Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Odeh
Tarımın her ticari faaliyetin olduğu gibi risk hesabi da bal gibi olur. Ancak yenir yutulur hali, ancak bu faaliyeti bir sevgi ile ve bir yaşam bicimi olarak kabullenmeniz ile mümkün olabilir...
|
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Lilium
Tarımın hesabı olmaz. Tarımı para kazanacağım para hesabı yaparak yapanlara yapacak olanlara hiç başlamasınlar derim.
Tabi ki, herkes para hesabını bir şeyler kazanma hesabını yapacak o ayrı bir konu, ama önce sevgi, sevgiyle severek seviyorsa yapacak ki, başarılı olsun başarılı olduktan sonra para kendiliğinden gelecek, siz istemeseniz de o gelecek.
|
İşte yazdıklarımdaki tüm bu negatif yönleri anlatırken Sn. Odeh ve Lilium'un yukarıda belirttikleri konuyu öne çıkarmaya çalıştım.
Elinizde belirli bir sermaye varsa, pek çok alanda değerlendirebilirsiniz. Bir restoran ya da cafe açabilirsiniz, bir ürünün bayisi ya da distribütörü olursunuz, müteahitlik işine girersiniz vs.. Ama bir de tarım vardır ki, bahçenizde geçirdiğiniz her dakikadan mutlu olursunuz. Bahçenize giderken koşarak gidersiniz, dönerken de ayaklarınız geri geri gider. Hele hele şehir yaşamından bıkmışsanız, insanların iki yüzlülüğünden, hırslarından sıkılmışsanız, öz Anadolu insanı ile bir hoş sohbeti istiyorsanız, o zaman kazanacağınız ya da kaybedeceğiniz paralar çok önemli değildir..
Siz yine de ilk önce ufak başlayın, baktınız bu yaşam tarzı size (ve hatta ailenize) uygun, o zaman büyütürsünüz. (Olursa

Hatalarınızı ufak çapta yaşamış olursunuz. Sonra gelir amaçlı planınızı yaparsınız..
Kendimden örnek vereyim: Bu işlere girmeden önce bir business case yapmışım ki üniversitede ders olarak okutulabilir

NPV, ROI hesapları, ihtiyat payları, kötü durum senaryoları, vs. vs. Bu business case'i hangi bankacıya götürsem kredi alırdım.
Ama şimdi görüyorum ki, tarım işi bilgisayar başından olmuyormuş. 2 senemi doldurdum, şu anda tüm masrafları çok daha net görebiliyorum. Ama eminim daha öğreneceğim çok şey ve yapacağım daha çok hata var.
Sevmesem katlanır mıydım? - Asla -
