![]() |
|
|
![]() |
#1 |
Kaybettik, Allah rahmet eylesin
|
[Dondurma Türkiye'nin Çiçeklerini Tehdit Ediyor. Sadece Türkiye'de Bulunan Bir Çok Nadir Orkide Türü Türklerin Dondurmaya Düşkünlüğü Yüzünden Soylarının Tükenmesi ile Karşı Karşıya. Güney doğu Türkiye dağlarında yetişen yabani, kuru orkide yumrularından elde edilen bir undan üretilen salepten yapılan dondurma ülkede mükemmel bir lezzet kaynağıdır. O kadar meşhur ki şehr-i İstanbul’un bir bölgesi “dondurma diyarı” olarak isimlendirilir ve trafik düzenli olarak bu tatlıdan tatmak isteyenlerin yüzünden sıkışır. Ama bilim adamları dondurma endüstrisinin orkidelerin sayısını ciddi biçimde azalttığı konusunda uyarıda bulunuyor. İstanbul Üniversitesi’nden botanist Özdemir Özhatay BBC World Service's Outlook programına “Türkiye’deki orkidelerin sayısı ciddi tehdit altında” dedi. “Bu sebepten dolayı ihraç edilmesi yasak ancak hala Türkiye dahilinde dondurma üretiminde kullanılıyor” Çobanların Kanıtı Bayan Özhatay hızla genişleyen endüstriyi desteklemek için gereken miktarın çiçeğin soyunun iyice kuruttuğunu da ekledi.. “1 kg kuru salep için 1000 civarında orkide gerekiyor” dedi. “Ne kadar çok kullandıklarını hala edecek olursanız, bu yeterince büyük bir hasar.” Bölgedeki çobanlar – orkidelerin geleneksel toplayıcıları – çiçeklerin kırda hızla azaldığı kanıtını da sundular. Programa konuşan birisi; “Burda herkes dondurmaya bağlı” dedi. ”Keçilerimizin sütünü satıyor ve orkide topluyoruz. Ama çiçekleri bulmak çok daha zor, çok daha fazla dondurma üreticisi onları kullanıyor ve artık kayboluyorlar.” “Onları bulmak için çok dağlarda çok daha yükseğe çıkmak gerekiyor.” Zarar o kadar büyük ki çevrebilimciler şimdilerde dondurmada salep kullanımının tamamen yasaklanması çağrısında bulunuyor. Ancak böylseine kesin bir hareket Türkiye’deki dondurmaseverler tarafından ufak bir tepkiyle karşılanacak gibi görünüyor. Bir tanesi “Çok uzun zamandır biz bu dondurmayı yiyoruz, neden artık bırakalım?” dedi birisi. “(Eğer yasaklanırsa) sadece yasadışı dondurma yeriz.” Yerli Talep Mahalli tasarılar çoüğ Türkiye’nin dondurma şehri olan Kahramanmaraş’ta olan dondurma üreticileri tarafından geri çevrildi. Aile şirketi yılda 3 tona kadar salep ya da 12 milyon çiçek kullanan işletme sahibi Mehmet Kumble üretimi durdurma gibi bir niyetinin olmadıı belirtti. “Dondurma bu topraklarda somanlı çiftçileri zamanından beri üretilir.” dedi. “Bu dondurma her zaman özel oldu çünkü yabani orkide kökleri kullanılıyor.” Orkideler baştan beri meşhurdu çünkü Osmanlılar cinsel gücü arttırdığına inanıyorlardı. Bay Kumble; “Dondurmaya eşsiz kıvamını ve özel tadını veriyor” diye ekledi. Sonuçta, orkide ihracatı yasağının devreye girmesinden beri salepli dondurma neredeyse sadece elde edilebilir oldu. Ama bakış açısı değişmediği sürece daha ne kadar piyasada kalacak? haberin aslı burda ağaçları çok seviyorum... -------------------------------------------------------------------------------- Düzenleyen ibuprofen : Bugün saat 11:05. Düzenleyen memet : 13-08-2006 saat 13:22 Neden: linki ekledim |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#2 |
Kaybettik...
|
Oturduğumuz dalı kesmeyi görmemezlikden gelmek...
Üzerimize yoktur... bahanemiz de hazırdır. ekmek parası ya da geleneksel tadlarımız göreneklerimiz maskesi altında aslında bunları kurutuğumuzu da görmemezlikden gelmeye gereksiz bir çaba harcamamız neden? balıkçılarımız karadenizi kurutup bakır madenlerinin de engin çabaları ile kurıyan karadenzide balık avlamak için bulgaryaya veya gürci sahilerine dayanmamız... Osmanlı tadlarının gelenekleri... bu Orchis'ler ile belki yarın hiç bulamıyacağımız bu tadları gelecek neslimize birer Ansiklopedi sayfasından ibaret bilgi olarak bırakacak bir nesil olmamız... tüm bunlar sanırım birer bahane. bugün etin kilosu 15 YTL civarı iken balıkçılarımız balık üretimine hiç de katkıda bulunmadan denizden toplama balıkların kilosunu 25 YTL den satmaları... salepde de olduğu gibi sanırım Tabiyat artık bize hazır toplıyacağımız kaynaklarının musluk suyunu kesdi ama biz hala bunları görmemezlikden gelme çabalarımız nafile. Şair nasıl demiş bu son fasıldır ey gönül... Artık tabiyat kendinde bu kadar insanı salepli dondurma ile yağlı enfes kalkan balığı ile doyuracak gücü kendinde bulamıyor. bence Oturduğumuz dalı kestiğimizin farkına varmamız için saat 12 yi çoktan çaldı da geçiyor. ama biz hala Anadolu yakasında ikamet edip avrupa yakasında çalışmak için üçüncü köprüyü de tabiyatdan çalma alanlarla inşaa eder bir safsatalı mantıkla haklı çıkartmaya çalışır isek bazı temiz su havzalarını da yok eder isek arıtma tesisinden çıkma suları içirir olacağız gelecek neslimize. Beyler bu çağrı hepimize Lütfen oturduğumuz dalı artık testerelemeyi bir yana bırakalım bu tür ağaç budama teknikleri doğru değil sanırım. P.S. ![]() Düzenleyen gece : 17-03-2010 saat 00:57 |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#3 |
Kaybettik, Allah rahmet eylesin
|
Erkan bey,aslında yazdıklarınıza tamamen katılıyorum da, balıkçılık yapan heykelci(biraz karışık bir meslek tanımı ama .... ![]() hem söylediklerinize katılıyorum,bir noktada da eklemek istediklerim var. biraz ağaçlardan çıkıp denize giriyoruz ama, üretimine katkıda bulunmadan denizden toplamak balıkçılığı fazla açıklamıyor. çiftlik üretimi yapılan balıklar var. Ama fiatlarıda daha ucuz. ne kadar teknoloji kullanılırsada kullanılsın balıkçılık inanılmaz güç şartların ve emek yoğun bir işin adı. kışın soğunda tirteyerek ellerimiz halat tutacak diye donarak trol avında,çamur içinde balığı tutarız.fırtına dalga arasında sabaha hale yetiştiririz .en güzel barbunyayı bizden kasası yüz liraya alırlar.ortalama yirmi kilo kadardır. satış yapandan kilosunu otuz liraya alırsınız. Türkiye de balık bilgisizce avlanıyor ve pahalı,ama balıkçılık, görmeden anlaşılmaz zorluğu. Ben trol avına çıktığım için bilirim. kaçak sulardaki balığın cazibesi trolcülerin aklını çeler.Sonuç dondurmanın salebinin başına gelene benziyor. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#4 |
Kaybettik...
|
Ben balıkçılar adına söylediklerinize tamamı ile katılıyorum benim asıl vurgulamak istediğim, kaçak ve yanlış avlanma harici, de denizi sömürüyor olmamızdır. Denize bir şeyler vermeyi, temiz tutmayı, ne denizcilerimiz düşünüyor, destekliyor nede deniz kenarında gezinenler, oturanlar. ![]() Ne tuhaftır ki bende 48 senedir bir fiil boğazın kuzeyindeki kıyısında oturuyorum profesyonel denizcilikle uğraşan abilerim, komşularım var. Bende çocukluğumdan bu yana sandalımla kendi çapımda amatörce avlanmaya çıkardım. Ancak geçen yıllara nazaran bir dizi deniz mahsülü bugün yerini pet şişelere, nylon torbalara bırakdı vede balıkçı komşularımız da styropor saklama kaplarını hemen sahile atmakda pekde bir sorun göremeyip suçu bir başkasına yıkıp devletin yaptırımlarını sorguluyorlar. Bu balıkçı komşularım oturdukları dalı kesmeyip de ne yapıyorlar sizce? Ben elbetteki çiftlik türü üretme yapanları da desteklerim ancak yine de avrupada olduğu gibi balıkçıların yakaladıkları balıkların yerine de üretme yavru balık, (denizine göre avlandıkları çeşide uygun,) tekrardan denize salmalarının en doğrusu olduğunu da düşünenelerdenim. ![]() Sanırım bu açıdan bakınca siz de eminim ki bunların doğruluğunu kabul eder, beni haklı bulursunuz. forumun konusu fazlaca sapma göstermeden saleplere döner isek salepde de bir tür çiftlik üretimi mümkün ama biz hazıra konmaya alışık bir milletiz. Ancak en kısa zamanda bu davranış tarzımızı değiştirsek iyi olur kanısındayım. forumun sloganı Siz onu umursamamazsanız doğa sizi hiç umursamaz. ![]() Üniversite yıllarımda Profesörlerimden biri şunu derdi: ben aslında doğayı hiç düşünmüyorum. Doğa herzaman çıldırmış haddini aşmış varlıklarını kendi içinden atmayı başarmış kendini yeniden dengesine sokmayı bilmiştir, dinozor örneğinde olduğu gibi, işte benim asıl korkum doğanın da bizi bir gün kendi içinden atmasıdır. asıl ben insanlık için endişeleniyorum... ![]() evet aynende Nasreddin hocanın örneğindeki gibi o kesilen dal kopar hatta o ağaç budandığı için belki ilerde daha da serpilir ancak yerde yatan biz ve insanlık olacaktır. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#5 |
Kaybettik, Allah rahmet eylesin
|
Cevat Şakir -Halikarnas balıkçısı-bir hikayesinde anlattığı kötü adamdan..ve deniz kendine ait olmayan bu leşi karaya fırlattı diye sözediyordu. tam kavrayamadığım salep diğer dondurmalarda kullanılması gerekmiyor mu acaba. tarımsal üretimi yapılabiliyorsa kendi kendimize diyecek sözümüz kalmıyor artık. bu arada denizlerin en kirli olduğu yerler arasında balıkçı limanlarıda var kesin. diğer başka yerlerdeki gibi balıkçılarda ekmeklerini kazandıkları yere hoyrat davranıyor.. doğada bizi bir kenara fırlatmadan başarmamız gereken çok şey var |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#6 |
Kaybettik...
|
Sayın Mehmet bey, şimdi bir de konuya tamamen dondurma üretimi ve salep kullanımı açısından bakalım isterseniz. Şimdiye kadar gördüğümüz bu Salep Orkideleri Türkiye ağırlıklı yetişen bitkiler hatta avrupa da ithalatını vede doğadan toplanmasını yasaklamış durumda. Peki avrupa hatta özelikle de amerika dondurma üretimini nasıl gerçekleştiriyor. Demek ki dondurmanın kıvamını veren emulsyonun dondurulması durumunda kesilmesini buzlanmasını önleyen bir dizi kıvam artırıcılar var. ![]() ![]() Tüm bu bilgilere ek şimdi söyliyeceklerim ise işin asıl ironik yönü... ![]() şöyle ki salep meyvalı dondurma üretiminde kullanmak tam bir ...."burda ağır bir kelime eklemem gerekiyor" zira meyvelide salep acılaşma gösterip tadını bozuyor bunu her dondurma yapan usta bilir. o zaman neden salebi sadece kaymaklı vede ananevi tadlarımızdan sayacağımız maraş dondurması ve kışlık salep içeceği alanlarında yoğunlaştırıp kısıtlamıyoruz en azından aşırı bir salep üretimimiz söz konusu olana değin. kaldı ki bu kıvam artırıcılara ekliyeceğiniz özel terkip aromalar ile salep tadını sağlamak da çok kolay hemde Orchislerin yanına dahi yaklaşmadan. şu anda benim bildiğim avrupada isviçrede vs. vede bilmediğim bir dizi firma öylesine güzel aromalar geliştirmişler ki sade pirinç pilavının üzerine dökeceğiniz kahverengimsi bir toz ile gözünüz kapalı bu pilavı yediğinizde ateşde meşe odunundan imal kömür ile yaptığınız mangaldaki köfte den ayırmanız mümkün değildir. ama eminim bu konuda da "sinan çetin ile var mısın idaa ya" adayları çıkıverecektir ![]() söylemek istediğim bu tür salep içecekleri veya dondurma hazırlama tozları otonormal kullanıcılar için çevre açısından da gönül rahatlığı ile sunulacak bir alternatif dir. tam bilmemekle beraber kışın evimizde kullandığımız süte katığımız salep içecekleri tozlarının da Orchislerin yanından geçememiş olma ihtimali fazlaca yüksekler tabii bu bir tür şirket sırrı olabileceğinden pekde tam anlamı ile bilemiyeceğiz ancak ben kendi adıma bu konuda eminim. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#7 |
Kaybettik, Allah rahmet eylesin
|
desenize kolayca vaz geçebileceğimiz bir bitki türünün yerine bir çok alternatif koyma şansımız varken.işin kolayına kaçıyoruz ....diyecektimde... yazarken,düşündüm, doğadan salep toplamakta kolay olmasa gerek... türü yok etmekten başka işe yaramıyor... bu durumda biraz bizede iş düşüyor ,saleplere kısıtlama getirilmesine çalışmak için.... |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
|
|