Sn. gondag,
Ziyaretinize çook memnun oldum. Mutlu ettiniz beni. Çok güzel şeyler yazmışsınız, ben de ilk zamanlar, 46 sene yaşadığım şehri bırakıp gelmenin muhasebesini yapmamak için hep farklı şeylerle ilgilendim, bayramda Ankara'ya gittik, eşim ve kızımla birbirimize baktık, eee iyi ettik mi şimdi diye konuştuk.
Allahtan, kaldığımız Başkent öğretmen evinin bulunduğu bölgede kesif bir kömür kokusu genzimizi yaktı, trafik, ayrılmamızın üzerinden 2 ay geçmesine rağmen bize çok yoğun ve korkunç geldi. Hasret henüz çok etkili değildi, bilindik kışa yakın Ankara sobaharı yaşanıyordu. Yani herşey gri, dumanlı, kalabalık ve telaşlı.
Biz burada aradığımızı bulduk, komşularım iyi insanlar, bizim gibi Ankara'dan gelenlerle de tanıştık. Üniversiteden arkadaşlarım var. Eşim de tesadüf lise arkadaşlarını buldu. Mevsim hala tam kış değil. Bahçede sürekli çalışabiliyoruz. Kızım okula biz bahçeye.
Bakalım bir kış yaşayalım, nasıl hissedeceğiz. Ankara'ya gidip geliyoruz. Gelenler de oluyor.
Ağaçlar.net'te de çok destek gördüm, sizin gibi dost, samimi insanlarla tanışmak mutluluğuna eriştim.
Biz de bugün Bayındır'a gittik havayı böylesine güzel görünce, inanır mısınız filbahri aradım seralarda, alışkanlık herhalde. Eşim de taşınmadan önce ki gelişlerinden birinde bahçeye, sitenin görebileceğimiz yerlerine leylekler dikmiş.
Benim taşındığım evden bir önce oturduğum evde 2. kata kadar uzanan bir leyleğım vardı, öylesine devasa bir bitkiydi ki, çelik halatlarla buket gibi toparlamak zorunda kalmıştık. Yağmur yağdığında katmerli koca hevenk gibi çiçekleri yerlere yapışıyor diye, tabii kar da zarar verirdi. Bakalım burdakiler nasıl olacak.
Yani şimdilik Ankara deyince aklıma (kışa girdiğimiz için olsa gerek) ayaz, buz ve üşümek geliyor. Ben son 12 yıl köylerde öğretmenlik yaptım, belki de ondandır.
Bu arada mavi kelebek çiçeğinin çeliğini ne yapayım bunu diye sormuştum toplantıda size, perlit demiştiniz, bir pet şişeyi kesip, dibine 4 parmak kadar toplantıda dağıtılan topraktan koyarak, içine bitkileri (2 parçaydılar) yerleştirdim. Üzerinede kalan parçayı bantladım. Şimdilik mutlu görünüyor, en azından yeşil. Arada şişenin kapağını açıp havalandırıyorum.
Saksıda dikili olanı da siz vermiştiniz galiba, bilemedim dışarı bıraktım, biraz neşesi kaçtı, içeri aldım, yarın biraz yoğun bakım uygulayayım bakalım.
Ben de siz ve ailenizle Ankaralı-İzmirli olarak tanışmak, görüşmek isterim. Konuşacak çok ortak şey buluruz herhalde.
İlginize, desteğinize çok teşekkür ederim, sevgiyle kalın.
|