View Single Post
Eski 22-03-2007, 18:16   #12
gece
Ağaç Dostu
 
gece's Avatar
 
Giriş Tarihi: 22-02-2007
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 1,670
su yok içmeye, dozerli gider çim ekmeye!...

Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi muge Mesajı Göster
Otoyol kenarlarına m2 fiyatı 7.5ytl.+kdv +nakliye+uygulama işçiliği bedeli ile 10.000 lerce m2 rulo çim yapılması beni en çok düşündüren işlerden biri.Neden tohum püskürtme yolu ile çim alan tesisi uygulaması yapılmıyor acaba.
Maliyet konusunda benzer düşünmekle birlikte, beni asıl düşündüren bu (kuruluş) maliyetinden çok, kışın bile ne kadar kurak bir yıl geçirdiğimiz ortada iken ve bu gidişle çok daha kurak geçeceği öngörülen yaz ayları ve korkarım devam eden mevsimler arifesini yaşadığımız şu günlerde harıl harıl çim ekilmesi.

Tamam, bu şehir insanları yeşil görmeye layık deyip, üçü beşi hesap etmeden diktin, e sonra?
Nasıl yaşatacaksın o güzelim (ve tahminen ithal tohumdan) çimleri. "Bakabileceğin kadar çim ek!" diye atalar söz söylememiş ki diye mi bu hummalı, çim ekimi.
Belediye (-ler) bilmezler mi ki bu şehrin her damla suyu öz be öz "taşıma su" dur, çim de suya, bakıma, pek meraklıdır. Aynı belediye (ist.) halkı için planlı su kesintisini düşünüp yakın zamanda uygulamaya koyacakken var güçle çim ekmek nedir?
Amaç evinde suyu akmayan, insanlara çimlerin nasıl düzenli sulandığı gösterilmek suretiyle nispet yapmak mıdır, yoksa 'insanlardan suyu kesiyoruz çimlerden haydi haydi keseriz, nasılsa çimler oy da vermiyorlar' deyip kurumaya mı terkedilecektir ca'nım çimler ve bize susuzluktan kuruyan, can çekişen çim görüntüleri gösterilerek mi terbiye edilecek, hizaya getirileceğizdir.

Hem zaten tamamı taşıma su, taşıma toprak, taşıma (rulo) çim ile kurulan, bazı noktalarda insanların geçmesi için yol, geçit de esirgenen ve şehrin nüfusuna göre son derece kıt olan yeşil alanlarda, çimden başka alternatif yok mudur?
Biyokütlece daha verimli, aman ezmeyin çiğnemeyin ya da biz dünya para verip ektik, diktik, ezip çiğneyip yoketmiş, nadasa çevrilmiş tarlaya döndürmüş bu hal diye söylenmeye mecbur bırakmayan, çim kadar su ve bakım (düzenli biçme gibi) vs. istemeden, birim alanda çok daha fazla fotosentez ve tozla, kirlilikle mücadele eden, göze hoş görünen ve üzerine basmasınlar diye yalvarıp yakarmaya ihtiyaç duymayan bitkiler yok mudur?

Yoksa mesele sadece tüm yaşamını 100-150 kelimeyle sürdürmeye çalışan insanların "yeşil" deyince kelime haznelerinde "çim, ot" tan başkaca bitki ismi yeşerememiş midir, bu kadar mı çoraktır, verimsizdir ki başka bitkilerin isimleri bile çimlenip, boy atamamaktadırlar?

Çimi herkes sever ama, ben yaşadığım şehirde, üstelik kurak mevsimde, evimde suyum akmazken, milyonlarca litre suyun çim sulayacağız, hem arada ne güzel yolu da sulayıp, (kışın da zaten atılan tuzla salamura yapılmış olan) asfaltı da bir güzel mahvedip, özellikle virajlarda sürpriz dolu ıslak zeminlerle birçok motosiklet sürücüsünü de öldürüp (motorcular genelde genç insanlardır!) nüfus kontrolü de yapmış oluruz'un cazibesine kapılmış "değerli büyüklerimizi" gördükçe, zavallı çimlere sevinsem mi, bu filmin devamını biliyor olmaktan dolayı üzülsem mi bilemiyorum.

Üstelik bu üzücü duygu, kurumakta olan çimleri görünce de eksilmeyip, artıyor... Sıcakta çim yaşatmanın ne demek olduğunu bilen insanlar lütfen ses verin! neredesiniz! Ben mi abartıyorum, yoksa insana acımayan değerli büyüklerimiz hakkında çok mu sitem ediyorum.
Neyse, bu konuda sizlerin ne düşündüğünü gerçekten merak ediyorum, dönüş yaparsanız, karamsar bir insanın gönlüne, üstelik kurak mevsimde birazcık olsun su serpecek olduğunuzu hatırlatır, hepinize, şırıl şırıl suların aktığı, binbir çeşit kuşun cıvıldadığı yemyeşil çimenlerle birlikte envai çeşit bitkilerin çiçek ve meyve kokularının karıştığı günler diliyorum.

gece
buradaydı...

gece Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön