Adalet Yağcı / bahçe

[Orhan Özbilgiç]

Gerçekten, içinde bulunduğunuz ikilemi hiç yaşamak istemezdim. Gönlüm ''Devam'' dan yana. Ama zorlukları düşününce, ne diyeceğimi bilemiyorum.
Neyse, bu yaz da bir şekilde geçecekmiş nasıl olsa.

Bitkileriniz, gerek renkleri, gerek bahçenin çapına ve konumuna uygunlukları ile muhteşem. Alisyumlar çok sevimli şeyler. Ama ben tercih edemiyorum. Zira Karadeniz ikliminin ve toprağının azgın yabanıl otları arasındabir yılda kaybolup gidecekler diye pas geçiyorum. Kaliforniya gelinciğimi bir yılda yuttular ki...

Solanum'un durumu bende de aynı. Bu yüzden mutluyum. Ama Duranta Erecta, kırmızı çiçekli Brugmansia ve Melisa korumalarıma rağmen yaşamadılar. Aslında mart başına kadar sağlıklı idiler. 30 -31 mart gecesi buralarda kar yağışıyla birlikte sıcaklık -6 derecelere düşmüş. Galiba o zaman ölmüşler.

Mutlu bey'den Melisa ve Duranta aldım. Onlarla biraz daha inatlaşacağım.

Mavi süsenleriniz çok güzel. Aslında buralarda mezarlıklarda mor süsen engellenemez biçimde yayıldığından olsa gerek bu soğanlıyı ben pek sevmiyorum. Ama sizinkiler gerçekten çok zarif. Hostalarınız da çok sağlıklı görünüyorlar.

Son toplantıda Sayın Zeki Yağlı; ''Gitmeden bir uğrayıver, sana farklı şeyler veririm.'' Demişti. Erken geldiğim için uğrama şansım olmadı. Zira o da toplantı sonrası günlerde yurt dışında idi. Veronica Blue yi görünce, ''Ah keşke uğrayabilseydim.'' dedim. Neyse, bu işin gelecek baharı da var.

Sağlık ve huzur dolu bir sezon diliyorum.

[Adalet Yağcı]

Orijinal Mesaj Sahibi Orhan Özbilgiç

Gerçekten, içinde bulunduğunuz ikilemi hiç yaşamak istemezdim. Gönlüm ''Devam'' dan yana. Ama zorlukları düşününce, ne diyeceğimi bilemiyorum.
Neyse, bu yaz da bir şekilde geçecekmiş nasıl olsa.

Merhabalar Orhan bey;

Bahçem için ne kadar deli olduğumu en yakından bilenlerdensiniz, her şey bir yana bahçem bir yana derdim hep.
Yemeyeyim, gezmeyeyim ama bitki alayım diyecek kadar hem de.

Şikayet etmeyeyim diyorum ama, inanın bazan canıma tak ediyor.
Geçen hafta bahçenin otlarını temizlettim, çapa makinası çağırdım.
Sebze bölümüne döşenen damlamaları toplamalarını söylemiştim güya, işleri bitince gittiler, ben de kontrol etmedim.

Geçtiğimiz Pazar günü sebze fidelerini dikmek için suyu açtığımda dört sıra damlamanın delik deşik olduğunu görünce ne yapacağımı şaşırdım.
Birkaç kişiyi aradım kimi işim var dedi, kimi de ben anlamam o işten dedi, iş başa düştü anlayacağınız.

Hortumların sağlam yerlerini bir birine ekleyerek iki sıraya düşürdüm.
Ekleme işi de zor, birleştirici aparatı hortumların ucuna geçirebilmek için hortumun ucunu ısıtmak gerekiyor, bu da yetmiyor, uçlarını sağlam tellerle iyice sıkıştırmak gerekiyor.
Beni düşünün artık, elim kolum yara bere içinde kaldı.

Bu sene sizin zinniaları ekmek için geç kaldım, çimin ortasına yeniden göbek yapıp Calibrochia ve Petunya dikeyim diye düşündüm.
Toprak bahçenin bir ucundan gelecek, taşımak yine bana düştü, yirmi kova kadar toprak taşıdım ama ben de bittim yani.

Şu köylülere kızıyorum gerçekten, akşama kadar kahvede pinekliyorlar da gidip çalışalım üç kuruş kazanalım demiyorlar.
Neyse işte, böyle zamanlarda aklım gidip gidip geliyor
Giderek yaşlanıyorum, hal böyle olunca hevesim kırılıyor.

Bahçem için övgü dolu sözlerinize ve beğenilerinize teşekkür ediyorum.
Veronica Blue yu dert etmeyin, bana geldiğinde iki daldı, kısa sürede bu kadar oldu, sizin için fidelerim.

Uzun zamandır bahçeleri de gezmiyorum, yavaş yavaş iade-i ziyaretlere başlamam lazım
Sevgili Fermunde hanıma ve size selâm ve sevgilerimi gönderiyorum.

[pria]

Orijinal Mesaj Sahibi Adalet Yağcı

Şikayet etmeyeyim diyorum ama, inanın bazan canıma tak ediyor.

Birkaç kişiyi aradım kimi işim var dedi, kimi de ben anlamam o işten dedi, iş başa düştü anlayacağınız.

Beni düşünün artık, elim kolum yara bere içinde kaldı.

Toprak bahçenin bir ucundan gelecek, taşımak yine bana düştü, yirmi kova kadar toprak taşıdım ama ben de bittim yani.

Şu köylülere kızıyorum gerçekten, akşama kadar kahvede pinekliyorlar da gidip çalışalım üç kuruş kazanalım demiyorlar.
Neyse işte, böyle zamanlarda aklım gidip gidip geliyor
Giderek yaşlanıyorum, hal böyle olunca hevesim kırılıyor.

.

Orijinal Mesaj Sahibi SDurul

Burayı satma fikrine pek sıcak bakamadım, değişiklikler her zaman içimi acıtır. Oraya yıllarınızı vermişsiniz, ne çok anılarınız vardır ama zorlukları da siz yaşıyorsunuz. Karar vermek çok zor.

Orijinal Mesaj Sahibi YeniGine

Adalet Hanım valla hepimiz sorunlar yaşıyoruz, fakat sonuçta bizler bahçeyi, çiçek ekmeyi, dikmeyi, sulamayı, yetiştirmeyi zoruyla-külfetiyle seviyoruz, başarınca da seviniyoruz, mutlu oluyoruz. Biz bu işi seviyoruz ve hem bahçenizi gördüğüm kadarıyla, sizi de tanıdığım kadarıyla bu sevda başka bir sevda, sonradan üzülmenizi, pişman olmanızı istemem.
.

Orijinal Mesaj Sahibi Adalet Yağcı

Her bahar olduğu gibi bu baharda koşturup duruyoruz.
Acılar üst üste gelince dayanılmaz oldular, bu yüzden bahçeden forumdan uzaklaştım bir süre.

Bahçe konusunda kesin karar vermiş değilim, akşamdan tamam diyorum, sabah uyandığımda vazgeçiyorum.

Tam da senin söylediğin gibi, "Bu sevda başka sevda" bu yola baş koyduk bakalım.
Yol bizi bırakıncaya kadar devam...

Alıntıladığım satırları okurken içim burkuldu Adalet Hanım..
Siz 64 ben 61 yaşındayım..
Sizin kapınızı çalan zorluklar çok yakında benim de kapımı çalacak yakında..
Köylüler öylesine kibarlaştı ki, verdiğin parayı beğenmez ama istediği parayı versenizde iş yaptıramıyorsunuz..İte kaka çalışıyor gelenler..Bu yüzden ben çok zorunlu olmadıkça tüm fidanlık işlerimi tek başıma yapmayı yeğliyorum ama bazen yorgunluktan bittiğim oluyor..
Şimdiden soruyorum ben de bu işin sonu ne olacak, nereye kadar, diye..
Ben şahsen son nefesimi verene kadar bırakamam zeytinliğimi, fidanlarımı..nergislerimi..
Bıraksam, çok çabuk yıpranıp göçerim herhalde..Onlar benim için hayatla olan bağlarım..
Çoğu zaman eşime takılırım ''..valla ben öyle İstanbul'larda evde, hastane köşelerinde ölmek istemem..Allah izin verirse, inşallah çekmeden, sana da çektirmeden, günün birinde fidanlarımla, çiçeklerimle uğraşırken ''pat'' diye düşüp sevdiğim yerde ölmeği arzu ederim..zaten sana hemen telefon gelir, gelir, gömersin beni, mezarıma da nergislerimden ekiverirsin bol bol..en güzel olanı bu..'' diye..

İnşallah bu dileğim gerçek olur..
Gerçekten kopamayız bizler kolay kolay doğadan, topraktan..Avuçlarına toprağın çamuru bir bulaştı mı, kopmak zordur..Allah ta koparmasın..

Bakınız Adalet Hanım..Annem şimdi 90 yaşında..Tam 78 yaşına kadar şimdi sattığımız 3 dekarlık bağın tüm işlerini genelde tek başına hallediyordu..

Şimdi dizlerinden dolayı odasından 8 metre ötedeki tuvalete gidip dönmesi yarım saati bulmasına rağmen, inatla hala bahçeye çıkıp, yok aşıydı, yok budamaydı, yok çekirdek ekme işlerini bir türlü bırakamıyor..

Nisan ayında gittiğimde bana '' Adnan bana fidanlıktan budama makasını ve çepinini getirmeden gitme'' dedi..mecburen yapıyorum isteklerini..

Yine geçen yıl bir ahbabından erkenci bir incir fidanı getirtmiş ve onu küçücük bahçesinin sıkış tepiş bitkileri arasına dikmiş..Ben de sormadan söktüm götürdüm fidanlığa diktim çabucak gelişsin diye..
Bir kızdı, bir kızdı bana ''sen nasıl bana sormadan benim fidanımı sökersin'' diye..

Kısacası huylu huyundan vazgeçemiyor..sizin de öyle kolay kolay vazgeçeceğinizi sanmıyorum..

İçim burkuldu son sayfalarınızı okurken..ama maalesef hayatın acı gerçekleriyle birer birer karşılaşmaya başlıyoruz artık..

Yine de Allah sevdiğimiz insanlardan ve şeylerden koparmasın bizleri, demeden edemiyorum.

Herşeyin gönlünüzce olmasını, sağlıklı günlerinizin bol olmasını diliyorum..
Saygı ve sevgilerimle çok selam.

[Adalet Yağcı]

Orijinal Mesaj Sahibi pria

Çoğu zaman eşime takılırım ''..valla ben öyle İstanbul'larda evde, hastane köşelerinde ölmek istemem..Allah izin verirse, inşallah çekmeden, sana da çektirmeden, günün birinde fidanlarımla, çiçeklerimle uğraşırken ''pat'' diye düşüp sevdiğim yerde ölmeği arzu ederim..zaten sana hemen telefon gelir, gelir, gömersin beni, mezarıma da nergislerimden ekiverirsin bol bol..en güzel olanı bu..'' diye..

İnşallah bu dileğim gerçek olur..

Hoş geldiniz sayın pria;

Sizin yorumlarınızı hep severek okurum, bu defa tamamı şahsıma özel olunca daha bir keyifle okudum, yüreğinize sağlık.

Sizin de belirttiğiniz gibi yardımcı bulmak konusu çok netameli bir konu.
Bir kere asla işini dört dörtlük bilerek yapan dürüst çalışan birini bulamıyorsunuz, yalnızca bu sebep bile insanı bezginleştiriyor.

Bahçemin süs bitkileri bölümüne kimseleri dokundurtmamaya çalışıyorum.
Bir yıl önceden yetiştirdiğim bitkilerin dökülen tohumları bu mevsimde çoğunlukla çimlenmiş oluyorlar.
Ben de hazırca onları alıp başka yerlere şaşırtıyorum.
Gelin görün ki kaşla göz arasında benim gözünün içine baktığım fideciklerimi ot diye yolup atıyorlar.
İki yıl önce sevgili gilan bana Amerika'dan çok sevdiğim Rudbeckiaların kırmızısının tohumunu getirmişti.
Paketten çok az çıktı ve geçen yıl onları çimlendirip bu sene olmasını istediğim kalıcı yerlerine diktim.

Nevar ki işgüzarlar onları ot diye çekip atmışlar, iki tanesini bulabildim, tekrar diktim, ama hırsımdan oturup ağlayacaktım neredeyse.
Yani demem o ki, çalışan bulsanız da mutlu olamıyorsunuz.

Gelelim mesajınızın alıntıladığım bölümüne;

Sakın böyle şeyler düşünmeyin, dilemeyin, olmasın.

Biliyor musunuz, benim sevgili eşim de bana hep böyle söylerdi, ve söylediği gibi ne kendisine ne de bana çektirmeden hiç beklemediğim bir zamanda gitti.
Eğer yaşasaydı çok daha güçlü olurdum, neşeli olurdum, umutlu olurdum, inatçı olurdum, cesur olurdum.

Siz de eşinizi düşünün, Allah ne gösterecekse boyun eğip bu günlerinizin tadını birlikte çıkarın.
Yaşam varken ölümden söz etmeyin, ne olsa bir gün hepimizin kapısını çalacak.

Ne mutlu size ki, hâlâ anneler gününü kutlayabileceğiniz doğa dostu bir anneniz var.
Doğaya gönül vermek böyle bir şey işte, Allah sağlık ve huzur içinde ömrünü uzun etsin.

Kısacası huylu huyundan vazgeçemiyor..sizin de öyle kolay kolay vazgeçeceğinizi sanmıyorum..

Laf aramızda ben de sanmıyorum
Kavgam kendimle, bir türlü kabullenemediğim gerçeklerin öfkesi işte.

Bu forumu çok seviyorum, sadece güzel bitkilerimizi bilgilerimizi değil, dertlerimizi de paylaşma fırsatı veriyor dostlarımızla.
Aslında şu sıralar aklımdan geçmiyor değil, keşke malina bize bir "İç dökme" sayfası açsa da hafifletsek kendimizi

Ben de size kolaylıklar diliyorum.
Selâmlarımı sevgilerimi lütfen sevgili annenize ve eşinize de iletin.

[pria]

Orijinal Mesaj Sahibi Adalet Yağcı

Sakın böyle şeyler düşünmeyin, dilemeyin, olmasın.

Biliyor musunuz, benim sevgili eşim de bana hep böyle söylerdi, ve söylediği gibi ne kendisine ne de bana çektirmeden hiç beklemediğim bir zamanda gitti.
Eğer yaşasaydı çok daha güçlü olurdum, neşeli olurdum, umutlu olurdum, inatçı olurdum, cesur olurdum.

.

Elimde olmayarak yaranızı deştiğim için özür dilerim Adalet Hanım..
Başınız sağolsun..Sevgili eşinizin rahmeti bol olsun.