agaclar.net

agaclar.net (https://www.agaclar.net/forum/)
-   Peyzaj, Bahçe Düzenleme (https://www.agaclar.net/forum/peyzaj-bahce-duzenleme/)
-   -   Toprağa organik özelliklerinin kazandırılması. (https://www.agaclar.net/forum/peyzaj-bahce-duzenleme/15147.htm)

MeyveliTepe 11-08-2009 14:02

Gerçi ilk mesajda biraz söz etmişsiniz ama sanırım yeterli gelmemiş ki, konu toprağın organik özelliklerinin arttırılması, temizlenmesi, hatta zehirsiz sebze meyve üretilmesinin gerekli olup olmadığı yönünde bir sapma göstermiş.

Bu da gerekliliğin sebebinin gerçekten algılanmasını gerektiriyor. Çevremizdeki bir sürü okumuş yazmış insan, adına "ilaç" denen zehirlerle toprağı suyu zehirlemekte bir mahzur görmezlerken, sırf modaya uymak olsun diye alış verişlerini üzerinde "organik" yazan tezgahtan yapıyorlar. Bu ne çelişkidir anlamak mümkün değil.

Bu başlıktaki Sn.Delimus'un mesajları "organik toprakta organik ürün yetiştirmenin, o ürünlerin sağlıklı olmasıyla bir ilgisi yoktur" şeklindeki argümanı ciddiye alınmalıdır.

Sildiğim mesaj öncelikle bu argümana bir yanıt niteliğindeydi. Bu yanıt gerçekten anlaşılıp algılanmadığı sürece yapılmaya çalışılan her şey havada kalır ve günün modası olarak bir müddet sonra yitip gider.

Toprağın yapısının organik maddece zenginleştirilmesi, sıkı kil yapılarının humik ve fulvik asitlerce açılıp bitkilere kök bölgesi oluşturan katmanın derinleştirilmesi, eksilmiş mikro organizmaların yerine konması ve yaşamlarını devam ettirecekleri ortamın sağlanması, temel iz elementlerin ve besin maddelerinin, yeterli ve uygun PH seviyelerinin doğal döngü içinde toprağa temininin sağlanması, kısacası toprağın, dikilen bitkiyi yaşatan fakat kendi de yaşayan, daha da önemlisi yaşanılası bir duruma getirilip muhafa edilmesi, belki biraz emek, biraz da zaman gerektiren teknik bir konudur. Çok da karmaşık değil aslında. Yeterki bunun neden yapılacağı konusunda tereddüt olmasın.

epsody 11-08-2009 14:27

Meyvelitepeylen Toprakları düşünmek.
 
Sn.Meyvelitepe son paragraftaki yorumlarınız çok yerinde, konu başlığı ile örtüşen konuya bağlayıcık kazandırmış gerçekten güzel yazı çıkmış katılımın için ayrıca teşekkürü başlığım adına sana iyi dileklerimi sunarım.

Sayın meyveli tepe seni bu başlıkta bulmuşken senin toprakların organik yapısı üzerine benimde bir yorum ekliyeceğim konu nasılsa topraklar
Sayın ;Meyvelitepe Fidan dikimi esnasında topraklarında gözlemediğin durumu sana ben yorumlayayım sen solucan yok diyerek toprağının organik yapısını düzenlemek için dışarıdan getireceği solucanlarda senin toprağının derinliklerinde kaybolurlar sebebide senin toprağının taban suyu seviyesi çok düşük bu aylarda solucanları yüzeye yakın görmek bu topraklara göre değil,ilk baharda fark etmen gerekirdi solucanlar kışın taban suyu yüksek ola yerlerde toprağın yüzüne çıkarlar fazla sudan hoşlamazlar solucanlara bakarak suyun yüzeyden çekilişini görebilirsin.

Sana bir şey sorayım son yağmurlardan sonra domates kargıların yıkılmadımı.

MeyveliTepe 11-08-2009 14:59

Bizim bahçe toprağı çok derin (ısı pompası tesisatını yaparken 3.5mt kazdırmış, çakıl taşına bile rastlamamıştım), drenajı da çok iyi. Dolayısıyla taban suyu yüksekliği problemi yok. Öte yandan fidanların kök bölgelerine (sonradan kazarak ve fidanlar 4-5 yaşına geldiklerinde köklerin yayılacağı alana) yeterince ekosorb ve leonardit uyguladım. Dolayısıyla kök bölgelerinde yeterince nem tutuluyor. İnşaatlar ve toprak tesviyesi ile kısmen alt üst olan killi toprağı ise leonardit iyileştirdi. Şimdi kazıp baksak kök bölgelerinde yeterince kırmızı solucana rastlarız.

Ayrıca son iki yıldır çok ciddi yeşil gübre uygulaması yapıyorum. Geçen yıl sık bakla ekilip, baklalar çiçeklenirken çapalanıp toprağa karıştı, bu yıl da kısmen yonca kısmen bakla ekilip baharda pullukla sürüldü, sonra da çapalandı. Baklagillerin tek faydası toprakta azot fiks etmek değil, aynı zamanda toprağa tüm örtü bitkisinin karıştırılıp organik madde miktarının arttırılması olsa gerek.

Sonuç olarak fidanlara zaten özel işlem yapmıştım. Fidan dışı alanlar da böyle iyileşiyorlar. Mümkün olduğu taktirde yeşil gübre uygulamasına kesintisiz devam edeceğim.

Yağmurlar domates kafeslerini etkilemiyor. Kafesleri bambulardan ve vidalayarak yaptım. Dört yönden yine bambu destekleri var. problem, bitkilerin çok büyümüş olması ve üzerlerinde çok fazla yük olması. Kaba bir hesapla her kafes yaklaşık 80-100 kilo taşıyor. Bu yüzden yer yer eğildiler. Fakat bambu esnek ve sağlam bir malzeme olduğu için şimdilik dayanıyor.

epsody 11-08-2009 15:18

Sayın meyveli tepe seninle anlattığın konularda daha derine gitmem gerekecek cevaplarım olacak fazla zamanım yok burada geçici kalıyorum bu konunun üzerine daha sonra görüşmek dileğiyle hoşça kal şehitler diyarından selamlarımla

epsody 18-08-2009 16:12

Organik topraklara ulaşmak dilğiyle.
 
Topraklarımızın organik özelliklerin artırlmasının başında bitki besini olarak kademeli bir şekilde topraklarımzdan mineral gübrelerin kaldırılması, hastalıklarla mücadelede toksin ve zehirlere dayalı ilaçlı uygulamalar yerine mikro biyal ve enzim içerikli gübreleri ön plana alarak zararlının karşısına onun doğal düşmanını getirerek toprağa yabancı gelen bütün mineleri ilave etmemenin yanında, toprak zararlı populasyonlarının artışlarını araştıran tarım alanındaki uzmanlara danışarak yapılacak uygulamaların bilimselliği açısından en uygun olanına ulaşmaktır. Bütün arkadaşlarıma sağlıklı çalışmalar dilerim.

epsody 21-08-2009 12:52

Toprak dostlarından ilgi bekliyor.
 
Arkadaşlar organik artıklara atık deyip çöpe atarsak topraklarımızın organik özelliklerini çöplükte bulamayız mutfaklardan organik özellikli artıkları geldiği yer olan toprağa iade edemezsek o zaman bitkilerimizi dikecek çöplüklere kalacağız.

Çünkü topraklarımıza gereken ilgi yok insan oğlu namkör olmuş bilimiyle adeta kafa tutarak biz tarımımızıda topraksız yaparız havalarında.

Toprak anamımız bakalım bizi nezaman cezandıracak.

Yorumunu ekliyerek katkıda bulun.

epsody 25-08-2009 11:55

Toprakların organik yapısının önemine vurgu.
 
Alıntı:
Toprağın PH Düzensizliğini giderme adına.
Arkadaşlar Toprak ve sudaki PH stabilitesinin dengesizliği bitkilerin besin alımlarını sekteye uğratarak birim alandan'ki üretimin miktarlarında büyük düşüşlere sebeb olmaktadır.

Lonicera arkadaşın deneme yanılma yöntemiyle toprakların ph'ı düzenliyerek ilave edilen kimyasallarla sonuç aldığını varsaymış olsak bile, toprağı oluşturan yapının kendi oluşumundaki kimyasının gereği, uluşturulan bu yapının kararlı kalarak stabiletisini uzun zaman koruması düşünülemez.

Bu iş limonatının ve ayranın duzunu ayarlanması kadar basit olmasa gerek.

Bitkiyi beslemek için toprağın ph'ının etkilerini yok sayarak, bitkinin beslenmesinin ph aralığı içinde sekteye uğratmadan alınabilirliğini gübre üreticileri gübre minerallerini şelatlama yoluna giderek buna çözüm getirmişlerdir.

Bu şelat maddesine toprağın kimyasal yoldan bir tepki köstermeden bu gübreleri izole işlemi ile yapraktan ve köklerden ve yapraklardan 5-9 ph aralığındaki topraklardan bitki hücrelerine ulaşmaktadır.

Daha sonra bitki bu şelat maddesini hücre dışına bırakarak kendisine lazım olan mineralleri almakatadır,toprağı kandırarak bitki beslemenin fayda ve zararlarının, dışarıya atılan bu şelatlama mineralinin topraklarda ne gibi birikimler yaparak toprak kirliliğine sebeb olacağını uzmanların bu konudaki araştırmalarının sonuçlarını bilmekte yarar görmekteyim.

Arkadaşlar topraklar şakaya gelmez tutumlardan vaz geçerek toprağın yapısına ters düşen oluşumlarla tarım yapılmamalı, uzmanlar ne diyorlarsa onu yapmalıyız'ki önce toprak beslensin sonrada bitki topraktaki kendi özüne uygun mineralleri alabilsin.

Topraklarımızın içeriğini organik yapı olarak zenginleştirirsek bitkilerimizi beslemede sorun yaşamayız

epsody 01-09-2009 15:12

Arkadşlar topraklarımızın organik madde oranlarının yükseltilmesi , bizim bahçe toprağında yetiştireceğimiz bitkiler üstündede iyi sonuç almamızın yanında emeklerimizin mükafatınıda almış olacağız

epsody 09-09-2009 14:11

Arkadaşlar topraklarımızın organik özelliklerinin arttırması yönündeki mesajlarımın güncellemesinin yaparak,topraklarımızda organik bazlı bitki yetiştirmek istiyorsak,klasik gübre anlayışını terk etmiş olsak bile topraklarımızı mikrobiyal enzim gübre organik gübre uygulamalarında toprağımızın aktiflik göstermesi ancak içindeki organik yapının varlığı ile mikrobiyal gübrelerin içindeki bakterilerin çalımalarına enerji oluşturacak besinlerin varığı ile ortaya çıkmaktadır.

epsody 15-09-2009 11:59

Arkadaşlar bahçe topraklarımızı gübreleme yaparken,mutfak atıklarımızdan oluşturacağımız kompost ve sıvı enzim niteliği taşıyan fermantasyon yöntemiyle havasız ortamlarda oluşturacağımız besinler toprak yapısında organik düzenlemelerin maddi ve ekonomik yönü diğer gübrelerden çok daha fazla ekonomimize katkı sağladığı gibi,dışarıdan gübre bitki besin maddeleri arama külfetinden'de kurtulmuş olacağız.

Ben şahsen ekonamik ve maddi imkanlarımın kısıtlılığından kompost-bahçe-toprak hobi çalışmalarımı daha bilimsel temellere uygun yatırımlarıyla yapmanın düşüncelini hayata geçirmenin imkanlarını kendi gübremi ve besin eriyikleini elde ederek kaynak yaratmanın imkanlarını elde etmiş bulunuyorum.

Arkadaşlar en kısa zamanda yaptığım bu besin eriyiklerinin en uygun Ph-Ec değerlerinin ölçülerek uygulamaya koyarak gözlem ve sonuçlarını sizlerle paylaşmanın kıvançlarınıda yaşayacağım.
Paylaşımlarla yaratcağımız mutluluğumuz daim olması dileklerimle,sevgiyle kalın.Saygılar..

epsody 19-09-2009 09:04

Arkadaşlar konu başlğıma aktif veya pasif katılımlarla ilgi duyan üye arkadaşlara şükranlarımı sunarım.

epsody 22-10-2009 07:11

Çevreye duyarlı arkadaşları bu başlıkta yazı ve yorumlarıyla katkı sağlamaya davet ediyorum saygılarımla..

epsody 04-11-2009 02:23

Malç ile toprağın organikleşme bağlantısı
 
Arkadaşlar toprağın organik yapısı hasattan sonra eksilme göstereceğinden, yerine tekrar takviye edilerek yapılacak işlerin başında hasat artıkları, ağaç dallarının öğütülmesinden elde edilen organik mataryeller vede oluşturulan kompostun harmanlanarak oluşturulan malç malzemesinin öncelikle ağaç izdüşümü ile bahçenin ekim yapılan alanlara serilmesini mütakip, toprak yapısındaki organik yapının ne aşamalar içinden geçerek toprağa sağladığı değerleri incelediğinde, malç örtü malzemesinin etkileri şöyle özetlenebilir, malçın altında kalan topraklarda kışın şartlarının menfi etkileri faunanın lehinde olarak canlılık kazanarak, malç ile beraberinde ilave edilen gübre ve toprak için mineral düzeleyicilerin, toprak canlıları ve başta solucanlar tarafından işlenmesi sağlanır.

Malç malzemesinin çürüme ile parçalaması tamamlamamış kısımları mikroorganizmalar tarafından işlenirken oluşan enerji ile oksidasyon işlemi srasında toprağımıza düşmüş yabani ot tohumlarıda baskılanarak toprağımıza organik kazanımlara geçerek otlanmadan da kurtulumuş olacaktır.

Ayrışma fazına giren bu mataryeller topraklarımızdaki solucan populasyonlarının besin zincirinine katılarak solucanların beslenmelerini mütakip solucan nüfusunun artmasıylada organik atıkların işlenmesi yeni bir boyuta girerek dışkılarında solcan gübresinin oluşumuyla içeriği zengin enzimler besin eriyikleri ile topraklarımızın organik özelikleri maksimum seviyeye ulaşacaktır.

x-29 04-11-2009 06:14

Ufak bir ekleme yapmak istiyorum,
Bahcelerde malc (mulch) uygulamasi ortamala 5-10 cm kalinliginda arasinda olmalidir. Malc tabakasi yagmur veya sulama suyunun topraga ulasmasini geciktirerek suyun daha verimli emilimini saglar. Ayrica malc uygulamasindan once topragin iyice sulanmasi eger mumkunse curumus gubre veya kompostun malc dan once topraga uygulanmasi gereklidir. Bundaki amac malc materyalinin (cesitli samantipleri, curumus agac yapraklari vb.) ayrismasi esnasinda mikroorganizmalarin ihiyac duyacagi nitrojeni toprak yerine curumus gubre veya komposttan almasidir. Ayrica malc kesinlikle agac govdesi veya bitki kokune temas etmemelidir. Aksi takdirde bitki sapinda curume yapabilir.

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi epsody (Mesaj 527193)
Arkadaşlar toprağın organik yapısı hasattan sonra eksilme göstereceğinden, yerine tekrar takviye edilerek yapılacak işlerin başında hasat artıkları, ağaç dallarının öğütülmesinden elde edilen organik mataryeller vede oluşturulan kompostun harmanlanarak oluşturulan malç malzemesinin öncelikle ağaç izdüşümü ile bahçenin ekim yapılan alanlara serilmesini mütakip, toprak yapısındaki organik yapının ne aşamalar içinden geçerek toprağa sağladığı değerleri incelediğinde, malç örtü malzemesinin etkileri şöyle özetlenebilir, malçın altında kalan topraklarda kışın şartlarının menfi etkileri faunanın lehinde olarak canlılık kazanarak, malç ile beraberinde ilave edilen gübre ve toprak için mineral düzeleyicilerin, toprak canlıları ve başta solucanlar tarafından işlenmesi sağlanır.

Malç malzemesinin çürüme ile parçalaması tamamlamamış kısımları mikroorganizmalar tarafından işlenirken oluşan enerji ile oksidasyon işlemi srasında toprağımıza düşmüş yabani ot tohumlarıda baskılanarak toprağımıza organik kazanımlara geçerek otlanmadan da kurtulumuş olacaktır.

Ayrışma fazına giren bu mataryeller topraklarımızdaki solucan populasyonlarının besin zincirinine katılarak solucanların beslenmelerini mütakip solucan nüfusunun artmasıylada organik atıkların işlenmesi yeni bir boyuta girerek dışkılarında solcan gübresinin oluşumuyla içeriği zengin enzimler besin eriyikleri ile topraklarımızın organik özelikleri maksimum seviyeye ulaşacaktır.


epsody 04-11-2009 14:05

Sayın;x29 açıklamaların için teşekürler açıkladığım malç uygulaması mevsim itibariyle bize kış yaklaşırken bahçemize kışın etkilerini azaltırken yağmurlarla toprağın malç'tan toprağın azami faydasını sağlanması amaçlanmaktadır. Tabi senin hatırlattığın gibi malçın bitki gövdesine temasın kaçınılmalıdır ilgine gerçek teşekkür ederim.

epsody 21-12-2009 08:59

Arkadaşlar Bahçe topraklarımızın organik özelliklerinin arttırlarak humus yapısını zenginleştirmek için, yazın sebze diktiğimiz parselleri kış aylarında kendi halinde nadasa bırakmak yerime, her türlü gübreleri, ister organik özellikli ahır gübrelerini istersenizde mineral kompze gübrelerle gübreliyerek üstünede 5-10 cm kalınlığında örteceğimiz samanla malç yaparsak topraklarımız güberleme özelliğini tam yarayışlı hale gelmesi için gereken zamanı kazanmış oluruz.

Aynı zamanda uyguladığımız saman malçının toprağımız canlılarının yaşamları için uygun ortamı sağladığımızdan kışın sert şartlarından onları koruyarak doğal dengenin işlemesini ve topraklarımız içindeki faunanın bu denge içinde yaşamalarının sayesinde, baharda ısınan topraklardan çıkan zararlı populasyonlarını topraklarımızda elimine etmiş oluruz.

Arkadaşlar bahçemizde zararlı haşerelerin oluşmalarının oluşma sebeblerinin başında, bu toprak canlılarına gereken önemin verilmeyişinden bu canlılar yaşamlarını toprak içinde devam ettiremedikerinden dolayı, havaların ısınmasıyla toprak üstüne çıkarak bahçemizde ki bitkilerimize musallat olarak bize zararlar verdirmeye başlıyorlar.

Unutmayalım ki onlar bizim bahçemizin ücretsiz bahçevanlarıdırlar, bizlerde onları gözeterek onların zararlarından kurtularak faydalarını görmemiz için onlarında haklarını gözeterek insanlığımızı yüceltmeliyiz

amatör hobici 21-12-2009 12:48

Arkadaşlar yazılanları sonuna kadar okudum.Herkes kendince bir katkı sağlamaya çalışmış.Bağzı arkadaşlar çok bilimsel yazmış, hatta kafam karıştı. Sanırım sitedeki birçok arkadaş bu işi amatör ruhla veya organik tarıma önem verdiklerinden bu konuda uğraş veriyorlar.Benim gibi amatör olarak uğraşanlara pratik bilgiler lazım. Bu kadar yazı içinden sadece Meyvelitepe'den toprağa bakla ekip ilkbaharda sürülerek organik gübre(sanırım toprağa azot kazandırmak için) yapılabileceğini ve Epsody'den Malç yapılarak toprağın gübrelenmesini ve eko sistemin korumasını öğrandim. Kendilerine çok çok teşekkür ediyor ve saygılar sunuyorum...

triple 21-12-2009 13:37

Sevgili Dostlar, Merhaba!
Öncelikle yazılanları büyük bir sabırla okuyup anlamaya calıstım. Kısaca okuduklarıma ek olarak bende bir kac sey sormak istiyorum. ve bilgi sahibi ustadlarımızdan bilgi almak istiyorum.
Malumunuz üzere yıllarca topraklarımız sunnni gubrelerle doyuruldu ve organık- doğal yapısı değiştirildi. Şimdi ise bunu geri kazanmaya calsıyoruz.
Bu amaçla da piyasaya yüzlerce yeni doğal ürün adıyla bir cok ürün sunuluyor. Bunların bir kısmı gercekten işe yararken bir kısmıda sadece ticari amaclı olarak uretiliyor. Bu arada in-organik ürünleri alip yıllarca topraklarina atan insanlar bu kezde adı organik ama aslı olmayan urunlerle belkkide organik olmayan urunlerle dolandırıyorda olabilir miiii_ ? yoksa ben mi konuyu abartiyorum? Bu konunun standartı ne olmalı nasil olmalı_?, gariban ciftci **** yetistirici bunu nasil anlayacak bunun gercegini nasil ogrenecek Bence asıl bu konuda bilgi verilmeli yanılıyormuyum?
İstanbulda yakın bir zmanda acilan tarım fuarını gezdigimde bir cok firma ile karsilastim ve işin garibi hangisine ugradiysam hepsi benim urunum ii benim urunum digerlerini döver hesabında idi ve biri digerine camur atma yarısında idi . Bence bu işe birileri dur demeli ve halkımızı bilgilendirmeli diye dusnuyorum.
Ya da en azından AĞAÇLAR nete girenler bu konuda konunun uzmanlarından bilgi alabilirse onlarda cevrelerini uyarirlarsa kısmende olsa bir duzelme olur kanaatindeyim yanılıyormuyum?
Piyasada hangi urunler gercekten organik ?
Hangi Ürünler Toprağa organik özelliklerinin geri kazandırıyor?
Bunun kıstası nedir?
Tarım bakanlıgı ve saglık bakanlıgı bunları nasil degerlendiriyor? Neye gore bu firmalar hangi kıstaslara gore reklamlarını yapabiliyorlar
????
şimdilik bu kadar soracam yeri geldiginde sanirim sorularımın devamı gelecek
simdiden verilecek bilgilere teşekkur ediyorum. saygı ve sevgilerimle

MeyveliTepe 21-12-2009 13:40

Arkadaşlar,
Bu günlerde bolca bulunan kuru yaprakları (ceviz hariç) değerlendirmenizi öneririm. Bir kompost kabında veya altlarından delikler açılmış siyah poşetlerde, mümkünse EMA ile ıslatarak muhafaza ederseniz, yaz başında %100 organik mükemmel bir malç malzemesine sahip olabilirsiniz.

MeyveliTepe 21-12-2009 13:43

SnTriple,
Çok haklısınız. En doğrusu kendi organik malzemenizi kendiniz yapın. Başka hiç bir şey bundan daha garanti olamaz :)

triple 21-12-2009 13:51

Haklısınız sayın Meyveli Tepe fakat bazı besinleri bizim uretebilmemiz mumkun degil sanirsam . ve bu bir sektör ve bir bilimse adam gibi gelişmeli ticari kaygılar ve ticari getiriler önplanda olmadan adam gibi ve devletimizde bunu bir sekilde3 denetleyerek halkına sunulmasında takipci ve yasa koyucu olmalı ruhsat ve uretim iznleri verilirken butun analizler uygulamalı olarak yapılmalı gozlemlenmeli ve uretim izinleri ona gore verilmeli derim . Ha yapiliyormu izleniyormu konusna gelirse bilmiyorum işte sorunda burada. Nasil insan sagligi icn ilacta reklam yasagı var ise bence bitki sağlığı icin kulanilan vitaminler gubreler ve her turlu dıaridan saglanan ek besinlerede bu yasak uygulanmalı hatta bu insan sagligini dogrudan etkileyecegi icn bitkilerle insana gewcecegi icn dahada titiz olunmalı derim.

memet 21-12-2009 18:20

Forumda, Türkçenin doğru kullanımı hakkında

epsody 21-12-2009 21:47

Sayın arkadaşım triple, Bu konu başlığımıza eklenti getirerek yorumların için teşekkür ederim, yazım kurallarına uyarsak, yorumlarımız paylaşımlarda gerçek değerine ulaşacaktır, katılım heyecanınıza katılmakla beraber değerli fikirlerinizi beyan etmede güzel türkçemizi kullanmaya özen göstererek, hatalarımızı düzeltirsek saygınlığımızda artacaktır.

İlgilenmenize teşekkürü borç bilir paylaşımlardaki devamlılığını daha dikkatli yazışmalar dileğimle sevgiyle kalın.

epsody 24-12-2009 09:30

triple Arkadaşımızı bilgilendirmek.
 
Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi epsody (Mesaj 550805)
Arkadaşlar sonbahar ve ardından gelen kışın olumsuz etkilerini bahçelerimize uyguluyacağımız enzim gübrelerle takviyelendirerek, bahçelerimizdeki meyve ağaçlarımızın hastalık yapıcı etkenlere karşı güçledirerek onların sağlıklı olarak bu dönemden çıkmasını sağlarlar.

Arkadaşlar enzim gübrelerin en büyük işlevi hücre içinde bölünmeyi artırarak çoğalmayı sağladıklarından, hücrelerde toplanan besin değeride artarak depolanmasını sağlarlar, toprak yapısında düzenleme yaparak toprağın çüzülmesini mütakibende, toprağın gözenekliliği artışı sağlanmış olur.

Bu enzimler kimyasal atıkları ve bitki köklerinin çözemediği besin maddelerini çözererek bitkinin alabileceği forma sokarlar, bu minerallerin çözülmesiylede toprağın doğasında var olan mikro organizmaların çoğalmasını sağlıyarak, toprağın aktifliği artırarak bitkinin bağışlıklık sistimi gelişmesini mütakip hastalık etmenlerine de karşı güçlü duruma getirir.

Arkadaşlar zehirlere dayalı bitkileri koruma yöntemleri kısa vadede bize toksin olarak geri dönecektir, bizler organik yaşam biçimine uygun, ekolojik yetiştiricilik yapmak istiyorsak, enzim içeren bitkisel bazlı sıvı gübreleri uygulamakla topraklarımızı da kurtarmış olacağız.

Arkadaşım triple, Surun içerik olarak çok yönlü bir soru olma özelliği taşımakta, ben size toprakları ilgilendiren yönüne cevap vermek istiyorum, bu alıntı yeterli açıklama içermiyorsa soruna bu yönde daha geniş açıklama getirmek isterim sevgiyle kal.

epsody 03-01-2010 13:44

Topraklara hizmet etmek zamanıdır.
 
Arkadaşlar sonbahar geçti kışa girdik, önümüzde fazla bir zaman kalmada ki topraklarımıza uyguluyacağımız gübre ile beraberinde leonardit veya humik asitleri biran önce uygulamakta fayda görmekteyim, bundan sonra zaman aleyimize işlemektedir.

Topraklarımızdan hasatla kaldırdığımız organik maddeyi yerine koymak için tam zamanıdır, biliyorsunuz ki gübrelerin bitkiye geçiş formuna gelmesi, toprak canlılarının işlemesinden sonra oluşmaktadır, bu canlıları kışın sert etkilerinden malç yaparak korursak, onlarda toprağı bir yorgan gibi örten malçın altında bu işlevlerini gayet güzel yaparak, toprağımıza bitki besin maddelerini sağlıyarak, topraktaki yaşamların dengede sürdürerek toprak sağlığınada hizmet etmiş olacağız.

adavci 03-01-2010 22:43

Sayın epsody,Malçlama konusunda samanı tavsiye etmişsiniz.(10cm)Pratikte uygulanışı konusunda yardımcı olursanız memnun olurum.Açık alanlarda rüzgarın etkisi ile savrulmayı nasıl engelleriz.

epsody 04-01-2010 06:55

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi epsody (Mesaj 557257)
Arkadaşım kışın naylon malç uygulaman yerinde bir uygulama değil, kışın yağan yağmurlarla toprak bol azot kazanmakta, naylon altında kalan toprak parçası bu yağmurlardan faydalanamaz, bizim saman malçını önermemizin nedeni bu yağmurlardan fayda sağlamaktır, samanın rüzgarlardan etkilerine karşı samanı yağmurlu havada uyguluyarak ıslanmasını sağlarsan, samanın rüzgarla savrulmasının da önüne geçilmiş olursun.

Bizim bu uygulamamız toprak altı canlılarını kışın bu sert etkilerinden koruyarak, beslenme ve barınmalarına destek oluşturarak, topraktaki faaliyetlerinin devamını sağlıyarak topraklarımıza uyguladığımız gübre ve minerallerin işlenmelerini toprak tava gelmeden öne almaktır.

Arkadaşım Bu alıntı yeterli açıklama sağlıyacaktır.

adavci 04-01-2010 18:25

Teşekkür ederim.

epsody 04-01-2010 18:39

Bahçeniz nerede ve büyüklüğü ne kadar, içinde ne gibi ekili ağaç ve bitkileriniz var, size ait bu bilgileri paylaşacak olursam sizlere topraklar konusunda değerli paylaşımlarım, olacak sevgiyle kalın.

adavci 04-01-2010 20:08

Sayın epsody,Kocaeli'nde yaz kış oturduğum evimin bahçesi yaklaşık 250 metrekare.Yeni bir ev.11 meyve ağacı.sebze bahçesi mevcut.Benim tek başıma başedebileceğim bir malikane.Ama burada çok şey öğrendim.Herkese teşekkür ederken,öğrenecek daha çok bilmediğim konularda, yardımlarını esirgemeyecek herkese teşekkür ederim.

epsody 04-01-2010 20:22

Arkadaşım topraklarla uğraşanlar takdire laik insanlardır, bir kişi toprakla dost sa benimde dostum ve arkadaşım sayılır elimden gelen paylaşımla bu insanla yarışırım dostluk kulvarlarında, yazılarımı takip ederek bir çok değerli paylaşımlar la bilgilerini arttırak pratik çalışmaların daha verimli hale gelecektir.

epsody 08-01-2010 18:37

Topraklarımıza kışın yapacağımız malç la, Solucanların mucizelerine şahit olun.
 
Malç olayında Solucan mucizesi ile topraklarımızı her türlü kirlilikten kurtarılması.

Solucan varlığığının Bahçelerdeki hastalıklara karşı biyo-gübre ve biyo-pestisit etkilerini

sağlamak için yataklık olarak malçın önemini ortaya koymaktadır.

Çevre dostu, ek gelir ve kaynak kazanımını sağlayan vermiteknoloji uygulamaları, özellikle

küçük ve orta ölçekli tarımsal işletmeler için düşük girdili tarımsal üretim faaliyetini

mümkün kılar. Vermikompost teknikleri çok düşük maliyet gerektiren kolay uygulanabilir

yöntemlerdir. Doğru uygulanmış ve iyi takip edilmiş bir vermikompost süreci sonunda,

biyo-gübre ve biyo-pestisit olarak etkili, ticari değeri çok yüksek bir ürün elde

edilebilir.

Arkadaşlar bahçelerde yapacağımız malçlama da, bahçelerimizde ağaçlarımızdan dal ve budama

artklarının hertürlü hastalıklı ve ptojenlerle bulaşık olsalar dahi yapacağımız malçama

içinde barınan solucanlar tarafından dal artıkların çürümeleri ile beraber soluncanlar

tarafında besin zincirleri içinde elimine edilmektedirler,

Amerika’da kanalizasyon atıklarının stabilizasyonu çalışmaları ile hertürlü hastlık yapıcı

patojenlerin,solucanlar kullanılarak bertaraf edilerek, solucan gübresi üretiminde

kullanılması sağlanmıştır.

Vermikompost yöntemi ile vermikompost ürünü elde etmede kullanılan organik çöp çeşidi çok

fazladır. Bu organik artık/atık çeşidi grubunda kanalizasyon içeriği, kirli su

atıklarındaki katı çöpler (Neuhauser et al., 1988), bira, mantar ve kağıt endüstrisi (Butt,

1993; Edwards, 1988a) gibi çeşitli endüstriyel işletme artık/atıkları, süpermarket ve

restorant artıkları (Edwards et al.,1985), işlenmiş patates artıkları, tavuk, domuz,

büyükbaş, koyun, keçi, at ve tavşan yetiştiriciliğinde (Edwards, 1988b) ortaya çıkan

hayvansal artıklar, bahçecilikte ortaya çıkan ölü bitki ve çim artıkları yer almaktadır.

Son yıllarda bu alanda yürütülen çalışmalar, Amerika’da kanalizasyon atıklarının

stabilizasyonu (Neuhauser et al.,1988) ve İngiltere’de hayvan, sebze ve endüstriyel

atıkların işlenmesi konularında yoğunlaşmıştır.

Arkadaşlar aşağıdaki belge Hastalıklı dalları yakmadanda, malç yaparak solucanlara sunulursa

solucanların her türlü çevreyi kirleterek hastalık unsurlarından temizliyerek bertarafını

sağladıklarından. Kendilerine 21. yüz yılın çevre savaşçıları ünvanına laik bulmuşlardır.

İngiliz bilim adamları, toprak solucanlarının `21. yüzyılın çevre savaşçıları` olabileceğini

düşünüyorlar.


Solucanların, kimyasal maddelerle kirlenmiş toprağı temizlemeye yardımcı olabileceği

düşünülen `metal yeme` özelliklerinin nasıl işlediğini ortaya çıkaran Reading

Üniversitesi`nden bilim adamları, solucanın toprağı `mideye indirip` dışarı çıkardıktan

sonra metallerde bazı küçük değişiklikler olduğunu tespit ettiler.

Bu değişikliklerin, kimyasal maddelerle kirlenen topraktaki potansiyel toksik metallerin

ortadan kaldırılmasında büyük yarar sağlayabileceğini düşünen İngiliz bilim adamları,

Liverpool`daki Britanya Bilim Vakfı Festivali`nde yaptıkları sunumda, toprak solucanlarının

`21. yüzyılın çevre savaşçıları` olabileceğinin altını çizdiler.

Solucanların ideal `toprak detektifleri` ve varlıklarının toprağın sağlığını en iyi

göstergesi olduğunu vurgulayan Reading Üniversitesi`nden Mark Hodson, toprak solucanlarının,

aralarında arsenik, kurşun, bakır ve çinko gibi ağır metallerle kirlenen toprakta

yaşamalarını sağlayan bir mekanizma geliştirdiklerini belirtti. Kaynak:www.timeturk.com

epsody 16-01-2010 07:48

Topraklar kurtarılmayı bekliyor.
 
Topraklara hizmet etmek zamanıdır.


Arkadaşlar topraklarımızın organik özeliklerini koruyarakta, bir yerde onları organik yapılarında tasaruf sağlamış olmaktayız, onların bu yapılarına zarar veren oluşumların önune geçerekte hizmetlerimiz anlam kazanmaktadır, aşığıda yazılan mesajlar buna bir örnek teşkil etmektedir.

Anız yakmak demek cehennemi dünya üzerinde kurmak demektir, insanlara dinsel öğretilerde neden cennet vaad ediliyorda cehennem ateşi ile cezalar öneriliyor, Cehennem ateşinden medet ummak şeytanla dost olmak demektir.

Arkadşlar bizler birer doğa ve çevre dostu olarak toprak üstündeki ateşleri yakmamanın ötesinde ateşin etkisinden daha fazla etkilere sahip bir gübleme sistemi olan, insanın dar düşünceleriyle doğayı taklit ediyorum diyerek sadece bitkileri beslemeyi amaçlayan, fakat onuda yetkisiz ellerde kullanımına sunarak bitkilerde başlayan kalıntılar, toprakta daha fazla tahribatlara sebeb olmaktadır.

Bu toprakların dün anız yangılarıyla, bu gün mineal gübre kullanımıyla doruğa yükselen bu gidişatı ancak tarım bakanlığının yetkileri ile zehir ve toksinlerin alımını satışını kullanımını cok sıkı denetleyen birimlerle sağlama yoluna gitmelidir.

Yoksa bu topraklar üzerindeki rant paylaşımının sonu nereye gideceği belli olmayan serüvenlerle topraklarımızı çöle çevirme yarışında hızlarını kesmeden devam edemiyeceklerini bildiklerinden şimdide topraksız tarım diye, biten topraklarda şimdi suda bitki yetiştirelim teraneleri yaparak suların da işini bitirme telaşında kendilerine yandaş bulmada geçikmemişler, sonuçta toprakla suyun arasındaki farkı gördüklerinde bitkilerin gen yapılarıla oynayarak yeni üretim modelleriyle insanlığı bir deneysl macera içinde beslenme sorununa çareler üretme telaşlarına girmişlerdir.

Bu gün gdo lu ürünler diye bitkilerin gen yapılarını bozanlar yarın insanlığın sonunu getiren genitiği değiştirilmiş ürünlerle beslenen insanların hastlıklarına çare bulmadaki düşüceği durumları şimdiden görüp düzelmek zor olmasa gerek.

Sonuç topraklarımıza sahip çıkmaya, korumaya, onun arganik yapısını güçlendirmeye, atıklardan arındırmaya, başlamanın tam başında olduğumuz kanısındayım.

ensar 16-01-2010 17:16

Sevgili Epsody,

Biz yaklasık üç yıldır İşletmemizden çıkan yemek artıklarını, kağıt artıklarını (gazete kağıdı hariç) üzüm ve ayçiçeği saplarını, batos samanını çürütüp bahçemizde kullanıyoruz.

Bu yılda ilk kez bir yağ fabrikasından 1 kamyon ayçiçeği kabuğu aldık deneme yapıyoruz sanırım oda olumlu netice verecek.

Birde belirtmemde fayda var kompost kullanımından bir yıl öncede bolca odun talaşı ve dönüme yaklaşık 100 kg zeoliti yaş hayvan gübresi ile kullanmış idik.

İlk gübrelemede gören her kes ağaçlarımızın kuruyacaklarını söylemişler di ama şimdi aynı kişiler toprağımızın ipek gibi olduğunu söylüyorlar.

Kısacası kontrollü olarak her türlü organik maddenin topraklarımıza faydalı olduğu konusunda kuşkum yok.

YAŞ HAYVAN GÜBRESİ OT YAPAR MIŞ, YAPSIN SIK SIK ÇAPALAYIP YESİL GÜBRE OLARAK FAYDA SAĞLAYIN.

Sevgiyle Kalın

epsody 16-01-2010 18:13

Ağaçlar netin toprak dostları.
 
Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi ensar (Mesaj 565032)
Sevgili Epsody,

Biz yaklasık üç yıldır İşletmemizden çıkan yemek artıklarını, kağıt artıklarını (gazete kağıdı hariç) üzüm ve ayçiçeği saplarını, batos samanını çürütüp bahçemizde kullanıyoruz.

Bu yılda ilk kez bir yağ fabrikasından 1 kamyon ayçiçeği kabuğu aldık deneme yapıyoruz sanırım oda olumlu netice verecek.

Birde belirtmemde fayda var kompost kullanımından bir yıl öncede bolca odun talaşı ve dönüme yaklaşık 100 kg zeoliti yaş hayvan gübresi ile kullanmış idik.

İlk gübrelemede gören her kes ağaçlarımızın kuruyacaklarını söylemişler di ama şimdi aynı kişiler toprağımızın ipek gibi olduğunu söylüyorlar.

Kısacası kontrollü olarak her türlü organik maddenin topraklarımıza faydalı olduğu konusunda kuşkum yok.

YAŞ HAYVAN GÜBRESİ OT YAPAR MIŞ, YAPSIN SIK SIK ÇAPALAYIP YESİL GÜBRE OLARAK FAYDA SAĞLAYIN.

Sevgiyle Kalın

Sevgili ensar arkadaşım yaptığınız çalışmaları burada paylaşımlara açarak büyük bir insanlık örneği sergilemiş oluyorsunuz, sizleri topraklar adına yaptığınız bu faydalı çalışmalarınızdan dolayı övgüyle kutlarım.

Arkadaşım yaptığınız işin bilincinde olduğunuz görünmekte, sizlerle daha yakından mesajlaşmak isterim ne tür bir işletmeciliğiniz vardır bilecek olusam çalışmalarınıza katkı sağlıyacak paylaşımlarımız olabilir, benim malç işlemiyle ilgi başlıktaki yazılarımı takip etmenizi, ve olumlu veya olumsuz yönlerinin yorumlarıyla bu başlıklara katılmazı rica ederim, sizin gibi bir arkadaşı tanıdığıma memnun olduğumu bilmelisiniz

ensar 17-01-2010 19:18

Sevgili Epsody,

İstanbul dan Gelibolu ya glderken TEM yolunu kullanır, Vakıfıar-Saray çıkışından
D 100 Karayoluna geçerde, Muratlı Tekirdağ hattını kullanacak olursanız bizim işletmemizin önünden geçmek dolayısıylada bir acı kahvemizi içmek durumunda kalabilirsiniz.

Biz makina elemanları ve kalıp üretiyoruz. Arazimi yaklaşık 50 dönüm ve bu arazide ki toplam kapalı alan sadece 3 dönüm buna ahırlar ve kümeslerde dahil. 50/60 kadar tavuk 5 ordek,12 kaz , 2 yabani kedi,10 koyun 7 Kangal kğpeğimiz ve bolcada ağacımız var.

Sadece EPSODY kardeşi değil tüm paylaşımdaki arkadaşları, dostları bekleriz.

Rahmetli babam '' Misafir kısmeti ile gelir '' derdi,

Hepimizin kısmeti bol olsun

Sevgiyle kalın

epsody 17-01-2010 20:54

ensar kardeşime samimi yaklaşımlarım.
 
Arkadaşım kendi özel arabam olmadığından, istanbul- gelibolu hattını şehirler arası yolcu otobüsleriyle kullanmaktayım, günül isterdi sizinle bir doğa dostu olarak yaşamda bir mola alıp çaylarımızı yudumlarken bu sohpetlerde bulunarak, sizi daha yakından tanımanın ve tanişmanın hazlarına vararak; doğa, kırsal, topraklar adına birikimlerimizi paylaşmakla her halde, yaşamımız daha anlam kazanırdı.

Gönüller bir olsun davetlerin için çok teşekkür ederim, sağolasın sevgiyle kalın.

epsody 15-02-2010 18:49

ZEOLITIN TARIMDA KULLANIMI VE FAYDALARI


çim için özel .0.7mm.1.8.mm gençlik ve spor genel müdürlügü standardina. uygun
Zeolitler, sulu alumino-silika mineralleridir. Dünyada Zeolitlerin sekiz tanesi ticari önem tasimaktadir.

Tanimi ve Genel Bilgiler

Yapilari bal petegi veya kafese benzeyen, degisebilir katyonlar ve su ihtiva eden, 2 - 12 Ao boyutlarinda milyonlarca kanal ve bosluklardan ibarettir. Katyonlar zayif bagla bagli olduklari için zeolitler iyonlarini kolaylikla degistirebilirler. Gözeneklerdeki su molekülleri, isitildiginda zeolitik yapiyi kolaylikla terk ederler veya tekrar adsorblanabilirler.
Zeolitin yapi birimi AlO4 veya SiO4 dörtlüsüdür.
Son 200 yilda 50 tip dogal zeolit ve 200'den fazla sentetik zeolit tanimlanmistir.

Dünyada Zeolitlerin sekiz tanesi ticari önem tasimaktadir. Bunlar; Klinoptilolit, Çabasite, Analsim, Eriyonit, Ferrierit, Hoylandit, Laumontit, Mordenit, and Fillipsit'dir

Klinoptilolit, dünyada yaygin olarak bulunmasi, genis uygulama alani olmasi, ekonomik olarak isletilebilirligi, homojenligi gibi yönleri ile dogal Zeolitlerin en önemli mineral gruplarindan birisidir.
Türkiye'de de Klinoptilolit minerali, rezervi , olusumu, homojenligi ve yüksek mineral kalitesi ile önem tasimaktadir.

Zeolitlerin önemli özellikleri:

* Katyon degisim özellikleri çok iyidir. Bu yönleri ile tarimda toprak düzenleyici olarak, su, gaz, v.b. kirlilik aritiminda agir metal iyonlarinin giderilmesinde yaygin olarak kullanilmaktadirlar.
* Zeolitler, gözenekleri bal petegine benzeyen mikro gözenekli malzemelerdir. Bazi maddeler bu gözenekler içine girebilir, bazilari giremez.Bu özellik zeolitlerin seçimli adsorbsiyon, moleküler elek ve katalitik kullanim alanlari gibi uygulamalarda degerlendirilmesini saglar.
* Su adsorbsiyon kapasiteleri yüksektir, bu yönleriyle tarim ve diger uygulamalarda sudan yararlanma etkinligini artirmaya yardim ederler.
* Adsorbsiyon özellikleri degiskendir ve böylelikle katalitik amaçli kullanilabilirler.
* Bazi radyoaktif maddeleri adsorblayabilirler, bu özellikleri ile radyoaktif yalitim veya diger çevresel radyoaktif aritim uygulamalarinda kullanilirlar.
* Çok genis bir yüzey alanina sahiptirler, kirlilik aritim uygulamalarinda bulasan ve diger maddelerin giderilmesinde basarili bir sekilde kullanilirlar.
* Hayvan yemi katkisi uygulamalari için iyi bir pellet baglayici ve keklesmeyi önleyici ajan olarak kullanilirlar.
* Zeolitler, bazi mikotoksinleri baglayabilme özelligine sahiptirler ve bu yönleriyle yem ve gidalarda toksin baglayici olarak kullanilirlar.
* Aktive-modifiye olarak antibakteriyel, antimikrobiyal v.b. bir çok alanda kullanilirlar.
* Nem ve koku adsorbsiyonu özellikleri ile zeolitler evsel ve diger uygulama alanlari için degerlendirilirler. Zeolitler çok iyi bir amonyum adsorbent malzeme olarak bilinirler. Ahirlar, evcil hayvan altligi gibi ortamlarda amonyumun giderilmesi için kullanilirlar.
* Bazi kil minerallerinden farkli olarak suda çözünmezler, Uygulandiklari ortamda uzun süre kullanilabilirler.
* Su aritimi gibi bir çok uygulamada, kolaylikla geri kazanilabilirler ve defalarca kullanilabilirler.
* Isil dayanimlari oldukça iyidir, böylelikle yüksek sicaklik sartlarinda kullanilabilirler.

Zeolit Diger Kullanim Alanlari

TARIM

Zeolitli tüfler gübrelerin kötü kokusunu giderilmesi, içerigini kontrol edilmesi ve asit volkanik topraklarin pH'inin yükseltilmesi amaciyla uzun yillardir kullanilmaktadir. Gübreleme ve Toprak Hazirlanmasi Dogal zeolitler yüksek iyon degistirme ve su tutma özellikleri nedeniyle topragin tarim için hazirlanmasinda, çogunlukla kil bakimindan fakir topraklarda yaygin biçimde kullanilmaktadir. Ayrica yüksek anomyum seçiciligi nedeniyle gübre hazirlanmasinda tasiyici olarak klinoptilolit kullanilmasiyla amonyumun bitkiler tarafindan daha etkin kullanilmasi ve gübre tasarrufu saglanmaktadir. Klinoptilolit nem fazlasini adsorbladigi için gübrelerde depolama sirasinda olusan pisme ve sertlesmeyi de önlemektedir. Ayrica fazla sulama nedeniyle olusan mantari hastaliklarin da önüne geçtigi belirlenmistir.

Toprak Kirliliginin Kontrolü

Dogal zeolitlerin katyon seçme ve degistirme özelliklerinden sadece besleyici iyonlarin bitkiye aktarilmasinda faydalanilmayip, ayni zamanda besin zincirlerinde Pb-Cd-Zn-Cu (kursun,kadmiyum,çinko,bakir) gibi istenmeyen bazi agir metal katyonlarinin tutulmasinda da yararlanilabilir. Bu alanda kullanilan klinoptilolitin radyoaktif kirlenmenin söz konusu oldugu topraklara ilave edilmesi ile bitki tarafindan alinan Sr90 miktarinin büyük ölçüde azaldigi da saptanmistir.

Tarimsal mücadele

Dogal zeolitlerden iyon degistirme ve adsorplama kapasitelerinin yüksekliginden dolayi tarimsal mücadele ve ilaç tasiyici olarak yaralanilmaktadir.

Çim Saha ve Alan Uygulamalari

Zeolitler yeni çim sahalar olusturulurken veya mevcut çim sahalarin islahinda basari ile kullanilmaktadir. Çim sahalar olusturulurken topragin havalandirilmasi asamasinda çimin köklerinin bulunacagi derinlige maksimum miktarda zeolit karistirilir. Mevcut çim sahalarda ise daha ince tanecikli zeolit yüzeyden uygulanir. Uygulanan bu zeolit çimlerin köklerinde biriktikçe topraga ilave edilen besi maddelerinin daha etken kullanimini saglamaya baslar.Topraktaki azot ve potasyumun suyla yikanarak uzaklastirilmasi azalir ve topraktaki suyun çimin kök bölgesinde birikmesi ve besi maddelerinin kontrollü salinimi saglanir.

Zeolit kullanilarak ve kullanilmadan hazirlanan çim sahalarda yapilan incelemelerde, zeolit içeren sahalarda çimin köklerinin 7-14 cm derinlikte, çok kuvvetli ve pek çok besleme kökü içerecek sekilde gelistigi; buna karsilik zeolit içermeyen sahalardaki çimlerin köklerinin 1.5-5 cm derinlikte, oldukça zayif ve yetersiz sayida besleme kökü içerecek sekilde gelistigi belirlenmistir. Zeolit kullanimi özellikle egimli yamaçlarin çimlendirilmesinde daha da yararli olmaktadir. Zira; zeolitin kullanilmadigi durumlarda, kullanilan gübre, sulama ve yagmur sulariyla yikanarak yamacin yüksek bölümlerinden alçak bölümlerine tasinabilmektedir. Bunun sonucu olarak yamacin yüksek bölümleri kötü bir biçimde çimlenmis gözükürken alçak bölümleri daha yesil ve saglikli çimlerle kaplanmis bir görüntü vermektedir. Kötü toprak yapisi, topragin zamanla sikismasi, toprakta yeterli havalanma ve buharlasma olmamasi, topragin istenildigi gibi su tutmamasi gibi nedenler basarili bir çimlendirme yapamamanin baslica nedenleridir.

Çim sahalardan giderek artan üstün özellikler beklendiginden, çimlendirilecek topragin uygun hale getirilmesi de giderek önem kazanmaktadir. Yapilmasi gereken, topragin fiziksel özelliklerini degistirerek, çimin suya ve besin maddelerine daha iyi ve düzenli ulasimini ve topragin daha iyi ve sürekli havalanmasini saglayarak, çimin daha güçlü ve saglikli kökler olusturarak daha iyi görünümlü hale getirilmesidir. Bu hususlarin dengeli bir biçimde gerçeklestirilmesi ile çimlerin bakim onarim ve buna bagli olarak isçilik ve madde kullanim maliyetleri düsürülebilecektir.Zira bu durumda daha az su ve gübreye ihtiyaç duyulacaktir.

ZEOLI,T
Gübrenin degerini arttirir
Verimi arttirir
Bitkilerin kullanacagi besinleri korur
Uzun vadede toprak kalitesini arttirir
Özellikle kumsal topraklardaki besin ve su kaybini azaltir
Gaz adsorbsiyonu: Gaz moleküllerini seçici olarak adsorbe eder.
Su adsorbsiyonu/desorbsiyonu: Zeolit matrisinde herhangi bir fiziksel veya kimyasal islem olmaksizin su absorbsiyonunun tersini yapabilir.
Katyon degisimi: Katyon selektivitesi (seçiciligi) esasina dayali olarak katyonu diger katyonlarla degistirebilir.
Yüksek KDK, Zeolit'i, bitkilerden degerli besini (Amonyum, Potasyum, Magnezyum, Kalsiyum ve diger eser elementler) tutup yavasça birakmasi ile özellikle degerli kilar.
Topragin katyon degisim kapasitesini artirmasi sonucunda gübre ihtiyacini azaltir.
Gübreden yararlanmayi arttirmasi ile bitkinin daha dengeli gelismesini saglar.

1.
Yagmurlarda kimyasal erozyonu minimuma indirir.

Zeolit'in rolü

Bundaburg Domates Denemesi - Eski 1988-89


Kontrol Büyüme Denemesi

Kontrol + Zeolit 600kg/ha *

Verimde artis
Verim (vakalar/ ha)

3,750

4,125

10% (375 vakalar/ha)

Zeolit besinleri bitkilerin kök bölgesinde tutarak gerektigi zaman kullanilmalarini saglar. Bu sayede N ve K gübreleri daha etkili bir sekilde kullanilmis olur �daha az gübreyle ayni verim ya da ayni miktar gübrenin daha uzun sure dayanmasi ve daha yüksek verim saglamasi. Zeolit uygulamasinin bir diger faydasi ise diger toprak katkilarinin aksine (alçi ve kireç), zaman içinde çözülmeye ugramamasi, bunun yerine besinlerin tutulmasina yardimci olacak sekilde toprakta kalmaya devam etmesidir. Ilk uygulamadan sonraki uygulamalarda, zeolit topragin besinleri tutma ve daha iyi ekin verme yetenegini daha da arttiracaktir. Zeolit asidik de degildir. Tam aksine marjinal sekilde alkalidir ve gübrelerle birlikte kullanimi topragin pH seviyeleri için tampon görevi görerek kireç uygulamalarina olan ihtiyaci azaltir.
Frankston'da Havuç Denemesi SonuçlariErken kök gelisiminde fide denemelerinde gelisim saglandigi görüldü. Yurtdisinda yapilan denemelerde üretim kalitesinde artis saglandigi tespit edildi (vitamin seviyeleri artti), üretimde nitrat seviyeleri düstü ve ürünlerin erken olgunlasmasi önlendi. Daha etkili gübre kullanimi ve daha düsük kaçis ile verimde artis saglandi.
Nitrojen (N) ve Potasyum (K) Gübrelerinin Daha Etkili Kullanimi
Zeolitsiz:
zeolitsiz.jpg


1.
· N/K gübresinin toprak yüzeyine yayilmasi.
2.
· Uygulamadan sonra yapilan sulama buharlasma yoluyla � nitrojenin amonyak gazi olarak kaybolmasi- nitrojen kaybini azaltir
3.
· Sulama ile gübre bitkilerin kök bölgesine iner
4.
· Bitkiler gereken gübreyi alir ve gübre kök bölgesinde kalmaya devam eder. Gübrenin bir kismi erken kaçis sirasinda kaybolur.
5.
· Kumlu toprak yüksek besin seviyelerini tutamadigi için kök bölgesinden disari büyük miktarda gübre çikisi olur (kaçis)

zeolitli.jpg
Zeolitli:


1.
a) Zeolit uygulamali gübrenin topraga yayilmasi; ya da b) Zeolit'li gübrenin yayilmasi (karistirma ya da kaplama)
2.
Zeolit serbest amonyagi emdiginden daha düsük buharlasma yoluyla kayba ugrama riski azalir
3.
Sulama sayesinde gübre bitkilerin kök bölgesine iner ve gübrenin bir kismi zeolite bagli halde kalir



4.
Zeolit'teki gübre, bitki tarafindan ihtiyaç duyulana kadar kök bölgesinde kalir
5.
Kaçis dolayisiyla gerçeklesen gübre kaybi azalir ve zeolit'ten gelen gübre, gübre ömrünü arttirir.
6.
Toprakta uzun vadede islah gerçeklesir (CEC artar ve toprakta besin tutusu artar).

TUBITAK MAM tarafindan 2001 Nisan ayinda yapilan Dogal Zeolitler ve Uygulama alanlari Konulu seminerde asagidaki özellikler vurgulanmaktadir.
Zeolit kullanimi ile NH4+ iyonlari kaybedilmeden uzun süreler toprakta muhafaza edilmekte ve bitkilerin yararina sunulmaktadir. Ayrica zeolitlerin NH4+ iyonunu tutmalari ile toprak bu açidan tamponlanmakta ve NH4+ fazlaliginin yaratabilecegi sakincalar önlenebilmektedir. Böylece; asiri gübre kullanimi önlenerek tasarruf saglanip çevre kirliligi açisindan daha emniyetli bir çalisma gerçeklestirildigi gibi, gübrenin etkin kullanimi nedeni ile ürün verimi de artmaktadir.Zeolitlerin tarim alaninda kullanilmasi ile;·
. Besin maddeleri olan potasyum ve amonyumun kontrollü olarak ve yavas yavas topraga verilmesi saglanabilmektedir
· Fazla gübre kullanimindan kaynaklanan NH4+ zehirlenmesi ve bitkilerin �yanmasi� önlenebilmektedir.
· Gübre olarak topraga verilen NH4+ suyla yikanarak alinip baska yerlere tasinmasi önlenerek toprakta kalmasi saglanabilmektedir. Böylece NH4+ iyonunun istenmeyen yerlere özellikle çevre sularina ( nehirler, göller, yer alti sulari ) tasinarak çevre kirlenmesine neden olmasi, zamanla bu kirliligin istenmeyen sonuçlar vermesi ve bu sulardan NH4+ temizlenmesi için yeni yatirimlar yapilmasi önlenebilmektedir.


Topraga Zeolit Ilavesinin Nitrifikasyon Üzerine Etkisi

Ahmet Ali ISILDAR
Süleyman Demirel Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Toprak Bölümü,
Isparta-TÜRKIYE
Gelis Tarihi: 01.02.1997
Tr. J. of Agriculture and Forestry23 (1999) 363�368© TÜBITAK 363
Giris
Topraklara verilen azotlu gübrelerden yikanma, amonyak seklinde buharlasma vb. yollarla ortaya çikan azot kayiplari ciddi bir tarimsal sorundur. Bu durum pratikte bazi strateji degisikliklerine gereksinme gösterir. Gübre azot kayiplarinin azaltilmasi için basvurulan yöntemler; gübre verme teknigi ve zamanlamanin dogru seçimi, yavas serbest hale geçen azot kaynaklarinin Kullanimi ve nitrifikasyonun kimyasal olarak önlenmesini kapsamaktadir. Diger bir alternatif NH4+�un tutulmasini artirici çesitli toprak islah materyallerinin kullanilmasidir.Zeolit bu amaçla kullanilabilecek dogal islah materyalleri arasinda önemli bir potansiyel kaynaktir(1).
Zeolitler hidrata alüminyum silikat mineralleridir. Mineralin kristal kafesinde su ve çesitli katyonlarin (Na+,K+, Mg++, Sr++ ve Ba++) geçebildigi birbirine bagli bosluklar bulunmaktadir. Genis izomorfik yer degistirme özelligi gösteren zeolit minerali bu özellikleri nedeniyle yüksek bir katyon degisim kapasitesi ve toprak çözeltisinde katyonlarin adsorbsiyonun da seçicilik özelligine sahiptir. Mineralde divallant katyonlardan daha çok monovalant katyonlar ve özellikle NH4 +�un alikonuldugu kaydedilmistir (2). Tarimda NH4 + �N�un NO3- �N�na nitrifikasyonu, NO3 � �N�un yikanarak kaybolmasi seklindeki azot kayiplarina neden olmaktadir.
Toprakta nitrifikasyon üzerine zeolitin etkisini inceleyen Mac Kown (8), 3 ton/da düzeyinde degisebilir�NH4 +�lu zeolit uyguladigi tinli kum ve siltli killi tin tekstürdeki topraklarda nitrifikasyonun sirasiyla % 11 ve % 4 azaldigini ortaya çikarmistir. Lewis ve ark. (5) yaptiklari bir arastirmada, degisebilir �NH4+� lu zeolitin (= 75 mg N/kg toprak), kaba (% 6 kil) ve orta (% 12 kil) tekstürlü topraklarda band halinde uygulandiginda, turpta pozitif büyüme cevabi alindigini ve kaba tekstürlü toprakta NO3� �Nyikanmasini azalttigini saptamislardir. Zeolitin toprakta NH4 + �N�un tutulmasi ve nitrifikasyon sonucu NO3 � �N�u seklindeki kayiplarin azaltilmasi yönündeki desteginin yanisira ortamin fiziksel özelliklerini düzenleme etkisi de bulunmaktadir. Zeolit havalanma, su tutma ve su geçirgenligi gibi fiziksel özellikler yönünden çok elverisli bir ortamdir (11, 12). Tüzüner ve Tinay (13) topraga 1, 2, 4, 8 ton/da düzeylerinde uygulanan zeolitin uygulama düzeyindeki artisa bagli olarak tutulan nem miktarini önemli ölçüde artirdigini belirlemislerdir. Zeolit, topragin fiziksel özelliklerini düzenlemekle ayni zamanda nitrifikasyon için istenen bir ortam hazirlanmasina da hizmet etmektedir. Isildar (14) yaptigi bir arastirmada, 10�ar gün ara ile tarla kapasitesinin biraz üzerinde su verilen kaba tekstürlü bir toprakta; yikanan toplam azot�un (NH4+ + NO3� �N) zeolit uygulamasiyla kontrole göre azaldigini, ancak zeolit uygulama düzeyindeki artisa bagli olarak arttigini saptamistir.Bu çalismanin amaci zeolitin, topraktaki NH4 + �N�nun nitrifikasyonu üzerine etkisinin ve bu etkinin farkli nem düzeylerindeki degerinin belirlenmesidir.

Zeolit Kullanimi ile ilgili Arastirmalar ve sonuçlari

Zeolit ( Klinoptilolite ), sahip oldugu yüksek katyon degisimi kapasitesi, su tutma özelligi ve adsorpsiyon özelligi ile mükemmel bir toprak düzenleyicidir. Çin�de jeoloji enstitüsünün yapmis oldugu bir arastirmada, topraga belirli oranlarda Klinoptilolite katilmasi ile çesitli topraklarda yetistirilen ürünlerde % 5.8 ile % 14.14 arasinda verim artisi elde edilmistir. Bu denemede patates, misir, bugday gibi bitkilerin yetistirildigi bildirilmektedir.Klinoptilolit�in yukarida belirtilmis olan özelliklerinden dolayi katyon degisim kapasitesi düsük olan hafif bünyeli topraklarda kullanilmasi ile topragin su rejimini düzelttigi, bitki besin maddelerinin yikanmasini önledigi belirtilmistir. (Mumpton 1983; Gote ve Ninaki 1980)ZEOLIT eklenmesinin ürünlerin yetismesinde; nitrojen-potasyum-fosfor-kalsiyum iyonlarinin toprakta yarayisli zonda depolanmasinda ve bitkiye aktarilmasinda yardimci olarak görev yaptigi, suyun daha iyi kullanilmasini sagladigi, kök çürümelerinden korudugu, beslenmeyi arttirdigi belirlenmistir. Perlit, kum ve ZEOLIT köklendirme ortami olarak karsilastirmali olarak denenmis ve Zeolit ile köklendirmenin tartisilmaz olarak farkli oldugu görülmüstür. Zeolit ile köklendirilen çiçek fidelerinin kök gelisimlerinin mükemmel, saglikli ve bol kök olusumuna neden oldugu belirlenmistir.Rusya�da yapilan degisik ürünler üzerindeki arastirma sonuçlari asagidaki tabloda verilmistir. Tablodan da görülebilecegi gibi Clinoptilolite kullanimi ile % 9 ile % 97 arasinda ürün artislari saglanmistir.
Ürün

Toprak Tipi

Ürün Artisi %( Gübresiz kontrole göre )
Arpa

PodsolikPodsolik , Kumlu

16,829
Bugday

PodsolikPodsolik , Kumlu

3897
Misir

Çernozem

9-10
Patates

Kumlu, PodsolikHafifKumlu, PodsolikGri orman topragi

42,630,9 46,3

degisik seralarda yapilan denemelerde de çok iyi sonuçlar alinmistir.Degisik ürünlerde yapilan denemelerde alinan sonuçlar asagidaki tabloda derlenmistir.

ÜRÜN

CLINOPTILOLITE(kg / da )

VERIM ( kg / da )Clinoptilolite Kontrol
Patlican

150

7400 3150
Domates

100

8945 3840
Hiyar

100

9600 5045
Biber

150

3328 1835
Fasulye

150

8165 4558
Kavun

150

5128 2278

Rusya�da degisik besin elementleri ilave edilmis Clinoptilolite�in arpa bitkisi üzerine etkisi arastirilmistir. Asagidaki tablodan da görüldügü gibi tane agirligi, protein içerigi ve ürün artisinda çok iyi neticeler alinmistir. Ürün artislarinda % 7 � 26 arasinda artislar görülmektedir.

Katyon formu

Tane agirligigr /saksi ( ort.)

Ürün artisi%

Protein Içerigi%

Üründeki Proteinin üretimi( gr / saksi )
Na+

10,5

107

10,64

1,07
K+

10,85

116

11,10

1,19
Ca2+

10,80

115

11,03

1,18
NH4

11,78

126

17,42

2,05
kontrol

9,36

100

11,74

1,10

Ayrica bugday bitkisi üzerinde yapilan denemelerde (Sibirya�da) 50 kg/da Klinoptilolite ilavesi ile bugdayda ortalama verim % 18 � 36 artmistir. Amerika�da Sardunya bitkisinde yapilan denemelerde, dönüme 40 kg Zeolit muadili eklenmesi ile bitkinin canli agirliklarinda % 30-40 arasinda artislar belirlenmistir. Amonyum ihtiyaci % 50 oraninda düserken sardunya canli agirlik artisi % 10,7�e kadar (1.64 ton/ha), eter yagi ise % 10,1 oraninda (6.31 kg/ha) artislar göstermistir.
Tablo da Klinoptilolit kullanilmasi ile ortaya çikan ürün artislari görülmektedir.

GÜBRE VE ZEOLITMIKTARLARI

CANLI AGIRLIK( t / ha )

ÜRÜN ARTISI%
Kontrol ( Gübresiz )

12,04

-
Klino 40 kg/dönüm ( Gübresiz )

11,33

-0,71
N12P12K12 ( geleneksel kullanim)

13,83

1,79
Klino 40 kg/dönüm + N12P12K12

16,93

4,29
Klino 40 kg/dönüm + N24P12K12

15,88

3,84
Klino 80 kg/dönüm + N12P12K12

14,59

2,55
Klino 80 kg/dönüm + N24P12K12

14,26

2,22
Klino 160 kg/dönüm + N12P12K12

14,08

2,04
Klino 160 kg/dönüm + N24P12K12

13,39

1,35

Amerika�da Cornell Üniversitesinde yapilan denemelerde, seralarda topraga Klinoptilolite ilave edilerek yetistirilen domates, biber, salatalik, misir, brokoli ve turp bitkilerinde % 20-40 arasinda ürün artislari bildirilmistir. Rusya�da seralarda domates yetistiriciliginde dönüme 40 kg Klinoptilolite ve mikro elementler (Mn, Zn, Mg 0.5 g/m2 ve Cu 0.3 g/m2) verildiginde, % 30�a varan ürün artislari, meyve kalitesinde de (kuru agirlik, seker ve askorbik asit) artislar saglanmistir. Ayni sekilde pamuk üzerinde yapilan arastirmalarda da önemli sonuçlar alinmistir. Gübreleme sirasinda gübre miktari kadar eklenen Klinoptilolite ile pamuk ürününde, dönümde 25-31 kg arasinda ürün artislari saglanmistir. Bunun yani sira, sap büyümesinde, dallarda, yumrularda ve tohumda artislar saglanmistir. Italya�da Zeolite muadili bir ürün ispanak yetistiriciliginde denenmis ve çarpici sonuçlar elde edilmistir. Dönümde 50-100 kg Zeolite muadili ürün uygulanan ispanakta, tohumlarin yerlesmesinde % 55�e varan artislar saglanmistir. Ürün toplaminda ise % 25� lere varan artislar gözlenmistir. Ayrica ürünün, gübre ile birlikte veya ayri olarak topraga verilmesi durumlari gözlenmistir. Tohumdan fideleme döneminde sadece Zeolite muadili ürün uygulamasinda fide olusumu daha fazla gözlenirken, ürün yetistirme evresinde ise gübre ile karistirilarak verilmesi, sonuçlar üzerinde çok olumlu etkiler yapmaktadir. Sonuç olarak, dönüme en az 50 kg Klinoptilolite muadili ürün ilavesinin uygun oldugu belirtilmistir. Bulgaristan�da Zeolite kullanilan tarlalarda hiçbir ilaç kullanilmadan yalnizca sulama yapilmis ve bitki yetistirilmesi süresince topragin, patojenik organizmalarca ve zehirleyici kimyasallarca diger tarlalara göre daha fakir oldugu belirlenmiistir. Özellikle mantari hastaliklarda çok büyük basarilar elde edilmistir. Zeolite muadili katilan seralarda m2 de 20-30 kilo domates, 17-20 kilo salatalik, 5-7 kilo kavun, 2-3 kilo çilek yetistirilebilmistir. Sulama miktari hemen hemen yari yariya düsmüs ve ürünlerin olgunlasma süresinde 2-14 gün kisalmalar saptanmistir.Ülkemizde MTA Genel Müdürlügü ile Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Toprak Bölümü arastirmacilarinca yürütülen çalismalar sonucunda; Sekerpancari ve fasulye bitkisinde topraga yaklasik % 15 civarinda Zeolit ilavesi ile bitkilerin kontrol saksisina göre ürünlerde,


*
Yag agirliklarinda % 25 � 30,
*
Kuru agirliklarinda % 30 � 40,
*
Azot içeriklerinde ise % 40�a varan artislar saptamislardir.

Arastirmacilar, bu durumun Zeolit�in topragin fiziksel özellikleri üzerinde olumlu etkisinin yani sira bitki besinlerinin yarayisliligini arttirmasi ile açiklanabilecegini ortaya koymuslardir.Ayrica Avrupa�da yapilan arastirmalarda Zeolit�in ispanak üretiminde su ve bitki besinlerinin yarayisliligini arttirilip, çikis kolaylastirdigi da belirlenmistirZeolite eklenmesinin ürünlerin yetismesinde;


*
Azot-potasyum-fosfor-kalsiyum iyonlarinin toprakta yarayisli zonda depolanmasinda ve bitkiye aktarilmasinda yardimci olarak görev yaptigi,
*
Suyun daha iyi kullanilmasini sagladigi,
*
Kök çürümesini azalttigi,
*
Beslenmeyi arttirdigi belirlenmistir.

Özellikle bugday bitkisi üzerinde denemelerde, Sibirya�da 50 kg/da Zeolite muadili ilavesi ile bugdayda ortalama verim % 18-36 artmistir.Bazi bakteri türleri özellikle yetersiz miktarda veya dagilimda oksijen bulunan topraklarda nitrati (NO3-) oksijen yerine ikame edip parçalamakta ve serbest kalan azotun gaz halinde topraktan yitmesine neden olmaktadir. Çeltik üretimi de su altindaki ve havasiz kosullardaki topraklarda yapildigindan, bu bakteri türleri nitratin (NO3-) oksijenini kullanarak azotun yitmesine neden olmaktadirlar. Bu bakimdan azot kayiplarinin yüksek oldugu çeltik üretiminde klinoptilolit kullanimi önem tasimaktadir. Yapilan arastirmalarda azot etkinliginin % 50�den az oldugu çeltik üretim alanlarinda, klinoptilolit kullanimi ile bu degerin % 63�lere kadar çikarilabildigi görülmüstür (Minato, 1968). Zeolitin Tarimda kullanim özellikleri, EBILTEM (Ege Üniversitesi Bilim Teknoloji Uygulama ve Arastirma Merkezi)�nin dikkatini de çekerek klinoptilolitin çeltik üretiminde kullaniminin verim ve topragin yapisina etkisinin saptanmasiyla ilgili bir projeye maddi destek vermistir. Projenin bir yillik sonuçlarina göre; arastirmada ele alinan çeltik çesitlerine ait, tek bitki verimi genel ortalamasinin klinoptilolit katkili tavalarda daha yüksek oldugu, klinoptilolit uygulamasinin verim ögelerinden kardes sayisi ve bitkide dane sayisina etkisinin de istatistiki olarak önemli oldugu saptanmistir. Bununla birlikte, çiçeklenme süresinin klinoptilolit katkili tavalarda 5 gün daha kisa oldugu belirlenmistir. Bitkilere ait bayrak yapraklarda ve pirinç danelerinde yapilan makro-mikro elementlerin analiz sonuçlarinda; degerlerin klinoptilolit kullanilan tavalarda daha yüksek oldugu tespit edilmistir. Böylece klinoptilolitin söz konusu elementlerin kullanilabilirligi arttirdigi anlasilmaktadir. Bu çalismadan elde edilen bir yillik veriler isiginda klinoptilolit kullaniminin çeltik dane verimi ve kalitesini arttiracagi anlasilmaktadir. (Gevrek ve ark, 2004).
Konuyla ilgili bir diger arastirma, Çevre ve Orman Bakanligi Orman Toprak Laboratuvar Müdürlügü tarafindan gerçeklestirilmistir. Kizilçam (Pinus brutia Ten.) fidani yetistiriciliginde klinoptilolitin etkisi, farkli dozlar uygulanarak arastirilmistir. Klinoptilolitin % 5 ve % 10 uygulamalarinda, % 30 uygulamasina göre daha iyi sonuç alinmistir. Yapilan çalismada sonuç olarak, yastikta yapilan kizilçam fidani yetistiriciliginde, klinoptilolitin kumlu balçik bünyeli bir topraga karistirilmasiyla üretilen fidanlarin, morfolojik özelliklerinin ve beslenme durumunun kontrol grubuna göre daha üstün oldugu belirlenmistir (Kilici ve ark., 2003.)Tarimsal mücadelelerde zeolitler ilaç tasiyici olarak da kullanilmaktadir (Anonim, 2004). Yüksek iyon degisim kapasitesine sahip dogal zeolitler ayni zamanda herbisit, fungusit ve pestisitler için etkin bir tasiyici görevi yapabilmektedirler. Dogal zeolitlerden klinoptilolitin çeltik tarlalarindaki yabanci otlarla mücadelede, herbisiditlerin tasiyici maddesi olarak kullanilmasi, diger ticari ürünlerin kullanimina oranla iki kat etkili oldugu görülmüstür (Hayashizaki ve ark., 1973).
Dogal zeolit mineralleri, organik tarimda da kullanim olanaklari bulmaktadir. Zeolit, topraktaki besin maddelerinin etkin bir sekilde kullanimini saglayarak gübre kullanimi azaltmakta, bu yönüyle de organik tarimda kullanilabilir dogal katki maddesi durumundadir (Lewis ve ark., 1984)
UMDEMIN ® TOPRAK DÜZENLEYICI

% 100 dogaldir. Zeolit madeninden özel olarak üretilmekte olup, üretimi esnasinda içerisine hiçbir kimyasal veya buna benzer bir karisim eklenmemektedir. Fiziksel ve kimyasal yapisinda hiçbir degisiklik olmadigi için toprakta erimez, kaybolmaz. Bünyesindeki kristal yapisindan dolayi agirliginin % 25-30 fazlasi su tutabilir, hacmi degismez, sisme yapmaz. Toprak kurudugu zaman bu suyu tekrar topraga verir.UMDEMIN ® tabii olan ve olmayan mineraller arasinda bilinen en iyi toprak düzenleyici minerallerden olusmaktadir. Bitkinin toprakla olan alisverisini düzenler. Topraktaki zararli mineralleri, agir metalleri, tuzu ve fazla suyu emer, yüksek katyon degistirme kapasitesiyle topraktaki mineralleri parçalayarak faydali ve ihtiyaç duyulan parçalarini bitkiye aktarir. Tohumlama sonrasi köklenme için uygun ortami olusturur. Köklerle toprak arasinda katalizör görevi görerek alisverisi hizlandirir.

Gübre ile birlikte karistirilip hazirlanan toprakta UMDEMIN gübrede çabuk yikanabilen azot (N) ve potasi (K) ilk sulama sirasinda su ile gözeneklerine çekecektir. Böylece azotun yer alti suyuna yikanmasi engellenir. Bitki amonyumu UMDEMIN'den kullanmaya devam ettikçe sirayla Mg ve Ca iyonlari bünyeye alinmaya baslanacaktir. Azot UMDEMIN'de azalmaya basladikça potasyum yavasça salinmaya baslar. Klino yavasça biraktigi azot ve potasin yerine diger iyonlari, örnegin kalsiyum fosfatin, kalsiyumunu alacaktir. Bu adim, topraktaki fosforu biyolojik olarak daha fazla kullanilabilir hale getirecektir.

Umdemin'in kanal genislikleri 10-9 m (Angstrom) dir. Bundan daha küçük olan NH4+ kolaylikla kanala yerlesmektedir. Nitrifikasyon bakterileri ise 10-6 m (Mikron) büyüklügündedir ve bu nedenle bakteriler UMDEMIN'in kanallarina erisip amonyumu, nitrite dönüstürememektedirler. Bu sekilde, azotlu maddeler toprakta uzun süre formunu degismeden kalmaktadir. Kimyasal yapisinda 12 degisik mineral vardir. Toprakta tam olarak kullanilmayan kimyasallar, mineraller, gübreler gibi besinlerin (Iz Elementler) iyon degistirme özelliginden dolayi tekrar dengeli bir vaziyette toprak yolu ile bitkiye geçmesini saglar. Azota, fosfora, potasyuma duyarli oldugundan sürekli aktif haldedir. Amonyumu bünyesinde baglayarak (1 gr UMDEMIN 20 mg Amonyum Iyonunu tutabilir.) azotlu gübrelerin yikanmasini azaltir. Topraktaki kalsiyum ve fosforu harekete geçirerek bunlarin bitkiye geçmesini saglar. Topragin pH�ini sürekli dengede tutar. Asiri gübrelemeden dolayi tuzlanmayi önler.
Sonuç itibari ile topragin tarima hazirlanmasinda mükemmel bir düzenleyicidir. Topragi sürekli nemli tutarak mikroorganizma faaliyetinin artmasini saglar. Topragin daha fazla havalanmasina katkida bulunarak sertlesme ve çatlamayi önler. Fenni gübre kullanimini daha ekonomik bir hale getirir, nadasa birakmayi önler, bitkinin yesil aksamini canli tutar, kök çürümesini önleyerek ideal bir köklesme saglar. Erken çiçek ve olgunlasma saglayarak erken hasat saglar, mahsulde tat ve kaliteyi arttirir. Bunlarin hepsi daha fazla verim


1.
Gübre tek basina topraga uygulanir.
2.
Sulama sonrasi, gübredeki uçucu nitrojen, amonyak gazi halinde kaybolmaya baslar.
3.
Sulama ile gübre içindeki yararli maddeler kök bölgesine iner.
4.
Kökler gübreyle gelen yararli maddeleri emer, bazilari geçirgen toprak nedeniyle derinlere süzülür.
5.
Zamanla gübrenin posasi kök bölgesi civarinda kalirken yararli mineraller su-lama ile kökten uzaklasir ve kullanilamaz. Bu nedenle bitki beslenip gelisemez.

Gübredeki yarayisli maddelerin sulama sonucunda kökün ulasamayacagi derinlige süzülmesini önler, tabii gübrenin kullanilabilir hale gelmesini hizlandirir, fenni gübre kullanimindan dogan zarari asgariye indirir, böylece gübre maliyetlerini azaltir. Fazla miktarda kullanimi bitkiye zarar vermez.


1.
Gübre daha önce topraga karistirilmis olan UMDEMIN® nin üstüne ya da ürünle birlikte karistirilmis olarak uygulanir.
2.
Umdemin, uçucu nitelikteki yararli gazlari kanalcikli yapisiyla adsorbe ederek korur.
3.
Sulamayla yikanan yararli minerallerin pek azi kökten uzaklasir. Çogu tutulur.
4.
Gübrede bulunan yararli maddeler bitki ihtiyaç duyana kadar depolanir, daha sonra ihtiyaç oraninda serbest birakilir.
5.
Umdemin, gübreyi kök bölgesinde tutarak kullanim süresini uzatir.
6.
Kök alaninda tutulan besinler topraga uzun dönemli bakim ve onarim saglar.

Tamamen Dogal Zeolit� den ibaret olan Umdemin Tarim Ve Köyisleri Bakanligi tarafindan Tescillidir.Tescil No : 0749 Ayni zamanda Ecocert Sa tarafindan da sertifikalandirilmis, ve IMO firmasi tarafindan da Akseptans verilmistir.

daha iyi büyümesini saglar

http://www.akgultarimnet.com/

Dogasever 15-02-2010 18:58

Sn Epsody
Zeolit hakkındaki bu geniş açıklamalardan ötürü çok teşekkür ederiz. Türkiye'de ticari bulunabilirliği ve toptan/perakende fiyatları hakkında da biraz bilgi verebilir misiniz?

epsody 15-02-2010 19:12

Zeolit hakkında .
 
Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Dogasever (Mesaj 579675)
Sn Epsody
Zeolit hakkındaki bu geniş açıklamalardan ötürü çok teşekkür ederiz. Türkiye'de ticari bulunabilirliği ve toptan/perakende fiyatları hakkında da biraz bilgi verebilir misiniz?

Sayın doğasever, ben geliboluda 50kg.lık torbalarda yem katkısı olan çeşidini aldım bu toz halde üretilmiş, mısırın silaj yapımında kullanılıyor, aklımda kalan ölçüsü hayvan ağırlığının %5i kadar katılabiliyor silajlık mısıra fermantasyon sırasında, kaynak bilgilerini araştırıyorum birazdan ekliyeceğim.

http://www.agaclar.net/forum/showpos...5&postcount=21


Forum saati Türkiye saatine göredir. GMT +2. Şu an saat: 21:49.
(Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.)

Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2025