agaclar.net

agaclar.net (http://www.agaclar.net/forum/index.php)
-   Orman, Ormancılık, Orman Yangınları, Ağaçlandırma (http://www.agaclar.net/forum/forumdisplay.php?f=165)
-   -   Ormanda keçi otlatmaya ormancılar tarafından teşvik (http://www.agaclar.net/forum/showthread.php?t=21726)

karavan 18-07-2010 21:02

Ormanda keçi otlatmaya ormancılar tarafından teşvik
 
Merhaba,

Antalya-altınyaka(Gödene) köyünde Söğütbeli mevkiinde 120-130 civarı keçisini hergün ormana otlatmaya götüren bir köylüyü sürekli olarak şikayet etmeme rağmen henüz netice almış değilim.
Önce Kumluca orman bölgeye şikayet ettim olmadı.

Antalya orman bölge md Yrd.Mükremin beye şikayet ettim. Bana 177 ye ihbarda bulunmamı söyledi.
Bir hafta boyunca 177 ye şikayet ettim olmadı. En son ihbarımda telefondaki görevli memurun "Adam ne yapsın ormanda otlatmayıp nerde otlatsın" demesi üzerine Antalya bölge müdürü Recep Kaşan beye mail attım kendilerinden henüz birbuçuk hafta geçmesine rağmen bana bir dönüş olmadı.
Bu arada TEMA ya gönderdiğim mailleri cc ledim, onlardan da tık yok.
Bu memleket bu kadar sahipsiz mi.

Son çare olarak bir yol göstermeniz açısından size buraya yazmak zorunda kaldım. Umarım sizden bir yardım alabilirim.

Lütfen ne yabapileceğim konusunda bana yol gösteriniz.

Torpili olan varsa bana torpil bulsun.

Televizyonlarda herşeyi güllük gülistanlık gösteren bürokratlar orman görevlileri umarım bu yazımı okurlar.Eğer biraz utanma denen duyguları varsa yüzleri kızarır.

TEMA nın da bu konularda içten olduğuna artık inanmıyorum.
Kendilerine iki defa mail attım hala dönecekler.
Bu memlekette herşey medya için.Yazıklar olsun.

Mehmet Can 20-07-2010 09:23

Adam ormanın içinde yaşıyorsa orman köylüsüyse hayvancılık yapmıyacak ormandan geçimini sağlamayacakta hırsızlık mı yapacak. İlk önce devlet orman köylüsüne elini uzatıp gelir sağlayacak projeler sunacak sonra vatandaş elinden geleni yapacak. Hem sonra şunuda unutmayın o keçi otlatan adam en az sizin kadar ormana değer verip sahip çıkıyordur.

antiix 20-07-2010 21:57

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi karavan (Mesaj 673913)
Merhaba,

Antalya-altınyaka(Gödene) köyünde Söğütbeli mevkiinde 120-130 civarı keçisini hergün ormana otlatmaya götüren bir köylüyü sürekli olarak şikayet etmeme rağmen henüz netice almış değilim.
Önce Kumluca orman bölgeye şikayet ettim olmadı.

Antalya orman bölge md Yrd.Mükremin beye şikayet ettim. Bana 177 ye ihbarda bulunmamı söyledi.
Bir hafta boyunca 177 ye şikayet ettim olmadı. En son ihbarımda telefondaki görevli memurun "Adam ne yapsın ormanda otlatmayıp nerde otlatsın" demesi üzerine Antalya bölge müdürü Recep Kaşan beye mail attım kendilerinden henüz birbuçuk hafta geçmesine rağmen bana bir dönüş olmadı.
Bu arada TEMA ya gönderdiğim mailleri cc ledim, onlardan da tık yok.
Bu memleket bu kadar sahipsiz mi.

Son çare olarak bir yol göstermeniz açısından size buraya yazmak zorunda kaldım. Umarım sizden bir yardım alabilirim.

Lütfen ne yabapileceğim konusunda bana yol gösteriniz.

Torpili olan varsa bana torpil bulsun.

Televizyonlarda herşeyi güllük gülistanlık gösteren bürokratlar orman görevlileri umarım bu yazımı okurlar.Eğer biraz utanma denen duyguları varsa yüzleri kızarır.

TEMA nın da bu konularda içten olduğuna artık inanmıyorum.
Kendilerine iki defa mail attım hala dönecekler.
Bu memlekette herşey medya için.Yazıklar olsun.



Merhaba sorununuzu Ankara Orman Bölge Müdürlüğüne bildiriniz

beyzagıda 21-07-2010 15:10

sayın karavan ormanlarımızı koruma adına ne kadar hassas davranmaya çabaladıgınızı sizin ısrarlı bir şekilde ormana keçi otlatmaya götüren köylüyü şikayet etmenizden anlıyorum, sizi ormanlarımızın degerini bilen birisi olarak görüyorum (yoksa bu kadar çabayı kimse göstermez) fakat bilgi eksikliginizden olacak ki keçilerimizin ormana zarar verdigi safsatasına sizde inanmışsınız. Keçiler ormana zarar degil fazlasıyla fayda saglarlar keçilerin ormana zarar verdigi fikrini bizzat ticari kaygılarla hayvan ithalatçıları ortaya atmışlardır.
Faydaları nelerdir derseniz keçiler insanların bile çıkmakta zorlandıkları tepelere rahatlıkla çıkarlar bu esnada patikalar oluştururlar bu patikalar orman yangınlarında yangının yerden yayılmasına engel olur,arkasında gezen çoban sürekli ormancı gibi ormana mukayyet olur, diger taraftan keçi agaçlarda marazlı sürgünleri ve dalları yer saglıklı sürgün sürmesine katkı saglar bu şekilde ormanlarımız daha iyi gelişim saglar,dışkısını ormana bırakarak orman topragının organik maddesini çogaltır ve buna benzer bir çok daha faydası mevcuttur.

Nail Sarı 21-07-2010 16:35

Ne güzel anlatmışsınız. Keçilerimizi ellerimizden almak için bize uydurulan safsatalara sakın inanmayınız. Bizim yerli keçimiz ne yiyeceğini çok iyi biliyor sakın endişelenmeyiniz.

karavan 22-07-2010 13:59

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi enigma_6643 (Mesaj 674431)
Adam ormanın içinde yaşıyorsa orman köylüsüyse hayvancılık yapmıyacak ormandan geçimini sağlamayacakta hırsızlık mı yapacak. İlk önce devlet orman köylüsüne elini uzatıp gelir sağlayacak projeler sunacak sonra vatandaş elinden geleni yapacak. Hem sonra şunuda unutmayın o keçi otlatan adam en az sizin kadar ormana değer verip sahip çıkıyordur.

Merhaba,
Yazıma cevap verme nezaketinde bulunduğunuz için teşekkür ederim.

Benim problemim köylünün geçimini nasıl sağlıyacağı değil.
Öncelikle bunu ayırdedebilmiş olmanızı dilerdim.

Ağaçların alt dallarında keçilerin ulaşabileceği yükseklikte yiyecek birşey kalmadığı için keçi çobanları ellerinde tara ile dolaşır ve hayvanlarının yem ihtiyacını karşılıyabilmek için üst dalları hatta küçük ağaçların tüm üst gövdesini keserek hayvanların önüne indirirler.

Sanıyorum sizin kastedtiğiniz ormana değer verme vesahip çıkma konusu bu.
Özür dilerim demek adamlar ormana bu şekilde budama yaparak iyileştirme yapıyorlar.
Sizin "Ormana sahip çıkıyorlardan" kastınız sanırım bu.
Lütfen bunu benim bilgisizliğime verin.
Özür diliyorum.

karavan 22-07-2010 14:04

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi antiix (Mesaj 674763)
Merhaba sorununuzu Ankara Orman Bölge Müdürlüğüne bildiriniz

Teşekkür ederim sayın antiix,

Dediğiniz şekilde konuyu takip edicem.

karavan 22-07-2010 14:17

Merhaba,

Öncelikle açtığım konuya ilgi duyup verdiğiniz cevaplar için teşekkür ederim.

Keşke yazmadan önce "Bir keçinin bir günde ormana verdiği zararın boyutları" hakkında biraz bilgi sahibi olabilseydiniz.

Yazdıklarınıza olumsuz da olsa saygı duyuyorum, ama acizane size bu konu hakkında az da olsa bilgi sahibi olmanızı tavsiye ediyorum.

Ayrıca böyle bir konuyu buraya açmış olmaktan zul duyduğumu belirtmeden edemiyeceğim.Henüz zamanının gelmediğinin farkına varamamışım.Özür dilerim.
Bu konu kapanmıştır.


İyi günler dileklerimle.

köknar 22-07-2010 16:04

İlkokulda Hayat Bilgisi dersinde keçilerin ormandaki fidan ve ğaçların genç filizlerini yemek suretiyle ormana zarar verdiğini öğrendiğimi çok çok iyi anımsıyorum. 7 yaşından beri bildiklerim yanlış mıydı? Ben orman içinde patika oluşturmanın olmazsa olmaz olmadığını düşünüyorum. Hatta varsın patika olmasın ormanlarımız bakir kalsın.
Orman yangınlarında yangının yayılmaması için bildiğim kadarıyla çok daha geniş alanları ağaçsızlandırıyorlar, bir keçinin geçebileceği kadar alanın orman yangınının yayılmamasına faydası olmaz zaten yerde ot bitmesine de engel olmaz o patika.
Ayrıca ormana mukayyet olmayı bir kenara bıraktım; keçi otlatan çobanın içebileceği sigaranın her an yere düşüp orman yangınına sebep olma riski de var.

Dolayısıyla ben keçilerini orman içinde otlatan kişiyi mazur göremiyorum. Hiç kimsenin milli servetimizi kişisel geçimi için kendi bildiği şekilde yasak çiğneyerek kullanmaya da hakkı yok.

ozgur0ozdemir 23-07-2010 03:41

http://www.stargazete.com/guncel/orm...ber-268880.htm

duyarlı davranışınızdan dolayı sizi tebrik ederim. Ancak Orman görevlilerinin bu davranışı gerçekten düşündürücü.

selim_50 23-07-2010 07:55

sayın enigma; orman köylüsünün keçisini nerde otlatacağı ve ne ile geçineceği konusunu ne siz ne ben ne de sayın kavaran çözebilir, bu mazeret değildir, o zaman geçim sıkıntısı çeken herkes hırsızlığa çıksın, o bölgeyi orman olarak vasıflandıran devlet aynı zamanda oranın korunmasından da sorumludur, diğer mesajlarda söylendiği gibi keçinin orman gelişimine hiçbir faydası yoktur, orman için özellikle yeni yetişen orman için en büyük tehlikedir, yeni yetişen çam ağaçlarının uç sürgünü koparıldığı takdirde o ağaç 20 yılda geçse gelişemiyor ve küt kalıyor, ayrıca orman görevlilerinin sırtında tek kırma tüfeği ile (kesinlikle av amaçlı değil) bağına bahçesine giden köylüye yaptığı muameleyi, yüzlerce hayvanı orman alanına sokan çobana da yapmasını bekleriz
bilgilenmeniz dileğiyle

Mehmet Can 23-07-2010 10:30

Ormanda yaşadığım için üslübumdan dolayı özür dilerim. Ben ormanda ki keçinin de çobanında orman köylüsünde ekosistemin bir parçası olduğunu düşünüyorum. Ayrıca özel ağaçlandırma sahamda ki 550 fıstık çamının 300 tanesine keçiler zarar verdiği için mağdur biriyim.

Todor 23-07-2010 10:36

Kanunen, ormana keçi sokmak yasak mıdır?

Mehmet Can 23-07-2010 10:48

Evet yasaktır keçi başına 36.700 cezası vardır.

Todor 23-07-2010 11:04

O zaman görevlilerin yorum yapmak yerine kanunu uygulamaları gerekir. Eğer soru " ormanda otlatmayıp nerde otlatsın" ise, cevap "ormandan başka nerde otlatırsa otlatsın"dır.

beyzagıda 23-07-2010 11:59

sayın karavan
 
Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi karavan (Mesaj 675465)
Merhaba,
Yazıma cevap verme nezaketinde bulunduğunuz için teşekkür ederim.

Benim problemim köylünün geçimini nasıl sağlıyacağı değil.
Öncelikle bunu ayırdedebilmiş olmanızı dilerdim.

Ağaçların alt dallarında keçilerin ulaşabileceği yükseklikte yiyecek birşey kalmadığı için keçi çobanları ellerinde tara ile dolaşır ve hayvanlarının yem ihtiyacını karşılıyabilmek için üst dalları hatta küçük ağaçların tüm üst gövdesini keserek hayvanların önüne indirirler.

Sanıyorum sizin kastedtiğiniz ormana değer verme vesahip çıkma konusu bu.
Özür dilerim demek adamlar ormana bu şekilde budama yaparak iyileştirme yapıyorlar.
Sizin "Ormana sahip çıkıyorlardan" kastınız sanırım bu.
Lütfen bunu benim bilgisizliğime verin.
Özür diliyorum.

sayın karavan bahsettiginiz zarar yine insanın dogaya verdigi zarardır siz en iyisi bu şahsı ormanda keçi otlatıyor diye degilde ormana zarar veriyor diye şikayet edin!bu şahsın yaptıgı olaydan yola çıkarak tüm keçi çobanlarıda aynı kıyımı yapıyor demek yanlış olur orman yangınlarının yüzde 85 gibi bir oranı piknik için ormana giden piknikçilerin dikkatsizliginden çımakta bizzat ormanı ateşlemiyorlar ama bıraktıkları çöplerin güneşle temasından yangına sebebiyet veriyorlar şimdi bizde diyebilirmiyiz piknik yasak olsun kimse piknige gitmesin! Tabiattaki mükemmel döndü kendi başına bırakılıp dışarıdan müdahale olmadıgı sürece her şeyiyle mükemmel bir işleyişe sahip ama ne zaman insanoglu bu işleyişe müdahale ettiyse her şeyin düzeni alt üst olup müdahale edilen canlının sadece kendisine degil diger döngüdeki canlılarada zararı olmuştur adeta dama taşı gibi birisini devirdiginizde digerlerinide devirmiş olacagınız gibi yılanların neslini bitiriseniz her yeri fareler basar !!!!!!!!!!!!!

MeyveliTepe 23-07-2010 12:09

Ormana keçi sokmak eskiden yasaktı. Keçilerin yetişmiş ormana faydalarının zararından daha çok olduğu anlaşıldıktan sonra değişti diye biliyorum.

Faydalarına, dip sürgünlerini temizleyerek ağaç dipleri ve ağaç aralarının sıkışmadan nefes almasını sağlaması, verimsizleşen orman tabanını sürekli olarak gübrelemelerini, dip temizliği sebebiyle yangın yayılmalarında azaltıcı rol oynamasını ekleyebiliriz. Keçi çobanlarının sigara atmak süretiyle yangın çıkartma tehlikesi, diğer yangın çıkma olasılıkları içinde fazlasıyla marjinal kalır kanımca. Zira keçi çobanları, sanılanın aksine ormana değer vermeyi bilirler.

köknar 23-07-2010 12:30

6831 Sayılı Orman Kanunu
Madde 9 - (Değişik: 23/9/1983 - 2896/12 md.)
Ormanlara hertürlü hayvan sokulması yasaktır. Ancak, kuraklık gibi fevkalade haller nedeniyle hayvanlarının beslenmesinde güçlük çekildiği tespit edilen bölgeler halkına ait hayvanlar ile orman sınırları içerisinde bulunan köyler ve mülki hudutlarında Devlet ormanı bulunan köyler halkına ait hayvanların orman idaresince belirlenecek türlerine, tayin edilecek saha ve süreler dahilinde, ormanlara zarar vermeyecek şekilde otlatılmasına izin verilir.

Hayvan otlatılmasına izin verilecek sahaların ve hayvan türlerinin belirlenmesi ile otlatma zamanı ve süresinin tayinine ve ilgililere duyurulmasına ilişkin hususlar yönetmelikle düzenlenir.

Yangın görmüş ormanlarla, gençleştirmeye ayrılmış veya ağaçlandırılmış sahalarda hiç bir surette hayvan otlatılamaz.

Madde 95 - (Değişik: birinci fıkra: 3/11/1988 - 3493/5 md.)
Bu Kanunun 19 uncu maddesi hükümlerine aykırı olarak ormanlara izinsiz hayvan sokanlarla, ormana başı boş hayvan girmesine sebep olanlara beher kıl keçi ve deve için beşyüz lira, diğer büyükbaş hayvanların beheri için ikiyüz lira, küçükbaş hayvanların beheri için yüz lira para cezası verilir.

(Değişik: 23/9/1983 - 2896/40 md.)
Bu suretle verilecek para cezası binbeşyüz liradan aşağı olamaz.

(Ek: 23/9/1983 - 2896/40 md.)
Ormanlara izinsiz hayvan sokma suçunu, suçun işlendiği orman içi köy nüfusuna kayıtlı ve fiilen bu köyde oturanlar dışındakilerin işlemesi halinde, yukarıdaki cezalar iki misli artırılır.

(Dördüncü fıkra mülga: 3/11/1988 - 3493/5 md.)
Yanmış orman sahaları ile alelümum gençleştirme sahalarına, gençleştirmeye tefriki tarihinden itibaren 15 sene içinde hayvan sokulması veya başıboş bırakılmak yüzünden girmesi halinde yukarda yazılı cezalar iki misli tatbik olunur.



Görüldüğü üzere Devlet tarafından belirlenen yerler haricinde Ormanlara hayvan sokulması HALA yasak mevzuatımızda. Genç ya da yaşlı olup olmadığına bakılmaksızın Orman Genel Müdürlüğünce belirlenen alanlar haricinde ormana sürü halinde veya tek tek hayvan sokulması yasak olup cezaya tabidir.

MeyveliTepe 23-07-2010 12:50

Kanun, yeni tesis edilen veya gençleştirmeye ayrılmış orman sahaları şeklinde bir ayrım yapmış. Keçi gerçekten de yeni fidanlara zarar verir, fakat büyük ağaçlardan kurulu ormanda ise tam tersine çok faydalı. Madde 9, bunu göz önüne alarak istisnaları koymuş ve yönetmelikler ile düzenlenir demiş. Son yönetmelikleri bulup bakmalı.

MeyveliTepe 23-07-2010 13:17

1994 tarihliORMANLARDA VE ORMAN İÇİNDE BULUNAN OTLAK YAYLAK VE KIŞLAKLARDA HAYVAN OTLATMA YÖNETMELİĞİ'inde, bölge orman şefliklerinin, belirli orman alanlarında, belirli miktar ve türdeki hayvanlara otlatma izni verilebileceğinin bir tarifi var. Doğru ve bilinçli uygulandığı taktirde sanırım en doğrusu da bu.

Bir zaman, bir kaç orman köyünü ziyaret etmiştim. Özellikle yörük köylerinin ana geçim kaynakları koyun ve keçidir. Eskiden keçi nüfüsunun azaltılması için nasıl bir baskı olduğunu, orman şefliklerinin nefes aldırmadığını, sonradan keçinin belli koşullarda ormana faydalı olmasının anlaşılmasından sonra yetişmiş ormanlarda keçi otlatılmasına izin verildiğini anlatmışlardı.

Karıştırırken bulduğum bir tablodaki rakamları aktarayım.1990 yılında ülkedeki kıl keçisi sayısı 9.7 milyon iken, bu sayı 2008 yılında 5.4 milyona inmiş.Yani hemen hemen yarıya inmiş. Elimde rakam yok ama, orman miktarı da benzer bir oranda azalmıştır diye düşünüyorum. Tabii bu, keçiler azalınca orman da azalır anlamına gelmez. Fakat en azından keçi sayısı orman miktarında bir faktör değil sonucu çıkabilir.

köknar 23-07-2010 13:31

Yönetmelikler Kanunlara aykırı hükümler içermezler nitekim bahsettiğiniz Yönetmelik de Orman Kanunu madde 19 hükmüne aykırı değil, 19. madde hükmü;

" kuraklık gibi fevkalade haller nedeniyle hayvanlarının beslenmesinde güçlük çekildiği tespit edilen bölgeler halkına ait hayvanlar ile orman sınırları içerisinde bulunan köyler ve mülki hudutlarında Devlet ormanı bulunan köyler halkına ait hayvanların orman idaresince belirlenecek türlerine, tayin edilecek saha ve süreler dahilinde, ormanlara zarar vermeyecek şekilde otlatılmasına izin verilir. "

Demekte ve yukarıda da bahsettiğim gibi, belirlenen yerler haricinde ormana her türlü hayvan sokulmasını yasaklayıp tekrar ettiğim istisnai durumlarda sadece izin verilen türlerin kontrollü otlatılabileceğini söylemektedir.
Orman Bölge Müdürlüğünü aradım az önce üşenmedim, Bölge Şefi de; hala sınırlarını belirledikleri alanlar haricinde kalan orman bölgelerinde hayvanların otlatılmalarının yasak olduğunu, ormanın büyük ağaçlardan oluşmuş olmasının birşeyi değiştirmeyeceğini, tek farkının küçük fidanların bulunduğu alanlarda hayvan otlatanlara büyük ağaçlı ormanlarda otlatanlara nazaran 2 kat fazla ceza verildiğini söyledi.

Yani, nasıl ormanda her istediğimiz ağacı kesemiyorsak; Orman Bölge Müdürlüklerinin işaretlediği ağaçlar haricinde kesim yapınca cezalandırılıyorsak, belirlenen alanlar haricinde gelişi güzel hayvan da otlatamıyoruz.

selim_50 23-07-2010 13:52

merhaba;
çobanların büyük kısmı sanıldığı kadar masum değildir, onlar için ağaç, bitki sadece hayvanlarını doyurabileceği hayvan yemidir, inanın onların sürülerini otlatırken ellerindeki değnekle fidanlara, ağaçlara verdikleri zararı, hayvanları başıboş bıraksanız o kadar zarar vermez, bu nedenle çoban milleti lanetlenmiştir, siz hiç refah içinde yaşayan, yaptığı işten gerçekten hakederek kazanç sağlayan, kazandığını da afiyetle yiyebilen çobana ben hiç rastlamadım, bir tarafı kuru ise bir tarafı hep çamurun içindedir.
selamlar.

köknar 23-07-2010 14:11

Çobanlarla ilgili söylediklerinize katılmıyorum. Birçok kişiyi üzebilecek, rencide edici, suçlayıcı bir üslup kullanmanız bence hoş olmadı. Kalp kırmaya ne lüzum var öyle değil mi? Bilinçli olanı da vardır bilinçsiz olanı da... Çobanlara tümden yararlı ya da zararlı; iyi ya da kötü diyemeyiz.

selim_50 23-07-2010 14:18

sayın köknar, haklı olduğunuz yanınız var, ama çoban diye önüne üç beş koyun kuzu katan herkes yaylıma çıkıyor, siz 5 yaşındaki çocuğun önüne sürüyü katarda otlat derseniz, çocuk oyuna dalar, sürü kimin ekinine girmiş, kimin ağacını kemirmiş hiç haberi olmaz, dediğiniz gibi tamamı böyle olmayabilir ama büyük çoğunluk inanın böyle, artık diktiğiniz, ektiğiniz bahçenin ağaçlığın etrafını tel ile çevirmezseniz mümkün değil ürün yetiştiremiyorsunuz, hatta öyleleri varki, tel örgüyü eliyle kaldırıp sürüyü bahçeye sokuyorlar, tabi diğer yerler kıraç, sen sulamışın yetiştirmişin bir yeşillik orda var, hadi sok sürüyü bahçeye, ancak bunlarla kavga dövüş edersen diğer yüzünü gösterirsen ancak öyle baş edebiliyorsun, yumuşak davrandığın sürece hiçbir şeyi gözleri görmüyor.

köknar 23-07-2010 14:23

Tabi, bilinçli olanı da vardır olmayanı da... Siz belki yaşadığınız olumsuzluklar nedeniyle o denli sert ifade ediyorsunuz ama genelleme yapmadan, rencide edici sözcükler kullanmadan ifade edebiliriz eleştirilerimizi bence.

selim_50 23-07-2010 14:49

teşekkürler sayın köknar; uyarınızı dikkate alacağım, yalnız sadece ben değil, bağ bahçe ile uğraşan herkes eminimki bu tür olumsuzluklarla karşılaşmıştır.

İsmail Karagülle 23-07-2010 19:52

Şehirde oturup , orman köylüsü ve problemleri hakkında çok katı yorumlarda bulunmak , bitki ve yeşili sevmekle izahı pek mümkün görünmüyor bana . İstanbul'un, Marmaris'in , Bodrum'un , Kuşadası'nın Dadça'nın v s , yeşiline, keçiler mi ? Yoksa kentten gelip oralarda , doğa sever görünürken doğayı katleden insanlar mı daha zarar veriyor.

Oralar kendi içinde , ormanı ile keçisi ile , o yörükleri ile içindeki bütün canlıları ile yüzyıllardır yaşar giderlerdi. Kentten oraya gelenler , yaptıkları binalar ile , çok yıldızlı otellerle, hertürlü atıkları ile , kullandıkları plastik eşya vs ile , verdikleri zarar , keçinin aslında tabiatın kendisine verdiği görevi yerine getirirken verdiği zarar , karşılaştırılamaz . Halk içinde ki deyimiyle, deve de kulak kalır.

Oralarda yaşayıp, oralarda nesillerdir var olanların hayat tarzını değiştirmek hakkını bile kendimizde görüyorsak , aklımıza insanı sevmeden bitkiyi sevmenin , doğayı sevmenin ne kadar samimi olduğu sorusunu getiriyor.

köknar 23-07-2010 20:24

Bu mantıkla mesela köyde oturanların çarpık kentleşme konusunda fikir beyan etmesi, katı yorumlarda bulunması da izahı mümkün olmayan bir olgu mu olur sizce? O ormanlar orman köylüsüne ait değildir, HAZİNE ARAZİSİ' dir! Gelecek nesillere bırakılacak zenginliklerdir. Dolayısıyla keçi otlatmak isteyen köylümüz; kafasına göre istediği tür hayvanı, istediği zaman, istediği bölgede otlatamayacaktır 1956' da kabul edilen yasa uyarınca...

Ormanı yakıp turistik tesis inşası için türlü yollardan imar izni alanlara olan tepkim, keçi sürüsünü belirlenmiş alanlar dışında otlatmak için ormana sokan köylüye de yönelir, Pozitif Ayrımcılık yapılmasını doğru bulmuyorum. Herkes her kanun maddesini kendi mantık süzgecinden geçirip uygulayıp uygulamamak konusunda irade beyanında bulunduktan sonra eyleminden dolayı hoş görülüp yargılanmasaydı KAOS yaşanırdı.
Herkesin hakkı bir başkasının hakkının başladığı yerde biter. Bu durumda orman köylüsünün geçimini sağlamak üzere hayvancılık yapma hakkı, sürüsü yasalarca korunan orman bölgelerine girdiği anda son bulur çünkü o noktada Kamusal Hak devreye girer. Hukuk Devleti olmann gereği değil midir bu?

İsmail Karagülle 24-07-2010 00:59

Hukuk toplumu olmanın , ve kanunlara uymanın tartışması yapılamaz.

Köyde yaşayanların, çarpık kentleşmeye karıştığına dair fikir beyan etmesi pek fazla örneği olmasa gerek . Bu konuda Kente veya köyde yaşayan herkes toplumsal menfaat söz konusu olduğunda fikir beyan eder ve etmelidir . Ve kentli bireylerin , köydeki çobanın ormana zarar verdiğini davranışlarının zap-ı rapta alınması gerektiğini söylemesi, bu bakış ile yerleşik kanunlarla doğru gibi gelebilir.
Doğanın yüzlerce , binlerce yıldır oluşturduğu kendi kuralları vardır. Ve biz insanlar eli ile bozulmuştur. Bozulan bu dengeleri geri kazanmak için bazen hangisinin daha doğal olduğunu karıştırabiliyoruz.
Mesela , eskiden hayvancılık, sürülerin yazın yaylada , kışın kuytularda kışlatılması şeklinde bir nevi doğanın içinde yapılırdı . Sonradan biz insanlar ve sistemin bilim adamları , bu tarzın verimsiz ve doğaya zarar verdiğini söyleyerek , besi ahırlarında besin rasyoları , ve ilaçlarla besicilik yapılmasını önerdiler . Ve buna uygun YASAL düzenlemeler de yaptılar. Şimdilerde ise bunun terk edilmesi, ve organik ziraatçilik ve hayvancılık yapılması için baskı oluşturan sivil toplum kuruluşları etkinlik gösteriyor. Ve güçleri yettiği kadar da buna uygun yasalar çıkarılması için gayret sarf ediyorlar.

Ben Kentte doğup büyümüş bir Türkmen çocuğuyum . Atam , dedem , neslim orman köylüsü ve çobanlık yaparak yaşamını sürdürmüştür. Bu gelişmenin çok içinde değil , ama çok da dışında değildim .

Dedem zamanında , ne kanun vardı . Ne nizam . Ve 300 cıvarında koyun 150 cıvarında da keçimiz olurdu . Kimse sen niye keçi besliyorsun demezdi. Ormanlarımız da çok gürdü.
Bu gün artık, besicilik evresini de geride bıraktık . Daha doğrusu bıraktırıldık . Zira '' sizleri ilgilendirmese de '' Şimdi bizim köyde orman da yok koyun keçi de yok .
Sinop bu örneğin çok daha fazlasını yaşamıştır. Parke fabrikaları, kente parke yetiştirebilmek için canım ormanları yok ettiler. Orman köylüsü ormanın kesiminde ırgat olarak çalıştırılma, karşılığında hayvancılıktan vaz geçirildi . Bir yandan ormanda çalışma özendirilirken diğer yandan da kanunlarla hayvancılık yapması imkansız hale getirildi. Sonuç Bugün oralarda para kazanamadığı için kente hücum eden insanımız. Et ithal eden hükümetimiz. Ve ne olduğu belli olmayan etler.

köknar 24-07-2010 01:10

"Sizin ormanınız" "benim ormanım" yoktur huyhuyhuy. Bu ülkedeki bütün ormanlar HEPİMİZİNDİR kamuya aittir. Dahası tabii varlıkların dünyaya ait olduğunu düşünüyorum. Bu yüzden sizin köyün ormanları bizleri de ilgilendirir, köylümüzün keçisinin karnı, ormanlarımıza zarar verme pahasına doymamalı, bunun için yasa var, yasayı uygulamakla görevli kuvvetler var.
Orman Müdürlüklerinin belirledikleri yerlerde belirledikleri zaman dilimleri içinde belli türlerin orman alanlarında otlatılması yasal iken hala neyi tartışıyoruz? Salalım o halde keçi sürülerini ormana, istedikleri ağacın istedikleri filizini yesinler afiyetle. Bu mudur istediğiniz?? Yetmeyen nedir acaba??


Forum saati Türkiye saatine göredir. GMT +2. Şu an saat: 17:31.
(Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.)

Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2024