![]() |
|
|
|
#11 | |
|
agaclar.net
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 9,029
|
Alıntı:
Sn.SimoP, modelini verdiğiniz cihazın bu adresteki spesifikasyonlarında EN255'e göre COP değerleri arasında 7-8 seviyelerini göremedim? Yanlış bir yere mi bakıyorum? Benim bildiğim ev tarafının ısınma ihtiyacı ile COP değerinin bir alakası yoktur. Aksi halde Mayıs ayı gelip dış ortamdaki sıcaklık 25 dereceyi bulduğunda, artık evi ısıtma ihtiyacı kalmadığında cihazın COP değeri 20 filan dememiz gerekirdi. EN255 standardı, cihaza sağlanan kaynak (toprak) tarafı su derecesinden hareketle cihazın ev tarafı için (söz gelimi akümülasyon tankına) kaç derece ısınmış su sağlıyacağı ile ilgilidir. Standarda göre COP, toprak tarafından 0 derece alınıp akümülasyon tankına 35 derece su verilirken harcanan enerjinin hesabıyla ilgilidir. Bu hesaba sirkülasyon pompalarının kullandığı enerji dahil değildir. Toprak tarafındaki suyun, söz gelimi 15 derece olması durumunda pompa daha az ısıtma ile aynı çıkış suyu sıcaklığını yakalar. Bu bile cihazın COP değerinin yükseldiği anlamını taşımaz. Başka bir örnek vereyim. Diyelim ki dışarıda hava 15 derece ve bir açık hava kafetaryasını ısıtmaya çalışıyoruz. Şu üstü kapalı, yanları şeffaf branda ile kapalı, her tarafında açık hava delikleri olanlardan. Bu durumda cihaz non-stop çalışmak durumunda kalacaktır. Bunların da COP ile hiç bir ilgisi olmadığı gibi, yaz ya da kış çalışma süreleri ile de hiç ilgisi yoktur. Bizim evde de, evin iç ısısı sabit 22 derece olmak üzere, dışarıda hava <2 derece iken cihaz günde iki kere 1.5 saat devreye giriyor. Bunun dışındaki zamanlarda her yirmi dakikada, bir dakika devreye girerek akümülasyon tankındaki su sıcaklığını sabit tutuyor. Yani toplam çalışma süresi 4 saat. 20 dakikada bir devreye girmesi daha da geciktirilebilir. Hava 10 derece ile 18 derece arasında olduğu zamanlarda ise günde sadece bir kez, bir saat boyunca devreye giriyor. Bunların pompanın kendisiyle direk ilgisi yoktur. Evin tasarımı, ev tarafındaki kontrol sisteminin tasarımı ve binanın ısı kayıpları ile ilgilidir. Isı pompalarının ülkemizde yaygınlaşmamış olmasının bir sebebi, amortisman süresinin kısalığına rağmen ilk yatırım maliyetinin yüksek olmasıdır. Fakat en büyük sebebi, bilinmemesi ve hatalı mühendislik sebebiyle yapılan bazı yanlış uygulamaların yarattığı negatif izlenimdir. Bu yüzden, aman, bu konuyu tartışırken mümkün mertebe doğru bilgi veremeye çalışıp, yanlış anlaşılmalara engel olmaya çalışalım. |
|
|
|
|
|
|