Bende de bir kök var... Ben de katılırım...

Büyüyoruz...

Eklenti 15214

Eklenti 15215

Selahattin bey,sizin kabagın maşallahı var benimkini yanında,yapraklarıda iri gibi geldi bana...

Selahattin bey telefondaki radyasyon kabağa zarar vermesin.:D

İlk şaşırttığım 5 taneden 2 si ölünce yeniden çimledim viyole.
5-6 kadar daha fide büyüttüm, Boyları bu kadar olunca da bahçeye şaşırttım:
http://i112.photobucket.com/albums/n...r/Resim120.jpg

http://i112.photobucket.com/albums/n...r/Resim129.jpg

http://i112.photobucket.com/albums/n...r/Resim128.jpg

Bendeki kabaklar ceviz iriliğinde ve pastel sarı renkte.
Sulama konusunda biraz farklı çalışıyorum.
1- bahçe oldukça kum ve çakıllı olduğundan haftada 1 kez veya 5-6 günde bir kez veriyorum.
2- yüzlerce çiçek çıkmasına gerek olmadığını düşünüyorum sadece 1 tanesinden çıkacak kabak büyüyeceğinden bitkinin diğer çiçekler için enerji harcamasına gerek olmadığını düşünüyorum.
3- hepsi aynı karık üstünde olduğundan aynı zamanda sulamaya mecburum aradan bir ikisine su verme lüksüm yok.
4- Kestane kabaklarını da aynı taktiği yapıyorum şu ara çiçekleri döktüler ama arada tek tük kabakk oluşumları var, onları da bir kökte en fazla 2 adet bırakarak diğerlerini koparacağım.

Arkadaşlar belki fark ettiniz belki fark etmediniz. Kabaklarınız bugüne kadar genelde erkek çiçekler açtı. Son 10-15 gündür dişi çiçekler açıyor. Dişi çiçekleri nasıl ayırt edeceğiz, şöyle. Dişi çiçeklerin dibinde bal kabaklarımızın fındık kadar bir prototipi var. Daha sonra o minicik kabak şişmeye ve büyümeye başlıyor. Büyüyor büyüyor ve yenecek hale geliyor. Erkek çiçeklerde ise bu küçücük kabaklar yok.

Dikkatli gözlerseniz göreceksiniz. En azından benim geçen sene çıkardığım tohumlardan yetiştiren arkadaşlarınki böyle.

Geçenlerde bir fidanlıkta konuştuğum bir ziraat mühendisi kabak bir tane dikilirse döllenmez, mutlaka yanına bir tane daha gerekir dedi. Şimdi bende o dişi diye tanımladığınız bir kabakcık var (benimki süs kabağı)ayrıca bir yığın da kabaksız çiçek. Bu kabakcık büyüyüp kabak olamayacak mı yani?

Ben yarışmaya gürbüz ama meyvesi olmayan kabak olarak katılırsam garanti birinci olurum.

Selahattin hocam yolladığından beri iyice büyüdü. Birde buradaki köylü bir arkadaş meyveden sonra üç yaprak say ve oradan kes dedi. Eğer bir gün meyve olursa deniycem. :))

Birde Kürşad ve Todor bana kızacak ama kabağa su veme işi bende arap saçı oldu.
1- Ömrü boyunca 3 kez su verilir.
2- Çiçek açatıktan sonra suyu kesiyoruz ve meyve pinpon topu olana dek su vermiyoruz.
3- Haftada 1 kez veya 5-6 günde bir kez veriyorum. :))

Çok net anlatamadım herhalde. Şöyle ki;

Eğer kabağımızı hasattan sonra, ilkbahara kadar (serin ve kuru bir yerde olmak şartı ile) saklamak niyetinde isek suyunu tüm yetişme sezonu boyunca 3-4 kez vereceğiz. Yani sadece bitki bize su istediğini söyleyene kadar. Bunuda yapraklarındaki sarkma ve pörsümeden anlıyoruz.

Eğer kabağımızı uzun süre saklamayıp, kış içinde tüketeceksek veya büyük bir kabak yetiştirmek istiyorsak sık suluyacağız. İster 3 günde bir, ister haftada bir. Sulama sıklığı toprağımızın yapısına bağlı. Yapraklarda sararma görmememiz gerekiyor. Aşırı sulama yapraklarda sararmaya yol açacaktır.

Her iki durumda da çiçekteyken sulamayı azaltıyoruz. Böylece bitkinin çiçeklenmesini ve meyve oluşumu teşvik ediyoruz.

Kabaklarım
 

Kabaklarla olan maceramın bugüne kadar olan aşamaları;

İlk olarak, seramda tohumları poşetlere ektim.
Eklenti 15264

Tohumlarım çimlendi.
Eklenti 15265

Tarlayı sürdürdüm.
Eklenti 15266

Tırmık atıldı.
Eklenti 15267

Tekli pulluk ile karıklar açıldı.
Eklenti 15268

Tekli pulluk ile karıklar açılırken traktör bozuldu. Traktörün sahibi Canpolat Ayakatik traktörü tamir etti. Arama motorlarında çıkacak ya bu sayfa, o yüzden adını yazacağıma söz vermiştim.
Eklenti 15269


Sonra romorka hayvan gübresi yükledik beraber.
Eklenti 15271

Bu gübreyi, karıkların içine 2 m ara ile her birine 1 kova olacak şekilde döktük.
Eklenti 15272

Gübre yığınına, toprak altı gübre ve leonarditte kattık.
Eklenti 15274

Tarlanın son görünümü
Eklenti 15270

Daha sonra o karıkların içinde çapa makinası ile gezerek, toprak, hayvan gübresi, leonardit ve toprak altı gübrenin iyice birbirlerine karışmasını sağladım. 3-4 yapraklı olan fidelerimi toprağa şaşırttım. Karıkların içine salma suladım. Bu aşamalarda da resim çekmiştim ama kaybetmişim o resimleri.

Fidelerimi tarlaya diktikten 3 hafta sonra;
Eklenti 15275

Ve bugün ki halleri;
Eklenti 15277
Eklenti 15276

Erkek çiçeğin tomurcuk hali. Dikkat ederseniz dibi normal.
Eklenti 15278

Erkek çiçeğin açmış hali.
Eklenti 15279

Dişi çiçek. Dibinde, ileride afiyetle yiyeceğimiz bal kabağımızın küçük bir örneği var.
Eklenti 15280

Meyvenin şu andaki hali;
Eklenti 15281

Bu da bitkinin toprakla birleştiği yer, yani kök boğazı.
Eklenti 15282

Şimdi anladım zaten bu resim ve açıklamadan sonra, anlamayanı döverler. :D

Emeğinize ve sabrınıza teşekkür ederim. Ben saklamıcam sadece büyütüp hava atıcam nasipse, ozaman yapacağımı anladım. ;)

Yaprakları sarartmıcak kadar su vericem ve kabağım büyük olacak ama saklamaya uygun olmayacak.

8 komşu / 1 dev kabağı = kışabirşey kalmadı :p

Bal kabağı yarışması hakkındaki gelişmeler burada konuşuluyor.

Teşekkür ederim Todor. Emeğinin karşılığını alırsın inşallah. Kendi kabaklarımla mukayese yaptığımda ; benim kabak yapraklarının daha bir büyük olduğunu farkettim ve toplam 2 fidenin seninkine oranla fazla boya giderek yayıldığını, meyvelerininse daha küçük olduğu, ve kök kısmına yakın yerlerde 4-5 yaprak sararması olduğunu gözlemledim.2-3 günde bir suluyordum çiçeklenmeden bir süre sonra suyu kestim. 10 gündür su vermiyorum. Öneri ya da yorumlarını bekliyorum. En kısa zamanda resimlerini çekip yükleyeceğim.

Uzman arkadaşlarımızın affına sığınarak aklıma gelenleri yazabilirim. Sanırım senin toprağında azot bileşikleri daha fazla. Böylece bitki yeşil aksam geliştiriyor. Diplerdeki yaprak kuruması bende de oluyor. Normal gelişimi öyle sanırım.

Tabii birde şu var, kullandığımız tohumlar hibrit değil. Benim kendi ektiğim 250 kök kabak bile kendi içinde çok farklılıklar gösteriyor. Her birinin gelişimi aynı değil, üzerlerindeki meyveler aynı değil. Birinde ki kabak 6-7 kg var birinde henüz kabak yok. Geçen senede aynı şekilde olmuştu, kimi çok güzel gelişme göstermişti, kimi daha az gelişmişti.

Toplam 2 kök kabaklarımın 1 hafta önceki hali.
Şu an kapladığı alan bunun 1.5 katı oldu ..
Üzerinde görebildiğim kadarı ile irili ufaklı 6 tane kabak var. Kaliteli ürün almak adına bu kabak sayılarını azaltmalımıyım ?

(sararan yaprakların olduğu kısım kök kısmı)

Kaliteli değil de, iri ürün için diyelim. Tekleme (bazı meyvelerin koparılması) yapılırsa bitki kalan meyveyi daha iyi besler, böylece meyve iri olur.

Dereceyi neden alamıyoruz?
kabak patlaması mı yaşandı?

Ben todor la koalisyona gidiyorum.
Saydım 10 kök kabak var. Gerçi 6-7 tanesi daha 1 karış. 1 tane de meyve var.
Veriyorum suyu döküyorum çiçekleri.
Seneye yılbaşında çimleyip mum çiçeği gibi odanın duvarlarına sardırayım.
Bahçeye şaşırttığımda 2-3 metre olsun.

Böyle giderse diğer sebze meyvelerde de "en" lerin yarışmalarını yaparız.
En kırmızı domates, en iri domates, en güzel turşu.
Her yıl Ağustos ayında bir araya gelip ölçer tartarız.
Ben de kargoyla gönderirim

http://www.reimerseeds.com/world-record-size_748.aspx

Dev bal kabağı yarışması açılmışken, diğer rekorlara da bir göz atalım :)

Bizim kabak diskalifiye oldu.
Altındaki tümseği düzleyip eğri büğrü olmasını engellerim diye kürekle toprağa dalış yaptım bu esnada kabağı da yandan çizdim. 4-5 cm boyunda kürek kabağa girdi. Ne varsa toprakta var deyip yarığın içine toprak sıvadım.
2 tane daha var ama biri domat zeytin birisi ceviz kadar.
Artık seneye gireriz yarışmaya.

Bence ümidi kaybetme. Ceviz kadar olanı kopar ve domat kadar olanın büyümesini sağla.

Bu arada, yetiştiricilikle iligili mesajları bu başlığa taşıdım.

Sevgili kürşad, kabaklarına linkte anlattığım tarifi uygula bu yıl derece bile yaparsın. Pes etmek yok.

Son gelişmeler
 

Habibe'nin dikkatini çekmesi üzere, bende şüpheye düştüm ve 13 temmuz cuma günü 5 adet yaprak alarak ziraatçi arkadaşa analize götürdüm. Çıkan sonuç benim açımdan üzücü. Kabaklarımda mozaik virüsü var. Tedavi için çaresinin olmadığını, ancak hastalığın seyrinin yavaşlatılabileceğini söyledi. Bunun yoluda bitkinin hüçre çeperlerini güçlendirmekten geçiyor. Aşağıdaki reçeteyi uygulayacağım.

20 Lt su için;

60 cc methofan
20 cc DDVP 50 EC
1 çorba kaşığı iz element
1 çay kaşığı organik deniz yosunu

Tabi bu demek değil ki, yarışmadan düştüm. Rakibinizi iyi tanımanız için bir kaç resim ekliyorum bir sonraki mesajımda.;)

Bu resimi 13 temmuzda, yani yaprak örneği alırken çektim.
Eklenti 15953
Bu resim ise aynı kabağın bugünkü yani 15 temmuzda ki hali. 2 gün içindeki gelişimi (maaşallah deyin)
Eklenti 15954
Bu da farklı bir kabak. Deseni şimdiden belli oluyor. Sarı renkli yerler portakal rengine dönecek.
Eklenti 15955
Sevgili Kürşat'ın yolladığı Dill's Atlantic giant. Bu kadar küçük olmasının sebebi aralarında 1 ay olması. Bu henüz enfekte olmamış bit bitki ama bunuda kuşlar gagalamış. Resimde pek belli olmuyor. Sanırım meyve büyüdükçe yarası iyileşecek.
Eklenti 15956

Kabakların gölgesine kaçmış iki adet tosbağa. Onlarda rızıklarını arıyor. Bu hayvancıklara zarar vermemek için mümkün olduğunca az böcek ilacı kullanmaya çalışıyorum. O ilacıda sadece kabağın yapraklarına atıyorum. Kabağın altında kalan otları yedikleri sürece onlara bir zarar gelmeyecek. Kabak yaprağını zaten yemiyorlar. Yaşken kötü koktuğu için sanırım.
Eklenti 15957

Todor;

Maşallah, cidden hızlı gelişiyor senin kabaklar.
Tosbikleri ayrıca düşünmen de çok güzel. Çok sevimliler.

:) Maşallah maşallah benim tarlamdaki kabağa yetişiyor senin kabak Todor ;)...

Maşşallah todor benim kabaklardan çok büyük senin kabakların. Sözünü ettiğin bu karışımı ben de kullansam yararı olur mu. Bende de mi mozaik virüsü var acaba?
Selahattin bey benim kabak 4 bir yana yayıldı iyice .
Uçlarından budarsam, büyümesine zarar verirmiyim? Ayrıca bir şey daha ; kabaklar toprağa temas ediyorlar bunun zararı olur mu ?

Bence bırakın kendi halinde gelişsin...