View Single Post
Eski 09-06-2011, 08:38   #91
acemi_caylak
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 29-11-2009
Şehir: İstanbul - Gaziantep
Mesajlar: 1,194
Son zamanlarda oldukça fazla sayıda bahçe geziyorum. Gördüklerim tek kelime ile ürkütücü. Başkada yorum yapmıyorum. Neden Avrupa'nın ve Rusya'nınTürkiye'den giden ürünleri kapıdan çevirdiklerini şimdi çok daha iyi anlıyorum.

Genelde haftada bir ilaçlama yapılıyor ve ilaçlama sırasında 5-6 tane ilaç birbirine karşıtırılarak kullanılıyor. Üstelik ilaçlama yapanların büyük çoğunluğu hiç bir önlem almıyor. Hatta Bitki Koruma Bölümü'nden mezun bir arkadaşla yaptığımız bir ziyarette gözlerimize inanamadık. Yasaklı ilaçlar bile kullanılıyordu. Üstelik bunlar Ziraat Mühendisleri tarafından önerilen yöntemler.

Bu kadar çeşitli ilacın bu kadar yoğun kullanımı sonrasında oradaki biyolojik flora ne hale geliyor, düşünemiyorum bile. Neden hiç bir üniversite bununla ilgili araştırma yapmaz anlamış değilim. Tarım Bakanlığı kimyasal ilaçlara çok kolay ruhsat verirken, neden biyolojik preparatlar için 40 dereden su getirir? Şuna inanabiliyor musunuz? Bir biyolojik ilacın ya da gübrenin tescil alma süreci 1 yılı aşıyor. Çoğu zaten kısıtlı olanaklara sahip olan küçük üreticiler bu kadar bürokratik engeli nasıl aşacak?

Trichoderma spp., Pseudomonas fluorescens, Bacillus subtilis, Bacillus thuringiensis, Bacillus pumilus, Beauveria bassiana türü mikroorganizmaları içeren ürünler zaten dünyada çeşitli ticari adlarla piyasada varlar. Arkalarında binlerce bilimsel araştırma var ve birçok bilimsel literatürde adları geçiyor. Ancak bunlar bile kolay ruhsat alamıyor.

Kısacası bu ülkede doğal, ekolojik, biyolojik vb. tarım yapmak oldukça zor.

acemi_caylak Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön