Aha da tünelin ucu göründü, velev ki kürekler yerinde olsun...
Bu ne güzellik yarabbi?
Burada biraz takılsam, bir iki dalsam serinlesem...
Len olum yolu kaybettim nerden dönecektik, nereye park edecektik. Jeneratörde çalışmıyor... Yok, mu bir tane ışık tabela; len Pigme Spinny nerdesin yahu kaldık anasını satim mağaranın içinde! Fenerin de pili bitmiş eyvah ki ne eyvah! Nerde bu devlet, nerde bu millet aloooo, kimse yokmuuuu?
-DÜMDÜZ GİT DÜMDÜÜÜÜZ
-Şiişt ne oluyor kim o?
Ben Yer altı Dünyasının karanlıklar prensi Yarasa Şadon’um...
-Tenkyu verimaç Yarasa Şadon sağ ol arkadaşım.(Hızır gibi yetişti vallah)
“Ben kalender meşrebim güzel çirkin aramam
Gönlüme bir eğlence isterim olsun
Saçları samur, gözleri mahmur, biraz da şirin olsun
Kaşı gözü kara olursa olsun, yanağında bir beni mutlaka olsun
Endamı şanlı, sohbeti tatlı, biraz da şahin olsun
Yan bakışı yaksın, cilvesi yıksın, olursa böylesi böylesi olsun
Gözleri şahbaz, gerdanı beyaz, biraz do tombul olsun...
Olsunnn...amaaann
Keyfim gıcır te beyaa..
İyi iyi ortalık fotoğraf makinesi ile aydınlandı biraz.
Tamam, şuradan çıkayım bakim... ne var ne yok.
Bunlarda ne böyle? Aaa totem!
Daracık yerlerden geçerek nihayet mağaranın çıkışı gördüm...