Seçimler ve Çevre

[omereser]

SEÇİMLER VE ÇEVRE
Yerel seçimler yaklaşıyor. İnsanımız coşkuyla sokaklara dökülmeye hazırlanıyor. Yurdumuzda seçimler de tıpkı futbol maçları ya da düğünler gibi abartılır. Her yere asılan bayrak ve afişler, ucu bucağı görünmeyen konvoylar ve çalınan seçim müzikleriyle ortalık karışır.
Bu siyasi gösterişten kale, kervansaray gibi tarihi eserler bile nasibini alır. Bunların üzerine cırtlak yağlı boyalarla partilerin isimleri, sembolleri yazılır.
Geçen seçimlerden hatırlarsınız, caddelere asılan naylon poşet şeklindeki parti sembolleri vardı. Birbiri içine giren bu afişlerin zaten bir mesaj vermesi beklenemez. Seçimden sonra haftalarca asılı kaldıkları için de görüntü kirliliği oluşturuyorlardı.
Seçimden önce oluşturulan konvoylarda sık sık trafik kuralları ihlal edilir. Kırmızı ışıkta geçmeler, araçlardan yarı beline kadar sarkarak bayrak sallamalar, zincirleme trafik kazaları hiç de nadir değildir.
Seçimlerin olumsuz yanlarından biri de gürültü kirliliğidir. Hoparlörlerle donatılan seçim araçları defalarca caddeleri dolaşır. Evde hasta, yaşlı var mıdır düşünülmez. Çarşafta sallanıp zorla uyutulmuş bebekler akla gelmez. Sınıflarda ders yapan çocukların dikkati defalarca dağılır.
Avrupa’da çalışan gurbetçilerimiz, orada seçimlerin sakin geçtiğini ve insanların günü geldiğinde sessiz sedasız oyunu kullandığını belirtiyorlar.
Bu yılki seçimlerde çevrenin korunmasına yönelik bir takım düzenleme ve yaptırımlar getirildi. Artık partileri ve seçmenlerimizi çevreye saygı konusunda bir erdemlilik sınavı bekliyor. Dileğimiz bu düzenlemelere yasak olduğu için değil; uygar insan olmanın gereği olarak uyulmasıdır.