Sayın Duvar tarimi,belediye hudutları dahilinde kesinlikle bu tip hayvan bakamazsınız.Şikayet edildiğinde derhal müdahale ediyorlar.Ben Urla'da sakız koyunu bakıyorum yaklaşık 150 adetlik bir sürüm var ve bildiğim onlarca kişi var ki keçi peyniri üretip satıyorlar hatta c.tesi günleri organik pazara çıkarıp satıyorlar.Hiç bir problem duymadım,mandıra ruhsatı almak oldukça külfetli.Size önerim bu işten vazgeçmeyin sadece hayvan sayınızı arttırıp uygun bir yerde devam etmenizdir.2013 keçi sütü fiyatları birliğin verdiği 145 krş+20 krş teşfik yani 165 krş. Saygılarımla

saanen
 

sayın kordelyalı benim edindiğim tecrübeyle birliğe verilen her litre süt bence üreticinin zararıdır üretici arkadaşların tek amacı sürülerini çoğaltmak ve birliğe vermek hatta kimi arkadaşlar 150 keçisi olduğu halde kar edemiyorlar hatta 1000 keçi olunca ancak kar ederiz diyorlar aslında çok keçi olması bence daha çok zarar başka yerden gelirleri olduğu için ayakta durmaya çalışıyorlar.

Bu işte en önemli olay keçinin sütünü kendi değerlendirmesi yani 4-4.5 kilo sütten 1 kg peynirini yapıp bunu 20 Tl. civarında satıp peynir altı suyunuda içine az bir şeker koyup oğlaklara içirmesi peynir altı suyu aynı süt gibi zaten 15 -20 günlükken oğlakları sütten kesip içine biraz kalsiyum biraz şeker öyle asıl kar elde edilir yoksa sütü satarsanız peynir altı suyunuda satmış olursunuz

başka türlü bu işin hamballığını yapmış oluruz 4.5 kilo süt=165x4.5=7.42 TL. fakat 1 kg hakiki keçi peyniri mesela büyük marketlerde paketli olarak var kilosu 50 TL. ye geliyor toptan 20 ye hatta 17.5 a satsa düşünün karını o zaman üretici kazanır.

ben peynir yapmak için 6 ay uğraştım sonunda en hakiki keçi peynirini kaynatarak yaptım tek keçiyi sağdığım halde ayda 500 - 600 Tl bana ayda kazanç sağlıyordu hatta insanlara önce tattırıyordum herkes beğeniyor ve alıyordu

eğer peyniri kaynatarak nasıl yaptığımı sorarsanız seve seve onuda anlatırım benim amacım eğer tüm zahmeti eziyeti üretici çekiyorsa neden bizim üreticimiz avrupalı üretici köylüler gibi son model ekipmanla ve arabalara binip gezmesinler
eğer bidaha bu işe başlıyacaksam inşallah olur işe bu sefer tersinden başlıycam önce peynir üretim yerini kurupta başlamak istiyorum.

Sayın duvartarimi her şey gönlünüzce olsun keçilerinizi alabildinizmi geriye
yoksa hala arkadaşınızın yanındamı.Beninde 4 tane var 3ügebe bekliyorum peyniri nasıl yapıyorsunuz,sakıncası yoksa anlatırmısınız.

keçi peyniri yapımı
 

memnuniyetle anlatırım

KEÇİ PEYNİRİ YAPIMI

önce bir adet kablolu digital termometre alıyoruz daha sonra beyz tülbent alıyoruz maya olarakta küçük şişelerde mayasanın bitkisel mayasını kullandım iyi netice verdi fazla koysanız bile zararı yok bilhassa firmayı arayarak sordum
5 lt keçi sütünü krom tencereye koyup ocağımızın altını açıyoruz kablolu derecemizin de kablosunu tencerenin içine hemen koyuyoruz 68 dereceye geldiğinde hemen ocaktan indiriyoruz ben 65 de indiriyordum çünkü indirene kadar 70 i buluyor
ha 70 dereceyi geçerse ne olur derseniz lor gibi olur

daha sonra 35 dereceye ısısını indiriyoruz yazın içine hemen poşette buz koyuyordum 15-20 dakikada 35 dereceye iniyordu

35 derceye inen sütümüze 1.5 çay kaşığı veya o mayanın küçük kapağıyla yarım kapak mayayı bir bardak suyun içine koyup karıştırıp 35 dercedeki sütümüzün içe döküp karıştırıp tencerenin kapağını kapatıyoruz yaklaşık 20-25 dakika sonra tenceremizin içindeki süt katılaşıyor yani peynirimiz oluşuyor.

daha sonra tenceremizdeki peyniri tülbentimize döküyoruz uçlarını bağlayıp biryere asıyoruz
bu 1 saatte süzülüyor sakın ha suyunu atmayın onun suyunu afiyetle için müthiş kilo verdiriyor adeta iksir sayılır bu peynir altı suyu kanserden şekere kadar birçok hastalığın ilacı ayrıca vucüt geliştirmecilerde bu suyu fellik fellik arıyorlar çünki protein deposu tabii ki biz bunu eğer emen oğlaklar varsa biraz şeker atıp biberonla önce alıştırıp sonra zaten oğlaklar peynir altı suyuna saldırıyorlar


süzülen peynirimizin üzerine bir mermer parçası koyup dahada süzülmesini sağlıyoruz buraya kadarki yaptığımız sütten peynir ayırdık fakat bu tuzsuz peynir oldu

en son olarak 3 litre suya 8-10 yemek kaşığı salamura tuz atıyoruz bu suyu yine 35 dereceye ısıtıyoruz peynirimizi bezden çıkartıp tuzlu sulu 35 dercedeki tencerenin içine atıyoruz üzeri,ne bir ağırlık koyup 4 saat bekletiyoruz

4 saat sonrada peyniriz sertleşmiş ve tuzlanmış olarak sudan alıp bir poşete koyup buzdolabımızda saklaya biliriz afiyetlede yiyebiliriz %100 doğal katkısız vede dünyanın en besleyici ve en lezzetli peynirini yapmış oluyoruz

büyük marketlere gidin keçi peyniri yazanların içindekiler yazzısını okuyun bakın keçi sütü ve inek sütü yazar %100 keçi sütü yazmaz birde kalsiyum klorür var ama bizim yaptığımız en doğalı
hasan akçakaya

Sayın duvartarimi; verdiginiz tarif için çok teşekkür ederim.Benim kızlar artık iyice agırlaştı hemen sagıcak degilim daha sagmasını bile bilmiyorum onların dogmasını heyecanla bekliyorum inşallah saglıkla dogarlar .

saanen keçinin doğumu
 

sayın kirazcı35 :İnşallah sağlıklı doğum yaparlar ben doğumda bir oğlak kaybettim nerdeyse anasınıda kaybediyorduk oğlak ters gelmişti veteriner arkadaş bize 10-12 saat te doğurur dedi bizde suyu geldiği halde bekledik eğer uyanıpta 6 saat sonra ters gelen oğlağı zorla asıla asıla (arka ayaklarından) çıkarmasaydık anasınıda kaybedecektik. aman dikkat edin

sayın duvatarimi:teşekkür ederim sizinkilerin ilk dogumumuydu? benim anne daha önce 4 tane dogurmuş,ama kızının ilk sizinkilerin arasında teke varmıydı benim var ve ona vuruyor yerimde yok ayıramıyorum sadece anneyi ayırdım anne çok büyüdü yürüyemiyor bile inşallah sag salim dogarlar

bende teke yoktu eğer teke sürüde olursa süte teke kokusu bulaşıyor peynirede bulaşıyor o yüzden keçi sütü ve peynirini herkes yiyemiyor aman tekeye dikkat edin yoksa düşük yapar

Merhabalar;nihayet keçi kızlarım yavruladı,öyle güzellerki 5 ay bekledim ama degdi bir oglan,2de kızım oldu sizlerle paylaşmak istedim.

Sn kirazcı35, fotoğraflarını eklerseniz güzelliği bizlerde görelim :)

Keçilerim
 

Benim beyaz keçimin oğlu ( Cuma ) .Çünkü cuma günü doğdu.

Keçilerim
 

Cuma bir aylık ama sadece annesini emiyor,ot yemek istemiyor.Ota **** yeme nasıl alıştırırım.Daha erkenmi?Gene emsin ama bu gidip gelip emiyor.Keçi besleyenlerden yardım istiyorum.

Sayın kirazcı ;
annesinden ayrı tut ve önünde devamlı yonca kuru otu bulundur.Annesini yalnız sabah ve akşamları emsin.Önünde su da bulunsun.Yemcilerden büyütme yemi alıp, günlük 150 gramdan başlayarak,500 grama kadar yem verebilirsin.

sayın mbordinc verdiginiz bilgi için teşekkür ederim.Yarın ilk işim uygulamak olucak.

keçinin sütünden peynir yapın peyniraltı suyunada biraz şeker koyun önce biberonla alıştırın daha sonra da kovadan içecektir hatta anneyede içirin ayrıca kuru ot ve süt yemi de verin

Sayın duvartarimi,ben peynir yapıyorum sizin tarif ettiginiz gibi ama yogurtta yapıyorum.Artık Cuma 2.5 aylık oldu ve herşey yiyor,onun yanına 4 kız kardeş geldi. Onlar yedikçe oda yiyor,yanlız pireyle başım dertte herşey yaptım engel olamıyorum ne yapmam lazım.Bilgisi olan varmı?

Sn.Kirazcı
Hezinon isimli ilaçla banyo yaptır.Şişe ile alırsan sana fazla gelir.Şu an piyasada tükendi,yeni üretim henüz yapılmadı.O nedenle çevrede birinde varsa ödünç al.Su ile karışım oranı kutu üzerinde yazar.Komle suya sokma imkanı yoksa sırt pompası ile keçileri komple ıslat,özellikle de bacak aralarını.Ağıl çevresinde gübre artığı tutma.Uzaklaştır veya üstünü toprak ile ört.Keçilere banyo yaptırdıktan sonra ağıl tabanı ve gübre bulaşığı olan her yeri aynı ilaç ile ilaçla,ki larvalar ölsün.
Kolay gelsin.

Merhaba,
Eşimle birlikte Çatalca'da orman kenarında Örencik Köyünde yaşıyoruz. Bir çiftliğimiz var. Orman kenarında olmamız sebebiyle, deneme amaçlı başladığımız keçilerimiz şu an yeni aldıklarımızla küçük büyük toplam 20 adet oldular. Çoğu Maltız-Saanen kırması olan keçilerimizden keçi başına günlük 3-4 kg. arası süt alıyorduk. Tabi bu ay süt miktarımız dişi başına epey azaldı. Orman kenarında(çiftlik ile orman mesafesi 2mt.) olmamız sebebiyle keçilerimiz gün boyu otluyor. Ek besin vermemize gerek kalmıyor, çünkü yemiyorlar :) Yani sütümüz %100 organik.

Biz kendimiz için süt, yoğurt, peynir ve kefir olarak sütümüzü tüketiyoruz.
Artık keçi sayımızı hızla arttırıp sütümüzü satmak istiyoruz.
Bölgemizde keçi yetiştiriciliği hızla büyüyor.
Orman içinde otladıkları için safkan saanen keçileri bize çok uygun değil, fakat kanında saanen olan keçiler rahatlıkla ağaçlar, çalılar arasında gezinebiliyor.
Biz keçi sayımızı arttırmak istiyoruz. Bu nedenle bizim yer ve bakım şartlarımıza sahip olmayan bir **** birkaç arkadaşla ortak bir iş yapmak istiyoruz. Kanında Saanen bulunan, en az 10, en fazla 50 keçisi olan ortak arıyoruz. Keçilerin tüm bakımını, yerini, çobanını, vet. hizmeti ücretlerini biz karşılayacağız. Günlük süt satım masrafı ortak olarak bölünecek. Günlük süt geliri, döneminde satılacak erkek oğlakların geliri eşit olarak bölünecek. Dişi yavrular sürüye katılacak. 3 yıllık bir anlaşma yapacağız. Bu 3 yıl sonunda doğumlarla da büyümüş olan ortak sürümüz aramızda eşit olarak bölünerek anlaşmamız sona erecek.
Kısacası keçi sizden, bakım yer bizden diyebiliriz.
Keçi yetiştiriciliğine merakı olan ama uygun yer, zaman **** bakıcısı olmayan arkadaşlardan teklifimiz ile ilgilenenler olursa çiftliğimize ziyarete bekliyoruz. Sevgiler..

Bulunduğumuz bölgenin fotoları..

http://m1310.hizliresim.com/1g/1/t5sh5.jpg

http://p1310.hizliresim.com/1g/1/t5sl6.jpg

http://r1310.hizliresim.com/1g/1/t5smr.jpg

Bu konuda profesyonel değilim ama merada ormanda otlamak için gezdikleri zaman bir o kadar da kalori kaybediyorlarmış.Bu da süt verimini etkiliyormuş.Bir de şöyle bir durum var ormanda otluyorlar diyorsunuz. Acaba o ormanda yayılan hayvan sayısını iki katına çıkarırsanız ormana zarar vermiş olmazmısınız.Mesela küçük çalılıklar yok olabilir....

Bu ormanda yeni ıslah çalışmalarına başlandı, şu an keçilerin ormanda gezmesi orman için iyilik olarak söyleniyor. Bu nedenle de kaymakamlık keçi alımını ve yetiştiriciliğini destekliyor.

Akılları yeni başlarına geldi biz sitemizde yıllarca sıyledik keçi ormana faydası var diye ; tamam fidanlığa sokmyacaksın ****** ama ben devletin yerine oslam her keçiciye ormanın 200-300 donumunu zimmetlerim bak ozaman o ağaçların arasında ne ot kalır ne de yangın çıkar
hepinizi sitemizi ziyaret etmeye bekleriz
:::www.saanen.org:::

Keçi ve keçi sahipleri ormanın en büyük düşmanıdır. Keçi ve keçi sahiplerini masum göstermek başkalarını aptal yerine koymaktan başka birşey değil.

Orman içerisinde yaşıyorum, ben gelmeden önce tarla çevresinde açıklıklarda genç çam fidanları yoktu, komşunun 20-30 kadar keçisi var. ben köpeği bağlamaktan vazgeçtikten sonra bu keçileri tarlaya yaklaştırmadı sonuçta tarlanın kenarlarındaki açık orman arazisinde 2 yıldır benim boyumca fidanlar gelişti. Keçilerin gezdiği yerlerde yeni çam fidanları nedense hiç yok, çünkü keçiler ottan ziyade ağaç kabuğu ve yapraklarıyla besleniyor, seviyorlar.

Keçilerin gezdiği yerlerde fidan yok ama ot diz boyu. ot tazeyken keçi yiyor ama kartlaştığında ağzını bile sürmüyor, bu yüzden ormanda otla mücadele için keçi değil koyun şart. Bazı keçi besleyen köylüler keçileri iptal edip koyun beslemeye başladılar görüyorum.

Araba orman yolunda arıza yapınca yürümek zorunda kaldım, kestirmeden orman içerisine girdim. Gözden ırak yerlerde keçi çobanları orman kıyımı yapmışlar resmen, kol bacak kalınlığında çamları 1-1,5 metre gibi kesmişler yüzlercesini arada bir iki tane bile bırakmamışlar. Kesilen yerdeki çamlar ışıl ışıldı kabuklarını keçiler sıyırmış resmen.

Dikkat edin ormanda gezen her keçi çobanında ya balta veya tara dediğimiz kalın bıçak vardır, ağaç-dal kesmek için.

Keçi eti yemeyi boykot etmemiz lazım, koyun ve büyük başların ormana hiç bir zararı yok ama serbest gezen veya çobanın gezdirdiği keçiler orman düşmanı. Keçi eti tüketilmez para etmezse çobanlarıda beslemekten vazgeçer, ormanlarımız daha az zarar görür.

Eklenti 448799

Eklenti 448800

Eklenti 448801

Bildiğiniz bir yerde bu cins keçi yetiştiricisi varmı?

https://www.google.com.tr/search?q=A...ed=0CAkQ_AUoAQ

Tüm forum üyelerine selamlar ben ilk saanen keçimi geçen yıl Mart ayında aldım 1 dönüm çevrili arazide serbest yayılım olarak bir yıl baktım yavrulu idi on ay kadar süt sağdım bu sürede günlük ortalama 2 litre süt aldım.Bu arada ekim ayında keçimi tekeye kattım ancak ve katım dödeminden itibaren arpa ağırlıklı yem ile besledim.Ocak ayında oğlaklarım için gün sayarken netice benim için hüsran oldu keçilerim çok besili olduğu için tutmadı ve yavru ve süt. İçin 5 ay kaybettim.Bu arada keçileri başka bir saanen sürüsüne çiftleşmeleri için kattım.Tecrübelerimi yazmaya devam edeceğim.

defacto tecrübelerin benim için heyecan verici olacak

Çok besili olması her zaman iyi değildir.Kondisyon skoru dedigimiz 1-5 arası değerlendirmede en fazla 3-4 olmalıdır hamile keçi.1 kaburgaları sayılan, 5 ise açlık çukuru gözükmeyen durumdur, tahayyül edersiniz..Aksi halde uterus çevresi yağlanır ve yavru oluşumu gerçekleşemez bir hal alır.

Tabi bu acemice deneyim beni yıldırmadı.İkinci olarak Ocak ayında yakın bir ilden bir dağ köyü yaylasından 5 adet hamile saanen aldım.Amacım süt tüketimi döngümü bozmadan keçi besleme deneyimine Devamdı.Ancak sürü sahibi bana söz verdiği zamanda yani Şubat ortalarında hayvanlar yvrulaması gerekirken yavrulamadı ve satın aldığım yerden hayvanları iyi bakılmadığı için alıp hazırladığım yere getirdim.Sorunlar bundan sonra başladı.Önce hayvanlar getirdiğim yerde iyi beslenmediği için ve bende yavrulayacakları endişesiyle mısır silajı,kırma yem,pelet yem birdn bastırıp verdim hayvanlara.
Bir keçim enterotoksemi oldu.Bu arada bir başka keçimm hava değişiminden ciğerlerini üşütüp hasta oldu.Bir diğer keçi ise aldığım yerde şap hastalığı kapmış ve yeni atlattığını çaresizlikle çağırdığım veteriner söyledi.Maceram başlamadan bitmek üzer iken verdiğim hatırı sayılır ilaç parası harcadığım stres dolu birkaç haftadan sonra hayvanlar zayiat vermeden toparladı çok şükür.Sonrada Mart ortalarında birer ikişer yavruladı.Ama bu seferde yavvruların sıkıntısı başladı.Hemen üşütüp hasta oldular.İki adet zayiat verdim bu sürede.

Sonra yavrular içinde antibiyotik tarzı ilaçlarla Mart soğuklarını atlattık.Süte gelince.Yavrular 15 günlük olduktan sonra sağmaya başladım.İlk başlarda ilk sağım haftası 4 keçiden 2 litre süt alırken (tek sağımdan tabii) sonraları yem rasyomu oturtunca bu miktar şuan için 3 keçiden 2,5 litreye çıktı.

Sayın defacto,
Bilerek mi yoksa bilmeyerek mi bu tarzda çalışmaya başladınız.
Sizin için az hayvanla başlamanız ve bu arada yaşayarak tercübe edinmeniz çok doğru olmuş. Tecrübe kazanarak, yaşayarak, hissederek bu işi öğrenmeniz ilerde çok işinize yarayacaktır. Saygılar, selamlar

Merhabalar,

Öncelikle forumda fazla katılımcı biri değilim bu ilk mesajım olacak ama yukarıda bahsettiklerinizden sonra yazma ihtiyacı hissettim. Benimde 500 başlık entansif çiftliğim var. Bunu söylememin sebebi konu ile yakından alakalı olmam.
Yukarıda dediklerinizden yola çıkarak daha önceden hayvanlarınızın beslenme ve aşı problemleri yaşamış olabileceğini düşünüyorum. Özellikle 2 litre ortalama sütü olan hayvanları protein konusunda takip etmek gerekiyor. Öncelikle 500 gr yonca kuru otu (alfalfa), 100 - 200 gram saman, 1,5 kg silaj ve 1 kg süt yemi ile bir yem karması hazırlarsanız hayvanlarınız hem süt yapmak için gerekli besinleri alırlar hem de bağışıklık sistemi biraz güçlenir. Ancak bu rasyonda protein biraz fazladır. Bir düzene oturunca yoncayı azaltıp fiğ gibi bir ot ike de tamamlayanilirsiniz.

Ayrıca yılda iki kere (ilkbahar ve sonbahar) enterotoksrmi aşısı, ilkbahar da çiğer aşısı kuruya almadan da hemen önce agalaksi aşısı yaparsanız (şap ve brucella için en uygun tarihi size ilçe tarımdaki vet ler verecektir) hayvanları koruma afına epey yol katetmiş olursunuz.

Umarım yardımcı olurda hayvan kaybı yaşamazsınız. Ayrıca doğumdan sonra da oğlak beslenmesinde mama kullanmanızı öneririm.

Öncelikle skipper tavsiyelerin için teşekkür ederim,uygulamaya çalışacağım neticelerini paylaşacağım ancak yaklaşık 20 gündür balya yonca bulamadım bu nedenle bahar üzeri olması nedeniyle bahçelerde budanan ağaç yaprakları ile ve taze ot ile besleme yapıyorum.Tabii kesif yem takviyemde devam ediyor.
Bugün size yeni doğum yapan yaklaşık (15 gün) keçimin ve bu keçi sayesinde hakkında çokça yazı okuyup karşılaşmaktan korktuğum mastitit (Meme iltahabı) hastalığı ile ilgili tecrübelerimden bahsedeceğim.Keçim 15 gün önce bir oğlak doğurdu.ilk gün Oğlağın tek memeyi emdiğini görür görmz dha şişkin diğer memeyi sağmam gerektiğini anladım.Ancak meme morumsu ve oldukça şişti.Memeye parmağımı bastırdığımda keçi rahatsız oluyordu ve parmağımı bastırdığım yer beyazımsı sarımsı renk alıp çöküyordu.Yani meme içi sertleşmeye başlamıştı.Sağıma geçtim meme ağzını batikonla dezenfekte edip sağmaya teşebbüs ettiğimde memeden merhem kıvamında sarımrak,diş macunu kıvamı sıvı geldi.Ancak keçi çok rahatsızdı belli oluyordu.Biraz sağmaya çalıştım ama keçi müsade etmedi.Bende diğer oğlaklarımdan birini memeye tuttum bende keçiyi ve memeyi zorda olsa emzirtip boşalttım.Sabah akşam bunu iki gün yaptım.ama keçi hep direndi.Üçüncü gün memeyi sağmaya çalışttığımda memenin içinden lor peyniri parçacıklarına benzer parça parça pelteler gelmeye başladı.Bu tam üç gün devam etti.Bu arad çevreden bsicilik yapanlara sorduğumda ağızdır o öyle gelir sonra düzelir diyerek beni ikna ettiler.Ancak 5. Gün pelteler kesildi ve sağım kabındaki sütün pembe olduğunu fark ettim.Dikkatli baktığımda pembe sütn memeden geldiğini anladım.Hemen veterineri aradım ve mastitit teşhisi üzerine 1,5 gün meme içine anti bakteriyel melhem sıktım.Sabah akşam ve memeyi iyice sağıp sütü döktüm.(Yalnız bu sütü kedinin bile içmediğini gözlemledim)Aynı zamanda veterinerin verdiği bir ilacı günde bir defa önerdiği dozda kas içine yaptım.Hastalıklı memeyi (Tek meme hastalıklı idi)sabah akşam sağdım.İyice boşalttım.Çok inatçı bir mikrobik durum.Tam 7 gün sonra keçimin sütü ancak normal görünüme kavuştu.Ancak burada İKSV süresinin 48 saat olması nedeniyle sütü hala döküyorum.Yarından sonra sağıma başlayacağım.Dezenfektan kullanımı ve yataklık temizliğinin ne kadar önemli olduğunu acı ama gerçek olarak tecrübe ettim.Aslında ağılım temiz altları kuru ama yinede mikrobik bir durum ve yataklık dezenfektasyonu da yapmam gerektiğine karar verdim.Bunun için 20 lt. Suya 20 mg katılarak seyreltilen bir çözelti ile ağılımı ilaçlayacağım.Tabi sağım öncesi ve sağım sonrası meme temizliği ve memede kalıntı süt bırakılmaması hususlarına dikkat etmek gerektiğini ifade etmek isterim.

BESLENME İLE İLGİLİ BİR SORU:
Bir makalede keçilerin az az ama sık aralıklarla beslenmesi gerektiğine dair birşey okudum.Ben keçilerimi sağım sonrası sabah açık ağıla çıkarıp oraya daha önce bahsettiğim rasyoya uygun miktarda ot ve yemle yemliyorum akşama kadar da sadece gözlemle yetiniyorum.Akşam ise serinlik çökünce 1,5 2 saat akşam sağımı sonrası yaylıma çıkarıyorum.Bu sistem keçilerin sağlıklı beslenmesi için uygun mudur farklı önerisi olan varsa bilmek isterim.

bir diğer sorum keçilere kesif yem olarak arpa ezmesi de veriyordum anck hayvanlarda 15 gün kadar sonra aşırı saldırganlık gözlemeye başladım.Ağıla girer girmez birbirlerine saldırmaya başladılar.Bunun nedeni ne olabilir acaba?Söz konusu davranış üzerine ağır yara alan keçilerimle ilgili tedavi tecrübelerimi de sonra paylaşacağım.Ama çok ağır yara aldı iki keçim hemde memelerinden ve hala pansumana devam ediyorum.Netice alır almaz paylaşacağım.

Az ve sık beslenme yapılma tavsiyesi aslında hayvanın önündeki yemden çok çabuk sıkılmasından kaynaklanıyor. Eğer yeni bir şey gelmezse inat edip yemeyebiliyor. Bunu engellemek çin günde en az iki kere yemleme yapıp zaman zaman da yemi karıştırarak hayvanların yeni yem geldiğini düşünmesini sağlamak. Bu arada hayvanların önünde her zaman taze ve bol su bulunmasını sağlamak da çok önemli.

BAYTİCOL VS BLOTİC
Keçilerde iki gündür piRe olduğunu gördüm ancak bir hafta öncesine kadar hepsine püskürtme yöntemi ile blotic havuz çözeltisi püskürtmüştüm.2 LT SUYA 5CC olacak şekilde.Ancak pireleri görünce hemen aynı çözeltiden ve tüyleri fırça ile iyice fırçalayarak ve güneşde kurumaya terk ederek yine banyo yaptırdım.Ertesi gün hayvanları kontrol ettiğimde sonuç tam hüsrandı pireler tüm enerjileriyle hayvanların üzerinde hiçbirşey olmamış gibi geziyordu.Bu sefer hemen elimdeki açılmamış blotic damlatma çözeltiyi kullanmaya karar verdim.Bu preparatı prospektüsde belirtildiği şekilde kilo ve oran dengesi ile hayvanın cidagosundan sırtını takiben kuyruk sokumuna kadar derisi üzerine iyice yedirerek sürdüm.Bugün sabah kontrol ettiğimde iki keçimde pire izine rastlamadım ancak üçüncüsünde hala varlardı ve preparattan hayvanın koltuk altlarına 5cc kadar tekrar sıktım.Ama şu haliyle bile blotic benim için hüsran oldu.Farklı preparatlar hakkında önerisi olan varsa özellikle ağıl için paylaşırsanız sevinirim.

Bu arada ikinci denememdeki bayticol olacak yanlışlıkla blotic yazmışım.Özür diler düzeltirim.Birde bu çözeltilerin İKAS ile ilgili bilgisi lan varmı veterinere bu preparatları ilk aldığımda ısrarla süt sağımını etkiler mi dediğimde verdiğim tüm çiftçiler hayvanlarını sağıyor bir şikayet almadım demişti,ancak prospektüsler öyle demiyor biri sütü 10 gün dökün diyor bayticol ise keçiler için hiç bir açıklama vermediği gibi süt koyunlarında kullanılmaz şeklinde uyarı yazmış,elbette bu uyarı tartışmasız bağlayıcı ancak bu karışımlar benim gözlemlediğim kadarıyla süt inekçiliği mandıracılık yapan tüm çiftçilerin temel mücadelesine malzeme oluyor.O zaman bizim marketlerden aldıgğımız sütlerin durumu ne olacak sütlerde bu tür kalıntıların varlığının özellikle bir ihbar olmadığı sürece kontrol edilmesinin mümkün olmadığını biliyorum.Neyse bu derin bir konu ben sütü ne yapacağım sük yerine işleyerek peynir vs yaparsam toksik etkiyi baskılayabilirmiyim.

Samsun da bir arkadaşım bu keçilerden aldı, en son geçen yıl görüşmüştüm sütün kilosunu 4 tl den satıyorum, peynir siparişine yetişemiyorum diyordu...

resimde görülen bej renkli (ismini safinaz koymuştuk) gerçekten çok ağır başlı diğerine göre daha sakin bir hayvandı neden bunları yazıyorum maşallah boğazıda çok iyiydi ve hiçbir hastalığa yakalanmadı sabah sağımda 1.8 litre, öğlen sağımda 1,8 litre akşam sağımda 1,8 -2 litre süt veriyordu. bence bu keçi maltız saanen kırması olabilir günlük toplam ilk doğum olmasına rağmen 5 litreye yakın süt alıyordum eğer bu işe tekra başlıyacak olursam aynı keçiden almayı düşünüyorum diğeri küpeli olan ise ilk başta oda veriyordu fakat daha sonra günlük 3 litreye düştü ve alabildiğine hırçın ve kıskanç hayvandı zaten safinaza vura vura yavrusunun ters gelip ölmesine sebep olmuştu hatta safinaz küpelinin yavrusuna dahi yeri geldiğinde annelik yaptı