agaclar.net

agaclar.net (https://www.agaclar.net/forum/)
-   Egzotik Meyveler (https://www.agaclar.net/forum/egzotik-meyveler/)
-   -   Hindistan Cevizi (https://www.agaclar.net/forum/egzotik-meyveler/17181.htm)

Akçay Εdremіt 13-12-2019 11:06

1 Eklenti(ler)
Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Sıfır bіr (Mesaj 1578887)
Bazı fikirlerinize katılıyorum. Bize en yakın umman denizi var ki, buradan akdenize akıntıyla yüzerek gelmesi afaki bir örnekle asırlar geçse de imkansız gibi görünüyor.

Türkiye'de hindistan cevizi yetiştirilmesi denenmişmi, Türkiye'de varmı soruları asıl merak konusu olsa da, ben bunlarla ilgilenmiyorum. Mutlaka denenmiştir, çünkü meraklı insanlar azımsanmayacak kadar fazla.

Kıta hareketliliği ise insan ömrü içerisinde gözle görülür bir kayma bile değilken, bu çok uzun vadeli iklim değişimleri bitki mutasyonlarıyla birlikte gerçekleşen sayamayacağımız bir dönemdir, konumuz dışı. Belki astronomik olarak gezegenimizin ani eksen kaymaları ile günümüzde iklim değişikliği olması zaten söz konusudur...

Yeraltı suları, yağışlar ve tuz üçgeninde ise yaptığınız yorum kendi tahmininiz doğrultusunda bir yaklaşımdır, bu bağlamda bende kendi tahminimi ortaya koymak isterim, deniz kıyısında yetişen tüm halofit bitkilerde ister yer altı suları olsun, ister yağış olsun tuzluluğu gideremez, bence tuzlu su orada sulama için her daim üstünlük sağlayacaktır. Ama ülkemiz yaz aylarında bile yağışlı olduğu için çok risk söz konusu değil. Ama çöl kenarları için bile olsa bu yöntem ideal, arap yarım adasında buna eş değer yığınla örnek teşkil edecek bitki türleri var: https://www.google.com/maps/place/Se...3!4d54.1107505

En aşağıda paylaştığım görsellerdeki gibi tall palmiyelerin tohumlarından temin edilebilirse eğer, çimlenme kıyıya sıfır şeritlerde eminim rahatlıkla başarılı olacaktır.

Şunuda belirtmek isterim, onun dışında, isterse mikro iklim olsun, iç kesimlerin neresi olursa olsun hindistan cevizi asla doğal ortamda yetişmez, hiç boşuna emek zaman telef etmeyiniz. İç kesimlerde şöyle yetişebilir(belki): kıyıda adaptasyon sağlandıktan sonra meyve alınırsa, alınan meyvelerden anaç olarak klonlanma yapılabilir... Ancak, meyveye gelince, meyve alabilmek; işte o asla garanti değil, akdenizde zaten yetişmesi mümkün olmayan bir bitkiden meyve alabilmek imkansızdır, bildiğim kadarıyla bermuda adalarında mesela hindistan cevizleri yetişmektedir, ülkemizden daha sıcak iklimi olmasına rağmen hindistan cevizleri meyve üretemiyorlar: https://www.google.com/maps/place/St...8!4d-64.675827

Bu durumda, Karayiplerden falan, yetişkin, en az 10 metre uzunluğunda sağlıklı hindistan cevizi ağaçları ithal ederek kıyıya uyarlayıp bir kaç yıl ülke iklimini tanıdıktan sonra alınan meyvelerinden tekrar adaptasyon yapılabilir. Bu zahmetli aşamalar ile zaten kimse uğraşmaz, belki ispanya, italya, portekiz ya da israil bunlar üzerine kafa yorar ise eğer, biz onlardan hazır fidanlar temin edebiliriz :))

Sadece mangrovlarda durum değişik, o da tuz ile bağlantılı değil, med cezir şarttır, sürekli kökler bataklığı sevmez, bir dönem kurak zemin, bir dönem ıslak bir zemin ortamı sağlanması gerekir, tabi bu değişmeyen bir kural ölçütü değildir, yinede denenmeden bilinemez: youtube.com/watch?v=bl9QiAqwhCE

Ayrıca: Trollük iddialarınız abartılı, bu site en son trollük yapılacak bir yer, kim kimi niye sazanlamak istesin ki, burada trollük yapanın ne menfaati olacak, zan altında bırakacak sözler sarf etmişsiniz.

Kıyılara dikim şekli banada mantıklı gelmiyor, herkes bir şeyi uyguluyor diye bu metot o uygulamanın doğru olduğu anlamına gelmez.

https://www.tripadvisor.com/Location...erto_Rico.html

Planting Coconut Trees on North Ambergris Caye ********

Sanırım arkadaş engelli bir vatandaş ona saygılı davranalım. Gerçekten engelli olduğu için saygı duyuyorum. Bu arada diğer tüm engelli insanlardan özür diliyorum, elbette engelli diye çoğu insan uyarılmaz yaftalanmaz, ancak bu arkadaş ucube bir engelli olduğu için onu açıktan uyarma gereği duydum.

Sıfırbir nedenmi? Araştırmadan etmeden kaynaksız sözler sarf etme lütfen, bermuda da yetişen cocos nucifera palmiyeleri meyve vermektedir, al sana gps adresi ve fotoğrafı: http://www.google.com/maps/place/St+...8!4d-64.675827

Eomer07 13-12-2019 14:08

Ben kimsenin mesajını alıntılayıp da sen trolsün demedim. Forumda trollük yapanlar var. Teyitsiz bilgi yaymayalım dedim. Döküldünüz geldiniz. Ama ne dökülmek. Bakın, burası çok komik;

hatta şöyle denilse daha yeridir; aslında o sahillerde bulunan ağaçların tamamı yapay hindistan cevizidir. deseymiş o kalforniya üniversitesindekiler, tam kitabına uyacakmış bu söz

Kaliforniya Üniversitesi de nereden çıktı acaba?:confused:

Durun bir fikra da ben paylaşayım. İki adam bir yerde oturuyorlarmış. Derken yanlarına bir turist gelmiş. "Hello, can you speak English" demiş. Bizimkiler "Yok."
-French?
-Yok.
-Deutch?
-Yok.
"Thank you." demiş gitmiş turist. Bizimkilerden biri öbürküne "Biz de mi yabancı dil öğrensek?" demiş. Öteki de "Yok be, bu o kadar dil biliyor da ne oluyor." demiş. Sizinki de o hesap. Bence hemen Florida Universitesine bir e-posta atın. Her ne kadar mesajınızda sorduğunuz saçma soruların yanıtları yazımda olsa da bu soruları bir de onlara sorun. Eminim engin bilginizle onlar da ikna olur. Botaniğine de Hindistan cevizine de lanet olsun deyip mesleği bırakırlar.

Diğer forum üyelerinin yazdığı gibi özel bir durumunuz varsa geçmiş olsun. Bu arada paylaştığınız manzara resimleri güzeldi. Doğruya doğru.

Sιfιr bir 13-12-2019 20:37

5 Eklenti(ler)
Bu konuda ki görüşüm hala değişmedi. Üzgünüm yine fotoğraflar paylaşacağım, ama siz yinede inanmayın denize çok yapılan bu ağaçlandırma çalışmalarının görüntüleri fotomontaj değildir, daha buna benzer olarak çok görsel var isteyen gogul hazretlerinden kolayca teyit edebilir :)

Bu dikim şekli akdenizde yapılamaz, bizim kumsamllarımız daha tuzludur falanlar filanlar, demeyin; çünkü adama sorarlar: hiç denedinmi? Nereden teyit ettin akdeniz kıyısında hayatta kalamayacağını?

Akçay Εdremіt 15-12-2019 17:13

1 Eklenti(ler)
http://www.agaclar.net/forum/agaclar...tm#post1578143
Bu sıralar hindistan cevizi gündemi değişti herhalde, bu kervana birde halophyte kelimesi mi eklendi? Olmadı Datça hurmasının da tuz'cul olduğu falan ortaya atıldı.
Şu var ki, hurma palmiyesi ne kadar tropikal çöllerde yetişse, veya ne kadar egzotik bir tür olsa da, ak deniz de, hatta ege bölgesine bile kolay adapte edilebilir. Ancak şu var ki; ülkemizin bağıl nem oranı çöllerden çok yüksek olması sebebi ile belki meyve kalitesi çöllerde yetişen hurmalara nazaran iri olmayabilir.
Hindistan cevizi için ise, olay bambaşka, bırakın meyve alabilmeyi yahut meyve kalitesini falan konuşmak için çok erken, çünkü hindistan cevizi ağacının henüz hayatta kalabilitesi bile neredeyse imkansızdır, önce ağacı yetiştirmeyi başarın meyve işine sonra bakarsınız :D
Mesela Datça hurması ve Hindistan cevizini kıyaslarken, ortak nokta arama çabaları ile nereye varılacağını anlayabilmiş değilim... O kadar kaliteli toprak düzenleyiciler varken, üst düzey gübreler varken, nebiliyim yani gizli kök izolasyonları ile çözüm aramak varken; tuzu neden bir mucize gibi göstermeye çalışıyorsunuz, kaynağınız nedir?
Koskoca ülkede, bu iş ile alakalı o kadar uzman ve yetkili makamın, güya bilmediği görmediği bir şeyi ortaya koymaya çalışmak niye?
Hiç kimse göremedi de, bir tek siz mi fark ettiniz bunu? Bu kadar arge ve deneme yanılmalar var. O zaman eğer, iddianıza göre hindistan cevizi ağaçlarının, ak deniz kıyısında hayatta kalma ihtimali varsa, bunu test edin, haklı çıkarsanız, yapılan tüm araştırmaları madem baştan yazdırın, klavye başında yazarak bu işler yürümüyor, akıl vermeyin uygulayın bizlerde inanalım!

Şunu belirteyim ki; ülkeye özellikle erişkin palmiye ithalatları yasal değil, bu sebeple, size tavsiyem, çimlendirebildiğiniz tohumları serada bir kaç yıl büyütün, sonra kıyılara transfer edersiniz. Ha illa ben yeni filizlenmiş tohumu ya da henüz hiç filizlenmemiş tohumu kıyıya ekerim diyorsanız o da sizin bileceğiniz iş... Bence madem bu işe kalkıştınız üç ayrı aşamayı da deneyin, kıyı da tohumların filizlenme potansiyeli var mı hem bunu da teşhis etmiş olursunuz.
1) Birkaç yaşında büyümüş erişkin palmiyelerin ekimi
2) Filizlenmiş tohumların ekimi
3) Filizlenmemiş tohumların ekimi


Not: Başkalarının argo yorumları, tenkitleri onları bağlar, forumda ne döndüğünü bilemiyorum ancak, eğer tavsiye formunda bir şeyler karalamak gerekiyorsa, bu işe kafa yormayın, yol yakınken geri dönün, devlet değilsiniz, işinizi gücünüzü boş şeylere harcamayınız. Nacizane görüşüm, saksında bahçende yetiştir o na bir şey demem, ancak takıntılı boyutta kendinizi kaptıracak kadar önemli değil, hayat kısa, enerjinizi verimli şeylere odaklamaya bakınız.

E zaten elbette kabul görmüş dünya üzerinde bizlerde bir tuzu kuruluk modu da var, batılılar bizim yerimize her araştırmayı sağolsunlar yapıyorlar, yani nil nehrinde yaşayan dişi kırılmış bir timsahın bile damağına implanta varıncaya kadar yapıyorlar. Çok şeye gerek yok, evinize köyünüze bakın, dediğim gibi, devletten zengin değilsiniz, çevrenize hizmet edin, hindistan cevizine daha çok yol var.

Sιfιr bir 15-12-2019 19:27

Asıl sazancı olan kendinizsiniz , farklı hesaplarla girip , millete ucube damgası vurup , fişliyor musunuz ya da şişliyormusunuz belli değil. Hepi topu şurada yazan gerçek kişi sayısı beş parmağımı geçmez, hatta belkide o kadar bile kişi yoktur. Tutarsız yorumlarınız artık kabak tadı veriyor , önce kılavye başından kalkmamak ve boş iddialarla hiç bir şey yapmamaktan falan bahsederken , sonra duruma tam tersi bir elbise geçirip , yok bu işlerle bukadar uğraşmayın , boş işler hayat kısa diyorsunuz , artık bir yerde durmak şart. Uğraşalımmı uğraşmayalımmı? Arge marge işine kalkıştığım felan yok, merak etme gaza gelen bir yapım da yok, kafa karıştırma taktiğiyle algı yönetimini ancak sen evde kendi çocuğuna dene de, sütünü zamanında içsin. Hindistan cevizi üzerine tesis kurma, arge yapma meşgalesi niyetim olduğundan falan söz ettiğimi hiç hatırlamıyorum , böyle bir şeye gücüm yetse bile kalkışacak kadar enayi de değilim , hali hazırda zaten işletmemde çalışan tek elamanımın öğle yemeğini bile veremeyecek bir krizin içersindeyken , banane hindistan cevizinden şundan bundan. Süslü ama, üstü kapalı hakaret kokan yorumlarınız çok abes.

Akçay Εdremіt 16-12-2019 22:17

3 Eklenti(ler)
Yani evet dünyadaki referanslara bakılırsa, hindistan cevizi ağacının akdenizde yetişmeme sebebi yağışlı kış aylarıdır, ancak siz kıyı şeridi ekimi metodu kullanarak, kış mevsimi ile alakalı sorunu belki çözebilirsiniz ama, bu defa bitkiyi ayazdan değil, yaz aylarında tuz ve sıcaktan dolayı riske atacaksınız.

Tartışmaktan konuya odaklanamıyorum, taksit taksit yazamaktan yoruldum. Ancak küçük ve önemsizmiş gibi görünen, önemli bir şey var, hindistan cevizinin tolere edebileceği bir tuz oranı var. Akdeniz tüm dünya okyanuslarına kıyasla, bildiğim kadarıyla en fazla tuz oranını içermektedir, yaz ayları üstelik yağışsız geçeceği için, yoğun tuz bitkiyi yakabilir. Var sayalım kıyıya yakın bir dikim yapıldı, yılın 9 ayı yağışlı, zemin yağışlarla ıslanacağı için tuzu kısmen olsun azaltabilir, haziran, temmuz, ağustos ayları kurak geçeceği için akdenizin yoğun tuz içeren dalgaları bitkiyi öldürebilir.

https://tr.climate-data.org/asya/tue...a/alanya-1033/

Sιfιr bir 17-12-2019 16:24

2 Eklenti(ler)
Ha, ha, ha. Evet ak deniz o kadar tuzlu ki kenarında ot bile bitmez. Sizler hindistan cevizi yetiştirmeye engel olanlarsınız, bana ne Florida araştırmaların dan, Florida ile benim deniz minerallerin, havam, rüzgarım toprağım aynı değil ki, belki hatta onların kastettiği yerlerde denenmiş ve de yetişmezken, benim sahillerimde oralardan daha da güzel ve verimli olmayacağı ne malûm? İşte bir batılı ile ortadoğulu arasındaki fark bu, eminim o florida araştırmalarını yapanlar, benim söylediklerimin mantığını anlar ve test aşamalarını farklı yörelerde denedikten sonra bir karara varırlardı. İster yetiştirin, ister yetiştirmeyin, kimseyi enterese etmez, halâ ısrarla iddia ediyorum ki, eğer kıyılara şu fotoğraftaki yere, tarif ettiğim şekilde dikilirse kesinlikle hayatta kalacak, hatta meyve bile verecektir. İsterseniz bahse bile girerim. Hani troll dediniz ya, aksini ispatlamaya hazırım.

Örneğin:

Akçay Εdremіt 17-12-2019 17:10

3 Eklenti(ler)
Evet akdenizin yaz ayları kurak, hem kurak hemde tuzlu kıyılarda yetişme özelliği olan, çam ve zeytin ağaçlarının, veya akdeniz kıyısında yetişme özelliği olan tüm farklı bitkilerin, tuzlu zemini hindistan cevizine oranla nekadar tolere edeceğini tam biliyormusunuz? Hindistan cevizinin, bunu tolere edip etmeyeceği konusu bambaşka bir kıyastır.

Akdeniz kıyılarındaki florayı bir referans olarak almamalısınız, tüm bitkilerin yapısı farklıdır, örneğin çam ağacı tuz ve kuraklığa daha dayanıklı demekki, ancak hindistan cevizi kuraklıkta tökezler, sıcak havalarda özellikle bol sulama ister. Üç aylık yaz dönemindeki az gerçekleşen yağışları tolere edipte, iklime adapte olup olmayacağı konusu riskli bir süreç.

Son yıllarda popüler olan bu yöntemi yabancı forumlarda da anlatıyorlar, bugün keşfedilmiş bir şey değil, buyrun fotoğrafları buraya bırakıyorum. Bakın ilk en üstteki fotoğrafta, çok sayıda hindistan cevizi sahile dikilmiş, ağaçların ne kadar verimsiz oldukları belli, hepsi sararmış.

Israrla, buna rağmen macera seviyorsanız demekki... Neyse saygı duyuyorum, ayrıca her türlü iddiaya varım.

Sιfιr bir 17-12-2019 17:37

Bu kadar velvele, bu kadar demogoji, laf oyunları, en ince makul detayları bile paylaşmama rağmen her şeye bir kulp takmanız fazlasıyla tuhaf. Gün gibi ortada olan bir şeyi neden süslü laflarla evirip çeviriyorunuz. Sanki asıl troll sizler gibisiniz, bir kişi kaç tane ayrı ayrı hesabı kullanıyor kestiremiyorum ve hala kuşku içindeyim. Anladımki olay hindistan cevizinin burada yetişip yetişmeyeceği falan değil, aslında birileri hindistan cevizinin yetişmemesini istiyor! Gerçekten sebep ne? Hindistan cevizi istilacı bir bitki falanmı? Diğer bitkilere ya da insan sağlığına bir zararı falan var da ben mi bilmiyorum?

İstilacı bitki 18-12-2019 09:50

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Sιfιr bir (Mesaj 1579085)
Bu kadar velvele, bu kadar demogoji, laf oyunları, en ince makul detayları bile paylaşmama rağmen her şeye bir kulp takmanız fazlasıyla tuhaf. Gün gibi ortada olan bir şeyi neden süslü laflarla evirip çeviriyorunuz. Sanki asıl troll sizler gibisiniz, bir kişi kaç tane ayrı ayrı hesabı kullanıyor kestiremiyorum ve hala kuşku içindeyim. Anladımki olay hindistan cevizinin burada yetişip yetişmeyeceği falan değil, aslında birileri hindistan cevizinin yetişmemesini istiyor! Gerçekten sebep ne? Hindistan cevizi istilacı bir bitki falanmı? Diğer bitkilere ya da insan sağlığına bir zararı falan var da ben mi bilmiyorum?

Sizi gayet iyi anlıyorum, tarihte buna benzer çok olay yaşanmıştır:
'yapamazsın, edemezsin, boşuna deneme, bu olmaz'
falan denildikten sonra, kimileri neleri değiştirip ne başarılara imzalar atmışlar. Ruhunuzda böyle bir inanç veya ilham varsa aksini kanıtlayınız o zaman, burada ki atışmaların kimseye faydası yok.

Madem bu kadar iddialısınız, bunu kanıtlayınız, elle tutulur bir sebeple geliniz ve insanlar inansın. Tüm araştırmaları çürütmek istiyorsunuz madem bunu gösteriniz.

COMMENTS 19-12-2019 16:41

1 Eklenti(ler)
Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Sιfιr bir (Mesaj 1579085)
Bu kadar velvele, bu kadar demogoji, laf oyunları, en ince makul detayları bile paylaşmama rağmen her şeye bir kulp takmanız fazlasıyla tuhaf. Gün gibi ortada olan bir şeyi neden süslü laflarla evirip çeviriyorunuz. Sanki asıl troll sizler gibisiniz, bir kişi kaç tane ayrı ayrı hesabı kullanıyor kestiremiyorum ve hala kuşku içindeyim. Anladımki olay hindistan cevizinin burada yetişip yetişmeyeceği falan değil, aslında birileri hindistan cevizinin yetişmemesini istiyor! Gerçekten sebep ne? Hindistan cevizi istilacı bir bitki falanmı? Diğer bitkilere ya da insan sağlığına bir zararı falan var da ben mi bilmiyorum?

Hindistan cevizi lobisi olmadığı kesin, kim ne yapsın yahu senin cevizinin yetişip yetişmeyeceğini. İthalatı daha ucuz olan, aslında pekte gerekli olmayan baharatımsı olan bir şey için bu kadar da kafa patlatmak çok saçma, birileri seninle gırgır geçiyor. İnternette çöp bilgiler dolu, insanları donanımlı hale getirmekten ziyade oyalamaya, dikkat dağıtmaya yönelik yapılan kafa karıştırıcı yorumlara pekte itibar etmeyiniz. Alın bir etkinlik paylaşayım, belki bu da bir safsata emin değilim, konu ile doğrudan alakalı olup olmadığına emin değilim, ilginizi çekebilir, tüm çölleri tuzcul bitkilerle yeşertecek bir proje, yersen: https://johnbrianshannon.com/2014/10...orlds-deserts/

MeyveliTepe 19-12-2019 23:46

Bu başlıkta çok fazla üyenin üyelik isimlerinin başına sonuna boşluk vs. koyarak defalarca yeni üyelik alıyor. Aynı kişi ise niye? Farklı kişiler ise zaten yanıltıcı.

Bu şekildeki üyeliklerin paylaşımının niteliğine bakılmaksızın engelleneceğini bildirmek isterim.

Деревья Форум 21-12-2019 15:04

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi MeyveliTepe (Mesaj 1579167)
Bu başlıkta çok fazla üyenin üyelik isimlerinin başına sonuna boşluk vs. koyarak defalarca yeni üyelik alıyor. Aynı kişi ise niye? Farklı kişiler ise zaten yanıltıcı.

Bu şekildeki üyeliklerin paylaşımının niteliğine bakılmaksızın engelleneceğini bildirmek isterim.

Peki şu konuya da bir açıklık getirelim o zaman, profesyonel demesek de, o na yakın bir el çabukluğu ile forumda yapılan daha üst düzey hilelere ne dersiniz? Doğallık süsü verip, eski tarihli, bot ve kodlarla oluşturulan hesaplara bir yaptırımınız olacak mı? Geçenlerde bir kaç nick gördüm, 2007 tarihli, 12400 küsur mesaj kapasitesi olmuş, diğeri atıyorum 6411 falan mesaj kapasiteli bir hesaptı. Siz varın bunun adına trollük ya da sazanlık deyin, ancak sahiden birileri milleti inceden inceye makaraya sarmaya çalışıyor...

MeyveliTepe 21-12-2019 16:04

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Деревья Форум (Mesaj 1579224)
Peki şu konuya da bir açıklık getirelim o zaman, profesyonel demesek de, o na yakın bir el çabukluğu ile forumda yapılan daha üst düzey hilelere ne dersiniz? Doğallık süsü verip, eski tarihli, bot ve kodlarla oluşturulan hesaplara bir yaptırımınız olacak mı? Geçenlerde bir kaç nick gördüm, 2007 tarihli, 12400 küsur mesaj kapasitesi olmuş, diğeri atıyorum 6411 falan mesaj kapasiteli bir hesaptı. Siz varın bunun adına trollük ya da sazanlık deyin, ancak sahiden birileri milleti inceden inceye makaraya sarmaya çalışıyor...

Geçenlerde nasıl öyle bir nick gördünüz bilemedim. Zaten bugün saat 16:52'de foruma üye olmuşsunuz, üyelik isminiz de alfabede bulunmayan karakterle (kril alfabesine benziyor) ve 12 dakika içinde koca forumu baştan sona anlayıp 17:04'de bu başlığı bulup yorum yazmışsınız. Antep fıstığı ile ilgili de iki mesaj daha yapıp forumdan çıkmışsınız. Muhtemelen de sizi bu isimle bir daha göremeyeceğiz, bu yüzden o bahsettiğiniz nick nedir, bakalım demenin de bir anlamı yok herhalde.

Eomer07 21-12-2019 19:17

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi MeyveliTepe (Mesaj 1579225)
Geçenlerde nasıl öyle bir nick gördünüz bilemedim. Zaten bugün saat 16:52'de foruma üye olmuşsunuz, üyelik isminiz de alfabede bulunmayan karakterle (kril alfabesine benziyor) ve 12 dakika içinde koca forumu baştan sona anlayıp 17:04'de bu başlığı bulup yorum yazmışsınız. Antep fıstığı ile ilgili de iki mesaj daha yapıp forumdan çıkmışsınız. Muhtemelen de sizi bu isimle bir daha göremeyeceğiz, bu yüzden o bahsettiğiniz nick nedir, bakalım demenin de bir anlamı yok herhalde.

Tek kullanımlık hesaplar konusuyla ilgilenmeniz iyi oldu. Çünkü bu tür hesaplar istisnalar dışında birilerine sataşmak, ortalığı karıştırmak için açılıyor ve bir daha kullanılmıyor. Hesap aç, birisine sataş, birkaç gün bekle, hesap aç... diye devam eden bir algoritmaya sahipler. Bu konuda bir fikrim var. Gerçekten bir şeyler yazmak isteyen olursa engel olmayacak ama sadece sağa sola sataşmak için yazanları biraz yavaşlatacak bir fikir. Uygulanabilir mi bilmiyorum. Foruma üyelikten önce ön üyelik gibi bir aşama getirilebilir. Ön üyeden belirli sayıda -örneğin 5 gibi- mesaj yazması istenebilir. Bu yazılan mesajları sadece forum yönetimi görebilir. Forum yönetimi bu mesajları okuyup değerlendirdikten sonra ön üyenin üyeliğini onaylar ya da uygun görmeyip reddeder. Üyeliği onaylanan kişi de forumda yazmaya devam eder. Üyelik sürecini biraz uzatacaktır ama kaliteyi arttıracağını düşünüyorum.

Eomer07 28-12-2019 19:39

4 Eklenti(ler)
21 Aralık itibariyle kışa girdik. Hindistan cevizi için de zor zamanlar başlamış oldu. Kışa girerken ne durumda göstermek istedim. Paylaştığım fotoğraflar 26 Aralık tarihinde çekilmiştir.

Perşembe günü üç günlük yağışın sona erdiği gündü. Bu aralar hem yağmurdan hem de şiddetli rüzgardan muz bahçem zarar görüyor. Olumsuz şartlardan Hindistan cevizi de payını almış ve üzerine muz devrilmiş. Neyse ki sadece yapraklarında hafif zedelenme olmuş, göbek sağlam görünüyor. Resimde görülen koruma naylonunu ise yeniden düzeltmem gerekecek. Hem bir miktar ısıtır hem de rüzgara karşı korur diye etrafına naylon çekmiştim. İyi yapmışım, devrilen muz ağacı naylonun çıtalarına takıldığı için ceviz ezilmemiş.

Eklenti 702070

Neredeyse üç gün sürekli yağmur yağdı. Fotoğrafı çektiğimde ise yağmur dineli birkaç saat olmuştu. Toprağın üzerinde hiç su yok. Ben bunu toprağın geçirimi iyi olarak yorumluyorum.

Eklenti 702073

Hindistan cevizi ise sağlıklı görünüyor. Yapraklarında kahverengi ben büyüklüğünde lekeler var. Nedenini bilmiyorum, şimdilik tek can sıkan nokta o.

Eklenti 702071

Alttaki resimde ise göbek kısmını yakından çekmeye çalıştım. Kış gelmesine rağmen yeni yaprak büyümeye devam ediyor. benim için beklenmedik bir durum. Havalar biraz soğuyunca büyümesini durdurur diye düşünmüştüm. Yazınki kadar hızlı büyümüyor ancak büyümeye devam ediyor.

Eklenti 702072

Dediğim gibi hava bu sıralar genelde kapalı ve yağmurlu. Yine de geceleri 10°C'nin altına düşmüyor. Gündüzleri kapalı olsa da 15°C'nin üzerini görüyor. Güneşli günlerde 20°C'yi gördüğü bile oluyor. Tabi bu benim evin dışındaki veriler. Deniz kenarında olduğu için Hindistan cevizinin olduğu yere fazladan 1°C ekleyebiliriz. İlerleyen günlerde havalar biraz daha soğuyacak ancak Hindistan cevizini öldürecek derecelere düşeceğini sanmıyorum. Don olmaz demiyorum ama Hindistan cevizinin bulunduğu yer dona karşı oldukça korunaklı. Buradaki muzlarda soğuktan dolayı oluşan zararlar daha yüksekteki bahçelere göre oldukça düşük ve muzlar kışın bile yeşil kalıyor. Biz burada denize sıfır konumdaki bahçelere şakadan açık sera deriz. Hindistan cevizi hayatta kalırsa bunu kanıtlamış olacağız. Şunun şurasında iki ay sonra daha var. İnşallah, mart başında forumda Hindistan cevizimin sağlıklı resimlerini paylaşmak nasip olur.

siflera12 26-01-2020 06:57

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Eomer07 (Mesaj 1579518)
21 Aralık itibariyle kışa girdik. Hindistan cevizi için de zor zamanlar başlamış oldu. Kışa girerken ne durumda göstermek istedim. Paylaştığım fotoğraflar 26 Aralık tarihinde çekilmiştir.

Perşembe günü üç günlük yağışın sona erdiği gündü. Bu aralar hem yağmurdan hem de şiddetli rüzgardan muz bahçem zarar görüyor. Olumsuz şartlardan Hindistan cevizi de payını almış ve üzerine muz devrilmiş. Neyse ki sadece yapraklarında hafif zedelenme olmuş, göbek sağlam görünüyor. Resimde görülen koruma naylonunu ise yeniden düzeltmem gerekecek. Hem bir miktar ısıtır hem de rüzgara karşı korur diye etrafına naylon çekmiştim. İyi yapmışım, devrilen muz ağacı naylonun çıtalarına takıldığı için ceviz ezilmemiş.

Eklenti 702070

Neredeyse üç gün sürekli yağmur yağdı. Fotoğrafı çektiğimde ise yağmur dineli birkaç saat olmuştu. Toprağın üzerinde hiç su yok. Ben bunu toprağın geçirimi iyi olarak yorumluyorum.

Eklenti 702073

Hindistan cevizi ise sağlıklı görünüyor. Yapraklarında kahverengi ben büyüklüğünde lekeler var. Nedenini bilmiyorum, şimdilik tek can sıkan nokta o.

Eklenti 702071

Alttaki resimde ise göbek kısmını yakından çekmeye çalıştım. Kış gelmesine rağmen yeni yaprak büyümeye devam ediyor. benim için beklenmedik bir durum. Havalar biraz soğuyunca büyümesini durdurur diye düşünmüştüm. Yazınki kadar hızlı büyümüyor ancak büyümeye devam ediyor.

Eklenti 702072

Dediğim gibi hava bu sıralar genelde kapalı ve yağmurlu. Yine de geceleri 10°C'nin altına düşmüyor. Gündüzleri kapalı olsa da 15°C'nin üzerini görüyor. Güneşli günlerde 20°C'yi gördüğü bile oluyor. Tabi bu benim evin dışındaki veriler. Deniz kenarında olduğu için Hindistan cevizinin olduğu yere fazladan 1°C ekleyebiliriz. İlerleyen günlerde havalar biraz daha soğuyacak ancak Hindistan cevizini öldürecek derecelere düşeceğini sanmıyorum. Don olmaz demiyorum ama Hindistan cevizinin bulunduğu yer dona karşı oldukça korunaklı. Buradaki muzlarda soğuktan dolayı oluşan zararlar daha yüksekteki bahçelere göre oldukça düşük ve muzlar kışın bile yeşil kalıyor. Biz burada denize sıfır konumdaki bahçelere şakadan açık sera deriz. Hindistan cevizi hayatta kalırsa bunu kanıtlamış olacağız. Şunun şurasında iki ay sonra daha var. İnşallah, mart başında forumda Hindistan cevizimin sağlıklı resimlerini paylaşmak nasip olur.

Aradan baya zaman geçmiş Hindistan ceviziniz ne halde yerine iyice alıştımı 🤔

Eomer07 26-01-2020 18:14

4 Eklenti(ler)
Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi siflera12 (Mesaj 1580836)
Aradan baya zaman geçmiş Hindistan ceviziniz ne halde yerine iyice alıştımı 🤔

Pek alışamadı. :( Geçen haftaya kadar her şey iyi gidiyordu. Sadece nohut büyüklüğünde yağan dolu yapraklarına biraz zarar vermişti. Onun dışında bir sorun yoktu. Ancak geçen hafta hava sıcaklığı geceleri 7-8°C'ye kadar düşmüştü. Bunun üzerine nem çok düştü ve şiddetli rüzgarlar oldu. Cevizim bu kötü havalardan oldukça etkilenmiş. Yaprakları canını kaybetmiş. Diğer tropikal ağaçlarda da yaprakların soğuk rüzgarlardan yandığı oluyor ama onlar dalından budağından filiz verip iyileşiyor. Palmiyelerin böyle bir şansı yok. Varsa yoksa göbek. Göbeği sağlam gibi ama baharı görmesi yine de zor.

Eklenti 702722

Eklenti 702723

Oysa daha geçen hafta oldukça sağlıklı görünüyordu. Aşağıdaki fotoğrafları da 5 Ocakta çekmiştim.

Eklenti 702724

Eklenti 702725

Sizde durumlar nasıl?

siflera12 29-01-2020 07:31

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Eomer07 (Mesaj 1580866)
Pek alışamadı. :( Geçen haftaya kadar her şey iyi gidiyordu. Sadece nohut büyüklüğünde yağan dolu yapraklarına biraz zarar vermişti. Onun dışında bir sorun yoktu. Ancak geçen hafta hava sıcaklığı geceleri 7-8°C'ye kadar düşmüştü. Bunun üzerine nem çok düştü ve şiddetli rüzgarlar oldu. Cevizim bu kötü havalardan oldukça etkilenmiş. Yaprakları canını kaybetmiş. Diğer tropikal ağaçlarda da yaprakların soğuk rüzgarlardan yandığı oluyor ama onlar dalından budağından filiz verip iyileşiyor. Palmiyelerin böyle bir şansı yok. Varsa yoksa göbek. Göbeği sağlam gibi ama baharı görmesi yine de zor.

Eklenti 702722

Eklenti 702723

Oysa daha geçen hafta oldukça sağlıklı görünüyordu. Aşağıdaki fotoğrafları da 5 Ocakta çekmiştim.

Eklenti 702724

Eklenti 702725

Sizde durumlar nasıl?

Benimkinin yaprakları tamamen öldü sadece gövdesi canlı şu aralar hava baya iyi ama 2-3 kere -2 dereceleri atlattı.

Erdem Uluhan 06-02-2020 22:31

1 Eklenti(ler)
Deniz suyu temin etmeniz kolaysa, bir sprey yardımı ile deniz suyu ile yaprakları hafifçe ıslatın, kökünede bir fincan deniz suyu verin, çok abartmamak kaydı ile... Bu adaptasyon sürecine start verebilmeye destek için iyi olacaktır. Deneme için tek fidan kullanmayın bir kaç adet olsun, olmazsa da denemekten vazgeçmeyin, tekrar deneyin. Deniz suyunu zaten bir kaç ayda bir az miktarda uyum aşamasında vereceğiniz için toprağa veya çevre bitkilere zararı olmayacaktır, hatta minarallerde barındırdığı için faydalı bile olabilir, zaten eğimli ve geçirgen arazide hele hiç risk olmaz. Önemli olan bulunduğunuz beldenin hava şartlarına yönelik bir adaptasyon olacağı için, kırmızı topraktan yapılma, hazneli saksılarda kullanabilirsiniz, saksılarda gelişebilirler, büyük ölçüde erişkinliğe kadar saksıda tutup, sonra yine aynı beldeye transfer edebilirsiniz. Hörmetler

CevizMeviz 10-02-2020 15:38

eğer amaç insanlara doğru bilgi vermekse bunu düzgün yapalım. tuz emilimi yapan bitkiler topraktaki tuzu çeker, çevredi tarıma tuzun zararı kalmaz, tabi tutupta bir varil tuz dökmeyin.
tuza yatkın hücresel yapıdaki bitkiler topraktaki tuzu temizler.

deniz suyunu spreye koymayın spreyi bozar yani pompa ucundaki mekanizmayı tıkar. deniz suyunu başka bir yöntemle bitkilerin gövdesine ve yapraklarına fışkırtın. aynen buyurduğunuz gibi ek olarak, toprağın geçirgenliği ve yağmur hatta eğimli arazi de tuzu temizler.

Kök kısmına deniz suyu verirken, az ölçüde kullanın, çevreye geniş açıda yaymayın, gövde ile toğrağın birleştiği bölgeyi ıslatın yeterli.

hobiciakvarist 11-02-2020 14:06

Ben 3 adet Hindistan cevizi ile konunun başındaki nemli poşet yöntemiyle köklendirme ye çalıştım ama sadece çürüdüler maalesef. Sanırım çok taze olması gerekiyor? Sn. siflera12 demişti sanırım bu konuda: ceviz yerine doğrudan satılmakta olan ufak fide/ağaç alarak yapılabilir ancak bir diğer üye kırmızı palmiye zararlısından bahsetmiş (2006 link/haberi olsa da) ve ithalat yasak yazılmış. Hala güncel mi bilmiyorum tabi; eğer satılıyor ise yasağın kalktığını varsaymak yanlış olmaz sanırım. Eğer görürsem alıp denemeyi düşünüyorum (zaten cevizin tanesi 7-10 lira arası değişiyor 3 ceviz 30 lira çöp oldu ki daha fazla denemenin de bir şey değiştireceğini sanmıyorum, zira çok taze olmuyor sanırım cevizler geldiklerinde gümrük'te bekliyor vs).

Ayrıca Sn. Eeomer07 ve siflera12'ye çaba ve denemelerinden ve ayrıca ilerleyiş ve aşamalarını paylaşmış olmalarından dolayı tebrik ediyorum. Forum'ların mantığı bilgi, deneyim ve tecrübe paylaşımıdır netice itibari ile ve kendileri son dönemde bu yönde paylaşım yapan nadir kişiler. Gelişmelerden bizi haberdar etmeye devam edin lütfen.

Eomer07 12-02-2020 13:38

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi hobiciakvarist (Mesaj 1581775)
Ben 3 adet Hindistan cevizi ile konunun başındaki nemli poşet yöntemiyle köklendirme ye çalıştım ama sadece çürüdüler maalesef. Sanırım çok taze olması gerekiyor? Sn. siflera12 demişti sanırım bu konuda: ceviz yerine doğrudan satılmakta olan ufak fide/ağaç alarak yapılabilir ancak bir diğer üye kırmızı palmiye zararlısından bahsetmiş (2006 link/haberi olsa da) ve ithalat yasak yazılmış. Hala güncel mi bilmiyorum tabi; eğer satılıyor ise yasağın kalktığını varsaymak yanlış olmaz sanırım. Eğer görürsem alıp denemeyi düşünüyorum (zaten cevizin tanesi 7-10 lira arası değişiyor 3 ceviz 30 lira çöp oldu ki daha fazla denemenin de bir şey değiştireceğini sanmıyorum, zira çok taze olmuyor sanırım cevizler geldiklerinde gümrük'te bekliyor vs).

Ayrıca Sn. Eeomer07 ve siflera12'ye çaba ve denemelerinden ve ayrıca ilerleyiş ve aşamalarını paylaşmış olmalarından dolayı tebrik ediyorum. Forum'ların mantığı bilgi, deneyim ve tecrübe paylaşımıdır netice itibari ile ve kendileri son dönemde bu yönde paylaşım yapan nadir kişiler. Gelişmelerden bizi haberdar etmeye devam edin lütfen.

Bildiğim kadarıyla palmiye ithalatı tamamen yasak değil, kırmızı palmiye böceği görülen bazı ülkelerden yapılması yasak. İnternetten palmiye fidanları satılıyor. Örneğin aşağıdaki ilanda ürünün ithal olduğu belirtilmiş.

https://www.fidanistanbul.com/urun/5...,-saksida.html

Mesajınız için teşekkürler. Denememde gelişme oldukça paylaşım yapmaya devam edeceğim.

kutsalangemon 12-02-2020 14:46

Merhaba

Konu hakkında çok bilgi kirliliği var. İzmir'de ekiliyor dediği ağaç kral palmiyenin bir türü. Sera daha elindeki ağacın türünü bilmiyor. Hindistan cevizi Akdeniz havzasında kışın etkili olan kuzey rüzgarları ve yazın etkili olan kurak ve sıcak dönem sebebiyle yetişmez. Tropikal iklimlerde hava sıcaklığı 20 derecenin altına düşmez ve hemen hemen her gün yağmur yağar. Sıcaklık ve nem sabittir. Hindistan cevizi sıcaklık farkını tolere edebilecek bir bitki değil.

Aranızda tropikal iklimin hakim olduğu ülkelere gidenler mutlaka bilir, nefes almakta bile zorlanılacak kadar nem vardır. Bu nem oranını Marmaris, Antalya gibi yerlerle kıyaslamanız mümkün bile değil.

kutsalangemon 14-02-2020 14:16

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi insancık (Mesaj 1581880)
Selamün Aleyküm

İnatlaşmak için söylemiyorum, ancak abarttığınız gibi değil, akdenizin çoğu yerindeki nem kaydadeğer. Özellikle iskenderun, adana, mersin tarafı felaket. Gittiğim bir çok ülke de mevcut: örneğin, tam tropik Cidde(arabistan) biraz nemli idi, tam tropik olmayan Nepal,in sıcak kentleri bizim akdeniz sahillerinden daha rahat, nepalde hindistan cevizleri var ve meyve veriyorlar, hatta çoğu bölge yılın bir kısmında yağışta almıyor, ayrıca tam ekvatoral iklim olan maldivlerde bile o kastettiğiniz bunaltıcı havaya rast gelemedim. Ancak bunaltıcı olan tropik bölgeler de elbette duydum, hindistanın bazı bölgeleri, floridanın bazı bölgeleri, meksika ve körfezi civarı gibi... Her bölgenin kendine has bir ölçütü var.

Mevzu şu, şunu söylemeye çalışıyorum, nemli omayan, fazla yağış almayan ve tropikal olmayan bölgelerde de hindistan cevizi ağaçları var ve meyveye oturabiliyorlar.

Madem ithalat yasağı da kalktı, en azından bir kaç yaşında bari genç fidanlar atıyorum nepalde çoğaltılıp Türkiye iklimine uyarlanabilir, çünkü ülkemiz iklimine en yakın iklim nepal bölgesi gibi... Selametle, fikirlerimi istişare etmek istedim.

Merhaba

Neden inatlaşalım konuştuğumuz konu bitkiler :) Verdiğiniz örneklerde paralel uzaklığı olarak Türkiye'ye en yakın konum olan nokta Nepal fakat ortalama 27 derece paralelinde yer alan Nepal en güney noktası 36 derece paralelindeki Türkiye'den 900 km kadar daha Ekvator çizgisine yakın ve Nepal'de Muson iklimi hakim. Nispeten soğuk kış aylarında çok az yağış alıyor fakat sıcak yaz aylarında anormal derecede yağmur yağıyor. Bizde ise bu durum tam tersi. Nepal iklim anlamında Türkiye ile hiçbir benzerlik göstermez. Türkiye'de Muson iklimine benzer bir iklim de yoktur.

Hindistan, Meksika ve Florida gibi yerler de tropikal ve ekvatoral iklim kuşağı içerisinde bulunuyor. 25 derece enleminde bulunan ve ekvator çizgisine bizden 1100 km daha yakın Miami'de bile tropikal kasırgalar sebebiyle zaman zaman sıcaklıklar -5 derecelere düşüyor ve her yıl birçok tropikal bitki ne yazık ki bu soğuğa dayanamayıp ölüyor.

Cidde'de kuru çöl iklimi hakimdir. Yağış yok denecek kadar azdır. Cidde sahildeki hindistan cevizi ağaçları sürekli olarak sulanmakta ve nemli kalmaları sağlanmaktadır. Benzer durum Dubai'de de var.

Yine de Güney Kıbrıs'ta Stelios adlı bir ağaçsever arkadaşımız bir hindistan cevizi yetiştirmeyi başardı. İlk yıllarda kış aylarında hindistan cevizini elektrikli soba ile ısıttı ve kış yağmurlarından korumak için üzerine branda serdi. Şimdilerde 10 yaşını geçen hindistan cevizi oldukça bodur bir görünüme sahip ve her kış yaprakları yanıyor.

Devrekli 15-03-2020 17:08

1 Eklenti(ler)
Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Eomer07 (Mesaj 1579518)
21 Aralık itibariyle kışa girdik. Hindistan cevizi için de zor zamanlar başlamış oldu. Kışa girerken ne durumda göstermek istedim. Paylaştığım fotoğraflar 26 Aralık tarihinde çekilmiştir.

Perşembe günü üç günlük yağışın sona erdiği gündü. Bu aralar hem yağmurdan hem de şiddetli rüzgardan muz bahçem zarar görüyor. Olumsuz şartlardan Hindistan cevizi de payını almış ve üzerine muz devrilmiş. Neyse ki sadece yapraklarında hafif zedelenme olmuş, göbek sağlam görünüyor. Resimde görülen koruma naylonunu ise yeniden düzeltmem gerekecek. Hem bir miktar ısıtır hem de rüzgara karşı korur diye etrafına naylon çekmiştim. İyi yapmışım, devrilen muz ağacı naylonun çıtalarına takıldığı için ceviz ezilmemiş.

Eklenti 702070

Neredeyse üç gün sürekli yağmur yağdı. Fotoğrafı çektiğimde ise yağmur dineli birkaç saat olmuştu. Toprağın üzerinde hiç su yok. Ben bunu toprağın geçirimi iyi olarak yorumluyorum.

Eklenti 702073

Hindistan cevizi ise sağlıklı görünüyor. Yapraklarında kahverengi ben büyüklüğünde lekeler var. Nedenini bilmiyorum, şimdilik tek can sıkan nokta o.

Eklenti 702071

Alttaki resimde ise göbek kısmını yakından çekmeye çalıştım. Kış gelmesine rağmen yeni yaprak büyümeye devam ediyor. benim için beklenmedik bir durum. Havalar biraz soğuyunca büyümesini durdurur diye düşünmüştüm. Yazınki kadar hızlı büyümüyor ancak büyümeye devam ediyor.

Eklenti 702072

Dediğim gibi hava bu sıralar genelde kapalı ve yağmurlu. Yine de geceleri 10°C'nin altına düşmüyor. Gündüzleri kapalı olsa da 15°C'nin üzerini görüyor. Güneşli günlerde 20°C'yi gördüğü bile oluyor. Tabi bu benim evin dışındaki veriler. Deniz kenarında olduğu için Hindistan cevizinin olduğu yere fazladan 1°C ekleyebiliriz. İlerleyen günlerde havalar biraz daha soğuyacak ancak Hindistan cevizini öldürecek derecelere düşeceğini sanmıyorum. Don olmaz demiyorum ama Hindistan cevizinin bulunduğu yer dona karşı oldukça korunaklı. Buradaki muzlarda soğuktan dolayı oluşan zararlar daha yüksekteki bahçelere göre oldukça düşük ve muzlar kışın bile yeşil kalıyor. Biz burada denize sıfır konumdaki bahçelere şakadan açık sera deriz. Hindistan cevizi hayatta kalırsa bunu kanıtlamış olacağız. Şunun şurasında iki ay sonra daha var. İnşallah, mart başında forumda Hindistan cevizimin sağlıklı resimlerini paylaşmak nasip olur.

Selam Aleyküm
Şubat ayı sorunsuz geçtimi? Son durum nedir, merak ettim, hindistan cevizi ağacı yetiştirilmesi ile alakalı Türkiye'de ilk çalışma olarak sizinkine denk geldim.
Bir de bir görsel paylaşmak isterim, bu fotoğraftaki ülke nerede bilen var mı, tür olarak hangi tür bu palmiyeler? Gerçekten harika bir görüntü:

Eomer07 17-03-2020 08:45

3 Eklenti(ler)
Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Devrekli (Mesaj 1583654)
Selam Aleyküm
Şubat ayı sorunsuz geçtimi? Son durum nedir, merak ettim, hindistan cevizi ağacı yetiştirilmesi ile alakalı Türkiye'de ilk çalışma olarak sizinkine denk geldim.
Bir de bir görsel paylaşmak isterim, bu fotoğraftaki ülke nerede bilen var mı, tür olarak hangi tür bu palmiyeler? Gerçekten harika bir görüntü:

Aleyküm Selam;

Denemem maalesef başarısız oldu. Daha erken yazacaktım ama şöyle kafamda bir derleyip toparlayayım istedim. Aşağıdaki fotoğrafları 11 Martta çektim. Ocak ayının son haftası şiddetli bir kuru ayaz Hindistan cevizinin yapraklarının yanmasına neden oldu. -Düşük nem, düşük sıcaklık, geceleri 5°C kadar, şiddetli rüzgar- Bu koşullar altında Hindistan cevizimin yaprakları yandı ve kurumaya başladı. Şubat ayını yaprakları kuruyarak geçirdi. Sadece göbek kısmı kalmıştı. En son göbek de kurudu. Hâlâ göbek kısmında biraz yeşillik var ama o da uzun sürmeyecektir.

Eklenti 704185

Eklenti 704186

Eklenti 704187

Yine de kış boyunca yeşil kalan bir parça var.

Bu denememde Hindistan cevizi, hakkında hiçbir şey öğrenemeden kuruyup gitse üzülürdüm. Ama birşeyler öğrendiğim için mutluyum.

Öncelikle cevizin yapraklarında soğuk dışında herhangi bir hastalık ya da köklerde mantar oluştuğunu gösteren bir iz görmedim. Forumda sık sık yazılan kışın köklerde mantar oluşur o yüzden Hindistan cevizi kurur fikrinin altı boş.

Diğer bir konu ise düşük sıcaklık tek başına Hindistan cevizini öldürmüyor. Ama kuru ayazın şakası yok. Hindistan cevizinin palmiye olduğu için aklımda hep kalın sert yapraklar vardı ve ayazdan bu kadar etkilenebileceğini düşünmemiştim. Ancak Hindistan cevizinin yaprakları çok narin. Belki erişkin ağaçların yaprakları daha dirençlidir. Ayaz diğer tropikal ağaçların da yapraklarını ve ince dallarını yakıyor ancak onlar baharda yeniden filizlenebiliyor. Hindistan cevizinin böyle bir şansı yok.

Bütün yıl bir sıkıntı yaşamadan hatta kışın ilk günlerinde bile gelişimini sürdüren bir bitkinin sadece üç günlük olumsuz hava koşullarında ölmesi insana acaba dedirtse de aldanmaya gerek yok. Bu tür hava koşulları neredeyse her yıl görülüyor. Hatta zaman zaman daha şiddetli ayazlar da görmüştüm.

Denenmeye devam edebilir. Sonuçta Türkiye'de en korunaklı bahçe benimki değil. Geçirimli toprak, bol güneş, düzenli sulama. Bunun yanına bir de kuru soğuk rüzgarlara karşı korunaklı bir yer eklenirse daha farklı sonuç alınabilir. Denememden çıkardığım sonuç bu. Elime fırsat geçerse yine denemek isterim.

siflera12 23-03-2020 09:13

Benim Hindistan cevizi de ölü gibi görünüyor ama ilginç bir şekilde yeni kökler üretmeye başladı ne olucak bilemiyorum , aslında çok fazla ihmal ettim çok fazla suya maruz kaldı ve bu yüzden çürümeler oldu �� Uzun süre Hindistan cevizi ile ilgilenemedim bir takım problemler oldu ( çok büyük sorunlar yaşadım bu yüzden ilgilenemedim) şimdi ne olucak bilmiyorum ama kökleri canlı , gövdesi ölü anlamadım ��

siflera12 23-05-2020 18:54

Benimkisi öldü , don olacağı zaman çok ihmal ettim maalesef , o aralar çok kötü şeyler yaşadım bu yüzden ilgilenemedim [emoji17]

GM 5 Plus d cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

tropikalist 23-05-2020 19:34

acaba marketten alsak tutar mı

siflera12 23-05-2020 19:47

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi tropikalist (Mesaj 1589249)
acaba marketten alsak tutar mı

Tohumunu diyorsan kesinlikle taze olmalı o da yüzde 10 ihtimalle

GM 5 Plus d cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

Doku_Kültürcü 09-03-2021 12:21

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Thymus vulgaris (Mesaj 1604091)
Erzurum ve Bursa iklimi arasında uçurun fark var, Erzurum 2400 rakımda kestane bile yetiştirilmiş.
Denemeden bilinmez, doğrudur denenmiş bir çok örneğe dayanarak Türkiye 'de hindistan cevizi yetişmez düşüncesi hakim.
https://www.youtube.com/watch?v=EgrJRF6atPg&t=376s

Videoyu izledim. Şahıs, ne yetiştirdiğinin farkında değil. 3.32 dakikada gösterdiği meyve at kestanesi (bilimsel adı Aesculus hippocastanum). At kestanesi, düşük sıcaklıklara kestaneden daha dayanıklıdır. At kestanesi meyvesi saponin içerdiği için zehirlidir. Tüketmek için bu saponinin uzaklaştırılması gerekir.

HAWAii MiAMi 02-04-2021 12:34

Köklendirmek üzere bende tohum aradım ancak taze bulamadım, sanırım mahsul sezonu değilmiş.

Doku_Kültürcü 22-04-2021 13:20

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Thymus vulgaris (Mesaj 1606062)
Köklendirme işlemi için, meyveyi seçerken teraziye koyup en ağırını falan mı seçmek gerekiyor tazesini bulabilmek için?

Birde çimlendirmek için suda bekletiliyor ya hani ilk etapda, bu meyvenin bekletildiği suyun içersine indol butirik asit ilave etsem köklenme daha garanti olmaz mı?
https://www.youtube.com/watch?v=BieelvE_ZPI&t=100s

İndol butirik asit oksin denilen hormon gurubunda yer alır. Hindistan cevizi sütünde yeterince oksin zaten var. Aslında sadece oksin değil diğer bütün hormon guruplarından kimyasal maddeler içerir. Hindistan cevizini perlit gibi steril bir ortam içerisine ekin (meyvenin altında bulunan üç çimlenme noktası ıslak perlite temas etsin). Perlitin kurumasına izin vermeyin. Eğer ceviz canlıysa çimlenecektir.

Zihin kontrolü 27-04-2021 14:41

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Ejder İnciri (Mesaj 1606256)
Çimlenme ayrı, köklenme ayrı, belki çimlenme olduktan sonra amino asit ile birlikte IBA takviyesi de yapılabilir, belki adaptasyona da destek olur, bildiğim kadarı ile akdeniz ülkelerinde yetişmiyor, belki bir ihtimal bu sebeple yetişir.

Leonardit vs çok farklı desteklerde eklenebilir.

IBA 'yı şırınga ile meyve içine mi enjekte etmek gerekiyor yoksa kabuktan mı uygulanıyor, tam aklıma yatmadı, enteresan duyulmadık bir metotmuş.

Çimlenme ayrı, köklenme ayrı değildir, kök ile birlikte aynı gözden çıkar ikisi de. Saygılar

Hörmetler 26-06-2021 16:50

Aslında hindistan cevizi bitkisini yetiştirmenin bir çok yolu var, ancak mahiyet kalıcı olarak bir bitkiyi hangi iklime uyarlamak istediğiniz ile alakalıdır.

Bu başlık altında gördüğüm ise; ev içerisinde yetiştirilmekte olan saksı bitkileri mi ele alınıyor? Yoksa örtüsüz alanda yahut örtülü olarak hobi amaçlı uğraşlar mı ön planda?

Yoksa daha teknik ve kapsamlı çalışmalar mı ele alınmakta, bazen komik tartışmalar, bazı saplantılı kişilerin hindistan cevizini akdeniz ikliminde korumasız yaşatabilme hayali veya bir çok uçuk önlemler okudum.

Ticari anlamda ülkemizde üretimi sahiden imkansız, bu sebeple uğraşılmıyor, kültürümüz de hiç tanınmayan bir bitki.

Ancak farklı ülkelerde azımsanmayacak kadar fazla bu bitkiye aşina olanlar var.

Abscisic acid ile birlikte kaliteli hümik fulvik asitler, toprak düzenleyici tozlar sanırım bu hayali gerçekleştirebilir. Ayrıca ek olarak simbiyotik probiyotik gibi desteklerde, nemli soğuk toprak hasebi ile gerçekleşme olasılığı yüksek kök küf oluşumunu engelleyebilir.

Karşılaşılan sorunlar tam olarak nedir, deneme yanılmalar var mı hiç?

Foruma baktığımda iki kelimeden birisi kök çürümesi söylemi, ancak kökten önce bitkilerin baştan kendileri henüz soğuktan yanmış ve ölmüş; bir kaç yıl kökler tam gelişim sağlayana kadar yapraklar soğuk aylarda iyi korunmalı, bu hindistan cevizi için değil, her bitki için geçerlidir, ağaç yahut genç fidanlar bir yere taşındığında eğer gövdesi erişkin ise, 1-2 yıl tüm iştahını köklere verir, tohum yahut mini fidan ise daha da fazla zaman almaktadır, hayvan gübresi sakın vermeyin, bitkisel kompost ve diğer saydıklarım ile toprağı ve bitkiyi gövde ile yapraktan besleyin.

Rekor gelişim hakkında bir malumatım yok, palmiyeler üzerinde denenip denenmediği hususunu duymadım.

Kimse yok mu? 17-07-2021 16:19

1 Eklenti(ler)
Muzkentin denize bakan tarafında yetişir, bir iki yıl kışın örtü altına alınarak kök gelişimi derine atarda korunursa, sorun olmayacağını düşünüyorum. Çok zahmetli ancak kimse uğraşmaz. Forumdan da anlaşılacağı üzere elle tutulur pek bir referans yok gibi. Kıbrıs rum tarafında biri deniyor, uzun süredir takip ediyorum, hatta ölmek üzere falan derken toparladı, galiba 7. senesini tamamladı ve hala hayatda: https://www.palmtalk.org/forum/index...cyprus/&page=2

Subayevleri 19-07-2021 18:05

1 Eklenti(ler)
Hayır daha yakında da var, mesela Mısır Hurghada yetişiyor: https://www.google.co.uk/maps/place/...4!4d35.7247925

Gübre 29-07-2021 13:19

Yabancı forumlarda akdeniz havzası olarak iskenderiye sahillerinde var olduğu hatta meyve de verdiği söyleniyor.

Yalan Dolan 06-08-2021 16:49

Alıntı:

Orijinal Mesaj Sahibi Gübre (Mesaj 1609348)
Yabancı forumlarda akdeniz havzası olarak iskenderiye sahillerinde var olduğu hatta meyve de verdiği söyleniyor.

GPS görüntüsü falan varsa söyle, kaynak nerde?


Forum saati Türkiye saatine göredir. GMT +2. Şu an saat: 06:23.
(Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.)

Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2025