Su kuyumuzu temizlettik ve üzerini betonla kapattık. İşini iyi bilen bir ustaya denk geldik bu sefer. Elektrik için yaklaşık bir ay önce müracaat ettiğimiz devletimiz hala onay vermedi, bekliyoruz..Kuyuda nereden baksanız 10-15 ton su var ama biz birşey yapamıyoruz. Enişte azimli sebzeyi meyveyi kovayla su taşıyarak yaşatmaya çalışıyor.
Bağda son durum, asmaların iyi gelişen dallarını bıraktık gerisini kopartıp bu şekilde karton içine aldık, böylece hem rüzgardan etkilenmeyecek hemde yukarı doğru düzgün büyüyecekler. Bu arada kortuğumuz başımıza geldi ve bugün yağmur yağdı bizim kartonların bazıları ıslaklık ver rüzgardan dağılmış.Neyse yedek karton çok..
Arılarımızdan bir kovanda ana arı öldüğü için koloni yok oldu..Arıyı sürekli gözlemek lazım. Biz uzakta olunca bu tür problemler yaşanıyor.Komşumuz Yılmaz beyle hasat yaptık. Bu yıl arıcılık için kötü bir yıl. Neredeyse hiç ürün yok. Birkaç çıta tadımlık aldık, gerisi arıların. Kestane balı çok ağır bir bal, kokusu da ağır tadı da . Ozi tadını pek beğenmedi. En azından midesi rahatsız olan Eşim ve kayınbiraderim için yetecek kadar balımız var.
Sebzelere gelince; eniştenin zoruyla sebzeler ayakta duruyor. Sizler güzel güzel sebze resimleri yayınlarken(Halil Bey,Rafet Bey ve Lilium sizlerin sebzeleri gördükce enişte kova ile su taşımaya devam ediyor, bizimkilerde olur diyor ) sanırım bu gidişle biz sebze hasadını ekim-kasım gibi ancak yaparız.
