Avcılık bir vakıadır. İnsanoğlunun her bireyi olmasa da dikkate alınacak sayıda av tutkusu yaşayan insan mevcuttur.
Bu istek, özellikle erkeklerde daha baskındır. Bir antropolog değilim, ancak okuduğum makaleler ışığında insanoğlunun kentleşme ve teknolojiyi beslenme için de kullanma sürecinde bu avlanma arzusunu büyük oranda bastırdığı, bu arzusunu kimi zaman farklı faaliyetlerle de ikame ettiği yönündedir.
Atıcılık sporu birçok dalı kapsamakla birlikte tam anlamıyla olmasa da özellikle Trap ve Skeet sporunun -Hedef Atıcılığı da bunların arasında sayılabilir- insanoğlunun avlanma faaliyetlerinden önemli kesitler içerdiği, bu sporların temelinde insanın avlanma eylemi ve avlanmanın sportif sahalarda canlandırılmasının yattığı ayrı bir gerçektir.
Ateşli silahlarla avlanmanın gün geçtikçe daha sınırlı imkanlarla daha pahalıya ve daha meşakkatli bir hal almasının yanısıra yaban hayatı koruma isteğinin bir sonucu olarak insanların atıcılık sporuna kayması bu insanlarda güçlü bir şekilde varolan avlanma ihtiyacı/güdüsü/isteğinin ikame edilmesinden başka bir şey değildir.
Bu noktada elimizdeki en önemli etkenin, insanoğlunda varolan avlanma ihtiyacı, güdüsü isteği olduğunu tekrar vurgulamak isterim.
Peki, her insan ateşli silahla avlanmayacağım gidip Skeet sporu yapacağım der mi? Demiyor işte... Bu da bir vakıa.
Bu aşamada artık yapılacak olanlar bellidir:
Avcı eğitilirArtık isteyen avcılık lisansına sahip olamıyor. Önce bir kurs, sonra sınav var.
Avlanacak avcının bu eylemini kontrollü bir şekilde yapması sağlanırZaman, yer, tür, miktar, kullanacağı silahlar kısıtlanır
Denetlenir, yaptırım
Avcı, vergilendirilirAvından, lisansından, hem de her yıl.
Böylece tüm ülkeden toplanan fon -külliyatlı bir miktardır- yaban hayatı korumak, geliştirmek ve denetlemek için kullanılır.
Bu kurallar, yasal sınırları ve vicdanını aşmayan bir AVCI ile yasal bir AV için çok açık bir şekilde korumacı, tüketmeyen, doğadan koparmayan ama avcının avlanma ihtiyacını da karşılayan bir sistemdir. Yeterli midir? Tartışılabilir.
Özetle bir ihtiyacın hem de insanın doğasından gelen bir ihtiyacın yani AVLANMA İHTİYACININ, avı tüketmeden, soyu yok etmeden, kontrollü bir şekilde giderilmesi sağlanır.
Aksi durumda ne olur?
Aksi durumdan kastım, 2 farklı konu için:
1-AVCI olmayan silahlı bir kişi neler yapabilir?
ÇOK şey yapabilir. Tehlikeli ve vahşi olabilir. Yok eder. Sadece yok eder. Bilinçsiz ve bilgisiz ve eğitimsizdir.
2-AVLANMA yasaklanırsa insanlar ne yapabilir?
Yasa dışı yollarla kontrolsüz biçimde yok eder.
Bu durumda; avlanma faaliyetinin hiç bir kuralına uymayan eli silahlı bilinçsiz kişi ile yasalara uyan, yaban hayatın değerini bilen, vicdana sahip bilinçli bir AVCI'nın aynı kefede tutulması haksızlık değil midir?
Hangi profil doğaya dosttur? Sizler yanıtlayınız...
Saygılarımla,