![]() |
|
|
![]() |
#1 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Bir de ben sizin clematis saksılarınızı soracağım. Boyu ve genişliği ne kadar? Ben koca saksıya diktim. Eğer sizinki sandığım kadar küçükse ve yeterli geliyorsa hemen ikinciyi alayım ![]() |
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#2 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Evet nevsune, aynısı. Çok güzelmiş sizinki de. Uçları diğer türlere göre daha yuvarlaktı, renk bordo içi biraz daha farklı bir tondaydı. Clematisi ektiğim saksının boyutu 24 x 24 ebatlarında. Yüksekliği 20 cm. Bir sorun yaratmadı bu saksı. Yaklaşık 3 hafta oldu bu çiçeği alıp saksıya ekeli, üzerinde 40 kadar tomurcuk var. (Aldığımda 15 civarında tomurcuk vardı.) Saksının yüzeyini alysium ile kapladım ki kökleri güneş ışığından koruyayım. ![]() Ben yaseminlerimi de bu saksılara diktim. Gayet sağlıklı gelişiyorlar. Her yanı tomurcuk dolu. 1-2 sene sonra daha büyük bir saksıya almam gerekebilir. Şu an keyifleri yerinde. Yaseminlerin altına da sarı ve turuncu renkli çiçekler diktim. Tomurcuklar açınca renk şöleni başlayacak. Bir diğerine de sardunya diktim. Yaseminlerin kokusu da bu şölene katılınca herşey tam olacak. ![]() Düzenleyen uzman16 : 17-05-2009 saat 11:00 Neden: ilave |
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#3 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Neyse bir musibet .... hesabı ![]() Allysumlar çok yakışmış dibine. Hem köklere gölge yapmışlar, hem ayrı bir güzellik katmışlar. Güle güle büyütün ![]() |
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#4 |
Ağaç Dostu
|
Bu güne kadar pek çok çiçeğe tutkum oldu... Kardelen'e olan tutkum pek duygusaldır... Baharın öncü habercisidir; aceleci, telaşından yorgun düşmüş, güzelliğinden ve zerafetinden mahcubiyet akar... Onun bu hallerine tutuldum heralde... Hani, Yunan zaferini bir an önce Atinalılara duyurmak isteyen asker Phidippides, kendisi de savaştığı halde 50 km saatlerce, durmaksızın koşarak Atina meydanına ulaşmış, “Zafer” diye bağırdıktan sonra düşüp ölmüş ya kardelen bana bu askeri anımsatır... Bütün çiçeklerden önce koşturup, 'bahar geliyor müjde...' dedikten sonra bahar şenliğini görmeden ölüp gidiyor... Sonra o kır çiçekleri... Özellikle bozkır çiçekleri.. Başıboş, özgür ve ne kadar da yalnızlar... Sonra sonra?... Evet ya, kasımpatları... Tüm renklerin solgunlaştığı, tüm çiçeklerin güzelliklerinden elini ayağına çektikleri bir mevsimde kendilerini gösteriverirler... Ha bakın!.. Gülün gönlümdeki ve gözümdeki yeri ayrı elbette... Bu kadar özgüveni yerli yerinde başka bir çiçek var mıdır acaba? O artık aileden biri... ![]() Lakin yaban asmaları!... Ah o yaban asmaları!.. Onlara clematis demeye dilim varmıyor. Her ne kadar söylenmesi afilli de olsa... Yabanasması, ormanasması, orman sarmaşığı, yaban sarmaşığı, meryemana asması isimleriyle anılıyor oysa... Çeşitlerine akdolandı, mordolandı, akasma, filbahar (buradaki fil kelimesinin aslı ful-dur), aldolandı, pembedolandı, gönlümedolandı, aklımadolandı... (son dördünü ben yakıştırdım) desek ne olur?.. Çocuklarına Yunanca olan melis- melisa ismini koyan çok ama Türkçe adı olan oğulotunu koyan hiç yok... Melisa kelimesi bize çok zarif gelirken oğulotu neden kaba saba geliyor dersiniz? (Oğul güzel kelime ama ot bozuyor işi değil mi?...) Kelimeleri bize çekici kılan (ya da tersi) onlara bindirdiğimiz anlamlar olsa gerek. Bu açıdan ot kelimesi sınıfta kalmaya mahkum... İyi de yabanasması öyle kaba, saba değil gibi... Hoş o kadar da muhafazakar değilim. Ama, clematis ismini pek kullanmasak diyorum... Her ne hal ise: Geçen yıl diktiğim iki yabanasması (ikisi de kışı kupkuru bir vaziyette geçirdiğini ve umudumu kestiğimi size yazmıştım. O ince, kuru gövdelerinde gözler patlamaya başlayınca, hani, 'bu bir mucize' demiştim ya. Şimdi o cılız gövdelerinde iri yapraklar doldurdu ve onlarca tomurcuğu var. (Jackmanii ve multı blue) Yani onlara birer mordolandı dense yeridir... ![]() Derken bir sürprizle karşılaştım. Saksıdaki montana 'mayleen' açtı ve kokulu iyi mi?.. Düşünebiliyor musunuz leylakların, hercaimenekşelerinin kokuları arasında kendine has o hoş kokusuna yer bulmaya çalışıyor... ![]() Onlara karşı duyulan aşk değil sanki bu bir kara sevda... Hastalıklı bir sevgi bu... Tüpedüz manyaklık... Çünkü onlara sahip olma isteğine engel olamıyorsunuz. Geride, bahçede kendilerine hala yer bulunamamış (sonradan görmüşlük işte bu olsa gerek) dokuz adet daha tomurcuğa durmuş yabanasmam var... Oysa bu sarmaşıkların 250 çeşit türünden söz ediliyor. Velhasılı kelam, bu tutkuya bir dur demem lazım... |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#5 |
Ağaç Dostu
|
Sn. Hassoman, çiçekleriniz kadar anlatımınız da çok güzel. Ben de bundan sonra yabanasması adını kullanmaya karar verdim. Bu çiçeğe ayrıca "ormanların kraliçesi " yakıştırması da yapılıyormuş. Benimki bu sene, ilk seneye göre daha güzel büyüyor diye seviniyordum. Duvarlar boyanırken, hiç bir dala dokunmaya boyacın fırçası, yaban asmamın var olan iki taze dalına yapıştığı gibi, birini kırdı, diğerini de tamamen boyayla kapladı. Kırılan dalı ayırdım, diğerini de yıkadım, ilk tomurcuklar gitti ama arkasından ümitliyim ![]() |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#6 |
Ağaç Dostu
|
Kırılan dalın altlarından bir çok tomurcuk verecektir. Ben bol tomurcuk versin diye çok boya gitmemesi için tepe budaması yaptım. İşe yaradı, o kadar çok kocaman tomurcuklar var ki... Armandii ye de yaptım aynı işlemi ama o daha yeni evine alışma evresinde sanıyorum. Bu kadar cömert sunduğum sevgimi karşılıksız bırakmayacak ama eminim ![]() Ayrıca yeni tespitlerimi paylaşmak isterim. Clematisi çelikten çoğaltma çabalarımı biliyorsunuz, başarılı olamamıştım ya hiç. Çok ince narin dallı, nasıl çelik alıp dikilir diyordum. Bu sene dördüncü yılını geçiren Koyu Mor renkli olan Clematisimin dalları o kadar güçlendi ki, çıtkırıldığımı tamamen geçti, eskiden dalın yönünü değiştirmeye korkardım, çıtır çıtır kırılıp elimde kalınca çok canım sıkılırdı. Bu sene çok güçlendi o dallar, demek ki normali böyleymiş, şimdi çelik almaya korkmuyorum. Önceki mesajlardaki video ları gördünüz mü? Havai köklendirme uygulaması var, en kolay yöntem, denemek gerek. Sn.Hassoman, bizim bu "Yaban Asması" arsızlığımız çocukların yüzlerce oyuncak dolu olan bir mağazaya girip bir tane seçmek zorunda olması gibi. Birini alıyorken aklınız diğerinde kalıyor. Bu kadar çok çeşit çiçeği olan başka bir bitki var mı bildiğiniz? Bir de saksılar için bodur olanlarından bulsak keşke de her yıl mevsimlik çiçeklerle uğraşmasak. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#7 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Pembe olan açtı. Aslında lila demek daha doğru. Tomrucuk ilk açmaya başladığında mor renk gibiydi. Çok güzel. ![]() |
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#16 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Sizi yanılttığım için özür dilerim. O balkon maalesef benim değil... Bir alıntıydı, kaynağını göstermeyi ihmal ettim: benim yabanasmalarım 548 nolu hücredeki fotoğraflar ve avatarımda Bknz: http://www.flickr.com/photos/more_th...gn/2650374958/ |
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#17 |
Ağaç Dostu
|
Bu sabah kalkıp balkona çıktığımda beni bekleyen bir sürpriz vardı. Ben de paylaşıyorum. Kenarlar lila ortası pembe renkli... Yalnız çiçek boyutu pek büyük değli. 11 cm. İlk çiçeğin daha küçük ya da büyük olduğuna dair bilgisi olan var mı? Güneşte çektiğim fotoğraf ![]() Gölgeye alıp çektiğim fotoğraf ![]() Bu da uzaktan fotoğrafı |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#18 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
İlk dikildiği sene daha küçük çiçeklerniyorlar. Sonraki yıllarda çiçek ebatları büyüyor. Ancak yaz ortalarında açan çiçekler de daha küçük boyutta oluyor gözlemlerime göre. Tomurcuklar ne kadar geç açarlarsa o kadar büyüyorlar, serin havalarda bir tomurcuğun açması haftalar sürerken, sıcaklarda 2 gün içinde açıyor. Küçük olmasını buna bağlıyorum. (işim bunları gözlemlemek oldu ![]() |
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#20 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
|
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#21 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Sevgili Hüsnüyusuf, ben neredeyse tüm saksılarda bu tür uygulamalar yapıyorum. Toprağın yüzeyini boş bırakmayıp birşeyler ekiyorum. Sevgili Limon verdiğin bilgiler için teşekkürler. Deneyimlerini paylaşman faydalı oluyor. ![]() |
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#25 |
Ağaç Dostu
|
Bu da daha 1 ay bile olmadı, "bu kuru dal parçasını n'apcam" diye istemediği, zorla aldırttığım annemin Gladys piccard'ı. Tam bir zerafet örneği. ![]() İnsan hangi birini alacağını şaşırır bunların. İyi ki bahçem yokmuş, ucuz kurtarmışım. Fotoğrafı yan yüklemişim, karizması çizilmiş ![]() |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#26 |
Ağaç Dostu
|
Zenfree, çok güzellermiş. Adalet Hanım, "vyvan pennel" umduğumdan daha da güzel. Snowman gönderecekti ama çiçek açana kadar durdurmuş. Yeni bir bahçe yapsam, bahçe duvarının bir boyuna sadece Yaban Asmaları dikerdim. Yaprak dökmeyen, değişik zamanlarda açan türleri karıştırarak. Bir boy Mor Salkım dikerdim, bir boy da Sarmaşık Gülleri. Acemiliğime geldi burası... Nevsune hanım, siz sormuştunuz galiba, "o yatırıp diktiğimiz dalı kesiyor muyuz?" diye. Köklenene kadar kesilmiyor dal. O mesajınızı çok aradım ama bulamadım ![]() |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#27 |
Ağaç Dostu
|
Adalet hanım, görüyorsunuz değil mi insanın ne kadar clematisi olsa da göz doymuyor, her gördüğünü alası geliyor. Bu nasıl bir çiçekmiş böyle. Benim balkonda da var ama asıl bahçe çiçeği bana kalırsa. İlerde hayallerimdeki gibi verandalı bir evim olursa her bir direğine clematis(ler ![]() ![]() Sevgili Zenfree, bu erkenci bir çeşit şimdilik bulunamayabilir belki. Çiçeklenmesi Mayıs-Haziran olarak geçiyor. Dönemlerine göre getirip satıyor Akdoğa bunları sanırım. Her aradığınız çeşit her zaman bulunmuyor. Son olarak Bauhaus'a Jackmanii aramaya gittiğimde bu sefer de mor olarak "polish spirit" vardı.Her ne kadar çiçeğini Jackmanii kadar çok beğenmesem de istediğim kombinasyonu yapma adına onu aldım. Bu yıl çelik almayı becerebilirsek, gelecek yıl elimizde hayli çeşit olacak demektir ![]() Sevgili limon, bazen heyecana kapılıp ve biraz da tembelliğe kaçıp, araştırma yapmadan sorular soruyorum. O sorulardan biri tepesini budama ile ilgiliydi. Zaten çiçeğimin solması ile birlikte orada sürgünlerin oluştuğunu gördüm, sorumun yanıtını bitkim vermiş oldu ![]() ![]() |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#28 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 15-04-2007
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 842
|
Hergün yeni çiçekler keşfediyorum, her keşfettiğim çiçekte de açgözlülüğüm bir kat daha artıyor. Çalışan ve sürekli şehirdışına çıkmak zorunda kalan bir insan için 75 saksı çiçek çok fazla ama 75 taneyi büyüten için 85 de olabilir diyorum ama her şehir dışı görev çıktığında bu çiçekleri kim sulayacak stresi de kalbimi hoplatmıyor değil. Ama bu çiçeğe sahip olamazsam da kalbim dayanmaz, küçük çaplı bir kalp hoplaması mı yoksa kalp krizi mi ****** ilkini tercih ediyorum ve ilk fırsatta çiçekçileri dolaşmaya başlıyorum, acil sahibinden satılık yaban asması aranıyor ![]() |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#29 |
Ağaç Dostu
|
Ben de Nevsune gibi düşünüyorum. Yeni bir eve taşınıp, bahçemi yapacak olursam (Bugünlerde başladım yine araştırmaya, canım değişiklik istiyor gibi ![]() ![]() Beyaz Salkım, hiç gördünüz mü Tekin bey? Fotoğraftaki çok güzelmiş. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
|
|