Güler Hanım
Maşallah diyeyim öncelikle isparta gülünüze. kokusunu iyice içinize çekin (ama lütfen beni anarak)

Benim de bir ısparta gülüm var. Üzerinde gülü varken almıştım.Bir daha açmadı. Bu baharda açarsa resimleyeceğim.

Ben ıspartalı arkadaşıma ısmarladım. Getirmemiş zühtü:(
Arayıp ben sana reçelinden getiririm bol bol dert etme diyor..Yahu reçeli napayım bana gülü lazımdı..:D diyemedim tabii..

Isparta gülü
 

Münevver hanım, www.fidanistanbul.com'dan getirtebilirsiniz.Şimdi alırsanız mayısa koklama zevkine de erişebilirsiniz.;)

Bu yıl ilk açan Isparta gülüm oldu.Isparta Gülü diyorum yıllar evvel Ispartalı bir tanıdık vardı o getirdi.Öyle bir gece açıp dökülenlerden değil. Harika kokulu, nefis reçeli olan bir gül. Geçen yıl siteden bir arkadaştan rica ettim kendisi bu gülü yetiştiriyor sağolsun gönderdi tomurcukta henüz açmadı onu da merekla bekliyorum. Açıp çabuk dökülenden mi? Yani yağlık mı?
Diğer kokulu güllerimden açanların da fotoğrafını ekledim. Hepsinin kokusu farklı...Buyurun seyredin.

Sayın 17mine,
Aynı yerden ve hemen hemen aynı tarihlerde aldığımız Isparta gülünüzün durumu nasıl?Umarım uyum sağlamıştır.
Benimkinde bir hayli tomurcuk oluştu.Bakalım gerçek Isparta gülümüymüş,kısa süre sonra anlayacağız.

Arkadaşlar ısparta gülleri çok güzel açmaya başladılar ama kimseden ses yok. Benim güzellerin hafta sonu Boluda fotoğraflarını çekmiştim. Çok da güzel kokuyorlardı. http://www.agaclar.net/forum/979716-post17.htm

Bu resimde de güllerden yaptığım demet var. Ispartalar ve yalancı gül.

Eklenti 305188

Isparta gülleri ve diğerleri son demlerini yaşıyor. Sıcaklar bastıkça güller küçüldü. Yeniden güllerin gösterisini seyretmek için güzü bekleyeceğiz. Güz gülleri de mayıs güllerine yakın güzelliktedir.

Evet,benim gül bahara kadar zor dayandı.İçerde iken oluşan tomurcukları döküldü,yaprakları pörsüdü.Havalar iyice ısınınca dışarıya bıraktım.Bir türlü kendine gelemeyince hafiften budadım,eski yapraklarını hepten kopardım.İnanılacak gibi değildi. Çünkü ertesi gün yeni sürgünler,yapraklar için faaliyete geçmişti.Tam 6 adet gül verdi.Ben de bu güllerden reçel yaptım.Gerçekten nefis oldu ;)

Merhaba
Isparta gülü normalde bir defa açar. Bahçemizdeki diğer güller böyle. Ancak Bauhaustan aldığım gül üçüncü sefer gül verdi. Her sürgünde gül vermesi çok ilginç. http://www.agaclar.net/forum/1024263-post19.htm

Ben bir Ispartalı olarak güller diyarında yaşamaktan ve gül ürünleriyle uğraşmaktan çok mutluyum. GÜLHANE adında bir gül ürünleri dükkanımız var.

Bahar geldi,bahçelerin gülle dolma vakti de geldi. Gül ürünü satan her dükkanın önünde 5er 10ar gül fidanı var. Bu yıl bir değişiklik yapın,bahçelerinizi Isparta gülleriyle şenlendirin.

Isparta gülünün diğer güllerden farkı nedir derseniz: Isparta gülü yağ gülüdür. Bu yüzden de sıcağa pek dayanıklı değildir. Katmerli yapraklı, açık pembe renkli, keskin kokulu ve çok dikenlidir.
Mayıs gibi bolca çiçeklenir, bahçenizi mis gibi bir koku kaplar...

Isparta gülünden elde edilen hammadenin çoğu parfüm ve kozmetik sanayinde kullanılır. Gül suyu, gül kremi ve diğer gül ürünleri de bakımlı bayanlara ve beylere doğanın bir hediyesidir. Gül reçelinde yaprakları ve gül lokumunda da esansı ve yaprakları kullanılır. Gül sabunu yapımındaysa gül dallarının yakılmasıyla elde edilen külden yapılan kül suyu kullanılır.

Yani gülün yaprağını yedik, dalından sabun yaptık, suyuyla cildimizi temizledik, kremiyle nemlendirdik, parfümüyle ya da yağıyla mis gibi kokulandık, bahçemizdeki güllere bakıp gözümüzü gönlümüzü şenlendirdik, ürünlerini satıp geçimimizi de sağladık... İşte mutlu bir gün...

Benimde 5 kök İsparta gülüm var. Geçen sene reçel yapmıştık annemle. Bu sene farklı tariften yapmayı düşünüyorum.

İşte benim güzellerim;


Eklenti 398505,


Eklenti 398506,


Eklenti 398507

Reçeli de mis gibi kokar:)

Arkadaşlar bu ısparta gülünün kokusu tam olarak nasıldır? Geçen annemlerde bahçeden kesilmiş güller vardı. Hepsi güzel güzel kokuyorlardı ama bir tanesi vardı ki buram buram kokuyordu. Fakat alışılageldik kadifemsi tatlımsı gül kokusu yerine daha ekşi limoni tatlı bir kokusu vardı. Tip aynen 21. mesajdakinden. Acaba bu kokladığım ısparta gülü müydü başka bir gül müydü? Hayatımda gördüğüm en yoğun kokulu güldü heralde.

Isparta gülü veya diğer adıyla bizde mayıs gülü sadece mayıs ayında çiçeklerini açar. Bu nedenle yakın zamanlarda koklamanız pek mümkün değil.

Merhaba, konuda yakın zamanda kimseden cevap gelmeyince bende kendim alıp görmek istemiştim. Aldığım ısparta gülü fidanı yeni açtı, aynen tarifim şeklinde limoni tatlı buram burak kokulu çok güzel bir gül. Herkese tavsiye ederim kokusu için. Benimki yediveren türü olduğu için şu an hala gül veriyor olabilir.

Eklenti 510932

Eklenti 510933

Eklenti 510934

Eklenti 560300
Eklenti 560301
Eklenti 560302
Eklenti 560303

Gulleriniz çok güzel capsaicin. Ben de kokusu yogun güller arıyorum. Sizin yoğun kokulu gulunuzun tam olarak adı ne acaba.yani cicekcilerde ona göre arasam

Uluborlu; ata memleketimiz olup; bu yüzden inşaat mühendisi olup müteahhitlik yapan, (ve Fransa'ya gidip baraj yapmayı öğrendikten sonra Türkiye'ye gelip Türkiye'de ilk baraj projesini çizen ve böylece Türkiye'ye çok fayda sağlayan ,Uluborlu'ya da baraj yaptırılması için önayak olan) babam tarafından bankalara teminat mektubu için teminat olarak gösterilmek üzere bir arazi satın almış ve İktisatçı olan annem de arazi boş kalmasın, ihracata yönelik, yetiştirilmesi elma gibi çetrefilli olmayan ve ekonomik değeri olan bir ürünü Uluborlu'da yetiştirmeyi kafasına koymuş olup; bu yüzden tarlamızdan biraz toprak örneği alarak yaşadığımız şehir olan Ankara'da, Toprak-Su 'ya toprak analizi yaptırtıp,toprağın çok kireçli olduğu ,dolayısıyla burada ihracata uygun "Napolyon Kirazı" denilen türün iyi yetişeceği,kirazın ise kışın soğuklama isteği nedeniyle iklim olarak da Uluborlu'ya uygun olduğu saptanmış olup,annemle babam o zamanlar köylülerin tüm itirazlarına ve köylülerin "siz üniversite okumuş insanlarsınız çiftçilikten birşey anlamazsınız" alaylarına rağmen yurtdışından Napolyon kirazı fidelerini getirtmiş ve Uluborlu'da (ata memleketim diye) aldığı tarlaya dikmişlerdir.
Uluborlu'da kurulan ilk Napolyon Kirazı bahçesi bize aittir.(Napolyon kirazı denmesinin sebebi; Napolyon gibi sapının kısa boylu olup,sapın ucundaki kirazının, Napolyon'un başı ve dolayısıyla aklı gibi büyük olmasından gelmektedir.)
İlk olduğu için Napolyon kirazındaki tozlaşma problemi ,iyi hesaba katılmamış olmasına rağmen ,bugün bütün o yöre kirazla geçinmekte ve kirazı direkt olarak yurtdışına ihraç etmektedir.Dolayısıyla kiraz o havzanın ekonomisine büyük bir katkı kaynağı olmuştur.
Sen çiftçilikten ne anlarsın diye alay edilen ve asıl mesleği İktisat olan Annemin öngörüsüyle o yörede -akıllıca bir araştırma neticesinde yöre özelliklerine uygun olması nedeniyle- çok güzel yetişen kiraz ,Avrupa'da "ULUBORLU KİRAZI" diye bilinen bir marka olmuştur.Ve Avrupa'da da bugün bu isimle bilinmektedir.
O zamanlar ürün gamını bilmeyen yöre köylüsü, ticari olarak elma yetiştirmekte, bunun dışında da, her evde kendilerinin yiyeceği meyve ağaçlarından birer ikişer bulundurmaktaydı.
Anne ve babamı yıllar önce kaybettik.Ruhları şadolsun...Ama onlar memleketlerine çok güzel bir hediye bıraktılar, "Uluborlu Kirazı" nın yurtdışında bir marka olmasını sağladılar.(Tıpkı babamın Türkiye'ye ilk baraj prototip projesini çizip barajların Türkiye'de artık Fransızlar tarafından değil de Türkler tarafından yapılmasını sağlaması gibi...Önceden Türkiye'de baraj yapılması pek bilinmiyordu,bu yüzden de milli gelirimizi yurtdışına vermek zorunda kalıyorduk.)
Vaktiyle Bulgaristan'da çalışıp, oradan memleketi Isparta'ya gelen bir Ispartalı'nın da bastonu içine (başka bir yörede yetiştirilmesin, sadece bizde olsun diye, sınırların dışına çıkarılması yasaklandığı için gizlice bastonunu oyarak içine gizlediği) "Isparta Gülü" diye bilinen ve parfüm endüstrisinin temeli olan gülyağı elde edilen mis kokulu gülün fidesini , Isparta'ya kazandırması gibi...Bugün Isparta'nın pek çok ilçesinde gülyağı fabrikası olup elde edilen gülyağı direkt yurtdışına ihraç edilmektedir.
Güzel Türkiye'mizin her yöresinde, öngörü sahibi insanların çoğalarak kendi yörelerinin zenginliklerini, özelliklerini ve değerlerini idrak edip su yüzüne çıkartarak, bölgelerinin kalkınmasına katkıda bulunmaları dileğiyle...

Bu arada Isparta Gülü'nü, dahili olarak, yiyecek ve içeceklerinizde kullanmanın, inanılmaz bir şifa kaynağı olduğunu da belirtmem gerek...
Uluborlu'da eskiden 100 yaşının üzerinde olan pek çok insan yaşar ve bunlardan çoğu her gün ama hergün ,yaklaşık neredeyse 2500 m. yüksekliğe sahip olan Kapı Dağı'nın yaylasına davarları çıkartıp, otlatıp, akşama doğru da Uluborlu'ya geri dönerlerdi.
100 yaşını aşmış bu insanların artrit başta olmak üzere hiçbir sağlık problemi yoktu.(Kalp damar hastalıklarına pek rastlanılmıyordu.Çok et-süt vs.tüketilmesine rağmen..(Isparta Gülü'nün müthis Anti-enflamatuar etkisi).100 yaşını aşmış bu hanımların ciltleri kırışıksız,pembe beyaz,son derece sağlıklı bir vaziyette ve genç kız cildi gibiydi...(Isparta Gülü Mucizesi...)
Eskiden Uluborlu'da,sabah çay demlenecekken içine hemen koku versin diye bir avuç kurumuş Isparta Gülü yaprağı konurdu.(Tabii aslında kokulu olsun diye koyuyorlardı, ama Isparta Gülü'nün kendilerini ne kadar sağlıklı tuttuğunun belki de farkında değillerdi.)Tüm tatlılara Isparta Gülü konurdu.(Keklere ,şıralı tatlıların şuruplarına vs.vs.) Zaten gülün yağı evlerde kendi buldukları yöntemleriyle hemen kolayca çıkartılıp, buzluğa konup, gereğinde kullanılmak üzere saklanılırdı.
Bugün de Isparta'lı hanımlara dikkat ederseniz ciltlerinin inanılmaz güzel olduğunu farkedersiniz...
Uluborlu'da çok miktarda yaşlı vardır, çünkü yaşam süreleri oldukça uzundur.
Isparta Gülü'nü dahili olarak tüketmek henüz daha keşfedilememiş olan pek çok özelliğiyle inanılmaz bir sağlık ve şifa kaynağıdır.İnsanı güzelleştirmesi de cabası...Belki de bu yüzden doğada bütün böcekler, hayvanlar güle akın ederler.Çünkü onlar biz henüz kıymetini tam idrak etmesek de Isparta Gülü'nün ne kadar şifalı olduğunu biliyorlar..

Bu bölümdeki 1 ve 21 nolu fotoğrafların dışındakilerden hiç biri Isparta gülü değil. Isparta gülü açık pembe yalın veya 2 sıra kat çiçekli, yoğun gül yağı kokulu kuruduğunda bile koku geçmez, yaprakları diğer güllerden farklı mat tüylü,yabani çalı görünümünde, sürekli çiçek açmaz yılda 1-2 defa. Bir baharda birde bazen yaz ayında. Sürekli açmadığından çiçek satıcıları pek ilgi göstermiyor satılmıyor.

Benimde Rahmetli Teyzemin memlekete gittiğimde bana dalını verdiği ve dalından yetiştirdiğim Isparta Gülüm bu.Bu sene daha gölge bir yerde bakıyorum çünkü her sene sağolsun yapraklarında küf gibi birşey oluyor güneşi çok sevmediğini okudum.Bu resimdekiler geçen senelerdeki açan gülleri bu seneki halide yapraklı şekilde aşağıdaki resim.Kokusu mis gibi gül üzerinde çok fazla kalmıyor galiba sarılıcı benimki belkide değildir bilmiyorum artık ama çeliğinden büyütüp bu günlere getirebilmek güzel :)

Memlekette benzer bir gül vardı. Ne oldu bilmiyorum ama halen aklımda durur. Kokusu güzelliği hep aklımda... İnşallah bir şekilde yolum Isparta'ya düşerde bu gülden edinebilirim.

Resim yan çıktığı için Isparta gülümün bu resimlerini ekleyememiştim sanıyorum bu sorunu hallettim artık:)

Bunlar önceki seneden resimleri bu sene inşallah tekrar açarsa resim çekerim.

Toprağa hamsi balığı gömdüm:) bi kaç parça kışın tabi, güllere iyi geldiğini okumuştum şuan gerçekten önceki senelere göre faydasını gördüm yaprakları canlı şimdilik gelişimi ilerledi tavsiye ederim:)

Ilk defa duydum. Bu gülden edinebilirsem soylediginizi yaparim. Resimleri bekliyoruz

Bende yeni edindim sayılır bu bilgiyi bitki uzmanı birinin verdiği seminerde videoya alan biri yotubeye eklemişti videoyu ordan gördüm.

Bitkiler ne ister balık ister diyordu :)

İsparta gülü gerçekten çok güzel çok seviyorum ama bakımı zor her sene daha tomurcuk çıkmadan bitlerin istilasına uğruyor hatta çoğu sene açmadı bu yüzden :( bitler bitkinin öz suyunu emdiği için yapraklar hep hastalıklı pas lekesi oluyor resimde görebilirsiniz.Dün balkona girip baktım bitler yavaş yavaş yerleşmeye başlamış :( her gün temizlemek gerekiyor ama bu güzellik için değer yinede..

Yapraklar gerçekten önceki senelere göre daha canlı şimdilik zaten 3 ay sonra balıklar tam faydasını gösterir demişti yaklaşık 2 ay oldu sayılır gözlemliyorum bu seneye kadar boyuda bu kadar büyümedi gerçekten.

Güllerim açsın resimlerini paylaşırım inşallah tabii açarsa bitlerden :)

Hep derdim ugur bocekleri acaba ne icin yaratilmis diye. Bu bitlerin bas dusmani. Havalar biraz daha isinir ve balkonunuza 1 adet bile gelse yeterli olacaktir diye dusunuyorum :) insallah resimlerinizide bekliyoruz.

Evet uğur böceklerinin bitlerin düşmanı olduğunu okumuştum ama bana 1 tane yetmez çünkü karşı komşunun bahçe katında gül dolu ordan sürekli yeniden geliyor komşum pek müdahale etmiyor bitlere onun gülleri normal benim gülüm bitlere karşı dayanıksız malesef:( açması için elimden gelen herşeyi yapacağım inşallah açarlarda resimlerim:) teşekkür ederim.

Arkadaşlar ilk okula giderken okulun bahçesinde bir köşede yetişen ve orada yayılan bir gül vardı. Taa o zamandan neredeyse 25 sene önce alıp geldiğim bir kaç kök yıllardır bahçemizin bir köşesinde. ve yıllardır bizim gül şerbetimizi, reçelimizi karşılar. Ayrıca gülü açtığı günün ertesine solup gidiyor. günlük toplamak gerekiyor. yayılıcıda bir özelliği var. kökten yeni sürgünlerde veriyor.

Size sormak istediğim bu gül biraz yaşlandı ve verimden düştü. bu gülden mi tekrar çoğaltmalıyım, yoksa diğer çeşitleri var mıdır? onlardan mı önerirsiniz.

tavsiyelerinizi bekliyorum..

Bu arada Gül en yüksek frekansa sahiptir ve frekans yükseltmede kullanılır

Meraba 45 numaralı mesajda gönderiniz de ki gülden arıyorum ilk büyük goncaşı pembeden. Ama Isparta gülü adı altında bir sürü gül çıkıyor. Bu cinsiyle mi alakalı. Bu güle peygamber gülü diye diyorlar vardı benim kurudu aynısından bulamıyorum

iyi güller Isparta gülü sahil bölgelerinde çiçek açıyormu