Balkonda Cocopeat'te Domates + Hıyar denemesi

[sulukök]

Dün yazmayı unutmuşum. Salatalık hattını otomatik beslemeye alırken, sülfürik asit kullanmaya başladım. Domates hattı henüz limon tuzunda ama, onu da yakında sülfürik asite geçireceğim.

Sülfürik asiti Motosiklet Aküsü satan bir akücüden aldım. Resimdeki ambalajda satılıyor. Sanırım 1 litre. Fiyat 2.5 TL. Üzerinde herhangi bir marka olmadığı gibi, ölçüsü biçisi de yok. Satıcı "galiba 1 bome" dedi. Ama ne kendisi emin ne dediğinden, ne de ben.

ph kağıdı ile ölçmeye çalıştım. Sıfıra yakın.

Deneye deneye şöyle bir formüle ulaştım kendim için:

Bu asitten 50 ml alıp, 2 litre içme suyuna tamamlarsam, elde ettiğim sulandırılmış asitin 10 ml'si, 1 litre domates besinini (10 ml A ve 10 ml B, 8.0-8.5 pH çeşme suyu) istediğim 6.0 - 6.5 pH derecesine getiriyor. Salatalık için ise 15 ml. kullanıyorum. Sizin suyunuzun pH derecesi daha düşük ise, daha az kullanmak yetecektir.

Yani domates için hesap yaparsak neredeyse 50 ml asit bir paket domates besininin pH ayarını yapmaya yetecek. Yani bir kutusu fazla fazla işimi görecek.

Domates için ölçü tamam, ama otomatik besin karıştırıcı limon tuzuna göre ayarlanmış olduğundan onu değiştirmem lazım. Çalışan sistemde onu yapmak biraz zor olacak. Aynısından yedek bir pompam da yok. Bakalım, uygun bir arada halledeceğim.

[sulukök]

İki gündür şiddetli rüzgar vardı (40+ km/sa). Dün öğlen baktım domateslerden biri kulakları sallamış. Önce besin çok geldi, kökler ıslak kaldı, boğuldu herhalde dedim. Sulamasını kestim. Akşam toparlar gibi oldu. Öğlen hava ısınınca yine aynı durum. Bugün daha kötü.

Besin desem, hepsi aynı besleniyor. Sağındaki solundaki gayet sağlıklı, sağlam. Sıra başı değil, neredeyse tam ortada.

Büyük olasılık rüzgar köklemiş. Dibi şöyle 1 cm. den fazla yükselmiş. Herhalde kökleri biraz zorladı rüzgar. İple asılı ama, iple beraber sallarken zorlamış olabilir. Her ihtimale karşı, gövdeyi ipten ayrı, bir de demir askı çerçevesine ve parmaklıklara bağladım yumuşakça, daha fazla zorlanmasın diye.

Ya da danaburnu benzeri bir böcek?! Balkona nasıl geldiyse? Görünür tarafta, gövdede bir kemirilme falan yok, aşağıda kökler nasıl bilmiyorum. Yüzeyden az az suluyorum. Bakalım kurtarabilecek miyiz?

[sulukök]

Hasta domatesi maalesef kaybettik sanırım. Hasta da değil de, ya birşeyler yedi köklerini, ya da rüzgar kökledi; hayat damarları koptu, eridi gitti.

Onun yerine güzel haber salatalıklardan geldi. Hemen dişi çiçek adayları belirmiş üç tanesinde. Daha çok küçükler. Sanırım 3-4 güne açarlar.

Domatesler de ilk salkımları tamamlamak üzere. Birkaç tanesi ikinciyi tamamlamak üzere, üçüncü de büyümekte

[sulukök]

Bugünün güzel haberi de biberlerden. İlk biber çiçeğini açtı. 6-7 tomurcuk da yolda. Düzenli besini gören çiçeğini açıyor. Artık bundan sonra işimiz meyveleri sağlıklı bir biçimde büyütmek.

Ancak bu hafta sonu büyük sınav var.

Cuma'dan itibaren 5 gün yokum. Bitkiler kendi başlarının çaresine bakacaklar. Sistemi çalışr vaziyette bırakıp gideceğim. Suyu-elektriği bağlı, onlar da kendi kendilerini besleyecekler.

Otomatik besin karıştırıcıdan yana kaygım yok. Domatesi de sülfürik aside geçirdim. 6.0-6.5 pH düzeyinde besin sağlıyor. Günlük ayarlamalara pek gerek kalmadı, sık sık yeni besin hazırlandığından, her daim taze, EC'si pH'ı doğru besin hazırlanıyor.

Sorun hala dağıtım tarafında. 15 domatesin 10'u düzgün sulanıyor diyebilirim. Diğerlerinin ayarları hala tutmadı. Habire yeni bir sulama tipi deniyorum. Son 1-2 gün. Artık ne kadar olursa, o haliyle bırakıp gideceğim.

Kesintisiz Güç Kaynağı bağlamayı düşünmüştüm. Bitkiler bir sulama atlasa bile rahat idare ediyorlar. Yani 4 saate kadar problem yok. Elektrik tüm gün kesilmezse mesele yok. O kadar kesintiye zaten KGK da dayanamaz. Evin sigortası atıp tamamen kesik kalmazsa, elektrik kesintisinin sorun olacağını sanmıyorum.

Su da artezyen. Elektrik varsa su da var, yoksa o da yok. Motor da bu 5 günde yanmaz herhalde. Evde amatör koşullarda bu kadar.

[sulukök]

Az sonra yola çıkıyorum. Balkondaki açık seramdaki domates, salatalık ve biberler Salı akşamına kadar otomatik besleme sistemim ile başbaşa kalacaklar.

Besleme başlıklarının ayar sorunlarından bıktım. En azından şimdilik idare edecek, sabit ama yüksek debili basit bir başlık tasarladım. İki adet katlanabilir gazoz kamışının birer uçlarını ısı kaynak ilekapattım. Diğer uçlarını bir akvaryum T borusu ile birleştirdim. Üzerlerine de toplu iğne ile toplam 8 adet küçük delik açtım. Basit bir mini-yağmurlama sistemi oldu (ama ters kullanıyorum, yani yukarı değil aşağı yağmurlama yapıyor).

Bu yaklaşık olarak dakikada 125 ml besin damlatıyor (saatte 7.5 litreye denk geliyor). Bunun amacı büyük delik kullanıp tıkanmayı önlemeye çalışmak. Tabii kamış oldukça şeffaf ve içinde besin kalacağından yosunlanma olasılığı çok yüksek. Boya ile kapatacak vaktim yoktu. Şimdilik böyle idare edecekler, dönünce belki boyarım, belki başka birşey yaparım.

Dakikada 125 ml damlatma, her ne kadar 10 cm x 10 cm bir alana 8 delik ile yaysam da, yüksek bir akış ve göllenme olasılığı çok yüksek. Bunu önlemek için kışın denediğim "Elektronik Damlatma Kontrolu" procemi biraz değiştirip buraya uyguladım. Saniye düzeyinde elektrik açma-kapama kontrolu olanağı veren "Flaşör Tip" denilen standart elektronik zaman rölelerinden kullandım. Şu an 15 saniye açık, 15 saniye kapalı olarak çalışıyor. Bu açık/kapalı sürelerini birbirinden bağımsız olarak 0.5 saniye ile 30 saat arasında ayarlamam mümkün. Yani bu süreler 15 saniye açık 45 saniye kapalı şeklinde de olabilir, vs.

Ana röle sulama saatinde 4 dakika açık kalıyor. Bu süre içinde de besin pompası 15 saniye aralklarla açılıp kapanıyor. Böylece göllenme olması önleniyor. İki gün sistemi bu şekilde denedim. Dün artık son zaman ayarlarını yaptım. Bu haliyle bırakıp gideceğim. Besleme yapınca göllenme olmuyor, bir sonraki besleme saati geldiğinde ise cocopeat çatır-çatır kurumamış, çok hafif nemli oluyor.

Rüzgara karşı tedbirleri de artırdım. Sanırım benim başıma gelen sorun Kudret Bey'in başına da gelmiş. Ama benim cocopeatler zaten 12 cm yükseklikte. Sırık gömecek yükseklik ve onu tutacak bir yapı yok. Onun yerine askı iplerini biraz gerdirip orta yükseklikten yatay olarak hepsini birbirine bağladım. Böylece bitkilerin yatay salınımı oldukça azaldı. Bir de dipten yaklaşık 15-20 cm yukarıdan bitkileri ana askı demirine ve balkon demirine bağladım. Böylece rüzgar yine zorlasa bile kuvvet doğrudan köklere gitmiyor, bu bağlar bitkiyi tutuyor.

Yağmura karşı otomatik besin sistemini iyice örttüm kapattım. Bir sürü uzatma / elektrik prizi vardı açıkta, hepsini sakladım.

Evde de dört sigortanın ikisi açık kalacak. Biri artezyen ve besleme sistemine bağl. Diğeri de buzdolabı. Tedbir olarak diğer ikisini kapatacağım, evdeki tüm fişleri de çekeceğim.

Seranın son durumunu da resimledim. Umarım dönünce daha güzel resimler koyabilirim buraya.

[sulukök]

5 günlük aradan sonra seramı bıraktığım gibi kendi kendine yaşantısını gayet sağlıklı bir biçimde sürdürür bir şekilde buldum.

Gerek otomatik besin karştırıcıda gerek dağıtıcı başlıklarda herhangi bir sorun olmamış. Geldiğimde kök diplerinde cocopeat sağlıklı bir biçimde nemli idi. Yani son sulama gayet normal olarak yapılmış.

Elektrik kesilmemiş, ya da kesildiyse de zamanında gelmiş. En güzeli, sigorta atmamış. Komşum Pazar akşamı telefonla aradı, çok kuvvetli rüzgar var, çok sallanıyorlar dedi. Birkaçı hafifçe zedelenmiş. Askı ipine sürtünmekten birkaç küçük dalcık kırılımış/kopmuş.

Besin kavanozları 3'er litrelik. Normal bir paketi eritip 2.5 litre olarak dolduruyorum. Her iki hatta da yaklaşık 2 litre besin ve asit vardı. Domates hattı epeyce çalışmış (günde 8 sulama, her sulamada yaklaşık 3.5 - 4 litre), neredeyse bir günlük besin/asit kalmış. Yarın tazelemem gerekecek. Salatalık günde 3 sulama olduğu için henüz daha var.

EC ve pH ölçümlerini yarın sabah yapacağım.

Domates salkımları iyice büyümüş, hatta domatesler çok fazla büyümüş. Bu kadar büyümesi normal midir bilmem? Bu salkımlardaki domatesler toprakta bu kadar iri olmuyordu. Bunlar çok fazla iri olmuşlar. Kızarmak yerine ha bire büyüyorlar.

Salatalıkların gövdeleri de birden uzamış. Epey çiçeklenmiler. Bir tanesinde üç dişi çiçek birden gördüm. Tozlanma olmuş mu bilmiyorum.

Biberlerde ilk çiçek bibere dönüşmüş, minicik bir biber burnunu uzatmış.

Fotoğraflar yarın...

[SAGEN]

Sayın SULUKÖK;

Yazılarınızı ve resimlerinizi baştan sona okudum ve inceledim. Gerçekten takdire şayan. Sizi tebrik ediyorum amatör olarak eldeki imkanlarla ancak bu kadar yapılabilir.
Umarım mutlak sonuca en kısa zamanda sorunsuzca ulaşabilirsiniz. İzlemedeyim...

SAYGILARIMLA.