![]() |
Sevgili Todor,
Apartmanın kat irtifakı ile ilgili tapuya tescil sırasında oluşturulan yönetim planında, proje mimarı planın içinde, evcil hayvan beslenemiyeceğine dair madde bulunduğunu eşime bildirmiş. Genelde bu yönetim planları, matbu bir metne sahipmiş ve her planın içinde evcil hayvan beslenmemesine yönelik madde yer alıyormuş. Bu nedenle, eğer mahkeme yoluna gidilirse, genelde tahliye ile sonuçlanır demişler. Şayet kat malikleri toplantısında, hayvan beslenebilmesi yönünde bir karar alınırsa, o zaman bir sorun kalmaz denilmiş. Sevgili Todor, bu bağlamda ne yapmamızı önerirsiniz? Ayrıca ilginize teşekkür ederim, içimi rahatlattınız |
Yönetim planında evcil hayvan beslenemez hükmü yer alıyorsa, karşı tarafla uzlaşmaya çalışmanız ve ya konu hakkında uzman bir avukatla görüşmeniz gerekiyor. Çünkü Radikal gazetesinde çıkan haber pek iç açıcı değil.
|
Yönetim planını görmedik ancak, tapuya ibraz edilen plan müteahhit tarafından usul yerine gelsin diye hazırlanmış ve verilmiş.
Bu plan piyasadaki genelde kullanılan matbu örnekten hazırlanmış ancak bizler kat maliki olarak bunu hiç görmedik ve imzalamadık. Ancak daha sonra maliklerin kendi arasında yaptığı ilk genel kurulda böyle bir madde konmadı. Malikler ilk defa bu genel kurul kararını imzaladı. Durum böyle. |
Sevgili Bernacyhn,
ilgine teşekkür ederim, beni anlayabilen insanlarla olmak ne kadar güzel. Ev benim ama, gerekirse paşa için terk edeceğiz:( |
sayın cemo
köpeğiniz secerelimi eğer secereli ise kimse karışamaz size benimde yasak ırk olmasına rağman argentindogo köpeğim var seceresi olduğu için kimse karışamıyor |
Seceresi ile ne ilgisi var, hangi kanunda yazıyor bu dediğiniz. Üstelik Türkiye'de herhangi bir secere kaydı tutulmuyorken.
|
secere soy ağacı demek Türkiye'de secere kaydı yok ama yurt dışından getirilebiliyor secere benim köpeğim FCI aya bağlı EL TUMİ ARGENTİNSKA DOGO seceresi yurt dışından gelirken herkez yasak ırk olduğu için getiremezsin dediler ama geldi hiç bi problem yaşamadım.sonradan öğrendimki secere olduğu için hiç kimse karışamıyormuş ben sadece bildiğimi söylemek istedim size göre doğrudur yanlıştır buna karışamam
saygılar... |
Sevgili Cemo; bazı kişiler nedense dünyanın sadece insanlar için olduğunu düşünüyor. Ve dinden bahsediyorlar, oysa ki her canlı gibi kedilerin, köpeklerin, ağaçların, böceklerin bir yaşam hakkı var. Bu kendinden başka kimseyi sevmeyen kişiler; yalnızca sıkıştıklarında, deprem zamanı olduğu gibi kedilerden, köpeklerden medet umuyorlar. Kendi canlarını kurtarmak için...Üzerinden biraz zaman geçip; deprem gündemden düşünce, yine hayvanlara düşman oluyorlar. Arkadaşlarımızın yazdıklarını okudum. Bu şartlarda Paşa'yı göndermeleri zor. Paşa paşa oturacaklar yani ::)
|
Bazı mezheplerde köpek, domuz ile aynı ayarda pis hayvanıdır. Üzerinize değer ise aptestiniz bozulur vs vs. Din açısından yaklaşmalaı bundan olsa gerek.
|
Dünyanın sadece kendi etraflarında döndüğünü sanan, ufak beyinli insanlar...
TÜM CANLILARA BİRAZ DAHA SAYGI LÜTFEN. Sayın Cemo, işiniz zor ama mücadele etmek gerek. |
Din açısından bakıldığında evet bazı mezheplerde köpek ile temas haram. Olabilir ama sebep asansöre çiş yapması ve temizlik imandan gelir görüşü sanırım. Benim izmirde sıfır numara dünya tatlısı bir terrierim var ve annem ayıptır söylemesi beş vakit namaz kılar.
Cemocum ******* apartman sakinleriyle uzlaşmak en iyi yol. Aslında kimsenin çimlere işediği gerekçesiyle dava açaçağını zannetmiyorum. Anladığım kadarıyla yüksek bir katta oturuyorsun ve havlayarak insanları rahatsız etme gibi bir durum yok. Çok endişelenmemeni öneririm. Bizim köpeğimiz girş katta gelen geçen herkese havlıyor. Gece geçen arabalara havlıyor. Gezmeye giderken apartmanın dışındaki bölüme kokusunu bırakmadan geçmiyor:) vs. tek fark bizim apartmandakiler insanlar kadar birde hayvanları seviyor. Bu olay en kısa zamanda çözüme ulaşır umarım. Döndüğüne sevindim bu arada. |
Sevgili Cybel, ben apartmanın en üst katındayım. Camın önüne ona oturması için yer yaptırdık, sokak köpeği görürse havlıyor ya da kedilere.
Birde oyun oynarken heyecanlanıp havlıyor. Öyle dakika başı havlayıp milleti rahatsız etmiyor. Geçen sene yine ramazanda, davul çalmaya başlayınca korkudan çok havlıyordu, şimdi nasıl yaptıysa, kızım ona da alıştırdı, sesi çıkmıyor. Ben, konuşarak halletme yanlısıyım, ancak takmış bir iki kişi var paşa ya. Bakalım nasıl hallolacak? İstiyorlarsa versinler mahkemeye. Biz evden çıkmayı göze aldık. |
Ayrıca arkadaşlar; biz, eğer asansöre biri binecekse bekliyoruz. Öncelik onların yani, buna rağmen bindirmeyin deniyor. Yani köpeğin o kişiye değmesi gibi bir durum yok ki, dini açıdan bakılsın.Merdivenden de çıksa yine apartman girişine basıyor paşa.
Girişe kadar olan kısıma bişey denmeyip, asansöre bindirmeyin denmesi neyin nesi, bunu anlayamadım ben. |
Şafi mezhebinden olanlar için ( ki Türkiye'de çok fazla sayıda şafi mezhebinden olan kişi vardır) köpek beslemek benim bildiğim kadarı ile haramdır.
Aynı asansöre binilmesi dahi düşünülemez.Köpek asla sevilmez.Diyarbakır Ulu camide Şafiler ve Hanefiler aynı camide ama ayrı mekanlarda namaz kılarlar. Bu bağlamda ve diğer belirtilen konular (çiş, havlamak, köpek fobisi, çocukların durumu) birlikte ele alındığında apartman yönetim defterinde olsun olmasın tanıkların ifadeleri ile mahkeme köpeğin tahliyesine karar verir. Yapılacak en iyi iş, komşularla uzlaşıdır. |
Sevgili Denizakvaryumu,
Bildiğim kadarıyla bir mezhep farkı yok. Dindar insanım, bu yüzden rahatsız oluyorum diyen komşu, bir yıldır bindi bu asansöre. Eğer mezhepten dolayı olsaydı, taşındığında hemen koyardı tavrını. Tabi ki yapılacak birşey yok anladığım ve üzüldüğüm, evi boşaltacağız. Eve daha geçen sene taşınmıştık, çok emek verdik. Şimdi beklemedeyiz, bakalım şikayet edeceklermi? Herşeyde vardır bir hayır diyorum. |
Dini kuralların en katı yaşandığı Afganistan'da bile tazılarla insanlar içiçe.
Açlıklarına rağmen ekmeğini köpeğiyle paylaşıyorlar. Köpekler, bazı kesimlere köylülüğümüzü,göçebeliğimizi hatırlattığı için din kılıfında köpek düşmanlığı yapılıyor. Sanırım bir köpeğin, bir kaç hayvani güdüleri, bir kaç insanın, insani güdülerini kabartmış. Paşa'yı istmezken;siz insanın, düşünceleri komşu insanlar için pek dikkate alınmamış. Köpek güdüleri ve insan güdüleri karşı karşıya ama köpeciğin bunda hiç haberi yok.Yine de Paşa çok şanslı,onun için taşınmayı bile göze alan sahibi var. |
Ben din bilgini / uzmanı değilim ; fakat Allah'ın verdiği aklı fikiri kullanmaya çalışıyorum. Gerçekten dindar olduğunu gerekçe gösteren bir insanın ki kimin gerçekten dindar olduğunu değerlendirmek bize düşmez , hayvanlara, insanlara , doğaya , Tanrının yarattığı bütün güzelliklere karşı içinde sevgi ve saygı duyması gerekir diye düşünüyorum. Bu benim naçizane fikrim. Katılan olur olmaz.
Hz. Muhammed'in ve Mevlana'nın kedisiyle ilgili anlatılan hikayeleri herkes duymuştur sanırım. Burada onları tekrar anlatmama gerek yok. Her kim internette biraz araştırırsa kolayca bulabilir. Bu konuda internette bulduğum bir bilgiyi de buraya aktarmak istiyorum: '' Kuran'da, hayvanların insanlara fayda veren yönlerinden biri de güvenlik sağlamaları olarak haber verilmiştir. Örneğin köpeklerin, sahiplerinin güvenliğini sağlamak amacıyla kullanılabileceklerine dair işaretler vardır. Kehf Suresi'nin 18. ayetinde Ashab-ı Kehf'in köpeklerinden bahsedilmektedir. Daha pek çok ayette de hayvan sevgisi ve hayvanlardaki yaratılış delillerinin incelenmesi teşvik edilmiştir. Sevgili Cemo bunları neden yazıyorum? Tepkisini dindarlığı bahane göstererek yapan komşunu sen de bu şeklide savunma yaparak, ikna edebilirsin diye düşünüyorum. Hayvanseverliğin çok güzel ve taktir edilmesi gereken bir duygu olduğunu düşünüyorum. Çevreye rahatsızlık vermeden ( hijyen, gürültü vs. açılarından) evde beslenmesine de karşı değilim. Bilakis hayvan dostlarımızın insanların negatif enerjilerini aldıklarını ve verdikleri sevgiyle onlara bir çeşit terapi olduklarını düşünüyorum. Hayvanların doğal yaşam çevresinden koparılmadan yaşamaları en güzeli ******. Ama kedi köpeklerin sokaklarda başıboş dolaşıp, çöplüklerde beslenerek , soğukta üşüyerek ve çeşitli hastalıkları taşıyarak yaşamalarındansa evde güvenli ve sıcak bir ortamda yaşamaları onları da daha mutlu eder sanırım. Bu iş hepiniz de bilirsiniz ki büyük sorumluluk istiyor. Bakamayacağımız hayvanları satın alıp, onların ihtiyaçlarına cevap veremeyip onları sefil ve mutsuz bırakmaya kimsenin hakkı olmadığını da yazmadan geçemeyeceğim. Sevgili Paşa için evini bile satmayı düşünen , ona oğlum diyen Sevgili Cemo nun yanında Paşa'nın mutsuz olmasına imkan yok sanırım. Ayrıca Cemo'nu hijyen kurallarına da çok dikkat ettiğini birebir yazışmalarımızdan biliyorum. Lafı çok uzattım farkındayım. Sözün kısası sevgili Cemo canını fazla sıkma ve elinden geleni yapmaya çalış, insanları ikna etmeye çalış. Çok da zorlanırsan senin de dediğin gibi ,kötü komşu insanı mal sahibi yaparmış, sen de bu bahaneyle belki bahçeli bir ev sahibi olursun ;) . Sevgilerimle.. |
Komşularınmıza hak veriyorum, bende apartmanı bir köpekle paylaşmaktan rahatsızlık duyardım açıkçası.
Gayet haklılar. |
Sevgili Cemo, öncelikle sana sabır diliyorum. Bizim apartmanda da köpek besleyenler var.(120 daireli bir apartman). Çocukluğunda bahçede av köpeği beslemiş biri olarak açıkçası apartman girişinde ve havlayan köpek görmek beni ürkütüyor. Şehir yaşamında insanlar genelde hayvanlardan uzak yaşamaya alışıyorlar ve olası bir hayvanla karşılamayı da istemiyorlar.Bu uzak yaşam zamanla bende fobiye yol açtı. Bu fobiyi yenmek için bir köpek alıp beslemeyi çok istedim ama insanlarla takışmamak için her seferinde vazgeçtim. Herkesin köpek sevmek **** sevmemek gibi bir zorunluluğu yok. Olaya birde bu açıdan bakmanı isterim. Köpek istememenin dindarlıkla alakası da yok. Bu şekilde söylemeleri korkuyorum demekten kolay olduğundandır.
|
Sevgili passion, bana moral verdin sağol.
Hayvan sevmeyen insanlar elbet bir bahane bulacaklardı, buldular işte. Sevgili Gülşen in dediği gibi, deprem sonrası köpeklerden medet umarlar bu kişiler.Bu köpekler, göçük altında kalanları kurtarırken, şu an istemem apartmanda diyenler, acaba başlarına böyle bir felaket gelse yine istemem diyebilirlermi? Bırakın öleyim, köpek bana dokunmasın falan derlermiydi? Kaç gündür eşim paşayı kucagında indirip getiriyor eve. Biz elimizden geleni yapacağız. İçinde hayvan sevgisi, bitki sevgisi ve insan sevgisi olanlar beni çok iyi anlamıştır. |
Sevgili eylems, köpekten korkmak çok farklı bir durum.Ben bile hala, büyük köpek görünce, bir dururum önce yanaşamam.Elbette sevmek **** sevmemek konusunda herkes istediğini yapabilir. Ancak, ben isterdm ki daha güzel bir şekilde söylensin. Komşuluk hakkı diye birşey var.
Dediğim gibi, biz yine de kucağımızda getirip götürüyoruz. Toplu yaşanan yerlerde herkese fedakarlık düşüyor. |
Bunları söylemek yanlış belki ama bende dinime düşkün bir insanım ailemiz dinine düşkün ve köklü bir ailedir ama senelerdir aile ferlerimizin içinde muhakkak köpek olmuştur.
|
Arkadaşlar, konuyu dine getirme işi yanlış zaten bana göre.
Benim annem namazlı aptesli kadın, paşa varken bile namazını kılıyor, ayrı bir oda da. Bence din konusuna bizler hiç girmeyelim, tartışma başka yerlere gider. Dindarlık kılıfıydı diyelim, geçelim. Dünden beri arsa aramaya başladık, müstakil ev için. Benim endişem, biz arsayı bulup evi yapana kadar, paşayı atmaya kalkışmaları. Bu konuda bana yardımcı olmanızı isterim. |
Alıntı:
Alıntı:
Alıntı:
Alıntı:
Alıntı:
Şöyle bir hesap edersek, sizi mahkemeye vermeleri ve bu mahkemenin sonuçlanması, sizinde yargıtayda dava açıp sonucunun belli olması 2 seneyi aşkın bir süre demek. Bu süre içinde rahat rahat kendinize yer bakabilirsiniz. Şunu hatırlamakta fayda var, zabıta olsun, toplum polisi veya jandarma, girip sizin evinizden köpeğnizi alamazlar. Bunun için mahkemeden yazılı emirleri olması gerekir. Verdiğim linkte tüm sorularınıza cevap var. O metin biraz uzun ama anlaşılamaz değil. Ayrıca karşı dava açmayıda düşünebilirsiniz. Böylece ipler sizin elinize geçer. Ya onlar sizin köpeğinizle yaşamayı kabul ederler ve ya panjurlarından, pimapenli balkonlarından olurlar. Tabi bu bir miktar sinir bozuklyğu yaratacaktır. Hergün yüzünü gördüğünüz komşularınızla bu derecede karşı karşıya gelmeyi göze alabilir misiniz, bilmiyorum. |
Sevgili Todor, yardımınız için çok teşekkür ederim.
Konu komşuyla tartışmaya girmek son isteyeceğim şey.Ancak mecbur bırakılırsam, herşeyi göze alabilirim. Bizi aydınlattınız, bu gece daha rahat uyuyacağız. Sevgilerimle |
Birbirleriyle mahkemelik olan ve aynı apartmanda yaşayan insanların daha sonra sudan sebeplerle bile kavga ettikleri bir gerçek ve hatta bu durum çok daha ciddi kavgalara yol açabilmekte.
Köpeğin kucakta getirilip götürülmesi bu anlamda iyi bir düşünce. Ben, bu ve benzeri davranışları göstererek uzlaşıdan yanayım, bu davranışları gördükçe size dava açmayacaklardır. |
Sevgili Denizakvaryumu,
biz elimizden geldiğince tatsızlık çıkmaması için herşeyi yapmaya hazırız. Şimdiye kadar oturduğum hiçbir apartmanda, ya da lojmanda bir tatsızlık yaşamadım.Ancak kendi evimde böyle bişey oldu, keşke olmasaydı. Daha önce biri gidip yöneticiye şikayet etti. Çocuğum uyanıyor havlayınca diye. Arada 2 kat var, ben gidip konuştum kendisiyle, güzelce anlattım. Oda anlayış gösterdi. Sorunları konuşarak çözeceğimizi düşünüyorum. Ancak yine de ne olur ne olmaz diye, mahkeme açarlarsa ne yapmam gerektiğini bilmek istedim. |
Sevgili Cemo, yaşadığınız üzüntüyü bizimde köpeğimiz olduğu için sizi çok iyi anlıyorum. Umarım en kısa zamanda olayı iki tarafında üzülmeyeceği şekilde tatlıya bağlarsınız. Başta Sn. Todor olmak üzere birçok arkadaşımız konu ile ilgili size yardımcı olmuşlar, bildiğim kadarı ile köpeğiniz apartmanda yaşamaya başladıktan sonra alınan kararlar geçerli sayılmıyor. Köpeğinize sahip çıktığınız için sizi kutluyorum ******* en doğrusu bu duyarlılığı göstermek..
Doğum gününüz kutlu olsun :D |
Güzel dileklerin ve paylaşımın için teşekkürler sevgili Müge.
|
Anne... (1)
CUNDA’da onu evin önünde ilk gördüğümde ağzında çöplükten aldığı bir ekmek parçası vardı. Kimse ekmeğini elinden almasın diye etrafa bakınarak, adeta küçülerek ve sinerek gitti. Arka sokakta bir inşaatta yavrularının olduğunu söylediler. Sonra göz göze geldik; bir kangal. Buralara nasıl gelmişse, kulaklarını kesmişlerdi, yüzünde inanılmaz bir korku ve hüzün vardı. Alttan alttan bakarak "Yavrularım var, bana dokunmayın" der gibi kuyruğunu salladı. (Bu durumlarda nedense ben de bir yerimi sallamam gerektiğini düşünürüm sanki.) Bir süre sonra arkasında yuvarlana yuvarlana yol alan altı kişilik minik ordusu ile çıkageldi: Altı tane uzun kulaklı av köpeği... Andree, "Bak nelerimiz oldu?" diye müjde verdi. Baktığımda, buzluğumun kapağının yarısını paylaşıyorlardı. * Ben hiç böyle "anne" görmedim. Acından geberse, yavruları yesin diye verilen yemekleri yemedi, kenara çekildi ve onlar doyduktan sonra kalanlarla yetindi. Geceleri el-ayak çekildiğinde bebeklerini boş arsaya çıkartıp nasıl eğittiğini uzaktan izledik. Anne, yavrularının sokakta kalacağını biliyormuş gibi, önce onlara çöp bidonundan yiyecek bulmayı öğretti. Birisi bebeklerini sevdiğinde mutlu mutlu kuyruğunu salladı, hayvan sevmeyen birisini hissettiğinde, bebeklerini alıp gitti. İnsan ya da başka bir canlı... Bir annenin yüreğindeki şefkat, sevgi, korku, endişe ve koruma duygusu, bu kadar mı akıl almaz olurmuş?.. * Şu an itibarıyla bebekler biraz daha büyüdüler... Eşya taşımayı sevdikleri için, sabah kalkanlar kapılarının önünde değişik ayakkabılar bulabiliyorlar. Plajdakiler terlikleri ceplerinde dolanıyorlar. Önceki sabah bizim bahçede yarımşardan iki adet gözlük kılıfı vardı. Sabahları yandaki arsa kalabalık oluyor. Herkes selamlaşıyor ve terliklerini aramaya devam ediyorlar. Ama bizim mahalle onları sevdi. Hepimizde "Panjurlar kapatıldığında ve herkes gittiğinde ne olacaklar?" burukluğu var. Sokaklarda aç kalacaklarını, ya belediyenin gelip onları öldürmesi olasılığını "insan" olarak bizler biliyoruz. Haftaya size devamını yazarım. Onlar bir aile. Şimdilik her şeyden habersizler. Bekir Coşkun'un bugün kü yazısını okuyunca gözyaşlarımı tutamadım. Sizin köpeğinize yapılanlar yüzünden, kaç gündür çok üzülüyordum. Umarım bu yazıyı o hayvanların da duyguları olduğunu bilmeyen insanlar da okurlar. Bir de şu var; birisi onunla aynı asansöre binmiyormuş. Ona lütfen şunu sorar mısınız. - Hangi dinde hayvanlara kötü davranın diyormuş. Hangi kitapta yazıyormuş. Arkadaşım işin zor, böyle cahillerle uğraşmak zor, köpeğin için savaşmanı öneririm. |
Sevgili Ela,
Boğazım düğüm düğüm, ellerimin titremesinden hafleri zor buluyorum klavyede inan. Aslında onlara sorulacak o kadar soru var ki. Alacağım cevaplar yine beni üzecek. Sizi anlamıyacak insana, kendinizi ifade etmeye çalışmak kadar zor birşey var mı? Kızım söylemiş zaten, sizin bastığınız yere basıyor bu hayvan ve her eve girişinde patileri yıkanıyor önce diye.Ayrıca bizler umumi tuvaletlere basıyoruz, oysa paşa çayır a çimene Sanki hissetti yavrum, dün evin önündeki çimene yapmadı çişini.Ta ki, sahile varıp arabadan inene kadar tuttu kendini.:( Peki bu eziyet, bu günah değil mi? Rabbim işlerimizi rast getirir de, bir an önce gönlümüze ve kesemize göre bir arsa bulup, paşamızla beraber rahat yaşarız inşallah. |
19 yaşımdan beri yani yaklaşık 19 senedir apartmanda oturuyorum. Daha önce bahçeli müstakil evde oturuyorduk, kedilerimiz ve köpeklerimiz, çok güzel bahçemiz oldu. Kendimi bildim bileli doğayla içiçe yaşıyorum. Allah'ın yaratmış olduğu herşeye hayranım. Bazı insanların, kendinden başka canlılara hatta belki kendi soyundan gelenlere bile saygısızlık yapmasına karşıyım. Bu dünya bütün canlıların sadece insanların değil. Tersi olmuş olsaydı sadece insanlar olurdu. Neyse arkadaşım kendini fazla üzme, İnşallah herşey istediğin gibi olur, umarım hayal ettiğin arsayı da alırsın. Çok zor yaşadıkların seni anlıyorum.
|
Sevgili Ela,
Buraya aktardığın Sn. Bekir Coşkun'un yazısı beni çok duygulandırdı. Ben de birkaç şey söylemek gereği hissettim. Bu dünyanın sadece insanlar için yaratıldığını , geri kalan bütün canlı cansız herşeyin ( bitki, hayvan, toprak, deniz ) sadece insanlar için varolduğunu düşünmek gibi bir yanlışın içersindeyiz. Oysa düşünebilsek ki : İnsanoğlu da , hayvanlar, ağaçlar gibi; toprak gibi ; su gibi bu tabiatın bir parçası , insanoğlu tabiata ne verirse ancak onu alabilir, o zaman belki şunun farkına varabiliriz ; bizim ne kadar yaşama hakkımız ve bu dünyanın nimetlerinden yararlanma hakkımız varsa diğer canlıların da en az o kadar var. Bunun farkına varabilseydik eğer dünyayı paylaştığımız diğer canlılara ve tabiat anaya saygı ve sorumluluğun bir sonucu olarak , tabiat anaya bu kadar hor davranmazdık. Dünyayı sadece bizimmiş gibi harcamaz , diğer canlılarla da yaşama alanı bırakırdık. Ama biz doğayı bu kadar hırpalayarak gelecekteki insan evlatlarına da yaşayacak dünya bırakmıyoruz bunun farkında değiliz. |
Sevgili Passion, size tamamen katılıyorum. Bu yazıyı ben de ağlayarak okudum.
|
Alıntı:
Ne yazık ki, bir hayvan dostu olmamış insanların kavrayıp anlayabileceği şeyler değil bunlar. Köpeğiniz sayesinde belki de hayal ettiğiniz şeyleri yapmaya başlayacaksınızdır, kimbilir! |
Desteğiniz ve temennileriniz için, çok teşekkür ederim.
İsteğim, en kısa zamanda paşa ile rahat edeceğimiz bir evimiz olsun. Bir bahçemiz olursa, yavrucak camdan bakmakla yetinmeyip,(günde 3 kere dışarı çıkarıyoruz) koşup oynardı, özgürce. |
Cemocum umarım tüm dileklerin gerçek olur Altınolukta bir bahçede koşar oynaş paşa.
|
Sevgili cemo,
Üzülmeyin, her şeyin daha güzeli olsun... Belki bu olay, sizin daha çok mutlu olacağınız bir çevre edinmenize sebep olabilir. |
Köpekler tatil yapar mı?
Hem de nasıl... Hem özendirip hem de güldürürler bizi...
|
Benim de bir köpeğim vardı, bizden güzel yüzüyordu.
|
Forum saati Türkiye saatine göredir.
GMT +2. Şu an saat: 23:41. (Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.) |
Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2025