![]() |
Bence sardunyanın kokusu kerevizin yanında parfüm gibi kalır. Bendeniz kereviz kokusundan nefret ederim. Hatta kereviz satılan tezgahtan havuç bile almam. Çünkü o bayık kokusunu herşeye bulaştırır. :(
|
Sayın Aaylin'e katılıyorum kereviz bana da kötü kokar, turşulara doldurup, bence caanım turşuyu da berbat ederler.
Bir de bahçenin heryerinden fışkıran yonca ve kuşekmeği... yetiştirmem gereken asıl bitkileri sarar, boğar, yol yol bitmez bu yüzden sevmem. Yoksa onların bile çiçeği, yaprağı incelenirse estetiktir aslında. Ben bana zorluk çıkaranları sevmiyorum. |
Sardunyaların kokusunun sevilmiyor olabileceğini anlıyorum da, afrika menekşesi neden sevilmez? Aklım almadı doğrusu:eek:
|
Ben de sardunyalardan pek hoşlanmam, tüylü tüylü, üstüme yapışacakmış gibi gelir, bitkinin gelişimini de şekilsiz bulurum. Ayrıca horoz ibiğinden, kedi tırnağından, soğan çiçeğinden de nefret ederim.
Gerçi kedi tırnağını sevmememin sebebi bitkiden kaynaklanmıyor ama... |
Başlığı yeni farkettim fakat bu başlık bu siteye hiç yakışmamış !
|
Beni üzen çok bitki oldu ama hepsini afettim. Az çok hepsini seviyorum.
|
Sadece kaktüslerden hoşlanmam. Asla yetiştireceğimi düşünemiyorum.
|
Çok düşündüm ama bütün olarak sevmediğim bir bitki bulamadım.
Rokayı ve dereotunu dikerim ama kokularını sevmediğim için dokunmam. Ayrık otunu ayıklamaktan hiç hoşlanmam ama boş yerlerde sergilediği görünümü severim. Yabani böğürtlen çok arsızdır, ama şekil verildiğinde doğal ve güzel bir çit oluyor, meyveleri de çok lezzetli. Isırgan otunu da şifası ve lezzeti için dikerim, eldiven giyerek koparınca sorun olmuyor.:rolleyes: |
Kılıç çiçeği, deve tabanı, aşk merdiveni bide kauçuk :((
|
Alıntı:
|
zakkum, kılıç çiçeği ilk aklıma gelenler bunlar :)
neden sevmediğimi hiç düşünmedim gerçi.. bu arada menekşeleri de çok sevmem ama nedense onlar beni çok seviyor. kızlarımın 2 tane var biri beyaz diğeri pembe renkli açar.. maşallah yediveren gibiler yaz kış açıyorlar. :) onun haricinde çiçek açmayan bütün salon bitkilerini severim. özellikle ağaç gibi olanları ! |
Bütün canlıları seviyorum. Politik gibi oldu biraz ama gerçek bu.. Her birinin bir amacı var bence, ama keşfedilmiş ama keşfedilmeyi bekleyen.
Ama beraber yaşamaktan çok hazzetmediğim bitkiler var. * Mesela çoğu ithal çiçeksiz salon bitkileri. (Hediye gelir diye ödüm kopuyor ki genellikle de geliyor. Ya ofise getiriyorum ya hediye ediyorum. Evde sadece bir Benjamin'im var. O da Fas'ta gördüğüm dev akrabalarının hatırına duruyor şimdilik. Belki bir gün ılıman bir yere taşınır ve Benjamin'i özgürlüğüne kavuştururum.) * Çanta çiçeğinden hoşlanmam. Çiçeklerini patlatasım geliyor. :) * Palmiyeler... Erguvan gibi İstanbul'un, Boğaz'ın simgesi olmuş ağaçlar varken, heryerin Palmiye ile donatılması hem yapay geliyor hem de itici... * En çok hoşlanılmayan çiçeklerin başında gelmiş Akşamsefası için yorumum olacak. Normalde kontrolsüzce çoğaldığından, kökü ayrı tohumu ayrı başa bela olduğundan sevilmemesi normal ama en acımasız koşullarda bile hayatta kalabildiği için bence takdir edilesi bir bitki. Deniz kenarlarında kumda bile çiçeklendirebiliyorlar. Bakımlı bahçelerde, tanzim edilmiş terbiyeli bitkilerin olduğu yerlerde haşarı çocuk oluyor. Ancak bu sene, çok bakamayacağım, çok masraf edemeyeceğim çorak bir alan için, gözüme hitap etsin kuru toprak görmektense akşam sefası dursun diye tohumunu topladığım bir bitkidir kendisi. |
Ben de akşam sefalarından nefret ediyorum. Sardunya ve her türlü menekşe de bu listeye eklenebilir.
Çiçeksiz salon bitkileri... Daha var da, şimdilik bu kadar... Bu başlığı ben de çok sevdim. Kendimden utanıyordum, üstte saydığım çiçeklere nefretle baktıkça.... |
Şöyle bir çıkarım yapabiliriz: Çokça gördüğümüz bitkileri sevemiyoruz. Onlara fazlasıyla alışmış oluyoruz galiba. Akşam sefası, menekşe ve sardunyaların en çok hoşlanılmayan bitkiler olduğunu ve hemen her bahçede en az bir tanesine rastlayabileceğimizi göz önünde bulundurursak.... Parklardaki acem halısı mı kaz ayağı mı hala karıştırdığım sukkulent türünün beğenenleri olduğunu duyduğumda çok şaşırmıştım. Bunu da seven var mı diye?! Parklardaki ekimlerini bile manasız bulurdum :D Hala da sevemedim gitti.
|
Çiçeksiz salon bitkilerini ''yetiştirmeyi'' sevmiyorum.
|
Bende kaktüs ve sukulentler dışındaki çiçekleri pek sevmiyorum.Ama beni en rahatsız eden patates çiçeği ve menekşeler.
|
Alıntı:
nefret çok kuvvetli bir duygudur. Bir bitkiden nefret etmeye pek anlam veremedim doğrusu, sevmemek, beğenmemek ayrı bir şey nefret etmek apayrı. Sardunyalar ile igili Güler hanım'ın bahçesini, menekşeler ile ilgili sayfaları ziyaret etmenizi önerim. Sevgiyle kalın. |
Arkadaşlar mesajları okudukca afalladım kendimden şüphelenmeye başladım galiba bende bir anormallik var ,ayrık otunu bile koparırken düşünür üzülürüm,yeşil olan her şey kabülümdür..
|
Sadece efelek..
Efelek, nam-ı diğer Labada!...:mad:
Bana en çok çektiren yabani ot. Bahçemdeki tüm güzel çayırları öldürme pahasına kullandığım çok yıllık ot ilacı, bir yıl önce diktiğim ceviz fidanını birazcık bulaşığıyla kuruturken, onların ancak üçte birini yokedebilmişti. Doğal olarak iş başa düştü. Bel küregi ve kazma yardımıyla tek tek sökmek zorunda kaldım. Bahçemi hazırlarken, iki yılda söktüğüm efelek sayısı Onbinlerle ifade edilebilir. Hele biri hiç aklımdan çıkmıyor. Havuç gibi olan kök uzunluğu, tamı tamına 45cm. idi. |
Demek birçok kişinin sardunyaya karşı bir antipatisi var ve bir de çiçeksiz salon bitkilerine. Hemfikiriz. Ortancayı sevmem nedense kötü kokuyor ondan sanırım.
Mumçiçeği sevmeyenleri pek anlayamadım. Sevilmez mi yahu? |
Sevmediğiniz bitki varmı yazısını görünce hele de bu forum da olsa olsa ayrık otu bağbozan ,gibi bitkiler yazılmıştır demiştim.Yazılanları görünce çok şaşırdım.Biz ayrık otunu bile yararlı hale getirdik, erozyanla mücadelede hiç bir bitkiyle yarışamıyacak kadar olumlu sonuç aldık toprağı çok güzel tutuyor.Çevreme baktımda sevmediğim bitki yok.
|
''Sevilmeyen bitki olur muymuş?'' sorusuna katılıyorum.. Bahçemdeki yıllanmış ayrık otlarının odunsulaşmış köklerine ve metrelerce uzayan dallarına bile hayran hayran bakarken, başkalarının çiçekli ya da çiçeksiz birçok bitkiden haz etmemesi çok şaşırtıcı..
|
Akşam sefası' nı ( arsız arsız her tarafta kolayca yetişebildiği halde sadece akşamları çiçek açtığı için ) ve Sardunya' yı ( yapraklarının kokusu itici geldiği için ) sevmiyorum.
|
Sevmediğim bitki var mı diye düşündüğümde aklıma bir türlü bitki ismi gelmiyor. Çok kilşe belki galiba ama yabanda yetişenleri bile hayranlıkla izleyebiliyorum.
Ama özellikle yetiştirmekten çekindiğim, edinmekte acele etmediğim bitkiler bir şekilde bana geliyor. Sonrasında yine aynı şey. Ben ona da bağlanıp deli gibi sevmeye ne isterse yapmaya başlar buluyorum kendimi. Tek sanırım saksıda biten küçük otlar bana rahatsızlık veriyor. Koparırken de şuncacık canlı ne uğraştı büyümek için, ben de gelip çekiverdim diye bir huzursuzluğa kapılmıyorum değil. Bahçem olunca kontrolsüz büyüyen yabanilere, otlara nasıl kıyacağım onu da bilmiyorum)) Çiçeksiz salon bitkilerinin ben çok sevmeme rağmen genelde sevilmemesini de anlayabiliyorum. Hep ödül isteriz ya şık bir şey, sık rastlanmayan, bu da öyle. Yaprağa bakmıyoruz daha çok albenisi olan çiçekler üzerinde duruyoruz galiba. Oysa çiçeksiz bitki bana da pek bir asil gelir. Kılıç çiçeği pek rağbet görmez ama çok güzel bakıldığında kocaman saksısıyla göklere meydan okur gibi yükseliyor. Bazı çiçekleri de özellikle salon bitkilerinden bazılarını sırf çocukluğumu anımsattığı için seviyorum. Ben nedense çocukluğumun içinde geçtiği çiçekleri özlüyorum, onlardan nedense bunalmamışım. Keşke çocukluğumdaki gibi olsalar da evler, deve tabanları, arap saçları, kılıçlar ve sarmaşıklarla dolsaydı. Şimdiki evlerde daha çok sahte çiçekler ve buz gibi mobilyalar var(( |
-Ayrık otu,
-Kavak ağacı, -Kaynana dili, -Brüksel Lahanası, |
Ayrık otu...Beni çok üzdü bahçemi düzenlerken.Ama yaşamak için gösterdiği o şanlı direnişe hayran oldum.Önünde saygıyla eğiliyorum.
|
Papatya,paşa kılıcı,sardunya,kauçuk,pittosporum,,ağaç hatmi,agave,aşk mediveni,petunya,mimoza. Biraz çok gibi ama. :D
|
Ot süceyrat denilebilecek, ayrık, köy göçüren, canavar otu.
|
Alıntı:
|
Sevmemek, nefret etmek ben bu kelimeleri yakıştıramdım bizlere. Bitkilerin bazılarını sevmeyebilirz, istemeyebiliriz, ilgisiz olabiliriz ama nefret etmek doğaya sevgiyle yaklaşmaya ve her canlıyı koşulsuz sevmeye ters geldi. Ayrık otunu sökerken bile öldürdüğüm için garip buldum. Ama sayın k dönmez'in dediği gibi bazı bitkilerin evde ve bahçede olmasından daha çok hoşlanmak mantıklı :)
İlginç bir başlık olmuş, merak ettiğim bir konuydu neden bazı bitkiler sevilmez bazıları sevilir diye. |
Forum saati Türkiye saatine göredir.
GMT +2. Şu an saat: 20:30. (Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.) |
Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2025