agaclar.net

Geri Dön   agaclar.net > Ağaçlar > Ağaçlar Hakkında Genel Konuşmalar
(https)




Beğeni Düzeni90Beğeniler

Cevapla
 
Bookmark and Share Dış Bağlantılar Konu Araçları Mod Seç
Eski 27-03-2012, 09:05   #1
Yeni Üye
 
liquid moon's Avatar
 
Giriş Tarihi: 09-07-2010
Şehir: Tekirdağ
Mesajlar: 14
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi tiya Mesajı Göster

Sonra konuyu açıkladılar. Çiçek açması gereken bitkiler açmadığında, korkutulunca açarlarmış.

Bu, bildiğim bir şeydi ama böylesini duymamıştım. Zaman zaman ben de çiçeklerimi tehdit(!) ederdim, onlar da açarlardı.
Anadolu'da meyve vermeyen ağacın yanına iki kişi gidermiş. Birinin elinde balta, başlarmış bağırmaya "keseceğim bu ağacı, meyve vermiyor!"
Diğeri yalvarırmış, "n'olur kesme, bu sene meyve verecek, görürsün, kıyma ona" dermiş.
Bunun üzerine ağaç o yıl muhakkak meyve verirmiş

Evdeki bitkilerin bir müddet susuz bırakılarak, gölgede bırakılarak, yanında "ümidimi kestim ondan artık açmayacak" diye dedikodusu yapılarak tehdit edildiğinde canlanmasını da bir hocam şöyle açıklamıştı: her canlıda, ölüm bilinci belirginleştiğinde doğurma, çoğalma, üreme içgüdüsü yükselir...

Ben bitkilerime kıyamam, onlara negatif enerji aşılamayı tercih etmem. Ama iletişimimizde bir kopukluk olduysa belki işe yarayabilir masum tehditler

yağmur beğendi.
liquid moon Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 07-05-2007, 14:10   #2
Ağaç Dostu
 
zenfree's Avatar
 
Giriş Tarihi: 20-03-2007
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 5,657
Galeri: 341
Sevgili Tiya, bu yaşadığınız korkunç. İnanılır gibi değil. Ben olsam çok tepki verirdim heralde.

zenfree Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 07-05-2007, 14:13   #3
Ağaç Dostu
 
caploonba's Avatar
 
Giriş Tarihi: 01-01-2007
Şehir: Konak/İzmir
Mesajlar: 272
Film gibi olmuş Ama kötü olmuş.

caploonba Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 09-05-2007, 11:40   #4
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 25-04-2007
Şehir: İzmir - Saraykent 6
Mesajlar: 141
Benim de bildiğim İncir ağacının altında oturacaksanız eğer o gün işiniz olmaması gerekirmiş. Çünkü İncir ağacının altına oturduktan kısa bir süre sonra uyku bastırırmış. Uzun uzun mışıl mışıl uyuturmuş ağacın kokusu ve altındaki serin esinti.
Açıkçası Ege'de bol miktar bulunan İncir ağacı olayını çok yaşadım diyebilirim. O güzel kokusu ve altında esen serin esinti kesinlikle uyumanız için yaratılmış gibi

lizard Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 16-05-2007, 01:41   #5
Yeni Üye
 
hoopoe's Avatar
 
Giriş Tarihi: 30-03-2007
Şehir: istanbul
Mesajlar: 8
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi lizard Mesajı Göster
Benim de bildiğim İncir ağacının altında oturacaksanız eğer o gün işiniz olmaması gerekirmiş. Çünkü İncir ağacının altına oturduktan kısa bir süre sonra uyku bastırırmış. Uzun uzun mışıl mışıl uyuturmuş ağacın kokusu ve altındaki serin esinti.
Açıkçası Ege'de bol miktar bulunan İncir ağacı olayını çok yaşadım diyebilirim. O güzel kokusu ve altında esen serin esinti kesinlikle uyumanız için yaratılmış gibi
aydın-incirliovada bastıran o derin uykumu hatırladım birden,anılarım netleşti sayenizde.

hoopoe Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 10-05-2007, 11:55   #6
Ağaç Dostu
 
papatyam's Avatar
 
Giriş Tarihi: 03-11-2006
Şehir: istanbul
Mesajlar: 2,608
Galeri: 1
İncir ağacından düşen iflah olmaz (iyileşmez) derler.
Birde Ocağıma incir ağacı diktin derler

papatyam Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 10-05-2007, 18:48   #7
Ağaç Dostu
 
zenfree's Avatar
 
Giriş Tarihi: 20-03-2007
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 5,657
Galeri: 341
Hurafe midir orasını bilmiyorum ama, kızılcık sopası çok acıtır derler.

zenfree Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 14-05-2007, 20:47   #8
Ağaç Dostu
 
gece's Avatar
 
Giriş Tarihi: 22-02-2007
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 1,671
Galeri: 32
Kızılcık!

Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi zenfree Mesajı Göster
Hurafe midir orasını bilmiyorum ama, kızılcık sopası çok acıtır derler.
Hurafe değildir, acı biberden de acı bir gerçektir, kızılcık sopası Henüz öğrenmemiş olmanıza sevindim

gece...
"Nus ile uslanmayanı etmeli tekrir, tekrir ile uslanmayanın hakkı kötektir."*

*Ziya Paşa diye biliyorum, hatalıysam, lütfen kızılcık sopası yerine nus (u uzun okunur!) yöntemine rağbet ediniz!

gece Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 29-09-2011, 17:34   #9
Ağaçsever
 
turhanhoca's Avatar
 
Giriş Tarihi: 08-07-2008
Şehir: İZMİR
Mesajlar: 59
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi gece Mesajı Göster
Hurafe değildir, acı biberden de acı bir gerçektir, kızılcık sopası Henüz öğrenmemiş olmanıza sevindim

gece...
"Nus ile uslanmayanı etmeli tekrir, tekrir ile uslanmayanın hakkı kötektir."*

*Ziya Paşa diye biliyorum, hatalıysam, lütfen kızılcık sopası yerine nus (u uzun okunur!) yöntemine rağbet ediniz!
çok geç kalmış bir düzeltme ama
nus değil nush yani nasihat (u uzun okunmaz)

turhanhoca Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 14-05-2007, 21:29   #10
Ağaç Dostu
 
zenfree's Avatar
 
Giriş Tarihi: 20-03-2007
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 5,657
Galeri: 341
Kızılcık tarhanasını yedim de sopasını yemedim.

zenfree Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 23-05-2007, 21:08   #11
Nijat Ayvaz
 
Giriş Tarihi: 24-07-2005
Şehir: Tekirdağ
Mesajlar: 1
OSMANLI (İSTANBUL)LALESİ Bir efsane olarak bilinse de artık bir gerçek olduğunu son keşfimle kanıtlamış bulunuyorum. Ben Nijat Ayvaz, Tekirdağ da yaşıyorum Fotoğraf ilgi alanıma giriyor. Sık sık doğaya fotoğraf çekmeye çıkıyorum. Yine böyle bir gün insanların erişiminden uzak bir alanda ilk rastladım bu narin bitkiye. Bugüne kadar keşfedilmiş lale türleri içerisinde Değerli araştırmacı Prof. Dr. Turhan Baytop un kitabında da tanımladığı Lale-i Rumi ye tıpatıp benzeyen bir lale türünü Nisan 2006 yılında tespit edip keşfettim. Kaybolduğu düşünülen 200 yıl boyunca herhengi bir fotoğrafı ve soğanı olmadığından genetik olarak analiz edip karşılaştıramıyoruz. Ancak Anatomik olarak İstanbul lalesine bu kadar benzeyen bir tür Bu konuda uzman hocaların söylediğine göre tespit edilememiş. Sevgili doğa sever arkadaşlar... Türk botanik dünyasının bir efsanesi olan Osmanlı Lalesini, bu eşsiz çiçeği Tekirdağ da keşfettim hayırlı olsun. İlk kez 100 lerce kez fotoğrafladığım bu bitkiyi görmenizi arzu ederim. Konuyla ilgilenen dostlara selam olsun. Nijat Ayvaz
nijatayvaz@gmail.com

Eklenen Resimler
 
esemeral beğendi.

Düzenleyen Todor : 14-06-2007 saat 11:25 Neden: yazı boyutu
nijat_ayvaz Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 24-05-2007, 11:51   #12
Ağaç Dostu
 
Derya Özen's Avatar
 
Giriş Tarihi: 18-11-2006
Şehir: ANKARA
Mesajlar: 1,517
Galeri: 158
Uykuluk denilen birşey var, ağaçlarda kurtlar yapıyor. Genellikle ağaçların küçük dalların da halka şeklinde oluyor. İnsanlar onları çıkartıp küçük çocuklara ya da uyku sorunu olanlara takıyorlar. Bununla uyuyan kişinin derin ve güzel bir uyku uyuyacağını söylüyorlar. Ben de takmıştım ama uyku için değil, şekli çok hoşuma gittiği için kolye niyetine.

yeşil zaman beğendi.
Derya Özen Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 03-06-2007, 18:43   #13
Ağaç Dostu
 
Filiz's Avatar
 
Giriş Tarihi: 19-04-2007
Şehir: burdur
Mesajlar: 1,212
Galeri: 1
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Derya Özen Mesajı Göster
Uykuluk denilen birşey var, ağaçlarda kurtlar yapıyor. Genellikle ağaçların küçük dalların da halka şeklinde oluyor. İnsanlar onları çıkartıp küçük çocuklara ya da uyku sorunu olanlara takıyorlar. Bununla uyuyan kişinin derin ve güzel bir uyku uyuyacağını söylüyorlar. Ben de takmıştım ama uyku için değil, şekli çok hoşuma gittiği için kolye niyetine.
Genellikle söğütlerde olur. Ve zannediyorum orda biriken bir hastalık, ur gibi..

Filiz Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 03-06-2007, 19:11   #14
Ağaç Dostu
 
Filiz's Avatar
 
Giriş Tarihi: 19-04-2007
Şehir: burdur
Mesajlar: 1,212
Galeri: 1
Benim annem çok ilginçtir bu konuda, sitede söylenen hemen hemen tüm hurafeleri bilir her yanda üzerlik vardır. İncir(iklim uygun değil olsa bile kapıya sokmaz) salkımsöğüt, zakkum çiçeği,iğde ağacı yetişmesine asla müsaade etmez. Yuva yıkan ağaçlarmış .Ayrıca ilginçtir, mangal ya da ateş yaktığımızda yeşil dal parçalarını kesinlikle yaktırmaz günah diye.. Bir de çörekotunu toprağa ekmek günah der. Allah aşkına ekilmiyorsa biz nasıl alacağız marketten.

yeşil zaman beğendi.
Filiz Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 04-06-2007, 18:43   #15
peta
 
peta's Avatar
 
Giriş Tarihi: 08-06-2006
Şehir: karasal iklim bol rüzgarlı
Mesajlar: 33
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi fidanci Mesajı Göster
Benim annem çok ilginçtir bu konuda, sitede söylenen hemen hemen tüm hurafeleri bilir her yanda üzerlik vardır. İncir(iklim uygun değil olsa bile kapıya sokmaz) salkımsöğüt, zakkum çiçeği,iğde ağacı yetişmesine asla müsaade etmez. Yuva yıkan ağaçlarmış .Ayrıca ilginçtir, mangal ya da ateş yaktığımızda yeşil dal parçalarını kesinlikle yaktırmaz günah diye.. Bir de çörekotunu toprağa ekmek günah der. Allah aşkına ekilmiyorsa biz nasıl alacağız marketten.
sayın fidancı
Salkım söğütün ne tür bir zararı varmış.Ben de bunu merak ettim.

peta Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 03-06-2007, 20:38   #16
Ağaç Dostu
 
zenfree's Avatar
 
Giriş Tarihi: 20-03-2007
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 5,657
Galeri: 341
Ben de çörek otunun nazarlık olarak kullanıldığını biliyorum.

Hatta eve gelen misafirlerin nazarının değebileceği düşünüldüğünde kolonyalı pamuğu tutuşturup bir tutam çörek otu atarlar. Tohumlar patlayarak yandığında nazarın çatladığı düşünülür.

Ayrıca çocuklara içinde çörek otu olan muskalar taktıklarını hatırlıyorum.

yeşil zaman beğendi.
zenfree Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 04-06-2007, 18:05   #17
Ağaç Dostu
 
Filiz's Avatar
 
Giriş Tarihi: 19-04-2007
Şehir: burdur
Mesajlar: 1,212
Galeri: 1
Sayın peta merak ettim şu hikayeyi

Filiz Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 04-06-2007, 18:37   #18
peta
 
peta's Avatar
 
Giriş Tarihi: 08-06-2006
Şehir: karasal iklim bol rüzgarlı
Mesajlar: 33
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi fidanci Mesajı Göster
Sayın peta merak ettim şu hikayeyi
Tırnak yiyen bir çocuğun midesinden tırnaklar kenetlenmiş vaziyette çıkarılmış: Tas gibi ......Çocuk bu sebepten ölmüş.

Oğlumu öldüren nesne diye kadın tası saklamış....Gel zaman git zaman derken kadın ebegümecini haşlamış, suyunu da nedense bu tas gibi şeye dökmüş.Tırnaktan oluşma tas erimiş gitmiş" .

hikaye budur sayın fidancı .Tabii ben tırnak yemeyeyim diye söylerdi ama söylediği hikaye de çözüm vardı galiba farkında değildi.

Annemin sık sık anlattığı ve altını çize çize söylediği ebegümeci hikayesi beni hiç korkutmadı.Ben uzunca bir süre tırnak kemirmeye devam ettim.

peta Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 04-06-2007, 18:54   #19
Ağaç Dostu
 
Filiz's Avatar
 
Giriş Tarihi: 19-04-2007
Şehir: burdur
Mesajlar: 1,212
Galeri: 1
Bilmiyorum Halam çok severdi. Evin her yanını salkım söğüt yapmıştı annem kızardı ona. Bak uğursuzluk getirir diye. Halam tabii güldü geçti anneme. Sonra bir baktık halam ve eşi çok genç yaşta peş peşe vefat etti, aile parçalandı, çok zor işler geldi başlarına. Annem dedi ki: bakın ben size dediydim inanmadınız. Uğursuz o ağaç...Halama çekmişim ben de( eee kız çocuu malum).. Çok severim o ağaçları, bir de salkım söğüt gibi dutlar var onları da severim. Annem çok kızar bana getirip dikersen bahçeye sökerim diyor yapcak bi şey yok. Anne kızıyor....

Filiz Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 23-06-2007, 09:42   #20
-
 
Giriş Tarihi: 20-06-2007
Şehir: izmit
Mesajlar: 14
merhabalar bende mavi dikenle ilgili bir inanışı paylşamak isterim inanışa göre bu diken kapı üzerlerine konulur ve bunun altından gecen kişide büyü varsa bozulur **** art niyetli insanın niyeti kendine döner derler bizim evdede bir ara vardı:P (özür dilerim düzelttim)

yeşil zaman beğendi.
denizcool Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 25-06-2007, 10:23   #21
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 30-07-2006
Şehir: Yalova
Mesajlar: 6,884
Galeri: 29
Ortodoks ritualinde sanırım ayrıca ateşin içine güzel koku vermesi için sığla reçineside katıyorlar.

Todor Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 25-06-2007, 10:30   #22
Kaybettik...
 
praecox's Avatar
 
Giriş Tarihi: 12-06-2006
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 4,603
Galeri: 21
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Todor Mesajı Göster
Ortodoks ritualinde sanırım ayrıca ateşin içine güzel koku vermesi için sığla reçineside katıyorlar.
sığla diye bilmiyorum da benim bildiğim günnük ağacı diye marmarisde çok sulu bir koyda gördüğüm ağaçlardan elde edilen bir reçine ki bu ağaçtan bir marmarisde var bir de yunan adalarında bir yerde diye duydum.
bunun da sebebi sanırım isa doğduğunda yıldızı takip ederek ahıra gelen üç kıraldan birinin de hediyesi bu reçine dolu kutuydu...
ancak sanırım bu ritual de şamanizm kökenli...

bu sığla ağacı hakkında bilgi umarım forumda vardır şimdi aklıma getirdiniz bir taratayım yoksa da bilgilendirecek biri yazarsa sevinirim...

aramızda ethnobotanikle ilgilenen arkadaşlar var mı acaba...?
saygılar

praecox Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 25-06-2007, 11:35   #23
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 30-07-2006
Şehir: Yalova
Mesajlar: 6,884
Galeri: 29
Günlük ağacı ve Anadolu sığla ağacı (Liquidambar oriantalis) aynı ağaç diye biliyorum.
http://www.yemekicmek.com/yararlibitkiler.php?ID=46
http://www.agaclar.net/forum/showthread.php?t=1981

Todor Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 25-06-2007, 12:15   #24
Kaybettik...
 
praecox's Avatar
 
Giriş Tarihi: 12-06-2006
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 4,603
Galeri: 21
Sayın Todor,

Evet şimdi adını latince yazınca aklım başıma geldi.
Liquidambar orientalis

Sanırım fidan bulmam gerekecek

Ortodoks ve Gregorian kiliselerinin ayinlerinde vazgeçilmezlerinden. Dumanı insanı rahatlatığı söylenir. Sanırım Rodos Adası'ndan bayağı bir kaynağı da var. Ben Marmaris'tekileri takribi 25 yıl önce görmüştüm sonrası bayağı bir tahribata uğramış. Şimdilerdeki durumu bilemiyorum. Ama bir tek bu iki yerde yetiştiği de demek doğru kalmış aklımda.
Teşekkürler

praecox Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 18-09-2007, 23:58   #25
Ağaçsever
 
çiçeğim's Avatar
 
Giriş Tarihi: 28-09-2006
Şehir: kadikoy
Mesajlar: 82
Üff,içim daraldı.Gidip sökesi geliyor insanın cevizi,söğütü,inciri.Yoksa sökünce de başka bir uğrsuzluk olurmu?Nerden okudum ben şimdi bu sayfayı gece yarısı.Tamda yatacaktım.

çiçeğim Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 19-09-2007, 10:15   #26
Ağaç Dostu
 
kırçiçekleri's Avatar
 
Giriş Tarihi: 04-09-2007
Şehir: Aydın
Mesajlar: 201
Gününüz aydınlık olsun çiçeğim,
Uğursuzluk ve kötülük ağaçlarda, kuşlarda, böceklerde değil, şu bizim sevgiyi taşıyamayan yüreğimizde...
Bir öykü de ben aktarmak istedim, yazılan öyküleri okuyunca. Söğüt ağacının öyküsü bu.
Japon budistler , bazı ağaçların özellikle salkım söğüdün ruhu olduğuna inanırlar.İyilikte yapar bu ruh, kötülükte...Asker olan Matsudeira'nın gümüş yaldızlı,gri renkte dalları yerlere sarkan güzel söğüt ağacı vardı.Onu çok severdi. Birgün eşi aniden hastalandı, oğlunun bacağı kırıldı koşarken. Söğüt yüzünden mi bütün bunlar diye düşündü ve ağacı kestirmeye karar verdi.Komşusu İnabata'ya söyledi düşüncesini." Sakın böyle bir şey yapmayın, bir cana kıymayın... Onu bana satar mısınız?"Dedi ve özenle bahçesine göçürdü söğüdü İnabata...Karısı ve çocuğu yoktu İnabata'nın.
Söğüde yaslanmış çok güzel bir kadın çıktı bir sabah karşısına.Kapalı kapılı bir bahçeye nasıl girmiş bu kadın diye düşünmedi bile İnabata. Gülümseyip selamladı güzel kadını...
Kadın içeri girmeyi kabul etti, çay içtiler.Konuştular. İnabata eşi olmasını diledi kadın kabul etti. Yanagi(söğüt) adında oğulları oldu bir yıl sonra. Beş yıl çok mutlu yaşadı bu aile.
Ama bir gün, Acıma Tanrıçası Kwannon'un 33.333 resminin bulunduğu tapınakta bir direk kırıldı.Onarmak için yüksek ve geniş gövdeli bir söğüt ağacı arandı ve İnabata'nın söğüdünü beğendiler.Derebeyi söğüdün kesilip, tapınağa taşınmasını buyurdu.İnabata çok üzüldü ama karara karşı gelemedi. Karısı yaklaştı ona sevgi ve keder dolu ıslak gözlerle" Bir gizimi açıklayacağım size.Buraya nasıl geldiğimi hiç sormadınız ama açıklamak zorundayım şimdi ,ben.. ben söğüt ağacının ruhuyum!
Söğüdün kesilmesine engel olduğunuz için size candan bağlandım, bahçenize alıp koruyunca bağlılığım bir kat daha arttı.Büsbütün yaşamınıza katılmak istedim.Evlendik, çocuğumuz oldu, çocukların en tatlısı...
Ölmem gerek şimdi , Prense ve tapınağa karşı duramazsınız. Keder içindeyim.Yanagi'yi çok sevip koruyun, onu okşarken beni sevmiş olacaksınız. Bu düşünce duyduğum acıyı hafifletiyor biraz"
"Hayır olamaz, bırakamazsınız böylece beni" diye bağırdı İnabata.Kucakladı onu ama canlı bir insan değildi artık O...Sevgi dolu sesle " Hoşçakal" diye mırıldanan bir hayaldi...Söğüt ağacına doğru yürüdü,içine girip,kayboldu.
Ağacını bağışlaması için Prense gidip yalvardı İnabata. Prens kabul etmedi.Oduncular geldiler ağacın gövdesine baltalarını vurmaya başladılar.Yüreğine iniyordu her balta vuruşu İnabata'nın.Engel olmak istedi tüm gücüyle ama olamadı oduncular devam ettiler kesmeye. Ağaç toprağa devrildi, arabaya koyup tapınağa götüreceklerdi artık...Ama ağacı tüm çabalarına karşın kıpırdatamadılar bile yerinden.Yardıma gelen 20 adamla da kıprdatamadılar ağacı yerinden.300 kişi ağacın gövdesine bağladıkları ipi çekti var gücüyle ama ağaç kıpırdamıyordu bile.
Bu olayı izliyordu İnbata ve 4 yaşındaki Yanagi.. Ve söğüde yaklaştı Yanagi, pırıl pırıl yapraklarını okşadı, bir dalından tutup "Gel" diye fısıldadı. Bu tatlı çağrıya uyup kımıldadı ağaç, kaymaya başladı toprakta...
Küçücük elin çektiği söğüt, tapınağın bahçesine dek çocukla berabar gitti böylece...


Düzenleyen kırçiçekleri : 20-09-2007 saat 10:37
kırçiçekleri Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 19-09-2007, 11:14   #27
Ağaç Dostu
 
zenfree's Avatar
 
Giriş Tarihi: 20-03-2007
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 5,657
Galeri: 341
Çok güzel bir öykü. Sevgili Kırçiçekleri teşekkürler...

zenfree Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 19-09-2007, 13:35   #28
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 28-07-2007
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 1,587
Galeri: 92
İnanılmaz güzel bir öykü burada bize anlattığınız.
Ellerinize,yüreğinize sağlık,teşekkürler.

Sevilay Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 19-09-2007, 19:00   #29
Yeni Üye
 
Giriş Tarihi: 03-02-2007
Şehir: BARTIN
Mesajlar: 4
Ne zamandır hiç bu kadar güzel anlatılmış bir öykü çıkmamıştı karşıma öğretmenim.Çok teşekkürler.(Hüzünlendim...)

goygoyen Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 19-09-2007, 21:28   #30
Ağaç Dostu
 
M.Sema's Avatar
 
Giriş Tarihi: 31-07-2007
Şehir: Ankara
Mesajlar: 1,227
Galeri: 93
Öykünüz çok güzel kırçiçekleri.Ne iyi etmişsiniz de gelmişsiniz sitemize.

M.Sema Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Cevapla


Gönderme Kuralları
Yeni konu gönderemezsiniz
Konulara yanıt veremezsiniz
Ek dosya yükleyemezsiniz
Kendi gönderilerinizi düzenleyemezsiniz

BB code Açık
Smilies Açık
[IMG] Kodu Açık
HTML Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Forum saati Türkiye saatine göredir. GMT +2. Şu an saat: 11:45.
(Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.)


Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2025