View Full Version : Turunçgil Yetiştiriciliği
Mine Pakkaner
01-06-2006, 23:20
TURUNÇGİL YETİŞTİRİCİLİĞİ
Dünyada olduğu gibi, ülkemizde de turunçgillerden en çok portakal yetiştirilir. Limon ve mandarin ise, birbirlerine yakın miktarlarda üretilir. En az miktarda yetiştirilen tür altıntoptur.
İKLİM
Turunçgiller Ülkemizde Akdeniz, Ege ve kısmen de Doğu Karadeniz bölgelerindeki, iklim şartlarının uygun olduğu yörelerde yetiştirilir.
Yetiştiriciliğini sınırlayan en önemli iklim olayı, düşük sıcaklıklar (don) dır. Türlerin düşük sıcaklıklara dayanıklıları farklılıklar gösterir.
Limon 0°C, portakal -2°C, altıntop -3°C ve mandarin -4°C’nin altında zarar görür. Zararın şiddeti don olayının süresine bağlıdır. Uzun sürerse zararı da artar.
İkinci önemli iklim faktörü, rüzgardır. Rüzgar hem şiddetiyle (ağaçların kırılması, meyve dökümü), hem de soğukluğuyla turunçgillere zarar verir.
ANAÇ
Akdeniz bölgesinde yetiştirilecek olan bütün çeşitlerin, uygun anacı turunçtur. Satsuma mandarin yetiştirilecek yöreler için ise, anaç olarak üç yapraklı ve melezleri uygun olmaktadır. Melezlerden Troyer ve Karrizo Sitranjları
kullanılmalıdır.
TOPRAK
Dikimden önce arazinin toprağı, mutlaka analiz ettirilmelidir. Toprak asitliği hafif veya nötr dolaylarında olmalıdır (pH= 5,5-6,5). Turunçgiller, bitki besin maddelerince zengin, süzek, geçirgen toprakları tercih eder. Toprağın derinliği en az 1 m olmalıdır. Taban suyu yüksek olan toprakları, hiç sevmez. Böyle yerlerde, mutlaka drenaj yapılmalıdır. Ağır bünyeli ve fazla kireçli topraklarda turunçgiller için tercih edilmez.
Turunçgil bahçesi yerinin seçimi
İklim, toprak ve sulama şartlarının uygunluğu araştırılır. Çukur ve alçak araziler ile, vadi tabanlarına bahçe kuramaz. Yöneyi güneye doğru olan araziler tercih edilir. Hakim soğuk rüzgarlara açık araziler ile, şehirlere çok yakın alanlar da tercih edilmez.
Don tehlikesinin bulunduğu yörelerde, bahçe tesis edilirken, korunma tedbirleri alınmalıdır.
BAHÇE TESİSİ
Turunçgil yetiştiriciliği için, öncelikle, kaliteli fidan üretimi veya temini gerekir.
Günümüzde virüsten-temiz Turunçgil fidanı elde etmek üzere, Antalya Narenciye Araştırma Enstitüsü, tesislerini hazırlamış olup; virüsten ari fidan üretimine .geçmiştir (Şekil 1). Bahçelerin virüssüz fidanlarla kurulması tercih edilmelidir (Şekil 2).
Sağlıklı fidanların, iyi ürün elde edebilmek için, dikiminde de özen gösterilmesi gereklidir. Dikimden önce, arazi parsellere ayrılır. Yabancı ot ve diğer bitkiler temizlenir. http://www.tarim.gov.tr/hizmetler/yayinlar/e-kitap/meyvecilik/turunc1.jpg http://www.tarim.gov.tr/hizmetler/yayinlar/e-kitap/meyvecilik/turunc2.jpghttp://www.tarim.gov.tr/hizmetler/yayinlar/e-kitap/meyvecilik/turunc3.jpg
Şekil. 1. Tüpte turunçgil fidanları Şekil
122488
Şekil 2. Rüzgar kıranlı turunçgil bahçesi.
122489
Kaliteli ve bol meyve elde edebilmek için, bahçenin kenarına rüzgar kıran dikilmelidir (Şekil 3). Bunun için, yayvan ve dikine gelişen serviler tercih edilir. Araları 1 m'den daha sık olmamalıdır.
Eğer arazinin tesviyesi bozuksa, dikim öncesi tesviye yapılır. Daha sonra, önerilen dikim aralıklarına göre, dikim yerleri işaretlenir. Turunçgillere kare dikim tercih edilir. Çeşitlere göre, dikim aralıkları 5 ila 8 m arasında değişir.
Tür ve Çeşit----------------------------------------------------------------------------------------Aralıklar
Vaşington portakalı
7x7m
Yafa-Valensiya portakalı
8x8m
Limonlar
7x7m
Satsuma mandarini
5x5m
Klemantin mandarini
6x6m
Altıntoplar
8x8m
Ülkemizde, uygun dikim zamanı ilkbahar dönemidir. Şubat ortalarında nisan sonlarına kadar, dikime devam edilebilir. Dikimden önce, fidanlarda budama yapılmalıdır. Naylon (polietilen) torbalarda yetiştirilen fidanlarda da, dikim budaması uygulanmalıdır. Fidanların tutması ve gelişmesi için, bu husus çok önemlidir. Naylon torbalardaki fidanlar,genellikle gölge evlerinde yetiştirildiklerinden; dikimden önce, topluca 10-15 gün süreyle, güneş altında bekletilmelidir.
Dikimin derin olmamasına çok dikkat etmelidir. Dikimden sonra toprak sıkıştırılmalı, fidan başına, enaz 35-40 litre can suyu verilmelidir. Dikimi yapılan fidanların gövdeleri, hava şartlarına (özellikle güneşe) karşı korunmak amacıyla, kalın bir kağıtla sarılmalıdır. Fidan büyüdükçe, kağıdın yerine kireç boyama da yapılabilir.
Sık aralıklarla dikilmiş eski bahçelerden, yeterli miktarda ve kaliteli meyve elde etmek için, ağaçların mutlaka seyreltilmesi gerekir. Bu suretle, her türlü bakım işlemi de kolay uygulanabilir hale gelecektir. Seyreltme, verilen plana uygun olarak, köşegen doğrultusunda yapılmalıdır.
http://www.tarim.gov.tr/hizmetler/yayinlar/e-kitap/meyvecilik/turunc4.jpg
BUDAMA
Budama; ağaçların dengeli ve kuvvetli taç oluşturması; verimlilik süresinin uzatılması; fazla ve kaliteli ürün elde edilmesi; uygun olmayan iklim koşullarıyla, hastalık ve zararlıların olumsuz etkilerinin ortadan kaldırılması; zirai mücadelede başarının artması; hasatta kolaylık; bazı durumlarda, verimden düşmüş ağaçların yeniden kazanılması gibi, yararlar sağlar.
Şekil budaması yapılmış olan fidanlar, bahçeye dikilince, 2-3 yıl süreyle budama yapılmaz. Eğer fidanlarda şekil budaması yapılmamışsa, bu işlem bahçede uygulanır (Şekil 5).
http://www.tarim.gov.tr/hizmetler/yayinlar/e-kitap/meyvecilik/turunc5.jpg
Şekil 3. Turunçgil fidanında şematik olarak şekil budaması.
122491
Fidan meyveye yatıncaya kadar, yalnız ana dallarla, bundan çıkan iskelet dalları kısaltılır. Sıkışıklık yapan, istenmeyen sürgünler çıkarılır.
Ağacın ortasından geçip, çatallaşma ve karışıklık yaratan dallar mutlaka alınmalıdır.
Budama öncesi ve budamada; ağaç değiştirirken budama aletleri, mutlaka ilaçlarla muamele edilmelidir. Turunçgillerde budama zamanı, kış soğukları tehlikesinin ortadan kalktığı ancak, ağaçların yeteri kadar uyanmadığı, Şubat-Mart aylarıdır. Ancak uçkurutan hastalığıyla bulaşık olan limon bahçeleri, sıcak aylarda (Temmuz- Ağustos) budanmalıdır.
Genel olarak, dikkat edilecek hususlar şu şekilde olmalıdır:
Öncelikle, kuru dallar alınır.
Obur dalların, büyümesine müsaade etmeden, her zaman alınması gereklidir.
Birbiri üzerine binmiş ve sürtünme meydana getiren dallardan, alttaki dallar çıkartılır.
Beş parmak ve daha kalın dalların yeri, kesimden 1 gün sonra, mutlaka macunlanmalıdır.
TOPRAK İŞLEME
Turunçgillerde, yıllık bakım işlerinden toprak işlemede; toprak ya işlenmez ya da en az düzeyde işlenir. Toprak işlemenin genelde amacı, yabancı otları imha etmektir. Bu işlem uygun ot öldürücü ilaçlarla da yapılabilir.
Akdeniz ve Ege Bölgesi koşullarında toprak; kışın örtülü bırakılarak, yazın işlenir. Turunçgiller, derin işlenmeye çok hassas olup; bu yapıldığında, kökler büyük oranda zarar görürler. Buna bağlı olarak, meyve küçük kalır ve ağaçlarda gelişme yavaşlar.
Turunçgillerde en uygun toprak işleme derinliği, 8 ila 12 cm civarındadır. Toprak, mutlaka tavlı olduğu zaman işlenmelidir. Toprak işleme aletleri ağır olmamalıdır. Ağır işleme, toprağın sıkışmasına neden olur; bu durumda ağaçların beslenmesi engellenir.
SULAMA
Genellikle, yaz aylarının kurak geçtiği; Akdeniz ve Ege Bölgelerinde, turunçgillerde sulama gerekir. Sulama suyu yeterli miktarda bulunmalı ve iyi kalite özellikleri taşımalıdır. Sodyum, klor ve bor gibi elementler, suda çok düşük miktarlarda bulunmalıdır.
Ülkemizde, turunçgillerin sulanmasında genellikle, çanak veya tava ile, karık usulü uygulanır. Yeni kurulan turunçgil bahçelerinde, karık usulü tercih edilmelidir (Şekil 6).
http://www.tarim.gov.tr/hizmetler/yayinlar/e-kitap/meyvecilik/turunc6.jpg
Türlerin su ihtiyacı değişiktir. En çok limonlar su ister. Daha sonra birbirine yakın miktarlarla altıntop ve portakallar gelir. En az su mandarinlerde verilir. Yıllık su ihtiyacı, 875-925 mm arasında değişir.
Sulama aralıklarının tespitinde, hava kuraklık durumu ve toprak yapısı, en önemli faktörlerdir. Nisan-Mayıs aylarında başlayan sulamalar havaların çok kurak seyrettiği, Temmuz-Ağustos aylarında, daha sık aralıklarla yapılmalıdır. İklime bağlı olarak yapılan sulamalar, Ekim-Kasım aylarına kadar devam eder. Turunçgillerde, 15 ila 35 gün arayla yapılacak yüzey sulaması genellikle yeterlidir.
Damla ve yağmurlama sulama da, Ülkemiz turunçgil bahçelerine girmiş bulunmaktadır. Bunların, verim ve kalite artışı yönünden önemli avantajları vardır. Özellikle sulama suyunun yetersiz olduğu yörelerde, başarıyla kullanılabilir.
GÜBRELEME
Turunçgillerde tekniğine göre gübreleme için, mutlaka ve toprak analizlerinin yaptırılması gerekir. Analiz için yaprak ve toprak örnekleri, Eylül ortasından Kasım başına kadar olan dönemde ve mutlaka uzman elemanlarca alınmalıdır.
Turunçgillerin gübrelenmesi ile ilgili, yaprak ve toprak analizleri Tarım ve Köyişleri Bakanlığına bağlı İçel, Antalya, Alata ve İzmir-Bornova'daki, uzman elemanların çalıştığı, modern laboratuarları bulunan, araştırma enstitülerinde yaptırılabilmekte ve gübreleme tavsiyeleri buralardan kısa sürede alınabilmektedir. Gübrelerin mutlaka bu tavsiyeler doğrultusunda verilmesi gerekir.
Genelde, en fazla miktarda gübre limonlara, en az mandarinlere orta derecede portakal ve altıntoplara verilir. Gübrelemede, ilk uygulama Kasım-Aralık aylarında yapılır. Bu devrede, fosforlu ve potaslı gübrelerle, çiftlik gübresi; ağacın taç hizasına açılacak 15-20 cm derinlik ve genişlikteki, çukur veya bant içerisine verilerek üzeri kapatılıp bahçe sulanır.
Azotlu gübrelerin ilk uygulaması ise, çiçeklenme devresinden önce yani tomurcuklanma dönemidir. Bu dönem genellikle Ocak sonu Şubat başına rastlar. Azotlu gübre, ağaçların taç çevresine serpilerek verilir. 2. uygulama ise; Mayıs ayı ortalarından, Haziran ayının ilk haftasına kadar olan devrede, sulama suyuyla birlikte yapılır.
Gerek gübre miktarında, gerekse veriliş şekil ve zamanlarında , tavsiyelere mutlaka uyulmalıdır.
HORMON UYGULAMASI
Turunçgillerde bitki gelişmesini düzenleyiciler (hormonlar) genellikle; meyve tutumunun artırılması (Klemantin mandarini) amacıyla kullanılır. Bununla birlikte, bazı çekirdeksiz çeşitlerde (Vaşington ve Yafa portakalları ile altıntoplar) Haziran dökümü ve hasat önü dökümlerinin azaltılması için de kullanılabilir. Bunun için, resmi kuruluşlardaki uzmanlara başvurulmalıdır. Aksi halde, beklenilen amacın tam tersi bir tepki elde edilebilir.
Uygulamalarda, bu faydaları sağlamak üzere, ruhsat almış maddeler kullanılmalıdır. Ruhsatı olmayan maddelerin kullanımı; hem beklenen faydanın çıkmamasına neden olur, hem de insan ve çevre sağlığı yönünden zararlar meydana getirebilir.
HASAD
Eğer yıllık bakım işleri tekniğine göre yapılmışsa; hasatta üreticinin yüzü gülecek ve daha çok ve daha kaliteli meyve elde edecektir. Hasat, uzman işçiler tarafından ve tekniğine uygun olarak yapılmalıdır.
Bütün ürünler gibi, turunçgillerinde, hasat zamanının tesbiti çok önemlidir. Zamanında erken veya daha geç yapılacak hasat; meyve kalitesini düşürür ve dayanıklılığını azaltır. Hasat, mutlaka olgun meyvelerde yapılmalıdır. Olgunluğun tespitinde, genellikle, meyvede usare oranı, şeker, asitlik ve meyve kabuk rengi değişimleri göz önüne alınır. Esasen, uzun yıllar boyunca hasat yapıldığından, hasat zamanın belirlenmesinde, fazla bir yanılma olmaz.
Hasat temizlenip ilaçlanmış makasla yapılmalı ve saplar uzun bırakılmalıdır. Hasat sırasında, hava açık veya güneşli olmalı, ağaçlar ıslak olmamalıdır. Hasatta merdiven kullanılmalı; hasat yapılırken ağaçlara zarar verilmemelidir. Hasada başlarken, önce ağaçların, etek dallarındaki meyveler toplanmalıdır. Hasat edilen meyvelerin zarar görmemesi için, toplama kaplarının içleri, düzgün olmalı veya gerekli önlemler alınmalıdır.
Hasat edilen meyvelerden, bereli ve hastalıklı olanları ayıklandıktan sonra, taşıma kaplarına konulmalıdır. Taşıma kapları, hastalık bulaşmalarını önlemek için, doğrudan toprağa konulmamalıdır. Toplanmış meyveler, bahçede 1 gece bekletilmelidir.
AMBALAJLAMA
Her ne kadar, hasat edilen meyveler, az miktarda olduklarında, bahçenin kenarında tasnif edilip ambalajlanabilirse de; meyve çoğaldığında ve iyi bir ambalaj yapmak için, mutlaka paketleme evleri kullanılmalıdır. Türkiye'de üretilen bütün meyveleri işleyecek kapasitede paketleme evi bulunmaktadır. Bunlar yetiştirme bölgelerine dağılmış durumdadır.
Taşıma kapları ile topluca paketleme evlerine getirilen meyveler, burada, bantlar üzerinde önce ayıklanır, daha sonra yıkama bölümlerinde, özel ilaçlı sıvalarla ve fırçalarla temizlenir. Gerekirse (özellikle ihracaat için) mumlanır ve kurutulur. Daha sonra, çaplarına göre boylanarak, uygun boyutlardaki ambalaj sandıklarına yerleştirilir. Bu suretle, meyveler iç ve dış pazarlama için, hazırlanmış olur.
122490
Ambalajlanmış turunçgil meyveleri.
DEPOLAMA
Turunçgillerde en ihmal edilen hususlardan birisi de depolamadır. Halbuki, depolamanın çok önemli avantajları bulunmaktadır. Bunlar;
- Ağaç üzerinde oluşan kaliteyi, meyve tüketilinceye kadar muhafaza etmek,
- Pazara düzenli olarak meyve arz edilerek, fiyat istikrarı sağlamak,
- Özellikle ihracaat için, toplu ve düzenli meyve temin etmek;
Bu avantajlardan yararlanabilmek için, meyveler mutlaka, soğuk depolara konularak muhafaza edilmelidir.
Turunçgil meyveleri, adi depolarda veya makineyle soğutulan depolarda muhafaza edilirler. Kış aylarında, adi depo olarak, havalandırılabilen herhangi bir oda kullanılabilir. Havalar ısındıktan sonra, bu odalarda meyve muhafaza edilmez.
Ülkemizde, "yatak limonculuğu" denilen işlem, buna örnektir. Kış aylarında hasat edilen limonlar, Mart ayına kadar üretildikleri yerlerdeki adi depolarda saklanır. Havalar ısınınca, Ürgüp'teki tabii mağaralara götürülür. Bu şekilde limonlar, Ağustos ayına kadar muhafaza edilebilmektedir.
Meyveler, adi depoya veya makine ile soğutulan modern depolara konmadan önce, ambalajlanmalıdır. Depolanacak meyveler, ambalajlanmadan önce veya ambalajlama sırasında, hastalıklara karşı mutlaka ilaçlanmalıdır. Aynı şekilde, soğuk depolarda temizlenip ilaçlanmalıdır. Kullanılacak ilaçlar için, resmi kuruluşlardaki uzmanlara başvurulmalıdır.
Soğuk depolara ambalajlanmış meyveler, ambalaj kaplarının arasından hava geçebilecek şekilde istiflenmelidir.
Turunçgil meyvelerinin depolanmasında, nispi rutubet genellikle % 85-90 olmaktadır.
Depo sıcaklıkları ile muhafaza süreleri, türler itibariyle aşağıdaki gibidir:
Mandarinler: 3-4 derecede 2-3 ay
Portakallar: 5-6 derecede 5-6 ay
Altıntoplar: 7-9 derecede 6-7 ay
Limonlar: 10-12 derecede 7-8 ay
Gerek hasat mevsiminin 9 aylık döneme yayılması; gerekse uzun sayılabilecek bir depolama süresine sahip olmaları nedeniyle; turunçgil meyveleri taze olarak pazarlanabilmekte ve tüketilmektedir.
Devamı bir sonraki mesajdadır.
Mine Pakkaner
01-06-2006, 23:30
TURUNÇGİL HASTALIKLARI
UÇKURUTAN HASTALIĞI
Özellikle de limonlarda büyük zarar oluşturan çok tahripkar bir hastalıktır. Yeni bulaşmalar en fazla sonbaharda ve ilkbaharda en az kışın olmaktadır.
Hastalığın Belirtileri
Yapraklar aniden solar, dalcıklar kurur. Limonlarda büyük dallar ve daha sonra bir veya iki yıl içinde ağacın tamamı kurur.
Kültürel Tedbirler
a) Bahçeye dikilecek fidanlar hastalıksız olmalıdır.
b) Hasta fidanlar imha edilmelidir.
c) Hastalıklı dallar budanmalıdır.
d) Gübreleme zamanı iyi ayarlamalıdır.
GÖVDE ZAMKLANMASI VE KAHVERENGİ MEYVE ÇÜRÜKLÜĞÜ
Hastalık, bitkinin toprağa yakın kök boğazı ve gövdesinde meydana geldiği zaman "Gövde Zamklanması" meyvelerde olduğu zaman "Kahverengi Çürüklük" adını alır.
122492
KİMYASAL MÜCADELE
a ) Gövde Enfeksiyonlarına Karşı
1. Sağlam ağaçlar Ekim, Ocak, Mart başlarında koruyucu olarak %2'lik Bordo bulamacı ile gövde ve kalın dallardan ilaçlanmalı.
2. Hasta kısımları, temizlendikten sonra 25-30 cm'den prümüs Alevi ile yıkanır, %0.3'lük Potasyum Permanganat ile fırça ile sürülerek ilaçlanır.
b) Meyve Enfeksiyonlarına Karşı
Ekim ayında ilaçlanır, gerekirse 15 gün sonra tekrarlanır. %1'lik Bordo bulamacı veya %0.3'lük Captan 50 kullanılır.
MAVİ VE YEŞİL KÜF
Genel olarak yeşil küf ve mavi küf aynı meyve üzerinde karışık olarak bulunur. İlk olarak mavi küf kendini belli eder ve bunun üzerine kısa zamanda yeşil küf kaplar. Yeşil küf ve mavi küf sporları havada her yana kolayca yayılır; meyveye yaradan girer. Yeşil küfle bulaşık meyve, mavi küfle bulaşık olana nazaran temas ettiği meyveyi daha çabuk hastalandırır.
122493
1- Kültürel Tedbirler
Hasattan önce çeşitli hastalık ve zararlılara karşı iyi bir mücadele yapılmalıdır.
Hasat sırasında meyveler yaralanmamalı ve yere düşen meyveler toplanmamalıdır.
Sarartma odası temiz tutulmalı ve önceden dezenfekte edilmelidir.
Paketleme evlerinde fazla yığın yapılmamalı ve çürük veya yaralı olanları ayırmalıdır.
Temizlenmiş ilaçlanmış veya ilaçlanmamış meyveler Difenilli kağıtlara sarılmalıdır.
Ambalaj sandıklarına meyveler sıkışık istif edilmemelidir.
2- Kimyasal Mücadele
Hasattan hemen önce veya sonra yapılarak meyvelerin ambalajlara ilaçlanmış olarak girmesi sağlanmalıdır.
TURUNÇGİL DAL YANIKLIĞI
Turunçgil Dal Yanıklığı turunçgillerin genel bir hastalığıdır. Etmen bakteri 28 ve 30°C larda en iyi gelişme gösterir gelişmenin en yüksek sıcaklığı 35°C, en düşük sıcaklığı 1 °C olup sıcakta ölüm noktası 51 °C' dir.
Etmen bakteri bitkiyi yaprak sapındaki bir yara veya bir çatlaktan girer.
MÜCADELESİ
1. Kültürel tedbirler
a) Gübreleme ve sulamanın ayarlanmasıyla yeni sürgünlerin kışa odunlaşmış olarak girmesi sağlanmalıdır.
b) Bahçe rüzgarlara karşı rüzgar kıranlarla korunmalıdır.
c) Aşırı hasta dallar kesilip yakılmalıdır.
2- Kimyasal Mücadele
Kasım ve Aralık sonunda %1-1,5’luk bordo bulamacıyla ilaçlama yapılmalıdır. Bununla birlikte çiçek tomurcuklarının teşekkülüne kadar havalar hastalığın çıkışına elverişli olduğu taktirde ilaçlamaya devam edilmelidir.
TURUNÇGİLLERDE KAVLAMA GRUBU VİRÜS HASTALIKLARI
Bu hastalıklar turunçgil ağaçlarında, ilkbahar sürgün büyüme mevsiminde yeni oluşan genç yapraklar ve damarcıklarında renk açılmalarına veya açık yeşil renkte bant oluşmalarına neden olur. Ayrıca yapraklar üzerinde küçük nokta şeklinde veya daha büyük çapta açık renkli lekeler oluşabilir.
122494
TURUNÇGİL GÖÇÜREN VİRÜS HASTALIĞI
Hastalık etmeni bir virüstür. Virüs bitkinin tüm aksamında bulunur. Ayrıca bu hastalık yaprak bitleri tarafından turunçgiller taşınabilir. Hastalık turunca aşılı ağaçlarda aşırı bodurluk, dallarda kuruma ve çalılaşma, geriye doğru ölüm, yapraklarda soluk yeşil renk ve matlaşma oluşturur.
http://www.tarim.gov.tr/hizmetler/yayinlar/e-kitap/meyvecilik/turunc9.jpg
SATSUMA CÜCELİK VİRÜS HASTALIĞI
Bu virüs ağacın tüm aksamında bulunur. Esas olarak yapraklarda belirti oluşturur. Ağaçların sürgünlerinde büyüme durur ve anormal şekilli yapraklar oluşur.
TURUNÇGİL TAŞLAŞMA VİRÜS HASTALIĞI
Hastalık bir virüs tarafından oluşturur. Bu virüs ağacın tüm aksamında bulunur. Hastalığın en belirgin özelliği meyvelerde küçülme ve özellikle yaz aylarında şiddetli meyve dökümüdür.
122495
TURUNÇGİL CÜCELEŞME HASTALIĞI
Ağacın tüm aksamında bulunur. Hastalık aşı gözü veya aşı kalemleri ile taşınır.
TURUNÇGİLLERDE GÖZENEKLEŞME HASTALIĞI
Ağacın tüm aksamında bulunur. Hastalık aşı gözü veya aşı kalemleri ile taşınır.
TURUNÇGİL PALAMUTLAŞMA VEYA YEDİVERENLEŞME HASTALIĞI
Turunçgil ağaçlarının besin taşıyan borularında bulunur. Hasta ağaçlarda yaprakların şekli bozulur, yapraklar küçülür. Küçülen ve şekli bozulan bu yapraklar çukurlaşarak kaşık şeklini alır. Dallarda boğum araları kısalır. Hastalıklı ağaçlarda yılın her mevsiminin çiçek ve irili ufaklı meyveler bulunması çok dikkat çekici bir durumdur.
VİRÜS VE VİRÜS BENZERİ HASTALIKLARIN TAŞINMA YOLLARI
Hasta ağaçlardan alınan hastalıklı aşı gözü ve kalemleri aşı bıçağı, budama aletleri, yaprak pireleri, afitler gibi böcekler sağlam ağaçlara bulaştırılır.
VİRÜS VE VİRÜS BENZERİ HASTALIKLARLA MÜCADELE
1- Hastalıklı ağaçlardan aşı gözü ve aşı kalemi alınmamalı, hastalıklı ağaçlarda kullanılan aşı bıçağı ve budama aletleri sağlam ağaçlarda kullanılmamalı.
2- Hastalık taşıyan yaprak pireleri ve afitler gibi böceklerle mücadele edilmeli.
3- Hastalıklı bitki dikilmemeli.
4- Bahçede hastalıklı bitki görüldüğü taktirde sökülüp yakılmalıdır.
FİZYOLOJİK HASTALIKLAR
ÇİNKO NOKSANLIĞI
Yaprakların damar araları sararır. Damarlar yeşil kalır. Yapraklar normale göre küçük ve şekilleri bozuktur. Meyveler gelişemez, küçük kalır. Verim ve kalite düşer. Meyvenin içi kuru sert lifli ve tatsız olur.
ÇİNKO NOKSANLIĞINI OLUŞTURAN ETMENLER
Çinko noksanlığı çoğunlukla kumlu, çakıllı, rutubeti çok yerlerde kendini gösterir. Yüksek asitli, ağır ve killi topraklarda fazla sulanan rutubetli bahçelerde de görülür. Ayrıca fazla miktarda organik madde verilen topraklarda da çinko noksanlığına rastlanmaktadır.
ÇİNKO NOKSANLIĞININ GİDERİLMESİ
Kültürel uygulamalar
a) Toprak ve iklimin uygun olmadığı yerlerde turunçgil bahçesi tesis etmemek.
b) Gübrelemeyi analiz sonuçlarının öngördüğü esasa göre yapmak,
c) Su tutan ağır toprakları sık sık işlemek,
d) Toprak kireçli ise bol çiftlik gübresi ve yeşil gübre ile ıslah etmek,
Kimyasal uygulamalar
Uygulama genellikle ilkbaharda gelişmenin en hızlı olduğu devrede veya hemen bu devreyi takiben yapraklara pülverizasyon şeklinde yapılmalıdır.
http://www.tarim.gov.tr/hizmetler/yayinlar/e-kitap/meyvecilik/turunc12.jpg
DEMİR NOKSANLIĞI
Demir Noksanlığı Klorozunun tipik belirtisi yapraklarda görülür. Demir, bitki yapısı içinde kolay taşınamadığı için yapraklarda sarıdan sarımsı beyaza kadar değişen bir renk bozulması olur. Ilk başlangıçta damarlar yeşil kalmasına rağmen ileri hallerinde yaprağın her tarafı sararır. Daha çok genç yapraklarda kendini gösterir. Çok şiddetli noksanlıklarda meyvelerin küçükken sarardığı da görülmüştür. Verim ve kalitedeki bozukluk da dikkati çeken önemli bir husustur.
Çoğunlukla kireçli ve alkali topraklarda kendini gösterir. Asit karakterli topraklarda fosfor düzeyi yüksek olduğu takdirde ortaya çıkar.
http://www.tarim.gov.tr/hizmetler/yayinlar/e-kitap/meyvecilik/turunc13.jpg
DEMİR NOKSANLIĞININ GİDERİLMESİ
a) Uygun olmayan yerlerde turunçgil dikimi yapılmamalıdır.
b) Sulama düzenli yapılmalıdır.
b) Kireçli, fosfatlı gübreler aşırı dozda kullanılmamalıdır.
c) Organik gübre kullanılmasına özen verilmelidir.
d) Toprak sürülerek havalandırılmalıdır.
Kimyasal Önlemler
Uygulamalar Mart-Nisan aylarında yapılır. Ayrıca demir içeren yaprak gübreleri de çiçek dökümünden sonra 15 gün ara ile iki defa pülverize edilebilir.
TURUNÇGİL ZARARLILARI
Kırmızı ve Sarı Kabuklu Bitler
Turunçgillerin dal, gövde, yaprak ve meyvelerinde bitki özsuyunu emerek zararlı olurlar. Meyveler küçük kalır, yapraklarda klorofilsiz oluşamaz, gözenekleri kapattığı için özümlemeye engel olurlar ve çok ileri zararlanma durumunda dalları hatta ağacı tamamen kurutabilirler.
Bu kabuklu bitler yerleşim alanlarına yakın, tozlu yol kenarlarında yoğun olarak bulunur. Budama, gübreleme, sulama, tavında toprak işlemesi gibi bakım işlemlerinin zamanında yapılarak ağaçların kuvvetli bulundurulması, ağaç taçları arasında 1-1.5 m aralık bulundurularak bahçe içerisinde hava akımının sağlanması, tozlu yol varsa tozun kalkmaması için gerekli önlemlerin alınması, gibi kültürel önlemlerin alınması bu zararlılarla mücadelede başarıyı arttırır.
Zararlının varlığı ve yoğunluğu kışın yapraklarda, ilkbaharda fındık büyüklüğüne ulaşan meyvelerde, sürgün veya yapraklarda, daha ileri dönemlerde iri meyvelerde yapılan kontrollerle belirlenerek mücadele zamanına karar verilir.
Unlu Bit
Bazen tek başına çoğunlukla koloni halinde, yumakçıklar şeklinde çanak yaprakların altında, bitişik meyve ve yaprak aralarında, göbekli portakallarda göbek kısımlarında bulunurlar.
Budama, gübreleme, sulama gibi bakım işleri yerinde yapılarak ağaçların kuvvetli bulundurulması, yabancı ot mücadelesi yapılması, ağaç taçları arasında aralık bırakılarak hava akımının sağlanması, gibi kültürel önlemlerin yerine getirilmesi gerekir.
Parazit ve predatörlerin bahçede başarılı olabilmesi için bunların faaliyetine engel olabilen karıncalarla iyi bir mücadele yapılması büyük yarar sağlar
Beyaz Sinekler
Beyaz sinekler bitki özsuyunu emerek ağaçların gelişmesinin azalmasına, meyvelerin küçük kalmasına, şeker oranının düşmesine, çıkardıkları tatlı maddeler ağaçların isli bir görünüm almasına ve ağaçların verimlerinin düşmesine neden olurlar.
Beyaz sineklerle mücadelede bahçe tesis edilirken bu zararlılarla bulaşık alanlardan yapraklı fidanlar getirilmemeli, eğer getirilecekse etkili bir ilaçla ilaçlanmalıdır.
Turunçgil beyaz sineğinin bulunduğu bahçelerde Aralık-Şubat ayları arasında ağaçlar meyvesizken tüm koşniller içinde tavsiye edilen yazlık beyaz yağlarla bir kış ilaçlaması yapılmalıdır.
Torbalı Koşnil
Bitkinin özsuyunu emerek gelişmesini yavaşlatır, hatta kurutur. Çıkardıkları tatlı madde ile yaprak ve meyvenin islenmesine neden olur.
Bahçede bakım işlemleri usulüne uygun bir şekilde yapılarak ağaçlar kuvvetli bulundurulmalıdır. Zararlı özellikle gövde kalın dallarda görüldüğünde bez parçası ile sıyrılarak temizlenmelidir.
Bu zararlı doğada bol miktarda bulunan bir gelin böceği tarafından tamamen kontrol edilebilmekte ve ilaçlı mücadeleye gerek kalmamaktadır.
Yıldız Koşnili
Bitki özsuyunu emerek ağaçların zayıf kalmasınâ, verim ve meyve kalitesinin azalmasına neden olur. Çıkardıkları tatlı maddeler nedeniyle ağaç ve meyveler isli bir görünüm alır. Ortalama olarak yaprak başına 1'den fazla zararlı düşüyorsa ilaçlama gerekir.
Yaprak Bitleri
Turunçgillerin taze sürgün ve yapraklarında genellikle koloniler halinde bulunurlar.
Bitki özsuyunu emerek yaprakların küçük kalmasına, kıvrılmasına dolayısıyla ağaçların gelişememesine, çıkardıkları tatlı maddeler sonucu yaprakların islenmesine ve ayrıca virüslerin taşınmasına neden olurlar.
Bahçede bakım işlemlerinin usulüne uygun olarak yapılması, gereğinden fazla azotlu gübre kullanılmamasına ve tavsiye dışı geniş etkili ilaçlara yer verilmemesi gibi kültürel önlemlerin alınması mücadeledeki başarıyı artırır.
Yaprakbitleri turunçgillerde en çok doğal düşmanı bulunan zararlılardan birisidir.
Yaprak Pireleri
Emgi yapmak suretiyle meyvelerde kabuk üzerinde lekelerin oluşmasına neden olurlar.
Mücadelesinde bakım işlemlerinin zamanında ve uygun bir şekilde yapılması, yabancı ot kontrolüne önem verilmesi, yaprak pirelerinin zararlı olduğu diğer kültür bitkilerinde bu zararlıya karşı mücadele yapılması gibi tedbirlerin alınması yarar sağlar.
Limon Çiçek Güvesi
Tırtıllar beslendikleri çiçekleri tahrip ederek meyve tutumuna engel olurlar. Mücadelesi için yaz aylarında çiçek açan virüslü ağaçların yok edilmesi, daima çiçek açan yediveren çeşitlenin bahçede bulundurulmaması vır bakım işlemlerinin usulüne göre yapılması gibi kültürel tedbirlerin alınması yararlı olur.
Harnup Güvesi
Kışı ağaçlar üzerinde veya altında bulunan dökülmüş meyvelerde, a§aç kabukları altında larva döneminde geçirirler. Temmuz ayında turunçgillere geçerek göbekli portakal ve unlu bitle bulaşık altıntoplara yumurta bırakırlar.
Akdeniz Meyve Sineği
Akdeniz Meyve Sine¢ine konukçuluk yapan bitkilerin (kayısı, Şeftali, incir , avokado, mandalina) turunçgil bahçeleri içine veya yakınına dikilmemesi, bu zararlıdan dolayı dökülen meyvelerin toplanarak derince gömülmesi gibi kültürel önlemler mücadelesindeki başarıyı artırır.
Pas Böcüsü
Larvalar ve erginler yaprak, filiz ve meyvelerde emgi yapmak suretiyle zararlı olurlar. Emgi sonucu meyve üzeri pas renginde lekelerle kaplanır.
Turunçgil ağaçları arasında sebze yetiştirilmemesi ve her türlü bakım işlemlerinin usulüne uygun olarak yapılması gerekir.
Mücadelesi için bir öncesi yıl bahçede pas böcüsü zararı görülmüş ise diğer zararlılara karşı yapılacak olan kış ilaçlamasında akarisitlere de yer verilmelidir.
Turunçgil Tomurcuk Akarı
Çiçekler normalden kısa, kalın ve çatallı olur. Böyle çiçeklerin çoğu meyve bağlayamaz, meyve bağlayanlarda tipik şekil bozuklukları olur. Yaprak ve filizler rozetleşir.
122496
Turunçgil Kırmızı Örümceği
Turunçgillerde yaprak ve meyve üzerine emme suretiyle beslenerek zararlı olurlar. Zarar gören yapraklar çabuk kurur ve erken dökülürler. Kuru ve sıcak havalarda yoğunluğu artar. Daha çok geniş etkili ilaçların kullanıldığı bahçelerde ortaya çıkar ve zararlı olurlar.
http://www.tarim.gov.tr/hizmetler/yayinlar/e-kitap/meyvecilik/turunc14.jpg
Kaynak: Tarım Bakanlığı Yayını
pınaryaprak
28-08-2006, 00:34
evde turunçgillerden mandalinayı yetiştiremedim.çok iyi bakım yaptığımı düşünüyordum ama yine ağacım kurudu.bu konuda doyurucu bir bilgi bulamıyorum.balkonum çok uygun şartlarda olan bir yer ancak yaprakları yeşilliğini koruyamadı.bahçeye diktim.orada canlanır umudundayım.Bir bilen varsa beni bilgilendirebilirse çok sevineceğim.
muhammed altan
28-08-2006, 23:25
pınaryaprak kardeşim hoşgeldin.bende yeni sayılırım.benimde senin gibi sorunum vardı.mine hanım yardımcı olmaya çalıştı sağolsun.benim de bir önerim;mandalin fidanını 4köşe çıta üzeri naylon örtü altına al ,bir yüzeyini alttan 30cm havalandırma penceresini (rüzgar yönünün tersine) hep açık tut.hergün güneşsiz zamanda yapraklarına kireçsiz su püskürt.birde toprak ihtiyacı kadar nemli kalması lazım.Ben 1.5 aydan beri limonlarıma yaptım çok filizlenme oldu yapraklar irileşti canlandılar .bakalım çiçek açıp meyve verecek mi?turunçgiller nem isteyen bitki olduğu için kısmi nemi böyle sağlayabilirsin.
subtropik iklim bitkisi olduğundan dolayı,arkadaşımızında dediği gibi bitkiye özel bi ortam yaratılmasında fayda var..
ayrıca kuruma,besin elementi eksikliği veya mantari bir hastalık sonucuda olabilir..
besin elementi eksikliği varsa NPK +iz elementli (özellikle içerisinde demir ve çinko ihtiva eden) toprağa ve yaprağa uygulanabilen gübreler kullanılması gerekmektedir..
hastalığa karşı önlem olarak bordo bulamacı uygulaması yapılabilir...
filiz hanım
09-11-2006, 14:42
verdiğiniz bu güzel bilgiler için gerçekten çok teşekkür ederim ayrıca böyle bir site hazırlanmasında ve bu sitenin pekiştirilmesinde emeği geçen herkese minnattarım gerçekten minnatarım bütün arkadaşlarıma ve hocalarıma bu güzel bilgilerden ötürü teşekkürü bir borç bilirim
sevgiler
Filiz
zmir den yediveren limon aldım. üstünde tam dokuz tane limon vardı. ankara da balkonda şimdiye kadar baktık. limonların hepsi sarardı ve çoğunu meyve gibi soyarak yedik çoluk çocuk. bundan sonrası için bilgi isteyecektim. ev ortamında mı tutayım. yoksa apartman boşluguna mı. sonuncu kattayım ve çatımız camla kaplı olduğu için yılın tüm aylarında aydınlık oluyor. ayrıca yeniden limon vermesi için başka bir limona ihtiyacı var mı?
muhammed altan
15-11-2006, 09:52
zmir den yediveren limon aldım. üstünde tam dokuz tane limon vardı. ankara da balkonda şimdiye kadar baktık. limonların hepsi sarardı ve çoğunu meyve gibi soyarak yedik çoluk çocuk. bundan sonrası için bilgi isteyecektim. ev ortamında mı tutayım. yoksa apartman boşluguna mı. sonuncu kattayım ve çatımız camla kaplı olduğu için yılın tüm aylarında aydınlık oluyor. ayrıca yeniden limon vermesi için başka bir limona ihtiyacı var mı?
sevgili kardeşim ankarada daha önce yaşadığım için biliyorum havası sert soğuk ve kurudur.o yüzden işin biraz zor;bence kışın çatıya ışık alması açısından koyabilirsin,yalnız şubatın don havalarında - 7 lerden korumak için odaya pencere kenarına alabilirsin tabi odayı arada bir havalandırman lazım .yazın da nem için bahsettiğim (yukarıda) gibi örtü altına ya da devamlı sulanan çimlerin arasına saksıyı koyabilirsin.ikinci limon dölleme açısından faydalı olabilir meyve tutumu için.
denizakvaryumu
15-11-2006, 11:16
hastalığa karşı önlem olarak bordo bulamacı uygulaması yapılabilir...
BORDO BULAMACI nedir ?Nasıl Uygulanır?
Her fidana uygulamak şartmıdır?
bence evde bordo bulamacı ile uğraşmayın captan veya dithane size fazlası ile yeterli olacaktır. bordo bulamacı bir bakır tuzudur... evde neden eski bakır kap kacaklarımızı atık dersiniz?
bu arada yaprakları devamlı gözlemleyin kırmızı örümcek pas lekeleri trhips gibi asalaklar da kolaylıkla barınmaya başlarlar bu gibi şartlarda
denizakvaryumu
15-11-2006, 13:29
bence evde bordo bulamacı ile uğraşmayın captan veya dithane size fazlası ile yeterli olacaktır. bordo bulamacı bir bakır tuzudur... evde neden eski bakır kap kacaklarımızı atık dersiniz?
bu arada yaprakları devamlı gözlemleyin kırmızı örümcek pas lekeleri trhips gibi asalaklar da kolaylıkla barınmaya başlarlar bu gibi şartlarda
Erkan Hocam,teşekkürler
anlaşılan yakında turuçgil hastalıklarından da başınızı ağrıtacağım ...
Mine Pakkaner
15-11-2006, 21:53
Bordo bulamacı evde uygulanması anlamsız ve imkansız bir bir maddedir. Bakır ve kireç ile hazırlanır. Uygun zamanda ve uygun şekilde kullanımı ile pek çok hastalıkta yarar sağlar. Ayrıca organik tarımda da kullanabilen nadir preparatlardandır.
Evdeki turunçgilinizde koruyucu ilaçlamayı yapmanıza gerek yok. Bir sorun çıkmadan ilaç vermeyiniz. Sadece gözleyiniz. Problem varsa müdahale edersiniz.
denizakvaryumu
26-11-2006, 21:40
selamlar
öncelikle turunçgillerin yer değiştirmeye hassas olduğunu belirteyim...kışın balkondan eve taşınan turuçgiller yaprek dökerek tepki veriyorlar ...yine çok sulama çok gübre verme yaprak ve meyve düşmesine neden oluyor....
bütün bunlara dikkat ettikten sonra büyük boy ticari turunçgiller yerine ev ve balkon tipi hibrit turunçgil tercih etmenizi öneririm...Ben öyle yapıyorum...Bahçe tipi turunçgiller ,ev ortamında malesef sorunlu....
http://www.agaclar.net/forum/showthread.php?t=2497
http://www.agaclar.net/forum/showthread.php?t=2495
örnek turunçgiller için linklere giriş yapın....Bu turunçgilleri bulamazsanız ülkemizde yetiştirilen ve ev ortamı için en çok satılan kamkat alın derim.
http://www.citrusplants.com/fukushu.htm
http://yusufustaoglu.sitemynet.com/meyveler/id7.htm
Sayın pakkane:
Antalyanın bazı bölgelerinde kışın soğuktan narenciyeler zarar görmekte.
Ağaçları soğuğa karşı koruyan ilaç olduğunu söylediler.Daha doğrusu köylülerden birisi duymuş.Konuyu bana ilettiler.İlacın ismine rastlayamadım ve birde size sorayım dedim.
Mine Pakkaner
11-01-2007, 19:30
Sayın Sgörünüş, böyle bir ilaç bilmiyorum.
ardaezgi
19-02-2007, 09:18
Merhaba 3 yıldır çekirdekten yetiştirmeye çalıştığım 2 limon ağacı var. Limonlara evde baktığım için sanırım bu başlık altında sormam daha doğru olacak.Limonların ikiside yukarı doğru uzuyorlar.Tek bir ana dal ve ondan çıkan yapraklar var. Son bir yıl içerisinde 1,5 metreyi aştılar.Yaprakları gayet iyi ve sağlıklı ama ana dal çok ince. Kapalı balkonda duruyorlar ve sabah güneşi alıyorlar.Bitkiler konusunda geniş bir bilgiye sahip olmadığımız için aşılama ve budama yapmadık.Turunçgil yetiştiriciliği konusunu incelerken budamayla ilgili biraz fikir sahibi oldum, sanırım budama için biraz gecikmişiz. Toprağını belli aralıklarla değiştirdik ve besledik.Ana gövdeyi kalınlaştırmak ve limon elde etmek için uygulayabileceğimiz basit önerilerde bulunabilir misiniz? Yoksa onlara bir zarar vermemek için bu tür işlemleri yapabilecek bir fidanlığa götürmek ve yardım almak daha mı doğru olur?
Saygılarımla!
lerdemir
19-02-2007, 10:05
Sayın Klimanjaro ve Mine Hn,
Yukarıdaki mesajda detaylandırılan çiçek yapılarına ilişkin olarak, benim özelimde, Kıbrıs Limonu çiçeği hangi sınıfa giriyor ve bu meyvenin çiçeklerine özel olarak hangi yöntem ile ev içinde tozlaşma sağlayabilirim?
İlginiz ve ayırdığınız zamanınız için teşekkürlerimle...
lerdemir
19-02-2007, 10:29
Sevgili Ezgi Arda,
Ben de evimde limon yetiştiriyorum, ancak benimki fide halinde idi ve aşılanmıştı.
Çekirdekten limon yetiştirildiğinde bildiğim kadarıyla fidenin aşılanması gerekiyor meyve vermesi için. Onun için konuyu bilen birisi tarafından aşı yapılması gerekecek.
Budama konusunda ise yanlış ve cahilce bir yönlendirme olmaması için sessiz kalmalıyım. Yoksa bana kalsa, o kadar zayıf ve uzun bir ana gövdenin ileriki zamanlar için sağlıksız olacağını düşünüp, hem de aşılama yapacak iken "dizinizin hizasında kesin ve bu arada da aşısını halledin" derdim... Ama demiyorum :D
En iyisi "Bir bilen"e danışmalı... :o
Ya da, daha da en iyisi, Turunçgil Yetiştiriciliği (http://www.agaclar.net/forum/showthread.php?t=1295) başlığı altında bu konuyu gündeme getirmek; çünkü bu sorunuz için en uygun yer orası; hem orada da "bilen" kişiler mevcut; sorunuza tatminkar yanıt almanız kolaylaşacaktır.
Üstelik, gördüğüm kadarıyla sevgili Todor da size aynı yönlendirmede bulunmuş "Yeni gelen arkadaşlar, kendinizi tanıtın... (http://www.agaclar.net/forum/showpost.php?p=76148&postcount=2526)" başlığında...
ardaezgi
19-02-2007, 15:55
Yardımlarınız için teşekkürler!
Turunç Yetiştiriciliği başlığı altındaki bilgiler oldukça kapsamlı,bu konuda oldukça acemi olduğum ve limonumu bahçede değilde evde yetiştirmeye çalıştığım için bu sayfaya geçtim,sorumu turunç yetiştiriciliği başlığına göndereceğim.
Saygılarımla!
lerdemir
19-02-2007, 16:28
Madem evde yetiştireceksiniz limonunuzu, benim yaptığım bir hatayı bari siz yapmayın ve olur da limonunuz çiçek açarsa, sadece onlara merakla ve sabırsızlıkla bakıp çiçeklerin meyvaya dönüp dönmeyeceğini gözlemleyerek boşa beklemeyin; o canım çiçeklere yazık olur zira. Bir sezonu boşa harcamış olursunuz.
Çünkü, ev içindeki ortamda, pek çok meyve ve sebzenin çiçeğinde olduğu gibi, limonun da çiçeğinin açtıktan sonra meyveye dönmesi için tozlaşma denen durumun gerçekleşmesi gerekiyor. Aslında bu döllenme diye tabir edilebilecek bir durum. Çiçekteki/farklı çiçeklerdeki/farklı bitkilerdeki (bu ayrımın sebebini aşağıda vereceğim bağlantıda göreceksiniz) dişi ve erkek unsurların biraraya gelmesi yani.
Tabiatta bunu doğal mekanizmalar gerçekleştiriyor, ancak ev içindeki kapalı ortamlarda bu tozlaşma kendiliğinden gerçekleşmediğinden ötürü, eğer vereceğim bağlantıda söylenenleri yapmazsanız, benim gibi, açan 30-40 çiçeğe rağmen, tesadüfen (nasıl olmuşsa olmuş) döllenmiş 2 çiçek dışında meyveye dönemeden kuruyup dökülen canım limon çiçeklerinize dövünürsünüz.
Şimdiiiii; o sihirli bağlantı ise şurada (http://www.agaclar.net/forum/showthread.php?t=905&page=23).
Kolay gelsin... ;)
lerdemir
20-02-2007, 09:20
Ayrıca, sebze ve meyve çiçeklerinin tozlaşması ile ilgili Ankara'dan bir üyemizin şöyle (http://www.agaclar.net/forum/showpost.php?p=76352&postcount=9) bir tecrübesi olmuş; soğuk üfleyen saç kurutma makinası kullanmış.
Biz de bundan sonra deneyebiliriz sanırım; tabii uzman arkadaşlarımız bu durumda bu hata görmüyor iseler... :confused:
Mine Pakkaner
21-02-2007, 14:36
Limonun çiçeği hermafrodittir. Yani hem erkek hem dişiyi bünyesinde barındırır.
Lerdemir limon döllenmesi için başka bir foruma (http://www.ziraatci.com/forum/topic.asp?TOPIC_ID=656&ARCHIVE=) konuk olup bir ziraat profesörünün ağzından bilgi alalım.
lerdemir
21-02-2007, 18:19
Mine Hn,
Yönlendirmeniz için çok teşekkür ederim; ancak benim anladığım kadarıyla verdiğiniz bağlantıdaki sözün özü şu:
- Evde limon yetiştirmeyin ("Ekolojik kosullarin gerçek anlamda uygun olmadigi yerlerde limon yetistiriciligi yapilmamali")
Ama evde keyif ve hobi amaçlı bir yetiştiricilikte "tozlaşmayı şu yöntemler yapınız" benzeri bir tarif veya yönlendirme göremedim.
Umarım yanlış anlamışımdır... :(
Mine Pakkaner
21-02-2007, 19:06
Sizinki balkonda değil miydi çiçeklenme zamanı? Arılar ve böcekler bu işi halleder. Bir sulu boya fırçası ile siz de çalışabilirsiniz :) Balkonda rüzgar da size yardım eder elbette.
lerdemir
22-02-2007, 11:52
Evet balkonda idi, o dönemde çiçeklenmişti, şu an üzerinde bulunan 12-13 tane meyve de o dönemde oluşmuştu; halen de sağlıklı bir biçimde büyümeye devam ediyorlar. Hatta meyveye ilk dönen limonda (http://www.agaclar.net/forum/showpost.php?p=42108&postcount=480) sararmalar başladı.
Hasat zamanı yaklaşıyor anlaşılan.
Ancak, başka bir başlıktaki sizin de uyarınız (http://www.agaclar.net/forum/showpost.php?p=55907&postcount=7) ile, İstanbul'da -Kurban Bayramı öncesinde- havalar iyice soğumaya başlamadan hemen önce balkondan evin içine almıştım limonu.
İçeri aldıktan 3-4 hafta sonra onlarca çiçek açtı heryerinde; ilk hafta döktüğü yapraklardan daha çok sayıda taze yaprakcıklar çıkardı, dallar sürdü bir kaç tane; yaklaşık 30-40 tane çiçekten bir ikisi dışında meyveye dönüşmedi çiçekler... :(
Şu anda da halen evin içinde muhafaza ediyorum o tatlı kızımızı...
Durumumuz bu maalesef...
Not: İlgi, takip, gösterdiğiniz sabır, anlayış ve yardımlarınız için teşekkürler ederim.
21 Yılını İzmir'de geçirmiş biri olarak, limon ağacı sahibi olmak istiyorum, anı olacak herhalde, bilemiyorum.
Ancak şu an Kırklareli'de oturuyorum ve burası da elbette İzmir'e nazaran kışları sert olan bir bölge. Bu da gözümü biraz korkutuyor. Elbet burası Ege kadar güneşli değil. Limon ağacı edinsem burada yaşatabilirmiyim? Nelere dikkat etmeliyim?
Üyelerin 2006'da yaptıkları yazışmaları okudum, Mine Hanımınkini de. Kafam 2 noktada karıştı. Limon çekirdekleri pamuk arasında mı çimlenecek, yoksa, bilenlerin belirttiği gibi, yıkanıp, çekirdek boyu derinliğinde direkt toprağa gömülüp, oksijenli ılık su ile ilk sulaması mı yapılacak? Böyle yapınca, çimlenme gerçekleşince, cücüklerin yeri değiştirilecek mi? Yoksa zaten topraktalar, orada mı kalmaya devam edecekler (ne kadar süreyle)? Diyelim tuttular, ne zaman aşılanacak?
Zor kış şartlarında -gerçi bu yıl bana hoşgeldin kışıydı herhalde, bahar gibi geçti- evin içerisine ya da kapatılmış bir camlı balkona mı almam gerekir?
Bilenler yardımcı olurlarsa (şehir şartlarım doğrultusunda) sevinirim.
Kendimi soru bankası gibi hissettim. İlk fırsatta adımı meraklı ve cahil olarak değiştirmeyi düşünüyorum.
HusKucErdem
31-03-2007, 22:24
bizimde portakalımız meşhurdur.
kışın soğukta bazı portakalların içi kururr ama bizim bahçemizin ürünleri asla kurumaz.
hoşçakalın.
www.adanaliyik.net
bademagacı
03-04-2007, 11:38
turunçgillerden ağaç diksem,marmarada yetişir mi?yetiştiren arkadaşlar dikerken nelere dikkat ettiler?paylaşırlarsa sevinirim.
ozlemkoybasi
07-04-2007, 11:39
*** mıne hanım.sitenıze yenı uye olanlardanım.sıze bır sorum olacaktı.buyuk turuncgıl bahcelerınde budama ıcın kullanılan alet ve ekıpmanlar hakkında bılgı vermenız mumkunmu.sımdıden tesekkur edrım.
lerdemir
21-04-2007, 10:47
Mine Hn ve turunçgil hakkında tecrübeli diğer tüm forum üyeleri,
Kış soğuğundan sakınmak için evimizin içinde muhafaza etmekte olduğumuz limon ağaçlarımızı açık balkonlarımıza çıkartma vakti geldi mi artık sizce?
Ne dersiniz?
denizakvaryumu
21-04-2007, 12:23
Antalyada 5 nisan itibarıyla bütün turunçgiller çiçek açmıştı...İstanbul için artık çıkarılabilir diyorum...
Ankara da ben bu ayın 10 unda balkona çıkardım...
lerdemir
21-04-2007, 19:46
Bence de artık zamanı gelmekte ama yine de titizleniyorum...
Meteor.gov.tr'den bakıyorum da daha henüz gecee sıcaklıkları yeterince yüksek değil gibi geliyor...
Mine Hn ne der acaba?
discover
21-04-2007, 21:40
en büyük dertlerden biri özellikle fidanlarda yaprak galeri güvesi. imidacloprid esaslı ilaçlama haricinda doğal yollardan yapılabilecek bir mücadele varmı. bu yaratığın doğal düşmanları, feromon tuzakları vs.
Ben de kendin söyle kendin işit yaparım.
Limona ilgi gösterdiğim günlerde, okuduklarım doğrultusunda, pazardan aldığım limon çekirdekleri ve Antalya'dan gelen kocaman limonların çekirdeklerini büyük saksılara toprağa batırdım (ne amatörce bir laf).
Şİmdi iki ayrı saksıda 2-3'er tane ilginç yeşillikler var. Daha önce bir şey diktiğimde biten otlardan değil.
Umutla bekliyorum bakalım ne olacak?
İki saksıya ekmiştim çekirdekleri. Her saksıda farklı zamanlarda çıkan, çeşitli büyüklüklerde yeşillikler var. Umutla bekliyorum. Yabani ot olduğunu anladıklarımı temizliyorum. Bakalım ne çıkacak? Limon çekirdekleri de, topraklar da farklı, tam bir deneme olacak...
lerdemir
06-05-2007, 13:59
Merhabalar,
Benim yetiştirmekte olduğum Kıbrıs Limonumun ilk iki meyvesi artık iyice sararmış durumdalar.
Yani, hormonusuz ve katkısız bir biçimde dalında sararmış iki tane limonum var :)
Şimdi sorum şu:
Acaba hemen koparıp merakımı gidereyim mi?
Bu limonları en iyi nasıl değerlendirebilirim?
Hani manavdan "Yatak Limonu" diye bol sulu güzel limon alırız ya; bunları da koparıp ayrı bir işleme tabi tutmama gerek var mı?
Ekte de fotoğraflarını bulabilirsiniz.
Hatta bakın; 27/09/06 tarihli bu mesajımda (http://www.agaclar.net/forum/showpost.php?p=42108&postcount=480) bu iki sarı limonun yeşil hallerini fotoğraflamışım. Bugün nereden nereye gelmişiz. Karşılaştırma için çok güzel bir fikir verebilir hepinize...
Saksılarımdaki yeşillikler...
Kabiliyete bakın ki, umutla beklediğim yaşilliklerden bazısı papatya imiş. Eh saksıda kaç kişinin papatyası var ki, diyerek avunayım bari. Ama diğer yeşillikten umut kesmedim.
lerdemir
18-05-2007, 19:34
Bakalım diğerlerinden turunçgil çıkacak mı hiç ???
Sayın lerdemir,
sizin bu güzel limonlar çekirdekten mi, fide mi almıştınız?
lerdemir
19-05-2007, 20:40
Kıbrıs'a giden çok sevgili bir arkadaşım "Kıbrıs'tan ne istersin?" diye sormuştu.
Düşünüp düşünüp, "Kıbrıs limonu!" diye bağırmıştım :)
O da ne etmiş etmiş, gidip bir üreticiden aşılı mini bir fide halinde, uçakta bacaklarının arasında getirmişti bana yaklaşık 2-2,5 yıl kadar önce...
Kışları sert geçen bir yerde oturduğum için, önce burada limon ağacının yaşamayı başarabildiğinden emin olmak istiyorum. O nedenle çekirdekten yetiştirmeye çalışıyorum. Denemem başarısız olursa, etrafta limon ağacı bakacağım. İkinci deneme fide üzerinde olacak.
lerdemir
22-05-2007, 19:16
igk,
Forumda limon ağacının iklim gereksinimleri ile bilgi aradın mı? Olması lazım yanlış hatırlamıyorsam...
Yok ise, bilen arkadaşlara sorarız...
Sayın lerdemir,
Şartları biraz zorlamakta olduğumu biliyorum. Benimkisi bir nevi özlem, biraz da inat. Ankara'da yetişen limon burada neden yetişmesin, diyorum. Ayrıca komşumda kış aylarını evde geçiren bir limon ağacını da görmüş bulunuyorum. Neden yaşamasın, olursa bir limon ağacım, ev kedisi gibi?
lerdemir
23-05-2007, 22:01
Olur tabii, neden olmasın; ben de aynı şeyi İstanbul'da yapıyorum.
Belki forumda takip etmişsinizdir. Henüz bir kaç hafta önce yeniden balkona çıkardım limonumu... Kış boyu içeride mutfakta idi kenar süsü gibi...
dulantes
24-05-2007, 18:30
Ayrıca, sebze ve meyve çiçeklerinin tozlaşması ile ilgili Ankara'dan bir üyemizin şöyle (http://www.agaclar.net/forum/showpost.php?p=76352&postcount=9) bir tecrübesi olmuş; soğuk üfleyen saç kurutma makinası kullanmış.
Biz de bundan sonra deneyebiliriz sanırım; tabii uzman arkadaşlarımız bu durumda bu hata görmüyor iseler... :confused:
O benim:p Çiçeğin durumuna ve sayısına göre üfleyerek veya elle sarsarak da tozlaşma olabiliyor :)
Ankara'da bahçede meyva verir mi limon?
Ilıman iklim bitkisi oldugunu biliyorum ama hani şartları zorlarsak falan...
lerdemir
24-05-2007, 22:54
Hadi bakalım, deneyin bir, hepimiz buralarda olursak paylaşırız gelişmeleri...
Bakalım neler olacak? :)
lerdemir
31-05-2007, 10:41
İşte, aşağıdaki mesajımda bahsetmiş olduğum limonlarım...
Limon yetiştiriciliği hayatımdaki "İlk 2" meyvemin görüntüleri efendim... ;) ;)
Merhabalar,
Benim yetiştirmekte olduğum Kıbrıs Limonumun ilk iki meyvesi artık iyice sararmış durumdalar.
Yani, hormonusuz ve katkısız bir biçimde dalında sararmış iki tane limonum var :)
Şimdi sorum şu:
Acaba hemen koparıp merakımı gidereyim mi?
Bu limonları en iyi nasıl değerlendirebilirim?
Hatta bakın; 27/09/06 tarihli bu mesajımda (http://www.agaclar.net/forum/showpost.php?p=42108&postcount=480) bu iki sarı limonun yeşil hallerini fotoğraflamışım. Bugün nereden nereye gelmişiz. Karşılaştırma için çok güzel bir fikir verebilir hepinize...
Herkese merhaba benim sorum şu: evimde mandalina ağacım var üzerindede bir sürü bebek mandalina var fakat mandalinaların çoğunu döktü eskisi kadar sık değil yeni aldığım için bakımında bir yanlış mı yaptım acaba diye üzülüyorum aldığımda üzerinde sadece çiçekleri vardı yardımcı olursanız çok mesut olacağım.
lerdemir
02-06-2007, 00:15
Zambak Aşığı,
Ağacı aldığınızdan sonra henüz çok süre geçmedi sanırım.
Zira, turunçgiller yer ve koşulları değiştirildiğinde genelde yaprak ve meyve tomurcuğu dökerler.
Siz, turunçgilinizi alalı ne kadar oldu? "Eminim çok geçmemiştir."
Zambak Aşığı,
Ağacı aldığınızdan sonra henüz çok süre geçmedi sanırım.
Zira, turunçgiller yer ve koşulları değiştirildiğinde genelde yaprak ve meyve tomurcuğu dökerler.
Siz, turunçgilinizi alalı ne kadar oldu? "Eminim çok geçmemiştir."
Ağacı alalı 3 ay kadar oluyor aldığımda üzerinde çiçekleri vardı onlar meyveye dönüsmeye basladı fakat bazıları döküldü üzerinde kalan meyvalerinde boyutları nohut kadar ama onlarda işallah dökülmez.
saim ergin
02-06-2007, 21:00
5 senedir özenle baktığım bergamut fidanım var meyva alamıyorum limon fidanından şekil olarak değişik mi yoksa bana bergamut diye mi sattılar meyvasını zamanı gelince antalyadan getirtiyorum receli nefis bilgisi olanların malümatını rica ediyorum iyi günler
lerdemir
02-06-2007, 21:43
Benim bilgim yok bu konuda saim ergin;
"Bir bilen"i bekleyeceğiz anlaşılan :)
lerdemir
22-06-2007, 07:37
Herkese müjdeli haber;
Soğuk havaların bitiminde balkona çıkardığım limon ağacım 5 gün kadar önce çıldırmışcasına her yerinden bir sürü sürgün verdi...
Yeni yeni minik yaprak sürgünleri; bir sürü minik çiçek tomurcukları...
Çıldırdı mı ne??? :D
Not: Bu haftasonu fotoğraflarını çekip, eklerim görütüleri de. Ayrıca; yukarıdaki ilk 2 meyve sonrasında 2 tane daha meyve sararmaya yüz tuttu...
Allah nazardan saklasın Kıbrıs limonumu...:cool:
Sizin limon çıldırmış olabilir sayın lerdemir, ama benim çıldıracak limonum olamadı maalesef. Hani demiştiniz ya, haberler ne olacak. İşte haber: çekirdekten limon denemem tutmadı.
Şimdi fide bulmaya geldi sıra. Olsun deneriz, n'olcak. Gerçi koca bahçenin içinde limonum yaşayamayacak olduktan sonra, neyleyim limonu; ama demiştik ya, ev kedisi = ev limonu.
bagcibey
23-06-2007, 23:06
Ben bahçemde limon yetiştirmeye çalışıyorum. Mandalinam var. Onda bir sorun yok. Ancak limon çok nazlı. Soğuğu hiç sevmiyor. Önce yediveren çeşidi aşıladım, çok güzel olmuştu. Üzerinde hem sararmış limonları vardı, hem yeşil. Hemde çiçek açıyordu sürekli. Bir günlük bir soğuk işini bitirdi. Aşı donup kurudu. Bir de çelikten yetiştirdiğim var, ama soğuktan bir türlü kendini toprlayamadı. Bahçede nasıl koruyacağımı şaşırdım.
Nektarin Ağacimin 4 Yildir Yarisinin Dallari Kurumuş Bir Durumda,
Kuruyan Dallari Budadim,başka Ne Yapmaliyim
Nektarin Ağacimin 4 Yildir Yarisinin Dallari Kurumuş Bir Durumda,
Kuruyan Dallari Budadim,başka Ne Yapmaliyim
Bir fotograf koysan iyi olur.
Sayın Grup Üyeleri,
1 sene önce mersinden yeşil limon fidesi aldık. Bu sene limonlarımız büyüdü. Ancak üç aydır aynı büyüklükte ve yeşil renkte. Bir tanesini kestik, ancak yeşil limon mu, yoksa turunç mu, yoksa büyüyememiş sarı limon mu anlayamadık. Resimlerini soruma ekliyorum. Resimden tanıyabilen olursa lütfen yardımcı olsun. Limon, yeşil limon ve turunç arasındaki farklar meyve bakımından nelerdir?
Saygılarımla
Çok lezzetli görünüyor.:)
dpehlivan
05-08-2007, 12:01
Sayın Üyeler,
Aslında limon olup olmadığını bilmediğim bir ağacım var. Saksıda bana gelen bu ağacı 2007 ilkbaharında toprağa aldım. Yaklaşık 1m boya ulaşan ağacın resmini ekte yolluyorum.
Sorunum ise yeni yaprakların ikinci resimde görüldüğü gibi kıvrılması ve yeni sürgün dalların yassı bir şekilde olması (resim 3 ve 4).
Konuyla ilgili bilgi verebilirseniz çok sevinirim.
Not: Kuvvetli poyraz esen bir yeri var.
Saygılarımla,
Durmuş Pehlivan
denizakvaryumu
05-08-2007, 12:37
http://www.toros.com.tr/turkce/ud_turuncgil5.asp
Yaprakların kıvrılması kalsiyum eksikliğinden diye yazılıyor...verdiğim linke bir göz atın derim.
dpehlivan
05-08-2007, 12:55
Teşekkür ederim, şimdi inceliyorum linki.
Kestiğim meyveyle ilgili bir soru sormuştum 2-3 mesaj önce. Bir bilen yardım edebilir mi?
Sayın Grup Üyeleri,
1 sene önce mersinden yeşil limon fidesi aldık. Bu sene limonlarımız büyüdü. Ancak üç aydır aynı büyüklükte ve yeşil renkte. Bir tanesini kestik, ancak yeşil limon mu, yoksa turunç mu, yoksa büyüyememiş sarı limon mu anlayamadık. Resimlerini soruma ekliyorum. Resimden tanıyabilen olursa lütfen yardımcı olsun. Limon, yeşil limon ve turunç arasındaki farklar meyve bakımından nelerdir?
Saygılarımla
Yeşil limondan kastettiğiniz hangi tür bilmiyorum ama meyveniz henüz olgunlaşmamış bir limona benziyor.Limonların sararması için, cinsine bağlı olarak değişmekle birlikte en azından bir ay kadar daha süreye ihtiyaç var.
Balkondaki 2 chinotto'm küçük saksıları yüzünden sıkıntı çekmekteydiler bir süredir.Vakit erken olmasına rağmen 2 gün önce saksılarını değiştirdim, yeni saksılarında daha bir havalı, daha bir heybetli durdular :)http://www.mehmetsaygin.com/linkver/chinotto.jpg
Selamlar,
denizakvaryumu
09-08-2007, 21:39
Chinotto yani Citrus myrtifolia bende de var ancak calamondinle asla yarışamaz her bakımdan calamondin bir numaralı turunçgilim.
Bana göre Citrus myrtifolia calamondine göre zor bir turunçgil.
http://img508.imageshack.us/img508/909/c20092largeze8.jpg (http://imageshack.us)
http://www.logees.com/prodinfo.asp?number=C2009-2
merhaba,
Calamondin daha güzel görünüşlü bir bitki bence de.
Yalnız chinotto pek zor bir turunçgil değil aslında.Calamondin yetiştirmedim, o yüzden karşılaştıramam ama chinottolar benim ilk ev turunçgillerim ve 4 senedir benimleler.Ağaçlar konusunda hiç bilgim yokken, hiç bir besin takviyesi, gübreleme, ilaçlama yapmadan 3 sene boyunca hiç sorunsuz büyüyüp, her sene bol bol meyve verdiler.
Bende bu baharda bir mandalina fidanı aldım çiçekleri 15 tane meyve verdi ama döküle döküle şimdi üzerinde 4 tane var umarım bunlar dökülmez...
denizakvaryumu
10-08-2007, 12:48
merhaba,
Calamondin daha güzel görünüşlü bir bitki bence de.
Yalnız chinotto pek zor bir turunçgil değil aslında.Calamondin yetiştirmedim, o yüzden karşılaştıramam ama chinottolar benim ilk ev turunçgillerim ve 4 senedir benimleler.Ağaçlar konusunda hiç bilgim yokken, hiç bir besin takviyesi, gübreleme, ilaçlama yapmadan 3 sene boyunca hiç sorunsuz büyüyüp, her sene bol bol meyve verdiler.
Chinotto, calamondine göre güneşi çok daha fazla isteyen bir turunçgil...calamondin için menekşe kadar kolay bir turunçgil diyebiliriz, chinotto gibi fazla güneş istemez, hastalıklara daha dayanıklı.
Çiçeklerinin kokusu da chinottoya göre çok daha muhteşem :)
Çok kötü bir problemim var. Bir kamkat ağacın var ve meyvelerini teker teker dökmeye başladı. Nedenini anlıyamıyorum, yardımlarınıza ihtiyacım var. En ufak meyve de en büyük olan da bir anda durduk yere dökülüyor. Ağacım meyvesiz kalacak, ne yapabilirim?
Mine Pakkaner
16-08-2007, 14:45
Sulama rejiminizi değiştirmiş olabilirsiniz. Su stresi buna sebep olur. Az ve çok sulama, tabakta su bırakma, sulama aralığını şaşırtma.
Selcukhan
11-09-2007, 08:00
Merhaba mine hanım, bizim evin önünde bahçede birkaç turunçgil ağacı mevcut. Ve bunlardan biri olan greyfurt ağacında meyve tutumu pek olmuyor. Çiçek zamanında çiçkleri açıyor ve sonra dökülüyor. Şuan içinde sadece bir dalda 4tane meyva var. Çok küçük bir ağaçta değil 6-7yaşlarında bir ağaç. Sorun ne olabilir acaba? Ben kalsiyum ve bor eksikliği olarak düşünüyorum acaba doğrumudur? Ama yanındaki ağaçlarda pek meyve tutumuyla ilgili bir sorunun olmaması beni düşündürüyor..
Chinotto, calamondine göre güneşi çok daha fazla isteyen bir turunçgil...calamondin için menekşe kadar kolay bir turunçgil diyebiliriz, chinotto gibi fazla güneş istemez, hastalıklara daha dayanıklı.
Çiçeklerinin kokusu da chinottoya göre çok daha muhteşem :)
Evet, benim chinottolarım sürekli tam gün güneş altındalar.
Kokuları çok güzel, calamondin daha da güzel kokuyorsa harika, edinmiş bulunmaktayım bir tane :)
denizakvaryumu
11-09-2007, 10:34
Mehmet Bey,
limonella (Eustis Limequat ) yı da unutmayın...(West Indian lime X Kumquat) veya (Mexican, or Key lime, X Meiwa kumquat)
http://www.citrusplants.com/limonella.htm
Görsel ve kokusal olarak calamondinin de üstünde :)
Selcukhan
12-09-2007, 19:28
Merhaba mine hanım, bizim evin önünde bahçede birkaç turunçgil ağacı mevcut. Ve bunlardan biri olan greyfurt ağacında meyve tutumu pek olmuyor. Çiçek zamanında çiçkleri açıyor ve sonra dökülüyor. Şuan içinde sadece bir dalda 4tane meyva var. Çok küçük bir ağaçta değil 6-7yaşlarında bir ağaç. Sorun ne olabilir acaba? Ben kalsiyum ve bor eksikliği olarak düşünüyorum acaba doğrumudur? Ama yanındaki ağaçlarda pek meyve tutumuyla ilgili bir sorunun olmaması beni düşündürüyor.
denizakvaryumu teşekkürler, bulmaya çalışıyorum :)
Limon olarak, meyer limonların çalışmasına başladık.Meyer limon oldukça güzel kokulu, bakımı kolay ve birden çok kez çiçek açan bir tür.Webden bulduğum bir fotoğraf ekliyorum.
Selamlar,
Selcukhan
14-09-2007, 08:57
Evet Mehmet Bey, mayer limon gerçekten çok avantajlı ve güzel bir tür. Çiçeği üzerinden pek eksik olmaz. Bende dün bahçede mayer limon hasadını denetledim. İçim dışım mayer limon oldu. :)
lerdemir
14-09-2007, 10:31
Bende de Kıbrıs Limonu var.
Bodur değil. Yaklaşık 3 yaşında.
Bu sene 12-13 tane meyve verdi; 5 tanesini dalında sarardıktan sonra topladık, kokladık, kıyamayarak tükettik.
şimdi üzerinde 7-8 tane daha sararmayı bekleyen meyve var.
Ancak, bodur değil ya bu, iyice uzayacağım diye delirip duruyor; benim boyun hizama kadar geldi daha şimdiden; üstelik de sadece bir en büyük boy peynir tenekesinde olmasına rağmen.
Kışa girerken bu sene sanırım son kez ev içinde geçirebilecek kışı. Seneye ise ne yapabileceğim bilmiyorum...
Kışın donar ölür dışarıda yoksa...
Çok sevindim Selçukhan, bu sene ticari olarak da en kıymetli senelerinden birini yaşıyor meyer limonlar, tüm diğer limonlar gibi :)
Sn.lerdemir, meyvesine bile kıyamıyorsunuz biliyorum ama, onu kıştan çıkarken, bilen biriyle beraber iyice bir budayıp küçültseniz nasıl olur? İnşallah tacı çok yüksekte oluşturulmamıştır.
Selcukhan
17-09-2007, 15:29
Merhabalr, bizim evin önünde bahçede birkaç turunçgil ağacı mevcut. Ve bunlardan biri olan greyfurt ağacında meyve tutumu pek olmuyor. Çiçek zamanında çiçkleri açıyor ve sonra dökülüyor. Şuan içinde sadece bir dalda 4tane meyva var. Çok küçük bir ağaç değil 6-7yaşlarında bir ağaç. Sorun ne olabilir acaba? Ben kalsiyum ve bor eksikliği olarak düşünüyorum acaba doğrumudur? Ama yanındaki ağaçlarda pek meyve tutumuyla ilgili bir sorunun olmaması beni düşündürüyor
Merhaba ,
Benimde evde limon ağacım var belki normal ama bana göre tuhaf bir şeyler oluyor , limonu havaların soğuması nedeni ile güneş alan camekan arkasına koydum , yaklaşık 3 hafta sonra limonum çiçeklenmeye başladı ve üzerinde şu an bir dolu çiçek var. Sizce bu durum normalmi? Ben baharda çiçek açarlar sanıyordum ki limonu aldığımda ilkbahar sonu idi ve üzerinde çiçekler vardı. Fakat şu an üzeri çiçek dolu , ayrıca hergün mutlaka 3-4 yaprak döküyor ama bir yandanda çeşitli yerlerden yeni filizler ve yapraklar çıkarıyor, sizce durumu nasıl?:rolleyes:
Merhaba ,
Benimde evde limon ağacım var belki normal ama bana göre tuhaf bir şeyler oluyor , limonu havaların soğuması nedeni ile güneş alan camekan arkasına koydum , yaklaşık 3 hafta sonra limonum çiçeklenmeye başladı ve üzerinde şu an bir dolu çiçek var. Sizce bu durum normalmi? Ben baharda çiçek açarlar sanıyordum ki limonu aldığımda ilkbahar sonu idi ve üzerinde çiçekler vardı. Fakat şu an üzeri çiçek dolu , ayrıca hergün mutlaka 3-4 yaprak döküyor ama bir yandanda çeşitli yerlerden yeni filizler ve yapraklar çıkarıyor, sizce durumu nasıl?:rolleyes:
merhaba,
Limonlar yıl içinde bir kaç dönem çiçekleniyorlar, havalar güzel gidiyor, limonunuzun çiçek açması normal, benim limonlarım da halen çiçekleniyor.
O camekanlı kısım çok güzel kokuyordur şimdi :)
Benim de kapalı balkonumda sabah güneşini öğlene kadar alan bir konumda bir limon ağacım var.İki aydır üzerinde ki iki limon aynı boyda hiç büyümeden ama sararmadan bekliyorlar.Tabii sabırla ? ben de bekliyorum.
Hemde ne güzel kokuyor evin o köşesi, süperler. Peki günde 3-4 yaprak dökmesi ama 3-5 yerden filiz vermesinde de sorun yokmudur sizce?
Mis gibi kokuyolar gerçekten, evin içinde rüzgar olmadığı için:) bende ufak bir fırça ile ve ya üfleyerek polenleri birbirine değdirmeye çalışıyorum çiftleşmeleri için. Burda okumuştum deniyorum bakalım limon meyvesi verecekmi :)
Limonun çiçeklenmesini sağlamak için herhangi bir şey yapmak gerekiyor mu? Ya da yapmamak mı gerekiyor?
Ben ilkbaharda aldığım limon ağacından henüz bir çiçek göremedim. 15 gün aralıklarla verdiğim 15-15-15 lik gübreden ve hümik asitten hoşlanmamış olabilir mi acaba? Yaprakları, kauçuk yapraklarına dönüşmeye başladı ama çiçek derseniz hiç tanışmıyoruz. Oysa aldığımda dalların uclarında, meyve yerleri duruyordu. Bir şeyi yanlış yaptım ama neyi?
Ben ilk aldığımda çiçekliydi sonra döküldüler , 1 ay kadar önce bir marketten yeşil renkli kum gibi yapısı olan kutuda satılan gübrelerden aldım , 1 yemek kaşığı kadar 1 lt suya karıştırıp 1 defa verdim ve 1,5 hafta sonra inanın deli gibi çiçekler tomurcuklanmaya, dallarında filizler vermeye başladı , şimdi bende bir karmaşa içindeyim acaba gübredenmi oldu yoksa mevsim değişikliklerinden dolayı ağaçta şaşırdımı:) Yanlız acaib güneş alan bir yerde duruyor benimki. Dün gecede gidip çiçeklerini gazete ile yelledim , polenlerini birbirine sürdüm ufak bir fırça ile ,limon çıkmasını istiyorum , umarım başarabilirim.
lerdemir
05-10-2007, 15:25
Milka,
Yer değişlikliğinin sonrasında bir kaç hafta süre ile yaprak dökmesi normal; endişe edecek bir durum yok.
Dışarıya göre daha sıcak bir yere geldiğinden dolayı çılgınlar gibi çiçek açmış olması da normal. Garibim mevsim geldi sanmıştır ki bu da normal. Bunda da endişe etme.
Bu ikisini de ben kendi limonumda defalarca tecrübe ettim; benzer endişeler ile Mine Hn'a sordum. Benim de aynı şeyler başıma geldi. Dolayısı ile, her şey yolunda...
Yaklaşık 7-8 yaşında bir mandalina ağacım var. Geçen seneye kadar meyve derdi hiç olmadı. Bu sene ise hemen hemen tüm meyveler yeşilken çatladılar. Nedenini bilen var mı? Aşırı sıcak buna neden olabilir mi? Teşekkürler...
Milka,
Yer değişlikliğinin sonrasında bir kaç hafta süre ile yaprak dökmesi normal; endişe edecek bir durum yok.
Dışarıya göre daha sıcak bir yere geldiğinden dolayı çılgınlar gibi çiçek açmış olması da normal. Garibim mevsim geldi sanmıştır ki bu da normal. Bunda da endişe etme.
Bu ikisini de ben kendi limonumda defalarca tecrübe ettim; benzer endişeler ile Mine Hn'a sordum. Benim de aynı şeyler başıma geldi. Dolayısı ile, her şey yolunda...
Selam Lerdemir,
*** ederim bilgilendirdiğin için , bu arada limon ne zaman verir ? **** limon vermesi için özel birşeyler yapmalıyım? Birde aldığım toz gübreyi hangi mevsimde vermeliyim,bilgin varmı?
***
lerdemir
07-10-2007, 12:06
Merhaba Milka,
Ben balkonumdaki Kıbrıs Limonuma dün detaylıca baktığımda(herhangi bir zararlı var mı, yapraklar ne durumda diye genel bir kontrol için) farkettim ki, benimkisinde de minik minik, çok sayıda tomurcuk başlangıcı var.
Ben henüz, ağacı içeriye almamıştım ağacı, yani halen dış mekanda. Bu da demek oluyor ki mevsimi geldi limonların çiçeklenmesinin. :)
Aslında hakikaten limonun ne zaman çiçekleneceğine dair bir dönemi ayırt edememiştim, dikkat de etmemiştim, ne zaman çiçekleniyor emin olun farkında değildim. Sanki baharda çiçekleniyor; bir de yaz sonrası içeri aldığımda coşkun bir biçimde çiçekleniyor gibi geliyordu bana. Ama baktım ki şimdi dışarıda olmasına karşın yine de çiçek başlamış. Bu, en azından yaz sonunda, sonbaharda çiçeklendiğini gösteriyor.
Yalnız dikkatini çekmek istediğim bir husus var:
Kapalı ortamda limon çiçeklerinin döllenmesi pek mümkün olmuyor tozlaşma olmadığı için.
Daha önce forumda, bu başlıkta 13 numaralı "Ev İçinde Yetiştirilen Limon ve Çiçek Tozlaşması (http://www.agaclar.net/forum/showpost.php?p=76875&postcount=13)" mesajımdaki yönlendirmelerde 673, 674 ve civarındaki mesajlarda bu konuya değinmeye çalışmıştık. Sana da yardımcı olacaktır eminim.
İçeriye aldığım Kıbrıs Limonum deli gibi çiçekleniyor ama çiçekler meyveye dönmüyordu. Senin yaptığınız gibi yumuşak bir suluboya veya makyaj fırçası ile çiçeğin dişi ve erkek unsurlarını dikkatlice karıştırmak, rüzgar etkisi yaratmak için saç kurutma makinası ile soğuk hava üflemek gibi yöntemleri uygulayan üyeler kısmen başarılı oldukları belirtmişlerdi. Buna göre, şu an doğru yapıyormuşsun gibi geliyor bana.
Gübreye gelince.
Öncelikle elindeki toz gübrenin tam olarak ne olduğunu bilmek gerekir ki ona göre bu konuda uzman olan üyelerimiz doğru yönlendirm yapabilsin; benimkisi sadece elimdeki örnekten edindiğim gözlem ve tecrübelerin nakli sadece...
Ancak, bu konunun ilk sayfasında Mine Hn'ın mesajında GÜBRELEME başlığı altında bir bölüm var.
Orada özetle; "öncelikle toprak analizi yapılmalı" diyor. Sonra "gübrelemede, ilk uygulama Kasım-Aralık aylarında yapılır. Bu devrede, fosforlu ve potaslı gübrelerle, çiftlik gübresi; ağacın taç hizasına açılacak 15-20 cm derinlik ve genişlikteki, çukur veya bant içerisine verilerek üzeri kapatılıp bahçe sulanır." diyor.
Ayrıca, "Azotlu gübrelerin ilk uygulaması ise, çiçeklenme devresinden önce yani tomurcuklanma dönemidir. Bu dönem genellikle Ocak sonu Şubat başına rastlar. Azotlu gübre, ağaçların taç çevresine serpilerek verilir. 2. uygulama ise; Mayıs ayı ortalarından, Haziran ayının ilk haftasına kadar olan devrede, sulama suyuyla birlikte yapılır.
Gerek gübre miktarında, gerekse veriliş şekil ve zamanlarında , tavsiyelere mutlaka uyulmalıdır." diye de ekleniyor.
Bu başlığı baştan sona detaylıca bir daha okumamın zamanının geldiğini farkettirdin bana, teşekkür ederim :)
aman Allahım o ne güzel limonlar öyle benim agacımda öyle olcakmı:( elimden gelse evi portakal, limon bahçesine çeviricem .olurmiki acaba şöyle salonu toprak doldursam :D
aman Allahım o ne güzel limonlar öyle benim agacımda öyle olcakmı:( elimden gelse evi portakal, limon bahçesine çeviricem .olurmiki acaba şöyle salonu toprak doldursam :D
Tülay hanım inanın olur.
Ben akvaryum balığı ve limon hastasıyım düşünüp duruyordum. Akvaryumun içinde limonlarımı nasıl yetiştirebilirim diye(Suyun içinde çürüyorlar)... Sonunda buldum ve çok güzel bir enstantene yakaladım. Önce boş olan bi akvaryuma su yerine tamamen toprak doldurdum ve kendim çekirdekten yetiştirdiğim limonları ektim. Fotosunu da ekledim umarım tavsiyeler de bulunursunuz.
:cool: Bide büyüdüler mi aşılarını yapıp, limonlarımı da dallarından kopardım mı deymeyin keyfime:rolleyes:
Arkadaslar merhaba. Hafta sonu antalyadaydim is icin. Hazir oralardayken kendime 2 adet limon fidesi aldim. Ayrica acikcasi bu isi bilincsizce yapmis olsamda cok harika limonlar veren bir limon agacindan bir dal kestim. Limonlari bu kis döneminde evde büyük saksilarda koruyup yazin catalcadaki tarlama ekmeyi düsünüyorum. orda olmasi cok zor biliyorum ama bu isi kafaya taktim. şöyle bir yöntem danisacagim size, fideleri ekecegim yere bildiginiz sera yönteminde uygulanan seffaf naylonlarla kisin olusturulan sicak ortami hazirliycam. yani belirledigim bir alana önce cubuklar dikip sonrasinda her yerini kapiycam. agaclar büyüyüncede ordaki sistemi yenileyip agac boylarina göre ayarliycam. ayricada kenarlara gübre atmak yoluyla ortami isitmayi düsünüyorum. bilemiyorum kisin agaci baska koruma yöntemleri varmi, ben bu yolu denemeyi düsünüyorum. acikcasi o fidelerin limon verdigini görmek icin ucuz-pahali her yöntemi denemeye hazirim. bu konuda bana bilgi verebilecek arkadaslar varsa cok ama cok makbule gecer.
ve ikinci sorum, kestigim dal ile ilgili. birazdan resimlerinide koyucam zaten. bu konuda malasef cahil kaldigim icin onu bir siseye koydum evde duruyor su anda. bu dali fide haline getirme sansimin olmadigi söyleniyor. hic mi sansim yok bunu ögrenmek istiyorum. ayrica bu fidelere, ve ürün vermeye basladiklarinda ne gibi önerileriniz olabilir?
ayricada tohum aldim, 3 adet portakal, bir adet limon cekirdegi hediye verdiler. ama baska bir bilgim yok. sanirim ikiside bonzai tarzi olmaya uygun. portakal olanin adi Trifoliate orange. limonun ise 630 Citrus x meyeri. bunlari yetistirme bilgileri konusunda diger topiclerden de faydalanicam ama bonzai tipi olup olmadiklarini anlamadim. bunlari ayni sekilde, ve kisin soguktan korunacak sekilde fide haline getirdikten sonra catalcaya eksem verim alabilirmiyim? ayrica limonlar sadece bu mevsimdemi ürün verirler, yoksa her mevsimde sürekli verirler mi? gerci istanbulda bu isi yapticam icin ancak 1 kez verirler gibi geliyor.
Not: acikcasi baska koruma yöntemleri daha verimli olur derseniz lütfen benimle paylasin. su daha iyi korur diyebileceginiz her yöntemi uygulamaya hazirim maddi acidan, yeterki limonlari agacta göreyim.:o
ve resimleri ekliyorum, bana yardim edebilecek herkesten rica ediyorum bir seyler yazmasini, simdiden ellerinize saglik.
bu kestigim dalin resimleri. siseye koydum su dolu sise ama cok su istermi istemezmi onu bile bilmiyorum:(
bunlarda fidelerin resimleri. malasef ucakta getirmek icin topraklarini bosalttirttim biraz. yarin büyük bir saksiya yerlestiricem. bu kisi saksida gecirtip yazin topraga ekmeyi düsünüyorum. resimleri sanirim buyuk koydum özür dilerim cunku siteye yuklemeyi beceremedim.
Fotoğrafların boyutlarını verilen ölçülere göre değiştirmelisiniz.
Hem görmeyi zorlaştırıyor, hem sayfa yapısını bozuyor.
maycan bahçe
12-11-2007, 08:27
Bu dallardan turunç elde edeceksiniz.Ve birkaç yıl sonra aşılamanız gerekir, limon olması için.
Antalya da aşılanmış limon fidanlarının fiyatı 4-5 ytl ,hem de üzerinde limonları var.Bunlardan alsanız uğraşmanıza gerek kalmazdı.
Biz Bursa iklimine en uygun yani nispeten soğuğa dayanıklı limon olan yediveren çeşidini satıyoruz.Korumalı yerlerde yani rüzgar almayan güneye bakan yerlerde naylon çekmeden de yaşayabiliyor.Ancak 0 Cde korumak gerekir.Limonun çevresine 2-3 çubuk çakıp limona değmeyecek şekilde naylon örtüyorsunuz.Dip kısmına da gübre veya talaş, yaprak v.b. maddelerle malçlama yapmak gerekir.
Arkadaslar merhaba. Hafta sonu antalyadaydim is icin. Hazir oralardayken kendime 2 adet limon fidesi aldim. Ayrica acikcasi bu isi bilincsizce yapmis olsamda cok harika limonlar veren bir limon agacindan bir dal kestim. Limonlari bu kis döneminde evde büyük saksilarda koruyup yazin catalcadaki tarlama ekmeyi düsünüyorum. orda olmasi cok zor biliyorum ama bu isi kafaya taktim. şöyle bir yöntem danisacagim size, fideleri ekecegim yere bildiginiz sera yönteminde uygulanan seffaf naylonlarla kisin olusturulan sicak ortami hazirliycam. yani belirledigim bir alana önce cubuklar dikip sonrasinda her yerini kapiycam. agaclar büyüyüncede ordaki sistemi yenileyip agac boylarina göre ayarliycam. ayricada kenarlara gübre atmak yoluyla ortami isitmayi düsünüyorum. bilemiyorum kisin agaci baska koruma yöntemleri varmi, ben bu yolu denemeyi düsünüyorum. acikcasi o fidelerin limon verdigini görmek icin ucuz-pahali her yöntemi denemeye hazirim. bu konuda bana bilgi verebilecek arkadaslar varsa cok ama cok makbule gecer.
ve ikinci sorum, kestigim dal ile ilgili. birazdan resimlerinide koyucam zaten. bu konuda malasef cahil kaldigim icin onu bir siseye koydum evde duruyor su anda. bu dali fide haline getirme sansimin olmadigi söyleniyor. hic mi sansim yok bunu ögrenmek istiyorum. ayrica bu fidelere, ve ürün vermeye basladiklarinda ne gibi önerileriniz olabilir?
ayricada tohum aldim, 3 adet portakal, bir adet limon cekirdegi hediye verdiler. ama baska bir bilgim yok. sanirim ikiside bonzai tarzi olmaya uygun. portakal olanin adi Trifoliate orange. limonun ise 630 Citrus x meyeri. bunlari yetistirme bilgileri konusunda diger topiclerden de faydalanicam ama bonzai tipi olup olmadiklarini anlamadim. bunlari ayni sekilde, ve kisin soguktan korunacak sekilde fide haline getirdikten sonra catalcaya eksem verim alabilirmiyim? ayrica limonlar sadece bu mevsimdemi ürün verirler, yoksa her mevsimde sürekli verirler mi? gerci istanbulda bu isi yapticam icin ancak 1 kez verirler gibi geliyor.
Not: acikcasi baska koruma yöntemleri daha verimli olur derseniz lütfen benimle paylasin. su daha iyi korur diyebileceginiz her yöntemi uygulamaya hazirim maddi acidan, yeterki limonlari agacta göreyim.:o
ve resimleri ekliyorum, bana yardim edebilecek herkesten rica ediyorum bir seyler yazmasini, simdiden ellerinize saglik.
merhaba,
Öncelikle, Trifoliata Orange asıl olarak anaç olarak kullanılan bir türdür, Meyer limonunuz ise tam bir limon olmayıp limon/mandalina melezi bir türdür.Ancak ülkemizde ticari bir limon türü olarak yaygındır.Diğer limonlar kadar asitli değildir ancak çok lezzetli ve sulu bir türdür.Biz evde limon olarak hep meyer kullanırız.
Meyer limon, aşılanmasa da çekirdekten türüne doğru yetişmesi yüksek ihtimalli bir türdür.
Trifoliatanın ise üzerine bir başka turunçgil aşılamanız doğru olacaktır.
Bahsettiğiniz tarz bir sera sistemi yaparsanız bu cinsleri koruyabilirsiniz, ama benim tavsiyem meyer limonu uygun büyüklükte bir saksıya alıp sürekli olarak ev içinde büyütmeniz.Trifoliata'ya da bilen birisine yine bu meyer limondan ya da bir başka cinsten, örneğin bir mandalinadan aşı yaptırabilirsiniz.Yine bu ağacı da aşılı olarak bence evde tutun.
Meyer limon uygun sıcaklıkta kaldığı zaman yıl boyunca çiçek açıp, meyve verebilen bir tür.Bizim meyvelerimiz yeni toplanmasına rağmen havalar iyi gittiğinden, Meyer limon ağaçlarımızın hepsi yeniden çiçeklendiler.Ne yazık ki soğuk bu çiçeklerin meyveye dönmesine izin vermeyecek, ağaçlarımız dışarıda.
Evde sürekli çiçek açacaktır ve çok güzel kokacaktır.
Bodurluğuna gelince, narenciye ağaçlarının bodurluğu asıl olarak kullanılan anaç cinsine bağlı.Elinizdeki Trifoliata, turunca göre bodur bir ağaç oluşturacaktır ama tam bir bodur anaç değildir, bulabilirseniz, ki çok zor, "flying dragon" anacı üzerine bu meyer limondan aşılarsanız bodur bir ağaç elde edebilirsiniz.
Selamlar,
Görüntüyü bozan resimleri sildim. Uygun şekilde yeniden yükleyin. Aşağıdaki başlıklar size yardımcı olacaktır.
Forumda, Türkçenin doğru kullanımı hakkında (http://www.agaclar.net/forum/showthread.php?t=1669)
Dikkat: Fotoğrafları foruma yükleyin (http://www.agaclar.net/forum/showthread.php?t=6257)
Foruma fotoğraf yüklemek ve fotoğrafları yazı içine yerleştirmek (http://www.agaclar.net/forum/showthread.php?t=6256)
Bu dallardan turunç elde edeceksiniz.Ve birkaç yıl sonra aşılamanız gerekir, limon olması için.
Antalya da aşılanmış limon fidanlarının fiyatı 4-5 ytl ,hem de üzerinde limonları var.Bunlardan alsanız uğraşmanıza gerek kalmazdı.
Biz Bursa iklimine en uygun yani nispeten soğuğa dayanıklı limon olan yediveren çeşidini satıyoruz.Korumalı yerlerde yani rüzgar almayan güneye bakan yerlerde naylon çekmeden de yaşayabiliyor.Ancak 0 Cde korumak gerekir.Limonun çevresine 2-3 çubuk çakıp limona değmeyecek şekilde naylon örtüyorsunuz.Dip kısmına da gübre veya talaş, yaprak v.b. maddelerle malçlama yapmak gerekir.
Hocam ben 2 adet fide aldim zaten. Ancak seytan dürttü bir tane de dal keseyim deneyeyim dedim. bu dallardan turunc elde edeceksin derken ne demek istediniz malasef anlamadim, birde asilama gerekir demissiniz malasef onuda anlamadim biraz acarsaniz cok sevinirim.
bu arada sizin yeriniz ne tarafta cunku kislari uludaga geliyorum mutlaka ziyaret edip bu soguga dayanikli limonlari görmek isterim. sizinkiler yediveren cinsi, benimkiler hangi mevsimde limon verir sizce? tesekkürler...
merhaba,
Öncelikle, Trifoliata Orange asıl olarak anaç olarak kullanılan bir türdür, Meyer limonunuz ise tam bir limon olmayıp limon/mandalina melezi bir türdür.Ancak ülkemizde ticari bir limon türü olarak yaygındır.Diğer limonlar kadar asitli değildir ancak çok lezzetli ve sulu bir türdür.Biz evde limon olarak hep meyer kullanırız.
Meyer limon, aşılanmasa da çekirdekten türüne doğru yetişmesi yüksek ihtimalli bir türdür.
Trifoliatanın ise üzerine bir başka turunçgil aşılamanız doğru olacaktır.
Bahsettiğiniz tarz bir sera sistemi yaparsanız bu cinsleri koruyabilirsiniz, ama benim tavsiyem meyer limonu uygun büyüklükte bir saksıya alıp sürekli olarak ev içinde büyütmeniz.Trifoliata'ya da bilen birisine yine bu meyer limondan ya da bir başka cinsten, örneğin bir mandalinadan aşı yaptırabilirsiniz.Yine bu ağacı da aşılı olarak bence evde tutun.
Meyer limon uygun sıcaklıkta kaldığı zaman yıl boyunca çiçek açıp, meyve verebilen bir tür.Bizim meyvelerimiz yeni toplanmasına rağmen havalar iyi gittiğinden, Meyer limon ağaçlarımızın hepsi yeniden çiçeklendiler.Ne yazık ki soğuk bu çiçeklerin meyveye dönmesine izin vermeyecek, ağaçlarımız dışarıda.
Evde sürekli çiçek açacaktır ve çok güzel kokacaktır.
Bodurluğuna gelince, narenciye ağaçlarının bodurluğu asıl olarak kullanılan anaç cinsine bağlı.Elinizdeki Trifoliata, turunca göre bodur bir ağaç oluşturacaktır ama tam bir bodur anaç değildir, bulabilirseniz, ki çok zor, "flying dragon" anacı üzerine bu meyer limondan aşılarsanız bodur bir ağaç elde edebilirsiniz.
Selamlar,
hocam üsenmeden verdiginiz cevaplar icin tesekkür ederim. malasef önerileriniz konusunda pek bilgim olmasada bir bilen vasitasiyla cizdiginiz rotadan ilerlemeye calisicam. sevgiler.
:) Siz benim dallanıp budaklandırdığıma bakmayın, diyorum ki; Meyer limonu siz en iyisi evde büyütün, sürekli çiçek açar.
Trifoliatayı da evde büyütün ama bir bilen üzerine bir başka narenciye aşılasın, o kadar :))
Tamam hocam. Bilgiler icin sagolun, simdi bir bilen bulmaya geldi sira :D
merhaba,
Uzun süredir benim de yanlış bildiğim, forumdaki pek çok üyemizin de aklını karıştıran, pek çoğumuzun yanlış bildiği bir konu var; tohumdan turunçgil yetiştirme.
Bir süredir konuyla ilgili bilgileri karıştırıyorum, işin doğrusunu bulmaya çalışıyorum.Yaygın düşünce, bir turunçgil çekirdeği ekildiğinde, ne çekirdeği ekilirse ekilsin turunç fidanı çıkacağı, bu yanlış bir bilgi neyse ki.Turunçgillerin pek çoğu çekirdeklerinden türüne doğru çıkıyorlar.
Kullanacağım terimlerde hata yaparsam, daha doğru terimler varsa, bilenler düzeltebilirlerse sevinirim.
Turunçgil çekirdekleri monoembriyonik ya da poliembriyonik olabiliyorlar.Çekirdeğin kabuğunu açıp içine baktığımız zaman tek bir embriyo varsa monoembriyonik, birden fazla embriyo varsa poliembriyonik oluyor.Çekirdeği sivri bir cisimle ayırmaya çalıştığınızda bir kaç parçaya ayrılıyorsa bu poliembriyonik olduğunu gösteriyormuş.Bu noktada bu konuyla ilgili fotoğrafları olan üyelerimiz yüklerlerse hepimiz için daha açıklayıcı olacaktır.
Çekirdeğin poliembriyonik olması ekilen çekirdeğin cinsine doğru çıkacağını gösteriyor ki turunçgillerin büyük çoğunluğu böyle.
Portakal, greyfurt, mandalina (king ve Clementine hariç) ve lime cinsleri, kumkatlar, istisna çeşitleri olmakla birlikte, poliembriyonik.
Limonlarınsa bir kısmı poliembriyonik, Meyer limon gibi bir kısmı ise monoembriyonik, en iyisi cinsin çekirdeğine bakıp karar vermek.
Monoembriyonik çekirdeklerin de istisnaları var, örneğin Yuzu monoembriyonik olmasına rağmen cinsine doğru çıkıyor.
Çekirdekten yetiştirmek ve aşı yapmanın avantaj ve dezavantajlarına gelince;
1. Çekirdekten yetişen turunçgiller 5-6 yaşına kadar düzgün bir çiçeklenme ve meyve üretimi yapamıyor.Aşılanan bir anaç ise, aşının hangi yaşta bir ağaçtan alındığına bağlı olarak, aynı yıl içerisinde bile meyve üretimine geçebilir.Aşı gözü alıncak ağaç yetişkin, meyve üretimine geçmiş ve sağlıklı olmalı.
2.Çekirdekle üretimde virüs taşıma şansınız yok ama aşı yaptığınızda virüs taşıma şansınız var.Çekirdekten büyüyen bir ağacın ömrü aşılanan ağaçlara göre daha uzun oluyor.
3. Uygun bir anaca aşı yaptığınızda ağacınızı daha verimli, ortama daha uygun, daha dirençli bir hale getirmeniz mümkün.Çekirdekten büyüyen bir ağacın çevre adaptasyonu ve verimi görece daha düşük olacaktır.
http://www.mehmetsaygin.com/pda/images/polyembryony.jpg
Yukarıdaki fotoğrafta benim çimlendirdiğim bir turunçgil fidesi görülüyor.Poliembriyonik olduğu için ikinci bir embriyodan çıkan ikinci bir gövde görülüyor.Biraz daha büyüdüklerinde bu ikinci parçayı ayırıp ayrı bir fide olarak da büyütmek mümkün.Ya da kesip ana gövdeyi tek bırakmak gerekiyor.
Bu anlattıklarım, dediğim gibi istisnaları olmakla birlikte genel kural.Daha bilimsel bir şekilde açıklayabilecek ve her iki tür için fotoğraf desteği olabilecek üyelerimizin desteğini bekliyorum.
Selamlar,
Çok güzel bir bilgi teşekkür ederiz.:)
lerdemir
14-11-2007, 14:09
Bu başlığın ilk sayfasındaki 13 numaralı mesajım (http://www.agaclar.net/forum/showpost.php?p=76875&postcount=13)da bahsettiğim "Ev İçinde Yetiştirilen Limon ve Çiçek Tozlaşması" konusu yine gündemime geldi.
Zira, bahardan beri bulunduğu açık balkonda son bir kaç haftadır çiçeklenmeye başlamış olan 3 yaşındaki Kıbrıs Limonumu dün gece itibarı ile içeriye aldım.
Üzerinde onlarca tomurcuk ve bir adet de açmış çiçeği var. İçerideki sıcak ortamın ısısı nedeniyle bir hafta içinde bütün tomurcuklarının patlayarak çiçek açacağı aşikar -ve tabi ki yer değişikliğinden kaynaklanan bu şok nedeniyle yaprak dökeceği de-.
Bu tozlaşma için bugüne kadarki yönlendirmeler şöyle:
Mine Hn'ın şu mesajında (http://www.agaclar.net/forum/showpost.php?p=77498&postcount=673) belirttiği üzere "suluboya fırçası uygulaması" var.
Ankara'dan dulantes adlı üyemizin şu mesajında (http://www.agaclar.net/forum/showpost.php?p=76352&postcount=9) süs birberlerinin çiçekleri için belirttiği "soğuk üfleyen saç kurutma makinası yöntemi" var.
Balarısı yöntemini iç mekanda pek güvenli -ve de eşimden dolayı huzurlu- göremiyorum maalesef :)
Toprakla uğraşan bir arkadaşımın "suluboya fırçası yöntemine ilişkin uygulama detayı ise şöyle:
"Limonun tomurcuğu çiçek açtıktan sonra çiçeğin tam ortasında ortada şişkin bir çıkıntı kısım olacak. İşte o dişi organ.
Onun çevresini saran ince uzun kolların ucundaki daha küçük toz topakları da erkek organlar.
Bir suluboya fırçası ile tam olarak çiçeğin erkek organlarını fırçalamalı ki fırçaya sarı sarı tozlar yapışsın.
Sonra da bu tozları çiçeğin ortasındaki dişi organa temas ettir.
Yalnız dikkat et, çiçek ilk açtığında erkek organ üzerinde tozlar hemen oluşmaz. Tam tozlaşma zamanı, çiçeğin ortasındaki dişi organ şişip parlak bir görüntü aldığı andır. Devamlı gözlemle.
İstersen ağaçtaki başka limon çiçeklerinden de erkek toz toplayıp ağaçtaki herhangi bir başka limon çiçeğinin dişi organına sürebilirsin.
Tozlanma gerçekleşince de çiçek taç yapraklarını dökecek ve sadece dişi organ kalacak.
Sonra dibi şişmeye başlıyacak, gün geçtikçe limona benzeyecek
Unutma, limon çiçeğinin dişi organı ıslak, parlak ve iri olduğunda, erkek organlar da tozlu olacak."
...
İşte, "Ev İçinde Yetiştirilen Limon Çiçeğinin Tozlaşması"na dair elimdeki mevcut bilgi bu şekilde.
Bu en son tarifi desteklemek adına da bir iki küçük detaylı fotoğraf ekliyorum ki neyin anlatılmaya çalışıldığı biraz daha somutlaşsın.
Şimdi danışmak istediğim iki konu var:
1- Bu bilgiler yeterli mi? Başka yapmak gereken bir uygulama var mıdır?
2- İç mekana alınan limonun ana gövdenin genel görüntüsünden aykırı bir biçimde çıkıntı yapmış, tek başına uzamış yapraksız çıplak bir kaç dalını estetik kaygı ile genel forma uygun noktasından kesip budasak bir sakıncası olur mu? Olmaz ise, tam olarak neresinden kesmeli?
İlk konu hakkında bilgim yok ama turunçgilleri, özellikle limonları, hele ki iç mekandaysa yılın her dönemi budayabilirsiniz.
Kış döneminde sorunlu, kurumuş vs. dalları budamak, ilkbaharda çalışmaya başlamadan önce de şekil budamasını yapmak en doğrusu.Budarken, ağacın iç kısmı hava alacak şekilde, tercihen çapraz giden ve kesişen dalları kesecek şekilde bir budama yapmak gerekiyor.
lerdemir
14-11-2007, 15:12
Bilgi için çok teşekkür ederim MSaygin;
Tamamdır; haftasonunda bu bilgiler ışığında, ağacımın tercih ettiğim top formu dışına çıkan isyankar bir kaç dalını, top formunun çerçevesi dışında kalan kısımlarından budayacağım.
Bu budanmış artık parçalar herhangi bir işe yarar mı?
NOT: Yukarıdaki mesajımdaki ilk soru halen bakidir...
Müthis bilgiler. Ben dün itibariyle ekimi gerceklestirdim. Su an icin anladigim meyer limona dokunmamak (tabikide cikarsa) , portakallar icin ise asi yaptirmak. Bakalim gelecek günler ne gösterecek...
lerdemir
15-11-2007, 08:03
2 gün evvel dış mekandan iç mekana aldığım limonumda yapraksız ve aykırı duran dalları, genel formu bozmayacak hale gelene kadar budadım dün gece.
Limonum şimdi daha derli toplu duruyor.
Bugünlerde (bir hafta on gün içinde) birden yapraklarını dökmesini bekliyorum, bakalım ne olacak.
Ayrıca üzerindeki tomurcuklar çiçek açsa da suluboya fırçası ile tozlaştırsam diye hazırdayım.
Ancak; iki yukarıdaki mesajımdaki (http://www.agaclar.net/forum/showpost.php?p=172910&postcount=102) ilk sorum (tozlaşma/döllenme ile ilgili olan) halen geçerlidir...
Elinize sağlık lerdemir.
Saksıdaki turunçgillerin yaprak dökmesinin iki temel nedeni var; ilki yeterli geçirgenliğe sahip olmayan saksı harcı nedeniyle kökün nemli kalması.Diğeri ise yaprak-dal kısmı ile kök arasındaki ısı farkı.Yer değiştirmelerdeki yaprak dökme nedeni aslında biraz bu ikinci maddeyle ilgili.
İçeri aldığımız zaman "aman ışık görsün" diye genelde ağaçlarımızı mümkün olduğunca doğrudan güneş görecekleri bir cam önüne alıyoruz.Bu durumda yapraklar sürekli güneşe maruz kalınca ısınıyorlar ancak evlerimiz ne kadar sıcak olursa olsun kış mevsiminde kök, toprak bu ısınmayla uyumlu çalışacak kadar ısınamıyor.Alt kısımla üst kısım arasındaki bu ısı farkı yaprak dökmenin nedeni.
Kökü çok ısıtamadığımız zaman, ağaca gelen güneş ışığını bir filtreden geçirmek, örneğin cama bir naylon yapıştırmak, bu ısı farkını azaltacaktır.
Selamlar,
lerdemir
15-11-2007, 09:20
Hmmm, bu çok iyi oldu benim için MSaygin, çok teşekkür ederim.
Ben de, limonu mutfağın içinde günün ilk yarısı tamamen güneş alan pencerenin önüne almıştım ve de yeterli güneş alabilsin diye pencerenin ahşap storunu yukarıya kaldırıyordum.
Bu bilgiler ışığında, zaten küçük küçük aralıkları olan ahşap storu hiç yukarı kaldırmayayım; aralarından süzülen aydınlıkla mı idare etsin dersiniz?
O zaman da yetersiz direkt gün ışığından dolayı başka rahatsızlıklar baş göstermesin sakın? Ne dersiniz?
Ayrıca, belki önceki mesajlarımdaki fotoğraflarda görmüşsünüzdür; limonum en büyük boy peynir tenekesinden devşirme bir saksıda bulunmakta. Altında da büyükçe bir plastik saksı altlığı var. Belki onun da altına gazete ve tahta koyarak olası kök/yaprak ısı farkını en aza indirebilirim.
Bir de; bu yetersiz olabilecek ışık nedeniyle, benim tüm doğa dışı tozlaştırma müdahalelerime rağmen çiçeklerin meyveye dönmelerinde problem yaşar mıyız?
lerdemir
15-11-2007, 09:35
Bu arada; yukarıdaki mesajımdaki ilk sorumun kesin ve net cevabını az önce almış bulunmaktayım.
Mine Hn'ın ve de tarifini yukarıda anlattığım dostumun da belirttiği üzere, iç mekanda limon çiçeklerinin "Yapay Tozlaştırma"sı için uygulanacak yöntem "suluboya fırçası" yöntemi imiş.
Kendisini hiç tanımamama rağmen kişisel mailine ulaşarak sorumu yukarıdaki yazdığım mesajdakine benzer şekilde aktarmış olduğum bir uzmanın zahmet edip vakit ayırarak bana yazmış olduğu cevap maili az önce geldi.
Bu forumu takip edip de benzer sorunu olacaklara yön gösterebilmesi açısından, her ne kadar kişiye özel bir mail olsa da, konusunda önemli bir üniversitemizin Bahçe Bitkileri Bölümü'nde görevli bir Profesör Hocamızın üşenmeden verdiği cevabı aynen alıntılamayı bir borç biliyorum:
"Levent Bey,
Belirttiğiniz koşullardaki limon bitkisinde meyve tutumunu sağlamak için açan çiçeklerde yapay tozlaştırma (sizin ifadenizle döllendirme) yapmanız gerek. Bu konuda ne ölçüde bilgi birikimine sahip olduğunuzu bilemediğimden, mümkün olduğunca basit ve detaylı anlatmaya çalışayım:
Limon çiçeklerinde beyaz (bazı çeşitlerde morumsu) renkli olan taç yaprakların hemen iç kısmında sarı renkli çiçek tozu (polen) veren erkek organlar bulunur.
Çiçeğin tam ortasında da dişi organ vardır.
İnce bir suluboya fırçası yardımıyla erkek organlardaki çiçek tozlarını dişi organın tepeciğine (üst kısmına) taşıyarak sürmeniz lazım.
Bu işlemi, çiçek açık olduğu ve çiçek tozu verdiği sürece günde 1-2 kez tekrarlayabilirsiniz.
Böylece döllenme sağlanarak dişi organın gelişip meyve oluşturması sağlanacaktır.
Sağlıklı ve mutlu günler dileklerimle..."
Hocamıza ve bu forumda değerli bilgi ve görüşlerini paylaşmaktan imtina etmeyen herkese saygılarımı ve şükranlarımı sunarım.
Hmmm, bu çok iyi oldu benim için MSaygin, çok teşekkür ederim.
Ben de, limonu mutfağın içinde günün ilk yarısı tamamen güneş alan pencerenin önüne almıştım ve de yeterli güneş alabilsin diye pencerenin ahşap storunu yukarıya kaldırıyordum.
Bu bilgiler ışığında, zaten küçük küçük aralıkları olan ahşap storu hiç yukarı kaldırmayayım; aralarından süzülen aydınlıkla mı idare etsin dersiniz?
O zaman da yetersiz direkt gün ışığından dolayı başka rahatsızlıklar baş göstermesin sakın? Ne dersiniz?
Ayrıca, belki önceki mesajlarımdaki fotoğraflarda görmüşsünüzdür; limonum en büyük boy peynir tenekesinden devşirme bir saksıda bulunmakta. Altında da büyükçe bir plastik saksı altlığı var. Belki onun da altına gazete ve tahta koyarak olası kök/yaprak ısı farkını en aza indirebilirim.
Bir de; bu yetersiz olabilecek ışık nedeniyle, benim tüm doğa dışı tozlaştırma müdahalelerime rağmen çiçeklerin meyveye dönmelerinde problem yaşar mıyız?
Bir turunçgil ağacının ışık ihtiyacı aşağı yukarı 6 saat kadar güneş görmesi ile sağlanabiliyor.Ben olsam sabah güneşini alacak şekilde öğleye kadar perdeyi tam açar, öğleden sonra ise aralıklardan ışık almasını sağlardım.Anladığım kadarıyla zaten yarım gün güneş görüyor o nokta.
Bir de sizin düşündüğünüz gibi tahta veya strofor koyarak yerden soğuk almasını da engelleyebilirsiniz, iyi bir fikir.
lerdemir
15-11-2007, 10:31
Evet MSaygin, belirttiğiniz gibi yarım gün ışık alan bir yerde durmakta limonum, sabahın ilk ışıklarından öğlen 13:00 civarına kadar doğrudan gün ışığı alıyor; zaten sonrasında da güneş oradan devrildiği için yarı aydınlıkta kalıyor. Dolayısı ile perde hep açık kalsa da önemli bir sorun olmayacaktır gibime geliyor.
Strafor iyi fikir. Isının izalesi için tahtadan daha sıhhatli bir seçenek olacaktır sanırım.
Bakalım limonun her bir dalında beşer onar tane limon oluşmaya başlayınca hayırlısı ile (hepsini yapay tozlaştıracağım ya), dalları dayanabilecek mi? :)
Teşekkürlerimle...
lerdemir
15-11-2007, 15:56
Merhabalar;
Bu konuyu takip eden dostlar için, Prof Hocamızdan bir uyarı/hatırlatma maili geldi.
Sağolsun üşenmeyip, hatta endişe ederek tüm bildiklerini hiçbir mecburiyeti yokken paylaşıyor bizlerle.
"Tam da forumumuzun ruhuna uygun" diyeceksiniz değil mi?
Yapay Tozlaştırma ve sonrasında dikkat edilmesi gereken hususlara ilişkin olarak Prof. Hocamızın verdiği bilgiler:
"Levent Bey,
Size aktardığım bilgileri bitkilerle amatör çerçevede ilgilenen kişilerle paylaştığınızı belirtmişsiniz. Bu tip pratik bilgilerin daha fazla kişiye ulaştırılmasına katkıda bulunduğunuz için size teşekkür ederim.
Ancak, önemli bir noktayı bildirmekte de yarar var.
Bu da bitkinin beslenme fizyolojisi ile ilgili...
Yine çok basit olarak anlatmaya çalışırsam;
Bitkiler, üzerlerinde açan çiçeklerin hepsini meyveye dönüştürmezler.
Bu oran bitki türlerine bağlı olarak değişmekle birlikte, doğal koşullarda yetişen bir limon ağacında açan çiçeklerin %5-8'inin meyve oluşturması, ekonomik anlamda ürün elde etmek için yeterli olur.
Bitki üzerinde açan bütün çiçeklerin hepsinin veya çoğunluğunun meyve tutması istenmez. Çünkü bu durumda çok sayıda ama yeterince gelişmemiş, küçük meyveler oluşacaktır. Hatta, bazı durumlarda aşırı meyve yükü nedeniyle dallar kırılabilir.
Öte yandan, bitkinin içinde bulunduğu ekolojik koşulların uygunsuzluğu (aşırı sıcak veya soğuk, aşırı sulama veya su yetersizliği, yetersiz ışıklanma vb) ve beslenme yetersizliği durumlarında ise bitki, üzerinde bulunan ve gelişmekte olan tüm meyveleri de dökebilir.
Yani, "ne kadar fazla tozlaştırılmış çiçek = o kadar fazla meyve" demek değildir...
Siz, taşınabilir büyük bir saksıda ve henüz 3 yaşlı olan limon bitkinizi doğal koşullarda değil, balkonda ve soğuk zamanda iç mekana taşıyarak yetiştirmeye çalıştığınızı ifade ediyorsunuz.
Öncelikle, bitkiniz geliştikçe hemen birkaç yıl sonra saksıdaki toprak beslenme için yeterli olmayacaktır.
Ayrıca, bu koşullardaki bitkinin su dengesini kurmak ve ışıklanma gereksinimini tam anlamıyla karşılamak noktasında sorunlar yaşanabilir.
Bu gerçekleri de göz önünde bulundurarak, size bitkiniz üzerinde açan çiçeklerin hepsini yapay tozlaştırma yoluyla meyveye dönüştürmeye çalışmamanızı öneriyorum.
Aksi halde ya çok sayıda ama gelişmemiş meyveler oluşur, ya da hiç meyve elde edemeyebilirsiniz...
Hatta, ekonomik meyve yetiştiriciliğinde, bitkinin besleme ve taşıma kapasitesinin üzerinde meyve tutumu sağlanmışsa, "meyve seyreltmesi" adı verilen bir işlem uygulanır.
Bu amaçla, söz konusu meyvelerin fazlası henüz fındık büyüklüğünde iken koparılarak, bitki üzerinde ancak besleyebileceği sayıda meyve bırakılır.
Tekrar iyi günler ve zevkli hobinizde başarılar dilerim.
Selamlar..."
Selcukhan
15-11-2007, 18:03
Selamlar,
hocamın dedikleri çok doğru yapay tozlaşmayla çok fazla meyve elde edebilirsinz fakat vasıfsız olabilir. Bu durumda seyreltme yapmaktan korkmayın:)
Konunun biraz gerisinde kaldım sanırım ama MSaygın ın bahsettiği gibi çekirdekten turunçgil yetiştirmek elbette mümkün ama bunun -enazından çukurovada- uygulanmamasının en önemli sebebi ise topraktaki virüssel hastalılar ve nematodlar. Özelliklede limon ağaçlarının bunlara karşı duyarlılığı diğer turunçgillere göre daha fazla. Bu sebeple turunç fidanı üzerine aşı yapılıp turunç anaç olarak kullanılmaktadır. Çünkü turunç bitkisi bunlara dayanıklıdır.
Münasebetsizlik etmiş gibi olmayayım ama benim bildiklerim bunlar:)
Birde bahçelerde gördüğüm, denemelere göre turunçgilde kalem aşısı yapmak biraz risk taşıyor. Çünkü kalem yeterli büyüklüğe ulaşınca aşı yerinden kolayca kırılabiliyor. Göz aşısı ile geliştirilen türlerde böyle bi sorun yaşanmıyor. Benim tespitim bunlar sayın MSaygın bunun hakkında da bi bilginiz varsa benimle paylaşmanızdan mutluluk duyarım..
merhaba,
Selcukhan, yazdıklarınız çok doğru, anaç kullanmak, belirttiğiniz gibi özellikle bölgemiz için kaçınılmaz.Ticari olarak yürütülen turunçgil uygulamalarında aksi düşünülemez bile.
Ancak, forumda bir çok üyemiz evde çekirdeklerle fideler yetiştirmeye çalışıyorlar, eski yazışmalarımızda da bunun mümkün olmadığına dair fikirler belirtilmişti.Bu yanlış kanının doğrusunu ben de yeni olarak detaylıca öğrendim ve arkadaşlarla paylaştım.
Göz aşısı uygulama olarak çok kolay, burada hemen tüm üretim bu şekilde yapılıyor gördüğüm kadarıyla ancak kırılma konusunda bir bilgim yok ne yazık ki.
Selamlar,
İşte evinde limon yetiştiren birinden yardım çağrısı:Aşşağıda limon ağacımı ve 3 limonumu göreceksiniz.Limonların büyük olan 2 tanesi yaklaşık 3 aydır bu büyüklükte ve bu renkte.Ürünümü :D ne zaman hasat etmem gerekir?
Selcukhan
16-11-2007, 16:46
Teşekkürler M.Saygın :)
Sayın M.Sema, son resimdeki limon fidanınızda buradan görünen kadarıyla sanırım bir yaprağında damarları sararmış şekilde ve azot eksikliği var diye düşünüyorum. Meyveler için şuan bir yorum yapamıyorum :)
Sayin M. Sema, ne kadar suredir yetistiriyordunuz limonunuzu, bu ilk limonmu agactan elde ettiginiz?
Bence acele etmeyin limonlarınızı toplamak için, 2-3 hafta sonra kopartırsınız, korunaklı bir yerde duruyorlar zaten.
Kasım'ın yarısını geçtik, halen çiçek açıyor Meyer limonlar, hem ne çiçek :)
http://www.agaclar.net/galeri/files/2588-meyerlimon4.jpg
Çiçek açmayan ve limon da veremeyen tek limon ağacı sahibi olarak bu işe çok üzülüyorum. Ne yapmam gerek. Bütün yaz yediği önünde, yemediği ardındaydı. Her türlü besini aldı, havasını, güneşini aldı. Daha ne istiyor anlayamadım. Şimdi içeriye aldım. Bol bol yaprak verip duruyor.
Çiçek açtırmak için ne yapmalıyım?
nevsune, kendinizi üzmeyin, bu fotoğrafını çektiğim ağacın hemen yanındaki ağaç da tek bir çiçek yok şu an.Bir de limonunuzun cinsi nedir bilmiyorum, bu Meyer limon yıl içinde tekrar tekrar çiçekleniyor, her limon öyle değil ve turunçgillerin çiçeklenme dönemi de geçti sayılır.
denizakvaryumu
18-11-2007, 19:01
Sn.MSaygin bu mayerleri bodur anaçlar üzerine aşılasanız olmaz mı?
Ev ortamında normal mayerler boylanıyorlar...sanırım siz bu işe gönül verdiniz özellikle ev ortamında bu bitkiyi sevenler için...
Bu durumda bodur anaç üzerine aşılanmış mayerler çok tutulacaktır diye düşünüyorum...
Hem bodur hem normal anaçlar üzerine aşılayacağım denizakvaryumu, şu anda bodur anaçlarım büyümeye başladılar.
Dediğiniz gibi bu işe gönül verdim, inşallah çok güzel ağaçlar yetiştireceğim.
Bu fidanlar için ayrı bir sera kuruyoruz bu ay.
Teşekkürler M.Saygın :)
Sayın M.Sema, son resimdeki limon fidanınızda buradan görünen kadarıyla sanırım bir yaprağında damarları sararmış şekilde ve azot eksikliği var diye düşünüyorum. Meyveler için şuan bir yorum yapamıyorum :)
Hımm azotu araştırayım o zaman.Teşekkürler uyarınız için.
Sayin M. Sema, ne kadar suredir yetistiriyordunuz limonunuzu, bu ilk limonmu agactan elde ettiginiz?
Yaklaşık 5 ay oldu alalı.Aldığımda fotğrafta görülen 2 limon biraz küçük olmak kaydıyla üzerindeydi.Yaklaşık 1 ay kadar öncede yeni bir limonumuz oldu.O da şu anda misket büyüklüğümde.
MSaygı 2-3 ay daha bekleyeyim o zaman.
Ancak Ankara'da gece soğuklar olmaya başladı.Camlı balkonda ama her ihtimale karşlık saksısını bir battaniye ile sarmalasam mı?Geceleri üşümesin kökleri diye.Aslında balkonda betonun üzeride değil 2-3 cm.mesafeli bir yükseltinin üzerinde duruyor.
nevsune, kendinizi üzmeyin, bu fotoğrafını çektiğim ağacın hemen yanındaki ağaç da tek bir çiçek yok şu an.Bir de limonunuzun cinsi nedir bilmiyorum, bu Meyer limon yıl içinde tekrar tekrar çiçekleniyor, her limon öyle değil ve turunçgillerin çiçeklenme dönemi de geçti sayılır.
Satıcıya cinsini sorduğumda, "bilmem, limon işte" diye yanıtlamıştı. Bu zavallıyı kışın depoda bekletmişler. Yaz başında aldığımda kendisini yeni toparlıyordu. Siz limonları iyi tanıyorsunuz, belki yapraklarından anlayabilirsiniz. Ucundan yaprak sürmeye devam ediyor.
Bu arada, benim acı biber tohumlarımı atmadınız değil mi;)
Sergüzen
19-11-2007, 19:13
Bu da benim mandalinam. Uludağın eteklerinde, üzeri örtülmek kaydıyla -12 0C derecelere dayandı. Havalar eksilere düştümü üzerini naylon ile örtüyorum. Güneş açtımı naylonu tekrar çıkarıyorum.
Bu da benim mandalinam. Uludağın eteklerinde, üzeri örtülmek kaydıyla -12 0C derecelere dayandı. Havalar eksilere düştümü üzerini naylon ile örtüyorum. Güneş açtımı naylonu tekrar çıkarıyorum.
Harika bir ağaç eyüp1, soğuk bölgelerde turunçgil yetiştirmeye korkanlar için çok güzel bir örnek.
Harun Parlak
19-11-2007, 21:40
Bir dergide Marmara ve İstanbul bölgesine RİZE mandilası (satsuma) daha dayanıklı ve uygundur. Diyordu
Bir dergide Marmara ve İstanbul bölgesine RİZE mandilası (satsuma) daha dayanıklı ve uygundur. Diyordu
Valla bunu hic duymamistim bilgisi olan var mi acaba?
Daha önce bahsettigim gibi Antalyadan limon fidesi aldim 2 adet. Evde saksıya diktim yaklasik 2 haftadir beraberiz. +20 derecede tutmaya özen gösterdigim bir ortam hazirladim. Bu limonla ilgili bilgisi olan arkadaslardn yardim bekliyorum, herseyden önce aldigim fideler limonmu onu bile bilmiyorum. Bu kisi beraber gecirmek sonrasinda mayis ayi gibi catalcaya dikmek istiyorum. Limonlar asili o konuda bir sorun yok. Kislari üstünü örtersem, sizce ürün elde edebilirmiyim? Bir duyumuma göre kisin naylonun icinde olacagindan yazin sadece naylonun kenarlarini acabilirmisim, yani üstüne dokunma dediler. Eger üstünüde acarsam yapraklari dökülürmüs. Bu ne kadar dogrudur acaba? Bu limon sanirim yilda bir kez ürün veriyor, bunun hangi aya tekabül ettigini bilmiyorum. Bu konulardada cani gönülden sizlerden yardim bekliyorum. Sevgiler.
lerdemir
20-11-2007, 08:25
Sevgili kuzen38,
Limonunuzda aşu yeri göremedim; emin de olamadım görüntüden. Gövdeyi yandan ve daha yakından fotoğraflama imkanınız var mı?
Bir de, tüm turunçgiller içinde soğuğa en az dayanıklı olanının limon olduğunu okumuştum bu başlığın ilk bilgi mesajında...
maycan bahçe
20-11-2007, 10:51
Marmara bölgesi için en uygun limon yediveren en uygun mandalina satsuma yani Rize ,portakal ise washington dur.
lerdemir
20-11-2007, 11:46
Bu arada bilenlere bir danışma ihtiyacım var:
Benim dış mekandan iç mekana aldığım Kıbrıs Limonumda beklediğim üzere ufak tefek yaprak dökülmeleri başladı.
İrileşmiş olan tomurcuklar da çiçek açtı bir sürü. Görseniz, evin mutfağı mis gibi limon çiçeği kokuyor günlerdir.
Buraya kadar herşey normal.
Ancak sorum şu:
Açan limon çiçeklerinde dişi uzuv olmaması ya da gelişmemesi mümkün müdür?
Zira, benim "Yapay Tozlaşma" için elimde suluboya fırçası hazırda beklediğimi farketmiş olacak ki, çiçeklerin çoğunda dişi organ ya yok, ya da çok ama çok cılız; hiç o yukarıdaki fotoğraflardaki gibi şişkin ve iri başlı değil.
Hatta dün, çiçeklerden 3ünde dişi organın hiç mevcut olmadığını gördüm. Bugüne kadar sadece 1 tane çiçeği yapay tozlaştırabildiğimi düşünüyorum. Diğer tüm çiçeklerde bahsettiğim gibi bir araz vardı.
Bu normal mi? Nedeni ne olabilir acaba?
Sayin Lerdemir size resimleri gönderiyorum. Asili oldugunu düsünüyorum umarim yanilmam. Umuyorum bu limon cikar bu arada o konuda malasef bilgisizim. Ayricada sizden catalcada dikim icin sordugum soru hakkinizda bilginiz varsa yorum rica ediyorum. sevgiler.
lerdemir
21-11-2007, 11:02
kuzen38,
Bu son fotoğraflarda aşı yeri açıkça görülüyor.
Ama diğer sorunuz hakkında bir fikrim yok maalesef...
sinaninci1
21-11-2007, 13:28
Arkadaşlar benim bir sorunum var.
Limon agacım 4 yaşında her sene çiçek açıyor, meyveler oluşuyor misket büyüklügüne gelince dökülüyor. Bu konuda bilgisi olan arkadaşlar varmı?
saygılar
merhaba,
Turunçgillerde oluşan çiçeklerin %90'a kadar dökülmesi normal sayılıyor.Ancak sizin bahsettiğiniz gibi meyveye dönüp de misket büyüklüğüne gelince dökülmesi normal değil.Meyve dökülmesinin, benim bildiğim bazı nedenleri aşağıda, ki genelde bunların tek bir tanesinden ziyade bir kaç faktörün bir arada etki ettiği düşünülüyor;
1. Su stresi, düzensiz sulama periyodu.
2. Aşırı sıcak hava, soğuk, sert rüzgar.
3. Işık yetersizliği
4. Azot ihtiyacı (Bu daha ziyade çiçek dökmeyle ilgili)
5. Yetersiz drenaj nedeniyle köklerde meydana gelen rahatsızlıklar
6. Uygunsuz budama ( Bu da daha ziyade çiçek dökmeyle ilgili)
7. Sizin durumunuza uymuyor ama verimin yüksek olduğu ve çok meyve tutulan senelrde, potasyum eksikliği
8.Yine sizin durumunuza uymuyor ama ağaç zedelendiğinde, yaralandığında tetiklenen etilen yayılımı nedeniyle de meyve dökümü oluyormuş.
Bunların bir kısmından, bir hocamızdan lerdemir'e gelen mesajda da bahsedilmişti yukarıda.
Bu nedenlerden en yaygını ilk iki madde, su stresi ve sert hava koşulları.
Bu sene Adana'nın aşırı sıcak olması nedeniyle benim ağaçlarımın da meyvelerinin hemen hepsi yazın 1cm olamadan döküldü, özellikle limonlar.Böyle durumlarda sık sık azar suyla ağacın sıcaktan etkilenmesini önlemek gerekiyor.
Turunçgillerde en önemli konulardan biri drenaj, turunçgil köklerini ıslak bırakmak ağaca yapılacak en kötü şeylerden biri.Bu yüzden saksı harcı çok önem taşıyor.
Çiçeklerin meyve dönüşümü ve bu meyvelerin kalitesini arttırmak için uygulanan bir yöntem varmış, ben hiç denemedim, gelecek sezon uygulayacağım.Çiçeklenmeden1,5-2 ay kadar önce yapraklara PotasyumNitrat püskürtülüyor.Bu domateslere de uygulana bir yöntemmiş ancak potasyum nitrat ne kadar suda ne miktarda çözdürülecek, bu bilgiye sahip değilim, halen araştırıyorum.
Bir diğer yöntem de çiçeklere gibberellik asit püskürtmekmiş.Bu uygulamda ağacın tümüne değil sadece çiçeklere piskürtme yapmak gerekiyor.Ne yazık ki bunun için de oran bilgisine sahip değilim.
Şimdilik bu kadar :)
sinaninci1
21-11-2007, 14:58
Mehmet bey
Çok teşekkürler hakikaten aydınlatıcı bilgiler, bu bilgilere göre aşırı sıcak etkiledi.
Harun Parlak
21-11-2007, 15:06
Sayın MSaygin konunun uzmanı değilim ama okuduğumkadarı ile çiçek dökülmesi 'nin sebei daha çok FOSFOR (P) Eksikliği Bitkiler için hayati bir önem taşıyan fosforik asit Bitkide
döllenme organların tam olması gelişmesi meyvenin oluşması kök gelişimini sağlaması yeteri kadar fosfor ile sağlanabilir.
Bitkilerde solunum ve fotosentez önemli rol oynayan fosforun bulunması ile sağlanabilir.
EKSİKLİĞİ yaprak ve ibrelerde küçülmeler meydana gelir.
Bitkilerin büyüme ve gelişmesi durur.
Don zararları meydana gelir.
Tomurcuklarda geç patlamaya sebep olur ve meyve oluşumu etkilenir.
Noksanlığında kök gelişimi zayıflar.
Çiçeklenme ve olgunlaşma durumu gecikir.
merhaba,
Fosfor konusunda haklısınız ancak turuncgiller konusunda okuyor ve araştırıyorum, bulduğum bilgileri de sürekli olarak düzenleyip saklıyorum.Yukarıda yazdıklarımı bu düzenlediğim notlardan derledim. "poor NITROGEN levels" tabiriyle geçiyor konuda.
Turunçgiller diğer bitkilerin aksine en az fosfor ihtiyacı duyan bitkilerden.Bir turunçgil ağacı 1 pay fosfora karşılık 5 pay azota ihtiyaç duymakta.Azotun turunçgil ağaçlarında eksikliği bir şekilde çiçek tutumuyla da ilgili demek ki.
Konuyla ilgili kaynak bulup burada paylaşmaya çalışacağım.
Bana limon ağacım ile ilgili olarak destek olan tüm arkadaşlarımı dinleyip dün azot almaya gittiğimde çiçekçim demir eksikliği de olabilir dedi.Yaprağın yeşil rengini klorofil verir bunun içinde fermantasyon yapması gerekir azot değil demire ihtiyacı vardır dedi.Ben de üşenmedim netten araştırdım hatta klorofilin kimyasal yapısını bile okudum (allahtan kimya mühendisliğini bırakmışım diye açılan sayfaları kapatıp) limonuma hem azot hem de demir verdim.:)
lerdemir
22-11-2007, 07:53
MSaygin,
PotasyumNitrat ve gibberellik asit ile ilgili bilgiyi merakla bekliyor olacağım...
MSaygin,
PotasyumNitrat ve gibberellik asit ile ilgili bilgiyi merakla bekliyor olacağım...
merhaba,
Konuyla ilgili bilgiyi buldum ancak bugün çok yoğunum, ilk fırsatta toparlayıp yazacağım.
Bu arada bu başlığın 105. mesajında (http://www.agaclar.net/forum/showpost.php?p=172860&postcount=105) bahsettiğimiz konuyla ilgili görsel destek, fotoğraf ekleyebilecek bir uzman ya da akademisyenimizi bekliyoruz halen.
Turunçgil çekirdekleri monoembriyonik ya da poliembriyonik olabiliyorlar.Çekirdeğin kabuğunu açıp içine baktığımız zaman tek bir embriyo varsa monoembriyonik, birden fazla embriyo varsa poliembriyonik oluyor.Çekirdeği sivri bir cisimle ayırmaya çalıştığınızda bir kaç parçaya ayrılıyorsa bu poliembriyonik olduğunu gösteriyormuş.Bu noktada bu konuyla ilgili fotoğrafları olan üyelerimiz yüklerlerse hepimiz için daha açıklayıcı olacaktır.
merhaba,
Edindiğim bilgileri kısaca yazayım;
Potasyum Nitrat (13,5-0-46) turunçgillerde meyvelerin büyümesine ve meyve sayısının artışına yardımcı oluyor.Ağacımıza uyguladığımız normal gübreleme işlemlerinin yanı sıra 3 kere de yapraklardan Potasyum Nitrat vermemiz gerekiyor.Şubat ayında, ya da sizin ağacınızla ilgili tecrübelerinize dayanarak, çiçeklenmeden 1 ya da 2 ay arası bir süre kadar önce ilk gübrelemeyi, Mayıs'ta çiçeklenme döneminde ikinci gübrelemeyi ve Temmuz'da yaz gübrelemesini yapmalıyız.Bunlardan en önemlisi çiçeklenme öncesi şubat ayında yapılacak olan ilk gübreleme.Bu takvime uyulduğunda meyve boylarında %33'e varan olumlu bir fark yaratılabiliyormuş.
Potasyum Nitrat uygulamasında ölçü 1lt suya 2gr. olarak hesaplanabilir.Uygulama sabah erken saatte ya da akşam üzeri yapılmalı.
Uygulama sonrası yağmur yağarsa, yapraklardan süzülen potasyum kökler tarafından yine emiliyor, problem değil.
Gibberellik Asit daha dikkatli kullanılması gereken bir kimyasal.Çiçeklenme öncesi ya da çiçeklenme döneminde kullanıldığında çiçeklerin dökülmesine ve ağacın yeşil kısımlarının çalışmasına neden oluyor, meyve tutumuna ters etki yaratabiliyorsunuz.Doğru zamanda kullanıldığında ise bol miktarda , özellikle çekirdeksiz turunçgil meyvesi elde etmenize yardımcı oluyor. Bu daha çok kendi kendini dölleyemeyen Robinson, Nova, Clementine, Minneola gibi cinslerde kullanılıyor ve ne yazık ki küçük boylu ve rengini geç kazanan meyveler oluşturuyor.Dozajını biraz fazla kaçırdığınızda da yaprak dökülmesine neden oluyor.En iyisi buna hiç bulaşmamak. Bu tarz ağaçları olanlar bahçelerine zaten dölleyici cinsler ekiyorlar.Bizim kendi bahçemizde Nova mandalinalarımız var ve dölleyici olarak da Fremont cinsi mandalina ağaçlarımız var.
Biz ev kullanıcıları için en uygunu yapraktan potasyum nitrat uygulamak gibi görünüyor.
Toros Tarım'ın ilgili sayfasında (http://www.toros.com.tr/turkce/ug_potasyum_nitrat.asp) Potasyum Nitratla ilgili daha detaylı bilgi var.
Selamlar,
lerdemir
23-11-2007, 10:38
MSaygin,
Bilgi için çok teşekkürler.
Bu durumda uygun form ve miktarda Potasyum Nitrat'ı temin etmek kalıyor geriye değil mi?
Ektigim cekirdekten 1 haftadir ses cikmayinca kalktim birisinin portakalini yürüttüm.:D Bundan 5 adet daha vardi arkadasimda, cinsi bodurmus dedigine göre. Portakallar bana biraz ufak geldi, evde yetistiriyormus. Sebze yetistirmede bugune kadar hep basarili oldum ama meyve olayinda tamamen bilgisizim. Resimlerinide koyayim, bu arada bu portakal ne portakali bilen var mi?
lerdemir
26-11-2007, 08:51
Cinsini bilmiyorum ama o saksılar fotoğrafta görünen kalorifer peteklerine çok yakın durmuyorlar değil mi?
Hocam 2 metre mesafede duruyorlar, ama petekleri zaten hiç çalıştırmıyorum.
Bu arada petekler çalışsaydi bir zarari olurmuydu acaba?
lerdemir
27-11-2007, 08:50
Bitkilerin ısı kaynaklarına yakın şekilde muhafaza edilmelerinin bitkiler için zararlı olduğundan bahsetmişti forumdaki uzmanlarımız... Onun için sordum ben de...
lerdemir
10-12-2007, 11:37
Bu arada limonun yer değiştirmeden ötürü yaprak dökmesini normal olarak karşılamakla beraber; bu dökülmenin genele yayılıp yayılmadığını ve de uzun sürüp sürmediğini de gözlemlemek lazım.
Zira, bu haftasonunda "limonum neden halen -içeriye almamın üzerinden 1 ayı aşkın süre geçmesine rağmen- halen daha yaprak dökmeye ve iyice çıplak kalmaya devam ediyor tüh" diye hayıflanırken yakından bakınca bir de ne göreyim?!
Kırmızı örümcek benzeri zararlılar istilaya teşebbüs etmişler.
Başka odada bulunmalarına rağmen gardenya ve fulümde de benzer saldırı henüz başlangıç aşamasındaydı.
Tamamını açık havada kimyasal işleme tabi tuttum. Önümüzdeki hafta sonunda yine gözle kontrol edeceğim. Olmazsa bir daha.
Haber vereyim dedim. Gözünüz üzerlerinde olsun...
lerdemir
29-12-2007, 15:59
Evet arkadaşlar işte Kıbrıs Limonumda son durum.
Nasıl olsa yer değişimi sonrasında yaprak dökmesi normal diye düşünerek eşzamanlı gerçekleşmiş bir kırmızı örümcek istilası geç farketmiş olmaktan kaynaklanan rahatsızlık tüm yaprakların kaybına kadar getirmiştir durumu.
Ekteki fotoğraftaki durum ile karşılaşmak istemiyorsanız biktinizin yapraklarının altlarına sık sık göz atmayı unutmayın; bakın bakalım davetsiz misafirler var mıymış yapraklarda???
Not: Uzman dostların özel tavsiyelerine göre budama ve bakırlı ilaç uygulaması yapacağım.
lerdemir
29-12-2007, 16:01
Bu arada özendirici olabilmesi umuduyla, yukarıda bitap bir halde gördüğünüz limon ağacımdan yaklaşık 1.5 ay kadar önce bir tek seferde toplamış olduğum limonların görüntüsünü de ekliyorum şimdi...
merhaba lerdemir,
Aynısı benim de başıma geldi ne yazık ki.İşin kötüsü ben örümcekleri de gördüm ama bugün ilaçlarım, yarın ilaçlarım derken kadar limonun yapraklarının yarısı gitti.Sydaben diye bir ilaç kullandım, hemen etki etti, kalan yapraklar ve çiçekleri kurtardım.İhmal ettim,kendim ettim kendim buldum :(
Sizin ağacınız da baharda yeniden canlanır merak etmeyin.Ben olsam nasıl budardım, resmin üzerine işaretlemeye çalıştım.
27113
Selamlar,
lerdemir
30-12-2007, 22:46
Çok teşekkür ederim MSaygin;
Diğer uzman dostlardan da neredeyse aynı noktalardan budama önerisi almıştım bugün özelden.
Yılbaşı ertesi budayacağım.
Güzel günlere inşaallah...
lerdemir
03-01-2008, 22:15
MSaygin,
Yukarıdaki fotoğrafımın yorumlanabilmek için çok yetersiz olabileceği düşüncesi ile 3 adımda, önce tam yatay olarak, sonra aynı yönden ancak yukarıdan yaklaşık 45 derece açıyla, en son olarak da yine aynı yönden yaklaşarak ancak bu sefer tam üstten görüntüledim budanmayı bekleyen ağacımızı.
Bunlar sanırım daha boyutlu bir fikir verecektir mevcut durum hakkında.
Tekrar teşekkürlerimle...
lerdemir
04-01-2008, 11:12
Özellikle de ilk fotoğrafta en allta sağda tek yapraklı görünen dal ile onun tam aksi tarafta, soldaki 4-5 tane incecik çarpuk çurpuk iğreti dal ile ilgili ne yapmam gerekir onu da merak ediyorum...
merhaba,
"İlla böyle yapın" değil de "ben olsam böyle yapardım" ;)
27468
Ağacın tacı daha aşağıda oluşturulmuş olsa daha iyiymiş.Bence 3 tane kuvvetli dal dışındaki diğer tüm ince dalları kesin.Sadece kırmızıya boyadığım alandaki ince alt dallardan en kuvvetli ve sağlıklısını bırakın, ağacın o yönü boş, o alanı doldursun o dal ileride.Kalın dalları da korkmadan işaretlediğim yerlerden budayın, turunçgiller sert budamaya aldırmıyorlar.Nasılsa hastalıktan yıprandı, bu bahara yeni bir başlangıç yapsın.
Selamlar,
lerdemir
04-01-2008, 12:36
Tamamdır, aynen budayıp, sizin mesajınıdaki gibi iki açıdan fotoğraflayıp ekleyeceğim bugün hayırlısı ile...
Tekrar tekrar teşekkürlerimle; hem size hem de özel görüş veren tüm uzman dostlara...
Rica ederim lerdemir :) Limon başlığında da önerdiğim gibi bence saksısını da değiştirin, çok iyi drenajlı bir harçla, biraz daha büyük bir saksıya alın.Mart başında gübrelemeye de başlayınca bu yaz harika bir ağaç olacağına eminim.
lerdemir
04-01-2008, 17:04
Merhaba,
İşte tavsiyeler sonrasındaki son görünüm şöyle.
Alttaki sürgünlere pek kıyamadım.
Bir yandan da kafamda acaba o alttaki dallr da bir yanda sürse, kalınlaşıp büyüse, ileriki zamanlarda üstteki tacı komple sert budayıp ağacın tacını aşağıya çekebilir miyim sorusu da gelmedi değil. O sebepten kökten budamadım; ama son karar bu konunun uzmanlarından...
Son durumda nerelerde düzeltme yapmam icab eder sizce?
Sabırlı yardımlar için sonsuz teşekkürler...
lerdemir
04-01-2008, 20:37
Zahmet edip, gönül ve emek verip, yardım edenler sağ olsun...
Geçmiş olsun lardemir dostum. Sanırım çözmüşsün sorununu.
lerdemir
05-01-2008, 22:53
Çok teşekkür ederim serder,
Gönlü güzel, paylaşmaktan haz alan ve bilgili dostların sayesinde...
lerdemir
05-01-2008, 23:23
Aynen; ben de tam olarak senin bu sözünü özel mesaj ile yazıp göndrmiştim ilgilisine...
Çok iyi denk gelmiş oldu...
:)
Ne demişler "Aklın yolu bir."
Benim chinottoların son hali;
http://www.agaclar.net/galeri/files/2588-chinotto2.jpg
denizakvaryumu
10-01-2008, 11:14
Artık tadına bakma zamanı :) afiyet olsun.
denizakvaryumu
10-01-2008, 16:26
Yukarıdaki fotoğrafta benim çimlendirdiğim bir turunçgil fidesi görülüyor.Poliembriyonik olduğu için ikinci bir embriyodan çıkan ikinci bir gövde görülüyor.Biraz daha büyüdüklerinde bu ikinci parçayı ayırıp ayrı bir fide olarak da büyütmek mümkün.Ya da kesip ana gövdeyi tek bırakmak gerekiyor.
Selamlar,
Bu cevabı yeni gördüm :)bilgi için teşekkürler.
Bu durumda tohum çıkarken 2.bir gövde görmezsek ,yani iki gövdeli çıkmazsa turunç çıkma olasılığı %99 diyebilir miyiz?
Rica ederim :)
Hayır, poliembriyonik çekirdekler her zaman iki gövdeli çıkacak diye bir şey yok.O ihtimal de var ama pek çoğu tek gövdeli çıkıyor.Bugün de 3 gövdeli bir çekirdek ayırdım mesela.Yani tek gövdeli ise monoembriyonik demek değil.Ama monoembriyonikse kesinlikle tek gövdeli.
Yukarıda da listelediğim gibi türlerin pek çoğu poliembriyonik.
Bir de şu var, diyelim ki çekirdek monoembriyonik ve türüne doğru büyümüyor, o zaman da yine turunç olmuyor zaten.Bir başka, isimlendirilmemiş tür oluyor.Bu ağacı da aşılayıp kullanabiliriz ama turunç diyemeyiz.
Ben halen bu kadar bilgi üstüne konuyu netleştirecek bir akademisyen katkısı bekliyorum, en azından kitaplardan taranmış bir kaç çekirdek fotoğrafı koysalar.Poliembriyonik, monoembriyonik nedir, fotoğrafını görsek.Ya da benim araştrırıp bulduğum bu bilgileri bilimsel bir temele oturtup yazsalar ne kadar iyi olacak.
Turunç gibi reçel yapılmasından başka, kabuklarından esans elde edilerek,parfüm sanayinde kullanılan Bergamot (Citrus bergamia) ile ilgili fazla bir bilgi yok sitemizde. Yetiştiren arkadaşlarımız var mı? Antalya yöresinde yetiştiriliyormuş. Reçel sevenler için güzel bir alternatif. Hatta bazı çayların da Bergamotlusu var.
imperfect
31-01-2008, 10:31
Ben de Bergamot'u merak ediyorum. Hatay'da yaşıyorum ama şimdiye kadar hiç görmedim. Reçelini de merak ediyorum doğrusu. Biraz Narenciye delisiyimdir de elinde Bergamot fidanı bulunan birileri varsa bana ulaşabilir mi?
Sn İmperfect Reçeli çok güzel. Yenigün marka reçelleri tavsiye edebilirim size.
http://www.yenigungida.com.tr/tr/yeni.html
imperfect
31-01-2008, 14:16
İlginiz için teşekkür ederim Habibe Hanım. En kısa zamanda deneyeceğim. Bu arada hiç Narenciye çiçeklerinden yapılmış reçel denediniz mi? Tadı muhteşemmm. Ama yapımı biraz zor ve karmaşık. Bulabilirseniz mutlaka deneyin.
Mine Pakkaner
05-03-2008, 19:36
Bu başlıktaki son kabuklu bit soruları ve cevapları Turunçgil Hastalıkları ve Zararlıları (http://www.agaclar.net/forum/showthread.php?t=5277) başlığına taşınmıştır.
izzeterisen
05-03-2008, 22:12
İyi günler dpehlivan
Ben bu sitede yeniyim.
Aradan zaman geçmiş olsa da resimlere bakarak bir öneri getirmeyi düşündüm.
birincisi toprağınız iyi görünmüyor.
kumlu-tınlı bünyede, organik maddece zengin toprak ister turunçgiller.
Yanlış görmuyorsan dağlardan toprak almışsınız. Yanlışsam özür. Ham toprak bitkilerde birkaç yıl iyi gelişmemeye neden olabilir.
Ama yinde de iyi yanmiş çiftlik gübresi veya bulamıyorsanız yaprak çürüğü işinizi görür. Önerilerde 10 kğ/yaş/ağaç olarak geçer miktarı. Mümkün ise yapın. En azıdan verebildiğinizi verin. (Kimyasal güber (15.15.15.) ile birlikte.
Ağacınız zayıf. Hemen % 15 Azot , % 15 P205, %15 K2O + çinko içeren Süper 15.15.15 (Toros Gübe'nin) gübresi ile gübreleyiniz. Sanırım 250-300 gr yeter.
Bu miktarı ağacın taç izdüşümüne açacağınız 15 cm.kadar derinlikteki çukurlara dökerek, ama tamamını bu çukurlara pay ederek üzerini toprakla kapatunuz. eğer toprak kuru ise sulamanız şart. Veya buna eşdeğer bir gübre seralardan veya kullananlardan temin edilebilr.
ayrıca Mayıs ve Temmuz ayında ek gübreleme ister turunçgiller. bunu unutmayın.
Yardıma ihtiyacınız olursa ben burdayım
Bu başlıkta tanıttığım ve aldığım yardımlar sonucu bu günlere getirebildiğim limon ağacımın son hali. Aşşağıda ki resimler 04.03.2008 tarihinde çekildiler.
Bunlar da 07.03.2008 de çektiklerim. Şimdi şöyle bir sorum olacak sizlere: Bu ağaçta biraz fazla tomurcuk var gibi geldi bana siz ne dersiniz?
Umarım bir çok meyveniz olur bu yaz :)
Tomurcuklar fazla değil merak etmeyin, bir çoğu dökülecek zaten ilerleyen günlerde.
Mümkünse, demir ağırlıklı bir iz element uygulaması yapmanızı öneririm, yapraklarda sıkıntı görülüyor.
Selamlar,
Sayın MSaygin verdiğiniz bilgiler için tekrar teşekkür ederim. Bugün çiçeklerimi aldığım seraya gittim orada ki görevli arkadaş bana British Seeds adında 1 kglık 10-6-8 lik bir gübre verdi. Evde ki gardenyama (hala açmamaya inatla devam eden tomurcuklarıyla beni hasta ediyor) ve limon ağacım ile kumkatıma verebileceğimi söyledi.Hatta kutunun fotoğrafını ve içindekileri de eklemeye çalışacağım.
Kusura bakmayın yan oldu yazı düzeltmiştim oysa.
Maşallah Limon çoşmuş.Bol meyve tutar inşallah.Benimki de çok açtı hala da açmaya devam ediyor.Bir süre sonra dökülüyor.
Sevgili Oğuzhan iyi dileklerin için teşekkürler darısı seninkinin ve diğer arkadaşların emek verdiklerinin başına.
Sayın MSaygin verdiğiniz bilgiler için tekrar teşekkür ederim. Bugün çiçeklerimi aldığım seraya gittim orada ki görevli arkadaş bana British Seeds adında 1 kglık 10-6-8 lik bir gübre verdi. Evde ki gardenyama (hala açmamaya inatla devam eden tomurcuklarıyla beni hasta ediyor) ve limon ağacım ile kumkatıma verebileceğimi söyledi.Hatta kutunun fotoğrafını ve içindekileri de eklemeye çalışacağım.
Yazılar yan da olsa okunuyor :) Tam ideal NPK oranında olmasa da bence de bu gübreyi kullanabilirsiniz, ilave elementleri de var.Bundan sonra da saksıdaki turunçgilleriniz için gübre alırken N değeri yüksek P değeri düşük gübreler tercih etmelisiniz.
Çok teşekkürler Sayın MSaygin. Hemen gidiyorum ağaçlarımı ;) beslemeye.
izzeterisen
08-03-2008, 10:15
İyi günler,
En alttaki resimde görünen üstteki yaprakta toz gibi görünen cisimleri çok yakından çekerek burayaekleyebilir misiniz.
Kırmızı örümcek var gibi. fotoğrafı yakından görünce anlaşılabilir.
Arkadaşın dediği gibi demirli bir preparatı topraktan hemen uygulayın. İçeriğini görüntülediğiniz gübredeki demir içeriği çok düşük, başka bir preparat gerekiyor.
İsim sorarsanız pahalı ama Sequestrene 138 Fe. veya muadili bir demirli preparat.
Tekrar iyi günler.
Sayın İzzeterisen resmi gönderiyorum gözle görülen bir şey yok ama genede bakabilirseniz sevinirim.
Limon ağacımın çiçeklerinin bugün çekilmiş fotoğrafları. Ben ilk defa görüyorum çiçeklerini çünkü geçen sene meyve iken almıştım.
Sevgili M.Sema ,
Sanki kırmızı örümcek var gibi.
Aynı sorun bendede vardı.Çok dikkatli bakmak gerekiyor çok küçükler.Yaprakları saratıp döküyorlar.Yaprakların üstü yapışkanlı gibiyse kırmızı örümcek vardır.Her ihtimale karşı bir ilaçlayın.
Arapsabunlu yağ karışımını bir deneyin. Kısa bir süre etkili oluyor.
Bence de var örümcek, izzeterisen nasıl da gördü o küçücük resimden :)
Çiçekler ne kadar güzel kokuyor değil mi M.Sema?
Gerçekten çiçek kokusu harika .Ama bendekiler solum gidiyor.Limon olmayacak gibi .
İlginiz için teşekkür ederim Habibe Hanım. En kısa zamanda deneyeceğim. Bu arada hiç Narenciye çiçeklerinden yapılmış reçel denediniz mi? Tadı muhteşemmm. Ama yapımı biraz zor ve karmaşık. Bulabilirseniz mutlaka deneyin.
Receli tarifini rica ediyorum Selamlar
Limonlarımda cok fazla çicek var .Recel tarifini verirmisiniz . İYİ ĞÜNLER
izzeterisen
12-03-2008, 21:23
Sayın İzzeterisen resmi gönderiyorum gözle görülen bir şey yok ama genede bakabilirseniz sevinirim.
İyi günler M.Sema Hanım,
Bu resim çok parlak çıkmış, bir şey anlaşılmıyor. Önceki resim yaprağın üstü idi , siz yaprağın altını çekmişsiniz. eğer daha önceki resim büyük kapasiteli ise sadece yaprağın tozlu kısmını o resimden kesip buraya eklerseniz cevap verebilirim.
Kırmızı örümcekler 8 ayaklı canlılardır, ağır hareket ederler. Mercekle çok rahat görünürler. Eğer kırmızı örümcek sorunu çıkarsa yapraklarda sararma görülür. Şu an örümcekten ileri gelen bir sararma yok ama. Bir bakın bakalım. Ekteki resim turunçgil kırmızı örümceğinin resmidir.
Limon ağacınızı tozlu yerlerde bulundurmayın.
Kalorifer kenarında sanıyorum. Biraz uzakta dursa iyi olurdu.
Bir bez ile hafifçe yaprakların üzerinde bulunan bu zararlıları öldürebilirsiniz. Eğer yaprak üzerinde bir şey görürseniz inceleyin bize yazın, öğrenmenize seviniriz.
Ayrıca Oğuzhan arkadaşın dediği gibi , yaprak üzerinde bulunan yapışkanlıklar kırmızı örümcek belirtisi değildir. Yapışkanlık, yaprak biti, kabuklu bitler, beyaz sinekler, torbalı koşnil vb. gibi zararlıların zarar yapmasından kaynaklanır. Eğer bir yapışkanlık olursa bitkiyi inceleyip resimlerseniz, yardımcı oluruz.
Sn İzzeterisen, Oğuzhan ve MSaygin;
İlginiz ve destekleriniz için teşekkür ederim. Limon ağacım camla kapalı balkonda, güneşi en iyi çok görebileceği bir yerde. Bulunduğu yerde kalorifer yok. Yarın ilk işim büyüteçle yapraklarını inceleyip size de bilgi vermek olacak.
Bu arada Kırmızı örümceğin görünüşü çok çirkin.... hemen sitede araştırmalara başlayayım.
Beyaz Kartal
15-03-2008, 17:23
Sayın Arkadaşlar,
Sizlere bir kaç sorum olacak. Evde yeşil limon olduğunu düşündüğüm bir limon ağacım var. Şu an çiçek açmış bir çoğuda meyveye dönmüş durumda. Acaba bu ağacımın Lime olduğunu şu an için fark edebilme şansım var mı?
Resim yüklerseniz ilgili arkadaşlar cevap verebilir.
izzeterisen
15-03-2008, 17:44
İyi günler M.Sema Hanım,
Bu resim çok parlak çıkmış, bir şey anlaşılmıyor. Önceki resim yaprağın üstü idi , siz yaprağın altını çekmişsiniz. eğer daha önceki resim büyük kapasiteli ise sadece yaprağın tozlu kısmını o resimden kesip buraya eklerseniz cevap verebilirim.
Kırmızı örümcekler 8 ayaklı canlılardır, ağır hareket ederler. Mercekle çok rahat görünürler. Eğer kırmızı örümcek sorunu çıkarsa yapraklarda sararma görülür. Şu an örümcekten ileri gelen bir sararma yok ama. Bir bakın bakalım. Ekteki resim turunçgil kırmızı örümceğinin resmidir.
Limon ağacınızı tozlu yerlerde bulundurmayın.
Kalorifer kenarında sanıyorum. Biraz uzakta dursa iyi olurdu.
Bir bez ile hafifçe yaprakların üzerinde bulunan bu zararlıları öldürebilirsiniz. Eğer yaprak üzerinde bir şey görürseniz inceleyin bize yazın, öğrenmenize seviniriz.
Ayrıca Oğuzhan arkadaşın dediği gibi , yaprak üzerinde bulunan yapışkanlıklar kırmızı örümcek belirtisi değildir. Yapışkanlık, yaprak biti, kabuklu bitler, beyaz sinekler, torbalı koşnil vb. gibi zararlıların zarar yapmasından kaynaklanır. Eğer bir yapışkanlık olursa bitkiyi inceleyip resimlerseniz, yardımcı oluruz.
Bunları yazmamdan kastım bu zararlının bu gibi yerlerde daha çok üreyip zarar yapmasıydı. İhtimaller üzerinde durdum.
Ben de Bergamot'u merak ediyorum. Hatay'da yaşıyorum ama şimdiye kadar hiç görmedim. Reçelini de merak ediyorum doğrusu. Biraz Narenciye delisiyimdir de elinde Bergamot fidanı bulunan birileri varsa bana ulaşabilir mi?
Ben seramda portakal tatlı limon ve bergamot yetiştiriyorum Yerim ufak olduğundan birer ağacım var .Bu fidanları 10 sene evvel Antalyadan almışdım Bergamot receli için bir dostum Finikeden her sene meyvasını gönderiyor . bendeki ağaçların resimleri yakında yayınlayacağım selamlar
Sn İmperfect Reçeli çok güzel. Yenigün marka reçelleri tavsiye edebilirim size.
http://www.yenigungida.com.tr/tr/yeni.html
Size bir sır acıklıyayım .Maalesef turunc meyvasından recel yapıp içine bergamot esansı katıp bergamot receli olarak pazarlıyorlar Türkiyede bergamot ağacı pek az kaldı . Adanada bir firma yetiştiriyor .fakat iç piyasaya meyvasını vermiyor . Meyvasını ihraç ediyor .her sene recelini yaptırıyordum fakat allerji yaptıgından bu sene ara verdim . selamlar
Sn. MSaygın
130 numaralı mesajımdaki sorunlu limon ağacım, kışın geçirdiği kabuklu bit hastalığından sonra tam anlamıyla kabak kalmıştı. Zaten gövdenin altında hiç yaprak yoktu, sadece fotoğrafta görülen üst iki dalda bulunmaktaydı, onlar da kışın tamamen dökülmüştü.
Önerilerinize uyup Mart başından bu yana kompoze gübre ve hümik asit veriyorum. Yukardaki dallarını tamamen budadım. Fotoğraflarda da göreceğiniz gibi, sonunda gövdenin altından yukarıya doğru patlamalar başladı.
Yazdığınız bir mesajda potasyum nitrat verilmesinin meyve için gerekli olduğunu yazmışsınız. Ben Ankara'da potasyum nitrat bulamadım, nereye sorduysam bana amonyum nitrat vermeye çalıştılar. Ya da soracak yeri bulamıyorum. Başka ne önerebilirsiniz? (Zaten şimdi önce bir yaprak ve çiçek açtırsam, meyveye sonra sıra gelsin artık:))
Fotoğraflara bakıp, bana iyimser bir şeyler söyleyebilecek misiniz:)
merhaba,
Bitkilerle ilgili hep iyimser olmak lazım Sn.nevsune, baksanıza sizinki bile öyle feci bir kıştan sonra toparlanmaya başlamış :)
Öncelikle bence bir süre gübrelemeyi kesin, yaprakları yok henüz, eski verdiğiniz gübreler onu bir süre idare eder, Nisan'ın ilk haftası gibi yeniden gübrelemeye başlarız, yapraklansın bir.
Ağacınız aslında evde büyümek için fazlaca da uzamış, zamanında taçlandırılmamış, bence bu geçirdiği felaketleri onun avantajına kullanalım.Aşı noktasının 30cm. kadar yukarısından, tabi ki kesinlikle şu anda patlayan filizleri de göz önüne alarak tepesini kesin.Yani mümkünse 3 farklı yönde patlamış ve büyümekte olan filiz içeren halde bırakın ve üstünü kesin.Sonra bırakalım bu yeni filizler büyüsün :)
Potasyum Nitratı unutun şimdi, zaten pek meyve peşinde koşacak halde değil ağaç.Tepesini kestikten, biraz da yapraklandıktan sonra, Azot oranı yüksek bir hazır gübre verelim.Ya da elinizdeki kompoze gübreyi ayda bir verdikten sonra aradaki haftalarda da 2lt. suya bir tatlı kaşığı şeker gübresi(Amonyum sülfat) karıştırarak verin.
Bir de mümkünse bol bol güneş gören bir yere alın.
Selamlar,
Zalim! önerinize uyarak aşının 30 cm yukarısından budadım. Bu arada yukarda patlamakta olan güzelim filizlerim de gitti:) (budadığım yeri aşı macunu veya çamurla kapatmam gerekir mi?).
Gübre konusundaki önerilerinize uyacağım. Yeni kompoze gübre verdiğimi yazmıştım. O zaman Nisan ayı başında şeker gübresi verip duruma göre size bildireceğim.
Bitki evin en güneşli yerinde duruyor ama bir süre sonra balkona almayı planlıyordum. Aslında hem balkondaki yer yetersizliğinden, hem de nasılsa pencereler de açık olacak, evin içinde kalması benim açımdan daha iyi olacak. Peki limon ağacım açısından da iyi olur mu evin içinde kalması?
Sn. MSaygın çok teşekkür ederim. Sayenizde kurtarabilirsem limonumu çok sevineceğim.
Bu arada çin turunçları hala çıkmıyorlar, ne bekliyorlar ki?
denizakvaryumu
17-03-2008, 10:13
Calamondin, kamkat gibi küçük türler haricindeki turunçgiller bol güneş ve havadar bir ortam isterler.Hatta calamondin bile dışarı çıkarılınca daha sağlıklı bir gelişme gösteriyor.
Dışarı çıkarın derim ben.
Nevsun Hn. Ankara'da bulamadığınız özel gübreler için
http://www.oz-kim.com.tr
Sıhhıye adresinde satışlar var.
Geçmiş olsun :)
Ben kestiğim yerleri macunla kapatmıyorum.
Bence de mümkünse dışarıda durması daha iyi olur.Aslında hemen her çeşit turunçgil şartları doğru seçilirse iç mekanda oluyor ama dışarısı daha iyi.
Turunçgiller gerçekten dayanıklı ağaçlar, budamaya karşı da hassas değiller, merak etmeyin sizinki de kısa sürede toparlayacaktır.
Özel ısıtma falan olmazsa, çin turunçları 3-4 haftadan önce çimlenmiyor, inşallah sizinkiler de çimlenirler en kısa sürede.
Selamlar,
Sn.MSaygın, Sn. Denizakvaryumu teşekkürler ediyorum ilginize.
Bundan sonra bekleyip göreceğim artık sonucu. Bakalım zalimlik ne kadar işe yarıyormuş:)
marbling
17-03-2008, 12:16
Merhaba,
Benimde portakal,limon ve mandalinim var.Meyvelerini alıyordum.Fakat bu sene kırmızı ömrümcek dadandı. İlaç aldım.İlaçladım. Yapraklarını döktüler hatta coğu dalları bie kurudular. Budadım resmen kuş gibi oldular.Şimdi yeni filizler sürüyor ama halan o kırmızı örümcek illetinden kurtulamadım.Ankarada yaşıyorum.Havalar ısındı balkona alacagım ama ne olur bana bir akıl verin kesim cözüm nedir? Kendi kük ama verdiği zarar çok büyük hele beni ne kadar üzdüğünü bilseniz.Şimdiden tesekkürler.....
Geçmiş olsun marbling,
Doğru ilaç kullanmamış olabilir misiniz? Bir ilaç bayisinden yardım alsanız, ilacın dozunu ve uygulama zamanını iyice öğrenip, balkonda rüzgarsız bir zamanda yeniden ilaçlasanız sorunu çözersiniz sanıyorum.
Sn. marbling ev ilaçları bölümümüzde aşağıdaki tarif var.
Kükürt birçok mantari hastalıkta kullanıldığı gibi kırmızı örümcekte de çok etkilidir.Çevre dostu, organik tarımda ruhsatlı bir üründür.
Kükürtü ben kullanıyorum ve sonucundan da çok memnunum. Hem kırmızı örümceğe, hem de mantar oluşumuna iyi geliyor. Ulus halinin oradaki zirai ilaç satıcılarından almıştım. Elimde işime yarayacak olandan çok fazlası var. Perşembe günü şehire ineceğim, isterseniz bir yerde size vereyim.
lerdemir
17-03-2008, 15:39
...Turunçgiller gerçekten dayanıklı ağaçlar, budamaya karşı da hassas değiller, merak etmeyin sizinki de kısa sürede toparlayacaktır...
Ben denedim; gerçekten de hassas değiller; enfes toparladı. Yeni yeni bir sürü sürgün ve yaprak; hepsi de avucumdan büyük ve pırıl pırıllar.
Budama konusundaki sabırlı yardımlar için, yeri gelmişken, tekrar teşekkürler MSaygin ile Todor'a...
Budama sonrası, ve şu anki halinin de fotoğraflarını eklemeye çalışırım.
bahçemizde bir portakal ağacıvar 5 6 yıl falan var ağaç her ilk baharda çiçek veriyor ama sonra çiçeklerini döküyör meyve alamıyoruz bunun nedeni nedir bilmiyorum bilen varsa bana yardım etsin yine çiçek verdi inşşallah bu sene dökülmez tutar teşekürler saygılarımla ömercik
Özgür Ayata
02-04-2008, 10:34
Herkese selamlar,
Resimdeki LIME fidanını geçen sene bir fidancıdan aldım, aldığımda üzerinde 3 adet meyvesi vardı ve uzun süre üzerinde kaldılar. Resimlerde görünmüyor ama üzeri tam V şeklinde ve en az 15-20 adet çiçek var. Bu çiçeklerin hepsi meyve olacakmı? Fidan şu an torf içinde ekili ve 1-2 sene daha saksıda bakmak istiyorum ve daha sonra toprağa alacağım. Bu ay humus denilen gübreden bir avuç verdim. Baharında gelmesiyle heryerden filizlendi. Nasıl bir budama yapmalıyım ve BONSAI yapmak için çelik alabilirmiyim bu ağaçtan? Alabilirsem neresinden, nasıl, ne zaman? Aydınlatırsanız çok sevinirim.
Herkese saygılar
syıldıran
25-04-2008, 16:18
Sn. Arkadaşlar ,
Vaşington cinsi portakal ağaçlarımda yeşil ve siyah yaprak bitleri var , şu günlerde çiçeklenme döneminde olması nedeniyle kullanacağım ilaç konusunda tereddütlüyüm. Yaptığım araştırmada Primicarb etkili maddeli Pirimor adlı ilacın arılara zararsız olduğunu öğrendim ama Aydın ve Nazilli'deki ilaç bayilerinde bulamadım , arılara zararsız çiçeklenme zamanı kullanılabilecek yaprak bitlerine etkili ve piyasada bulabileceğim bir ilaç için önerilerinizi bekliyorum. Selam ve Saygılar.
izzeterisen
25-04-2008, 17:36
Merhaba,
Yaprak bitleri ile mücadelede öncelikle doğal düşmanlar dediğimiz canlıların varlığını araştırmanız gerek.
Bunun için de yaprakların arkasını kontrol edin. Eğer yaprak biti kolonileri içinde bir canlı görürseniz resimleyin. Ondan sonra size yardımcı olalım. Hemen ilaç düşünmeyin, benim limon bahçem vardı (sattım ) 11 yıl hiç yaprak biti ilacı kullanmadım. Resimleri bekleriz.
enzoferrari
30-04-2008, 15:08
Arkadaşlar merhaba.
bahçemde dikili vaziyette iki tane limon ağacım var, bunları 5-6 sene veya daha fazla zaman önce babam dikmişti. bunlar hiç çiçek açmadılar meyve falan da vermediler (ben görmedim) sadece dikenleri var. daha sonra babam sinirlendi birini 1 metre diğerinide 50-60 cm boyunda bıraktı her yerini budadı, daha sonradan öğrendim bu ağacın mevye vermesi için aşı yapılması lazımmış. ağaçların gövdesi başparmağım kalınlığında.
şimdi sorularım ve aklıma takılan şeyler şunlar.
1. bu ağaçlara çiçek/meyve veren başka bir ağaçtan mı aşı yapılacak?
2. bu ağacın birine portakal birine limon aşısı yapılır mı?
3. bu ağaca aşı ne zaman yapılır (mevsimi? hangi ay? saati? vs.)
4. aşı nasıl yapılır (internette bir kaç çeşitini gördüm, gövdeyi yarıp diğer ağacın dalını (birde bu dal herhangi bir dalımı oluyor) o yarığa sokuyorlardı) en kolay ve tutacak şekli nasıldır. bu aşı için dalları nerden bulacağım.
bir yardımcı olsanız. çok makbule geçer.
bak ağaç tutarsa limon veririm, limonata yaparım size :)
he birde bu lime diye birşey var ya bu lime, olmamış yeşil limon mu oluyor yoksa başka bir tür mü limon mu?
bluecrop
30-04-2008, 17:08
merhaba enzoferrari;
Dilim döndüğünce sorularınızı cevaplamaya çalışacağım;
Limon ağaçlarınız dikiminden itibaren 5-6 yıl geçtiğini belirtmişsiniz .Büyük bir olasılıkla ağaçlarınız limon tohumundan üretilmişler. Tohumdan yetiştirilen limon ağaçları geriye açılım sergilerler ve 7-8 yıllıkken meyve veririler. 5-6 yıl bekleme sabrı gösterdiğinize göre 2 yıl daha sabredebilirseniz meyve almanız mümkün .yine de bol verimli bir meyve ağacınız olmayacaktır.
Gelelim sorularınıza ;
Aşı yapmak için , üç ana meteryale ihtiyaç vardır . a- çöğür diye tabir edilen aynı türe ait uyuşma gösteren anaç bitki (genellikle bu iş için üçyaprak, turunç, troyer stranjı ve carrizo stranjı kullanılır diğer türlerin bir biri ile uyumu iyi değildir . b- aşı kalemi(meyve veren ağaçtan 2-3 göz şeklinde alınan dal kesiği) c- yardımcı malzeme(aşı bıçağı, aşı bağı,aşı macunu,)
Tabii ki en önemlisi bilgi ve tecrübe
göz aşısı http://www.youtube.com/watch?v=IORRyt7PAzw&feature=related
http://www.youtube.com/watch?v=VyO5zPSMhqI
kalem aşısı http://www.youtube.com/watch?v=-OvciwPLjtc&feature=related
Son olarak 5-6 yıllık anaçları göz önüne alarak aşı başarısının çok düşük olacağını şimdiden öngörmek mümkün ,tavsiyem bitkilerinizi adına doğru narenciye fidanlarıyla değiştirmeniz
syıldıran
07-05-2008, 13:49
Merhaba,
Yaprak bitleri ile mücadelede öncelikle doğal düşmanlar dediğimiz canlıların varlığını araştırmanız gerek.
Bunun için de yaprakların arkasını kontrol edin. Eğer yaprak biti kolonileri içinde bir canlı görürseniz resimleyin. Ondan sonra size yardımcı olalım. Hemen ilaç düşünmeyin, benim limon bahçem vardı (sattım ) 11 yıl hiç yaprak biti ilacı kullanmadım. Resimleri bekleriz.
Sn. İzzet Bey ,
İlginiz için çok teşekkürler , yapraklardaki yaprak bitleri kolonilerinin içerisine baktım ama başka bir canlı göremedim (Belkide vardı da , ben göremedim.) , bazı ağaçlarda tek tük uğur gböceği dediğimiz böceklerden var , bu böceklerin faydalı olduğunu ve yaprak bitlerini yediğini biliyorum , ama kanımca sayıları yetersiz. Pirimor , Plenium vb. doğaya zararsız bir ilaç arayışındayım. Fotoğraflamayı denedim , ama çok yakından iyi sonuç alamadım , bu nedenle resim koyamıyorum. Saygı ve selamlar . .
izzeterisen
07-05-2008, 18:42
Sn.syıldıran
Bir tek bitkide ilaca başvurmanız doğru değil.
Fiziksel mücadele denilen bir mücadele şekli var.Yani elle öldürme. niye bunu denemeyip ilaca başvuruyorsunuz.
Bu arada orada bulunan uğur böceği larvalarına da yiyecekleri kadar yaprak biti bırakmanız gerekir ki doğal hayat devam etsin.
deniz-kızı
07-05-2008, 19:30
Arkadaşlar ben limon çimlendirme sayfasına da yazmıştım.Herkezin ektiği limon çimleniyor benim ektiğim çimlenmiyor.Ben yalnışlık yapmadığıma eminim.Acaba benim ektiğim limonların çekirdeklerinde mi bir şey var?Toprakta çok iyi.
deniz-kızı, turunçgil çekirdeklerinin çimlenmesi uzun zaman alır, bir ay kadar.Ayrıca turunçgil çekirdeklerinin ya hemen çıkartılınca ekilmesi, bekletilecekse kurutulup Captan gibi bir fungusitle ilaçlanması lazım.Işık almayacak şekilde buzdolabında bekletmelisiniz.
Bunlar tamam olsa bile ekilen her çekirdek çimlenecek diye bir şey yok, yeterli sayıda çekirdek ektiniz mi? Bunlara dikkat ederseniz sizin de çekirdekleriniz yakında çimlenecektir.
deniz-kızı
08-05-2008, 15:59
deniz-kızı, turunçgil çekirdeklerinin çimlenmesi uzun zaman alır, bir ay kadar.Ayrıca turunçgil çekirdeklerinin ya hemen çıkartılınca ekilmesi, bekletilecekse kurutulup Captan gibi bir fungusitle ilaçlanması lazım.Işık almayacak şekilde buzdolabında bekletmelisiniz.
Bunlar tamam olsa bile ekilen her çekirdek çimlenecek diye bir şey yok, yeterli sayıda çekirdek ektiniz mi? Bunlara dikkat ederseniz sizin de çekirdekleriniz yakında çimlenecektir.
Yalnış hatırlıyor olabilirim fakat ben sekiz tane ektim diye hatırlıyorum.Saksıda filizlemiş birşeyler var ama bunlar limon mu bilemiyorum.Çünkü papatya tohumu düştü içine.Ayrıca ilgilenip cevap yazdığın için çok teşekkür ederim.;););)
bir tanıdıgımız bu saksıyı bana verdi tohumdan yetiştirmiş ve mandalinaymış.
en usttekı yapraklar bana geldıkten sonra cıktı yerini sevmiştir herhalde diye dusunuyorum.
yanlız nasıl sulamam gerekıyor.. suyu bol mu sever az mı.. hergun mu sulanmalı belırlı aralıklarla mı.. **** gunde bır kac kere mı..
gunes mı ıster gölge mi.. ek bir bakımı var mı.. vıtamını vs.
tesekkur ederim :)
resımleri de ekledim..
bir tanıdıgımız bu saksıyı bana verdi tohumdan yetiştirmiş ve mandalinaymış.
en usttekı yapraklar bana geldıkten sonra cıktı yerini sevmiştir herhalde diye dusunuyorum.
yanlız nasıl sulamam gerekıyor.. suyu bol mu sever az mı.. hergun mu sulanmalı belırlı aralıklarla mı.. **** gunde bır kac kere mı..
gunes mı ıster gölge mi.. ek bir bakımı var mı.. vıtamını vs.
tesekkur ederim :)
resımleri de ekledim..
yardım istiyorummm :(((
arkadaslar birde şu konuya el atın ya ben arastırdım bulamadım hıc bır sey
arkadaslar birde şu konuya el atın ya ben arastırdım bulamadım hıc bır sey
???
konuyu bastan sona okursanız umuyorum sorularınzıa cevap bulacaksınız.
izzeterisen
22-06-2008, 16:55
Melek00,
Önce saksının altındaki leğeni kaldırın.
Sulama yaptığınız zaman saksının dibinde su birikmesin, su birikmiş halde beklemesin.
Sulamak için toprağın üstünün biraz kurumasını bekleyin.
Anladığım kadarıyla suyu fazla veriyorsunuz. Sulamanın ne zaman yapılacağı topraktaki su miktarı ile ilgilidir.
Güneşte büyütün.
Melek00,
Önce saksının altındaki leğeni kaldırın.
Sulama yaptığınız zaman saksının dibinde su birikmesin, su birikmiş halde beklemesin.
Sulamak için toprağın üstünün biraz kurumasını bekleyin.
Anladığım kadarıyla suyu fazla veriyorsunuz. Sulamanın ne zaman yapılacağı topraktaki su miktarı ile ilgilidir.
Güneşte büyütün.
konuyu okudum ancak net cevaplar alamadım..
izzeterisen tesekkur ederim verdiğiniz bilgiler icin.
guneste buyutuyorum ve o yuzden surekli kuruyor topragı ve bende her gun su vermek durumunda kalıyorum.
dediginiz gibi saksinin altındakini kaldırdım.
tesekkur ederim.
izzeterisen
22-06-2008, 19:58
konuyu okudum ancak net cevaplar alamadım..
izzeterisen tesekkur ederim verdiğiniz bilgiler icin.
guneste buyutuyorum ve o yuzden surekli kuruyor topragı ve bende her gun su vermek durumunda kalıyorum.
dediginiz gibi saksinin altındakini kaldırdım.
tesekkur ederim.
Fotoğrfalarınızdan anladığıma göre bitkinizin toprağı sadece tırf gibi görünüyor. Torf bitkiyi beslemez ve çabuk kurur. Sitede olması gerekir narenciye toprağı ile ilgili bilgiler. Uygun bir karışıma dikin.
torf degil topragı normal toprak ve koyun gubresi..
izzeterisen
22-06-2008, 23:30
torf degil topragı normal toprak ve koyun gubresi..
Saksınızdaki toprağın yüzeyinde bulunan beyaz kısımları (kireç ve tuz) da 1-2 cm sıyırır atarsanız sanıyorum faydalı olur.
İyi çalışmalar.
İyi günler mine hanım,
Ben bahçeme limon agacı ekmek istiyorum en uygun zaman ilkbahar dönemi olduğunu belirtmiştiniz ben o zamana kadar beklemelimiyim yoksa eylül ekim aylarında eksem bir sorun çıkarmı gelecek ilkbahar bana göre uzun bir süre.
Merhaba,
Öncelikle burada yazılanlardan çok faydalandım,bilgilerini paylaşan arkadaşlara teşekkür ederim.
Bahçemde,4 mandarin,1 portakal,1 limon,5 zeytin ağacım var.Geçen sene zeytin yetiştiriciliği yapan, buranın bir köylüsü ile tanıştım;benim zeytinlerimi gördü ve ağaçlarımın gençleştirilmesi gerektiğini,yani budanması gerektiğini söledi.Ben de budattım ve bu sene ağaçler gerçekten daha sağlıklılar.Şimdi burada yazılanları okudukca limon ağacımı da budamam gerektiğini anlıyorum.30 yaşında, yedi veren cinsinden olan limon ağaçımın dalları o kadar birbirine girift olmuşlarki,sanki biraz düzeltilmesi gerekiyor.Bu yaşdaki bir limon ağacını nasıl ve ne zaman budayabilirim.Bana yardımcı olursanız çok sevinirim.
osmanramone
14-07-2008, 07:50
aynı benimde limon fidelerim oldu.boyları 5cm kadar oldu balkonda duruyor. nasıl bir yöntem uygulamalıyım. içeriye alsam daha mı iyi olur yoksa balkondamı kalsın? beslenme ve sulama hakkında bilgi edinmek istiyorum herkses çok teşekkürler.
star ruby yetiştiricilik uzmanı varsa sorum olacak. budamada güney taraftan pencere koymak ne kadar dogru acaba. agacların yaşı 25 ve 250 kilo kadar mahsül veriyor.
içerdeki bazı meyveler küçük kalıyor ve iç dakllarda kurumalar oluyor. cevap bekliyorum.
o limon değil artı susuz kalmış o meyve agacı. sanırım anaç o
orcanöbekçi
15-10-2008, 16:27
Sayın hocalarım,
Bahçemdeki limon ağacımın neredeyse tüm yaprakları buruş kırış oldu.Yaprakları incelediğimde
yaprak zarının altında maden işçisi gibi çalışan arkadaşları gördüm.Yaprağı,ilaç satan ziraat
mühendisine gösterdim.Yaprak galeri güvesi olduğunu söyledi ve bir ilaç verdi.Üç dört sefer
aralıklarla ilaçla dedi.Yaptım ama nafile.Birde yaprakların arkasında beyaz minik kelebekler
görüyorum.Bunlara ait olduğunu sandığım beyaz kristalimsi yumurtalar var.Bir kısmını elimle
ezdim ama boyumun yetişmediği yerlere birşey yapamıyorum.Bu beyaz kelebeklerin yumur
tadan çıkan larvalarının, yaprak galeri kurduna dönüştüğünü düşündüğümden,saadece
ziraat mühendisinin yaprağı görerek verdiği 'decis ec 2.5 ' insektisitten söylediği oranda
hazırlayıp şimdiye kadar neredeyse 7 kere attım.Mesela pazartesi günü sabahtan ilaç attım ,bu gün çarşamba üzerinde kelebekler ve belkide ilacın ulaşmadığı yaprak arkaları
nın bazılarında ve üst dallarda beyaz kelebekler ve kristal yumurtalar var.Sanki hiç ilaç
atmamışım gibi.Zaralıların bahsini okudum ama hangi ilacı kullanmam lazım ve nasılın
cevabını bulamadım.Anlattığım zararlılar belirgin olduğundan fotoğraf koymadım.
Yardımlarınızı bekliyorum.İyi çalışmalar dilerim.
izzeterisen
15-10-2008, 18:14
Bir hata var ama anlayamadım.
Kelebek dediğiniz şey sanırım beyaz sinek olsa gerektir. Her iki zararlı için (ki beyaz kelebek dediğiniz şeyin beyaz sinek olduğunu düşünüyürum) yazlık beyaz yağ kullanabilirsiniz. Ama şimdi değil. İlk uygulamayı kışın şubat ayında, sonraki uygulamaları da beyaz sinek için Mayıs sonu gibi, devamında olursa yinelersiniz. Yaprak galeri güvesi de bölgemizde haziran ayının ilk haftasından itibaren görülmeye başlanıyor. Daha önce bulunmuyor. Onun için de o zamanda ilaçlamaları yapabilirsiniz. Yaz boyu mücadele devam edebilir.
İsterseniz zararlıları bir inceleyin onlar mı diye.
http://www.turuncgiller.com/turuncgilyaprgalrriguve.htm
http://www.ziraat.selcuk.edu.tr/ctuncer/mmeyve/Phyllocnistiscitrella.html
http://www.turuncgiller.com/tbeyazsinegi.htm
orcanöbekçi
15-10-2008, 23:34
Sayın izzeterisen,
Tam da yarama parmak bastınız.Evet beyaz kelebekler kibarcası imiş,onlar beyaz sinekler.
Aynileri var.Yaprak galeri güvesi ise,gösterilen fotoğraftakinin aynisi.Aynen maden işçileri
gibi ve mükemmel çalışıyorlar.Sanırım şubat ayında işlerine son veririm.Verdiğiniz bilgiler için
çok teşekkür ederim.İyi çalışmalar dilerim.
orcanöbekçi
21-10-2008, 00:05
Sayın izzeterisen,
Yaprak galeri güvelerimiz galiba tatile çıktı,pek çalışan kalmadı;Ama beyaz sinekler vızır
vızır çalışıyorlar.Bakıyorum,ilaçlıyorum,Kırışmış yaprakları toparlıyorum,(tabii bütün kıvrılmış
yapraklara ulaşamıyorum ama ulaşabildiklerimi topluyorum) birde bakıyorum sanki hiç ilaç
atmamışım gibi bir sürü yaprağın arkası parlak,beyaz,ezildiğinde yapış yapış olan yumurta
larla dolu.Şubat ayına kadar beklememek gerektiğine inanıyorum.Zaten yazlık yağla ilaç
yapıldığında da hemen ölmezler sabırlı olun,yağ nefes almalarını engeller öyle ölürler
diye bir not dikkatimi çekmişti.Yani öyle ise bütün yaprakları yağlamak gerekiyorki
bu benim için imkansız bir şey.Yapamam yani çok zor.Bu durumda siz hocalarımızın tecrübelerini tekrardan gözden geçirmenizi ve beyaz sineklere bir çare bulmanızı istirham
ediyorum.Bunlara mutlaka dur dememiz lazım.Zira çevredeki ağaçlarada sirayet edebilir.
İnsektisit olabilir,sistemik bir ilaç olabilir,yaşadıklarınızdan gördüklerinizden olabilir lütfen
bir çare bulabilirmisiniz.Çok teşekkürler ederim.
suzukici
04-01-2009, 15:38
Bu yaz aldığım limon ağacımız balkonumuzda aileye keyif kaynağı oldu. Balkonumuz kış bahçesi tarzı kapatılabiliyor ve alttan ısıtması da var. Işık da fena değil. Zannediyorum limon ağacı için uygun ortamı sağlamış oluyoruz.
Aldığımda üzerinde iki limon vardı, bunlar normal gelişmesini sürdürüyor. Ağacımız ayrıca bolca çiçek de açmaya başladı. Sorun ondan sonra gelişti.
Limon çiçeklerinin tozlaşmasına yardımcı olarak meyve için ilk adımı atıyoruz ve daha sonra gelişen minik limoncukları (zeytin tanesi kadar) görüyoruz. Ancak bir süre sonra bu küçük limoncuklar düşüyor.
Ağaç çok büyük olmadığı için saksısı da onun için yeterli diye düşünüyorum. Bu limoncukları kaybetmemek için ne yapabiliriz?
Tavsiyeler için şimdiden teşekkürler.
silmoren
09-01-2009, 09:03
arkadaşlar mandalina ağacımın yapraklarında kahverengi lekeler var ve zamanla
kuruyup dökülüyorlar sizce neden olabilir , neler yapmalıyım.
Turunçgil ağaçlarının soğuğa dayanıklıklarıyla ilgili kabaca bir fikir vermek için bir tablo hazırladım.
58533
vBulletin® v3.8.5, Copyright ©2000-2025, Jelsoft Enterprises Ltd.