|
İşi gücü bıraktım 2 gündür yazılanları okuyorum. bir kere herşeyden önce, böyle bir kararı verdikleri ve kararlarını uyguladıkları ve de 3 yıldır sürdürdükleri için, Sn. Hanımefendiyi ve Ali beyi yürekten kutlamak gerek. Yaklaşık iki yıl önce böyle bir karar alıp,temelli olmasa bile, işlerimden fırsat buldukça kaçtığım, Yalova da 3 dönüm arazi içinde bir köy evinin sahibi oldum. Evim belki Ali bey'in evinden biraz daha derli topluydu ama, aynı şekilde sahibi vefat etmiş ve yaklaşık on yıl boş kalmış bir ev ve araziydi. Doğa hayatını yaşayanlar çok iyi bilirler, bırakın on yılı, bir yıl bile arazinin üzerinden elinizi çektiğinizde, eski haline getirmek için ne kadar uğraşılacağını.
Çok fazla boş vaktim olmadığı için, sizlere buradan maceralarımı anlatabilecek durumda değilim ama, kısaca bahsedecek olursak, böyle bir hayatı yaşamayı düşünen arkadaşların, her şeyden önce, doğaya ve gerçek sahiplerine saygılı olması gerekir ki, takip ettiğim kadarıyla, bu sitenin müdavimleri, genci ile yaşlısı ile bu konuyu aşmış insanlar. Çünkü köy halkının büyük bir kısmı, kendilerine zarar verecek olan şeyleri imha etme, ortadan kaldırarak yok etme anlayışında (kendilerine göre haklı oldukları yerler de var)örneğin çimlerime dadanan köstebekleri, zehirlemeyi veya köstebek tabancası ile vurmayı teklif ettiklerinde, benim '' hayır onlar buranın sahibi, ben sonradan geldim,başka bir şekilde uzaklaştıralım tepkime çok şaşırmışlar'', sonrasında da, aldığım Köstebek kovucunun iş görmesi hepsinin çok hoşuna gitmişti.
Bir diğer önemli konu ise, gidilen yerde, her istediğinizde elinizin altında bir usta bulmanız mümkün değil, dolayısı ile, Elektrik, sulama, fayans , duvar örmek gibi basit tamiratları yapabilecek, bilgi seviyesine sahip olmanız gerektiğini düşünüyorum.
Neyse fazla uzattım, ama dalından koparıp yediğiniz, meyvanın, sebzenin tadının hiç bir şeyle değişmeyeceğini de söylemek istiyorum.
Kalın sağlıcakla...
|