![]() |
|
![]() |
#1 |
Moderatör
|
Akdeniz Meyve Sineği (Ceratitis capitata)
Özellikle narenciye, nar, mandarin, hurma, ünnap gibi meyvelerde zararlara neden olan Akdeniz Meyve Sineğinin erginleri, 4,5-6 mm boyunda, genellikle ev sineğinin 2/3 ‘ü büyüklüğündedir. Vücudun genel rengi sarımsı kahverengidir. Baş sarı, gözleri büyük, yeşil madeni pırıltılı, kenarları kırmızıdır. Kanatları geniş olup üzerinde siyah ve soluk kahverengimsi şeritler vardır. Bacakları kırmızımsı sarı olup üzerinde sarı ve siyah kıllar bulunur. Dişilerin kıçlarında kılıç şeklinde sivri yumurta bırakmaya yarayan organları vardır. Yumurtaları mekik şeklinde ve beyazdır. Kurtçukları beyaz ve bacaksızdır. Pupa koyu kahverengi renkte olup, fıçı şeklindedir. Zararlı kışı toprakta pupa veya ağaç üzerinde kalan narenciye meyveleri içinde larva olarak geçirir. İklim koşullarına göre ilkbahar sonu, yaz başında çıkan erginler beslendikten sonra yumurtalarını olgun meyvelerin kabuğu altına ovipozitörleri (yumurta koyma borusu) ile açtıkları deliğe bırakırlar. Açılan yumurtalardan çıkan larvalar meyvenin etli kısmı ile beslenerek üç dönem geçirir ve olgunlaşınca kendisini toprağa atarak, toprağın 2-3 cm derinliğinde pupa olurlar. Larvanın gelişmesi özellikle sıcağa bağlı olup 9-18 gün arasındadır. Pupalardan ergin çıkışı ise yazın 10-12 gündür. Çıkan erginlerin eşey olgunluğuna erişip çiftleşmesi için 4-7 gün mantar, maya ve fumajin gibi maddelerle beslenmeleri gerekir. Yumurtlamanın olması için sıcaklığın 16 oC ‘ nin üzerinde olması şarttır. Erginin ortalama ömrü doğal koşullarda 30-50 gündür. Ege Bölgesinde yılda 4-5, Akdeniz Bölgesinde ise 7-8 döl verebilir. Akdeniz meyve sineği zararı larvası tarafından yapılır. Meyvenin etli kısmında beslenen larvalar, bu kısmında bir yumuşama ve çöküntü meydana getirirler. Zarara uğrayan meyveler, vaktinden önce olgunlaşır ve dökülür. Özellikle ihraç edilen turunçgil, nar ve diğer ürünlerdeki zararı ülke ekonomisi açısından çok önemlidir. İhraç edilen turunçgil çeşitlerindeki zararı ülke ekonomisi yönünden çok önemlidir. Bu tür meyvelerin vuruklu ve bulaşık olması ihracata engel olmakta ve malın yurt dışına çıkarılmasına izin verilmemektedir. Yıllık zararın Ege Bölgesinde % 5,2-78,9 arasında değişebileceği saptanmıştır. Dünyadaki subtropik ve tropik iklime sahip hemen hemen tüm ülkelere yayılmış bulunan zararlı, ülkemizde de özellikle Ege ve Akdeniz Bölgelerinin sahil şeridi boyunca uzanan kısımlarında devamlı faaliyet göstermektedir. Ülkemizde tespit edilen en önemli konukçuları kayısı, ayva, şeftali, incir, trabzon hurması, nar, avokado ve limon çeşitleri hariç turunçgillerdir. Tercih ettiği konukçuların mevcut olmadığı hallerde tali konukçuları olan armut, hint inciri, ünnap, elma ve yabani türlerde yaşayışını devam ettirebilme potansiyeline sahiptir. Ülkemizde herhangi bir doğal düşmanı tesbit edilmemiştir. Mücadelesine yardımcı olmak amacıyla, turunçgil bölgelerine ara konukçuluk eden şeftali, incir, trabzon hurması ve nar gibi çeşitler dikilmemelidir. Dökülen bulaşık meyveler toplanıp derin çukurlara gömülmelidir. Akdeniz meyve sineği turunçgil ve nar çeşitlerinin olgunluk öncesi dönemlerinden, turunçgilde eylül – ekim ve narda ise ağustos – eylül aylarında, özellikle en erkenci çeşit olan Satsuma mandarinleri ile nar çeşitlerinin olgunlaşmasından önce meyvelerde vuruk kontrolü yapılır. Ayrıca, yukarıda belirtilen aylarda içerisinde cezbedici olarak Trimedlure bulunan Steiner ve benzeri plastik tuzaklar veya %2 Amonyum fosfat içeren McPhail tuzakları asılarak sinek çıkışları takip edilir. Söz konusu kontrollerde ilk vuruk saptandığında veya tuzaklarda ilk sinek yakalandığında turunçgil ve nar meyveleri de ben düşme döneminde ise, hemen ilaçlamaya başlanır. İlaçlamadan sonra tuzaklarda sinek yakalanma devam ediyorsa 7-10 gün ara ile hasada 10 gün kalıncaya kadar ilaçlamaya devam edilir. Günlük sıcaklık 16 °C’nin altına düştüğünde ilaçlama gerek duyulmaz. Limon bahçelerinde ilaçlamaya gerek yoktur. Kullanılacak İlaçlar ve dozları Zararlının kimyasal mücadelesi “Zehirli Yem Kısmi Dal İlaçlaması” şeklinde yapılır. Kısmi dal ilaçlamasında ; 10 litre suya - 400 gram toz Malathion (%25) + 1250-1500 mililitre ziray (cezbedici) - 400 gram toz Malathion (%25) + 200 gr Nu-lure karıştırılarak elde edilen preparat veya - 1 litre Success (Spinosad) kullanılır. Bu preparat ,ağaçların güneyinde büyükçe bir dala (1-1,5 metrekarelik alan) yapraklar iyice ıslanacak şekilde uygulanır. İlaçlamada mümkün olduğu kadar kalın zerrecikler atan, meme genişliği 2-3 milimetrelik basınçlı sırt pülverizatörü kullanılarak bir sıra ilaçlanır, bir sıra atlanır. İkinci ilaçlamada ise ilaçlanmayan sıra ilaçlanır. Ağaç başına ortalama 150 gram ilaçlı karışım kullanılır. İlaçlamaya bahçede Akdeniz Meyve Sineği görüldüğü veya sinek vuruğu olduğu sürece 8-10 gün ara ile devam edilir. Sıcaklık 16 oC’ nin altına düşünceye kadar veya hasada 10 gün kalıncaya kadar devam edilir. Son ilaçlama ile hasat arasında en az 10 günlük bir sürenin geçmesi gerekir. UYGULAMANIN DEĞERLENDİRİLMESİ Meyvelerin olgunlaşma periyodu boyunca hasada kadar tuzaklar haftada bir kontrol edilir. Bir tek sinek görülse bile ilaçlamaya devam edilir. Ayrıca yere dökülen meyveler ve ağaç üzerindeki meyvelerde bulaşma oranı saptanır. Zir. Yük. Müh. Bünyamin KOZAK Kaynak: BTK HASTANES Larva ![]() Pupa ![]() Ergin ![]() Portakaldaki zararı ![]() Fotoğraflar netten alıntı. Bahçelerden fotoğraf çektiğimde sayfadaki fotoğrafları da güncelleyeceğim. Genel olarak Akdeniz ikliminin görüldüğü yerler yoğun olmasına rağmen iklim değişikliği nedeniyle diğer bölgelerde de görülmeye başlandığını düşünüyorum. Bir çok zararlı gibi bu da değişik bölgelere adapte oluyor ve ilerde ülke olarak başımızı daha çok ağrıtacak. |
![]() |
![]() ![]() |
|
|