![]() |
|
|
![]() |
#1 |
Ağaç Dostu
|
Doğu Karadeniz Mayıs 2008
Fahri kardeşimle 2. keşif gezimizi güzergah İstanbuldan çıkış,Ankara-Trabzon-Artvin-Erzurum-Kars-Ağrı-Van merkezli planladık ve 12 Mayıs Pazartesi sabahı birlikte yollara düştük. Araç göstergemiz 169.621 km. gösteriyordu. Pazartesi günü Ankara’da Turizm bakanlığı ve rafting malzemeleri ile ilgili işleri hallettikten sonra, tavsiye üzerine gittiğimiz köftecide lezzetten çok sunuma şaşırdık. Kağıt masa örtüsü serildi üzerine koca bir tepsi dolusu, salatalık, marul, roka, tere, maydanoz, nane, domates tabaksız olarak dağ gibi yığıldı. Ortaya ayaklı bakır sahanda gelen köfteleri bitirdik ama yeşillikler kaldı. (israfla ilgili işletmeyi uyarmadan duramadık tabi). ![]() Hiç durmadan Bafra’ya geldiğimizde gecenin bir vakti Fahri’nin Yusufeli’nden öğretmen arkadaşlarına uğradık. Yaşar hoca ve eşinin sıcak karşılaması hazırladıkları çay masası ve ısrarları sonucu, Doğanay ve benim bütün çekinmemize rağmen, Yaşar Hoca ‘’misafirlerimin otelde kaldığı duyulursa ben Bafra’da dolaşamam’’ deyince gece orda kaldık. Okullarının ve öğrencilerinin başarısını anlatırken öğretmen karı-koca ne kadar da mutluydu. Sabah kuymaklı nefis kahvaltıdan sonra bu güzel aileyle vedalaşarak yola çıktık. Bu arada Giresun’da da Fahri’nin doktor arkadaşı Enver’le çay molasında buluştuk. ![]() Fahri’yle Karadeniz gezisi yapacaksanız hazır olun yol boyu her yerde arkadaşlarıyla buluşacaksınız. Bu arada rafting hocamız Neco’yu resmi görevinin başında ayak üstü selamladık. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#2 |
Ağaç Dostu
|
İlk iki gün yolda ve hızlı geçtikten sonra Trabzon’a geldik ki, burada da Fahri’nin askerlik arkadaşı güler yüzlü, tatlı dilli kardeşimiz Zeki’yi tanıdık. http://www.odakoutdoor.com adresinden ulaşabileceğiniz dükkanında biz alışveriş yaptık, Fahri de yanında getirdiği yedek pantolonunu bir müşteriye sattı,adam havalara uçtu sevinçten. Çaylar ve daha çok da askerlik sırasında Fahri mi Zeki’yi, yoksa Zeki mi Fahri’yi kurtardı merkezli sohbetten sonra Zeki bize süper bir pide yedirdi. Yuvarlak ramazan pidesi gibi üstü açık, ortasında bol kıymalı ve yumurtalı. Kırılmış yumurtayı şöööyle çatalla yaydırıp yiyeceksiniz.Tadı damağımda vallahi. ![]() Sonra Zeki bize rehberlik etti. Hamsiköy manzaralı bir yoldan Kerkenez Kayak tesislerine kadar çıktık. Tüm ihtişamı, karları ve yeşili ile Zigana dağları tam seyirlikti. Üçümüz de asıl gezi şimdi başladı dedik. Çam ağaçları arasında kaybolmuş Limni gölü kenarındaki küçücük kahvede çaylarımızı içtik. Dönüşte meşhur Hamsiköy sütlacının tadına bakmayı da ihmal etmedik. (Tadı güzel, rengi hafif sarıydı, sütü özelmiş.) ![]() Zeki dağın başında takım elbise ve kösele ayakkabıları ile çok hoş görünüyordu. Ama olsun, o da gezi keyfi tarihine böyle geçti. Teşekkürler, güler yüzün solmasın Zeki. Askerlik ve dedenle ilgili anılarını dinlemek çok hoştu. ![]() |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#3 |
Ağaç Dostu
|
Akşam olmuştu Trabzon öğretmenevinde yer bulamayınca Of’a kadar devam ettik. Gece telefonla aradığımız Of Öğretmenevinde görevli arkadaş balkonda bekliyordu. Bize özel çay demledi ve sohbeti ile gecemize tad verdi. Ayrılırken de birer paket yerli çay hediye etti. ![]() Sabah kahvaltıyı Gezi keyfinin kıdemli kaptanlarından Muammer ağabeyin arkadaşı ile bir kahvede yaptık. Yerel simit ve kaşar çok lezzetliydi. Bu arkadaşımız geçen yılda bize dondurma ikram etmişti sağolsun Rotayı Çamlıhemşin’e çevirdik. Fırtına deresi boyunca dere yine coşkun, tek kemerli kambur köprüler yine çok güzeldi. Geçen yılki gezimizdeki arkadaşlarımız bol bol andık. Ağaçlardan Levent Bey (yale)ve abisinin dostluğu,balık keyfi,arılar.Şurada kiraz yemiştik, şurada yol çalışması vardı. Zilkale’yi yoldan selamladık. ![]() Elevit yaylasına çıkmadan aşağıda dere kenarında çiçekler ve yeşillikler içinde küçük bir kır lokantasında mola verdik. Balık ve mıhlamamızı yiyip, çay sefamızı yaparken bir yandan yerin sahibi ve muhtar Rasim amca ile sohbet edip, araştırmacı 2 öğretim üyesinden sadece Elevit’te yaşayan bir çekirge ile ilgili yaptıkları araştırmayı dinledik. Dere kenarında ağaçlar, sarı dağ gülleri ile konaklamaya ve kamp kurmaya çok uygun alanda çadır kampı hayalleri kurduk. Elevit Hemşin vadisinin güney doğusunda 1800 M yükseklikte. Normal arabayla Çamlıhemşin'den 1,5 saate çıkabilirsiniz. Ama Fahri’yle her yer daha yakın ! Öğrendiğime göre Elevit’in horon festivali çok ünlüymüş. Geceler boyu yerlerdeki tahtalar kırılana kadar süren horonlar, kadın erkek birarada şenlikler görülmeye değermiş. ![]() Elevit dönüşü 7-8 km aşağıda sağdan girdiğimiz dik ve dar yolda, yemyeşil çimenleri ve sarı çiçekleri ile Çat yaylası birden karşımıza çıkıverdi. çok beğendik.(Hatta Elevit’ten de çok). Düzenleyen Vildan Sönmez : 22-10-2008 saat 08:35 |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#4 |
Ağaç Dostu
|
İspir üzerinden Yusufeli’ ye doğru yola koyulduk İspir’e gitmek için Ovit Dağı ve Ovit geçidi aşılacak.. Dağ da dağ hani, geçit de geçit hani, Kaptan da kaptan hani. Ovit geçidinde ilerledikçe yükseldik, yükseldikçe karlar ve çığlarla kendimizi kışın ortasında bembeyaz bir dünyada bulduk. Manzara güzel mi güzel. Anlatmak yetmez, görmek lazım. Zirvede 2.640 metre yüksekliğe ulaştık. Kışın karda ulaşıma kapanıyormuş. Yetkililer tünel mi, duble yol mu derken kışlar geçiyor. Bir yanında İkizdere ve Rize diğer yanında İspir ve Erzurum. ![]() Mayıs ayında karla kaplı yamaçların, yazın çiçeklerle bezendiğini hayal edin, manzara muhteşem olacaktır. ![]() Tekrar aşağı inerken yolumuzu kalabalık bir sürü kapattı. Yol boyu yaylalarda bu görüntü hep karşımıza çıktı. Dağlarda ayrı güzel, yaylada ayrı ama Ovit geçidinde bir başka güzeldi. Sadece arabamız ilk sinyali verdi, frenlerde sorun oluşmuştu. ![]() İspir’den geçtik. Derken Çoruh ve dağlar eşliğinde Yusufeli’ne vardık. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#5 |
Ağaç Dostu
|
YUSUFELİ Önsöz: Fahri ne der bilmiyorum ama, Yusufeli’nde artık çalacak kapılarımız var bizim. Pırıl pırıl, gülen gözleri ile Ekrem ve Meryem, Kılıçkaya’dan Zeynep Kardeş, Peterek’ten Nurettin abi ve eşi rol yapmıyorlar, tüm samimiyetleri ile davet ediyorlardı. Gözlerinizi kapatınca Leyla konuşuyor sanırsınız Esma ve eşi, Sayın İlhan Hocamız, Gezi keyfinin de tanıdığı Sinan Hocamız. Onları unutamayız, bizim kapımız da onlara her zaman açık. ![]() Perşembe günü program : Kılıçkaya ,Aros dağı,Mayhoşun suyu,Göllü mezra. Ekrem’in katılımıyla yola çıktık, tutmayın biz ! Ben Yusufeli ve yaylalarının yollarını gördükten sonra Datça yolunda göbek atarak giderim. Geçen yıl İntkor, bu yıl Aros. (Bunu söylerken daha Peterek’ten Cuvar yaylasına çıkmamıştık.) ![]() Yusufeli’nin coğrafyası ancak tek yönlü yollara izin veriyor. Karşılaşınca araçlardan hangisi müsaitse geri geri gidip birbirine yol veriyor. Ama insanlar alışık, korku yok kimsede. Bir yanımızda gürül gürül Çoruh, bir yanımızda dağlar, kayalıklar, yol deseniz dar. Fahri ise direksiyonda, gözü Çoruh’ta.Rafting için nehre bakıyor. Yusufeli’ne gelmeden önce Mayıs ayında suyun çok yüksek olacağını düşünüyorduk gördük ki geçen yıl Haziran sonundan bile daha az. Neyse daracık yolda ilerlerken bir de yol çalışmasına rastlamaz mıyız? Dozer kenara çekildi, zar zor geçmeye çalışırken Ekrem dur, dur diye feryat etti ama arabanın tamponunun kesilmesine mani olamadı. Sayın dozer operatörü kenara çekilmiş, ama bıçaklarını toplamamış.Bu arada frenlerimizde hala problem var ama biz dağa tırmanıyoruz,Olsun.! Arabaya bir yolcu daha aldık,Hatice Abla..Kılıçkaya yolundayız artık. Kılıçkaya bölgesi 3202 m.lyükseklikteki mescit Dağlarının kuzeyinde 3932 metre yükseklikteki Kaçkarların Güneyinde Yaklaşık 1200 metre yükseklikte yerleşiktir.Bölgede 3523m.`lik zirvesi ile Güngörmez Dağları da dikkati çeker. Türkiyenin ilk bayan Belediye Başkanı 1928-1930 yılları arasında Kılıçkaya!da görev yapmış. (Sadiye Hanım) Beldede tarihi Ersis Kalesi yıllara direniyor. 2100m`lik Aros Yaylası’nda gür sarıçam ormanları içinde harika kamplar kurulabilir. Temmuz ayında yapılan şenliklerde geleneksel karakucak güreş yarışmaları yapılıyor. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#6 |
Ağaç Dostu
|
Kılıçkaya’nın yemyeşil ve geniş mezralarına stabilize yollarla ile ulaşılıyor. Yollar zorlu ama manzara harika, Sadece güzel değil, heybetli dağlar ve kayalıklar nefesinizi kesiyor adeta. Kılıçkaya’dan pide ve ekmek alıyoruz. Yola devam. ![]() Bir aile tarlada çalışıyor, Fahrinin akrabaları inip tarlada oturuyoruz biraz. Taze soğan topluyorlar bize ekmeğimize katık olacak. Kılıçkaya mezrasına vardığımızda yağmur yağıyor damların avlusuna bir yerlere sığınıyoruz. Yağmur geçene kadar Fahri’nin çocukluk anılarını bir daha dinliyoruz. Her yer çimenlerle ve çiçeklerle kaplı. Kır orkideleri bile var. Yağmur hafifleyince araca doğru koştururken aşağıdaki yayla evinde servis bekleyenleri görüyoruz. Fahri onları da tanıyor yanlarına gidiyoruz. Bu gezide çekemediğime en çok üzüldüğüm fotoğraf: Zeynep ablanın Fahri’yi fark ettiği andaki yüz ifadesi: iki eliyle ağzını kapattı, şaşırdı, sevindi. Masmavi gözleri kristal gibi. ![]() Zeynep abla ile beş kişi olduk Mayhoşun suyuna geldik. Suyun başında ekmeğimiz, pidemiz, soğanımızın yanına kır teresini de katık ettik. Fahri burada bize ekmek yemenin farklı bir versiyonunu gösterdi. Ekrem’e maximum pozları verdi. Yine yağmur atıştırıyor. Göllü Mezraya geldiğimizde inanılmaz bir manzara karşımıza çıktı. Dağın tepesinde geniş büyük bir çayırda seyrek yayla evleri, ortada küçük bir göl. Çimli göl diyorlar, gölün yüzeyini kaplayan çimlerin boyu 2 metreyi buluyormuş. Çimlerin üzerinde yürünebiliyormuş. Güzelliğini anlatmaya hiçbir fotoğraf yetmez. Mutlaka görmelisiniz. Kılıçkaya’ya dönüşte, Zeynep Abla kalmamız için çok ısrar ettiyse de akşam olmuştu. Yusufeli’ne dönerken aracımızı Ekrem kullandı. Söylemezsem hakkını yemiş olurum yağ gibi geldik o yollardan. Düzenleyen Vildan Sönmez : 17-07-2008 saat 08:56 |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#7 |
Ağaç Dostu
|
Bu İstanbul'dan Van'a kadar uzanan bir gezinin,Yusufeli'ne kadar olan kısmıydı, Erzurum'dan da bazı arkadaşlarımızın katılımıyla müthiş bir gezi oldu. Fahri (yazılarımda kardeşim diye anarım) 4 yıldır dağ tepe yürüdüğüm grubun lideridir.Hatta bazılarında AĞAÇLAR 'dan arkadaşlarımız da katıldılar. Forumda gezi başlığı altında onun da mesajları ve iletişim bilgileri var. İlginize teşekkür ederim. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#8 |
Ağaç Dostu
|
Size kolaylık olsun forumda karadeniz gezisi planları için linkler http://www.agaclar.net/forum/showthread.php?t=6795 http://www.agaclar.net/forum/showthread.php?t=6849 |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#9 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 20-08-2008
Şehir: istanbul
Mesajlar: 2
|
Teşkkür ederim linki inceledim tam istediğim şeyler var. Sanırım fahri beyin organizasyonlarına katılacağım. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#11 |
Ağaç Dostu
|
Ne demek Ümit Bey, Ben sadece iki yıldır gördüğüm Doğu Karadenizin, doğasını, insanını çok sevdim. Oralarda yetişmiş, **** yanlış hatırlamıyorsam sizin gibi görevi dolayısıyla daha uzun süre yaşamış arkadaşlarımız varken....Bana sadece şartlarım elverdikçe kendimi Karadenize atmak kalıyor. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#13 |
Ağaç Dostu
|
Teşekkür ederim.Geçen yılkı Karadeniz gezimizin anıları da Eylül e-dergide. http://www.agaclar.net/dergi/eylul07.html |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#14 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 16-05-2007
Şehir: YALOVA
Mesajlar: 4,833
|
Merhabalar ! Yukarıdaki anlatılanları okuyunca ne düşündüm biliyormusunuz. Anadolu yerinde taşıyla, toprağı, ağacı. kuşu, çimeni, çiçeği ile. Gidip yaşamak gerek oraları diyorum sınırlı zamanda olsa. Hele birde Vildan hanımın parmaklarımızı ısırtacak düzeydeki anlatımı işin içine girince tadından yenmedi doğrusu. Kendilerini tanıma şansımız oldu eşimle birlikte. Şu anlattıklarının içinde beni cezbeden duygulandıran insanımızın sadeliği ve temiz yürekliliği. Öyle güzel anlatmışki anlatmamış yaşamış birer birer. Sonuç almış aynı güzelliği sadeliği kendi yüzüne getirmiş taa İstanbulun incisine. İlk Yalovada tanıştığımızda sevgili Hakan Yaşmut beyle birlikte gelmişlerdi iki aile. Üzüm üzüme bakarak kararır derlerya ta kendisi sanki almış kaçkarlardan anadolu insanını gelmiş buralara kadar yüzündeki tebessümle. İyiki varsınız diyorum ve ekliyorum hep olunki bizlerde uzaktanda olsa zaman zaman bu güzellikleri yaşayalım sizlerle olmazmı. Çok teşekkürler hepinize ailenize dostlarınıza. Saygıyla/ Anadolu divanesi. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#16 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 16-05-2007
Şehir: YALOVA
Mesajlar: 4,833
|
Alıntı:
Tüm dostlarınıza ve size tekrar selam olsun. Anadolu Divanesi. |
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#18 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 18-08-2009
Şehir: İZMİR
Mesajlar: 3
|
emeğinize sağlık çok güzel anlatmış ve resimlemişsiniz paylaşım için teşekürler |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#19 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 09-02-2012
Şehir: BURSA
Mesajlar: 1
|
Ahh Fahrî'm ahh...Neden gittin be...? Ne çok gezecek yer var..Sensiz olmuyor.. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#20 |
Ağaç Dostu
|
Olmuyor gerçekten Erkin Bey. Gitti, hem de çok erken. Arada Gezi Keyfi olarak onunla gittiğimiz yerlerde yürüyoruz ama Fahri ile herşey başkaydı. Hele eşim ve benim için Fahri çok özeldi. Siz Fahri Kardeşimi nereden tanıyordunuz ? |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
|
|