![]() |
Alıntı:
|
Alıntı:
|
Biz sütü Silivri'de Gündönümü Çiftliğinin sahibi Aysun Sökmen'den getirtiyoruz. belli günlerde minimum 5 lt olarak yine belli güzergahlara getirtiyorlar. Son derece güzel ve sağlıklı bir süt. Yaklaşık 4 yıldır bu sütten evde yoğurt yapıyoruz. İyice öğrendik kalıp gibi oluyor artık. Bebekli annelere öneririm internetten bilgilerine ulaşabilirler. Ayrıca Bolana firması çeşitli şehirlerde anlaşmalı marketlere istek üzerine günlük keçi sütü dağıtımı yapıyor, yine internetten ulaşılabilir bilgilerine.
|
Özlem hnm merakımdan dolayı bir soru sormak istiyorum.
Aldığınız sütü kaynattıktan sonra yüzeyde kaymak oluşuyormu. Oluşuyorsa göz kararı bu oran sizce normalmi? Yani kısacası sütün yağı alınıyormu çiftlikte? Birde aldığınız süt soğutulmuş olarakmı satılıyor? Selamlar. |
Evet bol miktarda oluşuyor, bunu kahvaltılık olarak aldıktan sonra şişeye doldurduğum sütü buzdolabına koyuyorum. Soğuduğunda şişenin ağzında da 2-3 parmak kaymak oluyor. Sütün tadı zaten marketten aldıklarımızdan çok farklı, Aysun hanım ineklerin yediği otu da kendi yetiştiriyor.
|
Sür soğutmalı kamyonette geliyor bize ama soğutuluyor mu açıkçası bilmiyorum. Sütün yağını aldıklarını kesinlikle sanmıyorum.
|
ben de evde yogurt yapmayı seviyorum. bir litre süte bir yemek kaşıgı( ama tepeleme değil) yogurtla mayalıyorum üç saat bekledikten sonra oluyor.
|
Alıntı:
|
Alıntı:
O zaman hazine bulmus sayilirsiniz. İstanbul gibi yerde bu sartlarda sut bulmak gercekten cok guc birazda sans |
Sayın Özlem A,
Gündönümü Çİftliği Aysun Sökmen ile ilgili internet te birkaç değişik mail adresi mevcut, sizde varsa iletişim bilgisi verebilirmisiniz ? ***. |
Alıntı:
|
Yoğurt makinesi
Yoğurt makinesi (Tefal), Danone yağlı süt + AOÇ açık süt (kaynatılıp soğutuldu) ve Açkar yoğurt ile yaptığım denemenin sonucu:
Danone ile yaptığım yoğurt daha başarılı oldu. Çiftliğin çiğ sütüyle yaptığım yoğurtta hem buharlaşma neticesinde sütün miktarı çok azaldığı için gramajdan kaybettim hem de sulu bir yoğurt elde ettim. Danone ise maşallah kalıp gibi duruyor. Mayalama süresi 11 saat. 80'er gram maya koydum her ikisine de. |
Alıntı:
|
Alıntı:
|
Alıntı:
Ama bunun bir sorun yaratacağı kanısında değilim. Öncelikle, kağıt havlu altta.. Yani yoğurdun suyu aşağı doğru hareket ederken kağıt havludan süzülerek, kağıttaki kimyasalları da yıkayarak aşağı iniyor. Mekanik olarak kağıttan yoğurda değil, yoğurttan kağıda doğru bir akış var. Kağıt havlu doğası gereği, suyu çekmek için üretilmiş... vermek için değil. Kağıtla temas eden yüzeyde bir bulaşma olması mümkün. Ancak, bu bulaşmanın yoğurdun 1cm içine kadar girdiğini varsaysak dahi (ki mümkün değil) toplam yoğurt miktarının en kötü şartlarda dahi sadece %5-10 kısmında kontaminasyon olacaktır. Kağıt havlunun suyu emmesi kılcal negatif basınç mekanizmasıyladır. Yani su vermez, alır. Altına suyu geçirmesi ise, kılcalların doygunluğa ulaşıp yerçekimi kuvvetinin negatif basıncı aşması nedeniyledir. Bu haliyle kağıttan yoğurda doğru bir akış oldukça zordur. (Su moleküllerinin hem negatif basınç, hem yerçekimine aykırı olarak yukarı hareket etmesi lazım. İmkansız değil ama zor) **************** Diğer taraftan, kağıt havluların sağlığa zararlı kimyasallar barındırıp barındırmadığı ilginç bir konuymuş. Ben biraz araştırdım. Bazen reçine kullanılıyormuş ki, sağlığa pek zararı yok. Kağıt hammaddesi ise bildiğimiz selüloz. Bunun da zararı yok. Ancak beyazlatma işlemi için çeşitli kimyasallar kullanılıyormuş. Bunlardan en fazla zararı olanı Klor. Diğer kimyasallar işlem sonunda bir nevi nötürleşiyor. Klor ise, 1990'lı yıllardan bu yana farklı bileşikler halinde kullanılmaya başlamış. Çünkü, özellikle tuvalet kağıtlarının doğada parçalanırken klorun dioksine dönmesi ciddi bir çevresel tehdit oluşturuyormuş. Bu nedenle elemental klor kullanımı ciddi şekilde azaltılmış. Şu anda kullanılan ECF (Elemental Chlorine Free) ve TCF (Totally Chlorine Free) yöntemlerinin AB kriterlerinin izin verdiği limitlerin bile altında klor atığına yol açtığı bilgisi var. ***************** Sonuç olarak; bir kimyasalın zehirli/zararlı olup olmaması tamamen dozla ilişkilidir. Sodyum ve Klor yüksek miktarlarda zehirlidir. Ama, bedenimizdeki sıvıların %0,9'unda sodyum ve klor olmasa yaşayamazdık. Kişisel olarak bahsettiğim yöntemle yapılan yoğurdun kimyasal bir tehdit oluşturduğunu düşünmüyorum. Kullandığımız her plastik kapda, bezde, çanakta vs. az veya çok kimyasal bulaşma olacaktır. Steril bir dünyada yaşamak mümkün olmadığı, marketten aldığımız pek çok ürünün de çeşitli kimyasal/sentetik paketlerde barındığı düşünülecek olursa bu fazla ciddiye alınacak bir risk olmaz. |
Bu yaz tatilden dönerken İzmit'ten içi sırlı toprak kap aldım.Bu kapla yaptığım yoğurdun kıvamı hoşuma gitti. Daha geç ekşiyor bir de.
|
Güvendiğim bir yerden çiğ süt alıyorum. Yoğurdu günlük sütlere göre daha çabuk mayalanıyor, üzerinde kalın bir tabaka kaymak oluyor ve tadı nefis. Mayalandıktan sonra bir kaç gün beklerse oldukça kıvamlı oluyor. Evdekilerin damağı alıştı, hazır yoğurdu yiyemiyorlar, özellikle kızım başka yoğurt ve süt olunca hemen anlıyor.
Sütten ayrılan kaymak, yapılan dondurma, lor ve tereyağı da yanında kalıyor. Bu gidişle hiç tereyağı almayacağım. |
ev yoğurdu yapmadan önce süte katılmış olan suyu ayırma :)
Merhabalar,
Ev yoğurdu, eskiden beri bir takıntıdır bende. Hatta çocukluğumdan beri en büyük hayalim, ileride bir yoğurtçu dükkanı açmaktı:o Gerçekten! Anne ve babamın mayaladığı yoğurtlardan sonra, ben de ev yapımı yoğurda geçmek istedim. Pek çok sitede yaptığım araştırma arasında, en çok sizlerden gelen mesajlar işime yaradı. Pek çok deneme yaptım ve epey başarılı sonuçlar elde ettim. Ama her şey, kullandığım süte bağlıydı. İçine su kattıklarını tahmin ediyordum. Fakat sade sütü bulma şansım da yoktu. Bir gün çoook tesadüfen süte katılmış suyu ayırmayı keşfettim. Böylece istediğim kıvamda,çeşitli amaçlar için kullanabileceğim bir kaç değişik yoğurt yapmaya başladım. Burada başlayan yoğurt serüvenimin sonuçlarını da sizlerle paylaşmak istiyorum. |
ev yoğurdu yapmadan önce süte katılmış olan suyu ayırma :)
Sütü mandıradan aldığımda, ya pet şişe içinde, ya da naylon poşette veriyorlar. Ben de kaynatmadan, aldığım gibi derin dondurucuya koyuyorum.
A. Ertesi gün, taş gibi olmuş pet şişenin kapağını açıp, bir kaba ters çeviriyorum. Bir süre sonra erime başladığında, ilk eriyen sıvının daha krem renkli, yağlı, ilk süt olduğunu göreceksiniz. Hala donmuş sıvı ile dolu pet şişeyi, bu defa başka bir kaba ters çeviriyoruz ve erimeyi bekliyoruz. İlk aldığımız sütü serçe parmağımızı ısıracak ama yakmayacak sıcaklığa gelince küçük bir kapta sıcak süt ile ılıştırıp, sulandırdığımız mayalık yoğurt ile mayalıyoruz. 1kg'a 1 tatlı kaşığı yoğurt yeterli. Annelerimiz gibi, altına havlu koyduğumuz kabın üzerini bir kapakla örtüp, üstüne de başka bir örtü örttüğümüz malzememizi 4.5-5 saat sonra yavaşça açıp, sallamadan ve ÜSTÜ AÇIK OLARAK buzdolabına yerleştiririz, ertesi güne kadar. Bu yoğurdu, neredeyse bıçakla kesersiniz :p İLK MAYAYI KÜÇÜK KAPLARDA ÇOCUKLAR İÇİN SATILAN PROBİYOTİK YA DA SADE YOĞURT İLE YAPARSANIZ, DAHA İYİ SONUÇ ALIRSINIZ. Bir başka ipucu da, hani şu kahvaltılık, üstü kapaklı minik cam kaplarda mayalık yoğurt mayalamaktır. Bundan sonraki işlemlerinizde de kendi mayanızı kullanmış olursunuz. B. Diğer, baş aşağı eriyerek kapta biriken süt ise, biraz daha suludur ama hala güzel bir yoğurt yapılabilir. Yine aynı usulle ve Danone vs probiyotik ile mayaladıktan sonra sarıp sarmalayıp, beklersiniz. BU YOĞURT, ANNELERİMİZİN YAPTIĞI GİBİ HAFİF SULU AMA ÇOK LEZZETLİ BİR YOĞURT OLACAKTIR. C. Pet şişeye ya da naylon poşette kalan buza baktığınızda, neredeyse şeffaf, bildiğimiz, sanki içine süt kaçmış gibi rengi hafif kırık donmuş su olduğunu göreceksiniz. Üzülmeyin ve sakın ziyan etmeyin. Bu buzun da erimesini bekleyin. Yine ısıtın, yine aynı şekilde mayalayıp, sarıp sarmalayın. 4.5-5 saat sonra diğerleri gibi üstü açık olarak dolaba kaldırın. Ertesi gün bu son yoğurdunuzu kontrol ettiğinizde, sanki sulu yoğurdu dibe çökmüş, ayran gibi bir sıvı olduğunu göreceksiniz. İşte bu yoğurt da, yapacağınız en güzel ayran yoğurdudur. Karıştırın, minicik bir tuz ilavesiyle için, çocuklarınıza içirin. Yoğurtlarımı buz dolabında, üzerlerine sadece tülbent örterek, uzun zaman saklayabiliyorum. Hava alması çok önemli. Mayalık yoğurtlarınızı da böyle saklayabilirsiniz. Bu yöntemde, istediğiniz kıvamda yoğurt yapabilir, dostlarını şaşırtabilir, "içine su katılmış" diye üzülmez, son damlasına kadar da kullanmış olursunuz. Afiyet olsun |
ev yoğurdu yapmadan önce süte katılmış olan suyu ayırma :)
Yukarıda yazdıklarıma eklemek istediğim son bilgi de, bakteri endişesine karşı sütün iyice kaynatıldıktan sonra parmak yakmayacak ısıya getirilmesidir.
HATTA SÜTÜNÜZÜ KAYNATTIKTAN SONRA ILITIP DOLABA KALDIRIN. ERTESİ GÜN DOLAPTAN ÇIKARDIĞIMIZDA ÜZERİNDE KALIN BİR KAYMAK TABAKASI GÖRECEKSİNİZ. MAYALANACAK ISIYA GETİRDİKTEN SONRA, SÜTLE SULANDIRILMIŞ VE MAYA OLARAK HAZIRLADIĞIMIZ KARIŞIMIN İÇİNE BU KAYMAKLARI DA KARIŞTIRIRSAK, YOĞURT OLDUKTAN SONRA YERKEN AĞZIMIZA NEFİS DOĞAL KAYMAKLAR DA GELİR. DOĞAL BIRAKIRSANIZ, YOĞURT OLDUKTAN SONRA ÜSTÜNDE KAYMAK TABAKASI OLUR. HERKESE AFİYET OLSUN |
Alıntı:
|
Doğal yoğurt yapmak için ilk mayanın da doğal olması gerekir. Nohuttan yoğurt mayası elde edip yoğurt yapmışlar. Ben henüz denemedim ama tam anlamıyla doğal bir yoğurt elde etmek için denemekte yarar var.
Kaynak |
Koyun sütünü şarap mayasıyla (Saccharomyces cerevisiae) mayalayınca oluşan yoğurdun çok lezzetli olduğunu okudum. En kısa zamanda deneyeceğim.
"Sheep milk with yeast produces very tasty and nice yoghurt" Production of Yoghurts from Three Different Kinds of Milks Using Lactobacillus bulgaricus and Saccharomyces cerevisiae |
Ev yoğurdunu her ne kadar sevmesemde, eşimin yoğun ısrarı üzerine yarın ilk kez yoğurt yapmayı deneyeceğim. Her ihtimale karşı sütü ziyan etmemek için bir litreden yapmayı planlıyorum. Mesajların büyük kısmını okudum, market sütlerini arkadaşlar tavsiye etmiyor fakat ben paket değil, günlük şişe sütten yapacağım.
|
Günlük şişe süt kullanacaksanız size özelden hangi markanın daha iyi mayalandığını yazayım. İnanın onlarda da fark ediyor, tecrübeyle sabit ;)
|
Alıntı:
|
Alıntı:
|
Alıntı:
|
binlerce köylünün ineğinin birinden süt sağılıyor, yola konuyor, bir araç gelip bunları topluyor, sonra fabrikaya götürüyor, hepsi karışıyor, içindeki yağı alınıyor, pastörize ediliyor, kutulanıyor, ana depoya doğru tekrar yola çıkıyor, sonra marketlere dağıtılıyor.
Siz buna güveniyorsunuz galiba? |
Alıntı:
Bu benim düşüncem ve tercihim. Kimse kimsenin düşüncesini kabul etmek zorunda değil. |
Forum saati Türkiye saatine göredir.
GMT +2. Şu an saat: 20:49. (Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.) |
Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2025