View Single Post
Eski 11-03-2012, 02:11   #128
Talip Girgin
Ağaç Dostu
 
Talip Girgin's Avatar
 
Giriş Tarihi: 18-01-2008
Şehir: Kırklareli
Mesajlar: 218

Vahşi ormanın derinliklerinde bazen bir leopar kükremesi bazen çakalların uluması geliyordu. Allahtan gelirken mavi yolculuğum sırasında kendimi Adana’da bir hocaya efsunlattırmıştım! Bu nedenle vahşi doğanın hayvanlarının her daim korktukları bir Tarzan’dım ben! Beni vahşi hayvanlar değil susuzluk korkutuyordu. Yanımda yeterince suyun olmaması bu yorucu yolculukta beni güçsüz düşürebilirdi.
Dağ keçisi gibi taştan taşa atlıyor kayadan kaya’ya tırmanıyordum.

Kocaman kayalar önüme duvar gibi çıktıkça, bir o kadar daha yoruluyordum. Sırtımdaki yük, her adımda biraz daha ağırlaşıyor ve beni geriye doğru çekiyordu. Sık sık sırtımdaki ağırlık yüzünden denge kurmakta zorlanıyordum...

Saatlerdir taşlı, kayalı, bozuk güzergâhta, dengeli dengesiz, her an yere düşüp bir tarafımı kıracak risk ile birlikte yürüyorum. Nehir sesini duymaya başlamıştım ama sadece sesini duyuyordum. Bu sesin geldiği yöne doğru dudaklarım çatlamış, karnım acıkmış, boyum kısalmış şekilde giderken birden, nehirden taşan kaçak su birikintisi ile karşılaştım. Yaşasın!

Eğilip doya doya, kana kana suyumu içip yüzümü yıkadım.

Kısacık bir mola ile kendime gelmiştim. Daha o kadar yürüyebilirdim artık... Açılın yoldan Tarzan Talip geliyor... AAHHYAAKKK!..karamba karambita... Birden Zagor’laştım ne hikmetse... hatlar karıştı sanırım. AAAOOOOoooo...

Son kayalıklardan indikten sonra nehir yatağına ulaşmıştım. Bir an durup doğanın sesine kulak kabarttım. Medeniyetten o kadar uzaktım ki... Etrafımdaki kayalarda; ayılar pençeleri yani tırnaklarını bilemişler, suyollarındaki çamurlarda, domuzların devasa boyutlarda, birbirini takip eden taze ayak izleri vardı.
Süratle akşam olmadan çadırımı kurdum ve önüne ateşimi yaktım.

Talip Girgin Çevrimdışı   Başa Dön