Arkadaşlar Acer Palmatumdan gelen cevabı sizlerle paylaşıyorum.Eminim faydası olacak.
>Ağaçlar net deki gönderdiğiniz ling e kısaca göz attım.5 sayfaya yakın yazı yazılmış. Gerçekten akıl karıştırıcı. Açıkçası verilen zamanlar ve dereceler, alıştıra alıştıra soğuktan sıcağa geçen yöntemler bana uygulamada pek mantıklı gelmedi. Bu konudaki bildiklerimi ve tohumdan yetiştirmenin dikkat edilmesi gereken yönlerini size kısaca anlatmak isterim.
Bu konuda yapılan tek şey aslında doğayı taklit etmektir. Şöyle ki:
— Ağaçların yaprakları sonbaharda sarardıktan sonra yavaş yavaş kurumaya başlarlar. En iyi tohum toplama zamanı tohumların kanat kısımlarının hafifçe kurumaya başladığı dönemdir. Bu dönemde tohumun ağaçla olan bağlantısı zayıflamıştır ve avuçlanarak ağaçtan sıyrılmaya çalışılırsa (sıvazlanarak) kolayca dökülerek elimize gelecektir. Bu dönem zaten biz toplamasak tohumların kısa bir süre sonra yere kendiliğinden döküleceği bir dönemdir. (Dikkat ederseniz Ekim sonu Aralık başı gibi bir dönem kısıtlaması yapmıyorum. Çünkü Bu dönem bölgelere göre ufak tefek farklılıklar gösterebilecektir ki yabancı kaynaklardan yapılan çevirilerde bu hata sıkça yapılmaktadır. Balıkesir ili Ayvalık ilçesinde 1,5 ay önce bademlerin çiçek açtığını ve Ankara’da 24 Nisan itibarı ile hala ağaçlarda net bir çiçeklenme olmadığını düşünürsek bademler mart da çiçek açar demek yanlış olacaktır.)
—Tohumlar doğada bu dönemi yaşadıktan sonra 90 gün civarı süren bir kış dönemine girerler.(dormansi=kışlama) Bizim tohumlarımızın da bu kış dönemine ihtiyacı vardır. . Havalar tohumların donacağı kadar çok soğuk olursa tohumlar soğuktan donarak ölecektir.
Unutulmamalıdır ki Acer ler iç mekân salon bitkileri değil doğal ortamlarında dışarıda yaşayan ağaçlardır
—Tohumların doğada kış şartlarında olduğu gibi neme ihtiyacı vardır. Bizimde tohumlarımızı bu dönemde torf gibi, marketlerde satılan toprak karışımları gibi (iç mekan bitkiler için kullanılan karışımlarda olabilir) bir toprağın içinde muhafaza etmemiz gerekir.
İşte buzdolabı bu aşamada devreye giriyor. Eğer tohumlarımızı toprak karışımının içinde nemini kaybetmeyecek bir torbada ( özel bir torbaya gerek yok ben marketlerden alışveriş sonrası verilen poşetleri kullanıyorum) buzdolabının örneğin sebzeliğinde 90-120 gün kadar muhafaza edersek. Doğayı tam anlamıyla taklit etmiş oluruz. Tohumlarımız dengeli bir ısıda kalır ( +4 C derece) Böylece hem tohumlarımızı dondan korumuş oluruz hem de istedikleri soğuk ortamı sağlamış oluruz. Eğer tohumları buzdolabına koymadan önce 2 gün kadar ılık
( halk arasında kan ılığı diye bir tabir vardır 35 C derece gibi) suda bekletirsek oldukça sert olan Acer palmatum kabuklarını bir nemze olsun yumuşatabiliriz. Ben acer palmatum tohumu kabuklarının, antep fıstığı kabuğuna yakın sertlikte olduğunu düşünüyorum. Fakat belirmeliyim ki ılık suda bekletilmiş ve bekletilmemiş tohumlar arasında herhangi bir çimlenme farkı gözlemlemedim. Uygun şartlar sağlandığında daha buzdolabında çimlenme başlayacaktır. Çimlenen tohumları direk saksıya alabilirsiniz.
Bu yıl 1 hafta kadar önce balkonda kutu bir yerde kışı geçirmiş olan yaklaşık 2 metre boyundaki acer palamatum cinsi ağacıma kök budaması yapmak için saksısından çıkardım. Üst toprağını açarken geçtiğimiz sonbahar da toprağa düşmüş 15-20 tane kadar tohumun çimlendiğini fark ettim. Saksı kuytuda kaldığı için tohumlar donmamış ve baharla birlikte çimlenmişler. Hala o şekilde duruyorlar. Doğal süreç devam ediyor.
Ben doğayı ne kadar iyi taklit edersek o kadar başarılı olacağımızı düşünüyorum. Fakat unutulmamalı ki tohumdan palmatum yetiştiriciliği yıpratıcı bir iştir.
Başta kısaca bahsedeceğimi yazmıştım ama sanırım pek de kısa olmadı


Tekrar kolay gelsin