Solucan Gübresi (vermicompost) VİDEO
 

http://vimeo.com/14091294
izleyemiyorsanız deneyin.

http://www.nasilbilgi.com/uretim-ima...lucan-gubresi/

TRT Gap, Bu Toprağın sesi programı.

Türkiye de ilk solucan gübresi üreticilerinden

Burçin Karababa ve akademisyen Uğur Tutar ın katıldığı programın tam videosu.

http://vimeo.com/14091294

İlerleyen mesajlarda konu ile ilgili detaylı paylaşımlar bulabilirsiniz

TRT Gap, Bu toprağın sesi

Harika bir program yapılmış.

Sn. Burçin Karababa örnek alınacak insan. Eylül 2010 da solucan satışının başlayacağını söylüyor.Kendine ve toprağa en verimli tür olan Kaliforniya solucanı için...

Bu sayfada,

Cumhuriyet Üniversitesi Zara M.Y.O öğretim görevlisi Sn. Prof.Dr. Uğur Tutar 'ın solucan ve onun gübresi için makalesinin yayınlanması çok faydalı olacaktır.

Arkadaşlar,

Türkiye'nin ikinci solucan gübresi üretim tesisi olan Ekosol'un sahibi sayın Burçin Karababa ile ilgili röportaja buradan ulaşabilirsiniz.

Saygılarımla!

Elimde yok, ben de makaleye ulaşamadım.:(

Makaleyi bulup fazla uzun değilse buradan yayınlayabilirim ama iki hafta falan sonra.
Zara' ya o zaman gideceğim de.

Sn.Mete linkler için çok teşekkürler.

Solucan gübresi için kafamdaki soru işaretleri cevaplarını buldu.

Sn,Denizakvaryumu doğru soruyu sormak da bilgi ve tecrübe gerektirir.

Sorularınızı ve cevaplarınızı paylaşırsanız bizler de faydalanmış oluruz.

Sn,bursevi bekliyoruz.

Youtube videolar.

http://www.youtube.com/watch?v=U27Ai...eature=related

http://www.youtube.com/watch?v=sFTfI...eature=related

http://www.youtube.com/watch?v=6IZTz...eature=related

http://www.youtube.com/watch?v=OQPSf...eature=related

Solucan gübresi ile yerküreye katkıda bulunmak
 

Sn. Mete,

Yabani otu nasıl önlüyor anlamış değilim. Bu konuda ayrıntılı bilgi verirseniz sevinirim.

Evet, yabani otu önlemesi hayli iddialı. Ben de merak ettim.

Sayın acemi çaylak,bayındırmevki,
Aşağıdaki alıntı yazıda solucan gübresinin faydaları ifade ediliyor.

Ayrım gözetmeksizin her türlü tarım kültürünü ve toprağın verimliliğini %30 oranında arttırır.
Yapısı gereği ile toprağın PH, sütrüktür ve nemini düzenler.
Havalanmayı sağlarken, su tutma kapasitesinin yüksekliği topraktaki su stresini minimize eder.

İçeriğindeki bitki besin maddeleri suda yavaş çözülerek bitkilerin uzun zaman beslenmesini sağlar.
Özellikle kimyasallarla kirlenmiş, kuvvetini ve canlılığını yitirmiş, yorulmuş toprakların ıslahını sağlar.
Yapısında bulundurduğu çok sayıdaki bakteri sayesinde topraktaki zararlı bakterilerle rekabet eder ve onların zararlı etkilerini ortadan kaldırır. Hastalıklara karşı direnç sağlar.
Yabani ot tohumu içermediğinden; ürün, besin değerini yabani otlarla paylaşılmaz.
Gübresinde bakterilerin bitkiye verdiği direnç, bitkiden ürüne geçeceğinden; kaliteli, gerçek aromalı, bol verimli ve uzun ömürlü ürün sağlar.
Asitli, kumlu toprakların parçacıklarını birbirlerine bağladığı gibi ağır killi topraklarda parça bağlılığını gevşeterek gözenekli yapıyı arttırır.Toprakların bitki gelişimi için daha uygun bir yapı kazandırmaktadır.
Yapısı nedeniyle toprak havalanmasına uygun etki yapmaktadır.
Tohumların erken filiz vermesini sağladığı gibi güçlü (gövde kalınlığı, yaprak yeşil oranı, yaprak sayısı, çiçek miktarı ve ürün miktarı ) ve önce verim alınmasını sağlar.
Solucan gübresi kullanılan topraklarda uzun süre humusun toprakta parçalanması devam ettiğinden, oluşan karbondioksit ve organik asitler, bitki besin maddelerinin bitkiler için faydalı hale geçme süresini uzatır.
SOLUCAN GÜBRESİ %100 ekolojik ve non-toksiktir.
GÜBRESİ kokusuzdur.
SOLUCAN GÜBRESİ ile yetiştirilmiş bitkilerde nitrat kalıntısı bulunmaz.
SOLUCAN GÜBRESİ suyu, havayı ve toprağı kirletmez.

Sn. Mete,

Solucan gübresinin yararını tartışmıyoruz. Bunu hepimiz biliyoruz. Ancak her üründe olduğu gibi bu ürününde her sorunu çözdüğüne dair reklam içerikli söylemlere katılmıyorum.

Mikrobiyoloji ve Toprak konusunda ısrarla toprağın fiziksel, kimyasal ve biyolojik süreçleriyle bir bütün olduğunu anlatmaya çalışıyorum. Bu yüzden kötü bir toprağı ne solucan gübresi ne de diğer ürünler tek başına düzeltemiyor. Ayrıca "kötü koku" veya "yabancı ot tohumu içerir" türünden hayvan gübresini kötüleyen bütün yaklaşımların reklam kokan ticari söylemler olduğuna inanıyorum. İyi ıslah edilimiş (kompostlaştırılmış) herhangi bir hayvan gübresinin de solucan gübresine yakın etkileri olduğunu düşünüyorum.

Sonuçta bütün canlıların dışkısı (hatta ıslah edildiğinde insan dışkısı bile) gübre olarak kullanılabilir. Solucan gübresi de solucanların dışkısı. Hatta mikrobiyolojik açıdan baktığımızda topraktaki küçük mikroorganizmalarda ürettikleri enzimi metabolitik aktivite sonucu üretiyorlar. Yani orada gerçekleşende yüksek omurgalı hayvanlardaki süreçlerden çok farklı değil. Hem solucan hem de küçük canlıların dışkısının diğer dışkılardan tek farkı, bitkinin daha kolay erişebildiği enzim, vitamin vb. gibi daha basit yapıda organik bileşikler içermesi.

Ayrıca yabani ot olayına dönersek, solucan gübresi nasıl bitki için çok besleyici ise yabani ot içinde o derece besleyicidir. Yani solucan gübresi yabani otu engellemez.

Sayın acemi çaylak,

Yabani ot-solucan gübresi ilişkisinde en doğru ifade
tohum barındırmadığından kullanıldığı bahçe ve tarlada yabani ot oluşumuna
sebep olmaz şeklinde özetlenebilir mi?

Sn. Mete,

Aynen söylediğiniz gibi tanımlanabilir.

solucan gübresi resimler.
 

solucan gübresi resimler.

solucan gübresi resimler.

solucan gübresi resimler.

Bu başlığa şükranlarımı sunarım.
 

Arkadaşım Mete, solucan gübresi ve kompost oluşumunun tanıtım ve yaygınlaştılması çalışmalarına sağladığınız paylaşımlar bu alandaki bilgi boşluğunun doldurulmasıyla uygulayıcıların artmasına paralel olarak solucan gübresi ve kompostu konularına yeni ufuklar açtınız, size bu çalışmalarınızdan dolayı şükranlarımı sunarım, sevgilerimle.

Sayın epsody,iltifatınız için teşekkür ederim.Yaptığım; internet üzerinden ulaştığım fotoğraf ve videoları agaclar net üyelerinin hizmetine sunmaktır.

Evde kompost,solucan gübresi üretimi videosu

http://www.mefeedia.com/video/23780170

Sayın acemi_caylak,

solucan gübresi yabani otların büyümesini engellemiyor ama eleme usulüyle elde edildiği için içerisinde yabani ot tohumu barındırmıyor. Solucanlar sistemde besinleri tüketirken bir çok olası yabani ot zaten yeşeriyor ve tekrar çürüyerek solucanlara yeniden besin oluyor. Sert kabuklu olanlar ise elemeden sonra ayıklanıyor. Her şeye rağmen yine de eser miktarda olabilir.

Diğer bir konu da, kompostlaşma sürecinden de geçse normal gübreler, büyükbaş hayvan gübreleri örneğin steril olamıyor. Bu nedenle bitkisel hastalıklara neden olabiliyor. Ancak solucan gübresin araştırmalar gösteriyor ki, 100% steril. Solucanlar normal besinlere nazaran bitmiş kompostu daha çok seviyor ve tüketiyor. Çünkü solucanların temel derdi "protozon" adlı bir mikro bakteriyi tüketmek. Bu ve bunun gibi bir kaç bakteri solucanlar için yaşamsal öneme sahip. Kompostlaşmış atıklarda veya hayvan gübrelerinde bu ve benzeri bakteriler bolca var ama zararlı bakterilerin de olma olasılığı var. Bitmiş bir kompostu solucanlara tükettirdiğinizde gübre tamamen steril ve yararlı bakterilerle yükleniyor.

Ayrıca solucan gübresinde, diğer gübre ve kompostlarda olmayan çok temek bir daha var. Mukus. Mukus gübredeki besinleri bitkiye salınımlı verilmesini sağlıyor ve gübrenin su ile yıkanıp gitmesini de engelliyor. Tabi su tutma özelliği de mevcut.

Solucanlar mide ve bağırsaklarında diğer hiç bir canlıda olmayan enzimler içeriyorlar. Bu enzimler de onların dışkısının diğer hayvan dışkılarından daha üstün olmadının nedenidir.

Nükler faciayla kirlenmiş toprakların ıslahının ve ayrıca İsrail'in çölde başarılı tarım yapmasının sırrı solucan gübresinde yatıyor. Solucan gübresi etkisi ve gücü zamanla görülen bir mucizedir.

"Bu yüzden kötü bir toprağı ne solucan gübresi ne de diğer ürünler tek başına düzeltemiyor." demişsiniz. Zaten böyle bir iddia yok. Çünkü tarım yapılan toprak ister istemez diğer etkenlere de açıktır. Ama şu da gerçektir ki, solucan gübresi ve solucanlar gerçekten de bu güce sahip. Kimyasal gübrelerde olduğu gibi radikal ve çarpıcı bir fark yaratmak gibi bir iddiası yok. Ancak zaman içinde toprağın yapısını gerçekten çok iyi düzenliyor.

Zamanla bu konuda reklam yapmaya bile gerek olmadığı görülebilecektir.

Saygılarımla!

Solucan gübresinin tam oluştuğu durumda homojen bir yapı var. Bu durumda bitki tohumu olması %0 dır. Ancak tam yatak oluşturmadan oluşmuş siyah renk almış granüle görüntü veren durumdaki solucan gübresinde az da olsa yabani tohum bulunabilir.

Not: 21 mesajdaki mavi örtülü 1, 2 nolu set fotoğrafları, benim deneme tekneleridir

Sn. Savaş,

Öncellikle yazınızdaki bir yanlışı düzelteyim. Protozon veya protozoa denilen canlılar bakteri değil ökaryot canlılardandır. Bakteriler ise prokaryot canlılardır.

Prokaryot Canlılar: Hücreleri gelişmiş organellere sahip olmayan canlılar.
Ökaryot Canlılar: Hücrelerinde gelişmiş organeller bulunan canlılar.

şeklinde kısaca özetlenebilir.

Solucanlara gelince dikkat ettiyseniz solucan gübresinin yararını tartışmadım. Solucanların yararı farklı, reklam kokan bir söylemle uçar kaçar demek farklı söylemler. Geçen gün aslında solucan konusunda uzman olduğunu söyleyen Sn. Epsody'e "solucanların toprağın agregatlaşmasına katkıları hakkında" söylemek istediğimde buydu. Üretcilerin dolduruşuna gelerek burada bilimsel olmayan bir çok söylem doğruymuş gibi savunuluyor. Karşı çıktığım konu budur.

Ayrıca gerçek bir kompostun toprakta solucan gübresine yakın bir etkide bulunacağına inanıyorum. Bu yüzden solucan gübresine kg başına 2-5 TL arası bedel ödemektense kompost kullanır ve toprağımda solucanların gelişmesini sağlarım. Örneğin Sn. Nariçi'nin bu konudaki çalışması takdire değer bir çalışma. Kendi solucan gübresini kendisi üretiyor. Eğer elinizde solucan gübresi ve kompost kullanılarak yapılmış karşılaştırmalı araştırma varsa yazarsanız sevinirim.

Aşağıdaki yazı Prof. Koray Haktanır ve Prof. Sevinç Arcak'ın Toprak Biyolojisi kitabından alıntıdır. Bu verimli canlıları böylelikle daha iyi tanımış oluruz.

Yer Solucanları
Toprakta yaşayan büyük omurgasız hayvanların en önemli grubunu oluşturan yer solucanları Oligochaeta takımı (Solucanlar) vasıtası ile Annelida (halkalı kurtlar) dalına bağlıdır.

Kuzey yarı-kürede çayır ve orman arazilerin mull katmanlarında metrekarede yüzlerce bulunabilen bu canlılar asit podzol topraklarda yaygın olmayıp, metre karede onlar ile ifade edilebilirler. Tropik ve yarı-tropik bölgelerde ılıman iklimde olduğu kadar yaygın değildirler. Kuzey yarıküre türleri nötral ve alkali koşullara adapte durumdayken, pek çok tropik ve güney yarı-küre solucanları asit koşullara daha iyi uyum sağlamıştır.

Ilıman bölge türlerinden kırmızı renkli Lumbricus terrestris ile açık pembe renkli Allolobophora caliginosa Avrupa, Doğu ve Orta ABD'de çok yaygındır. Yer solucanları ancak nemli koşullarda aktif durumda bulunabilirler. Çünkü bu canlılar salgıları için bol miktarda sıvı gereksinirler. Ayrıca hareketleri hidrostatik bir iskeletin kasılması ile sağlandığından suya gereksinim çok yüksektir. İlave olarak solunumu tüm vücut yüzeyi ile yaptıklarından, solunum için nemli bir deri gereksinimi bulunmaktadır.

Yer solucanları topraklarda omurgasız hayvanlar içinde biyokütle bakımından başat kütleyi oluştururlar. Görece büyük canlılar olup aktif toprak işleyici özellikleri nedeniyle toprağın fiziksel özelliklerine etkileri vardır. Ayrıca toprağın kimyasal ve enzimatik özelliklerini etkiledikleri de saptanmıştır.

Bu canlıların vücutları kuvvetli kas yapısı olan çok sayıda (100 ile 200 adet) bölüt (segment)ten oluşmuştur. Yutak sistemlerinde özel bir çene ve öğütücü kısım olmadığından besin maddelerini birlikte yutmuş oldukları ince taş parçacıkları yardımı ile öğütürler. Her türlü bitkisel artıklar, proteinli dokular ile beslenirlerse de, ana besin kaynakları bitki artıkları, özellikle yaprak dokusudur.

Lumbricidae iki ana gruba ayrılır. Birincisi toprak yüzeyindeki organik horizonda yaşayan ve çok az mineral madde yutan gruptur. İkinci grubu ise, esas olarak mineral topraklarda yaşayanlar oluşturur. Bu ikinci grup üyeleri beslenme veya toprağı kazma sırasında, önemli düzeyde mineral maddeyi sindirim sistemlerinden geçirirler. Bu grup üyeleri yaşamlarının tümünü toprak içinde kendi açtıkları kanallarda sürdürürler. Yer yüzüne çoğunlukla geceleri yağmurlu dönemlerde gündüzleri çıkarak, organik besinlerden yararlanırlar. Bazı lumbrisidler hem yüzeyde, hem de mineral parçacıklarla beslenirler. Yaygın bir Avrupa türü olan Lumbricus terrestris uygun olmayan yüzey koşullarında bir kaç metreye ulaşan kanallar oluşturabilir. Ancak lumbrisidlerin çoğu birkaç santimetreden daha derin tünel açmazlar.

Yer solucanları hem ayrışmakta olan bitki materyali, hem de mineral maddeleri sindirim sistemlerine alarak öğütür ve yararlanmadıkları kısımları dışkı halinde toprağa bırakırlar. Yumurta şeklinde toprağa bırakılan bu dışkılar kimyasal ve fiziksel özellikleri bakımından önemlidir.

Bu özel şekilli dışkıların, normal topraktan daha fazla suya dayanıklı agregat özelliği göstermesi yanında yarayışlı besin maddesi kapsamı ve enzim aktivitesi düzeyi bakımından orjinal topraktan önemli düzeyde zengin olduğu gözlenmiştir. Benzer şekilde bu dışkılardaki mikrobiyal populasyon, çevrelerindeki topraktan fazla bulunmaktadır.

Bunun nedeni yeni bırakılan dışkıların amonyak ve kısmen özümlenmiş organik madde bakımından zengin olması ve mikrobiyal hücuma maruz kalmasıdır. Yer solucanları bir gün içinde ağırlıklarının iki katı kadar dışkı oluşturmaktadır. Yapılan tahminlere göre yer solucanlarının sindirim sisteminden bir yıl içinde geçen ve tekrar toprağa bırakılan orjinal toprak miktarı 10 ile 90 ton/hektar düzeyinde olabilmektedir.

Toprak faunasının pek çoğunun aksine, yer solucanları tarım toprakları için büyük öneme sahiptir. Yer solucanlarının toprağı işleyerek açmış oldukları kanalların çeperleri, bu canlıların özel salgıları ile kaplanmış olduğundan oldukça dayanıklı bir boşluk sistemi sağlarlar. Bu şekilde pekiştirilmiş bu kanal çeperleri ayrıca yarayışlı N, P, K ve Ca bakımından zenginleşmektedir. Bitki kökleri gelişmesi sırasında bu kanalları takip etmekte ve bu besin maddelerinden yararlanmaktadırlar.

Görüldüğü gibi bu canlılar topraktaki ayrışmamış organik maddelerin ayrışma süreçlerinde hızlandırıcı ve mikrobiyal aktiviteyi geliştirici bir rol oynamaktadırlar. Bu canlıların sindirim sistemleri, organik maddenin ayrışması için iki önemli enzimi içermektedir. Bunlar selüloz ayrışmasında etken olan selülaz ve kitin ayrışmasını sağlayan kitinaz enzimleridir.

Yer solucanları faunasının yaşam yoğunluğu ve çeşitliliği toprakta bulunan organik maddelere, nem ve diğer bazı toprak koşullarına bağlıdır. Orman ve çayır topraklarında biyokütleleri 100-258 gr/metrekare düzeyinde bulunur. Tarla topraklarında az bulunmalarına karşın, organik gübre ilavesi önemli biyokütle artışına neden olmaktadır. Yer solucanı türleri özel biyotop gereksinebilirler. Örneğin Dendrobaena octaedra ve Bimastus eiseni yalnızca üst organik toprak horizonunda bulunmasına karşın, Octolasium cyaneum ve Allobophora caliginosa mineral toprakları seçmektedirler.

Dünyaca yaygın bir tür olan Lumbriscus terrestris toprak yüzeyine çıkarak yaprak ve benzeri organik maddeleri toprak içindeki kanallara taşır. Yedi metreye ulaşan derinlikte kanallar açan bu tür, toprak özelliklerini kuvvetli bir şekilde etkileyebilir.

Özellikle lös topraklarda Lumbridaceae'nin aktivitesi yıllık sıcaklık ve nem dalgalanmalarından kuvvetle etkilenir. Üst toprağın 12-16 °C sıcaklıkta olması L. terrestris için optimal olup, sıcaklığın 28 °C dereceye çıkması öldürücü etki yapar. İlkbahar ve sonbahar dönemleri sıcaklık, nem ve organik madde koşulları ile en uygun yaşam dönemlerini oluşturur. Yaz sıcakları ve kışın ekstrem şartlarında toprak derinliklerine çekilerek küme oluştururlar. Yer solucanları doğal ekosistemlerde madde döngüsü ve toprak oluşumu bakımından bir çok öneme sahip canlılardır. Bir dekarlık bir alanda bu canlıların vücutlarından geçen toprak miktarı yılda üçbin beşyüz kilogram düzeyindedir.

Solucanların vücutlarından geçerken sindirim enzimleri ve öğütücü hareketlerin etkilerine yalnızca besin olarak hizmet eden organik maddeler değil, onlarla birlikte mineral bileşiklerde uğrar. Yer solucanları dışkı kümelerinin yakınındaki sık çayır vejetasyonu, bu bölgede besin maddelerinin yarayışlılığının arttığını göstermektedir. Bu olayda azot en büyük etkiyi oluşturmaktadır. Analizler dışkı yumrularının yarı ayrışmış organik madde, toplam azot, nitrat azotu, değişebilir kalsiyum ve magnezyum, yarayışlı fosfor, pH düzeyi, baz doygunluk yüzdesi ve değişim kapasitesi ile enzim aktivitelerinin, orjinal topraktan daha yüksek bulunduğunu göstermektedir.

Yer solucanları toprak oluşumunda da önemli rol oynamaktadırlar. Wollny (1980)'nin çalışmalarına göre, yer solucanları toprak strüktürü ve fiziksel özelliklerini-porozite (boşluklar sistemi), su iletimi, havalanma ve su tutma kapasitesini-olumlu etkilemektedir. Bu fiziksel ve kimyasal koşulların iyileştirilmesi nedeniyle toprak verimliliği üzerine çok önemli etkileri bulunmaktadır. Yer solucanlarının toprakta açtıkları kanal sistemleri küçümsenemeyecek kadar önemlidir. Yonca örtüsü altındaki topraklarda bir hektar alanda çapları 1-6 mm arasında değişen 15 milyona yakın kanal oluşturdukları ve bunun öncelikle havalanma ve drenaj üzerine çok olumlu etki yaptığı Wyssozik tarafından bildirilmektedir. Bu şekilde oluşturulan kanalların toplam hacminin toprak kütlesi hacminin %1'ine ulaştığı ve bir hektarlık toprağın 1 metre derinlikteki kısmında kanalların toplam hacminin 94.3 metreküp olduğu hesaplanmıştır.

Sayın acemi_caylak,

düzeltme ve bilgi için teşekkürler.

Amaç zaten her üreticinin kendi toprağındaki solucan çokluğunu, ve çeşitliliğini, yükseltmek ve devamını sağlamak.

Ancak ne yazık ki, insanlar neredeyse 90%'ı su olan sıvı kimyasal gübrelere daha çok fazla para harcayabiliyorlar. Bu açıdan solucan gübresine para vermek daha anlaşılır olabilir. Ama şu da var ki, ben o kadar yer gezdim baktım, toprağı deştim, Türkiye'de topraklarda çok az solucan var. Bunun elbette nedenleri vardır. Toprağa yaptığımız işkence belki de bunun en başında gelmektedir.

Benim fikrim şu: Kompost kullanarak toprakta solucanların çoğalmasını sağlamak kaçınılmaz ve mutlaka olması gereken bir şey. Ama sadece bu yöntemle yeterince hızlı bir şekilde solucan gübresi elde etmek mümkün olmayabilir. Bence bu ikisi organize olması gereken bir faaliyet.

Saygılarımla!

Sn. Savaş,

Son cümlenize tamamen katılıyorum. İkisi birbirinin alternatifi değil. Birbirini tamamlayan uygulamalar. Keşke herkes Nariçi gibi bu işi başarabilse. Hobici arkadaşlar yüksek para verebilirler. Ancak büyük bahçesi olan arkdaşlar mutlaka bahçenin bir köşesinde böyle bir tesis kurmalı.

Hatta solucan aramaya da gerek yok. Gerçek solucan gübresinde solucan yumurtası vardır. 1 kg alıp oradaki solucanların nemli besiyerinde çoğaltılması sağlanabilir. Bunu sitemiz üyelerinden Ensar şu anda yapıyor. Bir ay içerisinde epeyce çoğalmış durumdalar.

Hımmm...

Güzel yazılar. Yavaş, yavaş aynı noktaya gelinmekte. Aklın yolu bir. Görüyorum ki Sayın Savaş'da yerinde üretime sıcak bakmaya başladı.

Dikkatli okunursa 28 nolu mesaj konuyu tamamlamakta. Gübresinin yararı dışında solucanın toprakta bulunmasının da başlı başına bir fayda olduğu açık. Solucanların nasıl bir iklim ve toprak yapısında bulundukları da anlaşıldı (yazık ki Karadeniz Bölgesi ve Marmara Bölgesinin kuzeyi dışında iklim şartları uygun değil) Şimdi bunu büyük tarım alanlarında nasıl uygularız?

Bahçenin bir köşesinde böyle bir tesis kurmakla pek olası değil. İlgi ve alaka gerektirir. Bu da zaman demek. Yer ayırma ve taşıma, dağıtma işleri de var. Şehirden gelen meraklısı yapar da köylü yüz vermez. Şöyle olması olası.

Malüm, artık sulama teknikleri gelişti. Noktasal sulama (damla sulama, mini spring vs. çözümler) ile sadece hedef alan sulanıyor. Hazırladığımız kompostu bitkinin sulama alanına şartına uygun biçimde yayıp karıştırdığımız da buna doğru solucan türünü de aşılarsak sulama tekniği nedeniyle sürekli nemli tutulan bu alan çok güzel bir solucan gübresi üretim hanesi olur. Toprağın havalanması da yanında hediyesi.

Meyve bahçeleri ve tekniğe uygun tek yıllık bitkiler dışında tarla bitkileri için uygun çözüm hangi tür olduğu. Doğru türü bulup kimyasal gübreyi keserek, organik gübreleme ile toprakta solucan popülasyonunun artacağına inanıyorum.

Tarım yapılan yerin toprak yapısı, nemliliği ve sıcaklığı, sulama şartları, iklim vs. parametreler göz önüne alınarak doğru türlerin tespit edilip toprağa aşılanması büyük alanlara uygun olur.

Kısaca; Bir kilo solucan gübresi yerine bir kutu solucan daha makbüle geçecek.

Evet, hatta bir kilo sulucan yerine, bir kilo solucan gübresi daha makbule geçecek.

Solucan gübresinde solucanların yumurtaları var diyor; Acemi Usta... Gübre seçimi aslında solucan seçimidir de...

Aslında açmış olduğum başka bir başlıkta
Solucan sepeti (worm bin) ve solucan kuyusu uygulamaları

http://www.agaclar.net/forum/showthread.php?t=22076

Bahçede,tarlada solucan nufusunu artırmaya yönelik solucan kuyusu uygulama videosu bulmuş yayınlamıştım.Gayet basit bir uygulama ile estetik bir çözüm yöntemi içeriyor.Aynı linki aşağıda paylaşıyorum.İlginizi çekeceğini sanıyorum.

http://www.growvideos.com/video/2296...ure-Worm-Tower

Halil usta,

Bozma bizi. Bedavaya bir kutu gönderirler işte diye sinyal veriyoruz. Çıktısını ne edim aslı var iken. Yumurta diye de tavuk yumurtasından başka birşey görmemişiz. Nerden tanıyacam solucan gübresini.

Sayın Mete,

Linkler açılmıyor. Benim bilgisayar eski. Ondandır. İlginize teşekkürler.

Büyük alanlarda zordur bu iş. Bir de damla sulama faktörü var. Sadece hedef sulanır. Diğer alanlar kuru kalır. Bu şartlarda solucanlar sulama alanı dışına pek çıkmadan bitki dibinden ayrılmazlar. Bu dezevantajı ben avantaj gibi görüyorum. İşime yarıyacak. Onun için ayrıca gübre tesisi yapmaya gerek yok. Bana lazım olacak doğru tür ile hazırlanmış bir kutu solucan.

Saygılar

Sayın bayındırmevki,

Videoyu izleyemeyenler için kısaca açıklamak gerekirse.

Farkli çapta pimaş borular 40-60 cm boyunda olabilir yarısına açılacak delik
lerle solucan kuyusu hazır hale getiriliyor.Borunun delikli kısmı toprağın altında kalacak şekilde gömülmesi ile solucan kuyusu işlemi tamamlanıyor.

Artık yapılması gereken bahçemiz veya tarlamızdaki mevcut solucanları kuyuya çekmek.Çürümüş veya çürümeye yüz tutmuş ne bulursak organik kuyumuzu doldurmak.Neler olabilir?Yaprak,meyve,sebze ile turunçgiller ve soğan hariç,pişmiş yemek artıkları ile et olmasın lütfen vs ile doldurmak.Artık çürüntüleri keşfedecek bahçemiz solucanlarının lokantası hazır buyursunlar afiyetle yesinler beslensinler sayıları artsın.

Arzu ettiğimiz kadar kuyu sayısnı artırmak mümkün.

Arkadaşlar,

şu sıralar araştırmakta olduğum bir kaç konu var. Bu konular tam da yukarıda yazılanlarla çakışıyor.

Bunlardan birincisi,

solucan gübresinin içeriğinde yer alan yararlı bakteri ve diğer mikroorganizmaların yaşamaya devam edebilmeleri için gübrenin belli bir nem oranını sürekli olarak koruması gerekiyor. Eğer gübre kurursa, ki daha önce de bahsedilmişti, mukus tabakasından dolayı sertleşiyor. Kuruyan gübre içindeki yararlı bakteri, mikroorganizma vs. canlılar da yitebiliyor, ya da en azından öyle olduğu kanısındayım. Bu konuyu yabancı internet sitelerinde forumlarda tartışıyorum, ayrıca ABD'de lisanslı bir üreticiya danıştım yanıt bekliyorum.

İkinci konu da,

solucan gübresinin doğrudan toprak yüzeyine değil de toprak yüzeyinin hemen altına uygulanması konusunda. Çünkü yüzeyde olan gübre hava, güneş vs. etmenler yüzünden etkisini daha çabuk yitirebiliyor. Ama hemen toprak yüzeyinin altına serilen gübrede bulunan mikroorganizmalar yaşamaya ve çoğalmaya devam ediyorlar. Burada aldığım duyumlara göre damala sulama yapan üreticiler, damala sulama sistemlerini sabitledikleri için gübreyi toprak altına vermekte zorlanıyorlarmış. Bazı kişiler bu nedenle çeşitli tekniklerle solucan gübresini sıvı solucan gübresine dönüştürme yoluna gidiyorlar. Bu da gübrenin fiyatını arttırıyor tabi. Bu konuda belki de yeni sulama tekniklerini araştırmak gerekecek.

Ayrıca damla sulamada su sadece hedef noktaya verildiğinden solucanlar da burada yoğunlaşacak. Ama bence bu bir avantaj olmayabilir. Çünkü solucanlar toprakta ne kadar çok yayılım gösterirlerse o kadar iyi oluyor.

Br diğer konu da, yine bir yerlerde okumuştum, uygun koşullarda solucan yumursasındaki yavrular yaklaşık 1 yıl kadar yumurta içinde kalabiliyorlar.

Son olarak, farklı tür solucanlar bir araya geldiği zaman biri diğerine baskın gelip onu yok edebileceği gibi, ortaya daha iyi yeni bir türün de çıkabileceğine dair söylemler ve çalışmalar var. Bu da dikkat edilmesi gereken bir konu.

Saygılarımla!

Solucan gübresini de torf gibi ambalajında nemli tutmak gerekli.

Savaş Bey in Burçin Hanım la yaptığı söyleşide şöyle bir anektod geçiyor.

"Biz birkaç noktaya solucan gübresi verdiğimizde, o zamanlar mevsim gereği çok iyi bir kurutma yapamamıştım, gübre yumurtaları ile beraber gitmiş. Orada doğmuşlar. Sonra bana telefon açtılar ve “Aşk olsun Burçin hanım ya! Biz torbayı açtık bir yığın solucan çıktı içinden.” Dedim ki o solucanları olduğu gibi bana gönderin. Ben size iki kat para ödeyeyim dedim."

İleride Burçin hanım doğrudan solucan da satacak. Amaç solucan bulmaksa eğer o kolay iş.

Ben de solucan alacaklar arasındayım.

Satışa ne zaman başlayacak?

Sn. Denizakvaryumu,

Senin bahçe bildiğim kadarıyla çok güneş alan bir bahçe. Yazın toprağın nem durumunu solucanlar için uygun koşullarda tutmak çok önemli.

Haklısınız en azından yeni dikilen fidanların biraz büyümesini beklemek en doğrusu ...