![]() |
|
|
|
#11 | |
|
agaclar.net
|
Dün geceden aklımda kalanlar: Önemli olan fındık üreticisi bir ülke olarak (dünya üretiminin yüzde 75'i, dünya ticaretinin yüzde 95'i) "bir duruşa" sahip olmamız. Engellemelere rağmen 2003 yılında Fiskobirlik sayesinde bu başarıldı. O zaman da bu fiyattan alıcı çıkmaz söylemleri vardı. Ama görüldü ki Avrupa ülkeleri yüksek denilen fiyattan da bu ürünü aldı. Yıllardır yaklaşık aynı miktarlarda ürün satılıyor. Fiyatın yüksek ya da düşük olması satılan miktarı ciddiye alınacak oranda değiştirmiyor. Sorun alivrecilerden kaynaklanıyor. Alivrecilerin bir bölümü, fındık satın alan alan Avrupalı büyük firmaların görevli elemanları gibi çalışıyor. Bir bölümü kendi başına çalışıyor. Ama hepsi içinde önemli olan olabildiği kadar düşük fiyata almak. Kendi aralarında önceden (kendi kafalarına göre, üretici ve üretici birlikleriyle görüşmeden) tahmini bir fiyat oluşturuyorlar. Bu düşük fiyatı, alım zamanı dayatmaya çalışıyorlar. Ne kadar ucuza alırlarsa o kadar çok kazanacaklar... Alivrecilerin politikacılarla yakın ilişkileri var... Bu düşük fiyatın geçerli olması için her yıl benzer oyunlar tezgahlanıyor.
Fındık da borsa gibi bazı etkenlerle dalgalanmaya hazır bir ürün. Sayın başbakanımızın "gidin paranızı fiskobirlikten alın" söylemi bu yüzden çok büyük önem taşıdı... Fındık fiyatı açıklandıktan sonra, o sezon bitinceye kadar değişmemeli. Avrupalı alıcılar, özellikle bundan rahatsızlık duyuyor. Fındık üreticileri, kendileri için haksız kazanç istemiyor. Fiyat belirleme hakkı istiyor. Ürün fazlası olduğu yıllarda, bu kısmın stoklanması gerekiyor. Satışlardan ayrılacak (toplanacak) bir fonla, fındığın doğrudan kendisinin, kendini stoklayacak parayı sağlayacağı savunuluyor. Ama tüm bunlar tek tek üreticilerin altından kalkacağı şeyler değil. Bu yüzden devletin bir "fındık politikası" oluşturması, üretici ülke olarak bir "duruşa" sahip olması gerekiyor. Ürün fazlası bahane edilip fiyat düşürülürse, bundan ülke olarak zararlı çıkılacağı söyleniyor. Fındık sorunu sadece fındık üretenlerin sorunu değil. Toplanması aşamasında Güney ve Doğu Anadoludan gelen ciddi sayıda kişi çalışıyor. Fiskobirlik için söylenen, inşaat, market işi yapacağına fındıkla ilgilen laflarının inşaat kısmı depremde zarar gören depolarının onarımına dayanıyor. Market (Fiskomar) konusu ise 1995 de başlanmış marketlere dayanıyor, yani yeni birşey değil. 2003'ten sonra açılmış yeni market yok. Fiskobirliğin kredi alaması konusu sanırım zaman darlığı nedeniyle ayrıntılı konuşulamadı. Oturuma davet edilen fındık alıcılarından hiç biri katılmadı... Katılanlar: Fiskobirlik Başkanı Salih Erdem Türkiye Ziraat Odaları Birliği başkanı Şemsi Bayraktar Giresun Ziraat Odası (GZO) Başkanı Özer Akbaşlı Adını unuttuğum biri daha... Özer Akbaşlı'nın söylediklerini bu kadar rakamı aklımda tutamadığım için tam aktaramamıştım, bunu internetten buldum, ekliyorum: Alıntı:
__________________
. | *** işaretli kelimeler için bakınız: Yanlış yazdığınız için görünmeyen kelimeler | | Forum Kuralları | Forum Yardım | Forum Kullanma Kılavuzu | Fotoğraf Yarışması Kuralları | Satış İlanı Kuralları | Düzenleyen malina : 09-08-2006 saat 10:28 |
|
|
|
|
|
|