6326 Sayılı petrol Yasası
ABD'li bir uzman tarafından DP döneminde, Küçük Amerika sürecinin başlangıç yıllarında hazırlanmıştı ve Menderes Hükümeti tarafından aynen yasalaştırılmıştı.
Hiç kuşkusuz yasa yabancı şirketlerin çıkarlarını koruyacak bir şekilde hazırlanmıştı.
1963/64 yıllarında Türkiye Kıbrıs üzerinden sıkıştırılarak teslim alınmaya çalışılmıştı.
Türkiye'de milli duygular galeyana gelmiş, toplum ve kamuoyu Kıbrıs için hop oturup hop kalkmıştı.
Bu koşullarda heyecanlı ortama ve gündeme Milli Petrol Davası da girmişti.
TPAO ile Shell, Mobil ve BP gibi yabancı şirketler arasında petrol konusunda bir ihtilaf çıkmıştı. Dava Danıştay'a aksetti. Muammer Aksoy TPAO'nun avukatlığını yaptı. Kamuoyunun dikkatleri bu davaya çevrilince Milli Petrol Davası haline dönüştü.
Davanın temelinde 6326 Sayılı Yasa vardı. Bu yasa özünde yabancı emperyalist şirketleri korumasına rağmen TPAO davayı kazandı.
Davayı TPAO kazandı ancak İsmet Paşa Hükümeti de 1964 yılında Amerikan destekli Morrison Süleyman darbesiyle devrilmiştir. Süleyman Demirel, Amerikan Başkanıyla çektirdikleri fotoğrafları halka ve basına servis yapmıştı.
Yabancı petrol şirketleriyle TPAO arasındaki davanın temelinde üretilen petrolün yurt içinde değerlendirilmesi ve memleket ihtiyacına ayrılması zorunluluğu nun kaldırılması, üretimin tamamının yurt dışına ihraç edilmesi hakkı nın getirilmesi yatıyordu.
Bunu o sıralarda Türkiye'yi Kıbrıs üzerinden sıkıştıran emperyalistler becerememişlerdi.
Ancak 17 Ocak 2007 tarihinde çıkarılan yeni petrol yasasıyla 6326 Sayılı Petrol Yasası ortadan kaldırıldı ve yeni yasa, Batılı şirketler lehine, Türklük sadece adında olan, 5574 sayılı Türk Petrol Yasası çıkarıldı.
Her ne kadar veto yese de, Meclis'ten kısmi bir değişiklikle çıkarılan yasa eninde sonunda yürürlüğe girecektir. İşte bu yeni yasada Amerikan emperyalizmi 1963 yılında ulaşamadığı emeline kavuşmaktadır.
Yeni yasada milli menfaatlerin korunması yer almamaktadır. Örneğin eski yasanın içeriğinde bulunan hektar başına alınan devlet hakkı yeni yasada kaldırılıp atılmış, petrol alanı yabancı şirketlere sonuna kadar açılarak devletimize kapatılmıştır.
Şimdi bu yasada ihanet, sadece AKP'ye mi aittir acaba? Komisyonlarda bulunan CHP'li üyelerin katkılarını tarih sormayacak mıdır zamanı geldiğinde?
***
Ne diyordu, teröristlere şehitlik ayarlayan Diyarbakır Belediye Başkanı Osman Baydemir AP'deki konuşmasında:
" Doğudaki yeraltı ve yerüstü kaynaklarının gelirleri belediyelere devredilsin!"
İşte, yeni Petrol Yasasında bu da sağlanıyor. Kuzey Irak İkinci İsrail'in koruyuculuğuna ve federasyona doğru giden yolun taşları böyle böyle döşenmektedir.
Bu da İkiz İhanet Sözleşmelerindeki kerametler'den biridir!
2003 yılında çıkarılan bu yasaların içeriğinde bulunan kendi kaderini tayin hakkı dolaylı olarak hayata geçirilmiş oldu.
Bu yasayla ilgili olarak hazırlanan TMMOB raporunda madde madde petrol konusundaki oyunların perde arkası anlatılıyor.
1. Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı'nın sahip olduğu haklar geri alınarak, kamu kuruluşumuz, yerli ve yabancı şirketlerle aynı statüde görülmüştür.
2. Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı'nın mevcut yasada bulunan Devlet adına petrol arama ve üretim faaliyetlerinde bulunma hakkı kaldırılarak, özelleştirilmesinin önü açılmıştır.
3. Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı'nın lüzum üzerine petrolle ilgili incelemelerde ve petrol faaliyetlerinin denetiminde Petrol Kanununu yürütmekle görevli Petrol İşleri Genel Müdürlüğü'ne yardımcı olma yükümlülüğü kaldırılmıştır.
4. Devlet adına arama ve üretim çalışmalarında bulunan Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı'nın, faaliyete kapalı bölgelerde ve askeri yasak bölgelerde de, Bakanlar Kurulu'nun izni ile petrol faaliyeti yapabilme hakkı elinden alınmıştır.
5. Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığının diğer şirketlerden daha fazla arama ruhsatı alabilme hakkı kaldırılmıştır.
6. TPAO'nun ruhsat sayısındaki avantajlı konumu kaldırılırken, diğer şirketlerin sahip olabileceği toplam ruhsat alanının sınırlandırılmaması sonucu, büyük sermayeli uluslararası şirketler lehine ruhsat tekelleşmesi yaratılacaktır.
7. Üzerinde arama veya işletme hakkı bulunmayan bir sahanın, işletme ruhsatnamesi müzayedeye çıkmadan önce, T.P.A.O'na teklif edilerek, TPAO'ya işletme ruhsatının verilmesine ilişkin mevcut yasa maddesi kaldırılarak, kamuyu gözetme anlayışı terk edilmiştir.
8. AB mevzuatına uyum adı altında; kamu yararını ve sektördeki kamu kuruluşunu önceleyen korumacı yasa maddelerinin mevcut yasadan çıkarılması amaçlanarak, yabancı şirketlere bir dizi kolaylıklar sağlanmıştır.
9. Petrol kaynaklarımızdan alacağımız hissenin önemli oranda düşürülmesi ile yetinilmeyerek, üretilen petrolün yurt içinde değerlendirilmesi ve memleket ihtiyacına ayrılması zorunluluğu kaldırılmış, üretimin tamamının yurt dışına ihraç edilmesi hakkı da getirilmiştir.? (*)
Başka söze gerek var mı?
Milli hükümet kurulur, özelleştirilen stratejik kuruluşlar yeniden kamulaştırıldığı gibi böyle ihanet yasaları da yürürlükten kaldırılır. Bu kaçınılmazdır. Milli güçlerin de refleksleri vardır.
Kaynak: Fatih Özcan - Burdur Gazetesi
|