agaclar.net

agaclar.net (https://www.agaclar.net/forum/)
-   SIK SORULAN SORULAR / FORUM KULLANMA KILAVUZU (https://www.agaclar.net/forum/sik-sorulan-sorular-forum-kullanma-kilavuzu/)
-   -   Forumda Türkçenin doğru kullanımı hakkında (https://www.agaclar.net/forum/sik-sorulan-sorular-forum-kullanma-kilavuzu/1669.htm)

Balıkcı 28-01-2007 11:32

Bakış açısına göre, Kagan'ın da Müjgan'ın da tezi savunulabilir.(Okullardaki münazaralar gibi):D

1-Dilimize girmiş yabancı kelimeler, bizim potamızda eriyerek ya manası ya da telaffuzu değişmiş ve Türkçe olmuştur.
Misafir, Arapça'da yolcu demektir.
Biz ise çok farklı manada kullanıyoruz.Yani artık bu kelime Arapça değil Türkçedir.
Perşembe, haftanın günlerinden biridir.
Aslı Farsça Pençşembe (Beşinci gün) kelimesidir.
Demek ki bu da artık Farsça değil Türkçedir.

2-Kelimelerin aslına uygun kullanılması daha doğrudur.

Mesela İnkilap ve İnkılab kelimelerine bakalım.
Ben farklı yazdım ama bunları biz aynı şekilde inkilap olarak yazıyoruz.
İki kelime de Arapçadır.
Arapçada Türkçede olmayan iki farklı (K) harfi vardır.Biri ince(Kef) diğeri kalın(KAf).
İnce K ile yazılan İnkilap, köpekleşme gibi bir mana verir.
Kalın K ile yazılan İnkılab, değişme demektir.

(Arapça Kelb=Köpek, Kalb= Değişim)

Cami, Arapça bir kelimedir ve son harfi (Ayn) harfidir.
Bu harf, bizim A harfimiz gibi olduğundan ismin -i hali yapılırken camisi denmez,camii denir.

..

Örnekler çoğaltılabilir.

Nasreddin Hoca'nın dediği gibi herkes haklıdır.
..

Bunları mutlaka çoğumuz biliyoruz.
Ben hatırlatma niyetiyle yazdım.

Selam ve sevgiler.

Müjgan 29-01-2007 12:37

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Balıkçı (Mesaj 70475)
Bakış açısına göre, Kagan'ın da Müjgan'ın da tezi savunulabilir.(Okullardaki münazaralar gibi):D


Mesela İnkilap ve İnkılab kelimelerine bakalım.
Ben farklı yazdım ama bunları biz aynı şekilde inkilap olarak yazıyoruz.
İki kelime de Arapçadır.
Arapçada Türkçede olmayan iki farklı (K) harfi vardır.Biri ince(Kef) diğeri kalın(KAf).
İnce K ile yazılan İnkilap, köpekleşme demektir.
Kalın K ile yazılan İnkılab değişme demektir.

Ben bütün yazılarımda inkılabı kullanırım. İnkilapın köpekleşme olduğunu bilmiyordum, ama bu gün araştırdım. Kelb, ya da okunuşu kilab, köpekler anlamına geliyormuş.
Yazdığınız doğru bir bakıma ama, şu an bulunduğumuz yer türkçenin doğru kullanımıyla ilgili bir yer. Hangi kökten gelirse gelsin, artık dilimize yerleşmiş bazı sözcükleri bilinçli ve anlamlarını düşünerek yazıp, söylemeliyiz.
Şimdi doğru ifadenin inkılab olduğunu, okuyanlar öğrendiler.
Aynı şekilde mütevazının tevazudan, mütevazinin de muvazi yani paralelden türediğini artık herkes öğrendi.;)

gisela 29-01-2007 13:43

Şimdi efenim;

Arapça'da ince "K" harfi ile yazılan "inkilab" şeklinde bir kelime yoktur.
Yani "kelb" kelimesini "inkilab" şeklinde yazıp "köpekleşme" yapamayız.

Kelb: Köpek
Kilab: Köpekler

Kalın "K" harfi ile yazılan "inkılab" ise hepimizin bildiği gibi; köklü değişiklik, iyileştirme, devrim anlamına gelmektedir.

Ayrıca sonu "p" değil "b" harfi ile biter.
Çünkü Arapça'da "p" harfi yoktur.
Biz sonradan yumuşatmışız o ayrı:)

Saygılar:)

Not: Konuyla ilgili olarak fakültedeki hocalarıma danışmak istedim ama kimseye ulaşamadım.

gisela 29-01-2007 13:43

İki defa değiştirdim yazdıklarımı.
Özendikçe yanlış yazdım:)

Balıkcı 29-01-2007 15:28

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi giseIa (Mesaj 70691)
İki defa değiştirdim yazdıklarımı.
Özendikçe yanlış yazdım:)

Katılmış olmak da yeter.

İşte yine Nasreddin Hoca'yı anacağız. ''Sen de haklısın.'';)

Arapça'da P harfi yok doğru, Ancak Türkçede İnkilap deniyor ya.
( BU kelime de ne Türkçe ne Arapça):dilli:

Aslında buradaki sorun şu: Kelimeyi başka dildeki aslı gibi mi telaffuz edip o manada kullanmalı, yoksa Türkçede, ses uyumu, yumuşama vs etkilerle aldığı yeni şekilde ve yeni manada mı kullanmalı.

Hepimiz doğru bildiklerimizi aktarıp, yanlışlarımızı düzelterek daha ileriye gideceğiz inşallah.

kazablanka 03-02-2007 13:41

uyarınızı dikkatte alacağım umarım bundan sonra daha iyi kullanırım türkçeyi teşekkürler.

Balıkcı 04-02-2007 13:00

Dostlar

Aklıma gelen, maalesef televizyonlarda dahi çok kere yanlış kullanılan bir kurala işaret etmek istiyorum.

Bir cümlede iki defa ne kullanılırsa, fiil olumlu olur.

Mesela . İkimizin de geç kaldığını anlatmak için,

Ne sen ne de ben vaktinde gelemedik. denmez.

Ne sen ne de ben vaktinde gelebildik. denir

Kagan 04-02-2007 14:33

Ben de birkaç hususa dikkat çekmek isterim:

DEVRİK ve KURALSIZ CÜMLELERİN "ÖZNE-NESNE-TÜMLEÇ-YÜKLEM" SÖZCÜK DİZİMİNİ OLUMSUZ ETKİLEMESİ.

Yanlış Kullanım: Yeni eve gelmiştim.
Doğru Kullanım: Eve yeni gelmiştim.

Yanlış kullanımda yeni olan ev, doğru kulanımda eylem (yani hareketin henüz yapıldığının belirtilmesi).

Yanlış Kullanım: Çok dişim ağrıyor.
Doğru Kullanım: Dişim çok ağrıyor.

Yanlış kullanımda ağızdaki dişlerin tamamına yakınının ağrıdığı belirtilmiş oluyor. Elbette anlatılmak istenen kişinin dişinin normaldan daha fazla ağrıması. Dolayısıyla "Dişim çok ağrıyor." cümlesi kullanılmalı ve "çok" sözcüğü eylemden önce yer almalı (ki eylemi niteleyebilsin).

Yanlış Kullanım: Alkollü araç kullanmayın.
Doğru Kullanım: Alkollüyken araç kullanmayın.

Yanlış kullanımda araç (araba, kamyon vb; artık her neyse) "alkollü" yani "sarhoş" oluyor.


SÖZCÜK DİZİMİNİN BOZULMASI ve YABANCI DİL TAMLAMA MODELLERİNİN KULLANILMASI

Yanlış Kullanım: Parasal sorun.
Doğru Kullanım: Para sorunu.

Yanlış Kullanım: Kültürel etkinlikler.
Doğru Kullanım: Kültür etkinlikleri.

Yanlış Kullanım: Kuaför Altın Makas.
Doğru Kullanım: Altın Makas Kuaförü.

Yanlış Kullanım: Banyo yapmak. ["Banyo inşa etmek" anlamına geliyor.]
Doğru Kullanım: Yıkanmak.

---------------------------------------------------------------

Bir de son zamanlarda televizyonlarda "hissetmek" sözcüğünün acayip bir şekilde kullanımı var.

Adam, hal hatır soruyor:
Yanlış Kullanım: Nasıl hissediyorsun?
Doğru Kullanım: Kendini nasıl hissediyorsun?

Yanlış kullanımda bir belirsizlik var. Kim, neyi hissediyor belli değil... Bir koku mu, yemeğin tadı mı, yoksa bir sıkıntı mı, dert mi? Madem ki hal hatır soruluyor, "Kendini nasıl hissediyorsun?" biçimi kullanılmalı.

Bir başka örnek... Adam anlatıyor:
Yanlış Kullanım: Spor yaparsan iyi hissedersin.
Doğru Kullanım: Spor yaparsan kendini iyi hissedersin.

Yine, yanlış kullanımda belirsizlik var. Spor yaparsak iyi hissedeceğiz de, acaba neyi iyi hissedeceğiz? Yoksa geleceği hissedip kâhin mi olacağız... Komşumuzun bizimle ilgili düşüncelerini mi hissedeceğiz? Yoksa hafta sonundaki derbi maçın sonucunu mu hissedeceğiz? Oysa cümlenin içine "kendini" sözcüğünü yerleştirme zahmetine katlanıversek iş hallolacak...



Bütün bu yanlış kullanımlar özellikle yabancı film çevirilerinin yanlış yapılmasından kaynaklanıyor. Milyonlara hitap eden bu filmler, Türkçe'nin yanlış kullanımını yaygınlaştırıyor ve sokaktaki adamın Türkçe'yi yanlış kullanmasına neden oluyor...

Balıkcı 04-02-2007 14:59

Kagan sağol,
Çok iyi toparlamışsın.

Ah! bu, yabancı dillerden motomot çevirme hastalığı.:mad:,
dublaj sıkıntısını atlatmak için Türkçeyi katletme hoyratlığı.

Ekleri atma hastalığı, dili bu hale getirdi.

Papatya Sokak:mad: değil, Papatya Sokağı.

Bir de oldukça kelimesinin kullanımı beni hasta ediyor.
Gerçi sözlüklerde, çok manasına da geldiği yazıyorsa da İstanbul ağzında bu kelime, eh!, şöyle böyle, epeyce gibi bir çokluğu anlatmak için kullanılıyor.Çok fazla, manasında kullanılmıyor.

.
Futbolcu müthiş bir şut çekmiş ve harika bir gol olmuş.
Spiker, maçı anlatıyor.
''Oldukça güzel bir şut'' :mad:

tiya 04-02-2007 23:02

Sayın Balıkçı verdiğiniz örnek hafif kalmış. Geçen yıl, sanıyorum İsmet Sezgin'in eşinin cenazesinde, muhabir "sayın Sezgin oldukça üzgün görünüyor" diye yazmıştı. İnsan eşinin cenazesinde ne kadar üzgün olabilir acaba?

malina 05-02-2007 10:57

Yaşamdersleri forumda 3 yıl önce konuştuğumuz bir konuyu buraya yapıştırıyorum. İlginizi çekeceğini umuyorum :)

Yazı Ziya Mete Demircan'a ait.

Alıntı:

Henüz bu yüzyılın başlarında /Benjamin Lee Whorf/ isminde bir dilbilimci ortaya müthiş bir iddia atmıştı. Diyordu ki : Kişinin konuştuğu dilin yapısı, o dili konuşanı belli bir tarzda konuşmağa ve belli bir tarzda davranmağa zorlar.

İlk duyduğumuzda itiraz edilebilir bir fikir gibi gözükse de üzerinde biraz düşündüğümüz zaman gerçeğin böyle olmadığını anlamamız zor olmaz.

Her dilin belli bir yapısı vardır. Bu yapı genel olarak Özne, Yüklem, Tümleç, Zarf, Edat ve Harfi tarif gibi elemanların cümlenin neresinde ve nasıl bulunabileceğini tarif ediyor gibi görünse de aynı yapıda diller için bile farklı anlamlar sözkonusu olabilir.

Türkçe ile Batı dilleri arasındaki en büyük ayrım cümlenin diziliş (ve tabii düşünülüş) sırasındadır:

"Ben İstanbul'a gidiyorum" (ya da İstanbul'a gidiyorum) kelimesini ele alalım. Bunun İngilizce'deki karşılığı "I'm going to Istanbul" şeklinde olacaktır.

Öznede bir sorun yok, o yerinde duruyor fakat fiilin yeri değişik. İki dildeki söylenişi gizli özne ile yazacak olursak

Türkçe'si : İstanbul'a gidiyorum
İngilizce'si : Gidiyorum a'İstanbul.

şeklinde meydana gelmektedir. Ve bu da tabii ki daha cümleyi düşünme aşamasından itibaren bizi etkileyecek ve bu etki davranışlarımızın sırasına kadar işin içine girecektir.

"Ne yapacağını önceden söylemek", yâni önce eylemi göstermek batı dillerindeki avantajlardan birisidir. Türkçe konuşurken bunu yapamayız. Çünkü eylemi en sona bırakıyoruz. Bu durumda Türkçe'de eylemi rahatlıkla değiştirebilir ve cümlenin ortasında, gitmekten vazgeçtiyseniz, bunu kimse farketmeden değiştirebilirsiniz: "İstanbul'a ... gitmiyorum.". Oysa aynı şeyi İngilizce konuşan birisi yapamaz, "I'm going to ... " bir yere gideceğini söylemiştir ve karar verilmiş durumdadır. Olsa olsa daha yakın bir yerle değiştirebilir. Meselâ İstanbul yerine Eve gitmeğe karar verebilir. "I'm going to ... Home". Türkçe'de eylem en sona kaldığı için, bol bol konuşup hiç bir şey yapmamak durumuna sıkça rastlanır.

Balıkcı 05-02-2007 11:07

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi tiya (Mesaj 72556)
Sayın Balıkçı verdiğiniz örnek hafif kalmış. Geçen yıl, sanıyorum İsmet Sezgin'in eşinin cenazesinde, muhabir "sayın Sezgin oldukça üzgün görünüyor" diye yazmıştı. İnsan eşinin cenazesinde ne kadar üzgün olabilir acaba?

Oldukça teşekkür ederim.

Oldukça iyi bir örnek.:dilli:

Daha iyisi olamazdı.:D :D :D

Yücel Özlem 11-02-2007 11:12

Türk Dil Kurumu Hatalı Örneği Güncel Sözlükten Kaldırdı.
 
Ağaçlar.net Ailesinin değerli üyeleri, kardeşlerim, Ekmek ve Dikmek fiillerinin kullanımı ile ilgili bir üyemizin yaptığı uyarı vesilesi ile yapılan çalışma sonuçlandı. Türk Dil Kurumu hatalı örneği, Güncel Sözlük'ten kaldırdı. İlgililere teşekkür ediyorum. Sonucu paylaşmak istedim.

Lütfen bu fiilleri doğru kullanmaya özen gösterelim.

Konuyla ilgili yazışmaları aşağıya alıntılıyorum:

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi cedrus libani (Mesaj 5140)
Arkadaşlar kusuruma bakmazsanız bir şey söylemek istiyorum. İstirham ederim; kendini beğenme gibi algılanmasın.
Şimdi; ağaçlandırma çalışmalarında ağaç değil FİDAN DİKİLİR ve TOHUM EKİLİR. Ağaç dikme genelde peyzaj düzenlemesi olarak ve belediyelerin kısa sürede sahalarda yeşil görüntü oluşturmak için yapılan uygulamalardır.
...

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi cedrus libani (Mesaj 5147)
Eyvallah Yılmaz kardeş... Dediğin gibi bu ufak ayrıntılar ağaçlandırmanın temelidir. Sahada işçinin yanında, muhtarın, köylünün yanında fidan ek dersen...olmaz. Çünkü insanlarımız fidanın dikilip, tohumun ekileceğini biliyor. Ve sen bu konularda dikkatli olmazsan, bu insanlarla birşey yapamazsın. Kimse takmaz, daha fidanın dikileceğini bilmiyor derler.

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi yücel özlem (Mesaj 59257)
http://www.agaclar.net/forum/newreply.php?do=newreply&p=5140

- Sevgili cedrus libani ilk mesajında fidan için dikilir; tohum için de ekilir ifadelerini kullanıyor.
-İknci mesajında da bu farkı vurguluyor.
- Sanırım doğru kullanım böyledir.

- Oysa forumda dikmek ve ekmek fiillerinin bir diğeri yerine kullanıldığına rastlıyoruz. Bu ayrıntıya dikkat edilmesi ifade güzelliği açısından doğru olur diye düşünüyorum. Bu düşüncemi sizlerle paylaşmak istedim.

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi yücel özlem (Mesaj 60188)
- Diye Düşüncemi belirtmiştim( #143 numaralı mesaj).

- Türk Dil Kurumu'nun Güncel türkçe Sözlüğünde ekmek fiili için verilen karşılıklar ve kullanım örnekleri şöyle:

1 . Bir bitkiyi üretmek için toprağa tohum atmak veya gömmek:
"Çıplak bir alan, çevre okulları öğrencilerinin eliyle ektiği bin çam fidanı ile şenleniverdi."- H. Taner.
(diğer karşılıklar alıntılanmadı)
http://www.tdk.gov.tr/TR/SozBul.aspx...CFFAAF6AA84981

- Ekmek fiilinin burada tartıştığımız anlamı için verilen örnek cümle Sayın H. taner'e ait ve ekilen nesne de tohum değil fidan.
- ne dersiniz?

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi yücel özlem (Mesaj 65963)
Bu örneği doğru bulmadığımı Türk Dil Kurumu'na bildrmiştim. Kurum başkanlığı aşağıdaki cevabı göndermiş ancak örnek henüz yerinde duruyor. Kendilerine tekrar bilgi verdim.

T.C.
ATATÜRK KÜLTÜR, DİL VE TARİH YÜKSEK KURUMU
Türk Dil Kurumu Başkanlığı

Sayı : B.02.1.KDT.5.02.10.00-
Konu :

Sayın Yücel ÖZLEM

İlgi:17/12/2006 tarihli yazı.

Kurumumuzun çıkardığı sözlüğün baskısı sonrasında, örneğin yanlış olduğu ilgili çalışma kollarımızca değerlendirilmiştir. Genel Ağ ortamında sitemize girdiğinizde, Güncel Türkçe Sözlük’ten bu örneğin atılmış olduğunu görebilmektesiniz. Dilimiz konusunda olan duyarlılığınızın kalıcı olmasını dilerim

Bilgilerinizi rica ederim.

Prof. Dr. Şükrü Halûk AKALIN Türk Dil Kurumu Başkanı


anilozer112 11-02-2007 16:20

Noktalam işaretleri de çok önemli.

(Oku baban gibi eşşek olma.)Size ne ifade ediyor?

Balıkcı 11-02-2007 18:16

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi anilozer112 (Mesaj 74591)
Noktalam işaretleri de çok önemli.

(Oku baban gibi eşşek olma.)Size ne ifade ediyor?

Buradaki önemli nokta, galiba, noktalama değil de tonlama.;)

Balıkcı 11-02-2007 18:18

Aklıma gelen bir başka hatalı kullanış.

Yine kelimenin aslı Arapça.

Hafriyat, harfiyat değil.

Manası, kazı işleri diyelim.

malina 11-02-2007 18:33

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Balıkçı (Mesaj 74609)
Buradaki önemli nokta, galiba, noktalama değil de tonlama.;)

Konuşurken tonlanır, yazarken ne yapacaksınız :)

Babanın nasıl biri olduğu yazılınca virgülü uygun yere koyarım :)

Balıkcı 11-02-2007 18:38

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi malina (Mesaj 74613)
Konuşurken tonlanır, yazarken ne yapacaksınız :)

Babanın nasıl biri olduğu yazılınca virgülü uygun yere koyarım :)

Yazmayız.
O zaman bir şey olmaz. ;) :D

Mine Pakkaner 12-02-2007 09:18

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi yücel özlem (Mesaj 74533)
Ağaçlar.net Ailesinin değerli üyeleri, kardeşlerim, Ekmek ve Dikmek fiillerinin kullanımı ile ilgili bir üyemizin yaptığı uyarı vesilesi ile yapılan çalışma sonuçlandı. Türk Dil Kurumu hatalı örneği, Güncel Sözlük'ten kaldırdı. İlgililere teşekkür ediyorum. Sonucu paylaşmak istedim.

Lütfen bu fiilleri doğru kullanmaya özen gösterelim.
...

Yücel Bey, çabanızı ve verdiği sonucu yürekten kutlar, size içten teşekkürlerimi ve saygılarımı sunarım.

Müjgan 12-02-2007 11:06

Ben de sizi takdir ediyor ve kutluyorum Yücel Bey. Bazen "belirli noktalar"da bulunan kişilerin hiç hata yapmadıklarını düşünür ve yaptıklarına dikkat bile etmeyiz.
Başkalarına kendinden fazla güvenmemek gerektiği defalarca görülüyor. Bu insanı şüpheci de yapsa, en azından yapılacak işlerin sağlamlığını garanti ediyor. ;)

Yücel Özlem 12-02-2007 11:48

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Müjgan (Mesaj 74727)
Ben de sizi takdir ediyor ve kutluyorum Yücel Bey. Bazen "belirli noktalar"da bulunan kişilerin hiç hata yapmadıklarını düşünür ve yaptıklarına dikkat bile etmeyiz.
Başkalarına kendinden fazla güvenmemek gerektiği defalarca görülüyor. Bu insanı şüpheci de yapsa, en azından yapılacak işlerin sağlamlığını garanti ediyor. ;)

-Efendim ben de size teşekür ediyorum. Ayrıca duyarlı davranarak, bu konuda bizleri uyaran cedrus libani'ye de teşekkür ediyorum

aybala 12-02-2007 11:57

Konuyla ilgili tüm arkadaşları detaylara gösterdikleri özen ve alınan sonuç için tebrik ediyorum. Hoş olmuş. :)

Yücel Özlem 12-02-2007 11:57

-Konu açılmış iken, Burada bir duyuru yapmak istiyorum. Türk Dil Kurumu bir tartışma ortamı oluşturdu.

http://tdk.org.tr/tartisma

Bu çalışmanın dilimize faydalı olacağını düşünüyorum.

malina 12-02-2007 12:04

Bu forumdaki kurallardan yakınanlar var. Bir de bunları okusunlar :)

Alıntı:

Türkçe Tartışma Topluluğu'nda tartışmalara katılabilmek (başlık ekleyebilmek ve ileti gönderebilmek) için üye olmak zorunludur. TTT'ye üye olmak ücretsizdir.

1.TTT'ye üye olan herkes ileti gönderebilir.

2.TTT'ye gönderilen iletilerden onaylananlar etkinleşir.

4.Üye Kayıt Belgesini eksiksiz dolduranlardan TTT yöneticisi tarafından onaylananlar başlık ekleme hakkına sahiptirler.

5.Eklenen başlıklardan TTT yöneticisi tarafından onaylananlar görülebilir.

6.Üye Kayıt Belgesinde istenen bilgileri doldurmayanların üyelikleri onaylanmayacaktır.


DarkYES 12-02-2007 12:07

Forum alanı bir "Devlet Kurumu"a ait değil mi? :)

gisela 12-02-2007 12:47

Ben de Yücel beyi can-ı yürekten kutluyorum:)

malina 12-02-2007 18:02

Parlak, bildikleriyle size yardımcı oluyor. İlkokul mezunu olduğu ve Türkçe'yi iyi kullanamadığını forumda yazdı. Bu nedenle ben de ona Türkçe konusunda yardımcı olmaya karar verdim.

"Öğrenmek istemiyorum" denmeyecek bir konu olduğu için, öğrenmek isteyip istemediğini sormuyorum.

Lütfen yaptığın hataları incele ve mutlaka mesajımı okuduğunu yaz. Kendi mesajını düzelt. Bu yazdığımı o zaman sileceğim.



Alıntı:

Acemi çicekci yaptığın tarife göre birşeyler bulamadım. Bir foto gönderme şansın olursa, çok daha net bir cevap alabilirsin sanrım.

Bir de bildiğim kadarı ile Doğu Karadeniz'de doğal olarak koca yemiş yok. Koca yemiş (arbututus unedo) Akdeniz'de, Yunanistan'dan Portekiz'e kadar olan kesim ile Kuzey Afrikada yetişir.

Ülkemizde Akdeniz, Ege, Marmara ve Batı Karadeniz'de yetişir.
Buzul çağından günümüze intikal etmiş bir türdür.

Mine Pakkaner 12-02-2007 19:53

Öyleyse ilk öğreneceğiniz defalarca söylediğimiz gibi cümleye büyük harfle başlamanız. Cümle sonuna nokta (.) koymanız. Noktadan sonra yine büyük harfle başlamanız. Bunun için yazılan yazılara bakmanız yeter. İlkokul mezunları için haksızlık ediyorsunuz çünkü bunlar orada öğretiliyor Sayın Parlak. ;)

Takdir edersiniz ki sizin yazılarınızı düzeltmekle uğraşacak bir elemanımız yok. İsterseniz sizin de dediğiniz gibi öğrenene dek iyice takip edin, yazdıklarınızı kontrolden geçirin, öyle mesaj yazın. http://www.agaclar.net/forum/images/icons/icon10.gif

Mine Pakkaner 12-02-2007 20:35

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi parlak (Mesaj 74952)
Tşekkürler mine hnm aydınlatıcı bir açıklama gayetde nazikce.
Şimdi elimden geldiğince hatalarımı düzeltmeye çalışacağım.
Yoksa burada iyi bir spa yiyeceğim galiba


Teşekkürler Mine Hanım aydınlatıcı bir açıklama gayet de nazikce.
Şimdi elimden geldiğince hatalarımı düzeltmeye çalışacağım.
Yoksa burada iyi bir sopa yiyeceğim galiba.

Yazınız bu şekilde olmalıydı :)

Sopa konusuna gelince, estağfurullah. Ancak sizi hoşgörürsek herkese haksızlık olur.

Balıkcı 12-02-2007 21:30

Harun Parlak kardeşim.

Kendi adıma seni kutlarım.

Dediğin gibi çok kişinin darılıp gideceği bir durumda sen, öğrenmek ve öğretmek için sabır ve anlayışla, hepsinden önemlisi açık yüreklilikle, alkışlanacak bir tavır sergiliyorsun.

Yetkim olsa, kendi adıma, her harfini, (bilebildiğim kadar) düzeltmekten yorulmazdım.

Hz.Ali ra. ne buyurmuş :

''Bana bir harf öğretenin kölesi olurum.''

Selam ve sevgiler


Forum saati Türkiye saatine göredir. GMT +2. Şu an saat: 01:33.
(Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.)

Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2025