykuda oluyor ya bitkiler. Gerçi adı üstünde bahar dalı yani yakında açacağı için şu an doğru zaman değildir belki de, belirttiğiniz gibi. Sizinki şu an açmış zaten sanıyorum.

Değerli Orhan Özbilgiç hocamın leptospermumuna da benziyor biraz bahardalı, onun da çok güzel çiçekleri var.

Çeliği sorma sebebim de, eve yakın bir parkta 2 tane çalı şeklinde var, gelip geçerken (bilhassa çiçekli dönemde) "Benim olmalısın" diye sinsi bir hisse kapılıyorum;) Hatta 2 tane çiçeğini kağıt arasında kuruttum. Diğer yandan artık bu tür operasyonlardan;) uzak duruyorum. Ama vaktiniz olduğunda Bitki delileri başlığında geçen yıllarda paylaştığımız maceraları okuyabilirsiniz:) Hatta belki siz de birşeyler paylaşırsınız orada.

Birkaç bağlantı paylaşayım eski günlerden:

http://www.agaclar.net/forum/uyeler-...htm#post986603

http://www.agaclar.net/forum/uyeler-...r/8436-172.htm

http://www.agaclar.net/forum/uyeler-...r/8436-173.htm

http://www.agaclar.net/forum/uyeler-...r/8436-174.htm

O başlığı, sizin yazdıklarınız başta olmak üzere kaçırmamaya çalışıyorum. Bir zamanlar ben de bir deliliğimi yazmış ancak sonradan silmiştim. Cemal kardeşimden numero:D bile almıştım.

Besleme ve bahçeme alıştırma amaçlı kuş yemi aparatını doldurarak her kış ağaçlarımın dallarına asarım. Alışırlarsa erken ilkbaharda ortaya çıkan uçan, uçmayan haşereleri benim için azaltırlar diye düşünüyorum. Hayvancılık Enstitüsü Müdürü olarak tasvip edersiniz umarım:p



Her şey gönlünce olsun.

Muhteşem! Çok şirin olmuş:) Hayvancık Enstitüsü Müdürü olarak tez zamanda serçelere bahçenizin koordinatlarını veriyoruz;) Üstelik haşereyle doğal mücadele ajanı olmaları ne güzel bir fikir, gerçekten hiç böyle düşünmemiştim. Kırlangıçlara da haber saldım ama onlar şu aralar biraz meşgulmüş:dilli:

Ama belki baharda (veya artık yumurtlama dönemi ne zamansa) bir köşeciğe gelip yuva yapar.

Aslında hazır mevzu açılmışken, bahçenizde kaplumbağa, kirpi, sincap vb sevimli bir dost oluyor mu arada?

Sayın Cymbelina;

Japon ayvası çoğunlukla kök sürgünleri fazla olan bir çalıdır. En güzel çoğaltma yöntemi bu köklü dip sürgünlerini sonbaharda alarak veya en erken çiçek açtıkları için bitki uyanmadan alarak istediğiniz yere dikebilirsiniz. Tohumdan da üretmek mümkün. Ancak ben uzun yıllar meyvesinin olgunlaştığını görmedim. Bir arkadaşta olgunlaşmış. Birini bana verdi. Ancak soğuk katlama yaparak dikmedim. Dip sürgünlerinden üretmek çok kolay çünkü. Sonbaharda alınacak ökçeli çelikleri dikerek de köklenebileceğini düşünüyorum.

Katkınız için teşekkür ederim sayın Muda.

Geçtiğimiz Temmuz du sanırım. Küçücük çalının üzerinde iki adet meyvasını gördüğümde şaşırmıştım. Koparıp dolaptaki diğer tohumların yanına koydum. Yeneceğini biliyor ancak hangi dönemde yenebilecek olgunluğa eriştiğini bilmediğimden bekletmiştim. Umarım tohumları bozulmamıştır. Tohumdan yetiştirildiğinde açılım gösterip beyazdan kırmızıya renkli çiçekler verebildiğini yeni öğrendim. Şubat-Mart aylarında açan beyaz ve kırmızı bahar dalı iyi görüntü verir.

Dip sürgünleri gerçekten çok fazla oluyor. Ben de dip sürgünlerini kesip dikmiştim. Hata yaptığımı sanmıştım. Mine Pakkener hanımın listesinde çeliklerinin Haziran ayında alınacağı yazıyordu. Üst dalları kastediyordu herhalde.

:eek: Ha, bir de yenebiliyor muymuş???:confused:

Bir yaşıma daha girdim;) Üstelik, beyaz renk de açabiliyormuş, gir bir yaşa daha, etti 2.

2 yaş birden yaşlandım bu mesajları okuyunca:dilli::D Ama bence biz bahardalı tohumlarını yemeyelim, kuş muyuz biz? Kuşlara bırakalım. Ya da sizin gibi ileride ekmek için toplayıp muhafaza etmek en güzeli.

Sn. Muda size de teşekkürler bilgiler için. Ben önceki msjımda operasyonlardan artık uzak duruyorum demiştim ama şimdi burada Sn. Osman45 ve siz böyle bilgiler verince, böyle hafiften bir bitim kanlanır gibi olmaya başladı - daha doğrusu işte aklımı çeliyorsunuz. Şimdi Parklar ve Bahçeler Müdürlüğü beni dava ederse azmettirici olarak her ikinizi gösterebilirim:dilli: Hatta teşvik, yardım ve yataklık:dilli:

Latife tabi bunlar, tekrar teşekkürler her ikinize de.

Sayın Cymbelina,

Yazınızın 3. paragrafında sorduğunuz soruya fotoğraflı cevap verebilmek amacı ile fotoğraf arşivlerimi alt üst ederek zaman kaybettim. Aşağıda sebebini açıklayacağım.

Evet geç yazmamın nedenine gelince. İki adet fotoğrafımı arşivimi alt üst ederek aradım ancak bulamadım. Bulamadığım fotoğraflar kirpi, cüce sivri burunlu cüce fare(Suncus etruscus)ve köstebeğin fotoları idi. Sanırım bu sevimliler ile bahçemi paylaşıyoruz. Tekrar görürsem videolarını bile çekerim. Köstebek ve kirpiyi çok rahatsız etmemeye çalışıyorum. Her üçü de bahçeme fazlası ile yararlı diye düşünüyorum. Sadece soğanlı bitkilerimin olduğu bölgeyi köstebeğin yaklaşmaması amacıyla bazen ters lale bazen kuru köpek kakası koyarak koruyorum.

Hatta süs havuzumuzun olduğu yıllarda kurbağa, tospağa ve yılanımız bile vardı. Çeşitli kuşlar ve sadece seslerini duyduğumuz çakalları da eklemeliyim.

Bir yılan anımı anlatayım. Eşimle bahçemizi biraz yukardan izlerken birdenbire havuzdan bir büyük, gerçekten büyük kurbağa çimlerin arasına sıçradı. Dikkatle bakınca kurbağanın yaklaşık bir metre arkasında en fazla 40-50 santimetre boyunda yavru olduğunu sandığımız bir yılan gördük. Kurbağa sanki yılanla oyun oynar gibi 10-20 santimetre yaklaştığında defalarca tekrar siçrayıp havuzun etrafında dönerek tekrar havuza daldı. Biz kahkahalarla izledik çünkü o yılanın o kurbağayı yakalayıp yutması gerçekten imkansızdı.

Her şey gönlünce olsun.

Sayın Osman45, estağfurullah ne demek geç kalmak, hiç öyle düşünmeyin lütfen. Onca zahmete girmişsiniz, ne kadar ince düşüncelisiniz, çok teşekkür ederim.;)

Bendeniz " forumda çoklu alıntı yapma" adlı sanatı:p henüz icra edemediğimden tek alıntı ile idare ediyorum, koyu renkle işaretlemek imdadıma koşuyor bu durumda.

Ters lalenin (ve diğerinin) köstebekleri uzaklaştırıcı etkisini bilmiyordum:eek:, sizden öğrenmiş oldum, hiç aklıma gelmezdi, teşekkürler.

Kendi adıma konuşmam gerekirse, (kurbağa, fare ve yılanı ne yazık ki es geçerek) bahçenizdeki sevimli misafirlerinizin fotoğraf ve videolarını merakla bekliyor olacağım - ama siz bana bakmayın elbette, hepsini paylaşın. Selamlar.

sayın osman bey bahçenizi gezdim çok güzeldi hayırlı olsun ...

Radika
 

Çok ihmal ettiğim bahçemin çimenli tarafını bir yabani bitki işgal etmiş. Biraz araştırdığımda tanıyamadığım bitkinin Karahindibağ olduğunu öğrenince sökmek ve ortadan kaldırmaktan vazgeçtim. Küçük Torunum tohumlarını üflemekten çok hoşlanıyor.

En nihayet mi demeli yoksa şükürler olsun mu karar veremedim..... bahçenize uğramış hatta fotoğraf bile paylaşmışsınız, çok mutlu oldum. ;)

Ne deseniz haklısınız sayın moderatörüm. Burayı çok ihmal ettim. Ancak telefon ile birden fazla fotoğraf yükleyemiyorum.

Aynı zamanda bir yenilik ve değişiklik olmayınca her yıl aynı ağaç/çiçekleri çeşitli yönlerden çekip buraya almanın gerekli olmadığını düşünmeye başladım. Sanırım aşağıdakiler öyle değil.

Henüz üç yaşında oldukça fazla ürün veren Trabzon hurması.

Limon servim artık kadraja dahi sığmıyor.

Fıstık çamı(pinus pinea) okadar çabuk büyüdü ki.

Kapıdağ daki yazlığımızda çocukluk ve gençliğimin fıstık çamının azametini hiç unutamam.

Benim de hurmalarım güzel, inşallah dökmez.

Fıstık çamı geç büyür ama çok da güzel bir ağaçtır. Emirgân'da Hayat Bahçesi'deki fıstık çamlarını muhyeşemdi şimdi ne o bahçe ne de fıstık çamları kaldı, beton binalar yükseldi yerlerinde.

Geçen Aralık ayında torunlarım için Migros dan aldığım yılbaşı ağacını bahçeme getirip saksısı ile muhafaza ettim. Sanırım bu yılda süslemek için evlerine isteyecekler. Bakalım nasıl taşıyacağız.

Dün ve önceki gün bahçemde idim. Yine kış hamlığının üzerine çok yorucu işler yaptım. Gitmişken beni sevindiren birkaç konuyu paylaşmak istedim. Ve fotoğrafladım.

1-2014 kışında donup kurumuş olan Avustralya kara dutum geçen mevsimde alttan sürgün vermiş ve kökünün ölmediğini göstermişti. Bu yıl tam büyümüş ve meyve tutmaya bile başlamış. Diğer dutlar hala tomurcukta.

2-Yine 2014 Aralığında taşıdığım ikinci nar ağacımın da uyanmaya başlamasına sevindim. Soğuk tarafta kalan nar ağaçları henüz uyanmadı.
Taşıma esnasında sorduğum soruyu kopyalayıp tekrar sormak istiyorum.

Her zaman merak etmişimdir. Bu tarz ağaç taşımalar ağaçlara verime ulaşmada ne kadar süre kaybettirir. Bahçıvanlık kursunda bu tip uygulamanın tam uygun şekilde yapıldığı taktirde ağaca yararı dahi olacağı söylenmişti. O zaman ceviz, badem vb gibi 10 yıl gibi uzun sürede maksimum verime ulaşan ağaçların daha sık dikilerek örneğin dallarının değmeye başladığı 5. yılda sökülüp 5 yıllık fidan elde edilmesi düşünülemez mi?

3-Geçmiş yıllarda tam açılmışını paylaştığım mor salkımının yarı açılmış hali daha hoşuma gitti.

4-Çilekler bu yıl çok canlı. Hayırlısı.

Elma iç kurdu tuzağı olduğunu yazan bir arkadaşın bahçesinde uyguladığı bir sistemi bahçeme modifiye ederek bir düzenek kurdum. Alaca karanlıkta faal olduğunu bildiğim elma iç kurdu(CYDİA POMONELLA) erginlerini yakalamaktı amacım.

Düzeneği ise, bir zaman ayarlayıcıya bağlı 100 watt lık bir ampulü her gün saat 19 ile 22 arasında yanacak şekilde ayarladım. 19 sıralarında hiç kelebek yoktu. Bu görünenler sanırım daha sonra geldi.

Zoolog veya Entomolog arkadaşlar belki bu kelebeklerin elma iç kurdunun erginleri olup olmadığını söylerler.

Günaydın arkadaşlar.

Meyve ağaçlarındaki Periodicity (periodisite) olayını çok bariz bu yıl yaşadım. Geçtiğimiz yıl yok yılı olan elma, armut, ayva, nar ve eriklerin bu yıl var yılı, trabzon hurması ve kirazın yok yılı olduğuna şahit oldum.

1.Nar lar özellikle sanki süs narı imişçesine çok fazla çiçek verdiler. Tecrübeli arkadaşlara ilgili bölümde tekrar soracağım. Acaba çiçekleri mi, meyve oluşumundan sonra mı seyreltme yapmalıyım?

2. Büyük ihtimalle Güler atlasları ile birlikte sahip olduğum (Schlumbergera) yılbaşı çiçeğim. (nasıl yılbaşı çiçeği ise. Tarih 1Haziran:p).

Ağaçlar net senei devriyesinde sayın Nomad ve Kelebek çalısı nın hediyeleri henüz minik saksılarındalar.

3. Yine Ağaçlar net in 12. doğum günü kutlamasında bir arkadaşın ısrarla verdiği calla soğanını birkaç gün küçük bir saksıda bekletip, 10 gün önce de bahçemin gölge bir yerine gömmüştüm. O kadar güzel bir renkle yaprak vermesi hem şaşırttı hem memnun etti.

4. Güler hanım ise aynı gün bir saksıyı elime tutuşturup, "bahçede çok iyi görünür demişti. Haklıymış.

Yanındaki minik saksılarda ise Zafer İnandıklı kardeşimin manolya fideleri. Yeterki büyüsünler. Bahçemde mutlaka yerlerini alırlar.

(Fotolar niye yattı anlamadım