Ayrıca belirtmek isterim toprakta yetişen biberlerin acısı yenecek sınırlar içinde değildi ama topraksızda yetişenler oldukça lezzetliydi.

kardeşim eline emeğine salık süper küçük seralarda deneme yapanlar işi büyütüyor inşallah sende büyütürsün

saolasın ismail abi , inşallah bizde daha büyüklerini yaparız.

Tebrik ederim güzel bir çalışma olmuş, yerim olsa 1 dk durmam ama yerim yok benimde Allah devamını nasip etsin.

Teşekkürler Sayın Fatih Yılmaz

Nereye yazacağımı bilemediğim için sorumu buraya yazıyorum.bilgisi olan arkadaşlar cevaplarsa çok sevinirim.
Yeni sezonda kullanmak üzere geçen yıl aldığım ph ve ec metremi tekrar kalibre etmek istedim.uygun çözeltileri temin ettikten sonra işe başladım.ec metre sorunsuz kalibre oldu.fakat ph metre kalibrasyon sırasında wrng(wrong olsa gerek) hatası verdi.sudan çıkarınca 16.00 değerinde yanıp sönmeye başladı.defalarca denememe , temizlememe , kurutmama vs. rağmen 16.00 değeri yanıp sönüyor.kalibre etmeye her çalıştığımda aynı uyarıyı veriyor ve kalibrasyon tamamlanmadığı için ölçüm yapmıyor.cihaz marka/model adwa/ad 12.cihazın ph probe(sensör) arızalı ve değişmesi mi gerekiyor?

görüşünüze saygı duyuyorum ama son zamanlarda artan kanser hastalıkları ve genetik hastalıklar bu ürünler yüzünden.g.d.o ve doğal olmayan ortamlarda yetişen tüm sebzeler insan sağlığına son derece zararlıdır,bu tür metodlar aç gözlü egoist insanlar tarafından geliştirilmiştir ve bunun zararlarını tahmin bile edemeyen üreticiler ne yazikki bunları üretip tüketiyorlar.doğada hertürlü sebze meyve doğal ortamında yetiştirilmeli aksi taktirde bunun zararlarını görüyoruz ve bu artmaya devam edecek umarım insanlarımız biraz bilinçlenir ve yerli tohumla doğal ürünlere geri dönüş yapar.bunlar ticari rantların doğurduğu zararlar biz iklim ve toprak olarak dünyanın en güzel bölgesinde yaşıyoruz lütfen bunun değerini anlayalım artık.teşekürler

sayın limon sever görüşünüze inanamıyorum keşke bütün çiftçiler bu tür tarıma geçsin diyorsunuz ben ve benim gibiler doğallıktan yanayız g.d.o ya karşıyız eski tarımcılığı tekrar oluşturmak için yırtınıyoruz siz ne diyorsunuz lezzet diyorsunuz anlaşılan yaşınız daha çok genç siz salatalığın domatesin kokusunu biri yerken metrelerce öteden duymamışsınız anlaşılan karpuzu yerken saksağının ellerinize tutkal gibi yapıştığını hiç bilmezsiniz herhalde arkadaşım biz insanlığın sonunu bu tür yeni tarım modellerinin,g.d.o nun,kimyasal gübrelerin,hormonlorun,yapay iklimlendirmenin getireceğine inanananlardanız az olsun öz olsun doğal olsun diyenlerdeniz.

Sayın ulu şef,

1- gdo bu konudan tamamen bağımsız ve benim fikrime göre de şiddetle karşı çıkılması lazım gelen bir olgu.

2- Sofraya inen gıdalar için, topraksız veya topraklı yetiştiricilik açısından hiçbir fark yoktur. Sonuçta bu tarım tekniğinin adını bile duymayan çiftçilerimiz envai çeşit kimyasallar kullanılyorlar.

3- Kullanılan bu kimyasallar bilinçsizce kullanıldığı için toprağı da perişan ediyorlar. Bu yönüyle topraksız tarım aslında toprak ve çevre dostudur da.

4- Sizin asıl istediğiniz tamamen doğal 'organik ürünler'. Tamam diyelim ki doğal ürünler sağlığımız ve ağız tadımız açısından son derece tercih edilebilir olsun.

Siz ürettiğiniz doğal ürünleri yeni tarım teknikleri ile üretilmiş (gdo değil) ürünlerle rekabet ettirebilir misiniz? Ülkenin çoğunun açlık sınırında yaşadığını varsayarsak, 2 misli 3 misli fiyata ancak varlıklı insanlar doğal beslenir.

5- Her zaman olaylar eksi ve artıları ile değerlendirilir. Üstelik topraksız tarımla üretilen ürünlerin sağlığa zararı ile ilgili bilimsel bir veri var mı elinizde?..

Saygılar.

saygı değer faruk magat g.d.o konusunda hemfikiriz.2.topraksız yetişen gıdayla toprakta yetişen gıda arasındaki fark şudur toprakta envaye çeşit bakteri vardır bunlar'ın çoğu bize faydalıdır.bitki toprakta yetişirken susayacak su vereceksin,havalandırmak için çapalayacaksın,dibi kuruyacak ıslanacak,ama diğerinde devamlı nemli kalacak basacaksın sıvı besini acaba o besin meyvesini yaptıracakta diğer ihtiyaçlar nolacak insana lazım olan görüntümü besleyicilikmi.3.bilinçsiz kullanılan kimyasallardan bahsetmişken işi bilen ziraatçı kolay kolay bu hatayı yapmaz yapsada toprak kendini doğal olarak temizler işi bilmeyen ziraatçı zaten bu işi yapmasın öğrensin ondan sonra yapsın,ilaç firmaları denetlensin devletin yetkili kolları işini doğru yapsın.4.doğal tarım pahalıdır zahmetlidir insan gücü gerektirir işsizlik sorunu var ama üretici az insan gücüyle çok üretim yapmak istiyor ucuz diye alalım ölelim yok böyle birşey almasın insanlar satamasın çakallar o zaman denge oluşur bizler insanları bilinçlendirelim ucuz diye ölmesinler.yabani ot ilacı atacağına amele çalıştırsın üretici.2 dönümden 5 ton alacağına 3 ton alsın üretici,5 elimde veri olsun olmasın ne fark ederki veriler çokmu önemli verileri belki sen ben dikkate alırız da nolur bsanki ne değişir önemli olan bu işi bilen insanlar olarak milleti uyarmak elimizden gelen bvudur ancak.saygılar sevgiler

Gdo ve kimyasalların topraklarımızda bilinçsiz kullanımı hakkında eminim forumdaki herkes hemfikirdir.Ben iş gücü hakkında birşeyler söylemek istiyorum.Sayın ulu şef , üretici az insan gücüyle çok iş yapmak istiyor demişsizin.Ben kendim zeytin ve kiraz üreticisiyim.keşke öyle bir üretim tekniği olsa ki hiç işçiye ihtiyacım olmasa diyebilirim.Bulunduğum yerde günlük yevmiyeler 50 liralara ulaştı , tabi işinizi yaptıracak birini bulabilirseniz.Ben kendim 2 üniversite bitirdim , açıktan üçüncüsünü okumaktayım ama en basit bir işimi bile yaptıracak adam bulmakta zorlandığımdan kendim yapmak durumunda kalıyorum.Örnek vermem gerekirse bir gün ağaç dibi kazmaya ya da kiraz toplamaya götürdüğüm insan ertesi gün gelmekte nazlanıyor.iş zor geliyor desek , ben fıtık ameliyatı olduğum halde rahatlıkla yapıyorum.sonuçta kimseye taş taşıtmıyoruz.herkes rahat para kazanma derdinde.insanımız kibarlaşmış , bağ bahçe işlerine pek gitmek istemiyor.Bir işçi 24 gün bana çalışarak 1200 tl + yemek,sigara vs.. kazanabilecekken , 800 tl gibi bir ücret karşılığı fabrikada çalışmayı tercih ediyor.Ben işin parasal boyutunda değilim.Keşke iş gücü olsada bende rahat etsem , işlerim kalmasa , başka işlerle ilglenebilsem , tatile çıkabilsem vs..

sayın nicea biz eskiden böyle bir toplum değildik ne oldu bize anlamış değilim bir taraftan işsizlik,açlık sınırı diyorlar bide sizden bunları duyuyorum bir yerlerde bir dengesizlik var.size katılmıyor değilim insanımız kolay para kazanmanın yollarını arar olmuş evet insanlar artık ağır işler yerine daha basit işlerde saat doldurma peşine düşmüş ama şu bir gerçek kim ne yaparsa kendine yapar gelecek nesillere nasıl bir ülke nasıl bir doğa bırakacaaz.her sektör kolayın peşine düşmüş bu yüzden'de bütün dengeler yitiriliyor değerler yok oluyor bakalım insanlık bunun farkına vardığında ne kadar geç olacak saygılarımla.

Bu gün denk gelince fark ettim. Topraksız tarım tekniği ile ilgili Sn. ulu şef' in yaptığı eleştiriler başka bir konuya kayıp yarım kalmış. İnsanların yanlış yönlenmemesi için konuyu kısaca şu şekilde toparlamakta fayda var. Toprak sadece bitkileri ve yağmur suyu ile gelen mineralleri tutan, akıp gitmemesini sağlayan bir araçtır. Toprağın kendi kendini temizleme, besin üretme, verim arttırma, bakteri üretme gibi bir kabiliyeti yoktur. Topraksız tarım teknikleri bitkinin genetik yapısını değiştirmez. Topraksız tarımda besin olarak verilen malzemeler ilaç değil her canlının ihtiyacı olan temel elementlerdir.

sayın nice bu çalışmanızı nasıl görmemişim!!!! kendi kendime ceza verdim:))

sevgili nicea kurmuş olduğun sistemin ekipmanları hakkında bilgi verebilirmisin perlitin altındaki drenaj sistemi nasıl ve sistem nasıl işliyor. cevap için şimdiden teşekkürler.

drenaj sistemi biraz ilkel.resimlerde görüldüğü üzere saksıların ön-alt tarafında 1 er delikten geri geliyor.saksıların altında olursa daha iyi olur.

sayın nicea. yaklaşık bir haftadır topraksız tarım hakkındaki yazıları okuyorum Ama sormaya çekindiğim sizler için basit gelebilecek bir kaç soruyu sormak istiyorum.
Allah nasip ederse önümüzdeki bahara bende bişiler yapmayı düşünüyorum Senin gibi diğer tecrübeli arkadaşlarda yaptıkları projelerini paylaşırlarsa daha güzel olacak (ama seninki gibi fotoğraflı).
1) sulama sisteminin teknik detaylarını basit bir şemayla fotolandırırsan daha bilgilendirici olur
2)bitki besinini nasıl kullanım yapıyorsun
3)domateslerin diplerinde bulunan torfmu?
şimdiden bu basit sorularla sizleri sıktıysam kusura bakmayın
bizleri emeğiniz ve bilgilendirdikleriniz için çok teşekkür ederim

sayın safari ,
1)her ne kadar artık o sistem kullanılmasada resim üstünde bi açıklama yapıcam
2)bitki besinini hazırlayıp bitene kadar zaman saati ile sulama yapıyorum.günlük ph ve ec kontrolü yapılıyor , gerekirse besin ,su ya da asit ekleniyor.
3)domateslerin dibindekiler perlit

1. Su deposu : Besinli su bu depoda hazırlanıyor , akvaryum motoru ile damla sulama borularına basılıyor , drenajdan gelen su tekrar bu depoya dönüyor.
2. Saksıların altındaki drenaj çıkışı.
3. 20 cm aralıkla damlama yapan su boruları.

Sayın Nicea,
Geçen yazki perlitte domates, biber çalışmanızı okudum. Fotoğraflarını gördüm. Adete akıcı bir senaryosu olan resimli roman
gibi anlatmışınız. Gerçekten çok
beğendim. Elinize sağlık.
Bende cocopeat yastıklarına
64 kök domates, biber ektim.
Havalar serinlemeye başlarken
üstlerine 3,5 * 5 = 17,5 m2 lik
bir sera ile kapatıcam. Damlama
malzemelerini aldım. Ancak bir
konuda tereddütüm var. Sobo
marka WP-4880 kotlu akvaryum
kafa motoru diye Çin malı bir motor aldım. Kutusunda şu bilgiler var:
Voltage.........: 220V
Frequency...: 50Hz
Power...........: 45W
F. Max............: 3000L/H
H.max............: 2M
Bu motor benim amacıma uygun-
mu değilmi bilmiyorum. Bir arka-
daşım güçlü gelebileceğini düşü-
nüyor. Siz daha önce motor kul-
landığınız için bilebileceğinizi düşünerek sormak istedim.
Bu konuda bilginiz varsa ve be-nimle paylaşırsanız çok sevinirim.
Bayramınızı kutlar size ve ailenize
saygılarımı sunarım.
HALİL BALABAN

sayın balaban yeterli olacağını sanmıyorum.en ucuz dalgıç motor(80 lira) işinizi daha iyi görür kanısındayım.

sayın nicea..
verdiğiniz bilgilerden dolayı teşekkür ederim
forumun 1. bölümünde yeni seranızdan bahsetmiştiniz
şu anda durum nedir
yeni fotoğrafları bekliyorum
saygılar

sayın nicea..
kullandığınız ölçüm cihazlarını (ec-ph) nerden temin ettiniz
önümüzdeki sezon işallah bende başlayacağım şimdiden düzeneğimi hazırlamaya başlamak istiyorum
ph metre ve ec metre satın alacağım bana tavsiyeniz nedir?

bitkiler 4-5 metre boyuna erişti.bu yükseklikte rahat çalışmak imkansız , yatırırken bile domateslere zaiyat veriyoruz.ayrıca sıcaklardan olsa gerek meyve tutumu oldukça düştü.üstüne bide kurtlar sinekler böcekler eklenince , tepe alma yaptım.gübreyi minimuma düşürdüm.ilaçlamayı bıraktım.üstlerinde bi miktar domates kaldı , onların kızarmasını bekliyorum.domates bitince kış hazırlığına başlayacağım.

ben adwa'nın cihazlarını kullanıyorum.diğer başlığımda resimlerini görebilirsiniz.tartes firmasından aldım.ikisi toplam 140-150 lira civarı.arıza vs. durumunda oldukça ilgililer.çok geniş ürün yelpazesi var.topraksız hakkında herşeyi bulabilirsiniz.

Sayın Nicea,
Dalgıç motor hakkındaki görüşü-
nüze uyacağım. Tavsiyeniz için çok teşekkür ederim. Saygılarımla.
HALİL BALABAN

sayın nicea
verdiğiniz bilgiler için çok teşekkür ederim
zaman zaman sizlerin kafasını ağrıtmayay devam edeceğim