agaclar.net

agaclar.net (https://www.agaclar.net/forum/)
-   Kediler (https://www.agaclar.net/forum/kediler/)
-   -   Terkedilmiş Kedi Yavruları (https://www.agaclar.net/forum/kediler/15519.htm)

Nariel 18-05-2009 00:41

Sayın Crocus Şen, bu da bir imtihan; sabır sınavı hayatta. Çok acı veren bir olay ama yeniden sakince bir düşünün. Siz elinizden geleni yaptınız, bu kötü olayla karşılaştığınızdan beri yavrucak için herşeyi yaptınız. Bu yaptıklarınız ne kadar değerli iyilikler.. Belki son anda bir kapı açılır ve başka bir fırsat çıkar önünüze. Kuyruğu kesilmeyip böyle kalsa ne olur? Belki zamanla acısı diner, kuyruk yaralı yerden düşer.. Uyutulması çok, çok kötü, dehşete düştüm.. Ama ne diyeceğimi de bilemiyorum, aklıma başka hiçbir şey gelmiyor.

Sizin başınıza gelen bu olay sayesinde kendi halime şükrettim. Keşke bulmasaydık bu kedileri diye çok canım yanıyordu ama sizin çaresizliğiniz karşısında benim durumum çok hafif geldi gözüme..

Nariel 18-05-2009 00:45

Ben, uyutulmasındansa bir müddet acı çekip sonrasında iyileşeceğini umut ederek ameliyat yoluna sapardım. İlgilenemem diyorsanız birşey diyemem ama ilgilenecek imkanınız varsa bence ameliyatı denemeye değer. Ölecekse ameliyatta ölsün, göz göre göre uyutulmasın..

yesim ozgun 18-05-2009 14:06

yahu bi dakika...
sn crocus sen

ne demek uyutmak.. nasil bir veteriner hekim kararıdır bu????
etik degil.. ben 2 sene once trafk kazasi gecirmis bir kedi buldum yavru. felcliydi uyutlamlim dediler kabul etmedim. yuruyemez yaralar acilir dediler yine kabul etmedim. su anda yuruyor cok saglıklı bir o kadarda hayat dolu.uyutmak sekli degiştirilmis oldurmektir aslinda.. lutfen hemen arayin veterinerive bana ozelden telefonunuzu verin. hemen goruselim. umarim gec kalmamisimdir.

begonvil 14 18-05-2009 14:36

Çok üzüldüm
Yeşim Özgüne katılıyorum. Ameliyat yapılsa uyumaktan daha iyi bence. Ne diyeceğimi bilemiyorum. İnşallah geç değildir. Kedicik yaşıyordur:((

tolgahann 18-05-2009 17:36

Uyutmak mı:eek::(
Bu çok ama çok acımasızca ve zalimce bir yol.Bu yol yasalara da uygun değil.Böyle acımasızca bir şeyi çözüm yolu olarak sunan veterinere de veteriner diyemeyeceğim.

HAYVAN HAKLARI EVRENSEL BEYANNAMESİ

MADDE 2: Bütün hayvanlar saygı görme hakkına sahiptir. Bir hayvan türü olan insan , öbür hayvanları yok edemez. Bu hakkı çiğneyerek onları sömüremez. Bilgilerini hayvanların hizmetine sunmakla görevlidir. Bütün hayvanların insanca gözetilme, bakılma, ve korunma hakları vardır.

Crocus Şen 18-05-2009 21:11

Dun mesaji buraya yazdiktan sonra cok dusundum hemen veterinerden aldim,baska bir yolu vardir diye baska bir klinik buldum,ne olursa olsun olmesine izin veremezdim!Gunlerden pazar oldugu icin cerrah bu sabah gelip ameliyati yapmak icin ayarlandi.Cok kucuk oldugu icin olum riskinden bahsedildi,bu sabah 10da ameliyata alindi.Sonucunu yazmak istemiyorum,kucucuk kalbi ameliyatin1.ci saati dolmadan durmus!Tarif edilemez bir aci!13 yasindayken aynianda anne ve babami kaybettikten sonra yasadigim en uzucu olay!

tolgahann 18-05-2009 21:18

Sn.Crocus Şen acınızı anlayabiliyorum.Gerçekten çok üzüldüm.En azından elinizden geleni yaptınız.İleride bu yüzden vicdan azabı yaşamayacaksınız.Uyutulmuş olsaydı belki de hayatınız boyunca zihninizin bir köşesinde en büyük pişmanlık olarak kalacaktı.:(:(:

psı 18-05-2009 21:52

Sevgili Crocus Şen,
Çok, ama çok üzüldüm, siz en doğru olanı yapmışsınız. Ve O minik can, sizin sevginizi ve ilginizi tadarak uçuvermiş dünyadan...Bu da onun şanslı yanı... Küçücük canlar adına sağolun....

yesim ozgun 18-05-2009 21:58

sevgili crocus sen, cok cok uzuldum. melek oldu gitti demek. elinizden geldiğince yardimci olmaya ve br hayat sunmaya calistiniz siz.Allah sizden razi olsun ve ben inaniyorum ki o giderken size tesekkur ederek opucukler vererek gitti. cok cok iyi bir karar vermissiniz uyutmamakla. smdi teselli olucak bir konu var ortada. siz ona bir hayat vermek isterken o melek oldu. ama uyutsaydınız bir omur boyu patilerini yakanizdan cekmeyecekti.:(( acinizi paylaşıyorum gozlerim doldu okurken. allah sizden ve sizin gibi vicdan sahibi insanlardan razi olsun.

butun melek olan patiler gokkusaginin altinda bizi bekliyor:((

siz elinizden geleni yaptiniz, .......:((((

cok cok uzgunum:(((

yesim ozgun 18-05-2009 22:07

ona 5 gun boyunca huzur, sevgi, ilgi verdiniz.. o kucucuk hayati boyunca acidan basak birsey gormemisşti oysa sizle karsilasana kadar...

siz ona tadmadigi duygulari yasattiniz.. iyi ki karsisina ciktiniz... siz olmasaydiniz belki de acilar icinde kivranarak bu sicaklarda birlokma yemek bir damla su icin yasam savasi verecekti.

iyi ki siz ciktiniz karsisina...

siz olmasaydiniz son 5 gununu bu kadar rahat gecirmeyecekti...

iyi ki siz ciktiniz karsisina crocu sen....

Ülker 18-05-2009 22:26

Sevgili Crocus Şen, yaşadığınız acının benzerini eşimle ben de yaşamıştık.
Eşim, sokakta çocukların hışımına uğramış halde minicik bir kedicik bulmuş ve eve getirmişti, adını Üzüm koymuş ve çok sevmiştik, ama maruz kaldığı işkencelerden dolayı ne yaptıysak onun hayatta kalmasını sağlayamadık.
Aradan yıllar geçti ve yine sokakta gözleri açılmadan şiddete maruz kalmış başka bir kedicik bulduk ve onu hayata bağlamayı başardık, şimdi kocaman bir aslan parçası oldu.
Bize bahşedilen vicdan duydusu, arkamızı dönüp gitmemize engel oluyor.
İyi ki siz de sahip çıkmış ve son günleride yanında olmuşsunuz, içiniz rahat olsun, güzel kalbinizle elinizden geleni yapmışsınız.
Allah sizin gibi altın kalpli insanlardan razı olsun.

seleste 18-05-2009 23:29

Bir kişi bile Crocus Şen'e hamile olduğunu ve asıl sorumluluğunun kendine ve karnındaki bebeğine karşı olduğunu söylemeyecek galiba. Bu ben olayım. Sayın Crocus Şen, siz deli misiniz? Yaşadığınız üzüntüden dolayı bebeğinize birşey olursa asıl o zaman kendinizi affetmesiniz. Siz elinizden geleni yapmışsınız düşünmeyin artık.

O artık melek oldu filan gibi lafları fazlasıyla dramatik buluyorum.

tolgahann 19-05-2009 12:15

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi seleste (Mesaj 424789)
Bir kişi bile Crocus Şen'e hamile olduğunu ve asıl sorumluluğunun kendine ve karnındaki bebeğine karşı olduğunu söylemeyecek galiba. Bu ben olayım. Sayın Crocus Şen, siz deli misiniz? Yaşadığınız üzüntüden dolayı bebeğinize birşey olursa asıl o zaman kendinizi affetmesiniz. Siz elinizden geleni yapmışsınız düşünmeyin artık.

O artık melek oldu filan gibi lafları fazlasıyla dramatik buluyorum.

Sn.seleste ben mesajımı Crocus Şen'in acısını paylaşıp onu tesselli etmek adına yazdım diğer arkadaşlarımında mesajları bu sebeple yazdığından en ufak bir şüphem yok.Ben bırakın Sn.Crocus Şen'in hamile olduğunu, siz hamile olduğunu söylemeden önce bayan olduğunu bile bimiyordum.Elbette bebeği için üzülmemesi gerekir ama olmuyor işte,insanın içinden gelen bir olay.Biraz da kişiniz vicdanına bağlı.Herkes olan oldu artık düşünmeyeceğim diyemiyor.

yesim ozgun 19-05-2009 13:45

sevgili tolgahann' a katiliyorum. amacimiz crocus sene zarar vermek degil tamamen teselli etmek amacli yazilan mesajlardi. uzulmemesi icin avutmak icin dilimiz dondugunce mesaj yyazmaya calistik. simdi bu neyin dramatizesi, olayin kendisi dramatik zaten.

br kediyi kurtarmaya calisaran bir insana aman oldu kedidir iste hayvan sonucta mı diyipte emegine saygısızlık edip, crocus senin duygularini anlamadigimizi mi gosterseydik? yanliz olmadigini ve onunla beraber uzuldugumuzu anlatmaya calistik...

sevgili Crocus sen ; guzel kalpli anne:) zamanla gececek bu aci,simdi cok yeni.. ve lutfen bebeginizi dusunerek elinizden geldigince unutmaya calisin. ne sansli bir bebek dunyaya gelecek sizin gbi vicdan sahibi, merhametli bir annesi oldugu icin:)

simdi artik bu konuyu burda kapatip, yuva arayan silifkeli tatli yavrulara bir cözüm bulalim..:)

Crocus Şen 19-05-2009 16:02

Evet artik bende bu acimi bir kenara atmak zorundayim.Benim icin cok kolay olmasada bebegim icin bunu yapmaliyim sonucta yasadigim duygu yogunlugundan onunda zarar gormesini istemem! O minik kedicigide hic yabana atamam.Onun sayesinde ulkemizdeki gercekleri de bir kez daha ogrenmis oldum!Gordugum baska bir canli icinde elimden geldigince yine ayni ozveride bulunacagim!

Nariel 19-05-2009 16:04

Sevgili Crocus Şen, uyutulmasındansa ameliyat denenmesi konusunda çok iyi bir karar verdiniz. Sokakta kalsaydı bu imkanları hiç göremeyecekti, elinizden geleni en iyi şekilde yaptınız. Allah razı olsun..

Bizim kediciklerden iyi haberler var, bir aksilik ve engel çıkmazsa onlara yuva bulundu sayılır.. Son anda aklımıza bir fikir geldi ve üzerinde düşünülüp ailece karar onaylandı.

İzmir'de babaannemin bahçeli yazlık evi var, haziran sonunda biz de oraya gideceğiz. Orada bahçelerde yaşayan birçok da kedi var; bizimkileri arabayla yanımızda götüreceğiz ve yazlığın bahçesinde besleyeceğiz. Biz dönünce babaannem ve büyükbabam yaz sonuna kadar yemek verirler bahçede; kışın da orada yaşayan başkaları bunları besler diye düşündük.

Yani ev kedisi olmayacaklar, bakımlı sokak kedisi olacaklar ama bu da kötü bir seçenek değil bizce.. Yaz sonuna kadar çoktan büyümüş olurlar, başlarının çaresine bakabilecek duruma gelirler.

Oralarda yaz kış yaşayan tombul, semiz kediler var; bunları düşünerek bizimkilerin de rahat edeceğini umuyorum. Babaannem de sağlığı elverdiği sürece kışın bahçeye bakmak için gidiyor sık sık, o sırada kedilerle de ilgilenir, yemek verir.

Yine de almak isteyen olursa iyi olur, ama şu an için iyi bir çözüm bulduk gibi..

Crocus Şen 19-05-2009 16:51

Cok sevindim bu habere.Benden size tavsiye eger sokak kedisi olacaklarlarsa yemekleri konusunda mumkun oldugunca her turlu yiyecekten verin.Cunku 3-5 ay sonra sokaklarda mamalari fazla bulamayabilirler,ben kucukken hatirliyorumda annem Kuzguncukta bahceli evimizdeki kedilerimize zeytinyagli yemek bile veriyordu.:)

kaktüs 20-05-2009 09:21

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Nariel (Mesaj 425071)
Sevgili Crocus Şen, uyutulmasındansa ameliyat denenmesi konusunda çok iyi bir karar verdiniz. Sokakta kalsaydı bu imkanları hiç göremeyecekti, elinizden geleni en iyi şekilde yaptınız. Allah razı olsun..

Bizim kediciklerden iyi haberler var, bir aksilik ve engel çıkmazsa onlara yuva bulundu sayılır.. Son anda aklımıza bir fikir geldi ve üzerinde düşünülüp ailece karar onaylandı.

İzmir'de babaannemin bahçeli yazlık evi var, haziran sonunda biz de oraya gideceğiz. Orada bahçelerde yaşayan birçok da kedi var; bizimkileri arabayla yanımızda götüreceğiz ve yazlığın bahçesinde besleyeceğiz. Biz dönünce babaannem ve büyükbabam yaz sonuna kadar yemek verirler bahçede; kışın da orada yaşayan başkaları bunları besler diye düşündük.

Yani ev kedisi olmayacaklar, bakımlı sokak kedisi olacaklar ama bu da kötü bir seçenek değil bizce.. Yaz sonuna kadar çoktan büyümüş olurlar, başlarının çaresine bakabilecek duruma gelirler.

Oralarda yaz kış yaşayan tombul, semiz kediler var; bunları düşünerek bizimkilerin de rahat edeceğini umuyorum. Babaannem de sağlığı elverdiği sürece kışın bahçeye bakmak için gidiyor sık sık, o sırada kedilerle de ilgilenir, yemek verir.

Yine de almak isteyen olursa iyi olur, ama şu an için iyi bir çözüm bulduk gibi..

Yıllardır sahipsiz hayvanlar, barınaklardı derken pek çok olaya şahit oldum. Yeri geldi insanoğlunun vahşiliği karşısında dehşete düştüm. Çok şükür ki hala vicdanlı insanlar var.

Çoğu insan ise, başına gelmediği için gerçeklerin çok farkında olamıyor. Esir ve ölüm kampı olan barınaklar, bir hayvanı bırakmak için son çare bile olmamalı bence. Gönüllüler ne kadar uğraşırsa uğraşsın bir avuç kişiler. Bir sürü saçma sapan bürokratik işlerin yanısıra, ona bakacağına çocuk bak diyen zihniyet, içinde acıması olmayan zihniyetlerle de uğraşıyorlar. Sadece bazı barınakları diğerlerine nazaran "yaşanabilir" kılıyorlar.

Ama en iyi barınak bile... Ölüm kampı... Küçücük bir alana sıkışmış 700 köpek olan yerler gördüm. Birbirlerini parçalamış olanlar.. Yavrunun, küçüğün, zayıfın yaşama şansı olmadığı... Allah'tan sizler gibi insanlar var.. Umut ışığı...

Haddim değil belki ama size bir öneri vermek istiyorum Sn. Nariel.
Bu küçükleri sahiplenecek bir yer bulamazsanız, bunlar dışarıda yaşayacaklar. (Ki kediler ortama kolay uyum sağlayabilir) Ama bunu yapacakları yer yazlık olursa bazı sıkıntılar doğuyor. Özellikle yazlığınız sadece bir "yazlıkçı" bölgesinde ise. Yerleşim pek yoksa sadece bol yazlıklar varsa, kışın kalan sayısı azsa... Yazın oldukça bereketli ve yiyecek dolu olduğundan, kediler bu rutine alışıyorlar. El ayak çekildiği zaman da, bir anda beslenemez hale geliyorlar. Yazlıkta bu kedilerle sizin kediniz gibi ilgileneceksiniz. Kedicikler yemeğin hep sizden geldiğini düşünecekler. Ona alışacaklar. Hayvanlar rutinlere bağlıdır. Rutinin dışına çıkıldığında bir anda sudan çıkmış balığa dönerler. Yazın yazlıkta kalan insanlar kedi seviyorlar mı? Mesela ben İzmir'deyken Foça'daki yazlıkların olduğu bir bölgeden bana perişan halde bir hamile Van kedisi olduğunu söylemişlerdi gittik aldık. Açtı, yalnızdı, insanlara alışıktı o nedenle kendi başının çaresine bakamamıştı.

Bizim Çanakkale'deki yazlığımızda bu tip durum çok sık oluyordu. Aileler çocuklarını eğlendirmek için kedi yavrusu falan bulup getiriyordu. Sonra onlar gidiyor kediler kaderleri ile başbaşa kalıyordu. Yakınlarda köy de olmasına rağmen maalesef insanlar onlara aldırmadığı için genellikle kışı atlatamayanlar oluyordu. Bunu bizim yazlıktaki bekçiye kışın vermesi için kuru mama göndererek bir nebze önüne geçmeye çalışsak da sonuçta kısmi bir çözüm. Es-kaza nisanda falan gittiğimizde kediciklerin açlıktan gözü dönmüş şekilde kuru ekmeklere saldırdığına şahit oluyoruz.

Bahçesinde bakabilecek birisi en iyi çözüm. İstanbul'da olsalar seve seve bahçede bakardım. Hali hazırda bakmakta olduğumuz 4 kedimiz var zaten. (Bir tanesini ölmek üzereyken, hayata döndürdük. Ağır bir gribi ve enfeksiyonları vardı. Veteriner ölüm riskinin olduğunu söylese de minik canavar çok şükür hayata tutundu.) Çok fazla evcilleştirmemeye gayret ediyoruz, kendi başlarının çaresine bakmayı öğrendiler onlar da.

Bir başka çözüm de üniversite kampüsleri. Orada her daim hayat ve yiyecek olur. Trafik olmadığından da ezilme riskleri azdır. Ege kampüste maskot olmuş pek çok kedi var. Kediler bir kez mekan belirledikleri zaman oradan ayrılmaya çok meyilli olmuyorlar zaten. Kediler için üniversite kampüsleri de iyi bir alternatif olabilir.

BuraqEs 03-06-2009 13:19

Terkedilmiş Kediler(Yardım)
 
Merhaba en fazla 5 günluk kedileri dışardan budum annesini zehirlemişler bunları ben eve aldım şırıngayla süt verip bakıyoruz son gunlerde tavuk derisi atmıştık onlerine yediler ondan sonra biz kedilere tavuk suyu ve içine ekmek doğrayıp yedirdik şimdi yemek versemde yemiyolar karınları şiş nası rahatlata bilirim kedileri hap veya başka çözümler varsa yardımcı olursanız sevinirim (şu anda 27 günlükler)

yesim ozgun 03-06-2009 13:32

1 su bardagi tam yagli sut, 2 yumurta sarisi, 1 tatli kasigi seker

Bunlari ilik sutte iyice eritip karistirin. Bu karisimin kalanini
buzdolabinda saklayin ve her seferinde ilitarak icirebildiginiz kadar
icirin. Ayrica gunde 2 damla kadar komple bebek vitamini vermekte fayda var.
Eczanelerde bebek vitamini olarak satilir, bulamazsaniz Vidaylin/ Vitabiol
surup da olur.
bu receteyi uygulayın.

ayrica kak cis yapamiyorlar cunku sadece inek sutu kedilere zararli. gazlari vardr. parmak ucunuzla karınlarina hafif hafif masaj yapiniz. kendileri kaka cis yapamiyorlarsa ılık su ile islatilmis pamukla poposunu minik hakeretle uyarin.

ama ben sizin yerininzde olsam hemen bir veteriner hekime basvururdum..

allah yardimcilari olsun zavalli yavrularin

yesim ozgun 03-06-2009 13:33

27 gunluk bebeklere siz ilac veremezsiniz. dedigim gibi parmakuclarinizla masaj yapin karinlarina:(

Nariel 05-06-2009 11:08

Sayın BuraqEs, evet karınlarına masaj yapın, çok iyi geliyor. Bu sayfanın başında yazdığım gibi bizim ufaklıkların da şiş karın sorunları vardı. İnek sütünün içine karıştırdığımız yumurta sarıları ve bal çok iyi geldi, karınlarına da sık sık masaj yaptım; göbeklerine hafif hafif vurdum gaz varsa çıksın diye. Sonra sindirim-boşaltım sistemleri düzene girdi.

Şu an ne versek yiyorlar, daha çok haşlama tavuk eti ve suyuna doğranmış ekmek veriyoruz ve çok seviyorlar. Peynir, sosis, sütü de severek yiyip içiyorlar. Bugün küçük küçük kesilmiş çiğ et verdik, onu da yediler.

Arada ellerimi ve ayaklarımı da yemeye bayılıyorlar :D

Şu an tam oyun dönemindeler, balkonun bir köşesinden diğer köşesine fişek gibi koşuyorlar, saksı aralarında ve üstlerinde atlayıp zıplıyorlar, birbirleriyle boğuşuyorlar, toplarıyla oynuyorlar..

Sabah biri sinek yakalamaya çalışıyordu;)

Geçen gün de baktık biri ağzında birşey tutuyor, elleriyle de yakalamış onu, saklıyor; elinden kaçırmamaya çalışıyor. Yere bırakıp tekrar yakalıyor. Ne yakalamış diye merak ederken bir de baktık ki, koliden sıyırdığı bir parça kağıtmış :D

Çekirdekten yetiştirdiğim avokadomun alt yapraklarını parça pinçik ettiler:( Bütün saksıları tuvalet niyetine kullanıyorlar, iyice yükseğe koyduğum begonvilin saksısına tırmanıp içinde uyuyorlar..

Birgün balkondan aşağı düşecekler diye korkuyorum:( Acaba tasmayla bir yere bağlasam mı?

Nariel 05-06-2009 11:17

Sayın kaktüs, size cevap yazmayı unutmuşum, özür dilerim.

Götüreceğimiz yazlık bölgesi sadece yazlık olarak değil, kışlık olarak da kullanılıyor, ıssız hale gelmiyor. Babaannem ve büyükbabam kış boyu da onlara yemek götürür kanaatindeyim.. Keşke yaz kış kaldığımız bir bahçeli evimiz olsaydı da bu yavrucaklarla hep başbaşa olsaydık, o kadar alıştık ki..

Kampüs fikrine ise birşey diyemiyorum, bırakıp gitsek sonra bir daha görme şansımız olmadığı için içim rahat olmaz sanırım.

Nariel 13-06-2009 18:13

5 Eklenti(ler)
Minişlerimiz nasıl olmuş? Büyümüşler mi?:p

Nariel 13-06-2009 18:16

5 Eklenti(ler)
Çiçeklerimi mahvettiler :( 2 metre boylanmış hanımelimi kuruttular, 3 metre kadar olmuş çarkıfeleğimi kökten kırdılar, avokadomun yapraklarını parçaladılar..:( Her saksıya vuran piyango ise aynı:( Fotoğraflarını yayınlayayım belki utanırlar:dilli:

Çok yaramazlar çok!

tolgahann 13-06-2009 18:29

Sn Nariel tohumdan yetiştirdiğiniz çarkıfeleği mi kırdılar yoksa?:(:(

Nariel 13-06-2009 18:32

Evet malesef:( Ama saksıda 5 kök vardı; sadece birini kırdılar. O da en kalın ve en gelişmişiydi, resmen kemirmişler:( Gövdedeki kırık birkaç lifle bağlı duruyor, henüz üstlerdeki yapraklar solmamış. Acaba bantla vb. sarsam tekrar kaynar mı ki :(

tolgahann 13-06-2009 18:37

Denemekle birşey kaybetmezsiniz.Ama neden olmasın ki, aşı da böyle yapılıyor.Bence daha fazla beklemeden hemen sarın.Zaman geçip dalların kırık yüzeyi kurudukça tutma olasılığı azalır.

Nariel 13-06-2009 18:57

Hemen gittim, izola bantla birkaç kat sardım. Aklıma saracak başka birşey gelmedi :( Bir umut, belki tutar..

tolgahann 13-06-2009 19:08

İyi yapmışsınız.Üzülmeyin tutmasa bile dipten sürgün verir.Çarkıfelek çabuk büyüyor zaten.

Crocus Şen 13-06-2009 19:13

Sevgili Nariel, maşallah kocaman olmuş sizin yaramazlar..:))

Sûz-i Dilârâ 13-06-2009 19:52

4 Eklenti(ler)
Sevgili Nariel, çok tatlı olmuşlar;) bu sayfayı sürekli takip ediyorum, gayretleriniz ve yardımseverliğiniz, bu minik yavrulara evinizi açtığınız, yaşamalarını sağladığınız için size çok dua ediyorum, aynı şekilde diğer vicdan, merhamet sahibi dostlara da.
Ve yaramazların vukuatları konusunda sizi o kadar iyi anlıyorum ki! Benim Sütoğlum da yavruyken aynen sizinkiler gibiydi. Kakasını yapmadığı, toprağını eşip dağıtmadığı saksı kalmamıştı. Karanfillerimi koparıp çiğneyip atıyordu. Küçük kakası asitli olduğu için değdiği bitki birkaç gün sonra sizlere ömür. :)
Menekşemin tomurcuğunu gördüğümde sevinçten deli olmuştum -o sıra menekşeyi ilk kez aldığım için çok heyecanlıydım ve gözüm sürekli ondaydı- nerden bileyim kediciğin sinsi sinsi beni köşelerden dikizlediğini.;) Bir gün dışarı çıkmıştım ve akşam geç vakit döndüğümde direkt menekşemin başına gittim, ne göreyim! Zavallı, çiçeğini açmış açmasına ama benim kıskanç yaramazım ısırdığı gibi koparıp atmış yere.:o "Eşşek kafa nerdesin çık ortayaaaaa!" diye bir saat aramama rağmen bulamadım evin içinde.;) Kolilerden birinin içine girip saklanmış, sonra hissetmiş gibi öfkem geçince kendiliğinden çıkıp geldi, kucağıma oturdu, yüzümü yalayıp kendini affettirdi. :)

İşte vukuatlarından birkaç tanesi, çiçek kurutmaya, karpuz tırtıklamaya, koltukların yastıklarını ve perdeleri cart cart tırnaklamaya da bayılırdı.:)

yesim ozgun 13-06-2009 20:05

sevgili nariel...

ben size ilk gun soylemistim. kolii banti ile saksilariniza koruma banti cekin diye..

koli banti hem icine goirmelerini engeliyor hemde saksi toragi hava alabiliyor ama gec kaldiniz sanirim

begonvil 14 15-06-2009 11:14

Sevgili Naril kedişlere çok iyi bakmışsınız. Sizi tebrik ediyorum. Fotoğraflarına her zaman bakıyorum. Biberonla süt içmeleri, sineklik teline tırmanmaları, saksıda uyumaları çok hoşuma gitti doğrusu..
Ayrıca kedileri dağ başına bırakanlara da çok sinir oldum. Bir de kedişlerin yemek yerken fotoğrafı dikkatimi çekti. Çiğ et mi var acaba tabakta?
Çiçekleri kırmalarına da kızmayın olur mu? Bilmeden yapıyorlar ablası:) Benim kedişte ilk geldiğinde bir sürü çiçeğimi yere düşürdü, saksıdaki toprağı eşeledi, yedi. Ama şimdi abla oldu. Dokunmuyor artık:)

Nariel 09-07-2009 21:47

5 Eklenti(ler)
Arkadaşlar, kediciklerimiz yuvalarına kavuştu..

Babaannemin yazlık evinin bahçesine götürdük, babaannem ve büyükbabam benden daha çok sevdiler kedileri diyebilirim.. Onların yaz kış iyi bakım uygulayacaklarından eminim; tabii sağlıkları elverdiği ölçüde..

Yolda 12 saat geçirdiler, epey sersemlediler ama yeni evlerine çabuk alıştılar. Bahçede fır dönüyorlardı..

Ancak gittiğimizin ertesi günü erkek kedimizin topalladığını ve çok durgunlaştığını farkettik. Sanki arka ayakları felçli gibiydi, denge kaybı yaşıyordu, ayakları birbirine dolanıyor ve rahat yürüyemiyordu. Veterinere götürdük ve adam biraz mıncıkladıktan sonra bir sürü para aldı ve hiçbişey söyleyemedi, film çekecekmiş, her ihtimale karşı antibiyotik yapması gerekirmiş 3 gün boyunca, başka ilaçlar da verecekmiş diye bize günlük 150 lira masraf tutarı belirtti. Biz de adamın çelişkili sözlerine güvenemedik ve kediciğimizi geri getirdik.

Bebekliğinde de bazen yürüme problemi oluyordu ama hemen düzeliyordu, doğuştan gelen bir kas ya da sinir problemi olabileceğini düşünüyorum. Bazen atlayıp zıplıyor, bazense dengesini kaybedip sağa sola devriliyor..

Dişi olan kardeşi çok atak ve her yere burnunu sokuyor, ertesi gün de bir baktık bu topallıyor :( Kolu çok şişmiş kocaman olmuştu ve belli ki çok acıyordu. Hemen bunu da başka bir veterinere götürdük, antibiyotik ile allerji iğnesi yaptı, röntgen çekti ve çok cüzi bir ücret aldı; işini severek, hayır için yaptığı nasıl da belliydi.. Böcek sokmuş büyük ihtimalle; çünkü bilmedikleri için eşek arılarının peşinden koşup duruyorlardı :(

Felçli olanı yeniden veterinere götürmeye vaktimiz yetmedi, çok kısa süre kalabildik İzmir'de. Alığımız haberlere göre durumu kötü değilmiş, öbürü kadar iyi olamasa da koşup oynuyormuş..

O kadar temiz ve düzenli hayvanlar ki, tüm gün bahçede oynayıp, tuvaletleri gelince bahçe yerine balkondaki tuvalet kutularına gidip, ona yapıyorlarmış ;)

O kadar alışmışız ki bırakmamız çok zor oldu. Çok özledik.. Ama büyüyebilecekleri en iyi yer orasıydı diye avunuyoruz..

Yavrular büyürken yanlarında anneleri olsaydı çok farklı büyüyeceklerdi elbet. Tehlikelere karşı eğitilmiş, avlanmayı öğrenmiş olacaklardı. Kaçmayı ya da saldırmayı bileceklerdi. Bu kadar narin olmayacaklardı, bünyeleri daha dayanıklı olacaktı.

Sizler de mümkün olduğu kadar hayvanlara yardım etmeye çalışın, dışarıdan görünce insan pek anlayamıyor hayvanların dünyasını; ama bir süre birlikte yaşayınca, onların da tıpkı insanlar gibi duygularının olduğunu; sevinip üzülebildiklerini, merak ettiklerini, rüya gördüklerini, dertleri olduğunu ve onu anlatmaya çalıştıklarını, farklı kişiliklerinin olduğunu, annesiz yetişmenin eksikliğini yaşadıklarını anlayabiliyor.

Ve sokakta gördüğü hayvanlara daha değişik duygularla bakıyor, onların da kendi beslediği hayvanlar gibi bir dünyasının olduğunu farkediyor.

İlgilendiğiniz, duygularınızı belirttiğiniz, üzüldüğünüz, sevindiğiniz, yardımcı olmak için elinizden geleni yaptığınız için çok teşekkürler..

Artık neredeyse yetişkin hale gelmiş kedilerimizin son fotoğraflarıyla sizi baş başa bırakıyorum..

Hatice Tarhan 10-07-2009 00:29

öyle sevimlilerki ne yapsalar kızmak mümkün değil bendede var bir tane sokaktan bulup büyüttümbulduğumda üç günlük filandı enjektörle besledim şimdi besle kargayı oysun gözünü muamelesi yapıyor bana bakmaya kıyamadığım kaktüslerimi desem yoksa almanyadan siparişle getirttiğim fil ayağınımı desem veyada tohumdan binbir emekle bebek gibi büyüttüğüm adeniumlarımı desem saymakla bitmez hepsini bir şekilde mahvetti tabi gelipte sürtünüp cilve yapınca insan hepsini unutuyor

nevsune 10-07-2009 09:18

Sevgili Nariel yeni yuvalarında mutlu olsunlar. Gittikleri yer de yabancı değil, gözünüz hiç arkada kalmayacak:)

Bir zamanlar bizim de iki kardeş kedilerimiz vardı. 3 aylıklardı aldığımızda. Aynı bunlar gibi her dakika birlikte olurlardı. Oğlan, kızı saatlerce yalayıp temizlerdi, taaaa kulaklarının içine kadar. Tam bir eğlencelikti. Evde bizleri de paylaşmışlardı (BİZ ONLARI DEĞİL:)). Oğlan benim kedim olmuştu ve ciddi ciddi beni kıskanırdı.

Onlar da pencereden dışarı atlayıp bahçede gezer sonra kapıyı tırmalayıp eve girerlerdi. Neden çıktıkları yerden girmezlerdi hala anlayabilmiş değilim:) Tuvalet ihtiyaçlarını da eve gelip yapar sonra yine pencereden bahçeye atlarlardı. Sanırım evi sahiplenmekle ilgili bir durum bu. Sonra bir gün oğlan hastalandı, ne yaptıysak kurtaramadık. Bir gün eve dönmedi. Günlerce aradık, ne ölüsünü ne de dirisini bulamadık. Aylarca rüyamda onu gördüm. Kızla 11 yıl daha birlikte olduk, onunla da çoook maceralarımız vardır. Sonra ara kata taşınınca dışarı çıkamaz olmuştu, ne zaman kapı açılsa mutlaka fırlayıp kaçardı. O evde nerden öğrendiyse tuvalete gitmek için kapı koluna zıplayıp aşağı çeker ve kapalı kapıları açarak işini hallederdi. Son evimizde de camdan dışarıyı seyredeceğim derken 5. kattan aşağı düştü hem de 2 kez. Biz yukarda kalp krizi geçirirken, o yürüyerek yoluna devam etmişti.

Uzun yıllar kedilerimiz oldu. Herbiriyle sayısız anılarım var. Çok keyifli yaratıklar, çok. Hele böyle iki kardeş olurlarsa oyunları hiç bitmiyor. Biz iki defa kardeşler büyüttük, büyüseler bile birbirlerine sataşmaktan hiç bıkmıyorlar. Onlarla geçirilen zaman dilimi hiç monoton ve sıkıcı olmuyor.

Kedi öykülerime bir başladım mı durmak bilmem:p

Bir yerde okumuştum: "Eve kedi alacaksanız şunu iyi bilin ki o evin sahibi olacak, sizse sadece bir bakıcı". Aynen öyle:)

MetinT 10-07-2009 12:03

Ben de şöyle bir hikayecik biliyorum.
Bir köpek şöyle düşünürmüş:
"Bu insan bana bakıyor, beni seviyor, beni besliyor, koruyor... O halde bu insan Tanrı olmalı!"
Bir kedi ise şöyle düşünürmüş:
"Bu insan bana bakıyor, beni seviyor, beni besliyor, koruyor... O halde ben Tanrı olmalıyım!"

Bu hikayeyi okuduğumda kedilerin evin sahibiymiş de kiracıyı kontrol ediyormuş gibi dolaşmaları gözümün önene geliyor. :)

Nariel 14-07-2009 06:33

Ah ah, akşamdan beri bir kedi yavrusu yırtınırcasına bağırıyor. Etrafta da birçok anne kedi var, nasıl olsa annelerden birinindir, bulunca susar diye ümit etmekteydim ki, dayanamayıp biraz önce sesin geldiği yere gittim. Çok küçük bir yavru bırakmışlar apartmanların arasındaki terkedilmiş, harabe eve. Bir Allah'ın kulu da dönüp bakmıyor hayvana. Hayvanın bir gözü kör olmuş üstelik! En fazla iki haftalıktır diye tahmin ediyorum.

Ne yapacağımı bilmiyorum, babam "kesinlikle eve getirmeyeceksin" diyor. Veterinere götürmek istiyorum ama buradaki veteriner kesinlikle yardımcı olmaz, biliyorum. Bunlar sadece büyük-küçükbaş hayvanlara bakıp geri kalanı yük olarak gören veterinerlerden. Eski yavrularımızdan kene çıkarttırmaya gitmiştim de, kene çıkarmaya bile üşnmiş, angarya iş olarak görmüştü.

Of of.. Hayvan küçücük, ölecek miyavlamaktan..

thomasina 14-07-2009 09:38

Sevgili nariel. Sıklıkla başıma gelen birşey olduğundan size önerim eve alamıyorsanız hemen bulunduğu yere korunaklı bir yer hazırlayın. Size yakın olsun. Öylelikle eliniz üstünde olur. Ama öncelikle etrafta emziren bir anne varsa araştırın. Eğer varsa onu süt annesi olması için ikna etmeye çalışın. Bunu yapmanın en kolay yolu, yavrunun ensesine biraz tereyağı sürün mümkünse koyun tereyağı olsun. Aynı tereyağından süt annesi olmaya aday dişiye biraz yedirin. Tereyağı dişi kediye yeni doğmuş yavru kokusunu anımsatır. Hem insan elinden gelen kokuyu bastırır hem de kendi yavrusu olarak algılamasına yardımcı olur. Ben defalarca denedim hiç aksilikle karşılaşmadım. Yalnız annenin alması demek onu yalaması ve karnını ona açması demek ama siz yine de yanında olun bebeği koklatarak elinizden bırakmadan gösterin, tereyağına rağmen kabul etmeyecekse zaten hemen belli eder, tıslar tepki verir, zarar görmesini engellemiş olursunuz. Ben 15 gün önce annesiz kalmış bir haftalık iki kediyi böylelikle süt anneye kabul ettirdim. Hatta bugün onları alıp yuva bulmak için eve getireceğim. Ama eğer süt annesi yoksa apartmanda bile bir kutu içinde bakabilirsiniz. Minik bebekler çişini yaptırıp karınlarını doyurunca bağırıp kimseyi rahatsız etmezler. Sonrasında el birliğiyle birşeyler düşünürüz.Gözü belki de kör değildir. Annesi yalamayınca kapanmıştır. Temiz ıslak bir pamukla hafifçe silmeye çalışın. Aslında eczaneden alacağınız 0,003 lük gözler için hazırlanan borik asit en iyisidir ama bulamıyorsanız teleşlanmayın, silmeye çalışın. Bulunduğu yere koyacağınız örtünün altına çalışan bir kol saati koyarsanız onun tiktakları annesinin kalp atışını düşündürüp rahatlatacaktır bebeği. Eğer tüm bunları yapabilirseniz mama olarak da ben diğer arkadaşlara katılmıyorum en uygunu bebek mamasıdır. Başka birşey eklemeye gerek yoktur. Aslında kediler için hazırlanan süt tozları var ama oldukça pahalı. Bildiğimiz yeni doğan bebek maması işi görür. Eğer düşünürseniz mesajlaşıp size elimden geldiğince yardımcı olmaya çalışırım tabii buradan. Bu kadar delicesine yazdığım için kusuruma da bakmayın lütfen. Elimde olmuyor genellikle. Evdekinden çok dışardakilere karşı hassasım.
Onun sesine bile duyarlı olduğunuz için size çok teşekkür ederim. Tüm iyilik güçleri yanınızda olsun efendim.


Forum saati Türkiye saatine göredir. GMT +2. Şu an saat: 20:41.
(Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.)

Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2025