Son zamanlarda Amerikan çiftçisinin bir hayli zor bir döneme girdiği anlaşılıyor.
Bu GDO'lu tohum ekenler için de, GDO'suz veya organik yetiştiricilik yapanlar için de farklı yönerden aynı.
GDO'lu tohum ekenler komşularından korkuyorlar. Komşularının tarlasında GDO kirlenmesi görüldüğinde komşuları dava edebiliyor. Bunun sonunda ciddi mali cezalarla karşılaşabiliyorlar.
Bu sorunu aşmak üzere USDA temsilcilerinin de katıldığı hararetli çalışmalar yapılıyor. Ortaya çıkan çözümlerden biri mali koruma sigortası. Buna göre, GDO ekimi yapan çiftçi böyle bir davaya maruz kalırsa ve ceza alırsa cezayı sigorta karşılayacak.
Daha önceki mesajlarımda Amerikadan bahsederken bu sigorta olayından söz etmeyi atlamışım. Her ne kadar 2008 krizinde finansal balon zarar gördüğünde sigorta sisteminin de havası biraz kaçtıysa da, mali koruma sigortası Amerikada çok temel bir olgudur. Hemen hemen tüm hizmet birimlerinin mali koruma sigortaları vardır. Bu da hizmet fiyatlarına doğrudan yansır. Söz gelimi Türkiyede bir dişçiye gidip 300-400 TL aralığında yapılabilecek bir işin ABD fiyatı $3500 - $4000 civarındadır. Bu farkta ödenen sigorta primlerinin hatırı sayılır bir payı vardır.
GDO'lu ekim yapmayanların da başları dertte. Şayet bir kirlenme olur da kendilerinden önce biotech şirketlerinin dedektifleri keşfederse patent davası ile başbaşa kalabiliyorlar (bunu önlemek için topluca dava açtılar).
Bu sebeple, ilave para ödeyerek tarlalarındaki ürünü test ettiriyorlar. Bu hem önce kendilerinin kirlenmeyi bilmesi (ki erken davranan deyim yerindeyse yırtıyor), hem de ürünlerini GDO'suz olarak satabilmek için gerekli.
Ürünlerini Avrupa'ya satanlar için ise durum daha da ciddi. Avrupa'da yapılacak testte de GDO'suz çıkması gerekiyor. Bir sigorta da bunun için düşünülüyor. Şayet orijindeki testte ürün temiz çıkıp, gittiği yerde kirli çıkarsa sigorta zararı karşılayacak.
Organik yetişiricilerin durumu da oldukça zor. En küçük kirlenmede sertifikalarını kaybedecekler ve yıllarca geriye dönecekler.
Olay buralara gelmiş durumda. Yani GDO'lardan çevreye genetik kirlenme olmaz iddiası fena halde ayaklar altında.
|