agaclar.net

agaclar.net (http://www.agaclar.net/forum/index.php)
-   Sürdürülebilir Doğal Tarım Bahçeleri (http://www.agaclar.net/forum/forumdisplay.php?f=398)
-   -   Halil Önen / Aliağa, Menemen, Belen (http://www.agaclar.net/forum/showthread.php?t=20890)

seyyah53 07-06-2011 22:57

1 Eklenti(ler)
Bu asma 19 lt lik damacana da ...izabelle üzümü...nam-ı diğer karadeniz kokulu üzüm...

Dedemin 40 sene önce Rizeden getirdiği asmadan çelikten ürettim...büyüdü adam oldu...salkın bile verdi...bakalım büyüyecekmi bunlar...şimdi yanlışlara bak...

yanlış 1_..Ben daha geçen hafta salkımdan sonraki sürgünü kestim...

yanlış 2_..salkıma kadar olan yaprakları budamadım...

Bir daha yaparmıyım yapmam...

Bu asmanın en büyük özelliği aşırı yağmurlara karşı çok dayanıklı buna bağlı olarak ta mantari hastalıklara...

zaten doğu karadenizde tam olarak yetiştirilebilen tek üzüm ...
Eklenti 221763

Halil Önen 08-06-2011 08:25

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Zeytinci (Mesaj 818469)
Sevgili dostum,

Geleneksel asma bahçelerinde üzümlü tepe alma diye iş vardır. Salkımın üzerindeki eklemin biraz üzeinden sürgün kesilip çıkarılır. Bunu da salkımın taneleri büyüsün ve asmanın kuvveti sürgün ucuna gitmesin diye.

Sen ise fotosentez ile güçlü gelişim hedefi ile bunu önermiyorsun. Yukarıdaki önerin genç asamalar için midir? Yoksa güçlü ve gelişmiş asmalarda da aynı şekilde mi uygulama yapıyorsun?

Bereketli günler dilerim:)

Artık üzümden sonra tepe alma diye bir şey yok.

Daha doğrusu filiz kırma diye bir şey yok. Geleneksel tarımda vardı. Hala uygulayanlar var.

Genç, yaşlı asmalar ile üzüm çeşitleri dahil yöntem aynı; üzüme kadar yapraklar çıkarılır, üzümden sonra yaprak ve sürgün bırakılır, oburlar alınır.

15 yıl önce bağcılık araştırma kurumlarının mühendisleri bunu önermişlerdi. Belen köyünde dayım bu yöntemi ilk uyguladı.

O zamanlar herkes karşı çıktı.

Çünkü asma balkan _ kalabalık _ olur ve hastalıklar çok olur denmişti.

Halbuki üzüme kadar yapraklar ve bodurlar çıkarılıyor, asmanın ortası açılıyor hava alması sağlanıyordu. Bu da hastalıklara karşı kültürel önlemdi. Ve başarılı oldu.

Üzümden sonra sürgünün kırılması _ filiz alma_ aslında salkımı beslemiyordu. Asmanın gelişimini de yavaşlatıyordu.

Aksine sürgün bırakalırsa salkım daha güçlü oluyordu.

Halil Önen 08-06-2011 08:47

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi seyyah53 (Mesaj 818562)

Dedemin 40 sene önce Rizeden getirdiği asmadan çelikten ürettim...büyüdü adam oldu...salkın bile verdi...bakalım büyüyecekmi bunlar...şimdi yanlışlara bak...

Eklenti 221763

Sağa giden dal üzerinde _ arada, ilk gözde_ obur var. Üzerinde küçük üzüm bile olsa onu kesmelisiniz. Bu sürgün, ondan sonraki dalın tüm gücünü emer.

Halil Önen 09-06-2011 00:20

Börülce ve bamyada ballık hastalığı
 
5 Eklenti(ler)
Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Halil Önen (Mesaj 817793)
Eklenti 221283

Fasulyeler çapalanıyor. Biraz fazla büyüdüler, daha önce çapalanmalıydı. ( iki lise diploması ve futbolcuydu koca donlu beytullah...:D namı diğer memed.

Eklenti 221284

.....
Biraz dikkat edilirse bazı fasulye yapraklarında içe doğru kıvrılma _ kapanma_ başladı.

Bu bizim canlı ballık dediğimiz akar hastalığının başlangıcı. Bir çeşit küçük küçük siyah yapışkan böcekler.

Börülcede çok olur, daha iki yaprakken başlar. Bitkinin gelişimini durdurur ve yaprağı iyice büzer ve kurutur. Bamyanın da baş belasıdır.

Fasulyede az olur. Avcı uç uç böceği _ eğer çevrede zehirli ilaç kullanılmamışsa_ bu işi halleder.

Biz onu boşuna UBYİ nin armasına koymadık.

...

Eklenti 222210

Evet bu köyönü tarımın baş belası ballık hastalığı. Halk dilinde canlı ballık. Yani akar hastalığı.

Yüzlece siyan yaprak bitinden oluşan ordu. Yaprakların altında yaşıyorlar.

Bitki yapraklarından besleniyorlar. Yapışkan bir sıvı bırakıyorlar.

Bu sıvıya halk dilinde basra deniyor. Yani karbonhidratlı atıklar...

Eklenti 222212

En çok börülcede oluyor. Daha iki küçük yaprak iken yakalıyor, yaprakları içeriye büzüyor bitkinin gelişimini durduruyor. Yapraklar kısa sürede sararıyor ve bitki kuruyor.

Bamyayı da seven bu canlı akar elma ağaçlarında da çok oluyor. Güllerde olduğu gibi.

Yukarıdaki ürünleri yetiştirenlerin çok sık karşılaştığı bir sorun.

Ama üretici çözümünü kolay ve ucuz bir zehirli ilaç ile bulmuş. Yaprağın üstüne atıyorsun, altındaki akar böcekleri öldürecek kadar güçlü. Kesin çözüm.

Eklenti 222211

Kimsede sorun değil, bende _ doğalı seçtim ya_ sorun...

Bu sorunla karşılaşacağımı biliyordum. Çocukluğumdan beri tanırım kendilerini.



Ballık ile mücadelede doğal yöntemler...

1kg. su.
1 yemek kaşığı acı biber.
1 yemek kaşığı arap sabunu.
1 yemek kaşığı zeytin yağı.
6 diş ezilmiş sarımsak.

apartman ünündeki güllerde _çoktu_ denedim, 2 gün sonra tertemiz yapmıştı.

Oranları 10' a katladım.

Börülcelere attım. Bana mısın demediler. Belki bir az yavaşlattım. Ama durduramadım.

3 gün sonra ikinci deneme _ her seferinde çakala halil çalkala_ yaptım. :)

Sonuç;

(köy kahvesinde sohbet)

''Yahu bilader ballıklara acı biber arap sabunu atmışsın kıcını başını yakmışsın hepsi sıraya girmişler su dolu kanala doğru koşuyorlardı'' dediler.:D

Olmadı,

ema+kekik suyu+ sütleğen suyu: ( ki ema kullandığım, vazgecemediğim ve memnun olduğum bir üründür.)

2 gün sonra;

gülleci bulamacı,

olmadı. olmadı...

Elimin altında nimisk 4.5 vardı, hazırda... Pahalıydı. Biraz yüksek dozda kullanmak zorunda kaldım. Organikcilerin kullandığı bir ürün.

Durdurdum. Önledim.

..... bu işlerin ustasıydı. ''10 tl. ye bu zehirden 650 gr. alaçaksın. Sırt tulumbasına _ 15 lt. ye_ bir çay kaşığı kullanacaksın...''

'' Şimdi karşıyaka katlı pazarda ya da ege kent semt pazarında börülce bamya satarken farkımız nedir?'' dedi.

'' Peki hayata anlam veren dedir? '' dedim. ''Hayatta gerçeketen neyin önemli olduğunu ayırt etme kapasitesi olarak değerlendirdiğinde...''

........


Yaprak bitleri ile karıncaların müthiş bir işbirliği var. Yaprak bitlerinin _ ballık_ çıkardığı karbonhidratlı sıvıyı _ basrayı_ karıncalar yiyor.

Ve karıncalar, yaprak bitlerini yiyen avcı böcekleden onlardan koruyor.


Bu ortaklığı bozmalıyım.

Bir antrenör ve 11 kişilik bir ekip kurdum. Karınca ile mücadelede müthiş bir yöntem.

Eklenti 222205

Tam bir yok ediciler...

Eklenti 222206

Karınca yuvası nerede, komutan ve askerler orada. 'Uç' 'Uç' lar yoksa hücum emri veriliyor.

dermana 09-06-2011 00:30

bir de kendi bildiklerince çapa yapmasalar......

Halil Önen 09-06-2011 01:01

1 Eklenti(ler)
Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Halil Önen (Mesaj 819309)
Eklenti 222210

Evet bu köyönü tarımın baş belası ballık hastalığı. Halk dilinde canlı ballık. Yani akar hastalığı.

Yüzlece siyan yaprak bitinden oluşan ordu. Yaprakların altında yaşıyorlar.

Bitki yapraklarından besleniyorlar. Yapışkan bir sıvı bırakıyorlar.

Bu sıvıya halk dilinde basra deniyor. Yani karbonhidratlı atıklar...

Eklenti 222212

En çok börülcede oluyor. Daha iki küçük yaprak iken yakalıyor, yaprakları içeriye büzüyor bitkinin gelişimini durduruyor. Yapraklar kısa sürede sararıyor ve bitki kuruyor.

Bamyayı da seven bu canlı akar elma ağaçlarında da çok oluyor. Güllerde olduğu gibi.

Yukarıdaki ürünleri yetiştirenlerin çok sık karşılaştığı bir sorun.

Ama üretici çözümünü kolay ve ucuz bir zehirli ilaç ile bulmuş. Yaprağın üstüne atıyorsun, altındaki akar böcekleri öldürecek kadar güçlü. Kesin çözüm.

Eklenti 222211

Kimsede sorun değil, bende _ doğalı seçtim ya_ sorun...

Bu sorunla karşılaşacağımı biliyordum. Çocukluğumdan beri tanırım kendilerini.



Ballık ile mücadelede doğal yöntemler...

1kg. su.
1 yemek kaşığı acı biber.
1 yemek kaşığı arap sabunu.
1 yemek kaşığı zeytin yağı.
6 diş ezilmiş sarımsak.

apartman ünündeki güllerde _çoktu_ denedim, 2 gün sonra tertemiz yapmıştı.

Oranları 10' a katladım.

Börülcelere attım. Bana mısın demediler. Belki bir az yavaşlattım. Ama durduramadım.

3 gün sonra ikinci deneme _ her seferinde çakala halil çalkala_ yaptım. :)

Sonuç;

(köy kahvesinde sohbet)

''Yahu bilader ballıklara acı biber arap sabunu atmışsın kıcını başını yakmışsın hepsi sıraya girmişler su dolu kanala doğru koşuyorlardı'' dediler.:D

Olmadı,

ema+kekik suyu+ sütleğen suyu: ( ki ema kullandığım, vazgecemediğim ve memnun olduğum bir üründür.)

2 gün sonra;

gülleci bulamacı,

olmadı. olmadı...

Elimin altında nimisk 4.5 vardı, hazırda... Pahalıydı. Biraz yüksek dozda kullanmak zorunda kaldım. Organikcilerin kullandığı bir ürün.

Durdurdum. Önledim.

..... bu işlerin ustasıydı. ''10 tl. ye bu zehirden 650 gr. alaçaksın. Sırt tulumbasına _ 15 lt. ye_ bir çay kaşığı kullanacaksın...''

'' Şimdi karşıyaka katlı pazarda ya da ege kent semt pazarında börülce bamya satarken farkımız nedir?'' dedi.

'' Peki hayata anlam veren dedir? '' dedim. ''Hayatta gerçeketen neyin önemli olduğunu ayırt etme kapasitesi olarak değerlendirdiğinde...''

........


Yaprak bitleri ile karıncaların müthiş bir işbirliği var. Yaprak bitlerinin _ ballık_ çıkardığı karbonhidratlı sıvıyı _ basrayı_ karıncalar yiyor.

Ve karıncalar, yaprak bitlerini yiyen avcı böcekleden onlardan koruyor.


Bu ortaklığı bozmalıyım.

Bir antrenör ve 11 kişilik bir ekip kurdum. Karınca ile mücadelede müthiş bir yöntem.

Eklenti 222205

Tam bir yok ediciler...

Eklenti 222206

Karınca yuvası nerede, komutan ve askerler orada. 'Uç' 'Uç' lar yoksa hücum emri veriliyor.

Şimdilik çapaları küçük. Ancak böcek ve kurt gibi canlıları toprak altında biliyorlar. Orayı hemen kazıyorlar.

Eklenti 222213

Daha küçükler ve bitkiye zararı yok.

Halil Önen 11-06-2011 22:14

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi epsody (Mesaj 639875)

Şimdi gelelim arkadaşımıza elimizden ne gelirde onu yapalım, arkadaşım ben pratikten yetişme elektronik teknisyeniliğimin yanında teknik işlerden anladığım ..
..

Ağaçlar.net' ten tanıdığımız değerli dostum epsody, İzmir Aliağa UBYİ bahçelerine ziyarete geleceğini söyledi.

'Buyur gel dostum. Başımızın üstünde yerin var.'

Yani yarın 12 Haziran 20011 günü geleceksin;

'' bende bir isteğiniz var mı?'' diye sordun.

Var...!

Kendini getir dostum. Ve...

''ampülü sola çevir, gel.'';)

ve hatta kapıları kilitle, elektriği butondan değil, şartelden kes de gel.

Allah korusun yazlık yerdesin, hırsızı var, yangını var...:)

seyyah53 11-06-2011 23:11

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Halil Önen (Mesaj 821033)
''ampülü sola çevir, gel.'';)

ve hatta kapıları kilitle, elektriği butondan değil, şartelden kes de gel.

Allah korusun yazlık yerdesin, hırsızı var, yangını var...:)

Off off off...Yılmaz Özdil e rakip mi geliyor...Halil Önen Abim ...nükte mi diyorlar buna kinayemi...ne diyorlarsa...:)

Halil Önen 12-06-2011 00:17

Gülleci bulamacı ve kullanım alanları
 
5 Eklenti(ler)
UBYİ ilaç kullananım sayfasında 'gülleci bulamacını tekrar yapmış, etkisini arttırmıştık.

Eklenti 223312

Kaolin kili _ ki geçen yıl Sevgili Ensar bey' den almıştık.

750 kg.lık yoğurt kanında...

100 cc. gülleci bulamacı,


Eklenti 223313

Önce kaolin kili ayrı bir kapta eritilir.

Eklenti 223314

Sonra güleci bulamacı konur ve karıştırılır. Böyle renkte bir karışım elde edilir. Kükürdün rengi baskın...

Eklenti 223315

Ve 15 lt lik sırt tulumbasına konur. Motorlu sırt tulumbası ya da tralla daha iyi oluyor.

devam..

Halil Önen 12-06-2011 00:36

5 Eklenti(ler)
Zeytinde kullandık;

güneş yakmasın, uc zararlısı olmasın, zeytin sineği uğramasın diye.

Eklenti 223317

İçine hiç yapıştırcı kullanmadık. Kirecin yapıştırıcı etkisinden dolayı.

Eklenti 223319

Domateste _ siyan çeri ve diğerleri_ kullandık.

Külleme, tuta kelebeği, tripsi olmasın diye...

Eklenti 223320

Portakal ve mandalinada...Akdeniz sineğine karşı...

Eklenti 223321

Asmada...

külleme, salkım güvesi için.

Eklenti 223322

bamyada...

devam...

Halil Önen 12-06-2011 00:59

gülleci kullanım + kaolin kullanım alanları
 
5 Eklenti(ler)
Eklenti 223323

Cevizde kullandık güneşten etkilenmesin diye.

Eklenti 223324

Geç kaldık. Ceviz iç kurdu başladı. Aslında bir ilaç denemiştik, sonuçlarını izlerken kabuğa girdiler.


Eklenti 223325

[B]patlıcan kırmızı örümcek için.

Eklenti 223326

börülcede tirpsi, kırmızı örümcek için.


Eklenti 223327

yer fıstığında... o da ne... yer fıstığına kaolini ve gülleci bulamacını yapıştıramadık. Küçük boncuk gibi taneler halinde aktı gitti. Tutunamadı.

( bunun sebebini acemi açıklar herhalde):p

acemi_caylak 12-06-2011 06:30

Halil Bey,

Hidrofobik yüzeylerde, su vb. sıvılar tutunamaz. Burada kısa bir açıklama yapalım.

Hidrofobik: Su itici, su sevmez anlamındadır. Bu tür yüzeylerde su dağılmaz. Damlalar halinde toplanır ve yüzeyden kayarak düşer. Örneğin ıslanmayan kumaşlar, süperhidrofobik bir bitki olan lotus (nilüfer) çiçeğinin yapraklarından esinlenerek yapılmıştır.

Hidrofilik: Su seven, su tutucu anlamındadır. Bu tür yüzeylerde su dağılır.

Bu konuyla ilgili ayrıntılı bir yazıyı Film Oluşturan Bileşikler, Inert Tozlar ve Kaolin Kili buradan okuyabilirsiniz.

Sizinde farkettiğiniz gibi, yerfıstığı yaprağı hidrofobiktir. Aynen resimdeki gibi damlacıklar halinde kayarak yüzeyden akar. Ki bu sadece kaolin içinde geçerli değildir. Bu türden yapraklara uyguladığınız diğer ilaçlarda yapraklardan kayarak uzaklaşır. Aslında ilaç fimaları bunu bilseler de, genel uygulama açısından ürünlerini özelleştirmiyorlar. Oysa, lahana yaprağı ile domates yaprağı aynı yüzeye sahip değildir. Hatta üzümün yaprağı ile meyvesi, domatesin yaprağı ile meyvesi aynı özelliklere sahip değildir. Bunun için bu tür yüzeylere uygulanacak ürünlerde farklı olmalıdır. Sizin örneğinizde karışım içerisine %0.1-0.2 oranında arap sabunu katarsanız yüzeyde daha iyi yayılır.

MeyveliTepe 12-06-2011 13:55

Halil bey elinize sağlık. Yalnız bir konuda uyarmak isterim. Gülleci bulamacı aynı zamanda kuvvetli bir anti-bakteriyel. Bu yüzden Delfin'in içindeki BT bakterisini de işlevsiz hale getirmiş olması kuvvetle muhtemel.

Halil Önen 14-06-2011 11:56

Kabuklu bite karşı gülleci tortusu
 
3 Eklenti(ler)
Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi MeyveliTepe (Mesaj 821235)
Halil bey elinize sağlık. Yalnız bir konuda uyarmak isterim. Gülleci bulamacı aynı zamanda kuvvetli bir anti-bakteriyel. Bu yüzden Delfin'in içindeki BT bakterisini de işlevsiz hale getirmiş olması kuvvetle muhtemel.

Yerinde uyarı için teşekkürler MeyveliTepe,

aslında Gülleci bulamacı içine sadece BT bakterisi değil, bakteri içeren hiçbir ilaç karıştırılmamalı.

Eklenti 224411

Gülleci bulamacı süzüldükten sonra dipte kireç ve kükürtten oluşan tortu oluşuyor.

Bu tortunun güçlü bir anti-bakteriyel...


Bu yoğun kireç+kükürt tortusunu budanmış ağaçların yerlerine ve kabuklu bit v.b kabuk hastalıkları için de firca ile gövdelerine sürüyoruz.

Eklenti 224412

Kabuklu bit...

Ve (zeytinde) zararı...

Eklenti 224413

Bu durum Sn. Müdürün Bahçesinde hastalanmış ağaçta oluşmuştu.

Gülleci tortusunu bu ağaçta fırça ile sürmüş kullanmış, sonuç almıştık.

Ayrıca Gülleci bulamacının, sönmemiş kireç ile yapılması etkisini daha da artırdığı, bu şekilde yapılması gerektiği teyit edildi.

Bu Atıf hoca' nın bir uyarısıymış.

Atıf hoca (gülleci hoca);
külleme ( mantar), kırmızı örümcek, akar hastalıkları, sinek zararlıları, kabuklu bit zararlıları v.b zararlılar için;

bulamacın zararlılar öncesi atılması ve bitki yüzeyini kapaması gerektiği, böylece etkisinin daha iyi olacağını söylemiş.

Gülleci bulamacının bazı yararlı _ avcı böcekler_ böceklere, örneğin uğur böceğine zararının olmadığını da gördük.

acemi_caylak 15-06-2011 06:43

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Halil Önen
Bu tortunun güçlü bir anti-bakteriyel...

Halil Bey, Kalsiyum Polisülfür (Gülleci Bulamacı) anti bakteriyel değildir. Fungusit ve insektisittir. Sizin örneğinizde zaten sulandırarak kullanıyorsunuz. Alkaliler (sodyum hidroksit vb.), ancak yüksek sıcaklıklarda (60 ºC ve üzeri) ve çok derişik olmak koşuluyla (pH>13) bakterileri öldürürler.

Genel olarak bilinen bakterisitler (bakterileri öldürücü); klorlu bileşikler, iyotlu bileşikler, fenol (karbolik asit), ozon, hidrojen peroksit, derişik alkoller, bakır sülfat, fosforik asit, sülfürik asit, permanganantlar vb. dir.

Kalsiyum polisülfür (gülleci bulamacı, kaliforniya bulamacı), külleme, mildiyö, kara leke gibi mantar hastalıklarına karşı ve insektisit olarak kullanılabilir. Sulandırılırak, asidik olmayan çeşitli bileşiklerle (hatta biyopestisitlerle) karıştırılarak kullanılabilir. Asidik olan bakır sülfat vb. türü bileşiklerle karıştırılmaz.

Her türlü ilaçta olduğu gibi kullanım zamanını ve hedef zararlı veya zararlıları tespit ederek buna göre karışımlar hazırlamakta fayda vardır. Örneğin gülleci bulamacı daha ağaçlar uyanmadan, derişik olarak, ağaç diplerine ve gövdeye sürülerek kullanılabilir. Yapraklanma sonrası ise daha seyreltik hallerini kullanmakta fayda var.

Not: Anlaşılması için bazı kavramların kısa tanımı.
Derişik: İçindeki çözünen madde oranı yüksek çözelti
Seyreltik: İçinde çözünen madde oranı düşük çözelti.
Bakterisit: Bakterileri öldüren
Bakteriyostatik: Bakterileri öldürmeden, onların üremesini engelleyen
Fungusit: Mantarları öldüren
İnsektisit: Böcekleri öldüren
Nematisit: Nemtodları öldüren

MeyveliTepe 15-06-2011 11:44

Teşekkürler, böylece gülleci bulamacının "kalsiyum polisülfit" olduğunu öğrenmiş olduk. Bir mikrobiyoloji laboratuarımız olsaydı karışım içindeki bakteri değişimini izleme şansımız olurdu. Ancak çeşitli kaynaklar kalsiyum polisülfit'in anti bakteriyel olduğunu ve mikrobiyal içeriklerle uyumsuz olduğunu ve birlikte kullanılmamasını öneriyor.

Kimyasal içerikler temas etkili olduğu için dolu tank karışımlarına da dikkat etmek gerekir. Biribiriyle uyumsuz denilen mikrobiyal içerikte dolu tank karışımı hazırlanıp hemen atılması şartıyla emniyetli olabilir fakat kimyasal içerikte böyle olmama ihtimali yüksektir.

Bu arada, gülleci bulamacının kışın ve baharda gözler uyanana kadar kullanımının daha uygun olduğu, yazın mümkünse kullanılmaması ya da çok dikkatli kullanılması öneriliyor. 29,5 derecenin üzerinde uygulandığında fitotoksite riskinin çok yüksek olacağı bildiriliyor.

acemi_caylak 17-06-2011 13:53

Sayın Meyvelitepe,

Kalsiyum Polisülfit'in bakterisit etkili olmadığını ben değil, bir çok patoloji ve farmakoloji kitabı özellike belirtiyor. Alıntı yaptığınız yer, ciddi bir bilimsel kaynak değil, herkesin yazmasına açık bir web ansiklopedisi.

acemi_caylak 17-06-2011 20:45

Bu arada karışımlarla ilgili kendi görüşümü de yazayım. Ben olsaydım, BT ile gülleci bulamacını karıştırmazdım. Şimdi bu örnekte gülleci bulamacı, fungusit olarak mı, bakterisit olarak mı ya da insektisit olarak mı kullanıldı? Bu bile karışmış durumda.

İster biyopestisit olsun, ister kimyasal pestisit bunların etki mekanizmasını ölçebilmek için, bu ürünlerin tek başına kullanılması gerekiyor. (Etki mekanizmasını ölçmüyor isek birbirini olumsuz etkilemediğinden emin olmamız gerekiyor.)

Üstelik ilaç karışımı hazırlarken mutlaka pH ölçümü yapmak ve önerilen oranlarda karıştırmak veya sulandırmak gerekir. Bir çok yerde, büyük tanklara ilaç hazırlanırken kuyu suyu kullanılıyor ve suyun pH derecesi hiç kontrol edilmiyor. Oysa pH seviyesi oldukça önemli. Mutlaka kontrol edilmesi gerekir.

Özellikle uygulamada, bir çok kişi birden fazla fungusiti karıştırarak kullanabiliyor. Aynı etken madde içerikli, farklı firmaların ürünlerinin bile karıştırılarak kullanıldığını gördüm.

UBYİ bu konularda öncülük etmelidir. Çünkü UBYİ'de öne çıkan arkadaşların yazıları bir çok kişi tarafından referans alınıyor ve uygulanıyor. "Şu ürün etkilidir" diyebilmek için, birincisi o ürün ile onun alternatifi bir ürün ve bir tane de hiç uygulama yapılmamış en az 3 tane örneğin olması gerekiyor. Örneğin, hem azotobacter hem de alg içeren bir gübreyi birlikte uyguladık ve olumlu sonuç aldık diyelim. Bu durumda, hangisinin etkili olduğunu nasıl bilebiliriz ki? Tam kontrol için elimizde en azından bir tane de hiç uygulama yapılmamış referans olmalı. Oysa bir çoğumuzun uygulamasında, allah ne verdiyse türünden her şeyi karıştırma düşüncesi hakim.

Zeytinlibahçe 17-06-2011 22:28

Kesinlikle katılıyorum. Aliağa da kendi aramızda yaptığımız toplantının en önemli konusu buydu.

Karışımlardan ziyade ( o da bir denemeydi ) şu sıralar piyasadaki birbirine yakın ürünleri kullanmaya başladık. Hangisinin ne kadar, nasıl işe yaradığını anlamak gerçekten ciddi bir iş.

Her zaman olduğu gib ihale Halil beyde kaldı. :)

Ozi'nin Bahçesi 20-06-2011 08:58

Asma problemi
 
Halil Abi Merhaba,
Sayfamda sana bir mesaj yazmıştım ama göremeyebilirsin diye burada da sorayım dedim.
Bizim Kalecik Karası asmalarında 2.fotoda da göreceğin bir problem var.
Külleme mi , Mildiö mü anlayamadım.
Diğer asma çeşitlerinde yok ama sadece bu cinste var.
Bağa şu ana kadar hiçbirşey atmadım,
haftaya kükürt atayım diyorum ama kesermi bilmem?
Yorumlarını bekliyorum .
Şimdiden teşekkürler.

Halil Önen 22-06-2011 12:06

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Ozi'nin Bahçesi (Mesaj 825147)
Halil Abi Merhaba,
Sayfamda sana bir mesaj yazmıştım ama göremeyebilirsin diye burada da sorayım dedim.
Bizim Kalecik Karası asmalarında 2.fotoda da göreceğin bir problem var.
Külleme mi , Mildiö mü anlayamadım.
Diğer asma çeşitlerinde yok ama sadece bu cinste var.
Bağa şu ana kadar hiçbirşey atmadım,
haftaya kükürt atayım diyorum ama kesermi bilmem?
Yorumlarını bekliyorum .
Şimdiden teşekkürler.

Sevgili dostum kolay gelsin.

1. resimde bizim 'ballık' dediğimiz siyah akar hastalığı var. Karıncalar bunun kanıtı...

2. resimde külleme değil _ki daha erken, mildiyö de benzemiyor.. ( biz asmasa bu hastalık ile pek karşılaşmıyoruz.) Bir çeşit akar _pamuklu bit_ hastalığı gibi duruyor.

Neler yapılabilir:

1. Ev yapımı ilaç,

1 lt. su,
1 yemek kaşığı arap sabunu,
1 yemek kaşığı acı biber (en acılısı)
1 yemek kaşığı zeytin yağı,
6 diş sarımsak (ezilmiş)

karıştırlır bir gün sonra 2 gün aralıklarla _ çalkalanarak_ atılır.

Dikkat:

Bu oranlar 10 katı ve daha çok çoğaltılarak atılması durumunda _ çalkalama probleminden dolayı pek etkili değildir.

2.

Hastalık gelmeden önce 'gülleci bulamacı' atılır da kaplama yapılırsa pek hastalık olmuyor. Hastalık yayılmışsa 'gülleci bulamacı' etkili değil.

3.

Hastalık ilerlemişse nimisk kullanılmalı, etkili. ( Ancak pahalı bir ilaç)

4.

Mostar denen zehirli ilaç _ ki tüm üreticilerin kullandığı vazgeçilmezdir_ meyve olmadan toprağa bir örtü serilerek kullanılması kesin çözümdür. ( asma fidanınz tehlikede ise bu kullanılabilir)

5.

Bionem ve içindeki bakteri _ P. F) bu hastalıklara etkili. Nimisk den daha iyi ve aynı zamanda mikrobiyal gübre...

Ve hatta bionem+ roa _ ki içindeki bakteriler birbirine müthiş uyumlu_ karıştırılarak kullanıldı ve çok iyi sonuç alındı.

Elinizin altında özellikle bionem hazır olmalı. Bu ve benzeri hastalıklara etkili bir mikrobiyal.

Uyarı:
külleme ilerlemişse bionem pek etkili değil,_ ki hiç bir ilaç etkili değil, ancak durdurur_ başlamadan önce kullanılmalı.

Kolay gelsin

Halil Önen 22-06-2011 12:46

Köyönü Tarım da ilk hasat, fasulye..
 
4 Eklenti(ler)
Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Halil Önen (Mesaj 811286)
..

'' Fasulyesi 7,5 lira, hem oynasın hem kaynasın'...:) ( artık 2.5 lira bile değil):)


Eklenti 217208


..Oturak fasulye .....


Buradan geldik.

Köyönü Tarım da ilk fasulyeyi yetiştirdik.

Eklenti 227222

Doğal yöntemler kullanarak _ kimyasal gübre ve kimyasal ilaç kullanmadan_ yetiştirmek idealimizdi...

Eklenti 227227

Benden bir kaç gün önce ekenlerden erken hasat da başladık.

Yemeklik kadar _şimdilik_ topladık.

Eklenti 227235

Evet, her ikisini de yapmak gerek; bilmek ve eyleme geçmek...:)

Eklenti 227243

Geçmişte var olanı _ doğal olanı_ yapmak insanların hayatları üzerinde nasıl fark yaratır bilinemez ama; iyi alışkanlıklarda dikkatli olmak gerekir çünkü alışkanlıklar karakterin haline gelir...;)

denizakvaryumu 22-06-2011 13:01

Tebrikler,
örnek ve referans alınacak bir bahçe.

Ozi'nin Bahçesi 22-06-2011 16:29

Merhaba Halil Bey,
Tavsiyelerinizden sonra Bionem ile ilgili mesajlara baktım biraz.Tamamını okumaya vaktim olmadı. Ama konu hakkında bayağı bir tartışma olmuş. Detayı çok iyi bilmiyorum ama ürün bana pek güven vermedi açıkcası.

acemi_caylak 23-06-2011 00:02

Sn. Ozinin Bahçesi,

Bionem içerisindeki Pseudomonas fluorescens bakterisi bir çok ülkede, ruhsatlı ve ticari olarak satılıyor. Hem biyopestisit hem de Plant Growth Promoting Rhizobacteria (Bitki Gelişimini Uyaran Bakteriler) olarak lisanslı ürünler var.

Hatta bakteriyel ve fungal hastalıklara karşı, Bacillus subtilus, Bacillus pumilis vb. gibi en fazla kullanılan bakterilerden biridir.

Pseudomonas fluorescens 2-79 ve Pseudomonas aureofaciens 30-84 şuşları phenazine denilen bir antibiyotik salgılar ve buğday bitkisindeki bir çok hastalığı baskı altına alırlar. Yine Pseudomonas fluorescens CHAO şuşu hydrogen cyanide, 2,4-diacetylphloroglucinol ve pyoluteorin salgılar ki bir çok patojene karşı oldukça etkili antibiyotiklerdir.

Pseudomonas fluorescens'un bir başka etkisi demir rekabetine girmesidir. Pseudomonas fluorescensortamdaki demir için diğer mikroorganizmalarla demir rekabetine girişir ve pyoverdin veya pseudobactin adı verilen siderofor (demir bağlayıcı bileşik) salgılar. Pseudomonas tarafından üretilen sideroforlar, patojen için gerekli olan demiri (+3) bağlayarak, fungal patojenlerinin spor çimlenmesini engellemekte ve çimlenmedeki azalışla daha az kolonizasyon meydana gelmektedir. Böylece patojenler daha zor bir şekilde enfeksiyon oluşturmaktadır. Örneğin bu sideroforun demire hızlı bğlanması sayesinde ortamdaki Fusarium oxysporum hastalık yapabilecek kadar güçlenemez ve baskı altına alınır.

Türkiye'de de mikrobiyal gübre olarak lisansı var. Burada tanıtımını yapan kişinin tutarsızlıkları sonucu hakkında epeyce tartışma oldu. Hatta bu kişi tarafından geliştirildiği söylenen ROA adlı üründe tartışmaya bende katıldım. Ancak Pseudomonas fluorescens içeren bir ürünün hakkını da teslim etmek gerekir.

Ozi'nin Bahçesi 23-06-2011 07:58

Günaydın,
Açıklama ve yardımlarınız için teşekkürler Sn.Acemi ve Halil Bey , asmalar için alıp bir denemekte fayda var.Gelişmeleri yazacağım.
Kolay gelsin.

Halil Önen 27-06-2011 00:27

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi acemi_caylak (Mesaj 824159)
Bu arada karışımlarla ilgili kendi görüşümü de yazayım. Ben olsaydım, BT ile gülleci bulamacını karıştırmazdım. Şimdi bu örnekte gülleci bulamacı, fungusit olarak mı, bakterisit olarak mı ya da insektisit olarak mı kullanıldı? Bu bile karışmış durumda.

...Oysa bir çoğumuzun uygulamasında, allah ne verdiyse türünden her şeyi karıştırma düşüncesi hakim.

Bu karışımı _ BT.+kaolin+ gülleci bulamacı_ Elma ağacında akar (ballık) hastalığı için kullandık.

BT bakterisi tek başına tam etki sağlamıyordu...
Kaolin tek başına kullanıldı, yine etki tam etki sağlamadı...
Gülleci bulamacı 15 lt. suya 30 cc kullanıldı tek başına durdurmuştu.


Bu bize olumlu etki yaptı.


Bu defa yeni yapılan gülleci bulamacı 15 lt.suya 200 cc + kaolin+ delfin _ki cevizde iç kurdu için de) kullanıldı.


3 gün beklendi. Hiç olumlu etkisi gözlenmedi.

5. gün gittiğimizde akar (ballık) hastalığı tamamen yok olmuştu.

Bu defa;

başka elma ağacında sadece yeni yapılan gülleci bulamacı _15 lt. suya 200 cc olarak kullanıldı.

5 gün sonra akar ( ballık) hastalığını tamamen silindiği gözlendi.

Yani gülleci bulamacı tek başına etkili...

Şimdi;

elmada akar hastalığı için gülleci + elmada güneş yanıklığı için kaolin iyi ikili oluşturuyor...

BT. bakterisi ise ceviz iç kurdunda etkili.


Deneme;

Gülleci bulamacı+ kaolin+ BT. bakterisi,

cevizlerde kullanıldı. Ve kullanılan ağaçlarda ceviz iç kurdu olmadı.

BT bakterisi (delfin) zaten tek başına etkiydi. Ama tam etki istendi.

Gülleci+ kaolini gelecek yıl kullandığımızda ve etkisini gördüğümüzde;

listeden BT. bakterisini yani ticari adı Delfini çıkaracağız ve maliyeti düşüreceğiz.

Yardımlarınız için teşekkürler dostlar.

Saygılar

epsody 29-06-2011 12:49

Bu ürün don ve güneşin etkileriniden bitkiyi koruyordu.
 
Bu mesajımda geçen sene alıp uyguladığım bi ürünün bilgilerini aktarmak adına, Ubyi Aliğa, Menemen hattındaki arkadaşlarıma ziyareti sırasında bu üründen bahsederek ilgilerini çekmiştim, bu ürün kısaca tanımlama ile Doğal Bitki Antifirizi olarak lanse edilerek Üreticelere sunuluyordu.

CROPAIDNPA
Doğal Bitki Antifrizi
1Lt lik şişede bu şekilde tanımlanıyordu.

Ubyi Hattındaki arkadaşlarımın Kaolin kili üzerine odaklandıkları çalışmalara katkı sağlar düşüncesi içinde bu bilgilerimi paylaşma ihtiyacını hissderek bu bilgilerimi forumlara aktarmış oluyorum.

Bu preparat genelde kış aylarındaki olumsuzluklari gidermede kullanılıyor buradan daha geniş bilgilere ulaşabilirsiniz. sevgilerimle.

Halil Önen 30-06-2011 00:18

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi epsody (Mesaj 829221)
......
Bu preparat genelde kış aylarındaki olumsuzluklari gidermede kullanılıyor buradan daha geniş bilgilere ulaşabilirsiniz. sevgilerimle.

Teşekkürler dostum,

sizden rica etmiştim, bulmuşsunuz.

Kullanacağım.

Güneşten de koruyormuş, fasulyede ve domateste kullanacağım.

Doğal bitki antifrizi olarak Thiobocillus bakterisi yanında yanında 60 kadar makro ve mikro element içeriyor ve çiçekte de atılıyormuş.


Topraktan da _damlama için uygun_ veriliyormuş. Havanın serbest azotunu fiske ederek toprağın azot bakımından zenginleşmesini sağlıyormuş.

Sıvı gübrelerle karıştırılıyor ve yapraktan veriliyormuş.

Kımızı örümçek, yaprak bitleri, kara leke, kelebek yumurtası ve iç kurduna da faydası oluyormuş.

Tabii bunlar fazladan yararları;
asıl faydası bitkileri soğuktan koruması.

Müdürün Bahçesinde de zeytinlerde uygulayabiliriz.

Çok sağol

Asit karakterli ama organik yetiştiricilikte kullanılan biyolojik bir ürünmüş.

Halil Önen 01-07-2011 22:39

5 Eklenti(ler)
Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Halil Önen (Mesaj 811290)
Sevgili üzümün dediği gibi, kumlu yerlerde yerfıstığı iyi oluyor. Bunu daha önce denemiştim.

4 sıra gibi diktik. Sonuçlarını görmek için. Hani çerezlik gibi.

Bir kaç yıl önce müdürün bahçesine vermiştim 1 kg. kadar. Biz yemiş bitirmiştik, ondan verdiğim kadar geri aldım.

Eklenti 217211

Önce kabuklarından ayrılır. İçleri çıkartılır.

Eklenti 217212

Bir yere iki tane yeter... Aynı yötemle üstleri kapatılır. Sıkıştırılır. Toprakla sıkıştırmak önemli.

Eklenti 217213

çıkıyorlar...

Eklenti 217214

Büyüyorlar...


Üzerine kaolin atmak istemiştik ama yapıştıramamıştık. :)

Halbuki güneşe dayanıklı yaprak yapısı ve hastalıklara direnci ile bize ders verir gibiydi.:)

Şimdi çiçek açtılar.

Eklenti 230281

Ben de üzerine bir kürek kadar toprak atacağım.

Eklenti 230282

Ve çiçeklerine kadar gömeceğim.

Onun amacını bilmem ama benim ki; gücünü çiçekten tohuma değil, köke vermesi ve toprak altında daha fazla fıstık salkımı oluşturmasıdır.

Eklenti 230285

Onların boya gitmesini istemiyorum.

Eklenti 230286

'O' her çiçek açtığında ben bir kürek toprak atacağım.:)

Ölçülü olmalıyım bu müdahalede, ona nefes alacak kadar yaprak bırakmalıyım _ ki bana küsmesin.;)

Eklenti 230287

Yılmak yok.
Ondan iri taneli, salkım salkım fıstık istiyorum.


Forum saati Türkiye saatine göredir. GMT +2. Şu an saat: 17:41.
(Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.)

Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2024