agaclar.net

agaclar.net (https://www.agaclar.net/forum/)
-   Topraksız Tarım (https://www.agaclar.net/forum/topraksiz-tarim/)
-   -   Todor / Sera (https://www.agaclar.net/forum/topraksiz-tarim/23168.htm)

ocean07 19-02-2011 18:35

Suya gerekli miktarda oksijeni verdikten sonra suyu bir hafta -on gün gibi sürede değiştirdikten sonra devir daim şart değil bence.

Selahattin Yılmaz 19-02-2011 19:14

2 Eklenti(ler)
İnşallah böyle üretim ortamlarına doğru...

Eklenti 193371

Eklenti 193370

Todor 19-02-2011 19:44

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi ocean07 (Mesaj 757570)
Havuzun içine büyük akvaryumlar için kullanılan hava motorlarından koysak su değişim sıklığını azaltabiliriz veya ortadan kaldırabiliriz gibi geliyor. Havuza devamlı oksijen vererek aynı zamanda havuzun sürekli devir daim yapmasınında önüne geçilebilir mi acaba? Elektrik tasarrufu yönünden.

Bahsettiğiniz cihazın adı blower, zaten bende mevcut. Suyun oksijen yönünden zengin olması besin tüketimini arttıracak çünkü bitkilerin gelişimi hızlanıyor.

ocean07 20-02-2011 05:56

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Todor (Mesaj 757655)
Bahsettiğiniz cihazın adı blower, zaten bende mevcut. Suyun oksijen yönünden zengin olması besin tüketimini arttıracak çünkü bitkilerin gelişimi hızlanıyor.

Bizimde istediğimiz erkencilik olduğu için, periyodik ölçümlerle(günlük) besin takviyesi yaparak bitkiyi besinsiz bırakmamış oluruz

seazone 20-02-2011 09:46

Sayın ocean07 eğer bir sistem kurmak istiyorsan ve bu sistemi devir daimsiz yapacaksan benden sana bir uyarı çok küçük 2 adet sistem kur. Biri devirdaimli diğeri değil farklarını sen gör ben şimdi sana kesinlikle çok fark var desem. Sen yine de devir daim şart değil bence diyeceksin o yüzden kendin deneyerek bulmanı tavsiye edeceğim.

ocean07 20-02-2011 13:34

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi seazone (Mesaj 757821)
ben şimdi sana kesinlikle çok fark var desem. Sen yine de devir daim şart değil bence diyeceksin o yüzden kendin deneyerek bulmanı tavsiye edeceğim.

Yok demem sn. seazone.Bu kadar ön yargılı olmayın ;)

oxygene 22-02-2011 07:52

Sn. Todor,

Bende marul yetiştirmeye çalışıyorum. Ancak kış olması sebebiyle fazla güneş yok. Tohumlarımı filizlendirdiğim kabı ısıtıyorum ancak çok kısa süre içerisinde yetersiz ışık olması sebebiyle marul fideleri boya gidiyor. Siz bu sorunu aşmak için yapay ışık vs. kullanıyor musunuz?

Todor 22-02-2011 08:47

Çimlenmeden sonra gelişimi hızlandırmak için aydınlanma süresini uzatmak maksatlı lamba yakıyorum. Fakat yakmasam bile, gün ışığı yeterlidir, fideler boya gitmez. Yalova'da yetiyorsa İzmir'de yeterde artar bile. Ki, geçtiğimiz günler bol güneşli günlerdi.

Belki sizin fidelerin suyu fazla gübresi azdır. Ve ya başka bir sebep. Ama yeterince gün ışığı var şu zamanlarda.

mirzade45 09-03-2011 23:01

sayın todor bol kazançlı günler dileğiyle başarılarnızın devamını dilerim aynı şekilde benimde bir projem var suan fizibilite aşamasındayım fikir alış verişi yapabilirsek sevinirim kolay gelsin.

Todor 10-03-2011 04:32

Teşekkür ederim. Yardımcı olabilirsem sevinirim.

ensar 10-03-2011 07:05

Sevgili Todor,

Çok uzun bir aradan sonra AGAÇLAR NET e girdim. Daha önceki birkaç girişimde farketmemişim, Harika bir sistem olmuş.Tebrikler.

Sevgiyle kalın

jordan362 16-03-2011 22:45

yalovada topraksızda hidroponik çilek denemesimi gerçekleştireceksiniz yoksa topraksız pomza perlit gibi meteryal kullanarakmı gerçekleştireceksiniz.?

İnci Akalp 26-03-2011 20:52

Sevgili Todor,

Seranız hayırlı olsun, bol kazançlar getirsin. Emeklerinize sağlık..

kemal türkoğlu 28-03-2011 17:34

sn Todor
öncelikle yapmış olduğunuz işlemleri baştan sona bir nefes okudum desem yeridir. inşallah emğinizin karışılığını alırsınız. ortalama sera kurulumuna giden para miktarını ve nerde yaptırdığınız konusunda bilgi alabilirmiyim acaba bende burda yaptırmak istiyorum şimdiden teşekkürlerimi sunarım iyi çalışmalr dilerim.

Lilinin bahcesi 28-03-2011 17:44

Sevgili hemsehrim Todor
Hayirli olsun, yeni sezonda bol kazanclar dilerim.

Todor 29-03-2011 05:03

Teşekkürler Lilinin bahçesi, Kemal Bey, Pearls ve Ensar. :)
@Jordan362, çileği bir çeşit hydroponic sistemde düşünüyorum. Daha önce perlitde denedim ve bir süre sonra tuzluluk problem oluyor. Gerçi o zaman çok acemiydik ve bitkinin dilinden anlamıyorduk, nitrik asitçiyi zengin etmekten başka bir şey yapmadık. :)

Bu ara epey bir problemler yaşıyoruz. İlgilenen arkadaşlar için şöyle özetliyeyim kısaca;

Gündüz havalar 25 dereceyi geçiyor. Seranın içi 30-35 oluyor çünkü henüz üzerine gölge boyası atamadım. Gece ise -10 görüyoruz. Bu 40 derecelik ısı farkı bitkilerde uç yanıklığına (tip burn) sebep oluyor. Bir çok bitki satış vasfını yitirdi.

Yine -10 görmemizden dolayı, çimlendirme odamda elektrikli battaniye ile ısıtma yapmama rağmen -4e kadar düştü. İlk yapraklarını çıkartmış olan 5000 tohum soğuğa dayanamadı ve öldü. Çimlenme gerçekleşmemiş olsaydı veya 1 hafta daha geçseydi problem olmazdı.

Böyle olunca şu ara sevkiyata ara vermek zorunda kaldım.

Zaten arabanın motoru yandı, mal olsa da götüremiyorum. 3-4 gün sürecekmiş rektifiyesi.

Boşluktan istifade bahçedeki diğer işlere yoğunlaşıyorum bende.

malbman 29-03-2011 11:06

Sevgili Todor geçmiş olsun. Tüm aksilikler üst üste gelmiş. Umarım herşey en kısa zamanda yoluna girer. Kolaylıklar dilerim.

seazone 29-03-2011 17:19

Geçmiş olsun tek dileğim işlerinin yoluna girmesi çabucak çözüme ulaşırsın.

azad 03-04-2011 23:02

Sayın todor yaptıklarınız gerşekten çok güzel. Bir süredir takip ediyorum (ancak bir kaç gün önce üye oldum) ve gördüklerim beni çok etkiledi. bir süredir düşünüyorum bu yüzden yaklaşık bir aydır elimden geldiğince sürekli araştırıyorum. meğer bu sistemin envai çeşitleri varmış :)
bir kaç gündür evimin çatısına 160 m2 civarı sera yapmakla uğraşıyorum, bir günlük işi kaldı (iskelet sadece). fotoğraflarınıda ekleyeceğim.

ağabey benim bir kaç sorum olacak;
bayağıdır bakıyorum ancak ya yoktur **** ben göremedim, merak ettiğim şudur; bu sistem Rize şartlarında ne denli başarılı olur? ortam bilgileri hakkında; bildiğiniz gibi çok soğukta olmaz çok sıcakta olmaz (en düşük sıcaklık değeri -3 gördüğüm kadarıyla) ancak nem oranını sormayın gitsin:) rizenin iç kesimlerinde yahut dağlık kesimlerinde değilim deniz önümde denecek mesafededir.
bir diğeri; besin eriyikleri konusunda forumda okuduklarım haricinde hiç denecek kadar bilgiye sahibim. besin eriyiklerinin maliyeti çok yüksekmidir?

RABBim işlerinizde kolaylık ve bol kazanç nasip etsin.

Todor 04-04-2011 00:12

Rize ikliminde başarılı olmaması için bir sebep yok bence. Yüksek nemden dolayı mantari hastalıklara dikkat etmeniz gerekir.

Maliyetler çok yüksek değildir fakat siz orada tüm gerekenleri bulabilecek misiniz? Bence önemli olan bu. Bazı malzemeleri ben burda bile bulmakta zorlanıyorum. Çünkü mangan sülfat, sodyum molibdat gibi malzemeler zirai bayilerde satılmıyor. Amatör olarak yapacaksanız sorun olmaz fakat ticari düşündüğünüz anda işler değişiyor. Ulaşılabilir kaynaklar ve maliyetler çok önemli.

ibrahim doğan 04-04-2011 04:36

sn.azad.hoşgeldiniz,,
evin çatısına sera çok iyi fikir bence bunu bende düşündüm fakat imkanım olmadığı için yapamıyorum..bu çalışmanızı kendinize bir sayfa açarak orda forum üyeleri ile paylaşmanız çok iyi olur...bol bol resimde koyarsanız daha aydınlatıcı olur...başarılar dilerim.....

farukmagat 04-04-2011 04:55

Eğer kendi evimi yapacak olursam kesinlikle benim de düşündüğüm bir şeydi bu. Sanırım birçok avantajı beraberinde getiriyor.
Resimli bir anlatım ve ayrı bir konu bekliyoruz.

azad 04-04-2011 19:02

Todor ağabey çok teşekkür ederim yardımınız için. beni en çok düşündüren Rize iklimi idi. cevabınız gerçekten çok rahatlattı beni tekrardan teşekkür ederim.
besin eriyiği konusunda gereken tüm malzemeleri burada bulamayacağımı düşünüyorum evet. ancak bunu çok büyük sorun olarak görmüyorumda açıkçası. genelde bir kaç ayda bir istanbul ve çevresine yolum düşüyor o vakitler yetecek kadarını tedarik edebilirim.
ticari amaçla düşünüyorum ancak şuanda hiçbir tecrübeye sahip değilken direk olarak ticari amaca dalmayı yeğlemiyorum. bu forum müdavimleri çok başka geldi bana. genelde ticari amaçla yapanlar mekanlarını yabancılara pek açmak istemezler ancak sağolsunlar burda ticari amaçla yapanlar 'her daim kapımız açıktır' diyorlar ve bu şahsen beni ziyadesiyle memnun eyledi. yakın zamanda Todor ağabeyi ( yaş olarak benden büyüksünüz o yüzdendir ağabey hitabım argo anlaşılmaz insaALLAH) ve uygun düşerse bir kaç forum müdaviminin seralarını ziyaret etmek isterim. yerinde görmek, sizleri canlı dinlemek fazlasıyla etkili olacaktır diye düşünüyorum.

İbrahim Doğan ağabey ve sayın Farukmagat; Todor ağabeyin başlığının gidişatını bozmamak için evin çatısına yapıyor olduğumuz seranın fotoğraflarını, maliyetini vs elimden geldiğince ayrıntılı olarak bir başlık altında yazarım bir kaç güne.
tevazu değil samimi olarak söylüyorum benim gibi bir çömezin sizlere netür katkısı olur bilemiyorum ancak elimden geldiğini yapmaya çalışırım.
selam ile...

Todor 08-04-2011 20:51

5 Eklenti(ler)
Sn. K.Gürsan'ın vermiş olduğu frezyalar. Ben hepsi sarı sanıyordum fakat değişik değişiklermiş. -10 derece görmelerine ve yapraklarının yanmasına rağmen gayet güzel çiçekler açıyorlar. Ve çok çok güzel kokuyorlar.
Eklenti 201822

Eklenti 201823

Eklenti 201824

Eklenti 201825

Eklenti 201826

jordan362 12-04-2011 16:00

yalova gibi soguk bir yerde çilek yetiştiren arkadaşlar varmı acaba bu konuyla ilgili kiminle görüşebiliirz bu konuda bi bilgiye sahipmisiniz.?

sercan1969 12-04-2011 16:43

Yalova gibi soğuk bir yer mi??? Arkadaşlar yalova'yı bilmeyende Erzurum gibi bir yer sanacak...:D

Todor 12-04-2011 16:53

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi jordan362 (Mesaj 784621)
yalova gibi soguk bir yerde çilek yetiştiren arkadaşlar varmı acaba bu konuyla ilgili kiminle görüşebiliirz bu konuda bi bilgiye sahipmisiniz.?

Sermayecik Köyü'nde çilek yetiştiriciliği yapılıyor. Dağ köyü ve yanlış bilmiyorsam bir kooparatifleri de var. Soğuk derken sanırım Antalya'yı referans alıyorsunuz. Çünkü Yalova bir geçiş bölgesidir ve ağırlıklı meşe ve sahil çamı yetişen ılıman bir iklime sahiptir.

idris şenol 12-04-2011 20:27

sevgili todor elinize emeğinize sağlık
bu sistemi kendim yapmış kadar sevindim
hep yabancılarda görürdüm hayranlık içersinde seyrederdim
size yardımı olan sevgili üstadlarımıza saygı ve sevgilerimle..idris şenol

Lilinin bahcesi 12-04-2011 20:57

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi jordan362 (Mesaj 784621)
yalova gibi soguk bir yerde çilek yetiştiren arkadaşlar varmı acaba bu konuyla ilgili kiminle görüşebiliirz bu konuda bi bilgiye sahipmisiniz.?

Yalova gibi soguk bir yer... Saka mi bu?

malbman 14-04-2011 20:06

Sevgili Todor, marul yetiştirdiğiniz viyollerin ebatlar nedir? Bir de; bir viyole kaç tane marul ekiyorsunuz?

malbman 14-04-2011 20:16

Kusura bakmayın sevgili Todor. sorumun cevabını zaten 105 nolu mesajda vermişsiniz. Gözümden kaçmış.

idris şenol 18-04-2011 10:17

sevgili todor samimiyetinize güvenerek size birşey sormak istiyorum
durgun su sisteminde akansu kültüründe havuzun dibine hava hortumları ile çeşitli yerlerine hava basılsa (akvaryum un içersinde hava kabarcıkları çıkması gibi)daha bol oksijen daha çabuk bitkileri gelişimini sağlarmı

birde size tavsiyem
havuzdan boşaltılan suyu bir su sayacı yardımyla ne miktarda boşaldığnı dolduğnu hesaplayıp o ölçüde gübre takviyesi yapmak daha kontürllü olur kantindeyim

tabiat 18-04-2011 14:18

Sevgili Todor,

Foruma uzun süre uğramadığımdan sizinle ilgili güzel gelişmeyi yeni gördüm. Allah mahçup etmesin ve emeğinizin karşılığını versin inşallah.

Şu haftalık yarısı değiştirilen su konusunda pek çok yorum yapılmış. Bu beni de çok uğraştırmıştı. Üstelik sizinki çok daha fazla miktarda işçilik ve su gerektiriyor. Ama biliyorum ki suyun içindeki her bir elementin ölçümünü ve tesbit sonrası takviyeyi yapacak dozaj pompalarını edinmediğiniz sürece -ki bu gerçekten çok maliyetli- başka bilimsel bir yol yok gibi.

Suyun ec değerini ölçüp değişimi saptıyorsunuz ama buna hangi elementin azlığı ya da çokluğunun sebep olduğunu bilmiyorsunuz. Sanırım sizde bitki besleme için A ve B tankı oluşturdunuz. Aslında belki diyorum kullandığınız her bir element için ayrı depo oluşturulsa ve bitkinin görsel ihtiyacına göre gübre takviyesi yapılsa nasıl olur. Ama burada da şöyle bir sorun olabilir. Topraksız tarımda önce reçeteyi saptayıp sonra ona uyuyoruz. Bu yöntemde ise sık sık reçetede oynama yapmak gerekecek yani her takviye sonrası reçete değişecek. Bilemiyorum. Kudret hocam bu konuyla ilgili yorum yaptımı acaba ?

eneser 18-04-2011 16:27

selamlar bir sorum olacakta serayı malzemelerini firmayamı yaptırdınız yoksa kendi planınızmı seranız hayırlı olsun

Todor 18-04-2011 20:40

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi eneser (Mesaj 788040)
selamlar bir sorum olacakta serayı malzemelerini firmayamı yaptırdınız yoksa kendi planınızmı seranız hayırlı olsun

Serayı Günser Seracılık kurdu. Ama hydroponic sistem dizaynı ve kurulumu bana ait.

Todor 18-04-2011 21:21

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi tabiat (Mesaj 787988)
Sevgili Todor,

Foruma uzun süre uğramadığımdan sizinle ilgili güzel gelişmeyi yeni gördüm. Allah mahçup etmesin ve emeğinizin karşılığını versin inşallah.

Şu haftalık yarısı değiştirilen su konusunda pek çok yorum yapılmış. Bu beni de çok uğraştırmıştı. Üstelik sizinki çok daha fazla miktarda işçilik ve su gerektiriyor. Ama biliyorum ki suyun içindeki her bir elementin ölçümünü ve tesbit sonrası takviyeyi yapacak dozaj pompalarını edinmediğiniz sürece -ki bu gerçekten çok maliyetli- başka bilimsel bir yol yok gibi.

Suyun ec değerini ölçüp değişimi saptıyorsunuz ama buna hangi elementin azlığı ya da çokluğunun sebep olduğunu bilmiyorsunuz. Sanırım sizde bitki besleme için A ve B tankı oluşturdunuz. Aslında belki diyorum kullandığınız her bir element için ayrı depo oluşturulsa ve bitkinin görsel ihtiyacına göre gübre takviyesi yapılsa nasıl olur. Ama burada da şöyle bir sorun olabilir. Topraksız tarımda önce reçeteyi saptayıp sonra ona uyuyoruz. Bu yöntemde ise sık sık reçetede oynama yapmak gerekecek yani her takviye sonrası reçete değişecek. Bilemiyorum. Kudret hocam bu konuyla ilgili yorum yaptımı acaba ?

Her element için depo oluşturmak yerine, eğer belirli bir eksiklik görürsem çuvaldan alıp suya koyuyorum.
Hobi ile ticari üretim arasındaki farkı malınızı satmaya çalıştığınız zaman görüyorsunuz. Kabzımal hayatında marul yetiştirmemiş belki, belki marul sevmiyor bile. Ama ürün standartlarını çok iyi biliyor. Mala bakar bakmaz bu çok sarı, bu lekeli, bu acımış, bunun formu bozuk vs vs diyebiliyor. O yüzden çok sıkı bir kontrol gerekiyor. Ufak bir gözden kaçırma, ihmal, bilgisizlik binlerce bitkinizin satılamaması demek. Yenemez mi? Yenebilir elbet ama raf değeri sıfırdır.

Uygun bir fiyata ikinci el spektrofotometre almak mümkün. Ama iş spektrofotometreyi almakla bitmiyor. Devamlı suretde kalibre etmek gerekli ve kalibrasyon sıvıları o kadar pahallı ki, benim bir yıllık gübre masrafımı geçiyor.

Ayrıca tecrübe kazandıkça ve merakınız varsa, element eksikliklerinin veya fazlalıklarının bitkide yol açtığı sonuçları gayet doğru tespit edebiliyosunuz. Mümkün mertebe ürünü kurtarma şansınız oluyor. Spektrofotometre maraza çıkmadan müdahele şansı veriyor fakat şu aşamada benim için pahallı bir sarf malzemesi. Ancak büyük tesisler veya çok özel bitkiler yetiştirenler için cazip bence.

Zamanla kazanılan tecrübeler hangi bitkiye hangi zamanda ne oranda ne vermek lazım olduğunu öğrenmemize yol açıyor. Ve bir sonraki ürünümüz daha kaliteli oluyor. Misal; Temelde bütün ürünlerim için aynı formülü kullanıyorum. İlk yaptığım yağlı kafalar açık sarı ve yamuktu. Daha sonraki üretimerimde EC'yi 1.45 yaptım ve mağnezyumu ve demiri arttırdım. Şimdi sorunsuz mal çıkartabiliyorum.

Fakat ben her zaman işletmemin başındayım. Olayı tamamen kendim yönlendiriyorum. Tesisiniz büyükse ve tek başınıza yapma şansınız yoksa o zaman spektrofotometre ve dozlama pompaları kullanmanız kaçınılmaz olacaktır.
"Bence" diye yineliyorum. Çünkü tecrübelerim kendi işletmemle sınırlı.

Todor 18-04-2011 21:30

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi idris şenol (Mesaj 787841)
sevgili todor samimiyetinize güvenerek size birşey sormak istiyorum
durgun su sisteminde akansu kültüründe havuzun dibine hava hortumları ile çeşitli yerlerine hava basılsa (akvaryum un içersinde hava kabarcıkları çıkması gibi)daha bol oksijen daha çabuk bitkileri gelişimini sağlarmı

birde size tavsiyem
havuzdan boşaltılan suyu bir su sayacı yardımyla ne miktarda boşaldığnı dolduğnu hesaplayıp o ölçüde gübre takviyesi yapmak daha kontürllü olur kantindeyim

Havuzlarda kompresör kullanamıyoruz. Çünkü kompresörler üflerken bir miktar yağı da kaçırıyor. Blower denen cihazları tercih ediyoruz. Blowerlar, kompresörlere göre daha düşük basınç le daha çok hava üfleyen cihazlar.

Blowerım var fakat yeterli gelmiyor. Yeterli gelecek blower ise su motorundan pahallı ve aynı elektiriği tüketiyor. Daha sağlıklı olup olmadığını deneyip görmek lazım.

Havuzu boşalttıktan sonra eklediğimiz suyun miktarı o kadar önemli değil. Zaten ECmetre ile ölçümleyerek gübre ilavesi yapıyoruz. Sayaç bize pratikte hiç bir fayda sağlamaz.

Todor 18-04-2011 21:34

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi malbman (Mesaj 786017)
Sevgili Todor, marul yetiştirdiğiniz viyollerin ebatlar nedir? Bir de; bir viyole kaç tane marul ekiyorsunuz?

Viyollerim 30X50 cm, 406 gözlük viyoller. Göz açıklığı 1.5 cm. ekimden itibaren 20nci günde şaşırtmaya geliyorlar. Daha sonra 50X100 straforlara alıyorum. Her straforda 10 bitki oluyor. Marul için böyle. Fesleğenler ise 10X10 gibi ideal oluyor. Onları strafora almıyorum, viyole ekiyorum ve hasada kadar viyolde kalıyorlar.

Kudret Tezel 18-04-2011 22:10

Merhabalar sevgili tabiat. Sizi yeniden forumda görmek gerçekten çok mutlu etti. Sizsiz olmuyor.
Konu gerçekten çok önemli bir konu. Dediğiniz gibi sistemden atılan su çevreyi kirletmekle kalmıyor ayni zamandada büyük gübre maliyeti getiriyor. Zira çok miktarda gübreyide atmış oluyoruz.
Tabiiki bir yolu var. İşte topraksız tarım, profösyonelce ozaman başlıyor.Yapacağınız tahliller besin eriyiğindeki element miktarını belirliyor , eksileni yerine koyma imkanı gibi çok büyük bir imkan sağlıyor. Ama her güzel şey gibi onunda bir malıyeti var.
Bir firmadan spektrometre ile ilgili fiyat ta aldım hatta firmaya gidip bir numunemin tahlilinide yaptık. Sistemin ilk çalışması yaklaşık 2000 avro( cihaz fiatı + bir miktar indikatörler)
http://www.agaclar.net/forum/showthr...?t=8023&page=6 162 nolu forum yazımda var.
Topraksız tarım herşeyden önce teknik bir tarım. Bu tekniğinde tabiiki bir bedeli olacak. Bu bedel sadece para karşılığıda değil. Ayni zamanda birazda teknik bilgi istiyor. Eğer günün teknolojik imkanlarıyla desteklenirse işte ozaman frofösyonel bir işletmeden bahsedilebilir. Yoksa yapılan üretim sadece sizin teknik bilgi ve becerinizin yettiği yere kadar olacaktır. Ben bu işe profösyonelce yaklaşan arkadaşlarıma öncelikle teknik altyapıyı oluşturmalarını öneririm. Bence sera yapımı kadar önemsenecek bir konudur.

ide 19-04-2011 00:40

Sevgili Todor, birçoğumuzun gıpta ile baktığı , zorluklarını pek de görmeyip iç geçirdiğimiz bu yolculuğunuzda, bizim de izlememize izin verdiğiniz için teşekkürler...Allah bereketli kılsın...


Forum saati Türkiye saatine göredir. GMT +2. Şu an saat: 01:47.
(Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.)

Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2025